28 Haziran 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

28 Haziran 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sayfa 5 İçki yasak edilmeli mi? Siz de bir mektubla fikrinizi söyleyiniz! i NON Ge (0) i ormanda kaybolmuş. Bu çocuk. arıyor. Haydi küçük oku - yucularım, on& siz de yardım edin de çizme çabuk bulunsun. Bulur- sanız resmi gazeteden ç kesiniz. Çizmenin olduğu yere bir işaret koyup resmi bize gönderiniz. Doğru bilenierden birinciye (çok 2 ti, ikinelye bir gü- gk bir masa sat, a Jüğü, üçüncüye z kapli muhtıra defteri, diğer 30 &i. şiye muhtelif Xeymetlerde hediye. : Timsah, Tımsah acık, mişti. Yavruları » nuna aldı, yi. bir şey bul. mak için sahile çıktı, O sahildey. kun nehir alçaldı. Sular çeki sahla o çocukla dönemiye. cekleri kadar u- zakta (kalmışlar. Çenelerini şa. kırdatmağa başlarlılar. Bu esnada ha: — Sudan nasl çıkıp buralara kadar gele ? dedi, — Sudan çıktığımız zaman ne. hir böyle değildi, alçaldı, sular çe- küdi, biz böyle uzakta kaldık. — Seni ve yavrularım suya gö- türeyim — Götür avcı sana yalvarırız. — Ya sonra beni yerseniz. — Hiç böyle şey olur mu? 1, ağaç liflerinden ipler yap tı. Yavrularını timsahın kuyruğu. nâ bağladı. Onun da başına bir ip taktı. Çeke çeke hepsini nehire götürdü. Nehir kenarına geldik - leri zaman: — Sizi burada bırakayım mı? Dedi, timsah rica etti: — Biraz daha ilerle. Awcı suda bir iki sdim attı. — Sizi burada bırakayım mı? Yukarıda resimlerin! gördüğü » nüz miniminiler iki kardeştirler, Manisa nafia sürveyyam Celâl rTularıdır. Babaları ın bir milli piyango keşidede bu bilete ve çikmişt —16— Abdülhamid devrinde Türk — nımları (kafes) arkasinda İl imi zim gençliğimiz pek zavallı O “manın > modasi tiyatro m TEN idi. Bugünkü (Greta Di ya yan Harvey) “leri yerine dünün “e Peruzları, Şamramları, Minyon e er al Gözel de â isterim ol. Gönlüme bir eğlence e Saçlari samur, gözleri mahmur; Biraz da nazlı olson. e) din Kantosu; sanki bir Çeper» ler gibi bre ” “ : Minyon o samur $0$- Dayanamıyorum sana İm aman. 3 gözleri ne de sürl var; yanıma: Naz- İm aman, O yarimin Aman ne de tombul, De d9 eğ yaz eler. ; Kantom da o kadar ypeşbri ei Ne paşazadeler, ne beya bu sahne artistlerinin kurban ge mıştılar, Babasından kalım! Si tp Peroz hanima elmas alan pil dersiniz; anasının ©#9 mezad edip Minyon Viri pe tuvaleti yaptıranlar 5 niz). EN Hiç unutmam; Peruzun “| dildadeleri arasında bir de lem zade Asim Bey) vardı. İlk ön“ tiyatroya muhteşem | lâtiki, #P ile gelen bu öşiki guridedil Perii damı iğfülinde nihayet öyle bir 29 ile geldi ki bir gün kendisine bi ğ ağlada edki bir lâsük, bir ww da fotin Çakmakçılar o yokuşund" tesadüf ettim, Şaşırdım: — Beyefendi bu ne “hal? dim. Muztarib oldu. De- Dedi, timsah gene rica etti: — Biraz daha Avcı diz kapaklarına kadar su. ye girmişti. a rakayım mı? — Biraz daha ilerle, Avcı, göbeğine kadar suya gir- mişti. Timsah avcıyı bacağından yakaladı: — İşte, dedi, seni yakaladım. Çocuklarımla kendime güzel bir ziyafet çekeceğim. — Timsah sen bir nankörmüş- sün. — Ben fazla lâf bilmem, kar . nim aç seni yiyeceğim. Bu esnadâ tovşan oradan geçi - Avcıyı gördü, sordu: kenara): y Y: — Suda ne arıyorsun, ıksana?, — Beni nasil tanıdın Mahmud! Bey?.. Diyel Halbuki: Ben artik hiç kimse findan tenin mamaktayım.. yüzümü kimsenin Eski zaman masallarından: aVGI VE tavşan oradan bir avcı geçiyordu, timsa-İni madım, iyilik yaptım, birden çıkmıştım, O sırada sular alçaldı, çok uzakta kaldım, nehire İ dönemiyordum. Avcı beni ve ço. Guklarımı nehire kadar sürükliye. rek getirdi. yin, avcı koskooz timsahı, üstelik de çocuklar. dıramazsınız, dedi, gözlerimle gör. meden in dı. Tavşan da inanmıyordu. y suya, kadar, gel rüklemiye başladı, nehriden çı - kardı, lk oldukları yerden daha vü bakiniz: A, — Çıkamam tavşan, timsah be. sımsıkı yakaladı, bırakmıyor. imsah ni seni yakaladı, ne. © ona bir fenalık mı yaptın? — Hyaır tavşan, fenalık yap - Timsah söze karıştı. — Ben çoduklarımla birlikte ne Tavşan güldü: — Haydi haydi, yalan söyleme. ürükliyebilir mi? — Ne kadar yemin etseniz inan amam, Avcı ve timsah 1star ediyorlar./ et tavşan bir teklifte bulun: — Mademki demin sökükleyip! mâi, sürük - j7 Timsah razi oldu: — Peki şsürüklesin. Avc timsahı ve yavrularını sü- klara götürdü, Tavşan; — Artık inandım, dedi. Avcıya bağırdı: — Sakın bir daha onu suya gö. türeyim deme, nankör gene seni emiye kalkar, Avcı tavşanın kurnazlığını an. uştı, timsahı orada bıraktı ve gi Şimdi factanın son ( perdelerine| Peruz bir çingeneye tutuldu. Bü- tün servetini ona feda etti, Bir gün | İ pırlantalara, elmasın, vermişü, Deniz mavi bir çarşaf, Ucu bucu yok tuhaf, Uyuyor bazan sakin, Rüzgâr esince lâkin; Uyanır coşar hemen, Neler yapar o bilsen, Dalgalar iri iri; Yutar hep gemileri, Kudurdukça kudurur; Sahile gelir vurur. Fakat sonra vslanir, Herkes de sakin sanır, Severim onu böyle, Sıcak olunca hele, İşte zamanı, derim, Mayo giyip girerim, Hemen sirtüstü yatıp, Anne — Niçin ağlıyı ğum? Çocuk — Şu giden bay yo peğimi aldı, götürüyor, Geçen bilmecemizde kazananlar Geçen bilmecemizde kaza - nanların isimleri Pazartesi günü çıkacak sayımızda ilân edile - çektir. Hediye kazananlardan İstanbulda bulunanlar, hediye lerini Pazartesi ve Perşembe : günleri idarehanemizden ala - bilirler. Taşrada bulunanların hediyeleri posta ile adreslerine gönderilir. âyesi tün servetini zümrüdlere Minyon Virjini; Bir gece yatsi zamanı Minyonun görmemesi için daima başım önüm-|kendisine (mahvolmekta bülundu-| kapisi galiniyor. idiyorum. Bazan bir liğin tesadüf edersem «Polis oldum; takibi ceralme çıktım; onun için tebdili kıyafet ettim» diyorum. -- Bu sebeb kim?. İşini çekti İ — O kadin Minyon V sında da bir (hamamci) vardi. İs-| İtanbulun birkaç yerinde birkaç ha. masa sahibi olan bu adam en son-| 1a tiyatro kapılarında ilân dağitmi-| ya başlamıştı © Sordum: — Evlâd bu ne hah? de Parazade Asım Bey gibi le tenkili eşkiyaya mi me.İç İ kıyafet İmursun? İçini çekti İğir deste ilâna baktı; İzardi: Ah o kadim... diye inledi Tertemiz Türk kızlarımız evlerde beklerken) sicak bir aile yuvası kur mayt ihmal edip de böyle bir takim! Tölevves mablüklarin pesine dü ler'n nihayeti işte böyledir. yutkundu. kızardı; sa shbaba | ğunu) dünyada en tatlı şe İda iztirab çekmek imi dan kovu ininin avareleri ara-ile kivrandı: En son kantosu iyledim... Güldü: Farkındayım. Dedi. meğer Ve nihayet çingenenin kapısın- lu. fakat hep onun aşki- Minyon kapıyı açıyor. Bir polis: — Minyon Hanım.. hizmetçiniz- Sevdiği uğrunlle sizi aerle Galatasary komiseri istiyor. Diyor. Minyon Virjini hazırlanıyor. Hiz metçisile beraber Galatasaray mer- Günler geçti, aylar geçti, ümidim) kezine gidiyorlar. hakisar oldu;| Seni ben öyle sevdim ki, hayatım tarümar oldu.| idi. Beyoğlunda en muhteşem apar-|belki arabalar | Diyor muhteşem inde yasayan. kapirında, ellerinde içekleri porlantalı anlarda, İnan âşıklarına nöbet bekleten Pe- elindeki'ruz: nihayet: b ot minderin üstünde can verdi. cânân; suzi-İelinde bir deste kâğıd vardır Galatada; küçücük odada, kimsesiz bir balde; bir Bir günah ettinse nâk oldum yeter; Sağ iken öldüm, helâk oldüm yeter, Komiserin yanıma çikiyorlar: — Efendim bizi ist Komiser. hayretle: — Hayir. kalemden çağırmadım. çağırmışlardır... memurlara Kalemdeki soruyor. hediyeler bulu-ilar... Kimsenin haberi yok — Sizi kim çağırdı?, — Bir polis, Nasıl polis? Uzun boylu, siyah gözlüklü — Bizim öyle bir polisimiz yok harab oldum, | madam! Bir saat sonra; Minyonla hizmet- Ya Minjen Virjihi?r O” ceğasinı | çişi eve dönüyorlar, bambaşka şekilde çekti. Mingon yatak odasina girince acı A (içmek Tizımdır. “60 yılık içki tirya- kisi olan babanın oğlu ne diyor?,, © Kadıköy Moda Murad - bey sokak 18 numarada Mü - İnevver Ölçer: «— Ben içki içmem, fakat nef- rette etmem... Buna da sebeb iç- kiyi sindire sindire içenler ve mu hitlerine neş'e saçanlardır. Bu tarzda alkol alanlar, cidden rindmeşreb olur, güzel sözlerle| dostlarım reş'elendirirler, Binaenaleyi insanlar , diğerlerini içkiden mahrum etmek doğru bir hareket olmasa gerektir. Alkolün sıhhat üzerindeki te - sirlerine gelince; bu da izam edi.| lecek kadar tahribkâr değildir. Sıhhatini korumasını bilmiyen her insan, ber türlü hastalıklara esasen giriftar olacaktır. Bu iti, barla içki içerken makuliyet hu. dudlarını tecavüz edenler, açıkla yatıp nezle olsn iisânler gibi el - bette rahatsız olacak ve sıhhat - leri bozulacaktır. Ahliksıziar, rakı vesaire gibi içkileri almasalar da gene cemiyet için zararlı hâdiseler çıkaracak — lardır. Bu işin en kestirme çaresi; içkiyi tamamen ortadan k mâk değil, alkolü almasını bilmi. yenleri ondan mahrum etmektir.» © Ankara, Boşnak mahal - lesi 42 numarada Receb Ya - | şiddetle) alma- — Alkole vücudun c vardır, Fakat faz şartile... i içki muayyen mik >) vermez içki tiryn. kisldir. Halen 80 yaşında olduğu halde değme insahlar onun bile . Bini bükemez. Ben ds 13 senedir içki kullandığım halde akran ve emsşallerim arasında gürbüzlü - ğgümle marufumdur. İçki; babn: oğul bizim her işti. hamızı açar, hem de bize deliksiz bir uyu uyutu Fakat yukarıda bi. her halde mutedil bir tarzda İçkinin kaldırı! katiyen taraftar değilim» masına bir çığlık koparıyor ve düşüp bay)- yor. Hizmetçisi koşuyor; komşular ye tişiyorlar; doktor getiriyorlar; ya- Yaş yavaş kendine geliyor: — Ne oldu madam, bu heyeca- nınız; bu korkunuz nedir?. Ne gör dünüz?. Kimi gördünüz?, Kimden korktunuz?. Cevab veremiyor. elile konsolu| gösteriyor. konsol kırılmış; elmas) çekmecesi çikarilmiş; ne var me) yok: hepsi çalinmış. İş polise aksediyor. Zabita faaliyete geçiyor. Fakat ne o sahile polis bulunu- yor ve ne de cürmün failleri mey- dana çikiyor. Zaptiye Naziri Şefik Paşa beni severdi, Birçok meselelerde onun aramalarına yardim etmiştim. — Puya acele seni istiyor. dedi- ler, Gittim, Minyon idi, Paşa bana Senin yüreğin kadınlara karşı yufkadır! Dedi. Bak zavallı kadin yirmi beş sene çalışmış. yirmi beş dakikada soymuşlar.. mahvetmişler, Hiçbir şeyi kalmamış. Etraftan göz Virjini orada aben: kulak ol da bize bir ipucu temin et, söz söyliyemedi. Sev Yeşilay faaliyet sahasını bütün memle- kete teşmil etmelidir,, © Adana, Ocak mahalle « sinde 5 numarada A. Çorlu « «w Mahud nesneyi pek ender kullanırım. Bulmasam, yüz yıl ak. ıma bile gelmez. Bu yazıya katı. saatin cazibesi dir, Sadece bir mem. leket çocuğu ak istedim; Evet, iç- kadar müzır bir şey- dr, müptelâşnın bünyesini tedri. cen kemiren bir mikrobdur, Fa - kat, (derhal yasak edilsin: içtimal bünyeyi tahrib elen bir afettir, göyledir, böyledir.) diye ortaya bulunduğumuz şu asiy lerimi anlat rüş olduğu gibi tatbik kabiliyeti de çok güç olan bir iştir. Bir defa şiradiki halde bir memleket me. selesi olmaktan uzaktır. Yasak ©. dildiği anda asıl o zaman bir mem. leket meselesl Balinf slacaktır. Şimdi bir an için yasak edildiğini farzedelim, esasen içtimai seviyesi düşük olan kimselerin kendilerini kaybedecek derece da ellerini kana bu o zaman memleketin her seviye - den şimdiye nazaran daha birçok kimselerini hapishane < köşelerine atacak, gerek kn arla müca - dele, gerek içki al edenleri takib etmek bişi leket davası halini alacakt il Gi, r idaremiz'n temiz ve fen süzülerek elde edilen bu nesne, © zaman, kim bilir hangi pin yerler. de ve gayri sıhhi şartlar altnda yapılıp asıl o zaman içtimai bün yeleri kemiren bir âfet belini öla- caktır. Şimdi yalnız müptelâsi için, bir tehlike teşkil ediyorsa o zaman hem yapan, hem süren ve hem de kullanan, ayni müşterek tehlike « nin tehdidine maruz kalacaktır. İnsap esasen kendinden es'rgenen şeye daima münhemiktir, haristir. Tütün tiryakisi olup bünu bulamı. yanların kuru yaprakları ve daha (Arkası sayfa 8 sütun 2 de) — Ne güldün. dedi. j Bu ipucunu madam size pek güzel verebilir Paşa hazretleri, de- im, — Nasil?, Dedi. kapisi okirilmamiş. — Evinin sandıklara ve hiçbir şeye dokunuk İsnamış, elile koymuş gibi çekmece. nin bulunduğu yer açilmiş — Demek bu işde bir bildiğin eli var, İşin faillerile bu beraber. — Şüphesiz. — Peki bu adam kim?., — Onu Virjini Hanımın kalbin& sorunuz.. dedim. Minyon kıpkirmizi olmuştu. Bi? ği adami ele vermek istemiyordu. Paşa israr edin ce; sahnelerin kelebeği şu cevabi verdi: — Davam yak paşam, Ben hep- sinden vazgeçtim!, Dedi. Gözlerinden iki damla yaş aktı, Paşa: — Peki madam, yalniz bir daha işgal etmeyiniz ve bana gel meyiniz. Dedi. Paşadan müsaade aldim. Çiktrm, Aşkin kuvvetine bökmiz: Minyon; sofada beni bekliyor. du. Yanıma geldi Elini uzattı. Göz- leri kipkirmiz: idi, — Çok korktum.. dedi. — Neden?, Diye sordi — Onun ismini söyliyec: ye korktum.. O; bütün heba olmasına razi oluyor; fakat; sevdiğinin hehangi bir suale maruz kalmasına razı olamıyordu... O da son kantosunu şöyle söyledi: Gelince hatira durmaz yanarsın; Beni bir gün olur elbet ararsin: (Arlmsı var) kind istikbalinin mahiv ve i ;

Bu sayıdan diğer sayfalar: