2 Şubat 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

2 Şubat 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Çocuk karşısında Baba ve ananın Vaziyetleri Muhittin Birgen ünkü Son Postada on beş günlük çocuğunu sokağa bi. yakan genç bir kadının muhakeme- sine dair bazı tafsilât vardı. Bu ka, bahati işliyen genç ananın, ne gibi saiklerin tesiri altında hareket etti- ğini ve cezaya İâyık olup olmadığı- nı tetkik eylemek bizim vazifemiz değildir; hâkimlerin vicdanları ve kanunların tayin etüği şartlar ve hükümler, hâdisenin umumi hukuk bakımından neticelenmesi isini, ta- bil seyrini takib ederek, elbet hal. ledecektir. Benim burada | üzerine dikkati celbetmek istediğim nokta başkadır. Cürüm ve ceza bakımından ka- nunlarımızın bazı içtima! o mesele- lerde bir hayli eksikleri mevend ol duğu, zaman zaman zuhür eden bu tarzdaki o hâdiselerde, o ötedenberi dikkatimize çarpar. Meselâ, şu mu. hakemesi yapılmakta olan hâdise- de, hâkim huzurunda, içtimaf ada- İst namına, cevab vermeğe davet dilen ferd, bu çocuğu doğuran a- nadır. Genç bir ana, on yedi yaşın. da, İnebolulu bir Türk kizi Bu Türk kızı, bu çocuğu elbet kendi kendisine yapmış değildir: — elbet, Ruh-ütl.Kudus, günün birinde onun yakasından üflemiş ve o da gebe kalmış değildir; bu çocuğun dünya- ya gelmesini icab eden Fizyolojik hâdisede elbet bir de erkeğin bu. İunması ve bu erkeğin de, kanun ne dere desin, bir baba olması 18- zımdır. Halbuki, mahkeme huzu- runda hesab veren ve verecek olan bu badındır; çocuğa karşı mes'ul olan, zabıtaya ifade, mahkemeye) cevab verecek olan bu on yedi ya-| sındaki cahil anmdır. Öteki, yani, ne! kadın karsı erkeklik, ne çocuğa kar. gı babalık duygusu Otasmayan a- dam, kendisini hiç kimseye karnı sunl ve cevabla mükellef saymaz ve kimse de onu yakasından yakalayıp «sen de mes'ulstin!n demez. Bu, #sin bir taraftan o görünüşü. dür, İkinci görünüs tarafın: da, on yedi yasında, kucağında bir çocuk- İn kahvermis aldatılmış o veyahud, sadece aldanmıs bir ananın, esmiyet tarafından herhançi bir himaye gör- mesini temin edecek herhangi ciddi bir tesisten mahrum bulunduğumuz malömdur. Bunun icin, böyle bir vaziyette. genç hir ana, çocuğunu gazete kâğıda sarın sokağa bıra- kırma, bu hârisenin bir manası da, cemiyeti bu ahvalde alınması lâzım gelen hukuki ve içtimai te birleri almaya davet etmek olabilir. * İnsan o cemiyetleri iptidailikl pisbetinde çocuğu karşı lâkayıd ka- Uırlar. Çocuk sevgisi İnsanların me- denileşmeleri derecelerle | trüteni sib olarak artar. Bunun içindir medeniyette ilerlemiş bütün mi ler, çocuğu, milletin en biyik ser- vet unsuru olarak tanırlar ve onu himaye ederler. Bu nevi milletlerin telâkkilerine göre «çocuk? mukad- des bir şevdir; çocuğu mukaddes ki tamrmak, insanın kendi Okendisine| hürmet etmesi demektir. Bu telâk. kiye göre, çocuğu mukaddes tanı. ryan insan, insanlığı, yani kendi kendisine karşı hürmet duymayan bir mahlâktur. Bu mahlüka bugün- kü manasile «insan: sslatını over- mekte tereddüd etmek çok doğru ve haklı olur. Bu ve daha bu gibi birçok sebel lerden dolayı, bugünkü medeni İetler, çocukları himave eden bir takım kanunlar ve içtimai miese- #eler vücude getirmislerdir. Bu hi- mayenin en mühim unsurlarından biri de çocuğa ve cemiyete karşı yalnız anayı değil. ayni zamanda, nikâhlı veya wikâhsız, babayı da mes'ul tanımaktır. Bu anhodaki tat bikat, Rusyada ve Almanyada ha- len çok ileri gitmiş bulunuyor. Ço- cuğa karsı babanın mesuliyeti, biz- de hâlâ, nikâhla mukayyeddir. Hal-| buki, nikâh olsun veva olmasın, ba.| banm da (veyahud erkeğin) de mes'ul olması iktiza eder.Fğer kadın bu çocuğun doğumunu intaç eden hâdisede, mesuliyet bakımından şu| ursuzluk eseri göstermiş ve bunun akıbetlerini kabule mecbur ise, ayni şuursuzluğu itiraf ve ayni akıbetle- rin kabulü erkek için de zaruri ol. | «mak icab eder. Eminiz ki, mahke- melerimiz, bu gibi shvalde erkek-| lerimizden de hesab sormavı temin edecek salâhiyetlerle techiz edilse, kadın ve erkek münasebetlerinden dolayı zuhâr eden bu ve buna ben. zer bir hayli facianın önüne geçil- miş bulunurdu. Bu mevzu çok geniştir. Birçok | bakımdan mütaleası mü W fnzia uzatmamak için şu nokta üzerinde durmak istiyo- rum: Kadın ve erkek münasebetle. rinde erkeklerin mez'uhiyetlerini sa- SON POSTA İnsanlar geöçlik yaşlarında tam kanın tesiri alında dama atügan ve müteşebbis olurlar, fakat görgüleri, bele tecrübeleri yoktur, Bu hasletten ötifade edemezler. de azdır. bilgileri İhtiyarlık insana görgü, tecrübe, bigi getirir. Fakat bu gelinceye karlar kan eskimiş, atılganlık ve müteşebbizlik sönmüşlür. NİŞ İİİ e Şundan, Bundan Amerikada büyük orman yangınları nasıl söndürülüyor? geçen Teşrinisvveka ortasında dahil olduklarmı iddia edenler çok İtur. Alman işgelile beraber Roman- İ yanın zengin petrol kuyularından İ üç tanesinde anlaşılmaz o sebebler yüzünden yangın çıkmış, bütün pet. rol havzasını tehdid etmeğe başla- İmaştı. Almanlar bu yangınları yirmi dört saatten az bir zamanda söndür- düler ve herkesi hayrette bıraktı « lar. Halbuki bu muvaffakiyetin sır İve hikmeti, Almanların yarızın sön. idürmekteki meharetlerinde değildi. da idi. Filvaki Alman hükümeti, bundan çok zaman evvel Âmerika- hılara müracaat etmis, bu işlerde bü yük ihtısas sahibi olan Amerikah - lardan petrol yangınların | süratle) söndürmenin çare (o ve imkânlarını! öğrenmişlerdi. “iİwaki yalnız petrol kuyularının yangınlarında değil, alelümum or - man yangınlarında da dünyanm en tedbirli ve teşkilâtı o memleketinin Amerika olduğu anlaşılmaktadır. A. merika çok büyük ormanlara sahib- ör. Bu ormanlarda, sık sek yangın- Tar çıkmaktadır. Bir yangını çıktık- tan ve kilometrelerce sahayı kapla- dıktan sonra söndürmek çok güçtür, Halbuki atesin başlangıcında bu iş daha kolaydır. Bu sebeble Ameri kalılar, ormai #in hususi mü. sahede ekipleri vücuda getirmişler dir. Bunlar, yüksek kulelerden or - manların heyeti umumiyesini taras. sud etmekte ve bir duman yükseldi. vardır. Bunlar derhal tayyareden a- şağı atlamakta ve İsaliyete geçmek. tedirler. Üzerlerinde, ağaçlara ta — kılmamak için lâzım gel lıklar bulunduğu gibi başlarında zırh miğferler, vöcudlerinde telden yapılmış korseler vardır. Ellerindeki Yesait ise dünyanın en modern şey- leridiz, Bir taraftan bu ekipler yan. gin çıkan muntakunın - etrafını te - mizlerlerken tayyareler de, ateş 8- lan noktaya amonyaklı bombalar atıp alevleri söndürmektedirler. Bu ekiplerin bir hususiyetleri de, beraberlerinde otomatik kuyu açma tertibatının bulunmasıdır. Amerika- nin ormanlık mıntakaları çok su - laktır. Dört, beş metre derinlikte her zaman su mevcuddur. Orman itfsiye ekipleri yangın mahalline gelir gelmez Steward öleti denilen! humusi teribatı derhal yere tatbik! etmekle ve azami on beş dakikada istenildiği miktarda su basmaya mu vaffak olmaktadırlar. Bu ület, yere nüfuz eden çelik (o bir borudan ve rolik bir mekanizmadan ibaret - - Amerikan orman itfaiye teşki - Iâtr bu usulü üç senedenberi orman yangınlarına tatbik etmekte ve her zaman iyi netice almaktadırlar, Süveyş kanalının mukadderatı Bu harbin mukadderatım ta edeceği o mıntakalardan biri onunla beruber Süveya yin Mısır ve ğini görür görmez derhal telsizle ilk | kanalıdır. Trablusgarba karşı baş - orman İtfaiye merkezini vaziyetten |iyan İngiliz taarruzu, yalnız bugün haberdar etmektedirler. Bunların, ay! için değil, belki ebediyen Misir ve nca hususi tayyare ekipleri de var - ona mücavir olan mıntakaları teh- dır. İtfaiye grupu hödiseden haber -| likeden kurtarmıştır. Fakat bu kur- dar olur olmaz bir veya müteaddid| tuluş Süveyş için henüz maddi ve - tayyareyi yangın çıkan mıntakanın (Devamı 4 üncü sayfada) İSTER İNAN Tramvay İdaresi mi, yoksa bir başka daire mi, pek iyi anlıyamadık, herhalde salâhiyetli bir makam tramyay yolcularının hangi günlerde İBE- lalaşıp, hangi günlerde ekasddiklerini tetkik etmiş. Pazar, Puzürlesi, Perşanbe, Cuma ve Oymartesi günleri tramvay hmen, binedir. Hep «doludur» leyhasile gidip gelir, buna mukabil Salı ve Çar. şamba günleri gene hıncahınedir amma ie kaka içine girilmesi mümkün, dür. ISTER iNAN, FS WE İŞTER Hayatın en iyi yılları. — İnsan hayatında ehemmiyetsiz görülebilecek, feda edilebilecek tek bir yl, hattâ tek bir gün dahi yoktur. Fakat en çok istifade edilebilecek yılar ik gençliğin son yülarıdır, bu yıllar içinde alılganlık henüz varrlır, bir miktar tetrübe birikmiştir, cesarete ve bilgi ile ileriye atılabiliriz. Fakat gene çocuklukta ve muhitte iyi hazırlanmış olmak gartile. LTETKİKLER J Tankların tarihi (7917 senesi Eylülnüde Fransa cephesinde geçen korkunç bir günün hikâyesi Geçen Harbden bir sahne 1917 senesi Eylülünün sessiz bir ge. cesi, Fransanın şimalindelri Kombte mıntakasında, siperlerin üzerinde ko, yu bir sis var. Bu sis, yavaş yavaş ya. £ yılarak, genişiiyerek beyaz bir deniş halini alıyor. Alman tarassud o postaları, tüyu£ bir dikkatle İngiliz siperlerini gözlü. yorlar.. Fakat kalın bir sis tabakası, nın örttüğü İngiliz siperleri, derin bir uykuda imiş gibi, sessiz görünüyor - lar. Fakat bu sessizlik, sahiri ve oldatı İst idi Mükemmel surette mevslerine yerleştirdmiş — binlerce İlneliz lapü, büyük bir dikkatle Alman sperlerile bakıyorlardı. 380 kadar tuhaf biçimli zırhlı harb makinesi, ve yüz kadar da bunlara yardımci makine, on küo metre uzunluğunda bir cephe boyun. ca sıraya dizilmişler bekliyorlardı Saatin yelkovanı, sabahın “altısını iği zaman, on kilometre uzun. luğundaki çelikten Guvar, süzsizce, ve hiç atış yapmadan, Alman öiperleri, me doğru kımıldadı. Alman öncüleri ve tarassud posta. ları, ss içinde kunıldayan bu muaz, zam makineleri görür görmez: Hayret ve dehşetle haykırmıya baş. pr makineli tüfek ateşlerin susturarak Siperler süratle, şuradan tankların iki yüz metre ülerisinde in kaçıp gelmiş Alman askerlerile dol.İgiâk ediyordu. du. İşte bu anda binlerce topun Paİ-| Tanklar, sabahın sisleri içinde daha lamasından mütevellid müthiş, ce hennemi bir görülü koptu. Bu, İn .|derliyorlardı. İ tankları ların hücumunu hinaye ediyordu. Simdi bu muszzam devler de ateşe! | İngiliz mermiler, Almanların top velbaşladılar. Tanklardan boşalan mer, iNANMA! İstatistiği yapan yat bu azalıp çoğulmanın sebebini araşlırmış. Nihayet İstanbul kadınlarımın Balı ve Çarşamba günleri sokağa Çık - || mamayı det edinmiş olacakları düşünce veya kanaatine varmış. Tramvay biletlerinin dip koçanlarına bakarak tramvayın hangi gün. lerde fazla yolcu taşıdığını anlamak mümkündür, faka; haftanın mu, ayyen günlerinde yolcu sayısının biraz azalmasını o günde kadınların sokağa çıkmamaları ihtimalile izah etmenin doğru olabileceğine: INANMA! Şubat 2 Üniversite talebesinin derdleri, ihtiyaçları (Baş tarafı 1 inci sayfada) zilecek çok yer (olduğu halde, beni dinlemek i- çin buraya top- landığınızdan do layı evvelâ siz. lere teşekkür e- derim, Üniver- siteye o yazılan her genç Üni- versite için obir kıymettir. Üni. versiteye | girer- ken her birinizle ayrı ayrı görüş, o Fuad Özyen tüm, Bundan maksad, Üniversiteye İ yazılan gençlere verilmiş olan kıye, j metleri kendilerine telkin etmek ve Üniversitede çahşanı tammak ve onlara Üniversite havasar duyur. maktır.» Bilâhare Rektör, Üniversite fs- aliyetine sid talebeye izahat vermiş ve bu meyanda, bu seneki bb son sınıfının Üniversite tarihinde kem- miyet itiharile en yüksek dereceyi aldığını söylemiştir. Rektör sözünü, memleket sağlık hayatına karışan genç doktor nam- zedlerini selâmlıyarak bitirmiştir Rektör hitabesini © mütenkib, gençlere arzularını sormus, birçok gençler Rektörün hitabesine muka. bele ederek, kendisine teşekkür et- mişler Ve bu meyanda (isteklerini söylemişler, Üniversite talebesinin talebe gibi değil de Fransızların etudien kelimesile anlattıkları ma- nada telâkki edilmesini, burs usulü- nün genişletilmesini, kitablardeki ıntılahlarım ıslahını, Beyazıd. sem. öndeki meyhanelerin kaldırılmasını taleb etmislerdir. Konuşma esnasın- da Fuad Özyen isminde bir talebe, iki formül bulduğunu, o bunlardan birinin ihtiya gençlestirdiğini, diğerinin de ensülinin yerini tuta- bilecek bir ilâç olduğunu, fakat bun. ların tecrübeli yapmağa imkân bulamadığını söylemistir. Toplantı samimi bir hava icinde geç vakte kadar devam etmiştir. Bursada köpek'er bir çocuğu aralamak istediler Bursa (Eususi) — Bursanın Şük , raniye wahallesmde oturan Emin kız Feride Me,.sim adındaki çocuk tütün tartasınd.. çalışmakta olan anasının yanma giderken yolda birçok köpek. lerm hücumuna uğramıştır. Köpekler çocuğu müteaddid yerinden ısırmak suretle ağır surette yaralamışlardır. Yaralı çocuk derhal hastahaneye nakledilerek tedavi altina alınmıştır. ———————n. mi ve kurşun sağnağı, Almanları bir çelik yağmuruna uğratmıştı. Gürliyerek ve sallanarak ilerleyen bu çelik mamutlar, meşhur «Hinden, burğ hattır mın ilk #perlerini kolay - akin işgal ediverdiler. Tankların aç, tığı gediklerden, siçrayarak, teker te, ker piyadeler giriyorlardı. Alman siperlerine mürazi bir vazi. yet alan tanklar, top ve makineli tüfek ateşle boydan boya siperleri tarıyorlardı. Tek tük bazı noktalarda Alman topçuları, inadla o mevsilerini müdafaa etmekte devam ediyorlardı, Leto köyünde ilerliyen bir İngüiz tan, kı, yakım mesafeden ateş eden Di Allan topu le karşılaştı. Topun mer, misi, hafifçe tanki hasara uğralf. Tankın kumandanı buza iena hnide içerledi. Tankı topun w..rine sürdü. Hiç zahmet çekmeden, adetâ bir pi- reyi eter gibi topu, ve etrafındakileri ezip geçti O gün birçok İng toplarile hasara uğramıştı. Pakat bu. na rağmen, bu yeni süâb, harbin çeh. resini değiştirmişti, Alman eephesi, (Devamı 6 mcı sayfada) | see sarsan saanen sararan esna ssanmns se saman sename TAKVİM İ Öğle Ji İkindi | Akşam N İsiofs v: J1s)zs016fosl ıs .8j12 E.f 7j0 | -hals lankı Alman

Bu sayıdan diğer sayfalar: