4 Mayıs 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

4 Mayıs 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12. Sayfa 57 SON POSTA ! Kahraman bir Türkün maceraları KIZIL KILIÇLI ASLAN Yazan: Ömer Rıza ——— Karar Verdik Firavunların Mezarlığına Gidecek, Helyodoru Arayacaktık Bir kere onların birini gördüm. İki ay oldu. Ku edi mizin biri kaybolmuştu. Aramıya 1 pi iy iyiye ara Kuzunun ie girin anak birhayli rada bir gördüm. durarak otuz pes ay ışığında nehre baktı. Ben ondan kırk adım uzakta idim. Hemen yere çömeldim ve onun geçip m bekledim. Hayalet, bir- aç dakika sonra geri döndü ve — Odur! dedim. Sonra ( birdenbire okendime geldim. Ne ettiğimi — belli etmemek için ilâve ki — Bunun bir hayal ğunda şüphe yoktur! dikkat etmediniz mi? oldu- Mim Doğrusunu isterseniz a baka- madım. — Ne giymişti? Onu da görmediniz mi? — Gördüm. Sırtında geniş bir elbise vardı. — Başı açıkmidi? da ie ben- zer e ı, Belki endisi eski irklar dan br az idi, Hatta uzaktan uzağa onun boy- nunda bir paz m farkettim. Tam Helyo. danlığı ve senin ee vi danlık gibi. — Benim gerdanlığımı gör- 0 — Amma benim gerdanlığım gizli Ri, ve nasıl gördün? — Bir gece senin odana biti- şik odaya gi irmek lâzım geldi. Sen dn Sıcak yüzünden dış al çıkarmıştın. Gerdan- lığın e ilişti. Yanmda bir de kizil De kalma da dikkat derek hayret ettim. ar ben seni bir dilenci sanıyordum lencinin yasinda İ balsam maz- — Haki Kibar düşkünü- yüzl lira Si gibi görünü- yorsak ta bütün en böyle are 'medik. u. Öyle de değilmi'ha: dn va de birçok ze Düştüler. Dileneiden Fakat ii min ger- danlığınızı g nl Bis acil ve kibar ln Dila . Sakın bizim gerdahlığınızı a ei ri in a, Biz riz. Misafirlerimizi sever ve e teşkkür — z ol gösterecek bir rehber göndermişti. Ben hemen martinayı bu dum ve kadinin bana anlattıkla- rını ona hi nihayet kana- atimi bildirdim: — Helyodor sağdır ve mezar- luklara iltica etmiştir. Mezarlıklara bırakılan ME ve İçecek ile ii ektedir. Onu ere takdi a alak bul a da benim gibi gri İyi Ohalde mezarlıkları aramak icap etmekte idi. —3— Martina ile bir plân hazırla- mıya başladık. Fravunların me- zarlığa gidecek kaşbrik e arayacaktık. Bunun için hibimiz Aydanın gönlünü y: li onunla birlikte men git- mek, onun ölülere içe- cek bıraktığı 19 girerse istifade, ee lâzı İk erk bir hu- via hakikat diye görem bir kadını aksi bir şeye inandır- mak kadar müşkül birşey yoktur. B: vetimi kullanarak bu kadını kandırmıya çalıştım, kıymetli a art Ona mutlaka refakat edeceğimizi, o- nun peşini kat'iyen bırakmıyaca- ve söyledim. a ia kal- samba nlayınca razı oldu. Onun akla götürdüğü iie kendisile birlikte yola çıktık. Onun ve Me eri Mei çıkarı Ses ve harap yörterii köpeği pe bizimle birlikte elişi İlk e ko; e İlerileyen köpek, e “nd ilerledikten sonra yanımızdan ayrılmaz, bizden bi adı; şmaz olmuştu. Zavallı izim, göreme teskin eti kten a olumuza devam ettik, Babulmi lük,e vardıktan sonra bir y ci yeli elimizdeki su de; Lİ süt Mib çörekleri ve sair eş- ayı “adak masası, dedikleri düz bir taşın Üzerine koyduk. Üç gün evvel ayni yere kı aplar duruyordu. Yalnız boş Demek ki Abla istihlâk edil mişti, içe ye eden kimdi? Kö; göre fravunların ruhları ve Yi ları alıp yiyor, içiyordu. ben başka türlü düşlnüy — Ay la dedim, artık geri e dü Kadı > merakla sordu: Ya iz ne yapacaksınız? — Biz Val kalı zl de- dim. Köylü in bir çığlık ko- ardı ve bize; — Delirdiniz mi? Dedi, nkü ona yöre ancak akıl- larını tan insanlar hayalet- lerle ya gibi delice bir hareketi olurlardı. A ER banda vmak Ke hemen bir yalan uydurdum. Aydal ka i dinle! büyi ük bir adam me bana mübiii birşey davi etti, Dedi i: şayet kör bir adam bir ha- yaletle (karşılaşırsa (muhakkak gözleri açılır ve tekrar başlar. Bi un sinden etmek için ta e siya istifade a Onun kadar geldim. n bizi bırak, git. Bizi me- yak im Bize bayaletlerden za- rar gelmez, faide gelir! Ayda cevap verdi” — Sana zü kim söyle- mişse ülkeniz seni bir tehli- keye atmak istemiş. Canına ki- yıyorsun! Yazıktır! ii Mi man Fakat geri de dönecek değil. Ora ps ve kat'i bir vap AN < ini fazla rahatsız ile Artık işine git! ( Arakası var ) — paz Bu akşamdan itibaren “Sa LEK ELHAMRA Sinemalarında JAPON SEFİRİNİN CENAZE MERASİMİ İNTİBAATI programlarına ilâveten gösterilecektir. (2883) APRIKA FERAH Sinemaya GELDİ Localar 100 Mevkiler 25 © 8606) ems >»>X-7U»U| Dillerde destan olan ve bir zu pa arz edilea v0 Killi rilen filmlerin lerinden 0'an GUSTAV PROHLICH ve DİTA PARLO tarafından temsil edilen gi in 6 ME SİNEMASINDA Bu — bütün İstanbul meliler görmelerini tavsiye eder a8 sö giye Sinema, Bu senenin en feni filmlerinden FRANKENSTEİN Canavar yaratan doktor Mümessili » BORİS KARLOF Heyecan ' ve dehşet filmi a a Mayi 4 Türk Kadını İş Başında (B 1 inci sayfada ) evlidir. Bu Emniyet Sandığının ka- sındaki “tatildir, levhasi hangi $ tarafı açık gün önünden geçtiğim türlü anlayamadım Hanımı görmiye saat üçtü ve ka r gazeteci olduğ söylemeseydim, kapıcı beni İcad almıyacaktı. Kapısında tatil yazılı bir da- le girince içeride kimseyi bu- min m, bir . bir kalabal n. Dünyanın btitün işleri san- ki ei İairenin içinde ( görülüyor. Bu tatil zamanı! Bir de si zamanı olsa da kapı açık bırakıl saydı, Ga ne olacaktı; yahut ne olm m Siyi ah ekli, başı siyah ör- et m çöle yüzlü, orta boyi icutlu, zeki bakışlı wi eli ve id bir kadın: Hasibe Hanım. Sabit bir masa sabit bir ka- ape. Oı N yea iki çe- şlı kadın. Ben > bir yanımda büken sırlayan, v. buraya neye getirdiğine akıl er- di altı aylık çocuğunu e çalışan orta yaşlı bir Bizafta gürültü. daktilo çıtır- ğultu, dıları, ak; ii öksürü, düman, sigara düm. Maüi Te salonul ülâket 3 esinin tasviri. İlk salerinin aplarını lar başına yaz: e oruyoru! kul canınızı sıkan nok- epi var mı? arkadaşlarla, re at ve rin. ık Scan ünirinAdik bir seviyede olduğum ie Ape aş iğ. ilerle- yemi Kadınlara karşı itimat az. Cimsiyet farkı gemiyi or, er keklerle bir tutulmıy — Başkal — Ok kadar. — Can sıkan ufak tefek, fan- tezik noktalar? — Ukalâ kadınların vazifem başında ders vermiye kalkışma- arı. — İşinizin hoşunuza giden tarafları? — Her tarafı, Hasibe H anım güldü: — Cahil müracaatçılara iza- hat vermek zevkimi okşar. İçle- sesi öyle safları varki! En Basit eseleleri kafalarında karmaka- ie ediyorlar. Fakat anlamak, öğrenmeli için ünüler v var, Akılları erdikten sonra öyle dan bir: — Allâh razı olsun evladım! deyişleri varki, sormayın. — Meslekinizde başınıza gel- miş garip bir vi hatırlıyormu- sunuz! — lik çalış gisi Felemenk Bankasına Sirin asın f sorduğum iriyar kapıcı bana, bir oda gösterdi. Kristal masa başın- da bir şef oturuyordu, Türkçe: — Mümkünse Bankanızda bir iş istiyorum. dedim. Yüzüme baki e verme- “ Zile bastı. OÖdüci ğe idi. O ütercimi Saçirincmn emretti, Fizlediü) dim, ben lisanınızi biliyorum M — Mütercime bâcet yok efen- | dedim. Talebimi Min: , dedi, güzel, bize de bir memur İd. — eda muvaf- fak oldum. Ne kadar maaş iste- düm, Kli ki 40 lira teklif etti: n beş gün tecrübe ede- göğü. memnun kalırsak zam ya- parız! dedi. Beni bir daireye gönderdiler. ediğ bi bilm e için çok sıkıntı çe- n korkuyor, heyecanla e diy ordan Göi alman yerde şef olarak karşıma kardeşim çıkmasın mı Birden bire ben de o da afalladık. a beş gün sonra maaşıma za yaptılar. — Osmanlı bankasından neye ayrıldınız ? — Acı bir vak'a sebep oldu. — Anlatır mısınız? — Ben orada havale ge de idim. Bir, gün aksakallı, yüzlü, çökük omuzlu, yorgun a çok yaşlı bir hoca, Batumlu bir hoca e — Daha gelmedi, Istanbul'da- dır, be m'dan Sami verilen Henkle, Istanbul eh gi- etti. Tahkik ve 1 İli parası birgün Sam gönderilmiş. a hasar” — Yollarda çok etiğe bu Frm yi Pa aya da çok ihtiyacı kadar döni Evre şimdi benim için, siz Samsun'a yazın, o parayı orada alakoysunlar, bana buradan verin! diye boyun büküp yalvardı. Seta söyledim, makul buldu, fak. t diğer Du şefi itiraz miz ve zavalı ihtiyar, tit» reyen yorğun bacaklarının üze- fime a en şefle aram açık dı. İstifi İyi e Türk kızına son su- alimi sordum: — Kadın yi — Tabit çalışm g- sebep vr için daha şayanı temenni değil midir? Naci Sadullah ——— Harici İstikraz Bir Milyar Franklık Olacak arafı İ inci sayi raz işile "alikadar dağdan ihti- mal verilmektedir. e buldan göre İstik- mıştır. — olarak milyon liranın münhasıran e işlere ik leceği hakkındaki haber piyasada. bilhassa bir tesir yapmıştır. a

Bu sayıdan diğer sayfalar: