21 Ocak 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

21 Ocak 1942 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

çe Ti Kalınma Vasıası Olara | S5 > © Et — Yazan: Profesör doktor Sadi Irmak — lâsik Yunan devrinde bir dö.'ni tepki ceki Yunan filozofları gibi mektedir. Filhakika medeniyetin müş İfade eden modern spor anliyoruz. Ve üpki oylar gibi a. icab ettirdiği İş bölümü tek taraflı fikriyatinin vazıi Dr. August Bier, henkdar bir varlığın, ruhda ve be.bir meşguliyeti | İstilzam etmekte dir. Bu müellif 1920 denberi neş.dende üzami inkişafla kebil oldu. ve birçok kabikyet ve imkânlar, rektiği. eserlerinde sporu, bilhama düna İnanıyoruz. zin dumura uğramasını İntaç et ear “e e elele e İsis bunun şindir ki fikri terbi. v ktedir, İşte medeniyet hayatının lan milletler için bir kale e Ka. yeden ayri bir bedeni terbiye ka.|bütün konforuna rağmen hoşnud . n mi çin bir kalkma vasi. bul etmediğimiz gibi bedeni inkişa suzluk uyandırması İnsanda az çok ve saymaktadır. Filhakika bir mil. fı bir tayfa birakan rahi terbiyeyi bİr. dejeneresana husule getme hazineleri, - serveti,'de verimsiz ve kir sayıyoruz. Böy, sindedir. Bu tereddi önlemenin ye nadde kaynaklı ski Yu, Zâne çaresi bütün vücudumuza İş bolabiliş, Buna rağmen | mkânıni vermektir. Bu se. bütün kayıpları tolâf beble insan bütün ömrünce sistem bir unsur, bir ham madd li bir murette bedeni te a mi lay İZNE İssmödi. İnse'dam vânl olamıyanlar aral müneyleğlr Jeniakrano gibi bazi müel asıtala irisi veye olmak ehliyetini kazayı Hifer bu leniyet | hastaliklarin. belki en mühimmi apordur. İnsani ml jdan kurtulmak İçin tabiate ve be, bedeni ve rühile bir sonsuz imkân. > e ,deviliğe rucuu tavsiye etmişlerdir lar âlemidir. O imkânlan azami | Ruhi tahlil ilmi öğretiyor ki be. . Bu duyular istirabi ve dumura uğ. addine kadar İstismar etmek mil deni gerilemek, sakatlık, /cilazlikı yaya karsi hiecdilen okeğlâmceli setlerin hayatinda mucizeyi andı. kudreteidlik ruhdu öyle bir takünifade eder, Fakat bedeviliğe Tucua ran hamleler doğurabilir, htibaslar ve enferyörüe duygularıne hacet? Giyinme ve süslenme ih- öyle bir kalkma vasıtası olabil, yendiryor ki zekânin müsbet ea-tiyaçlarımızı bir tarafa birakıyor! cek spor fikriyatının prensipleri ne. pda İnkişafna engel olmaktadır. mcskenlerimizi terkediyor, tabin- lerdir? Bu yazımızda bu ciheti in. Veya ona büsbütün menfi bir İsti. gin sinesine veya oru taklid ederek beline liyorüzi kamet vermektedirler, İşte akade. yapılmış stadyomlara gidiyoruz.O. | — Modern sporun hareket nok mik tahsile berâber o yürümesinderada geçen anatler zarfinda mede. imsi, bederile ruhun bir vahdet, bir israr edilen bedeni terbiye, bu gibi'niiğin O omuzlarımıza (| yüklediği #kibasların teşekkülüne mâni ola.|ş,,'i simesferden uzak ve tamamen! cak bir vastadır. İtabiatin içindeyiz. Tam bir tabiat İyesi bu ciheti ilk defa olarak teba.| | Modern sporun beden ve ruh birlinanıyız. Mücadele insiyakimiz en rüz sölirmiştir. Bu ahenk tezine yö. Jiğine dayanması, aporcunun #lmilliyi bir şekilde tatminini bulmuştur re mükemmel bir İnsan beden ve Insani, milli ideallere malik olme-İBütün uzuvlarımız bir ahenk daire. i temsil edendir sini da icab ettirir, Bu itibarladır kilsinde işlemektedir. İşte hakiki bir, mekanik ve dualisş mili bir sporun program ancakaporun bahşettiği emenlsiz o sandat Sörüşü beden ve ruhu zorla birbirin bir mii teşkilât çerçevesi o İçindehissi bundandır. den ayırmak karklıklı tesirlerini hedefime ulaşabilir. Böyle bir teş) 3 — Modern spor insan emeği ihmal etmek önü gösteri, kilât vatandaşa, bilgi, mefküre, #ih-nin her çeşidinde v yordu. Bicba ruha İnanmak İçin o.hat ve neşeyi bir kül halinde sun.bir vasıtadır. Endümri nu teşrih biçağinın ucunda görmek'malıdır. İspor umumileştikçe verimin artmak! istiyor, Niçe bütün İnsani yalnız bel 2 — Modern spor Fikriş a olduğu her tarafta müşahede edil denden İbaret telâkki ediyor, tu. kmından, spor İhtiyacı insan öm.'miş bir vekiedir. Onun için smele hu külliyen reddediyerdu. Yirmin. rünün her çağına şamildir. Bir za-'ye spor yerleri yaptırmak kârli bir, <İ asrın biyolojisinii büyük zaferi manlar zannedildiği gibi m plâsman teşkil etmektedir. Ziraat. ruhla beden arasındak! bağları gös bir gençlik çağının te de ayni hal vardır. Bazıları zan. termiş olmasıdır. Bugün vak'a bey dir. Sir çocuğu ş a nin muayyen bir yerinde yetleşmiy'en geçgin yaşları &adar ve yalniz iyi işçisi kâfi derecede hareket yap' mücerred bir ruh aramiyoruz, bilâ.İnev'i ve dozu değişmek şartile be. maktadır. Ona ayrıca spor yaptir. kir bedenin her hücresinde bir rah deni terbiye İmiyacı vardır. Bu ih.'mak fazla bir yorgunluğu İmaç e- abul ediyoruz. Fakat ruhla beden tiyaç şehirleşme ve medenileşmedebilir. Hakikat tamamen bunun, AA &4Y lece modem ün le ebilirse edebilecek gene ka. esi © nan Gymnas'ları ders kürsüleri ya. ninde epor mabedleri ihtiva etmek tedirler. Muayyen bir bedeni ikti. desidir. Yu.! İ nazari. arasindaki münasebetlerin derinliğilile mütenasiben kendisini o göster. (Devamı 4/3 de) sx buldular, Gürül görü aki Rİ EİD la REEL m ZEY e (Dİ Aç öldüren suyu KADİRCAN KAFLI YAZAN üâddan iş esir eyveldi; ma batı Annâoi çan şebirlerinden biri mer saraylar, kltünham, İmabedicr, mekle tarafta büylr bir fas : erop amele sabahtın akşıma kadar basan yöceleri meşueler yakaram çalışı, İyarlardı; izak kasaba ve köylerden o. raya iş bulmak için gei artıyordu; icar İçin aa kanlınca şehrin nüfusu $ ce uymuş Sakak'ar, pazar inmların onar hatâ şehrin etzâh ka, rino gbi kayayordı. Eden cie, ceb. İ den çebe, onndıktan sandığa su gib: al, an atıyordu; fakaz şebirde su bummsk para bulmklan çok zordu. Çünkü vak tile beş on bin kişinin ihtiyacına kAf gelem kuyular ve ders suyu şimdi YÜZ bin kişiye cibet yetmezdi Hele yazın merak gürderinde taş ta. İsıyan, kum döken, harş veren, alın tani döken #metenin hal! pek harabdı a San i kazanırlar paranın yarını o yalyıa yordu bertemizdi; yazın kesilmiyordu,| pakilirdi; z kışın bulunmuyordu. Şehre uzaktı am.İ geven . in verdik'ari halde gsuzluk , k.yorlarlı. Ya kökü kuvular birer ma da b ia lar YAAK ola gene vaz. | di? En kaline gelmişti Vakit va; jgeFÜMDESi, Bı suyun adı «Ap öldüren madeni sy Mi Güya umu ap katnına içn. ler öllrlermiş Bumu mahzuru Yok değildi; fakat izaicei m çeşmelerin başına mahzm bildiren vaftalar yazmak kâfi ni, Fakat zu mühendisler, arariyi günden geçid'kten sonra dediler k - Burun Bergama, © akıtılması milmidin değildir. Emi büyür bir inkisam uğradı; JA, kin vazgeçmad,; sira ©irafla yâpilan yoni araşlırmalar sonuna başka su bulmek da Kabi) | bunların arasında ise en çok Ağka en çok İvymet veren &'m. senç mühendis ortaya atıldı; — Ben getireeğim! Ni (Devamı 5 ne sayfada) arap wi için boğusarec birbirlerini öl. mam a ram — Güreniere tesadit ediyodu. Anadılunun hattâ Trekya ve Yıma, Tistanin muhtelif yerlerinden geen ba sep çeşki nalkın çeşld çeşid dil ko. İnusfutarı görülüyordu: Birleş tikleri tek da yu idi: İmilti Zaman oldu ki seuzuk yüzünden işler yürümez oldu; amelerer, hatâ en İyi ustalar Bergamay; birakip gidiyor. #rdt; binalar yarım kalıyordu: kralm bir cennet yapmak için uğraşbıı ge, hir bir taş yığını halinde mi kalacak. Bilmecemiz Bugün 4 üncü sayfamızdadır TATBİKATTA KAZANÇ VERGİSİ REHBERİ Yazanı NİHAD ÂLI ÜÇÜNCÜ Kamnç vergi ek ve tadillerile bulman, mavazone, hava kuvvetle, rine yardım vergiler, fevkallde slagı ih samları, maaş Ücret ve yevmiyel yl re «ld vergi tevkifak eemdirei anlayanlar hemen bre s5 a Silk WE re mn EM tarafa dağıldılar. k a mike Dilan ee se İİ im e göre ya, attüe; yamaçları ayılar at eden yoktu. Altından OGaha Ky. v görünen yerleri eşelediler ve ku mel bir vardı, o da kız idi ge,| Pas sahife, Findi iki buçuk lira, line getirdiler; bakir çayı elva i İhizde ve etrala telâilara bağır; | (ğ dir leg yamuğu giz atlar. En sonra oo) — Aç öldü #üyunu kim Ber Akba kitabevinde ve bükün &i, bir mantik bir yerde bir dağa ulastuar:| ya gelirebilirse kızımı ona vereceğimi | tabclarda bulunur, Bumu ancak mihendislerden biri ya keps meşturdu; ve balkonuna çıki | gecede ay doğmuş man ezeli bir © şehre çikip da U ladı; vaziyeti anlat > leri top! oya yahud başka yere İsi: bıraktığı noktaları ya astı, Neticede gehre yak >sk yerlerde su aranması, küf cek adar mi Yulunup getirilmesi durur; bir tanri gibi sedyesinin veya arabasınin önüne Şığın yığın çiçek atılırdı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: