15 Ekim 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

15 Ekim 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| v > BilKanaatim İ Değişmedi İİ. Yazan: Muhiün Birkem İİ (ar tavası 1 inci sayfada) ÜSbi İekmeriya da cömlder, bünye Bakımından türkçenin temiz 8 ina yabancı ve bazan da yan- tr. Ben bu gibi ahvalde, kelime İM iltüsü arasnda hakikatin kay- masına” hizmetten başka bir şe- yüramıyan #münakaşa için mü- şa» usulünü hiç sevmem. Bu- İN için. eserin tercümesindeki nok- ilara aid olarak ortaya attığım irleri daha iyi isbat etmek üzere, embe nüshamızda, ayrıca neş- İeceğim bir makale ile bir takım Senller vereceğim. Bu miselleri gö- leriri varacakları hökümler, bu öseleyi kâfi derecede aydınlatacak | zannedersem aynca eözr mü- uma Yüzüm bırakmıyacaktır. e 2 j di N * Bugünlük, muhterem profesörün | bi hakkında bazı umumi si » zalarımı kaydedeceğim., Her İiyden evvel şunu söylemek isterim ui » Üniversiteye ve bu da Tıb Fakültesine karşı, baltayı) alıp rastgels bir hücum yapmak i benden çok uzaktır. İlim uğu- da hayli emeğ' geçmiş bir adam , böyle bir şey yapmanın manası iy amMAZ. X Bundan sonrs ne profesör, ne de ik gi imkân yaktar, En büyük eme- ni, Türk Üniversitesini nl'cminin. ine inşirah bulan bir ilim havas e, günden güne halka doğru İirüyen bir Türk dili ile Türk ru -! İİİlimdan (ham alan bir kültür yava- İİ lğnüunu “görmektir. Çünkü, bir anlar kahkakhı mevzuu olmus fikre ben de çok kuvvetle ka - İn: Kültür ve maarif «78'a» 2 Miğcına benzer: kökleri yukarıdadır. di r Türkiye mükemmel bir sofi iyersite sahibi olamazsa bu meim- ket, modern milli kültür ihtiyacım Birlü tatnin edemez. ğleyım ve bek irlerime, far- koyuyorum: mükemmel görmek is- vi NE ii Ben bu fikre çok ba Ni de bu noktada hü olmıyarak, esit ecek sözlerim varsa, bahsin bu! İrafını toptan kapatmak © Üzere,| disinden özür ve af dilemeği bir İizife bilirim. Bunu yaptıktan sonra da aşağı - i mülâhazaları muhterem mü imin insana O srzedeceğimt irkçenin bugün ne kadar acıklı bir Barşi içinde bulunduğu aşikârdır. wn böyle olduğunu söylemek, üm bir derdi esef ve teemürle dedip tedavi bahsine dikkati beylemekten başka bir şey yap- Kiş değilim. Bunu yapmak, neden dolayı, bak ele alıp ilme ve Ünivemiteye İcrm etmek olsun? Neden dolayı Üniversite profesörü, kendi 6- hakkında maddeve istinaden objektif bir tenkidi derhal im edip karşınındaki adamı ilim fazilet düşmanlığı ile itham et iölilek istesin? ME Hayır, ben bu tenkidi Ünivemi-| in hayrı ve milli kültürün selâ- di gibi aziz geyelerle yaptım. Ni İm, ayni aziz gayelerle, Perşem- günkü nüshamızda, bu tercüme- Mn nc kadar usulsüz ve ne kadar Barşik bir dille yapılmış olduğunu yeni ler göstere Mezim. Ben misalleri göstereyim; Mikcimleri de okuyanlar ve bu işin kabı olanlar versinler; bu kadarı Mifidir. Bununla; Değer Üniversite luhitinin bundan sonraki nesiya- lida, kelime, istılah ve emumi - itle dil meselerine daha fazla dik- MAL etmesini temine yardım eylemiş a Kılunarsam kendimi bahtiyar snya- ğem. A vehittin Bi-gen f #imanda faaliyet arttı ii Limanımızda birkaç giyime Miialiyet artmış bula adır. Bu- de Amerika için İimanımız « bir vapırım keldınlmen düşü - hekte ve ayrıca va - Marinrı tarafından Amerika ilâve se- Mslerine baslanacağı bildirilmek - Filhakika Sperco sirketi tara- m deruhde edilen bu nakliyat i sevkedilecek o malların süratli şekilde naklini müm - n kılacaktır, Bir müddettenberi limanımıza #nhdud seferler yapan Yunan ge- iri de yavaş yavas seferlerini sk- mış bulunmaktadırlar. Mevsi- bilhasan ihraç zaman: olması nsile bu seferler piyasada mü-| bir şekilde karsılanmaktadır. | limanımızda Varva- İsmindeki Yunan vapur Yuna - İ a Reğ&imli Makale: 777 DU İnsan ömrünün üçte biri uykuda, üçte biri de İstirahat ile eğlemede geçer, çalışmaz için kalan müdâel ancak üçte birden ibaretür. Bununi beraber İnsan ömrünü uzalmanm imkânsız oluşuna mukabil çalışmıya ayrılan zamanın faydasını arlırmak kabüdir. Yanlış kitab Eseri tercüme eden Profesör, ken- disini müdafaa ve Muhittin Birgen'i baltayı ele alıp Üniversiteye hücuma kalkışmakla itham ediyor (Başlarafı 1 inci sayfada) Jdurduğu kelimeyi ele alalım: Öğretim. neşretiiği anlaşılmaz bir kitab: baş - Muhittin Birgen'e göre, Almanen Bi altında çıkan yazda, türkçeye) «Lehre, kelimesinin münasını büme- çerirmiş olduğum «İnsan akciğer ye-|diğim için benim tarafımdan uydurul. yemi bilgisine giriş» isimi: kitabın ter-! maş. Teori demek lâzımmış. Alman - cüme tarst tenkid ediliyor. 9 Birinci-|cada «Lehres birçok mânalara gelir; ! Hayatınızda her şeyden evvel İntizamsever olunuz. Uykuda, isürahat- te, eğlencede inzan. vücudü yıpranmaklan kurtarır, hastalığın önüne geçer, işde intizam we İnsanın verimin! en aşağı bir misli artırır, kaljle. skü de yükseltir, intizam hayatın başlıca gıdasıdır. ieemeneranseses sese lsmmemememsemsemsesenn semanamesnsa sanar BIB AGI BINSANIIE AMAN VWEDAD Mustafa Kemalin alâkası —M— evsafı mülenevvi' malümat ile mü- Ben İstanbula evdetinde nasüza|seyyen, âile için iMühara şayan bir boş bulunarak bu küçük vak'ayı bi-| müslesmü kiz olarak tarımakda hep kâye etmekle ihtiyat haricinde birİmüttefik idik; Sakat yine #tifak olu- iş yapmış oldum. Vedad Ginledikdenİnan bir hakıka: verdı ki onda, ba - sonra: İhbara mahsus gelip geçici kasırgalar — Latife buna bir sebeb göstermedi) kabilinden, Yeveranlar olurdu. Hatâ Misafir gittim... E. Ekrem Talu . I çinde, yılm sekiz ayını tek bö” şıma geçitmeğe mahküm ba * İumduğum bekâr odasında canım # kılarak, dostlarımdan birine ge oturmasına gittim, — Eyvah! Misafir mi geldi?. Telehhüfünü ifade eden bir su * zatla bana kapıyı açan hi — Beyefendi evde mi? diye sof” düm. Hizmetçinin suratı bu sefer def i i başını taş düş ” «Beyefendi gibi cevabı çıktı. Beni aldı, hemen of#” cıkta bir odaya soktu. Evin sahibi orada idi. Bir masa” nım başında yapayalnız oturmuş, e* kimiş iskambil kâğıdı ile fal açıyor du, Beri görünce kalktı., — Oo! Buyurun! dedi, Gösterdiği koltuğa oturdum. İlk sözlerinin birbirlerini çoktanberidif görmemiş iki ahbabın tabintile etmeleri icab eden dostane aliksy! ifade eder cümlelerle asla müname” beti olmadı. — Ne var, ne yok” dedi, Vazi * yeti nasıl görüyorsun? Müphem cevablar verdim. Son? sordum: Tanimefendi nasıl? i. Yattı! Nazarlarim, duvarda asılı duraf saate ilişti. tam dokuzu işmret İÇİM yelkovan, isticaliz hareketlerle © — rakamının üzerine doğru gidiyo” lu. — Rahatsız değiller a, inşallah? — Yok, erken yatıyor. teşrinde intişar eden «Acı bir haki - kat, isimli makalede de, türkçenin, «onu rasigele yıkmağa karar vermiş, eiindeki baltayı insafsımca sağı ve sola sallıyan bir nesil, ve rastgele eline kalemi alan Gil bilgisinden mah- İrem bir takım profesörler tarafından tahribe edildiğinden şikâyet ediliyor. « Tenkidlere ayni sırayı taki) ederek! cevab: 1 — Bir genç doktor kitabı rahat rahat okuyamadığı için getirmiş, E-|. #er rahmi rahat değil, esas mevru iti. 'barile, düşüne düşüne okunacak bir İkitmbdır 12 — «Bünyes bozuk. cümle; Muhitlün Birgen, 0 cümleyi «güze bir türkçeye çevirmiş. Parkı telkik edelim: (Ancak evveli, yerine (An. cak, bidayetie,, (muvatfâkiyet), ye- rne (bütün muvaftakiyet), (Vila — bu meyanda dar mânada teoriye mu. kabil de kullanılır. «Lehre,, bir de, birkaç teoriye istinad eden bir distem, bir «mekteb» kuran Âlimlerin fikirle. rini ihtiva eden dâha şümullü bir mâ. nads da kullanılır, «Öğretim: kelime. sini koymaktan maksadım bunu ifade etmektir. Bu kelime dilimizde tutuna. bilirse türkçemize «vir mikrob sokul. kauşa değil, bir höcre ilâve edilmiş olur, Veremle frengiyi mukayese eden bir cümlede, bu hastalıkların «devir lerinden bahsedilirken, o kullandığım! «stadium» kelimesini makele sah'ç, «lise mezunu, Üniversite müdavimi ve niversile mezunu beş gence, soruyor, | «Bâhas cevabını alıyor, Bundan da| «üzün bizde futbol sahasında başladı. İı ve orada itüğü neticesine varı - yor (1) . Bu tarz tenkid karşısında mi? diye sordu. Ben ne o zamân, ne daha sonra İlatfoden söbeb sor - mamıştım. Hükmetiim ki o Vedadın| meslek değiştirmesini ve ana baba gö- zünden uzak yaşamasını münasb görmüyor. Vukuat, neden sonra ona| hak verdi. «Hayır!e cevabını alınca; «ğer bunu münasib bulamıyorsa kardeşlerinin birini Paris, ikincisini Romaya şimdilik sefarete merbut 8i- İatile gönderimemeli idi... dâdi vel #usdu, Buna arşı kendi kenâime onlar 1! çin de bir hata yapıldığına vâkıf © -| larak Vedad Bakkında da ayni ba - tanın tekerrörüne miri olmak İste. miştir, diye düşündüm, fakat maruk Vedadin mübahaseyi daha ileri gö - türmedim. Ne kadar zaman bu mes'ele #çin Sus. makda devam etdi, tehattur etmeyo. Tum; fakat bir gün kararını almış bir kerre kendini ikaz ve irşad et - in gün, silesinin geçimini t© meğe bile lüzum gördüm, Netice iti - barile #8mini pek sakat tahmin et. miştim. Mustafa Kemalin mizacı! muktezası durmak, beklemek, sabr ie, sükün Me merhum samam kolla. mak ve birden kat'i bir karar de meseleyi tesviye etmek olduğuna da; hüküm vermişdim. Ya böyle bir vak'a| Vedadın orada bulunmasına müsdif olursa... Bunlardan usun usun bahs eldik, Vedad süküt ile dinledi ve son #öse mukabil: — O zaman; dedi, madem, ki - kendisine mahsus tebessümler den tire - bankadan istifa etmeye. ceğim, yine Hanciyeden Bankanın İs- tanbul şo'besine gelirim... Vedad Ankaraya gitdi, Haroiyeye girdi, Ben Musftafa Kemale bir te — şekkür telgrafı çekdim. Buna hemen telgrafla cevab verdi. Bu cevabi.pek kıymetdar bir veska makamında - milan çıkardığı ve umumi kanaala mugayir olan neticelerin ) yerime (Villemin'in umumi kanaatlara mu gayir olarak çıkardığı neticelerin ), iddi kalmıya uğraşarak o arzedeyim ki, burada estadilmedan maksad! Kansmların o«stadee 1 Almanların Yunancadan gelen estadıansu deği, (başla gelen en meşhur arişlırıcılar|bir hastalığın seyrindeki devir veya tarafından), yerine ( en deri gelen| safhaları ifade için kullanılan Lâtince meşhur müdekkikler tarafından )/ostadium,dur. Keza burada mevzuu. ( şiddetle hücuma maruz kalması ) bahsolan devirlerin, verom hastalı. yerine öşiddetle hücuma uğraması) Binin şiddet ve vüs'atını ifade için yazmak sarelile cümlem tashih edi.'seriri bakımdan dezan kullamlan ve iŞ. İmünekikidin edevre» dediği devirler ie! Tercümede yalnız «edebi, cümüsier | hiç alâkası yoktur. yapıma marifeii -emin olunuz. çok | Münekkid, bundan #ourn, bir ter. kolay bir iştir, fakat bazı tehlikeleri! cilmenin nasıl yapılması lâzım geld- vardır. Mesih (Vilemin'in gıkardığı | Bini izah ediyor: «Bir düm adamı, bir ve umumi kanaata mugayir olan ne.!6seri tercümeye başladığı saman, eğer teeler) de, Muhittin Birgem'in tasih | kullandığı dil, bizimki gibi, henüz! buyurmuş olduğu şeki arasında bir|bütün Kelimeleri ve kâideleri ile ta. mâna farkı düşünülebiir. Villemin,| ayyün etmiş ve yerleşmiş bir dü de- tecrübelerini yaparken — Dunların melğilke, evveli ıtılahlarda kullanacağı nelice vereceğini oacaba bülyor mul'asulü tayin... eyler. Bu hususta şa. idi? Ymi bir meseleyi aydınlatırıya' yın Muhitüin Birgen'le âmamen bem. uğraşan bir araştırıcı, yaptığı iecrü. fikiriz. Bim de yaptığımız bundan belerin vereceği neticeleri ekseriyetle başka bir şey deği, düha evvel bilemez. Çok defa mevcud! mede bir kananlı takviye ekmek için uğra - inledi mile | te şirken bunun aksile karşılaşır. İştei | imi salah benim cümlemde #lmi mesainin bu iz ça arr «seyri» sezilmekiedir. Keza cümlemde (kanaat) müfsed olarak yazilmıştır; çünkü bahis mevzuu olan kanas «veremin sari olmadığından ibaret -| tir. (Başta gelen) le Cen ileri gelen) | Up3852 ialebeyi utlahların iâtince İşekillerine alıştırmak ve ayni zaman. arasındaki farka gelince; ein ileri © böy ge a “ida halen ve hâlâ kullanılan eski kek. kette düzüneler!e bulunabilir, «başta | el": öğretmektir. gelenler we dünyada mevcud esbzü VE “Etmek. ilâvesde kullanılan geçen, bir iki kişidir. fransızca fillerin yerine, elden İl lenin geldiği kadar, şiveye uygun yeni ge Misal olarak alınan bu cümlenin z manasını tağyir etmeden özermge KC PILMAK ve fransmca teliffuza İmütemayıl değildim, © da İdin saydığı misallere, yukarda yik-|rem devresi içinde bulunduğunu gös- ve ondan nükül etmemeğe azmetniş| bir adam ciddiyetile bana: «Babar. aynen maki ediyorum: (Mustafa Kemnl'in cevabi telgrafı) gm, müsa'âde ediniz, ben hariciyeye| Ankara 3905 i gireceğim!.s dedi, IT Ağustos 342 Tuhumların sihminde pek derin! İstanbulda Ayastafancsda Uşgaki Zade Halid Ziya Beyelendiye Vedad beyin yeni dahil olduğu ha- yatı resmiyede memlekete müfd hiz. metler göstermesini temenni vesile - sile hürmetlerimi takdim ederim. GAZİ MUSTAFA KEMAL kökler saldığını bis ederek bu fikrin. deh caydırmağa teşebbüsün mürid o. iamıyacağına kana'aile beraber mes'e- leyi muhakeme etmekden geri dur - madım, Bankayı terk elmesine, biç kzinden, dönmeğe mütemayil görünmedi. Ni- hayet bir orta hal sureli bulduk. An- karaya gidecek, o zaman bu gün câri olun intirsi; şartları mevend olma - dığından sâdece Re'si Cumhurun bir arzusuna tebe'an Hariciyeye girecek.İmümkün olmuyordu. di, fakat Bankadan istifa etmeyecek.| Bu korku birden alâmiyyet kesb et- di. Gayri mu'ayyen bir müddet için!di. Bir gü Vedaddan bir mektub gel- me'zuniyet slacakdi. O Gheti de benidi Bunda babasının kehanetinm ta. te'min edecekdim. «Yanın, dedim; u.|hakkuk etdiğinden başlayarak Lati- nutma ki orada, vüsvki'in pek nazikifenin validesi, hemşiresi ve küçük olarak» İ Münci le birlikde İzmire hareket et. Buna dü'ir uzun tafsilât verdim. /dirildiğinden ve bunu talakın ta'kıb Lâtifeyi pek zeki, pek halâk, fıtri (Devamı 7 mel sayfada) Artık müsterih öm Yizımdı, ba Tuzunu kendi kendime tekrar eder - ken yene kalbimin ta deriniiklerimi kemiren bir korkuyu iskât etmek mma termektedir. Buna rağmen münekkid, | ation) yazmaklığımızın sebebi -mü - Bu eserde usulden büğka her şey'nekkidin pek doğru olarak keşfettiği demek insafsızlığında bulunu -'gibi. tab wilâhı olmamalarındandır. yor. Usulsüzlüğü isbat için münekki -| Tereâme, «Türkçenin ağır bir ve — rektiğim esas prensipler o tamamen'teren bir radyograh «vesikası değil, cevab vermektedir. Meselâ, «reactio, | muhakkak bir teşbih Jâzımsa. belki aksülimel mukabi: — kullanılmıştır.'bir «tedavi usulü. tecrübesidir. Bu (Lâtince şeklidir Atuhittin Birgen'in! «tedavi şeklisnin yanlış veya doğru-. yazdığı göx « fakat her belde sürcülluğu, hattâ tehlikesi münakaşa edi. kalem olacak. Almanen değidir). Li. İlebilir. Fakat münakaşaya ösnadlar sammızda kuvvele yaşadığı için «ak-| karıştırmak, yıkmak ve tahrib kasdi sülimel de mühafam o edilmiştir.Jaramak çok acıdır, Ve asü «aci haki. Renetio'yu franateaden alarak reak-|kat, budur. Ümid ederim Ki, ebir ia- İsımıfını geçerdi. min kaygusile evinden uzak bulu nan kocayı bir basıns fal masas9f başında bırakıp da yatağa can gts” yevcenin idrak. insaf, muhabbet, vE fa ve diğergümhk hasanlarını gih * nen bir çırpıda ölçüverdim. — Allah sahatlık versin! Mah” dum'er iyilerdir. imşalinh? — Hamdolsun!. Bövüğü sinemi” va gitti, Küçük deminden buralard# idi, Galiba; o dn köpeği gezlirmeği çikti. İçime, Birdeniire Bir artma Bil geldi. — Nasıl vakit geçiriyorsunuz? dedim. — Vallah. işte, | götüyormnu” Söyle, böylel O vakit, benim çocukluğu” rastlayan devir, gözlerimin önünde canlandı. O zamanlar, bizde «099 te hayatı yoktu. Yoktu amma, aile bağı. bir aile muhiti vardı. dan sonra da, insanlar bugünkü # bi hodgâm mı değillerdi. ne idi? Birbirlerini arar, sorar, ziyaret ede” İer ve gerek ziyaret etmekten, geli ziyaretçi kabul etmekten zevk #bf” lardı. ğ Hem de öyle müskül şartlar İ€€” risinde ki, | birçoğunuz — hatif” larınız, o belki, O geceleyin 50 kaklarda sik yok, © kaldın yok; meayiş yoktu. Elde işkembe İ ner, öbür elde sopa, çamurlar KÜ risinde, hata çıka şçidilirdi. Refika hanım bey yatmadan ye maz, o tesadüfen yalnız kala ona afkadaşlık, müsahibtik ede. mahdum beye gelince köpek çobi” lığı edeceğine, oturur derslerine Sİ İişir, sene sonunda da gözel Birdenbire me olduk? Tersi” döndü. Masumane topluluklerd#f can sohbeğlerimlen mevkisi zavallı bir nesili, iğ Bir de bize «niçin neş'eniz yok diye soranlar var! E. Ekeom Cal£ MED tiki ir TAKVİM oynamak belki defa «anhiren: bu pek ehemmiyetsiz farklar, imi bakımdan, mânayı çok Kabildir; fakat çok göre yazılmış kelimeler kullanmak. son yazmameklığımızm sebebi de gene (oprersib ve usule rlayettendir. İ«Primaeraffekis beynelmilei bir kli - 3 — Münasi sarih yeni saf türkçe (ıstılahlar vazetmek. kım üniversite profesörleri hakkın. da kullanılar lisan, ars sıra nükseden ruhl bir buhranın, smemlekesin en; ! değiştirebilir. Bu takdirde mâna aşek.| Muhitün Birgen'in «Muhtelif peri. le, feda edilemez. Bir roman tecrübe-|lesden yalnız birer nümenelerini al » günde mesele bittabi aksinedir. Cığun bu garib ve anlaşılmaz türkçe, 3 — Kelimeleri «bozuk. cümle: Bu-İbütün esere hükümdür. demesi de bu| râda bilhassa münekkidin üzerinde prensiplere riayet edebildiğimi gös -İAlmancadı etiotis (Je (meselâ vari. sedir. Bunu talebenin öğrenmesi 14. yüksek İlim ve irfan omüesşeselerini sımdır. Zira bazı ıstlahlar, bunları yıkmak için eelindeki baltayı insaisız-|lİ sazeden miielWfin koyduğu şekilde velça #mğa ve sola sallama hastalığının||i Uşsında ; kullanılır. Fransızcada Ve bir tezahürü» değildir. Profesör Dr. Muhittin Erel İSTER, INAN, İstanbul spor bölgesi merkezi binası 46 bin liraya alınmıştır. Bu, 4 bin liralık binanın içi hemen hemen bütün devlet dairelerini gıpta etli. recek kadar muhteşem tefriş edilmiştir. 46 bin liralık binada oturan ve mükellef bir dekor içinde çalışan bu teşkilâtm 8000 Yiraya malelmtş 3 adedi de tenis kordu vardır. iNAN, İSTER EE İSTER iNANMA! Cumartesi günü akşamı İstanbulAAnkara takımları arasında boks maçlari yapılacaktı. Sporcuların üsulen tartılmaları lizmdı Maç saa. dinde hayretle öğrenildi ki, İstanbul spor bölgesinin misabıkları tarta- cak bir baskülü yoktur. Sporcular tabur olarak Beyoğlunda bir eczaha. neye geldiler ve burada tartıldılar. INANMA!

Bu sayıdan diğer sayfalar: