May 23, 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

May 23, 1942 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleket Haberleri arana, esasen saaya Çukurovada Şikâyetler İhtiyaçlar Kaş ml gayri fenni kat'iyatın süratle önüne geçmeliyiz Ziraat mevsimi için 8 bin ele getirilecek, ilk kirazın tarislerinda bu ziraat mevsiminde |; çalışacak amele için amele komi.( nu tarafindan dört lira haftalık â tesbit edilmistir. Cenub vilâyetde -& swden sekiz bin kadar amele geti-li rilmesi işin bütün vilâyetlere bu İm. 'susba tebliğat yapilmiştir. Turfanda kiraz : Adanada yeni kiraz çıktt, Kilosu (i 100 kuruştan satılmaktadır. Diğer taraftan taze fasılya, biyar da çık - niş ve bollanmıyı başlamıştır. Kaştan yaziliyer: Kaşta mil R zimet va servet olan ağaçları izumhe birkaç tücca. rin kezeste İmali menfaatine olamk köyünün elinden alın » malta ve gayri ferni usullerle kesilmektedir. Şimdiya kadar bu suretle va. ti ei bin ağacın kesikliği tahmin edilebilir. Biz bu mem. İeketin hakiki sahib ve sakinle. ri olduğumuza göre Kaş toprak larmi bu O harabiden kurara. : cak bir makamın harekete geç. mesini bekliyoruz. Zimat Ve - kâletinin nazarı dikkatini çe » keriz. Samsun Halkevi gençleri Çarşambada Çarşamba (Samsun Muhabitimiz den) — Vilâyetimiz kazaları ara- sinda temsil turneleri tertib eden Samsun Halkevi temsil şubesi san'at lakeları, mevsimin İlk © tumesine j Mest ayı içinde Bafraya yaptikleri! v. emmesi bir gezi İle başlamışlardı. Hafkevilİzmirde yeniden eski eserler ençlerimir, 15 kişilik bir kafile ba ahli linde ve başkanları Lüsfi Teliain| İzmir (Hususi) — Sekçukla bu daresi alımda Çarşambaya da gele lunan Türk - İslim eserberi, Selçuk. rek isteyondu Halkevi reisi Nurotİaki Efes müzesine konmuştur. Fa. tin Semizoğlu ve diğer Halkevliler'kar sirf İyon eserlerimi havi olan tarafdan karşılanmişlar ve Halke. bu müze çoğu Sekuk devrine aid vine misafir edilmişlerdir. bulunan bu Türk » İslim eserlerinin Gece sant dokuzda Halkevi s8-'yari olnad'ğından gerek bunlarin lonunda, Sarısunlı gençlerin İstik-İserek bundan son çikacak bütün il Marş le başlamış oldukları mü-|Tü. . İslâm <eenlerinin Salçuktaki samerede wYanlış yil» piyesi tem- İsabey camiine nakli ve orda teşhi «il edilmiş, ayrıca bir perdelik ko- metinin: tersi medi oynanmıştır, Piyes ve komedi!;, İde büyük bir muvaffakiyet göste İren gençlerimiz Çarşambalılar tara. fidan ork sik alkışlanmişlar ve dir edilmöşlerdir. Temsil bu ge de talanar edilecek ve gençleri - miz yarn Samsuna döneceklerdir. ümmi er Diğer taraftan turistik yollar in. 'şaat'ında ve müzeler müdürlüğünce yapılan araştırmalarda meydana çi. kıp ötede beride kalan banka eski eserlerin de Selçuk müzesine makki karada trikniştir. Turimik yolun Vedyüs jimnaz'na kadar uzatıldığı sirada kiz meydana çılemisir. Bunlar, milâdn ünü in ha|7.8 inci yıllarında Efes şehrine ge. rırlıklara başlanmıştı. Bu sergide tirtilen içme suyundan bahsediyor. kızlarının güzel işleri teşhir Müzeler müdürü Salâhattin Kanlar, edilecektir. Selçuğa gitmi Adana Kız Enstitüsünün ir. saran evr verme eee an na, Vekâletçe muvafık görül - iki kitabe) İzmirde Kızılçullu köy enstitüsün, üksek bir kısım ilâve edile - cek. Çalışmalardan iyi neticeler alınıyor İzmir (Hususi) — Önümüzdeki, Birinciteşrin ayinda Kizilçultu köy ensitdeli ilk mezunları verecektir. Bu mezunlar 72 kişidir ve öğret - olarak gidecekleri köyler için! faydali olacaklardır. Çünkü dülgerlik, makinistlik ve di ğer teknik bilgiler de öğrenmiş ve, bunleri çok güzel tatbik etmiş bu. Yarmaktdırinr. Masrrif o Vekâleti, mezunlara ayda 20 lira asli maaşlı bir aileyi geçindirecek kadar arazi ve ziraat nleti deverecektir. Gelecek sen» enstitü o mezamlari 100, 944 yılında 350 ve 12 senede 2000 mezuna baliğ olacaktir. İ Haber aldiğimiza göre Masmif Vekâleti, Kızıkullku köy enstitüsü. ne eKöy üniversitesi» mami alitada; bir yüksek kisim ilâvesi, için tet ikikler yaptinmaktadır. Köy enstitüsünün en kabiliyetli İhalebesi, üniversite kımında oku — İyarak 3 sene yüksek tahsil görecek, İköy okullari için müfettiş bölge ve! İböy doktoru yetişeceklerdir. Bu hut susieki tetkikler derinleştirilnek tedir. men çak raat, —— — Çorlu Halkevi gensleri Tekirdağda Tekirdoğ (Hususi) Başta, Kaymakam Arif Dündar Ataker vi orta mekteb müdürü ve Halkevi; İReisi Hüseyin. Temuçin olduğu hal İde Çorlu Halkevinin muhtelif ça Iişma kollarına mensub kirk kişilik münevver bir kafile Muradliya uğ. rayarak Tekirdağına gelmiştir. Kalileyi Muradl'da dürü ve muallimler, Tekirdağındat da Halkevi Reisi ve karşılamıştardır, Gezi çok 2 geçmiş, öğle yemeği meşhur İnanlı, piosri başinda yenmiş, gece de Te, kisdağı Halkevinde bir danslı çay İveriknş, geç vakte kadar eğlentiye' devam ediknişir. ir medeniyetin sonu (Baştaralı 3/1 de) da ibzal edildi. Bundan çok sevin. dim. Fakat bir iki takdir, bir ik makale, bir iki tenkidden sonra bel rim o Kkitahla orlaya © atmıya te. şutibüs ettiğim meseleler gene u- mutulmya başlamıştı. Süküt ve & lâkasızlığımız, bilhassa dünya kay nhaşeığsı . karşısındaki bugünün ve) yaranın ne olacağına dair kafaları. mızda çizilen büyük hamlar önünde sükütumuz bena korkunc geliyordu. Ben. ortaya âltığım fi. kirlere hücum dahi olsa, bu vadi.| de bir hareket — uyandıracığıma “nanentstım. İdialarımın görüşlerimin bana ve fıkirleri on yakım olan dostlarım tarafı m. ; dan dahi kâfi derecede melanie maz selem olmadığına bakarak nevmid olmı. va başladım, Fakat nevmid ol. hatli gördüm. Hakikaten ben söyl lemek istediklerini kitabımda Ter birer izah etmis olduğumu $a narken büyük bir hata işlemietim. Birçok fikirler, kafamda bir takım düşürmüş wuamelelerile yığınlar kurmuşlar; bence li şekil alarak kafamın ve idraki min bedahet hududuna girmişler di. Ben onları iki üç satırla, bir; id sayfa ile kitabıma 'koyarken, herkesçe belli bir bedahet dünya, sının kapısını çalınaklan ibaret bir vazife yapmak kâk si dum. Halbuki bu, benim pisikolo.| jimin ve idrak cihazlarımın alda. tıcı girdabına kapılmaktı. Ben tabamın birçok (o kasımlarını sade ce kendim için yazmış gibi idim Bu kadar ekeik bir izah yolile fi. kirlerimi anlatmış olamazdım. O.| nun için yazmıya devam ettim «Son Posta: da «Bir medeniyetini sonu« başlıklı yeni bir seri maka. levye başladım. Fakat bu omakalel serisi, gene gazete sütunlarını taJj Üsarsk bana 256 sayfalık büyükçe| bir kitab kazandırdı. İşte Son Posta'da bir senelik yöl zt hayatım, ve bu vesile ve sevgili okuyucularımın teveccüh ve mâ. nevi yardımlarile benim kazandı. ğım, ve Türk fikir hayatımıza tamamen vel — Allah Allahi. Nasıl olup da yalak odasına girebilmiş Murad ağam?... — Kulaktan kulağa işittğimize nazaran Sultan Azizin Arzıni - yaz kala isminde birisi vezirler » İden Ispartah Hüseyin Avni Paşa. y1 seviyordu. Ve, bü paşa da Sul tan Azize memleket işlerinden do- laya garazdı. Hüseyin Avn; Paşa, pehlivan Mrstafayı okandırdıktan sonra Arzıniyaz kalfa vasrtasile yatak odasına gece pencereden al ıraş ve, bu işi yapmış... Sıkar sık. ü Son. ra makas suretle intihar etmiş gibi güste. rildi. — Çak yazık... Bu, Mustafa çok haln imiş... — İşte Sultan Hamid, bundan dolayı pe rden soğudu. Ve saraydan pehlivanları memleket - lerine sürdü. Hattâ İstanbulda pehlivan güreşleri yasaktır. — Yal... — Evet oğlum... İstonbulda İsirmdi pehlivan güreşleri olmaz... — Allah Allah! Buralarda olu. yor ya?... — İstanbuldan hariç her yerde pehlivanlar güreşir; fakat İstanbul dahilinde yasaktır. — Ah! Ben de bir saray başpeh. anı olmak isterdim... — Nerede!, Geçti onlar şimdi, Dedi. Vakit bol, günlerden yaz olduğu bol bol konuşularak zaman jı, Murad ağanın da çenesi 8. tmaştı. Onu esici derdleri söyle- anlatmak!a günlü ferahlıyordu. du. O da bunları bilen bir adamdı. (Ahmede dönerek: Oğlum! Bıkmadın mı dahe?. Uzun sürdü... — Ağem, nasıl bıkarım?.. Neler öğrenmiş oldum... Allah razı ol - un Murad ağadan... armağan olarak sunduğum iki kl tabımın macerası... , A H.B. İmek yormuyordu. Bilâkis bunları; İsmail ağa da tatlı, tatlı dinliyor) mayı co EjikaraAlymet Abdulhamidin pehlivan düşmanlığı Dedi ve, daha ne varsa söyle « mesini Murad ağadan rica etti. Murad ağa da: — Bu, söyliyeceğim (&ondur... Bitmez tükenmez bu, hikâyeler... Fukat şunu da söyliyeyim de bak eski pehlivanlar ne demektir öğ - ren? — İbrahimin babası Kavas imiş. Onun için İbrahime Kavasoğlu iderler. Memleketinde Kavasoğlu diye tarilan İbrahim... Bir gün meshur başpehlivanlardan o Piç Mustafa ile güreş butmuşlar... BU güreş iddialı imiş... Kavasoğlunun anası, Piç Musta. fanm da ânası bu, güreşte h imişler,.. Güreş müthiş olmuş... Piç Mustafa değerli ve, zorlu bir pehlivanmış... — Neden Piç Mustafa diyorlar. mış Murad ağâ.. Hekikaten piç mi? — İşte asıl işin tuhaf Mustafanın anasile ya (Arkası var) vas; İstanbul borsası 22/5/942 açılış , kapamış Tatları

Bu sayıdan diğer sayfalar: