13 Kasım 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

13 Kasım 1942 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA Ikinciteşrin 13 Varlık vergisini Hazineden çalınmış Hakları iade Etirecek şekilde Tamamlıyamaz mıyız? Ekrem Uşaklığil we B ir Fransıt muharriri 920- 922 yılları arasında Fran #iz ve İngiliz maliyeleri tarafın. dan takib edilen yekdiğerinden çok farkh iki usulü mukayese e- diyor. (*1 Fransız maliyesinin takib etti. ği usul Almanyadan tamlı mı alında büyük bir tazmi alınabileceği ümidine dayanarak vergileri indirirken, diğer taraf- tan harbde zarar görenleri mem. nun etmek zaruretile masrafları artırmaktı. Bu vaziyette de kü- ğd paranın miktarı çoğaldıkça çoğalıyordu. ingiliz maliyesi ise Fransadan takib enin tamamen eksine bir yol tutarak, harb osnasında ihdas edilmiş olan vergileri bir müddet için aynen muhafaza et- miş, buna mukabil de masrafları mümkün olduğu kadar kısmıştı. Vergiden artan miktarı tedavül mevkiinde bulunan banknotların ortadan kaldırılmasına hasredi- yordu. Bu, yekdiğerinden şok farklı olan iki usulün verdiği neticeler de yekdiğerinden farklı oldu. Fransada, muharebe (bittiği zaman hayat pahalılığı yüzde 250 idi, durmadan da artıyor. du, nihayet yüzde 500 ü, 600 ü buldu. İngilterede ise b'lâkis hayat pa- halılığı ortadan silinmeye başla- dı, kısa bir müddet sonra da harbden evvelki dereceye indi. * Bizde harb münasebetile gö- rülen hayat pahalılığının sebeb ve âmilleri muhteliftir ve Başve- kilimiz tarafından açık bir dil ile uzun uzadıya teşrih edilmiş, bu arada tedavül mevkiinde bu- Junan kâğıd paranın miktarı &. zerinde de durulmuştur. Karşılığı kısmen altın olmak üzere kasada duran 700 milyon Yira Türkiye Cümhuriyeti gibi bir devlet için dün de söylediğ'miz gibi asla hadden aşırı değildir, fakat madem ki ıslahı şimdilik elimizde olmayan sebeblerle fe- na bir vol oynadığı görülmüştür, hükümetimizin kâğıd para mik tarını elden geldiği kadar ozalt- maya karar vermesi doğruydu. Tedavül mevkiinde (o bulunan kâğıd paranın azaltılması o için de iki usul kullanılır. inçi usul Kâğıd paranın kıy- çok kaybetmiş ( olmasın. dan istifade ederek altınla top: İamak suretile borç miktarını in- dirmek. İkinci usul kâğıd parayı ver- gileri çoğaltmak suretile geri çe- kerek hiç borç etmemek. 20, 25 yıl oluyor ki birinet u. sul bir iki istisnası ile bütün dün- ya tarafından terkedilmiş, ikinci usul ise ilk olarak bir numaralı Büyük Harbi müteakib İngiltere tarafından kullanılmıştır, bizim de bütün vergileri artırmamak, buna mukabil yalnız çok kazan. mış (olanlardan kazançlarının hir kısmını almak şeklinde tadil ederek baş vurmuş olduğumuz u- sul bu ikinci usuldür. Hiçbir vergi sistemi ne derece- 'de fenni yapılmış, ne derede ince (91 Dime gurre â Vavire, par: Joevenel Tarihi tefrikamız: 7 AKİLE HANIM “GENÇ, OSMAN Hamza yerinden kıpırdamamıştı. İkinci Osman kapıdan çıkarken yarı dönerek gülümsedi” — Baka Hamza, yarın kuşluk- tan sonra, bize sarayı hümayuna gelür misin? — Çalışurız efendim. — Gel. bostancıbaşı ağayı gör, seni getürir. —ı, Meyhaneci sırtını duvara ver- miş, alık alık bakıyordu. Adam- .çağızın catlayan alt dudağından VU iğ KARA, Tedbirde kusur ve hata insanı yçuruma yuvarlar, t4dbirde if. rata varmak ise insahı kötürüm yapar, ee semreemeeereeseeseenm mens ame e samlmsansmasse saten Pazar günü iki fiatlı ekmek satışları başlıyor ç Önümüzdeki Pazar gününden itibaren halk ve sabit gelirli va- tandaşlardan memurlar için ayrı fiatla ekmek satışına başlana - caktır. Evvelce de yazdığımız gibi memurlara 600 gramlık ek- mek 17 kuruşa, diğerlerine 28 kuruşa verilecektir. Memurların ayrı fırınlardan ekmek “almaları için hazırlıklar yapılmaktadır. am amma önlemek İçin duraklar (Baş tarafı 1 inci sayfada) len kaldırılması teklifini o kabul ettik, Vatandaşları bundan son - müesseselerin ilân edecekleri ye- ni tedbirlerin tatbikine samimi bir şekilde iştiraki irşad mabi - Şehrimizde mübadele yetindeki yazılarınızla davet et- menizi rica ederim.» edilen esirler Ye ve belalim e Muhtelif harb mıntakalarında ink om be düşman işgali altında kalarak|yaylar yalnış Ti çelik harb esiri vaziyetine düşen mu-| duracaklardır: harib devletlere mensub 447 ki-| — Şişli, Hamam, Herbiye, Tak. şinin mübadeleleri (şehrimizde |.im, Galatasaray, Tünel, Tepe - yapılmıştır. Bi İk Avrupa ekapresile Sirkeci is Otelde “ölü bu'unan Romanyalı kadın tasyonuna gelen 137 İngiliz Kı- nalıada vapurile Haydarpaşaya, cebub memleketlerinden gelen Pernpalas otelinde bir mü dettenberi oturmakta olan M Ancelesku adında 35 yaşında 301 Almanla 4 İtalyan esiri de diğer bir vapurla Sirkeciye ge - girilmişlerdir. Esirlerin mübadele muameleleri mensub devletlerin resmi memurları hu- zurunda yapılmıştır. 340 kuruşa şeker satmış deki odasında bulunmuştur. Cesedi muayen: len tabibi adli morga kaldırılmasına lüzum gör- müştür. Müddeiumumi musvin - lerinden Fehmi Çağıl tahkikata Sirkecide, Ankara caddesinde | el koymuştur. çaycı Hasan Rıza isminde bir ——— şahsın dükkânına bir sandık $6- ae emir“ çnmtndın | Mangaldan.tatuşan ız görülerek yakalanmıştır. Beşiktaşta Sinanpaşa mahallesin Hasan Riza sorgusunda bu birlde Çelebi sokağında 15 numaralı İevde oturan Mustafanın 15 yaşla. rındaki kızı Hacer, dün evde man. gal yakarken etekleri tutuşmeş, bu yüzden vücudünün muhtelif yerle - rinden tehilkeli sürette yanmıştır. sandık şekerin beher kilosunu 340 kuruştan Şehzadebaşında bakkal Gani adında birinden (aldığını söylemiştir. 50 kiloluk şekere 170 lira a. lan açıkgöz bakkalla çayçı Ha- san Rıza milli korunma müd - deiumumiliğine teslim edil lerdir. —— Şehir mec'isinin içtima Umumi Meclis dün saat 14,30 da ikinci reis vek'li Abdülkadir) Karamürselin riyasetinde toplan. mıştır, Tramvay idaresi, arabala » rındahi izdihamı kismen önli- yebilmek için bazı istasyonla. rı kaldırmak tasavvurundadır. Bu sayede pek kısa mesafe- ler için tramvaya binenler bi. nemiyecekler ve uzak yerlere gitmek üzere istasyonlarda bekliyenler arabalarda yer bu- labileceklerdir. Geçen yün bizzat şahid ol - mm e — düşünülmüş olursa olsun mutlak adaleti temin edemez ve sızıntı yollarını tam olarak ortadan kal. dıramaz. Esasen mutlak adalet ile tam kemal yeryüzünde yoktur, bu:| nun içindir ki bir vergi yüzde (Devamı 4 üncü sayfada) dev gibi iki bostancı takib edi- yordu. Sakalının iki yanma kır çenesine doğru sızan bir kan çı. zısı peydahlanmıştı. Sultan Os. wan karanlık sokağa çıkınca yü- zünü serin bir bahar gecesi ha- Vası okşadı. Asa şiki azılı yeniçeriyi zorla Haliç kıyısı sürümeğe savaşan bostancıların ayak sesleri geliyordu. Padişah bir adım ardında duran kıranta| adama döndü: — Şu yiğit sipahiye ne dersiz düşen paşa karanlıkta adımlarını sıklaştırmıştı. Fener kayık iskelesi alargasında bos. tancılara (yetişti, Bostancıbaşı Mahmud ağa padişahtan © yeni bir ferman getirildiğini zannetti. ğinden duralamıştı. Böyle «boğ- ma ve meytlerini deryaya ilka» işlerinde arada sirada hususi af- lar olduğunu yordu. Yağlı ve semiz vücudlü paşa soluya solu- ya yetişti. Ardında kendi husust vardı. aşa? — Barekellah padişahım (1) 'a, şol iki çulbaza ne der. siz? Kır sakallı paşanın gece ala) mubafızlarından biri de casında gözleri parladı: Bostancıbaşı sokuldu! — İzniniz olur ise padisahım| — Siz misiz sultanım, «azad» #idüp iki gözümüzle görelim ve| fermanı mı vardır? Halice nasıl ilka edildüklerini (OPaşa yutkundu, sesi yavaş ve seyreyliyelim. titrek çıkıyordu: — Gidebilürsiz, biz — Yok. Sandetlü efendimiz saraya dönsek gerek! sarayı hilmayuna gittiler, (Sesini Sultan Osman baska bir sey)daha alçalttı) Baka Mahmud a. söylemeden ilerledi, ardından|ğa, gel şunları boşla. (Bostancı m tereddüd ettiğini görün- Hi) Burada Allah çoğaltan manas|ce İyice sokulup kulağına fialar nadır, : İgibil ziyade ihsan derim, bundan aba iz aa PAPAYA Şehir Eiaberleri Tramvaylardaki izdihamı rası için de âmme hizmeti gören #h, oldukları| Romanyalı bir kadın, dün otel .! İSTER İNAN, İSTER İNANMA! İSTER İNAN, İSTER İNANMA! | Ne tedbirde kusur et, ne de fazla düşünerek birine (saplanıp kal. Normal insan itidali gözetendir. mevcud ara kaldırıldı başı, Bankalar, Karaköy, Eminö. nü, Sirkeci, Sultanahmed, Tür - İbe, Beyazıd, Şehzadebaşı, Fa - Atikali, Edirnekapı, Beyazıd, Lâleli, Aksaray, Ha. mam. Çapa, Şehreimini, Topkapı, Etyemez, Samatya, Yedikule, Karaköy, Tophane, Kolordu, Kabataş, Dolmabahçe, Akaret - ler, Barbaros, o Galatasaray ilk kısım, Ortaköy, Kuruçeşme, Ar- navudköy, Bebek. Nişantaşı, Teşvikiye, Maçka, Tepebaşı, luş, Mensucat tevzia'ı ayın 20 sinde başlıyor Sümerbank Yerli Mallar Pa - zarlarının mensucat tevzii için | dağıtılacağını yazdığımız 4 mil. iyon kuponun bi Kuponlar önümüzdeki hafta hal- kn dağıtılacak ve ayın 20 sinde mensucat tevriine başlanacaktır. Din yece fırınlar ani olarak kontrğl edildi Şehrimizde bulunan 160 fırın dün belediye hesab işleri kadro- suna bağlı memurlar tarafından jani olarak kontrol edilmiş ve un miktarı tesbit edilmişlir. Kon - ve gece yarısına kadar devam et- miştir. duk. Sirkeciye gitmek üzere Taksimde on dakika bekledik. Bütün arabalar mahşer gibiy . di. Nihayet bizden daha açık- göz birkaç kişinin atladıkları bir arabaya ilişebildik. Fakat iki dahika sonra Araba Gala. || tasarayında durunca Taksim - den binenlerden altısı inmez mi? Bir dakikalık mesafe için |! bu kalabalığın içine girmekte | tereddüd etmemişlerdi. İ i —ı — Kimesnenin haberi olmaz gittikçe! ve hem bir kupa şarab için âdem uzaklaşan ayak seslerine doğru| boğrulmaz! Bostancıbaşı Mahmud ağa, çok yiğitleri boğdurmayarak el altından saldırıp azad ettiği için, paşanın padişah tarafından ağız aramağa memur edildiğini san- mıştı, Bir elini kaldırıp gözlerini açtı: .— Yook sultanım. Anı ideme- züz ve ferman hümayuna karşı gelemezüz! — Ya, şu garibe nasıl k'yacak- sız ve suçları nedir? Paşa koynundan beş yüz ku- ruşluk bir kese çıkarıp tsulla a ğanın eline tutuşturdu: — Gelin salıverin. Mahmud ağa gevşedi, beş a- dım ileride boğma emri bekli- yen bostancılara döndü: — Durman, şimdi paşa efen- dimizin sarayına seğirdin ve an- de içoğlenler. ağamı-skabibo ağa trol gece 21 den sonra başlamış|lerinin belediyeye İLLE Pazartesiye kadar şeker satışâ çıkarılamıyacak İstanbul vilâyetinden teb - iğ edilmiştir. Şeker namesi Ver » mekle mükellef bulunan ha- kiki ve hükmi şahısların elle- rinde mevcud şekerleri 16/ 11/1942 Pazartesi sabaluna kadar satışa çıkaramıyacak - ları tebliğ olunur, | Karısını dostile ile yakaladığı için öldürmüş Eyübde motörcü Mehmedi öl düren Cemilin dün 2 nci ağirceza da muhakemesine devam edil « miş ve katil müdafaasını yapa. rak demiştir ki: «— Hâdise günü Diyarbakıra gidiyordum. Treni kaçırdım ve eve dönmeğe mecbur oldum. Ev- de karım Gülizarı dostu olacak Mehmedle başbaşa rakı içerken gördüm. Bu vaziyet . karşısında | kendimi kaybederek üzerine a -| tıldım, Sonradan duydum ki ka-| rımın dostunu öldürmüşüm.» Mahkeme, evrakın iddia ma - kamınca tetkiki için talik edil. miştir, Belediyede yeni reis muavialiği İaşe ve ihtikârla mücadele iş geçmesind: sonra belediye işleri hayli çoğal- miş olduğundan yeni bir reis muavinliği ihdasna lüzum gö - rülmüştür. Bu husustaki teklif umumi meclise verilmiştir. Mec- liste kat'iyet kesbeitikten sonra yeni reis muavini tayin oluna -| caktır, ———— Kumaş varken $ Iş! Sultarıhamamında Hamdibey ge çidinde ithalât Heareti' yapan Kir. yako Pamukoğlu mağazasında mü. bim miktarda kumaş mevcud oldu- ğu halde bazi müşterilere satmak - tan İmtina etmiş, vukubulen ihbar üzerine zabıta tarafından yakalan. miştir. mağazasında yap'lan Kiryakonun araştırmada 125 top kumaş bulun- muş, müsadere olunmuştur, İ vardır, anı alup «Yenicami. (2) ardındaki cebeci kulluğunda (3) bizi beklen, Bostancılar şaşırdılar; — Ya, bunlar ihnak edilmiye- cekler mi? — Ol size düşmez, taş gemisi «serenine» asılacaklardır! Bostancılar kolları oardlarına bağlı yeniçerilerin yanından ay. rıldıl zlı hızlı uzaklaşmağa başladı! Bostancıbaşı iki sarhoşa yak. laşıp kollarını çözmeğe başladı: — Tatlı canınızı paşa efendi. mize borçlusiz. (Çözüp serbest bıraktı) Varın eteğini pus eylen. —! Yeniçerilerin gözlerine ve ku- laklarına inanamıyası geliyordu. Sevinçle ilerlediler. İlkin sarışm olan eğilip paşanın eteğini öptü: — Allahü taala razı olsun. (2) Sultanahmeğ camli, O roman Yenleam) derindi, (31 Bu isrekol deği!, İewilak küçük Wşla demekdir. Sabahtan Sabaha: Fransa mütareke Yapmakla harbden Kurtulamadı Burhan Cahid “Hâdiseler dalgalandı. Kasırga halini aldı, İki yıl evvel Almanya önünde bozgun veren Fransa | İngiltere. nin 4 dayanma Deklleinz aldır- madan galib önün, baş eğdi. İki milyon Fransız askerinin esir olması, şimali Fransanın İşgal al. tma alınması şartlarile mütareke mame imzaladı. O tarihte İngiltere de çok za- yıftı. Çörçilin iki imparatorluğu birleştirip müdafaa etmek teklifi Fransayı tatmin etmedi. İki müt- tefik ayrıldılar, İngiltere dayan- dı, O zayıf halinde Londrann uğradığı hava hücumları ne k dar korkunçtu. Ateş ve kan içit de kalan Londı sokaklarında halk günleri ınaklarda geçi. riyordu. Müdafaa çok zayıftı. O zaman Londrada bulunan ga- zeteci arkadaşlarımızdan biri İn- giliz milletinin soğukkanlılığını şu müşahedesile anlatmıştı: — Şehir dışında halkın ve as- kerlerin kazmalarla yerleri kaz. dıklarını görüp sorduk: — Sığınak yeri mi? Şu sert cevabı aldık; — Hayır. Tayyare fabrikası kuruyoruz! Öyle vaziyette fabrika temeli kurmanın ne keskin bir soğuk. kanlılık örneği olduğunu söyle « miye hacet mi var. İngilizler o kıyamet günlerin- de temellerini attıkları silâh fab- rikalarını bir (o hakimiyetle dolaşan has va filoları bu şartlar o için. de yaratıldı. Fransa mütereko yapmakla harb facialarından kur tulduğuna inanmıştı. Gerçi iki yıl Fransız toprakları dinlendi. Fakat şimdi birinciden daha kor kunç olduğu şüphe götürmiyen bir kasırganın içine düşmüştür. İki taraf da Fransayı kurtar. mak iddiasile yürümektedir, Ana Fransa Almanların, İmparator» luk Fransası müttefiklerin ayak- ları altındadır. Netice ne olursa olsun ana Fransanın mütareke ile umduğu sükün ve halâs devri ancak iki yıl sürmüştür. Bugü- nün bâdiselerine göre müttefik» lerden beklenen ikinci cepheyi Almanlar kendileri açmış oluyor Tar, Şarkta yenilmiyen va kış mu. harebesinden çekinmiyen Rusya önünde büyük kuvvetlerini bırak mağa mecbur olan Almanya şim di garb cephesinde kendi müda. fnası için sakladığı furkalazı Fran sa üzerine sürmüştür. Girid, Sta» © İlingrad, Norveç ve Fransnnn Akdeniz kıyıları arasına taksim olan Alman orduları dört yıllık muharebelerden sonra asıl ve en kuvvetli düsmanlarile karşi kar sıya geliyorlar. Mücadele henüz kararını belli etmemiş Franz topraklarile, harbin bozgunluğu: nu en çok duymus İtalyan arazi sinde olacaktır. Hâdiseleri takik edelim. Pili Cöhül AVUKATLARIN TEKAÜDLÜGÜ İstanbul barosu avukatları teka, üdik meselelerini halletmek üzer Ankaraya bir heyet göndermeğe ka rar i ir, Baroca seçilen b heyete baro relsi “Mekki Hikmel Gelenbeğ riyaset etmektedir. Heye bugün Ankaraya gideceklir, —ı, Geriye çekilip ellerini önün kavuşturdu. Ardından öteki ir yarı olanı eğildi, bostancıbaşi Mehmed ağa büyük bir savab iş lemiş gibi haz içinde seyrediyor: du, Yeniçerilerin ikisi en sordular: — Azadmiyüz sultanın. Bostancıbaşı başmı salladı: — Durman, bir dahi bu semt. lerde görünmen. — Hay bizim mürüyvvetlü ağs efendimiz! Yürümeğe başladılar, ardla rından kıranta sakallı paşa yö tişti: — Az mekseylen. Diyeceğimiz var idi, Karanlıkta (yürekleri o çarpa vurup ellerini silâhlıkları« na attılar. Yazık! Palaları yok. tu, meyhanede bostancılar tara, fından alınmıştı. Paşa sokuldu: — Baka yiğitler beni tanut musz? (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: