© Çarpış SÖN POSTA Ü7 2 Sayfa .. Resimli Makale; l He_r_g_un : Ğ Sözün kısası İstanbulun : () Cümhuriyetin en * Kurtuluş günü BK K eli Büyük nimetlerinden Yazan: Muhittin Birgeni Ü anRar aei ai Brşaltamaık bi Kder Biri: Medeni kanun illetler, tarih içinde, bazan ko—n&ı kusurlarile, bazan da üşkül vaziyetlere düşebi- İırler. Hattâ, diyebiliriz ki, bu gibi yaziyetlere düşmemiş olan millet, © hiç yok gibidir. En kuvvetli siyase- tin sahibi, yani en büyük askeri “ve İktısadi kuvvetlere sahib milletlerin bile, tarih içinde müşkül zamanları olduğunu gördük, Bir memleketin, her hangi bir çukur içine yuvarlan- ması - İster bir ayak kayması sure - —| — Gile olsun, ister, her hangi bir gürül- | tü içinde itişe kakışa sürüklenmiş Ü | bulunsun - her zaman mümkündür. * Eğer o millet, tehlike karşısında korkmamasını bilmiş, — fedakârlık günü geldiği zaman göğsünü bu duygu ile doldurmayı becermişse, neticede mutlaka onu kurtulmuş ©- larak görürüz. Hiç bir millet yok ki, : jı müşkül zamanlarda - uçurumda, gu- — kurda ve hattâ kuyu içinde - ayağını gıkı tutmasını, ayağa kalkmasını ve bilsin de kurtul ol- masın| Tarihte bu hâdisenin birçok mi - Balleri vardır. Bunun en son misalini | de, İıtınbulun kurtuluş gününde, bakımından hatırlarız. * Bugün İstanbulun kurtuluş günü- dür. Bu münasebetle bir takım meruım yapılacak ve bugun millet 5, ıılnıı Biz de bu munı.ıebede bukaç mülâhaza kaydedelim. Osmanlı imparatorluğu, İstanbu - hun fuıı ıımlenni. ddalıı evv de de his mantığa daima takad - hâkim olmuştur. His ile mantık arasındaki mü - düm ötmiş ve bütün hareketlerde | vazeneyi daima olgun insandı ve mü EEEç yaşamış eski mületlerde bulur- sunuz, E. Ekrem Talu halin ve istikbalin hiç bir ç M aziye aid hatıaların Te tatlı olmuyon ! «Geçmiş zaman olur ki hayali han değer» sözünde ımnhkbrll' nası arıyanlar çok defa sukutu bir yale uğrarlar. Geçmiş zamanın bir yali daima cihan — değseydi, ;j olmazdı. Dün, kitablarımı yerleştirir elime, tahsil zamanımdan kalmış (Mecellei ahkâmı adliye) cildi ( Şehir Hahberleri Kızılay haftası dün başladı Bu münasebetle Kızılay şube- Hava Kurumu için yapılan toplantılar bitti Kızlay haftası dünden itibaren buşlımış bulunmaktadır. Bu maksad Kızılaya yardıma davet eden afiş- ler ve Kızılayın mana ve şümulünü canlandıran vecizeler asılmış, vit - rinlere tablolar konulmuştur. Hafta içerisinde bütün Kızılay merkez ve şı.belın tarafından yeni azanın ya - devam edilecektir. Birçok Yani, İıtınbul hu-kıç deta muha - VĞ faraya girmiş ve sonra kurtulmuş - — bur, Fakat, bütün o kurtuluş hare - | ketlerinde; İstanbul kendi kuvvet- lerile canlanmadı. Daima, araya her bangi bir siyasi manevranın yardı- karıştı ve İstanbul, haricâ büyük wvetlerin müdahalesile kurtuldu. Bundan on sekiz sene evvelki kur - buluş böyle değildir. O, evvelâ ta - Bakkuk etmiş bir sukuttan sonra vâki olmak, saniyen de Türk mille- tinin münhasıran kendisine aid kuv- vodae dayanarak başardığı bir iş l k itibarile, tarihin kaydet - tHği büyük kurtuluş hareketlerinden biri olarak zikredilmeğe her suretle âyıktır.. Osmanlı — imparatorluğu Hevrindeki İstanbul kurtuluşları ile bu son hâdise arasındaki bir fark da ur ki, evvelkilerde önce İstan - kurtulur, sonra da, o, bütün eketi kurtarırdı. Bu, yukarı - aşağı bir kurtulma idi. Halbuki, #on hâdisede Türk milleti evvelâ kendisini, sonra da İstanbulu kur - tardı. Bu da aşağıdan yukarı bir kurtarıştır. Sonra bir farkı daha kay- Gedelim: Eskiden İstanbul kendi - sini kurtarır, fakat, her defasında İmparatorluğun hürriyet ve istiklâl haklarından bir parçasını kaybeder- di. Son defaki kurtuluşda Türk mil- leti, sade kendisini ddüştüğü uçu - rumdan çıkarmakla kalmadı, Ös - manlı imparatorluğunun verdiği bü- tün iyi, güzel ve mukaddes şeyleri de bir hamlede geri almış oldu. müessese ve mağazalara aza olmağa davet eden kartlar dağıtılmıştır. 63 üncü yılını idrak eden bu kıy- metli hayır müessesemizin aza ade- di-bu sene birkaç misli artacaktır. Yalnız harb zamanında değil, sulh sında büyük yardımları görülen bu şefkat yurdunun halktan lâyıkı olan teberrülerle anlaşılmaktadır. J Hafta içerisinde Kızılay merkez ve şubelerinde Kızılayın. yardım maksad ve gayeleri etrafında top - lantılar yapılarak yeni azalara ğ - zılayın faaliyeti izah edilecektir. Dı- ğer taraftan birçok mağazalar da hafta içerisinde bir gün kazançla - tından yarısını Kızılaya teberrü e - deceklerdir. Kızlay memurları &v ev dolaşarak yeni aza kaydedecek - lerdir. la dün şehrin muhtelif caddelerine| V, hale ve faydalı neticeler vüded zamanında da sosyal yardım saha -| yük bir rTağbet ve teşviki gördüğü yapılan | V lerinde toplantılar yapılacak, aza “ddmd'“i“““"w“ Kürüman ftedri edilerek yeni şubeler açılmasına, karban N pi “derilerinin kâmilen Kuruma terkinin teminine karar ve- rildi. Tramvay, tren ve vapur ücretlerine Tayyare için 10 para zam yapılması istenecek Zengin dilenci Müddetumumi muavinine «Pa ralarımı sen aldın!» diye saç- malayınca Tıbbı Adliye gönderildi — * Zabıtaca yakalanan ve üstünden | £ 631 lira çıkan dilenci Marika, dün W . ıdlıyeye ıevkedılımıür Yapılan tah- Hava Kurumu İsştanbul. vilâyeti teşkilâtının idare heyetleri, Hava Kurumu mesaisini daha verimli g,ir tedbirleri tetkik ve tesbit etmek üzere Üüç gündenberi çi ta idi. Kongre dün mühim karar- günlerinde zarflarla yardım istene- cektir. Tramvay, banliyö trenlerile, Denizyolları, Şirketihayriye ve Ha- liç vapurlarında bilet ücretlerine on para Hava Kurumuna yardım pa - Tası ılâvı;ıı ıçm lıükümeı nezdinde * AT " | l-h" k lar aldıktan sonra toplantılarıma ni- hayet vermiştir. Alıman kararlar a- rasında en mühimmi, Hava Kurumu Başkanı Şükrü Kaçağın' açılış nut - kunda söylediği gibi, yeni ve bü - çalışmağa baş - lamış olan Kurumunun mun - taram ve müştakar bir bütçeye ka- Parti vilâyet merkezinde toplanmış ve cvvelkl loplınh_dı seçilen tetkik in verdiği & Jar okun- muştur. z Kongre azaları bu kararlar üze - rinde münakaşalar yapmış ve bun- ları tasvib etmiştir. Verilen karam- lara göre Hava Kurumu tevsi olu- nacak, birçok yeni şubeler açılacak, ıubeler mmtıkılarmd herkesin Dün iki ağır yaralama |? vak'ası oldu Sultanahmedde Akbıyıkta otu - rTan seyyar elbiseci Ahmed, dün Ka- sımpaşada elbise sştarken, Nurl a - dında bir müşterile kavgaya tutuş - müşlar, bu esnada Nuri bıçakla Ah- medi göğsünden ağır surette yara- l temin e - decek, hırbıı denlennm kımılen v ll dır. Hava Kurumu dr.aret odâsında kayıdlı tüccarların gelirlerine göre kendilerinden teberrü - istiyecektir. Aza kaydı içtn halkın nezdine kadar gidilecek, bu işde tahsildar kulla - nılmıyacaktır. Fitre ve âtı ihtiva eden zarfların bayrammım üçüncü gü- nüne kadar toplanması temin edi - klar- Kurumu pulları ancak pasaportlarla banka teminat mektublarına ve bu- na benzer evraka yapıştırılacaktır. Okullarda öğretmenlerin Hava Kur yardım h da tale - beleri tenvir etmeleri için Maarif| ş. Vekâleti nezdinde teşebbüslerde bu- | lunulacak ve her ayın ilk Pazartesi temin edecek olan aza bımıci dersinin Hava Kurumu saa- kaydı mevrwudur, H ist ktir. Pro Kongre dün sabah saat 10 da| paganda için 50 bin takvim para - sız olarak dağıtılacaktır. Kongre kurumun gelirini artır - mak maksadile bazı tâli kararlar da vermiştir. Diğer taraftan esnaf cemiyetleri de azalarından toplıyacakları teber- rüleri tesbit etmektedirler. Kunduracılar senede 30 bin, süt- çüler 2 bin, kahveciler 2500, bak - kallar 1500 Hra daimt gelir toplı - yacaklarımı Kurumka bildirmişler - dir. Moskova elçimiz yarın gidiyor şehrimizde bulu k - ta olan Moskova büyük elçisi Hay - dar Aktay, yarımn sabah Svenetya vapurile vazifesine başlamak üzere, da takibata başlanmıştır. Diğer bit yaralama vak'ası da dün Beşiktaşta — olmuşutr. Köyiçi Âşte, bugün böyle bir gündü * Dünyanım bügünkü ahvali içinde — © günleri iyi hatırlıyahm ve kurtu - * Çuşun sırrını unutmiyalım: Yekpare bir duygu, yekpare bir Türklük, ekpare bir İodıkirh.k ve. yekpare dr yaşamı azmi... Bütün sır bura- (//luAıtün (Bıeçcn caddesinde 20 sayılı dükkânda yü- tan Rıza adında bir çırak o civar sakinlerinden Süleymanla bir alacak meselesinden dolayı kavga etmişler, Süleyman jiletle Rızayı vücudünün müteaddid yerl l tır, Riza, tednvı edilmek üzere Bey- oğlu hastanesine kaldırılmış, hâdi » seyi müteakib firar eden Süleyman yakalanarak hakkında L Beyu peynir 50 kuruşa satıla: Fiat Mürakabe Komisyonu dün sa- || bah yaptığı bir toplantıda peynir fi- İngiltereden eczayi tıbbiye ve madeni eşya geldi İSTER İNAN, Bir meslekdaşımız! — «Yeni kurulan bir şirketin Bo- ğaziçinde bir plâj tesis etmek iste- diğini duymuş. Beçilen semt Boğa- zan yukarı semtidir. Tenha ve şehir merkezine de çok uzak bir yer, Arkadaşımız düşünmüş, taşın « mış, hayalinde daha iyi bir yer a- raştırmış ve gerçekten bulmuş: Kuruçeşmede kömür deposu olarak kullanılan küçük ada elbet. te daha münasibdir, diyor. Haklıdır ve ilâve ediyor: — Kömür depoları bu semti öl. İSTER INAN, İSTER İSTER INANMA|! lamıştır. lecek, gayri müslimlerden de dini | Rusyaya hareket edecektir. Yaralı Beyoğlu hastanesine kal - dınlmış, carih yakalanarak hakkım- |f * Z İNANMA | dürdü, İstanbulun en gürzel yerle - rinden birini kurtarmalıyız. Bu da döğru. Yalnız yıllar var ki, bütün bir semt halkına ilâveten birçok gaze- teler ayni kanaati izhar etmişler - dir, Ayni temennide bulunmuşlar - dir. Vakitlerini ve nakidlerini har- cıyarak mahkemeye müracaat et. mişlerdir. İlk safhada hak da ka- zanmışlardır, Hakat kömür depo- ları el'an orada durmaktadır. Şu halde bu temenninin mümkün o- labileceğine: olduğu, fakat kilise kapılarında dilenebil - mek İçin, kendine hıristiyan — süsü Ancak, dilenci kadın müddela - mumilikte alınan ifadesinde saçma sapan sözler söylemiş, bu arada tah- kikat yapan muavine de: Benim paralarımı sen aldım, iade etl» Diyerek, işi büsbütün azıtmıştır. Müddei nilik, Marik aklt vıziyedııin ıeobıh için. ı= tıb mü- Kış saati dün geceden itibaren başladı Yaz saatinin tatbikine dün gece nihayet verilmiş ve saat 24 de bü- tün memleketteki ıautleı' Hr saât Yıpranmiış kapağı onun ne çok gezdiğine, sararmış ve buru; sayfaları ne çok karıştırıldığına hadet ediyordu. Ben bu kitabi, bügün büsbütüi lüzumsuz bu eski arkadaşı niçin '| çok emsali gibi herhangi bir blu' ğin dennlıklenne ıdmmemll miş gö; birinde, baylıudo yorulmuş 3 Bıızünku gibi ğımın di rTüyet kıbıhyodnd&ı çok | k&ınbuhin_ıüıbuten sakin bir yalnız kitabdı; yalnız (Mecelle) idi. dersleri genç ve ceyyid dıma mız kavrıyor, hepsini kolayca hazmediyo (Mecelle)1. Onu bir türlü .pıf, mıyor, i kendi ıııın:ğ mızla telife muktedir. olamıyor©” O hükümler yanlış mı idi?' Eski idi.. küf kokuyordu.. kendi aramızda birkaç seziyorduk. —hıkbıkmnndın—ıyn'dodeıı. olup, mübalâtsız bir şeriat nin elinde ihkakı hakka değil, lmkkılldnlın.ummlıhhh’ y vusitai lmadığı devirl letken, devir değiştikçe, iptidaf '4| * lâk kayıdları gevşedikçe adalel liğe hımeı eden ve nihayet m bi si de sırıttan bu düsturları ĞW’J geri al k 23 e getiril Vali ve beledıyo reisi bimln dı)— relere dün bir onları tarihe malederek, ızm—" uygun bir medeni y ıaallerm ıen ıhnmni.le mesai uıb- i bir değişiklik — olmıy bıldnm.ış ve bütün memurların ya- rından itibaren saat 9 da vazifeleri başında bulunmalarını emretmiştir. Askerlik işleri: Askerliğini yapmıyan 316 - 335 doğumlular çağırılıyor Yerli Eminönü Askerlik Şubesin - den: 1 — Henüz askerliğini yapmamış 816 ilâ 335 dahil doğumlu muhabere, istihkâm ve süyari eratı mkndi]ece. ğinden toplanma günü olan 15/10/940 Salı günü saat 9 da nüfus cüzdanla - rile şubede bulunmaları. 2 — Bu amıflardan yoklama kaça- ğı ve bâkaya Kkalan eratın da ayni günde müracaat etmeleri. 8 — Gelmiyenler hakkında kanu- ni takibat yapılacağı ilân olunur. * Tütün ikramiyesi alacak malül sübaylar Beyoğlu Yerli Askerlik Şubesin - den: Şubemizde kayıdlı ve yalnız tü- tün ikramiyesi alrm malül sübaylar. dan üd istenilen" ve sahib olmak ihtiyacım, yeni bir J, let kurar kurmaz, hepimiz duy? 4 Te;nmnvval 1926 da mer mevkiine giren medeni kanüfe on dört yaşına bastı. On dört tecrübemizde, eski meyvzuatı tirmiş olmaktaki isabeti hepimiz ” lamışızdır. Medeni kanun, haııumıd' tatbikatı ile, Cümhuriyet vatan na her türlü haklara sahib, hhl" ve medent bir ferd olduğu kl”— ni vermiştir. ' Kanun huzurunda mnııvl“’ lâfızdan - ibaret olmadığını b bat eden de gene odur. | Âlemi hayretlere garkeden Wi Iâbımızın sayısız başarıları " 'ı medent kanun, ön safda gelif” İi nata karşı rüşdümüzü onunla, ettik.. Osmanlı devrinde, bıî) mahkemenin huzuruna tercüP girmiyen, herhangi bir celbe yahud ki bir ilâma itaat için konsoloshanesinden izin taleb l' ecnebi bugün hakkmı aram | 'Türkün adalet divanlarına, ©*7i mesinâ tescil ettirmek üzer€ memurlarına koşuyor. ' Bu sene on dördüncü yılın! & eden Tı.ırkıyı medeni kınun“v # Haziranda gazetelerle de ilân edilen 2 fotoğraflı cetveli henüiz doldurup şubeye vermiyenlerin tezelden ver- melerini ve bu cetvellerden almıyan- ların acele şubeye gelerek birer tane Roma elçimizle Rııs!îı Atları hakkında yeni bir karar ver - | miştir. Bu karara göre tam yağlı ve| Meğe başlamıştır. ı «İ almaları ân olunur. Polonya konsomswı. | Bn iyi cinsden peynirin kilosu top- suüretini hazırlıyordu, hakanide takrir direceği y Br t tan 42,5, perakende 50 kuruşa satıla- mülâkatlarından üç gün sonra| — Olur mu? vaııyı Zlyarel 0“" | — baktır. tekrar buluştular. Bakkal, hemen| — — Neden olmıywıhnçş Bir il- olan l KTE T A K v İ M ıordu:N b muhabî fıklkıahıd. oldu bitti. | Ş;ğ;lğîmdıe b“ı“nm“ktw — Ne yaptın, hocafendi? — Kafa kâğıdı lâzım değil mi, |ma elçisi Hüseyin PD T İmam bir şeyler dü Üüştü be h ? Onu dpen buluruz? | öğleden ewel_îflhydc “n # İ Birinciteşrin — İnşallahurrahman muradımıza | —— Diş ehlinin kafa kâğıdı ya var- | ve belediye reisi doktor L > ÜĞ Rümi sene Arabi sepe ereceğiz, dedi. Mahlülât başkâtibi | dır, 'ya yoktur. İcabında, şâyed ara- | darı ziyaret etmiştir. n’.ol' 1858 6 1850 Ymn' Ercumd &ram Taıu Abdülgaffar efendi, sizden iyi ol- nırsa, zayiinden bir tane çıkııtıve- Sovyet Rusya ve P"k Yi — Mt naz B ? masın, bizim ahbabdır. Kendisile| ririz. Sen öyle şeyleri gayri bana bı-| tanbul konsolosları da dün F E;;'" 1940 "ı:' Dede, h cevabı l;ı;k; lku :bkAb&unıln, evvel Allah hale yo- vargrm. bir yol görüştüm. rak, Dede efendi hazretleri. mnkamındı ııyuret K — Bana uymaktan çıl Oruz. ede, cali bir telâş gösterdi. — Sana birakıyorum, H det g ü . O PAZAR yol yok, hocam. — Güle güle; dede efendi bira-| —— Aman, sakın yerini yurdunu| Bilirim, sen bu kabil işlerde üsuıdı — Peki amma, ne yapacaksın, | der. Güle güle! söylemedin a?2| za Celeelelini öteki gfUS | Pa GÜNEŞ R IMSAK İİ| dede efendi hazretleri? O, gün ayrıldılar amma, im — 'Kerem et, dede efendi haz- ye, . Müayyen fasılalarla N af s. |D.| Samazan 5- — Sirası gelince söylerim. Sen| 4a çakşırına kertenkele gırı;uç :::î retleri! Dainiz o kadar çiy bir adam| —— yar Sahil. Nasıl, bir gey tadar. || Y yapmak artık ge D Kİ 8 | 00 4 4 | 24 İ||bele, önceden şu bizim mahud mah- |Jeri tutuşmuştu. İki gece sıra Ü e değilim. Her ne kadar cahil isek te.. İladın mı? larda bir ihtiyaç ve Ka li 12 | 15 10 | 36 İ||Tâl ev meselesi için bir çare düşün. |baha kadar göz yummadı. Bir ç ocsa l Cok. Sanki, ahbabliğma fazla — Dinle, Hocam. Dediğin gibi yakiri Ni — Olur. Herif mazbatayı kim-| dan, aslı fash ahlı BÖYERERİ N SA b Abdallıbi doğkulan döğruya | PZ G Üzimed odlvi B LN Öğle | İkindi | Akşam | Yata Hij O cühürletmiş, acaba? h'"' a f olımyı_n_ mahlül evi — Asla! Cihanda, bu gibi işler| &”a iz oğrudan doğruya |D sı önümüzdeki İlkteşrinin " — Mi d . |o. İs 7 z eei S b îklyeıml zihninde evirip çeviriyor, | oldu mu, kendi babama dahi güven- vurmak hem zor, hem de tehlikeli ü cağız. P| [E 5 D. |S. o. |S. |D PS | D, — Kime mühürletirse mühürlet- | bir yandan da Arab Abdullahın ge- m. Ş olacak. SA Z ı.rm'“ Si İ :. izluz lî 16 ll lf 19 | 14 l sin. Hı'ikgıü .y_ok. ne tamamile uydurma olan mazbata| — —. O halde, mesele yok. Devam| — Ebülhayir efeadi, bıyık altından ensl;:ğ;:: s:hyılanl A . 5|16 Bi v — Hükmü yok olur mu? masalı üzerinde fikir yoruyordu. — (et, bakayım. gülerek: «Yal Nasıl?» demek isti- Köstermeleri — bir M f — Ben sana ne diyorsam odur.| Bakkal Hüsnü dede ise, Axıb — İşte o zat bana akıl öğretti. | yormuş gibi başımı salladı. Bakkal Hem sakın bu mazbataya dair kim-| Abdullahtan ziyade Sehim — Na gb -|sözüne devam etti: H A R Z ee