1 Nisan 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

1 Nisan 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“San Posta , Dolab erdin Vm, Tercüme Eden: © — Orada ne arıyorsun? — Ne aradığımı elbette biliyorsun. — Louiset yapma... © dan para alma... Diye yalvardı. Yizmi iki yaşında bir kızcığızdı. Her gün ortalık temi rdu, Kocası 26 ya - şında idi, havagazında #mele idi. Evleri bir apart'manın altıncı katında bir oda, bir mutfaklı. Fuka* bu oda pek güneşli idi. Geç karı koca küçük çocuk - Jarının hatırı için bu aparlımanı tut - muşlardı. Yavruları 15 aylıktı. Onu ysk nız Pazar günleri hava iyi olunca dolaş - tırabiliyorlardı. Onun da temiz havaya İhtiyacı vardı. İkinci yaşına girdiği bu kış küçüğü ancak üç kere havaya çıkara- bilmişlerdi. Halbuki onun yanaklarının!” böyle pembe, ve bileklerinin, ellerinin böyle tombul, tombul olması bir mucize © İdi, O bütün gün yalnız kalıp uyumağa © alıştı. Uyandığı zaman da kanaryzlarla kendi icad ettiği bir lisanla konuşuyordu. Eğer ihtiyarlara yardım etmeğe muhtaç olmasalar, genç çift rahat yaştyabilecek.. gi Fakat şimdiki vaziyetlerinde evlerine ne zaman biraz eşya alabilecekler? Şimdi bir yatakları, bir beşikleri, bir de orta masaları var. Şımdi bir dolaba #Miyaç hissediyorlar, Eğer duvardaki bu © yerli raflar olmasa, çamaşırlarını köyden getirdikleri sandıkların, kutuların içinde olacak. © — Ne arıyorsun Lowiset, kumbarayı m, yalvarırım sana, içinden bir şey sl ma... O paraya el şürersek, ne küçüğe bir “araba, ne de kendimize bir dolab alabi - leceğiz... Genç adam gülüyor: — Sersem karıcığım... Para almıyaca - “ğim. bilâkis kumbaraya para atacağım. » Söyle Marinette memnun musun, mem - » mun mu?. ” Elbette memnundu, — Biliyor musun Louiset, © muz dolabı tayin ettim bile, onur köşe “dükkânda satıyorlar. Çok güzel bir şey. Bir de aynası var boydar boya... — Bana traş olmak için küçük ayna kâ- © fi. Fakat madam cenablarına yetişmez tabi, o markizler gib: endam aynası işti. > yorl... Ve gülerek karısını öpüyor. * « Genç kadın şimdi sofrayı kurdu. Neş'e «ile sofraya kocasını çağırırken birdenbire; — A. kapı çalındı, diye hayret etti. Bu yemek saatinde onlara kim gelmişti — Ben bakayım kapıya! diye giden ko- “Son Posta,,nın Edebi Romanı: 34 — Genç muharrir birdenbire yerinden fırlıyarak elindeki sigarayı açık pen - n attı, Sonra kollarını iki yana çip kapayarak kuvvetlenmek İstedi e bir iki dakika odasında aşağı yukarı lin sonra kararını verdi... © — Haydi oğlum, bu küçük kızı ken- haline, kendi düşüncelerine bırakıp elim, kendimiz; başka taraflarda te v ri edelim; çünkü yavaş yavaş Soğuk si biraz hasta biraz deli olmağa ladı “geçiyor, sinirlerimiz hergün biraz bozuluyor. Böyle giderse büsbü -| gü zivanadan çıkâcağız; sözleri yüksek sesle söyledikten kendi helile alay etmek için ya-| ;” ve kesik kesik cüldü. İ tinlikle7İ!üş. acık pencereden gelen se- "nın havasityiz!enen ve hafifleşen oda- ni > bir akis yaptı, o | Ertesi sabah sö eşidin annesina ü£ ii çikmca Muallâ Vi söyledi ve ocaklı büyük müj- m saadetin e başka bir şey düşün mam za 2 >? Rica ederim, ora » ben alacağı- Zibnimizden alelâcayip şey -İx nın Hikâyesi cası, biraz sonra elinde bir mektubla gel di: — Annemden diyordu. Aylığını aldığı Jisin teşekkür ediyordur. Zavallı anacı - ğıml.. Yemekten sonra mektubu okuruz, Getir yemeği sofraya. Marinette biraz tereddüd ederek: — Peki dedi. koyarken: yorum, niçin, bu mektub beni , diye devam etti O her zaman ar erken cevab vermez!., Bana bir gibi geliyor. — Ne olaca lah . Kendi el yazısı, maazal- ir komşuya yazdırırdı. Fa- yalım. Çorbasını telâşla içıp bitirdi. zar! tı. İçinden çıkardığı kâğıdı lâmba; laştırdı. Mar'notte onu seyretmeğe dı. Boğazı tıkanmıştı, yemek yiyem du. Çünkü kocasının yüzünden, hissi kab lelvukuunda aldanmadığını okuycrdu Genç adamın yüzü perde, perde ciâ - dileşiyordu. İ — Söyle Louiset ne var?. Hasta mı, o- na gitmek mi Jözm?. Halbuki kendi mektub yazmış, — Hayır, hasta değil. Fakat paraya ih- iyacı var. Genç kadın büyük bir kederle: — Gene mi dedi? Ona daha 150 frangı yeni yolladık. Bu bizim içm mühim bir -İparadır. Biz bunu kolaylıkla kazanmıyo- ruz, Biraz daha kanaatkâr olması !âzım değil mi? Artık açlığını hissetmiyen Louiset: — Al mektubu sen kendin oku, dedi. Genç kadın: — Ne lüzumu var, diye cevab verdi. Ben A yemek yediriyorum, Sen anlat ne vedi sene evvel a olan erkek kat eğer istersen mektubu hemen oku -|ba | paraları masanın üzerine dökerken: Hatice Hatib ygs I kardeşimle beraber mezarlıktaki yeri sa- tın almak için para vermiştik, her şey yo lunda zannediyordum. Halbuki verdiği - içi anneme bir kâğıd yollamış, eğer üç İotuz frank daha yollamazsak babamın ke- miklerini mezarından çıkarıp müşterek kemik çukuruna atacakmışlar, Yeri bir başkasına satılacakmış!, — Mümktin değtli.. — Evet böyle... Annem bunun için çok üzülüyor. Biliyorsun, onun biricik sâa- deti Pazar günleri bu mezara gitmek, yüz w lemekti. Onun kederini | i? Mektubunda banal yaptığı şeylerin hep- babam çok iyi bir insandı. Bizim için kendisini şeyden mahrum ederdi. Ki İde kışın hiç ateş bulunmaz: biraz güneşe çıksın, biraz havaya çıksın iye annem kendisile kavgaya mecbur 0- lurdu. Oturmadan eski kunduraları tamir ( Baştarafı 10 uncu sayfamızdadır ) Muahm- #75 men be. teminatı Lira Krş, Lira Krş. 53442 4008 Cinsi Mik, Eksiltme gekli Yangın söndürme (13 kalem Açık eksiltme levazımı Yangın aleti ve eczası Yangın tulumbası Hortumu 2 » 1096.70 82.25 » » 14,80 5 75 metre 2 adet 3 tonluk 1 adet 5,ö 6 ton.uk. 1 adet 2 tonluk 505. — 118.57 4900, — , » 14,45 Pazarlık uçık eksiltme Kamyon 16.30 » 40v0,— , . Satış kamyonu 3100.— I — Şarinameleri mucibince yukarıda cins ve miktarı yayılı 7 kalem malzeme hizalarında terilen usullerle satın alınacaktır. H — Muhammen bedelleri, muvakkat teminatları, eksiltme saatleri hizaların- da gösterilmiştir. IM Eksiltme 21/4/9839 Cuma günü Kabataşta levazım şubesindeki alım komis- ler her gün sözü geçen şubeden alınabileceği gibi kapalı satış kamyonu plâm da görülebilir. V — Yavşan tuzlası için alınacak kamyon eksiltmesine lerin kataloklarile karoseri şekli ve dahili taksimatını gi zin sarfiyatını gösterir fenni tekliflerini ihale gününden 5 k etmek istiyen - ir bir plân ile ben- ün evveline kadar eder dururdu, Babam iyi bir işçi, namus. | lu bir adamdı... Görüyorsun ya-.. Sefalet biçareyi mezarında bile rahat bırakmı - yor. Onu oraya kadar takib ediyor.. Bu büyük bir haksızlık. Bu olmamalı. Eğer) dolab için özt an bana söyle... rTüyorum.. ağlıyorsun... Anneme olamı-| yacağını, paramız bulunmadığını yaza - cağım. A Genç kadın omuzlarını kaldırdı — Deli dedi, ağlamıyorum Biraz nez- lem var. gözlerim sulandı o kadar, hem babanı nasıl mezarından attırırız. deli misin, bu olur mu?. Tut çocuğu ben şim. di geliyorum. Genç kadın hiç tereddüd etmeden yaklaştı. Oradan kumbaravı mek m | rafa alarak ye - m yanına getirdi ve açıp ilik nediy: dedi, içinde kâfi para var zan- ile SABAH, ÖĞ Her yemekten sonra günde 3 defa m nakleden : Muazzez Tahsin Zx vallı kadıncağızın teşekkür ve minnet” tarlık sözlerini daha fazla dinlemeğe tahammü! edemiyerek koşa koşa kaçtı. Bir kaç dakika niçin ve neden kaçtığını! bilmeden böylece koştuktan sonr çift- liğin etrafındaki cesim parkın kapı dan girdi. İki pür evvel yağan kar rü: görla sertleşmiş, ayaklarınm altında çıtırdıyordu. Genç kadm sade bir ipekli elbise ü - zerine kocasının evlendikleri (ozaman hediye ettiği ve annesinin «kraliçele - bir manto» diye (tavsif ettiği ti. Bu kürk evlendiği yeri dolapta asılı durduğu hal) de onu, kocasından gelen seir kıymet- M eşvalar gibi, hiç kullanmamıştı; fa - kat birkaç gün evvel ( birlikte soka, bur kalmıştı. Giydiği şeyin kıymetli olduğunu bi- Yiyor, fakat derecesini tayin edemiyor du. Bunu encak bir gün sokakta rast-| ladığı Nilüfer hanımın —komşuların *| daki memur hanımı— tekdirkâr bakış İraftan ısrarlarının fayda etmesinden, LE ve AKŞAM muntazaman dişlerinizi fırçalayınız. | i İnhisarlar Tuz fen şbesin» vermeleri lâzımdır. VI — İsteklilerin el me için tayin edilen gün ve saatlerde “e 7,5 güvenme Daralarile imezkür komisyona gelmeleri. Gir) Nafıa Vekâletinden: Eksiltmeye konulan İş 1 — Manyas gölü seddeleri ve regülâtörü Mşaatı keşif bedeli «225 kuruştur. 2 — Eksütme 20/4/989 tarihine rastlıyan Perşembe günü saat «15, de Nafia Vekâleti Sular Umum Müdürlüğü Su Eksiltme Komisyonu odasında kapalı zarf “sulile yapılacaktır. 3 — İstekliler eksiltme şartnamesi, mukavele projesi, bayındırlık işleri genel şart i, fenni şartname ve projeleri «26 lira «75» kuruş mukabilinde Sular Umum Müdürlüğünden alabilirler. 4 — Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin «25.140» lira «09, kuruşluk mu - vermesi ve eksiltmenin yapılacağı günden en az sekiz gün evvel an bütün vesikalarla birlikte bir istida ile Vekâlete müracast aları ve bu vesikayı ibraz etmeleri iştirak «534.977, Ura vakkat ellerinde bu ederek bu İşe mahsus olmak üzere vesika alı şarttır, Bu müddet içinde vesika talebinde bulunmıyanlar eksiltmeye edemezler. temina 5 İsteklilerin teklif mektubi ar Sular Umu: nı ikinci maddede yazılı saatten bir saat evveline zımdır Postada olan gecikmeler kabul edilmez. «10563 «1987; Cağaloğlu erkek ortaokulu satınalma komisyonundar 7/4/939 Cuma günü saat 15 te İst. Beyoğlu İstiklâl caddesinde 349 numaralı binada bseler muhasebeciliğinde toplanan okul komisyonunda 2180 Hira 40 ku - ruşluk keşif bedelli okulumuz tamiratı açık eksiltmeye konmuştur. Bu işe aid şartname ve'nafla şeraiti okulda görülür. — çi ia İnhisarlar U. Müdürlüğünden: «- Müdürlüğüne makbuz, mukabilinde. vermeleri Jâ- İlk teminat 164 bira olup eksiltmeye İ ıklarına dair eksiltme gününden 8 g Du işe benzer iş yetinden alınmış ehliyet ve 1039 yılı Ticaret odası saatte teminat makbuzile komisyona gelmeleri, bir ahbabina bilmecburiye yaptığı bir ziyâret esnasında gördüğü kadınların kıskanç gözlerinden anladı. ânın fazla süse merakı yoktu. ini serbest bırakacak fırsatı'da babasının evinde bulamadığı için şim- di sevmediği kocasının, bir sadaka ka bilinden kendisine verdiği kıymetli eş ya onu memnun etmek değil, bilâkis sikıyordu. Fakat yüzüne ve saçlarına pek yara- şan bu kürkü giyip kendisine aynada baktığı ilk gün, gözlerinin içinin par ladığını ve dudaklarında memnun bir tebessüm belirdiğini inkâr edemiyor - du. Onun içinden geçen obütün hisleri, mücadeleleri ve sevinçleri (keskin ve derin gözlerile keşfeden Cevad, karisi nın arkasındaki kürkü görünce bir ta- bir taraftanda onun (güzelliğinin bu manto içinde bir kat daha göze çarp - masından memnun olmuştu. — Yalnız bu kürkü değil, dolabınız” da ssii uyuyan bütün esvab ve man- tolarınızı n annesini parkta dolaşırkı ar bunları düşünüyor ve endi gürüru namına mı, yok ğu için mi 6 - ziyaret istediğini bir)” anlıyamıyordu. Bir gece evvel uyuyamadığı için bu sabah kendisini çok müteessir ve yor gun duyuyordu. Sabahm soğuk ve taze havası başının ağrısını biraz gidermiş- ti, fakat gene kendisinde bir ağırlık du- yuyordu. en Mujsi k edeceklerin en az 1000 liralık evvel İstanbul vilâ. vesikalarile belli gün ve (1919) amaaa Bir wydanberi yaşamakta olduğu ha-|mekten ve bahçeden ileride gezmekten yat, birdenbire tahammül edilmez bir hal almış gibiydi. Kocasına karşı olan itimadsızlığı azalmak (şöyle dursun, hele dündenberi büsbütün artmıştı. Cevad dün ona karşı şimdiye kadar göstermediği yepyeni bir yüz gösler - miş, onu altüst etmişti Akşam yeme * ğinde gene eski tavrını, hattâ her za mankinden çok daha soğuk ve uzak bir tavır takındığı halde gene onun birkaç saat evvelki sözlerini (o ve bakışlarını hatırlamaktan kendisini alamamış ve bu düşünceler onu sabaha kadar kıv - Tandırarak uyutmamıştı. Birdenbire hayretler içinde donmuş! zin kendisine karşı olan soğuk ve şef > gibi durdu. Parkın bir yolundan, ku - cağında Zeyneb olduğu halde atını koş| turarak Cevad geliyordu. Küçük kızın yüzü ve gözleri derin bir sevinçle par” Detrdi Birkaç gün evvel Zeyneb hizmetçi - lerden birine karşı aksilenmiş, hırçın ve sinirli sözlerle onu paylamıştı. Yan- larında çalışan kimselere karşı fevka - lide nezaket ve sabırla muamele et - Mua'lârın bunx canı sıkı- köşeye çekerek na” e onun hırçınlığını mıştı. İşte tam o #1 - ad içe girmiş, Kızmı gözyaşları içinde tepinirken gör min ansızın odaya girmesi Zey nebin üzerinde bir elekirik kuvveti gi- bi tesir etmiş, gözyaşlarını yutarak ve önüne bakarak onun sözlerini (dinle - mişti, Cevad kızint yalnız tekdir etmekl: kalmamış, bir hafta için önu yemiş ye” ! | | menetmişti. Küçük kız odadan çıkınca, oMuallâ kocasına hayretle bakmıştı: — Sizi bu kadar derin bir sevgile se- ven bu çocuk üzerinde ne kadar büyük bir tesiriniz var. Karısının bu sözlerine genç muhar - “İriş cidden mütehayyir olmuş ve sami - mi bir sesle cevab vermişti: — Beni mi seviyor? O mu? Buna çok şaşarım. Çünkü kendimi ona sevdir - mek için şimdiye kadar hiç bir şey yap- madığımı itiraf ediyorum. — Yavrucak bünun farkındadır. Si- izden öyle muzta- yor ki... Cevad karısının son sözlerine gehem- miyet veriyormuş gibi görünmeden 3ö- zü değiştirmişti, İkatsiz muameleleri rib oluyor, öyle an baba ile kızın at üs tünde & n sözlerin Ce erinde müessir oldu” Huna hükmetmek icab ediyordu. Muallâ yaklaşında genç adam başın- kasketini çıkararak selâm verdi ve güler i Şu sile geze sözlerimi het man hatırlayacağını muyorum, Haydi zım inelim. uzatlıklan #önra kendisi de attan indi ve hayvanı ka - yışından tutarak karısile kızımın ara * sında köşke doğru yürümeğe başladı. (Arkası var) Nisan 1 ON İm Şı çin 1545 ya ote 16 dl tel *b “A Mi AloğESEKR"İ EE EEE LE FERT Li

Bu sayıdan diğer sayfalar: