25 Haziran 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

25 Haziran 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

# mısak kokuku miski anber kokar, üçün-! “toy otomobillerinin oturacak yerleri ka. ” daklarında © yanırdı. Bir kelime ile, dostumuz Fayn. Kadın ruhu SON POSTA NU” “Son Posta,, nın Hikâyesi İmama an AED ei api Moy alum Mister Ta; Mmidsizcesin "derd vermesin. Onun halindekilere sar - cü mevki tünel en pahalı, en lüks Rols. dar yumuşak, rahat gelirdi. Geceleri, du itreye titre. yalile u - ed” ye uyur, sabahları da onu berg timarhanenin psikopatlar kovuşu » ona namzad bahtiyarlardan??. biriydi. ıştı, Buna rağ bankâdaki Dünyanın en mes'ud adamı olduğunda hiç tu. İşi tırında idi. Elbise ticareti yordu. Hayat sigortası yolunda idi Ar s1 babası, Mildred'den (o hoşlanmışlardı. Kendisi de güçlü k i, sıhhati y “de daha henüz 27 basan bir delikan. hı idi, Bunların hepsi bertaraf, o sevgik Mildred'ine kavuşacaktı. * Ah bu kız ah!, Faynberg'e soracak ol. Mildred kızların şaheseri Klara Bo nef civelek bir mahlâktu, Onu, eş ve dostuna, benim kiymetli çiçeğim, balım, rdu. an deği - e bir kerecik olsun niz kazın a- yağının hiç de madığını şippa - dek anlardınız. Çünkü, genç kız, gözle ri dalarak hep eskilerden bahsediyor, dü ünden pek de Mildre: d e veriniz de MAYI: Sevdiğiniz kız gözleri di zinin hasretini çekerse evlenmenin hiç zamanı deği anız en akıllı iş, pik pırtınızi toplayıp. © diyardan göçmektir.. Fakat Mister Fayriberg, bana akıl da - nışmadı, Nasihat #stemedi. İsteseydi hile sizlere bir nasihatte bı © gene faydası olmıyacaktı. Zira Mildred'in | ol gözleri dalınca, dostumun, ah sevgilim bu halile ne şekerleşiyor!.. diye sevincin. den bir zıplamadığı kaldı. Ve işte, böy - le, ne yazık ki sonunda evlendiler, Bir sene kadar, yeni evlilere her taraf güllük gülüstanlık göründü, Mister Fayn berg hayatından memnımdu. İşi gene tr. .kırında idi, Bütün densizliklerine, dırdı - Tina rağmen karısına merbuttu. Evet, Mister Faynbeng bile, karısının az buçuk dırdırcı olduğunu kabul edi . «Son Posta» nın edebi romanı: 57 Bu cevabı verirken; onunla araların- da geçen vak'ayı hatırlayarak bilâih İlira kazandın! diye başının etini © Bugün öğleden sonra de kara; sinde top «İ gir zansa, madam Faynberg gözlerini rak: — Neden 800 lira kazanmadın da 500 yiyor; ve gene meselâ, kocası anu bir bara fa - lan götürmek istediği zaman, seninle ya. şanmaz ki, müsrif adamın birisin.. Evde| kalmak istese: — Ne ak, hasis, pinti herif?. diya| ona çıkışıyordu. Ve bir gece iş büsbütün çığırından çık ti. Akşam yemeğinden sonra madam Faynbeng, kahve fincanını masaya karak kocasını derin derin sonra aça - ir. süzdükten — Biliyor musun neye karar verdim!, dedi, Sen bundan böyle ismini değiştire. ceksin.. Mister Faynberg hayretinden, lokma | sını zor yutarak kekeleği: — Nel, Ne dedin?.. Madam Faynberg soğukkanlılıkla tek. rar etti: — Bundan böyle ismini söyledim, Kaç zamandır değiştirmeni düşü ver Amerikan i katına gi dim. Beş altı tane de güzel i fena (değil daha hoş. Fi aynber g, şaşkın gözlerile a baktı: — Çıldırdın mı Allab ? İsim değiştirecekmişir lüyorsun kuzum?, Kadın dı — Elbette cidi Mister rsın kma,. dedi. ne ylüyorum. beni ne ne gi. Sonra, bu isim, işine de & ediyor. onun için, ismimizi değişlirmeğe karar dim. ver * Adam ayağa kalktı. Arkadaşlar, hazır unuz. Dostumuz Faynberg evlilik ha. yatında ilk defa olarak kızıyor, köpürü. || yor, ve sesini yükseltmeğe cesaret edi - yor. Hakikaten de öyle oldu. Yeykazl âdeta gürler gibi bağırdı: - Bana bak Mildred. Beğenmediğiniz Faynberg ismi, senelerce ailemizin şeref. le taşıdığı bir Temizdir. Ben de, ayni şe.İn refi duyarak bu ismi kullanmaya devam ettim ve edeceğim. Sosyetenin köküne kibrit suyu.. ne 0? Sosyetede hoşa git . mezmiş? Varsın gitmesin. Beni M. Fayn. Zazan: GÜZİN DALMEN « Seni görmek; seni tekrar yanımda| hissetmek için bilsen ne kadar sabırsız- den bu » fiyar kızarmaktan kendisini menede - |lanıyorum sevgilim! Her zaman senin- medi. — Onunla beraber mi seyahat ettin? Süheylâ hanımın halinden istihfafla karışık gizli bir maksad sezildiği için Nerime asabiyetle cevab verdi: — Ona vapurda rastladım ve pekâz gördüm. Esasen kamaramdan dışarı da pek çıkmadım. — Bu mazeret kâfi değil! Süheylâ hanımın sesi bu sefer büs - bütün tehdidkârdi ve onun bu hali; ah-| bablarına dedikodu mevzuu ârayan v9 &n ufak bir şeyden bin bir mana ve ne- (5 tice çıkararak ortalığı karıştırmaktan gevk duyan Semiha hanımın gözünden kaçmadı ve kurnaz kadın bunun zevki ile dudakları pencereden di şarısını seyredi virdi. İki gün sonra Nerime Feridundan bir mektub aldı. Genç adam bu mektubun- da işlerinin bilmediğinden ve Bursada birgün fazla katı mecburiyetinde ol duğundan bahsettikten sonra sözünü şöyle bitirmekte idi: ui le bir çatı altında yaşadığım için seni istediğim dakika görmeği çok tabli bir şey addediyorum. Şimdi; senden uzak- ta; bunun ne büyük bir saadet olduğunu takdir ediyorum. Bu birkaç günlük ay- rılık bana bir ömür kadar uzun gel Daha bir kaç gün seni görmiyeceğimi; senin güzel gözlerinin bakışını gözle -|* rimde hissetmiyeceğimi; altın saçları - nın güneş atında yanan tellerini par - maklarımla okşıyamıyacağımı; seni kol larımın sila çemberi arasına alarak iğsüme basmıyacağımı; dudaklarının sıcak nefesini dudaklarımda duymıya - cağımı tasavvur ettikçe her şeyi bırak- mak, bütün işlerimi yüz üstüne terke- derek sana koşmak istiyorum. Senden uzakta öyle zavallıyım ki Ne. ri, bunu ancak kollarımı sana doğru aç tığım dakika unutabileceğim.» Neritme nişanlısının iri yazısile dolu olan kâğıdları birkaç defa arka arkaya okudu ve okudukça, bir ik! gündenberi kalbini saran derin üzüntünün yavaş yavaş sıyrAdığını, büyük bir saadetin bütün vartığını kapladığın; hissetti. Yemeğe indiği zaman bilâlhtiyar Ye - ridunla konuşmak arsusunu duydu ve renecek değilim. Ben Mister Jekop Fayn berg.. sen de madam Jakop (o Faynberg İ kalacaksın. anladın mı? Kadın hırçınlaşlı: — Çok konuştum. Ye ismini değiş- #irirsin, yahud da pabucumun bağını çö. zersin., — Pekâlâ. dedi Mister Faynbery., Ve kadın da çıktı gitti. Aradan altı ay geçtikten Mister Faynberg telefonla karısını ara - du, O 'um gecedenberi ilk de rak Yalvararak: sonradır ki, uşuyorlardı. — Be. ni Üzm diler Kadın, onun sözünü verdi: keserek ,, yarın Reno'ya gi - a davasını bile... * ynberg'i d.. Sen böyle şeyi y e şekerim. k bir kin. Hari ım. . Değiştirdim ii Mister F cü değil n ismimi İ ürecektim tık Fayn. Fit - sen de madam Jak Ciddi mi söy.! anlamıyor musun Dediğini yaptım, canı nberg iken Fitzroy Bir daha seninle bi ok.. allahasmacladık. Ve telefonun an sabık Faynber; acı ağladı. zıngadak Fitzroy acı * Aradan iki sene geçti. Do: yorkta beşinci cad. u. Birden kal akmış gibi çarptı. Gözlerine inanamıyordu. Kendisinden 2; rılan karısı Mildred, yanın . Mister Fitzroy arkası ti “Koluna dokundu. Mildi İ başını kaldırdı. Gülümsedi ve hararı le el sıkıştılar. Fitzroy bülbül kesi anım Mildredeiğim tumuz Mis - seni gördü - da açtım| Herkesin Üzerinde İttifak | Ettiği Bir Hakikat: Sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra KULLANMAK şartile RADYOLIN Dişlerinizi tertemiz, bembeyaz ve sapsağ- lam yapar. Ona yir- minci asır kimyasının harikalarından biridir, denebilir. Kokusu gü- zel, lezzeti hoş, mik- roplara karşı tesiri yüzde yüzdür. Sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra gönde 3 dola RADYOLİN Kullananlar dişlerini en ucuz şeraitle sigorta ettirmiş sayılırlar. ra - K. Hamam - Gerede yol yapılacak şose ve sınai imalât işi 3/7/8< encümeninde ihalesi yaj kilometrele. Muraldent 6 deminat 1 «3984» lira «19, kuruştur. İsteklilerin teklif mektublarını, Ticaret Odası vesikasile teminat mektub veya #le tarihinden en az 8 gün evvel vilâyet makamına müracaatla bu ehliyet vesikalârile birlikte sözü geçen günde saat 14 de kadar e vermeleri, d keşif ve şartnameyi 137 kuruş bedel mukabilinde nafia müdürlüğün. den alabi ecekleri, «2320» «4258, Kayseri Belediye Reisliğinden ç yüz lira ücretli mühendisliği ve 175 lira ücretli fen me. ya ve 30 lira asli maaşlı veterinerliği münhaldir, Taliblerin ma, tercümei hal ve diğer evrakı müsbitelerile Kayseri belediye riyaset racaatları ilân olunur. o «(200 ne sevindim bilsen? oGüzelleşmiş,| Ha... Evlendim de... Janmışsın. Adada oturuyorsun değil Mister Fitzroy heyecanıa sordu: — Evlendin mi?.. Kiminle?.. Kadın f, umurusmayan bir hare - ketle cevab verdi: 2, Kalilomiya.| - n de orada yald Buraya sırf gezmeğe geldim. Belki tanımazsın... Feynberg ismin. onun da tiğini dini ini bir gün sonra) yengesine haber vermekten k madı; fakat bu Zınd dökülür dökülmez F du; mağrur kadının ke İle ile de hak etmesinâ Sühe ylâ hanım; mutadı h kı et iri çok tabit . Meğer, zehiri- me getiren hizme tıktan sonra, sakin bir tavırla imeye baktıktan o sonra sade bir lelâde bir sesle şu sözleri söyle — Feridun mutlaka Bursada Meliha hanıma rastlamıştır. Onun da bir arka- daşını görmek için İstanbuldan Bursa- Nerime, bu son sözlere cevab ver - İmeden soğuk bir tavırla yengesine bak- tu — İstanbulda bizim ziyaretimize gel kelime bile söylememiş! — Öyle mi? Halbuki buradan İstan « bula gideceği gün beni görmeğe geldiği zaman bu tasavvurundan bahsetmişti. Terhalde bunu senden (gizlemek için bir sebebi olacak! Nerime bu sözlere cevab vermedi fa.|7â kat büyük bir endişenin yeniden vücu dünü bir ateş gibi sardığını hissetmiş - ti. Sessizce kahvesini içtikten sonra o 'dasına çekildi ve bilâihtiyar Feridunun mektubunu tekrar tekrar okudu. Kem disine bu âsrece samimt sözlerle hitab eden bir adamın böyle bir alçaklığı ir- — âb etmesine imkân tasavvur ede - ım Zerrinci yor, aciz içinde kıvranıyordu. ğ bin bir acı içinde geçirdikten , Feridun bey gibi n erkenden Nuriye ba -İbir adamın gi lerinin içinde yaşadığını, adı bu meseleyi birlen ufak bir arzunu rine getirmek olsun aydınlatacak bir haber al-|için ne derece tehalük gösterdiğini dunla o kadar meş -İmek bile senin saadet güldü ki, Nejadın e bulunabilece -İ|hakkında bir fikir veriyor. Nasıl, ğini ve aralarında geçen sözlerden son-| tı n güzel elbiseler aldın mı? ra onunla tekrar Karsılaşmanın Ikisi i- . E çin de hoş olmıyacağını aklına bile ge- İs- aplerımın, çamaşırları- - a mevzu üzerinde konuşuyormuş gibi &- diği zaman Bursaya gideceğine dair bir | tirmemişti. Bereket versin ki Nejad bir akşam evvelki trenle hareket etmişti. Nuriye hanımla kızlarının —Nejadın Nerime ile muhaveresinden haberleri lolmadığı pek aşikârdı; çünkü hepsi o - nun bu kısacık seyahatinden sevinçle bahsettiler ve Nejada aid sözleri, zerre kadar çekinmeden; genç kıza anlattı - Jar. Aksi takdirde, bu temiz kalbli ka- dınların Nerimeye karşı (o mahcub bi r takınacakları tabii idi. Nerimeye gelince, Meliha hanım hak- kında sualler sormak için çırpındığı halde, Feridundan şüphe ediyormuş gi- bi bir vaziyet almağı hem kendi namı- na, hem de nişanlısı için bir küçüklük addettiği için bunda tereddüd ediyor ve bi mutlaka kendisine İstanbula yaptığı 58- yahat hakkında hususi bazı tafsilât s0- racağına emin olduğu için onu birli yano çelp şarkı söylemek için aldanmıyondu. Tablaten biraz müteces- olan Zerrin, piyanonun bulunduğu odaya girer girmez hemen suallerine başladı: — Seyahatin iyi geçti mi Neri? sis rsat kolluyordu. Nihayet, Zerrinin| odaya sürüklemiye karar verdi. Bundald min hepsi bi rbirinden şk, hepsi birbi. rinden zarif. Gördüğün zaman sen de beğeneceksin. — Kürkler? Elmaslar? — Her şey var... yapıyor. — Varsın yapsm; asıl büyük hediye yi ona sen veriyorsun. Senin gibi bir kızla evlendiği için bahtiyardır. Yarın mı geliyor? Feridun çılgınlıklar üsü gün... Bursadaki iğini yazıyor. r günler sana ne kadar &- zün görünüyordur. Sabret şekerim; sa- adet günleri yaklaşıyor... Beyas elbise içinde ve asında kimbilir ne güzel bir gelin olacaksın Neri! Ben bile mek hem de yaptırdığım mek için sabırsızlanıyo nini göstereyim. Mo- şuraya koymuştum. Bulamıyorum. a halam gitme telâşesile bir ta- a kaldırmış olmalı... Onun da Bursa haberin var mı Ibinin helecanını belli et - memiye çalışarak sordu: — Evet... Bu seyahat neden icab et - ti? (Arkan var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: