19 Ocak 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

19 Ocak 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Son n 0 | TAN ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 00 Kr, 760 g0 Kr Milletlerarası bedeli m 18 lir Adı Cevap iç İğrenç Şey Gas ve her çeşit siyasi feraset ten mahrum Alman aeşriyat mekanizması, 80 daha yapınış, bu suretle de, Türk elkârı umumiyesinin nefretini bir defn daha şahlandırmış bulunuyor, Bu yeni ve Alman X olan Volkiseher Beobahter gazete sinde devrilmiştir. Bu gazetenin, İl Kânunusani 1940 tarihli nüshasının birinci sayfasında, “Bir aptal aram. Yor!,, başlıklı büyük bir İntişar etmiştir. Bu karikatüre göre, Aptal arayanlar, İngilizlerdir. Kari. katürde, bataklığa saplanmıs hir süv rüntü srabsı görülmektedir. İskan- dinav devletle $i tarafından itilen bu arabanm İç de Chamberlain vardır. Arabayı s0. çeken, ve bataklıktan kurtarmıya çalışan eşek te, Cham. berlain tarafmdan o kamçılanmakta- dır. Ve emsalsiz bir isyan ve nefre le haykırmaktan hiç birimizin ken. dimizi alamayışımız da, eşeğin başma fes giydirilmiş, bu fe- y Yıldız, muazzam çam, yine, luya soluya sin üzerine de muş bulunmasıdır. Dünk gazetelerimiz, bu iğrenç karikatürü çizenlere, müstahak ol. dukları lisanla hitapta bulunan yazı larla doluydu. Bu meyanda, Hüseyin it Yalçın, Alman “esprit, ne nin en son mabs a ibretle seyrettim. “Alman k ni, bakmindan dar b aket ve tahsilsiz, serseri bir adamın peş takılıp, yumruğuna katlanıp, pı den yürüyen bir memleket seviyesine yükselecek n terbiye İle inceleşecek Elbette, böyle bir çukura düşecek- tir, ve de, ancak bu türlü ıkaları,, olacaktır. teessür duyuyor. besabımıza değil dir. Sırf insanlık namınadır. Çünkü, altmış, yetmiş milyonluk, düne ge- Ünceye kadar kabiliyet ve meziyet- Je takdir celbetmiş, büyük adam. lar yetiştirmiş munzzam bır insan kütlesinin hürriycisiz, haysiyetsiz, şerefsiz kalınca, rastgele bir tü red, uşak vaziyetine düşünce, ne k âdileştiğini görüp te, & bil değildir. “Bir milletin başına, sosyalistler gibi hazele musallat o- İunca, bakınız o millet, nasıl düşü. Yor, alçalıyor ve fikir, Yatı ne kadar âdileşiyor? “Ne tuhaftır ki, resmi gazetesin de, bize bu hakareti yapan hükür bizimle hâl en dostluk 'eşek bu işte bi Yapmıya çalışıyor. Bu ol köylüsü, başi bütün mahsulünü kat bundan sonra bir lokma ekmek gönderemez. “Bundan sonra onlar için, dan defolup giti cak bir iş kalmam: Biz, bu satırlara fazla Vesini lüzumsuz gü haftır ki, Türk satamazsa, denize döker, fa. bura ir şey il yoruz. Ne tu. zetelerinde bu ya- yıların intişar ettiği gün, Ankarada. ki Alman sefiri, mebus olan müte t Türk kumandanlarını ziyafete Sağırniş bulunuyordu: Acaba, Al Man diplomatı, bu ziyafetinde, Şafirlerine, zarafet, ve nükte olarak, bu iğrenç karikatürü mü ikram ede- cekti? AL kalırsa, Hüseyin Cahit Yalçı. yazısındaki son cümle lüzumsuz- aki Almanla- mey aptıkları ba son rezalete rağ en, kollarından tutup, — Alman. sum İn di ve efendi bir mill hareketlerinin şeklini ta kendilerine bırakıyoruz. Eğer yüzümüze bakmıya â Yüzleri kaldıysa. aramızda kıyamete oturabi Hattı etmeyi yeni ve büyük bir fal. ozi Partisinin naşiri efkârı | karikat r) i temsil eden üç ki-| bu zavallı| konul. | şu satırları yazıyordu: | lü olan bu| namak ka- nasyonal -| matbuat ha-| bu heriflere | nekten başka yapı-| mi- | tahşidatının ai ında ne gibi ihtimaller gizlenebileceğini i izah ediyor. | Muharrir bu yazısında, Belçika ve Holanda hudutlarındaki Alman İl -(Garpte Büyük Alman arruzu Başlıyor mu? Ss on gelen haberler, Almanla: rın Belçika ve Holanda hu. dutlarında mutattan daha geniş bir faaliyet gösterdiklerini bild yor. Tehdit alında bulunan, Bel- çika ile Holandada fevkalâde ted birler alındığını da ayni telgrak- lardan öğreniyoruz Alman tahşidatını bizden daha akından takip ettiklerine şüphe olmıyan Belçika ve Holandalıla- rın alelâ Idıklı, tedbirlere bakılırsa, Garpta kati taarruzların başlamak üzere bulunduğuna hük. metmek icap eder. Fakat bir de Frans ordularının bugünkü vaziyet'eri gözönüne getirdiğimiz takdirde İman kumanda heyet birkaç hafta ev- vel, Almanların Bel Holan dayı çiğnemek mecburiyetinde vk- k yazmıştım. Fakat O ta- Alman kumanda heyeti. daha yakın hava e etmek gayesini takip e. deceğini ve bunun Fransız - İngi. liz ordularile kati harbe tutuşmak demek olmadığını da ilâve etmiş- tim, Cephe vaziyetlerini kından takip eden ve bin bir İs- arat vasıtasına malik olan In- ordularının bile, bir Garp ta. dan kuşkulandığı şu si da bizim öyle bir taarruzun 0- mıyacağıni iddia edişimiz gi ilir. Okuyucuların * akıllarına gele. arruzla nin İngi'tereye üsleri daha ya. E. $. Atabey| Mujino hattının Belçika hududuna uzanan kısımlarındaki tahkimat cek haklı şüpheleri izale için ev- ui kanaatimin ne gibi se lerle hasıl olduğunu izah edeyim: G eçen Umumi Harp başladığı vakit, İngilteredeydim. Va. tana avdet için, Fra geçti ğim sırada Belçika ka AL man 42 L unda birer birer düşüyordu. lerinin müthiş ateşi Fransanın tam mânasile bir sev- külceyş baskınına uğradığı. cephe- ye sürülen askerlerin halinden ve kargaşalıktan belliydi. söyle, silâhlı İngilizler biraktıkları setir kıtalarını asgari iano - Csaky Mülâkatının Akisleri Takip Ettiği Vi (Hususi Muhabirimiz Bildiriyor) — Romanın po Mika ve diplomasi mahfellerinde günün meselesi Balkan ve Tuna devletlerinin etrafında toplanmış» tr. Bu, pek tabidir. Çünkü İtal. ya, bu sefer, 1914 muharebesinden farklı bir vaziyettedir. O zaman İ- talya İrrödentiste'ti. Fransa ile İn- gilterenin de, Şimal Denizinden Umman Denizine kadar geniş bir sahaya yayılmış bir küvvet olan Almanyayı yenmek için İtalyaya ihtiyacı vardı. Bugünse İtalyanın menlanti, harbin dışında kalmak. tadır. Çünkü harbi kazanması için yardım edeceği herhangi bir ta. raf, neticede, İlalyaya, bu feda- kârlığınm — karşılığını veremiye- cektir. Yangın, bu sefer, ancak Tuna. dan ve Balkanlardan İtalyayı sa- rabilir, Almanyanın bir harbe gir. mesi artık zarurileştiği gündenbe. ri, İtalyayı, Balkan endişesi sar. mıştı. Almanyanm Macar, Ru- men, Yugoslav erzak ambarlarına vardı. İtalya, bu endişe ile Arnavutluktaki gizli işgalini aşi- kâr işyal haline koymuştu. O gün. den sonra İtalyada bir Balkan bi- taraflık bloku sık sık konuşulur olmuştu. Fakat Sovyet Rusyanın Lehistan taksimine karışarak hu. dutlarını Macar hududuna kadar sürmesi bir yandan, Almanyanın iyi hesaplanmış bir mukavemet muharebesinin çemberleri içine girmesi öhü ndan Balkanlar. daki tehlikenin mahiyetini değil, amma, rengini değiştiriverdi. B: kanlara bir Alman taarruzu değil, bir Sovyet taarruzu ihtimali baş, gösterdi. Bn üzerine, İtalya, derhal harekete geçerek Balkanlı devletleri, kendisinin Arnavutluk. taki mevendiyeti etrafında temin içim teşebbüslere | girişti, Bunun ilk semeresi Yunan — Arnavutluk hududundaki dostluk tezahürleri- dir. Ancak, bu kadarı yetemezdi. Balkanlarda © Bulgar — Rumen, Bulgar — Yunan, Tunada Ma- cur — Yugoslav ve Macar — Ru. men ibtilâfları ortadan kalkma. dıkça, bir Sovyet taarruzunn kar- şı müessir olabilecek blokun vü- cut bulması mümkün olamazdı. Bu istikametteki faaliyetler, o Yugos- Inv — Macar münasebatında bir dostluk havası yaratmıştı, Bu a- rada Mussolini hükümeti, Maarif Nazırını önce Sofyaya, sonra da Atinaya gönderdi ve ona sondaj- lar yaptırdı. Az sonra Sovyetlerin Finlanda- da uğradıkları muvaffakıyetsiz. likler üzerine, Romada yeni bazı endişeler doğdu: Sovyetlerin, Şi- maldeki © muvaffakıyetsizliklerini örtmek İçin Balkanlarda harekete geçecekleri söyleniyordu. İlalya- nm Sovyet Rusyaya ka ldığı açık, düşmanca tavır da böyle bir Sovyet hareketinin bir ikinci â- mili olabilirdi, İşte, bu ayın beşinde gazeteler, Macar Hariciye Nazırımın Venedi- ğe iki gün dinlenmiye geleceği ha- berini verdikleri zaman Roma mahfellerinde söylenen ve düsü. len şeyler bunlardı. Macar Ha- riciye Nazırının İtalyi dinlen- miye değil, İtalya tarafından vâki davet üzerine görüsmeğe geldiği, battâ Kont Ciano ile görüşeceği son güne kadar gizli tutulmuştu. 6 ve 7 İki wn günleri yapılan mülâkatlar üzerine meşroluman İtalyanın Balkanlarda Gayeler tebliğ, tabii kimseyi hayrete dü. şürmemiştir. İki hükümet görüş lerinde, Masar hudutlarının de- ğişmemesindeki fikir birliği tabii- dir. Yalmız bir nokta bura dişle. masi mahfellerini işgal ediyor: Al manya, Rusyaya karşı olduğu id- dia olunan bu mülâkatın mevzuu üzerinde ne dereceye kadar İtal ya ile beraberdir? Almanların, o Macar — Sovyet bududunun değişmezliğinde İtal. yanlarla beraber oldukları burada israrla iddin olunuyor. Alman ga- zetelerinin Venedik mülüketı m nasebetiyle yazdıkları fikri kısmen verebi mahfeller, Balkanların Lehistan. lastırılmasına Almanların tazı ol. mamalarım pek tabi buluyorlar. Rusyadan bura gazetelerine ge- len bazı haberler. Romada. Al manvanın o Rusvadan ilk madde ve yiyecek ihtiyaçlarını temin et- mesine imkân olmadığı kanaatini kuvvetlendirmektedir. Deniliyor ki, Rusvada verecek şey çok azdı bunların ihtiyaçları tatmin ede- cek hir zaman icinde verilmesine ise hiç imkân yoktu: Son günlerde, İngiltere ile olan diplomatik temaslarda bir durgun. luk olduğu da sövlenmive başladı. Barı iyi haber alan mahfellere gö- re, İngiltere, İtalyanın Balkanlar. da bu kadar serhest tesebbüsleri ne taraftar değildir. Harbin vay, masında simdilik bir menfaati ol. mıyan İngiltere, Balkanlarm. bu arada İtalyanın da, herhangi bir muhtemel yabancı akmna karşı gelmeleri, burünkü harbin umumi Enveleri icinde olan bir hareket. ör: bir devletin —yani meselâ İ. talyanın— benimsiyebileceği . bir dava değildir. hadde Indirmişlerdi. Yani kelime nin bütün mânasile doğrudan doğruya Fransızlara abanıy dı. O zaman Maj'no hattı da tu. Bu fevkalâde avantajlara rı men, Almanlar Marn mey: harebesinde bozu'dular. Ondan sonra tesbit edilen Fransız cephe si önünde de siper harbini kabu le mecbur kaldılar. Bugün Fransız ordusu, ferberliğini yapmıştır ıkinci bir hatla takviye etmistir Silâhları ve cephaneleri Alman- ları imrendirecek derecededir. İn- ii 'eri 1914 harbindekin- ş fazla, on misli daha muailem. yirmi misli daha misel lâhtır. Bu halde olan kuvvetler, fazla olarak deha şimdider barbinin bütün imkâ liktir Daha doğrusu Sir leşmiştir İmkân var mıdır ki, sevkülceyş baskınına uğrattıkları yarım na- rlıklı Fransız ordusunu © zaman hra harbinde mağlüp edemiyen Alman, yni Fransız or. dusunu bir hatta da- yandığı ve beş misli fazla bir kuvvı olduğu bir zamanda hakl bilsinler? Majino yarılsa da, arkada pek vahim meydan. muharebeler'nin kendilerini bekliyeceğini Alman. lar bilmezler mi tam se. Maşinoyu rlere yer bugün Majino gi 914 Harbinin başlangıcında inkü gibi yoktu. İngil rabıtalarını $i nezaket merasimi ile temin edebi. liyorlardı.. Bunların bepsini Al man kumanda heyeti ve o gatpte neferlik etmiş olan Hitler de pe kâlâ takdir eder. Bunları düşündüğümdendir ki, Holanda, Belçika hudutlarındaki tahşidatın hedeflerini Fransız » İngiliz orduları üzerinden daha başka yerlerde aramayı daha ma. kul buluyorum. Denebilir ki, Belçika ile Holan- daya yapılacak taarruz, otomatik bir şekilde Fransız . İngiliz ordu. lsrile karşılaşmayı icap ettirmez mi? Her halde bu ihtimali Alman. lar uzak görüyorlardır. Çünkü harbin bidayetinde (İngilterenin Belçikaya ve Holandaya vermek istediği garantiyi onlar, reddet- mişlerdir. Alman kumanda heye t, siperlerine rahat rahat yerleş eş olan Fransız - İngiliz orduları nın, harbin kat! neticesini tayin edemiyecek bır taarruzu örlemek uzere, muhkem siperlerinden Çı kıp, sahra muharebelerim kabul etmiyeceğini haklı olarak düşüne. bilir. Almanyanın, can hasmı olan İngiltereyi kendi öz toprakların. da da tazyik için Holanda ve Bel çikanın ele geçmesini Hıtler e zem görebilir. Alman hükümet veisi, taarruz fikrine itiraz #decek- leri makul cevaplarla susturabile- cek vaziyettedir. Amerikıya & marlanan fevkelâde tayyarelerin İngiltereye yetişmelerine vakit bi- rakmadan Britanya adalarına ha- vadan çullanmak icap ettiğine her. kesin aklı erer. Bu mülâhazalar. Holanda ve Belçikaya karşı başlaması ihtımal dahilinde görülen bir taarruza a- ir. Alman kumanda heyetinin böyle bir taarruzla ikinci bir ga yesi de olabilir. Belçikaya taarruz başlaymca; tablatile Ingiliz - Fran ve kuvvetleri Garp cephesinden başka yerlere açıla cak harekâta bugünkü rahatlıkla ehemmiyet vermez olur. Baska tâ. birile, İngiliz - Fransız esas ku vetlerine kadar sirayeti ve büyü. mesi Almanlarca muhtemel gö rülmiyen Belçika taarruzile , en kuvvetli iki düşmanın ana kuv- vetlerinin Garp cephesinde tesbi- ti imkânı elde edilir. Böylece Almanlar. ya müttefik. lerile beraber. yahut kendi baş larına açmayı düşündükleri yeni (Devamı 7 incide) bu anda kuvvetleri | Bir b TETA Veremden Şişen Bezler Bezler veremden şiştiği vakit, İş ciddi olmakla beraber gene te. lâş ettirecek bir hal değildir. Çün- kü bezlerin şişmesi vücudün has» talığa karşı müdafan göstermesi demektir. Mikroplara karşı kendi ni mülafaa eden vücudün onlara galebe elmek ihtimali de çok ımdan, bezlerin: büyümesi, — büsbütün hayırlı değilse de — dikkat ve ihtimam lüzumunu ha. ber veren bir alâmet sayılabilir. Vücudün tabii mukavemetine bis raz da dışarıdan yardım edilince, hastalığın önünü almak ihtimali artar. Verem hastalığı her yaşta ve vü- cudün her tarafındaki bezleri şi- şirebilirse de, en ziyade çocukla. rım boyunlarındaki bezler, bu has- tahktan | şişerler: Kalın dudaklı, yüzleri şiş gibi sarkık, dişleri çü. rük, saçların altındaki derileri kabarcıklarla dolu, boğazlarında ve burunlarında fazla etler sarkan çocuklarda... Onların da boyunla. rında, çene kemiğinin arkasında ve altnda, köprücük kem üstündeki bezler. Kimisinde — fa kat nâdir olarak — ensesindeki, dirseğindeki, koltuk altındaki, ka- sıktaki bezler de şişerler. ısının boynunda bir tek bez $işer, badem, yahut “ceviz kadar büyür. Bu bez, boyun içerisinde ne üstündeki, ne de altın a. bakalara yapışık değildir, elle tu. tulunca, oynar. İlk zamanlarda katıdır, kimisinde yavaş yavaş kü- çülür ve büsbütün katı olur. K misinde de yumuşar, cildi delerek dışarıya açıldığı da olur. Bazısında, yalnız bir tarafta ya. hut ik: tarafta birkaç bez birden şişer. Onlar da ilkin katı olurlar, sonradan yumuşarlar, daha sonra açılırlar. Çok defa, şişen bezlerin birkaçı birbirine yapışarak, boyun- da bir ur teşkil ederler, sonra bir. kaç delikle dışarıya açılırlar. Açı- lan yerden çıkan cerahat yıllar sürer. Eskiden böyle şişen bezle- rin sahibine “sıracalı çocuk,, der. erdi. Kimisinde Şişen bezlerin etras fmdaki nesiçler de iltihap peyda e. der, Pek kocaman bir şiş meydana çıkar. Boyunda iki tarafta birden böyle kocaman şiş bulunursa, on. ları taşıyana azemetli bir hal ge- lir. Bu azamete, sahibinin hakkı da vardır. Çünkü o kocaman $iş, vücudün mikroplara karşı muka- vemetinin daha büyük olduğuna delâlet eder, yumuşayıp, açılmı sıda müstesnadır. e Küçülmesi, kaybolması yıllarca sürmekle he- raber, sonunda kaybolur. Veremden boyunları şişen ço- cuklardan çoğunda, bundan haşka 9ir hastalık alâmeti bulunmaz. İş- tahları yerinde, rahat yaşarlar, Bazısının arada sırada akşamları harareti biraz yükselir, mideleri sık sık bozulur, kilodan kaybeder» ler ve halsiz düşerler. Bezler veremden şişince, en önce düşünülecek şey, çocuğu kuvtetlendirecek surette tedavi €tmektir. İstirahat ettirmek mut- laka lâzımdır. Çocuk, şik lerinden başka hastalık ai göstermese bile, istirahat etweli, Temiz hava ve makul surette ye- mek. Veremden şişmiş bezlere. 78 manında, deniz kenarı havası ve orada güneş banyosu iyi gelir. Şişen bez tek, yahmi bir hamle- de çıkarılabilecek kadar birkaç tane olursa, operatörler onları çi karıverirler, ——— na tahil, | İKüçük Memleket Haberleri | KIZILCAHAMAMDA: Ankara bahçeler o müdüriyetine sit ve şoför Muharremin İdaresinde” ki kamyon. içinde birkaç amele bu. lunduğu halde Kızılcahamama gidere ken, bir virajda devrilmişür. Yalmız şoför hafifçe yaralanmış, kamyonun ön kısmı parçalanmıştır. GELİBOLUDA: Hapishane gardiyanı Zekâi. hapis- hanedeki odasına aldığı yanmamış mangal kömüründen zebirlenerek ölmüştür. KUŞADASINDA: Tütünlerin yüzde doksanı satıl. mıştır. Fiyat 10 — 45 kuruş arâsın- da temevvüç etmiştir. Kalan tütün lerin bir kısmı, fena olduğu iddjasi. 16, tüccar tarafından alınmıyor. gerleri satılmak üzeredir. ÇANAKKALEDE; İnhisarlar müstakil mü tafa Düneri ölmüş, cenazesi, Müs- tahkem Mevki Komutanı ile valim de iştirak ettiği merasimle kaldırı irü Mv mıştır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: