18 Mart 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

18 Mart 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“15 Mart SON POSTA Milli mukavemet Az nüfuslu memleketierin en büyük mahzurları arka emniyetinden, yani milli mukavemeti vücude getiren en mühim amilden mahrum olmalarıdır gem YAZAN meme Emekli general H. Emir Erkilet “ Son Posta ,, nın asksri muharriri İreresarmrsaanse. in, yıllardanberi, Japon ve Rus tecavüz ve istilâlarına karşı mukavemet edi; metinin başlıca vasıta ve amilleri bü- Şük insan kütlelerile büyük mesafeler olduğu için her harbde ve her hare- kette insimca ve toprakça ehemmiyet- ti kayıblar vererek geri çekiliyor ve sularla dağların gerilerine tahassun €- derek varlığını idameye muktedir olu- yor. Çinin bugün şarki Türkistanla bü - tün dış Moğolistanı Rusyaya kaptır - masma, Mançuri ile şimal, orta ve ce- mub Çini bütün servet kaynaklarile ve demiryolu, liman, kıyı ve adalarile birlikte Japonlara harben vermesine rağmen teslim olmamasnın sebebi, memleketin derinliklerinde onun halen sığınebilecek müdafaaya elverişli yol suz ve sarp yerler ve mesafelere ma - tik olmakla beraber ordular çıkarmak - beslemek kudretinin tükenmemesi- Fr. Bu, Çin mukavemetinin yalnız msti Bi cephesidir. Eğer Çinin malik oldu - ğu bazı manevi kuvvetlerin de yardım ları olmasaydı yalnız mesafe ile nüfus çokluğu Çinin hâlâ devam ettiğini gör düz askeri ve milli mukavemeti. ni vücude getiremezlerdi. Bu man kuvvetlerin basında Çin milletinin bü- yük vasıfları heiz kuvvetli bir şet do- Zutocak dereeelerde kuvvetli bir mit karakter edinmiş olması lâzım gelir. , Çinliler bu veni karakterlerini - afyon kulisnmik itivadının (da mes'rm tesi - rile olsa gerek » asırlarca süren tarihi atalet uykuları esnasında yedikleri mü tenddid, kuvvetli yabancı darbelerin yihevet yaptıkları tılarla - ve gene yabancı tahri kan - sayı *ç harblere borçludurlar, eğe Bütün bunlar Çinlilerde we Çinde azçok dihamik.bir kuvvet doğurmuş - tur ve iste eğer Gin bumün hâlâ avak- ta duruyor ve Janon iseei kuvvetleri- nin yan a ininelln hâlâ bir faali - * Bösterebilivorsa bu canlılığın key. mhe yok ki lek bu az gok milli dinamik mukavemet kuvye- tidir. Çeko-Slovakyanın mukavemetsiz teslimine saik olan başlıca #mil onun İç bağlarının sağlam olmaması idi, Birbirlerini çekemiyen Çeklerie 816 z vaklar' birleştirerek bunlardan bie bir. ik yapan kuvvet sün'T idi O derse de ki dıştan gelen bir tesir ve bir satsın & bu iki kavmi birbirinden hemen ayır mağa kâfi geldi, Memleketin küçük ol. ması, hudud İstihkâmlarının Südetler- le birlikte Almanlara geçmesi ve yük - gek bir mamuriyetin icab; olarak ey. cud olan mebzul demir ve kara yolları da - Avusturyanın evvelden Ssgali se. bebile - onu her taraftan ihata etmiş olan Almanyaya karşı herhangi bir as- keri mukavemeti muhal bir hale getir . di. Ceko-Slovakya. işte bu suretle Bar çalanarak kısımları ayrı ayrı Alman hi. mayesini kabul etmek mecburiyetinde kaldılar, Lehistan ise oldukça geniş toprakİtir » €Pey kalabalık bir nüfusa ve 20 yıl teşkiline uğraşılan bir de kuvvetli orduya malik olmasına rağmen. üç haf ta içinde, ordusu imha ve memleket erin hayati bakımın e <ok büyük ders ve ibretlerle dolu- Burada her şeyden evvel Lehista - m Almanya ve Rusya gibi çok büyük Eki hasmn arasına girmiş bulunmuş talihsizliği göze çarpar. Bu bedbah* memleketin. batıdan Almanların ve do ar i a m ill ii ei Müstevlilere karşı yurdlarını müdafaa eden Çinliler ateş ederlerken ğudan Rusların tecwüz ve istilâlarına uzun bir zâman mukavemet edemiye ceği aşıkârdı. Şüphe yok ki bu durum Leh askeri sevk idaresinin erine tesir etmekten hali kalmamıştır. Fa - kat Lehlilerin garbde Almanlara karşı! mukavemetlerinin. doğuda Rusların! hareketini tereddüde uğratabilecer pekâlâ düşünülebilirdi. İşte bu muka. vemet olamamıştır. Ve bunun o'ama - masının baslıcası Tehlilerin Pilsuds » ki'nin vefatile, kuvvetli bir milli şef - ten mahrum kalmaları olmuştur. Zayıf karakterler ağir günlerde lâ - n ne o ağır karar ve tedbirl: ilirler ve ne de büyük tehlike! anında bir milleti bir irade etrafında toplıyarak onun bütün milli muka - vemet kudretlerini kıymetlendirebilir. ler. Büyük mücadele anlarında “başsız kalım milletlerin düşebilecekleri hale Lehistanm 1939 Eylül ayında uöradılı| büyük askerf, siyas! ve mill! felâket e- cık ve canlı bir misal teskil eder. T.eh- lilerin cddi tehlike karsısında kendi- lerini bu derece kavbedin sasırmalek| rında ve daöıhm gitmelerine, belki dei gama muhalefetleri sebebile de bu arka! emniyeti tehlikeye düşmüştü. İşte Fin - | onların asırlarca «üren uzun esaret ha- yatlarınm bir dahli ve tesiri vardı Kiiçücük Finlandiyanın ne az nüfu- st ve ne de dolewsile 6 güzel ordusu| büvülk bir milli emniyet garantisi tes- kil edemivorlardı. Onun serveti ve harbi somavil mühim birer kemmiyet yan. mıyorlardı. Bundan baska öyle bir has mın İaarruzunm uğramıstı ki nüfusca ve teslihatca kendisine nek fazla fafk- ti. Bununla beraher Finlandivanın tan kavemeli hem sızım ve hem de heriklâ de olmue ve nihayet sulhfi dilemana İnsavvur olunamaz derecelerde paha- bya mal etmietir. Finlandiyanın gösterdiği mükave - metin pek şiddetli ve fevkalâde dina mik olması sırf 1940 kışının şiddetli olmasından, yahud Fin göllerinin or - man veya tahkimatının vücude getir- didi geniş mâni ve müdafaaya elveriş- ii hatlardan dolayı değildir. Finlerin Üç buçuk ava yakın devam eden çok parlak asker! hareket ve mücadelele- rinde her şewden evvel kendilerine mahsus, çok bariz ve çok kuvvetli bir Fin milli karakteri söze çarnar. Bu da *zamt bir hareket kabiliyetinin sonsuz! cesaret ve yılmamazlıkla harbet i pa kudretinin, vicdani disiplinin ve i rin bir vatanseverliğin bir muahsea an idi, bu kar ve kışta-azaml hareket ği verdiren şey onların hakiki ? #porları sayesinde en şiddetli Şimal #oğuklarile ülfet hâsu etmiş olmalari - dır. Bir millet ki kıştan ve soğuktan kor kar, karı görünce de ietriyerek manga - ln üstüne biraz daha abanır ondan kı - şın ne hareket ve ne de harb kabiliyeti beklenmez, Finler kışa Ruslardan fazis ültetli ol duklarını isbat ettikleri için o kesif kari ! j tabakaları ve donmuş göller (o üzerinde onlara üstün harb ettiler ve üstelik kü - çük müfrezelerle müteaddid büyük Rus kollarını vurup imha veya esir ettiler, onlardan hadsiz ve hesabsız silâh ve mal edebilriim; yoksu bu netice şehirde hep böy. 16 bozuk mevaddın satıdığı manasını ifade zeme aldılar, Pinlere o sonsuz cesareti ve yılmamaz- lığı veren, şüphesiz onların milli terbiye ve irki asaletleridir. Fakat sporun kendilerinde yüksek bir nefse i- | timad hassası yaratmış olmasının büyük bir hissesi vardır. Bundan başka başla - rında kendilerine lâyık büyük bir şe - #in mevcudiyetini — hissetmeleri de Fin mili ve vicdani disiplinini vücude ge « âmil olmuştur. Her şeye rağmen Finlerin nihayet #ulhe yanaşmaları keyfiyetine (gelince bu, onların mukavemet kudretlerinin tü /kendiğine bir delil teşkil etmez. Dikkat edilirse, Fin sulhüne müessir olan en €- hemmiyetli amilin onların arka emni - yet'erinin zail olması olduğu (anlaşılır. Evet Finlerin arka emniyeti, derin me - safelerle bunları dolduran bir nüfusa malik bulunmamaları yüzünden zaten zayıftı, Nihayet İsveç ile Norveçin yar - leri sulhe mecbur eden budur. Bizim Anado'u İstiklâl mücadelele - rinde arka emniyetimiz garanti edildi « ği için yalnız bir cephe ile uğraşıyorduk. Bundan başka derin bir arazi milli or - duya geniş bir hareket serbestisi veri - yordu. Çinin mukavemetinde de arka emniyetinin hasıl başlıca rol oynadığım ve Çekoslovakya ile Lehistanda mahza arka emniyetlerinin temam olmaması - nin her iki devletin pek acele yıkılma - larma nasıl müessir oluğunu yukarda görmüştük. Az nüfus'u ve az topraklı memleket -. lerin en büyük mahzuvları iste böylece arka emniyetinden yani milli mukave - İmeti vücude getiren en mühim bird - milden mahrum olmalarıdır. H. E. Erkileş Yeni bir takas talimatnamesi "Ticaret Vekâleti, aramızda ticaret, tediye veya takas smlaşması' olmıyan devletlerle yupılacak takas muamelele rini tanzim etmek üzere bir talimatna- me hazırlamıştır. Bu türlü memleket- lerle yapılacak ithalât ve ihracat ta- kas limited şirketine verilecek bir be. yanname ile tesçil ettirilecektir. Takas limited şirketi, bu beyannameyi kabul veya reddetmek hakkına sahib olacak ve kevfivet kısa bir zamanda beyan « name sahibine bildirilecektir. Bir duvar çöktü İki gündür yağan yağmurların fe - sirile dün Kulaksızda Gümüş sokağın- da Hassna ajd 10 metre yüksekliğin - deki duvar birdenbire çökmüştür. Herhangi bir kaza ihtimali karşı - sında hâdise yerine ilfaive gelmiş. taş ve moloz yığınları altında araştırma yapmıştır. Bozuk mu, Evvelki günkü gazetelerden birinde şöyle bir haber çıkmıştı. Bir aylık tetkiklerin hazin neticesi Muüyene edilen mevaddan ekserisi bozuk çıktı, değil mi ? satkan her nevi mevaddım bozuk olduğu mâ, nasmı çıkarmak muvafık değildir.» Bu izah da tavzihe muhtactı: — Mademki bozuk gıda maddesi, bo- zuk olmıyandan göz bakışile burun koklayışile, el dokunuşile tefrik edile- biliyordu; o halde nümüne almiya ve tahlil külfetine ne lüzüm vardı? Hem «Son bir ay zarfında alınan sauhtelif GİnS), ademki bunların bozuk oldukları ma- mevadda aid vömuneler belediye kimyahane' sinde tahlil edilerek aşağıdaki neticeler elde lümdur. Tahlil neticesine kadar satıl- edilmiştir. 12 sirke nümunesinden 10 tanesi, 146 ek, mds'na ne diye müsaade edilir? . Bozı pda maddelerinin bözuk mek mimemesinden 11 tanesi, gene IM ek-İcktığınn ilânma kadar kaymakamlar, mek nümunesinden 45 tanesi, 7 çavdardan j6 tanesi, M helvadan 19 w, 5 reçelden 4 alâkadar memurlar hiç mi faaliyet gös aümune, ? yoğurdun ber 2 si de, 77 yağ na, |terimiyorlardı? Mmunesinin 16 tanesi bozuk çıkmıştır. i-.Belediye alâkadarlara gönderdiği bir ta. mimde yukacıdaki feci neticeyi bildirmekte İve bu gibi bozuk mevadin sıkı bir mücadete yapılması istemektedir.» Yukarıdaki haber. ayni (gazetenin dünkü nüshasında alâkadarlar tarafın- idan tavzih ediliyor: | #* Gıda maddelerinin hepsi bozuk değilmiş Dünkü nüshamfdş belediyenin esnafın isatmakta olduğu gıda maddelerinin tahlili neticesinde elde ettiği neticeleri yazmıştık. Dün belediyeden bize verilen malümatta yu noktalar izah edilmiştir: — Tahlil edilen ve bozuk çıkan nümuneler herhangi bir maddenin heyeli umumiyesin.. den a'ınmış alelâde nümuneler değildir. Biz nümena alırken daha »iyade bozuklarını ter cih ediyoruz ki böyle fena şeyleri sattıkla, rından dolayı satıcıları tecriye edelim ve bunları mahkemeye verdiğimiz zaman eli. mizdeki bu raporlara onların saçlarını tevsik etmez, ..Bundan maada bu heticelerle kaymakam. ye Tarı ve diğer ulükadar memürları fazla faz, liyete sevhetmiş oluyaraz. Bu kenirai neticesinde satarr bozuk mali /bulundurmamıya gayret edecektir, Binaen. aleyh evvelce Yazılan rakamlardan şehirde Sigara içan develer Afrikanın' bazı mıntakala- < rında develere si - — gara içirirler. Bu- pun sebebi sigora Sİ İiçen develerin di- Zerlerinden daha munis olmalarıdır. De- velere sigara içirmek Için şu çareyi bul- muşlar: Develerin ağızlarına kalın sar'l- mış bir sigaranın gireceği deliği olan bir tahta ağızlık sakarlar ve sigarayı bu tab- tasağızbğa sokup yakarlar. * Dünyada ilk afş Dünyada ilk afiş. Amerikada bir du vara yapıştırılmıştır. Bir bira ilânı idi. Halk duvara yapıştırılmış kâğıdı oku - mak için toplanmıştı. Bu vak'a bundan 150 sene evvel vukua gelmiştir. Hiç sevilmemiş olan Erkek... Bir okuyucum hayatından şikâyetçi, meklubunun bir yerinde: — Hiç bir zaman sevilmedim, sebebini de öğrenmedim, diyor, Serttir, haşindir, asabidir, bodbindir, hasistir, girkindir, fakat hayır, hiç biri değil, fakat işte sevilmekten Ümidini kes, ği dakikada tesbit ediyor ki sevilme miştir, ssvilmiyecektir, neden? Bugün gene ihtiyar erkek dostumun bi: batırasını nakledeceğim, bana şöyle söylemişti: — Genelik yillarımda Iki kadın tani, dım, biri Parite, birl de İstanbulda, son, ca bu! kadıninrin alâkadar olan bir de erkek... Paristeki kadın bir moda mağazasında şapka, hasırı yapardı. Arkadaşımın met. yesiydi. İz buçuk odalı minimini bir apartımanda otururlardı. Ara sıra beni yemeğe davet ettiklerini hatırlarım. Ng derli toplu, Ne temiz bir evleri Yardı. Kız gündüz Çalışmasına rağmen evini sadece yuvası e meşgul bir titiz kadın gibi idare ederdi, Arkadaşımı da çek seviyordu, on, Gen arasıra ihanet görmesine (o rağmen seviyordu. İk Ger a, arkadaşımın ismi budur, bir gün numar ... Satıcı bozuk mal bulundurmamı ya gayret edecek, demek, elindeki bo- zuk malt ucuza da olsa bir am evvel halka satacak demek midir? ** Fakat bütün bunlara lüzum yok, dünkü Son Postada çıkan bir havadis, belediyenin tavzihini tekzib eder mahi- yete Zehirlenms arazı gösteren boş kişi tedavi al'ına alındı «Dün şebrin muhtelif yerlerinde üç zehir, lenme vak'ası olmuş, beş kişi tedavi altına alınmıstır. Karaçümrükte Kabakzade çıkmannda 4 numaralı evde oturan Hasanm dokuz yasın, daki oğlu Ömerle, altı yaşındaki kızı Hayri, ye bir bozardan aldıkları bozayı içmişler, ibir müddet sonra da zehirlenme olâlmi gös, termislerdir. Çoruk'ar tedavi edilmek üzere Şişli hasta. nesine kaldırılarak zehirlenme vak'ası etra, fında tahkikata Başlanmıştır. Salmatamrukta Drağman mahallesinde 33 ln evde otmran İsmail adında biri de börekten rehirlenmiş Guraba hasta, nesine kakırılmıştır. Üçüncü »ehirlenme hâdisesi de Galatada o'mustur; Lülecihendek © mahallesinde 28 numarada oturan Faik, Tophanede bir dük, kândan aldığı kavurmayı yemiş, az sonra tesermüm alâiml göstermiştir. Faik (ada, vi edilmek üzere Beyoğlu hastanesine kaldı, rlzmstn Şarktan garbe giden hurafe Yerde bulunan bir iğneyi yerden alp göğsüne takınak Fransızlarda uğura de lâlettir. Bu âdet Hindlilerden gelmedir. Hindlilerce günde bir kere yere eğitmek sevabdir ve eğer bir Hindli yere eğildiği zaman bir ufak şey bulursa o günlerde bir iyilik görecektir. * Kibrit ku'usu kadar fotoğraf En küçük kibrit kutuları boyundaki fotoğraf makineleri İngilterede satılmak- tadır. Bu makinelerle gayet iyi foroğraf çekilmektedir. Bir pul cesametinde çeki- len fotograflar kartpostal büyüklüğüne ağrandişman yapıldıkları zaman da net İballerini kaybetmemektedirl GÖNÜL İSLER MZ a ZAR MN kk PARK LA A ALA ZA iki ay sonra gelmek üzere İstanbula gitti ve orada kaldı, fakat ben İherese'in onu üş sene, Eyüb Sabri ile beklediğini bilirim. Sonra ben de yurda döndüm,ne olduğunu bümiyorum. Tanidığım ikinci kadın İstanbuldaydı ve o da Cemalin metresiydi, hikâyesinin ton kısmını harb içinde Adanadayken bir dostumdan dinledim: — Kız Cemalden ayrılmış, bir başka, sile evlenmiş, sonra da hastalanmış, ölür. den annesi yanındaymış, ona «Bana Ce. malin resmini gösteriniz. demiş. İâve edeyim ki, Cemal zengin değilei, güzel değildi, fazla espirisi de yoktu, fa, kal işle serlliyordun * Serllmediğinden şikâyet eden okuyucu. ma ihtiyar dostumdan dinlemiş olduğum bu küçük hikâye bir fikri verecektir, sa, Mirim, Bazı erkek sevilir, baz sevlimez, bir kadın sanırsınız ki, dünyaya mes'ud oL. mak için gelmiştir, öteki ise bedbaht ya, © şamıya mahkümdur. İçtimeiyat mütehassısı; — Bibetia bir sebeb olacaktır, der, ona bak vermek lâzım. Fukat ne yapalım bu sebebi her vakit bulamıyoruz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: