29 Eylül 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

29 Eylül 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TAN | 4 İasone BepkLli ; e Ecnebi | i—— Hi — Ki. #mene 2809 Kr. » say .i " .İ ! VFupada beyazlar var, Hem büzünün beyazları çok Kanlarına hiç karışmasını Hatta kendileri gi İmayan, beyaz olursa da | ayan kimselere selâm ver tenezzül elmiyen beyaz. Gerçi bu beyazlar da ân gelme insanlardır; fa- ”, sen zamanlarda irk- pek ileri götürdüler ve ken. , eki Yunanlıların esati. e,Eörülen tarzda, ilâhların ve | in soyundan gelme say- ladilar. Bunlara göre, “de saygıya değer bir ırk an » Bin Kendi seklarıdır. Öteki ark. belir "psi de geridir ve asalet. renifh a; Bu yüzden hiç bir rrkin şardiş di ırklarına ka ymasını İste Ve kendi ırklarını tasfiye. İniş hemmiyet veriyorlar, <üi Avrupad »lârn böyle yapmalarına biz zerre kadur karışma. bizim camlamıza kat bü, ei rg lmizle halleşen, bizim inkliğey ç Konuşan, bizin gibi dü- se, izim menfaatlerimizi be. You kimseleri kendimizden ır #İgi > Ama bunların kaçıncı sne, MUYMUŞ, buymuş, bizl alâ. , Bİ etmez. Bilmem kaçıncı ri e bu olan kimse, ced- ör irlikte mezarda değil, fa. El “Yatta bizimle beraber ya. is yaka onun bizden ayrısı gay- vr. Onun için bu irk ba. lâkadar etmez. ünlü Avrupanın hiç bir kaç memleketinde Z Meselesi ön saftadır. Ve eİS $. luğu onu uymayan bir ma iselerle derhal göze | hüdiselerin en mühimmi,| 7, İtalyan » Japon anlaş “0'e #rkcz oldukları içisi, on. Şibi ilâhlar ve ilâheler so insanların Japon. rka mensup insan. ittifaklar pma. , İl Ya; 'a tenezsü ci. eti ap ederdi. Hele me .) ok yapmaları hiç bek. er veriler ve Irk mdi: #mek ki, Almanların ve İ. ve a alranların. irkçılık hak de ve itikatları mutlak değil. Al- iy, 'abihda Almanlarla İtal, ix“ İl Kendileri gibi beyaz İn.) A 'yhinde sarılarla da bir. orlar.Bugün sarılarla bir- azların, yarın siyahlarla “meleri ihtimal dahilin. i, Günkü, mesele ideolojik ; İdeoloji iman demektir. anan İevkelheşer olduğuna n bir iman, menfaat icabı ın, evkelbeşeri tahtelheşer 2 ona yapılacak bir tek vardır; Ona inanma, lx bi iş ği, özden biz, beyaz - sarı ş Sora bir birlik olduğuna — Uk, Sarılar hu birleşmeden Mamahdırlar, taa, 2 19 — uldü İh, ile Tioka'nın o mürebbiyeri inde $- ye #eliyor, beni çağırıyor, yn Kontes bir dakika gele- mi> Şatiyorum, Btiza; ne var? siz Gb uyumak İsterniyor; çün Di Zöceniz hayır olsun, deme- ve Pak, eme Rin yolları boyunca, datmal Ke €ve doğru önümden giden — İp Pömiernin küçük vücuğünü Styorum, Arkasından gidiyo- nr, dn odasına çıkıyorum. ya, ML yengi yanakları İle, &i yl açık, yastığının üstünde bir bekle uyumuş bile, hey, Flokta, karyolarına otur” Nİ bekliyor, alevler saçan büyük gözle- 8, saçlarıma, elbiseme be- ; Kollarını bana uzatıyor, ben ün küçük göğlne saklıyo- cen hayırlı olsun, anne, ilâve ediyor: dl leş meler biliyorsun! veni yanaklarımı, saçlarımı, â- ise eakluyor. ere İuçdra, sigara, parfüm, Konyak.. m İğ gi küçük melek ağzındaki bu — İki beni yaralıyor; © eözlerin all Yüreğime birer bıçak gibi ir, iş Kür alar Mmanında gibi, 9 ne- Aş parımış, haçkırıyorum: Afteti,,, - 0, neyi affedeceğini bilmi- Me İvahlaria İtalyanlar tekçi.! S2 HAFTANIN MUSAHABESİ TAN İnsan ve Kuyruk ana öyle geliyor ki insan, yaratıldığındanberi, ciri İ finda yaşayan başka mahltiklar, baktıkça kendisinde mühim bir eksiklik hissetmiş, bu nok: rdirememiş sa veo. zih. çekmiş- hikmetine akıl e: va benzeyenini yapmak i yormuş, zahmetini ir: Kuyruk. Hatta hayalimden şöyle bir bile uydurmuşumdur: Â. Havvayı cennette kandı. rarak memnu meyvayı tatlı tatlı yutturan ve neticesini acı acı çek- tiren şeytan, dünya yüzünde de bu bedbaht çiftin gene yakasını bırakmamış, alışmaya başladıkla. rı yeni hayatın tadına zehir kat. muk için karşılarına geçmiş, de- miştir ki; '— Hele sağınıza bakınız, so. lunuza dönünüz, . başınızı lırınız, gözlerinizi denize çe. viriniz, nereye nazar kılsanız ve canlı ne görüyorsanız hepsinin bir kuyruğu vardır; nitekim a. teşten yaratılmış müstesna bir mahlük olduğum halde benim de cici bir kuyruğum var. Kuyruk pek lüzumlu bir uzuvdur. Mezi- yetlerinin hangi birini sayaytm? Meselâ kuşlarda ve balıklarda dümen vazifesini görür, azılı hayvanlara mehabet, ehlt olanla. Tina zarafet verir; gö tarak cinsi maya yarar. Kayaların tepesinde durup âvmı gözetleyen şu arslanı seyrediniz. Kuyruğunu ne şaha. ne sallayor, kuyruk ona ne heş- metli bir manzara veriyor... Hin. distancevizi ağaçlarının birinden nin ötekine atlayan maymunda İse| kuyruk hayati bir ehemmiyeti haizdir; çevik, tetik, becerikli, perendebaz oluşunun &irri onda. dır. Koyunun yanmdaki şu tok süt kuzusu mini mini kuyruğunu ne hoş, ne neşeli oynatıyor... Hal buki Havvanin oğlu ufak İdris, kuyruksuz yaratıldığından ana kucağında andetini tamamile elli edemiyor. Onun da minyon bir kuyrukcağızı olsaydı, . şimdi, ne sevimli sallar, sevincini e ta. Tikatle anlatırdı! ağına, y Âdem! Horoza ne buyuru. yorsun? Kuyruğunun şık. Tİ ME İRd ii Veremi Çağır İnsana musallat olan hastalıklardan bazıları birbirile geçinemezler. Biri ötekine karş: koymaya faydalı varta, olur: Çiçek uşısı hastalığının asıl çi- çek hastalığına karşı mukavemet vAMI- tası olması gibi. Bazdarı da -aksine- birbirlerine yol açarlar, Verem hasta lığına yol açan hastalıklar da epeyce vardır, Bunlardan biri, veremin iler- Temesine müsait bir bünyede bulunan bir insana saasallat olunca, verem has» talığına sadece yer hazırlamakla kal, maz, verem hâstalığını âdeta davet eder. Bunların en başımda grip hastalığını aatırlamak lâzımdır. Grip, mevsim i. cabı, herkesin başma gelebilecek &- hemmiyetsiz bir hastalik denilir. Süp- hesiz, fakat bazıları bu hastalığa tutul. duktan sonra çabuk kurtulamazlar, E. hemmiyetsiz denilen «teş sürüklenir, gider, günlerce, haltalarca.. Bir tarai- tan da dermansızlık, iştalışızlık. Hekim göğsü muayene edince verem hastalı- ğının epeyes ilerlemiş olduğunu birden bire söylemese bile, grip hastalığından sonra sürüklenen bu ateşten hiç boğ- lunmamış olduğunu hali anlatır. o Uzunca devam eden burun, boğaz ve göğlüs nezleleri de verem hastalığını önvet ederler. Vakıl, gerek grip hasta- Yazan * ANNİE VİVANTI yor, gülüyor, esmiyor, sonra uyumak İçin yalıyor, Elimi #kı ski tutuyor, — Hayır, hayır, iki gözüm, — O halde bana ayakları ayda o- lan Madonmu'nın şürini söyle, Ben başlıyorum: “Ayakları ayda olan Madonna “Akşamın tatlı bavseinda İniyoras Amma Tioka uyuyor bile, Bütün davetli kafilesi o akşam biz» de yattılar, (Evham müzikçilerin bi- Tİ de ertesi sabah bibliyoleğin diva- munda uyuyakalmış bulundu.) Kimse kahvalıya inmedi, Yalniz Bozevsky erken kalktı, bir at eğer” isui, korularda bir st gezintisi yap. mıya gitti Sekize doğru ben uyemıktım, çaldım, Era Perrler geldi, pencerelerimi açtı, Serin Nisan havası İle yuvala- rn söylenişleri beni selâmladı, — Eliz, heva güzel mi? — Evet Bayan. — Eliz, ler görüşüyor mu? — Evet Bayan, — Sen değları görünce İsviçrenin göke | yaraşıklığma hayran ol. | görünmek sevdasından doğmuş Yazan: İ Refik Halid Jmuyor musun? Seh de arkandı batıya yaslanmış güneş ıgıklerile pırıl pır yanan, tutuşan böyle zarif ve azametli bir ek istemez İmisin? Ey Havva! Senin. büyük İyaratıcı nazarında bir yüvercin kadar kıymetin yokmuydu ki er. keğin yanına yaklaştığı zaman il gurul söylenerek ve civej İ sürtünerek ipek tüylü kuy. ruğunu bir yelpaze gibi açasın Bir âciz sincap bile, başının üs, tüne kadar uzanan kızıl sorguçlu kuyruğile sizden dâha itinalı, da. ha süslü yaratılmıştır. Dünyada insandan başka kuyruktan mah. rum, güdük ve yolük hangi mâh- lük görüyorsunuz? İşte şu sevim. li küçük fare, müstakbel M'key Mouse, şu sevimsiz iri timsob, güzel, necip, faydalı at, korkunç yılan, sadık köpek, koket kedi, evini sırtında kaşıyan kaplurba. ğa ve yavrusunu karın kesesinde iren kanguro, hepsi kuyruk- ludurlar ve kuyruklarile öğün. mektedirler. Filin bile azçok, bir büklüm olsun kuyruğu yok mu. dur? Boşuna eşref mahlikuz diye böbürlenmeyiniz. Ey insanlar, Allah size bir değirmi kuyruğu biye çak gördü!,, eytan bu nutkunu verdik- ten sonra çifte çatal kuy. ruğunu iblisçesine sallamış, du. daklarında zehirli bir tebessüm, alev ve duman arasında gözden İ nihan olmuştur. O dakikadan iti- İbaren de Âdem ile Havva, kuy. İruk sokumlarında bir eksiklik İ hissetmeye, özülmeye başlamış. lardır. Yüreklerine yapışan #7- gın ateşin adi kıskançirktır. Hav. va başını almış, loş ormanlara dalmış, kuyruk hasretile dertli dertli düşünmeye koyulmuştur. Bir aralık “hah, demiştir, saçları. mı uzatır, uzatır, Sonra büker, kıvırır, ucunu kabartır, bir kuy. tuk şekline sokarım!,, İlk saç mo. dası bu düşünceden, kuyruklu zi | an Hastalıklar liğemden, gerek bu nerielerden korun- sak pak güçtür, fakat bunlar mevsim- lerinde çoğaldığı vakit burnu ve boğa. Eı antiseptik ilâçlarla s-metelâ Oksi- jenli su ile- her gün temizlemek fay. dal: olur. Bundan başkaca da, insan verem bas alığının ilerlemesine müşalt bünyede bulunursa, grip hastalığı, burün, bo- ğoz ve göğüs nezlelerini ehemmiyet. siz bulmamalı, onları ayakta geçirme. ye çalışmayarak. bir kaç gün yatakta istirahat etmelidir. Ateş hafif bile ol- #a devam ettiği vakit göğsü muayene ettirmekte ihmal etmek doğra olmaz. Grip hastalığından sonra, nerlelerden sonra, Kısa fasılalarla vilcudün ağırlı- ğını tartmak ihtiyatlı bir şeydir. Kızamık, boğmaca öksürüğü besta- lıkları »cocuk olmayanlarda pek padir olmakla beraber- oçucoklarda verem hastalığmı çağıran sebeplerdir. Yaz mevsiminde de mide ve barsak hasta- 1 Bu hastalıklardan sonra da 225 ve iştahsızlık güze çarpacak de- vecede devam edince gene veremi haş- talığını hatmiamak, göğed iyice man- yene ettirmek lüzumlu bir şeydir... Bir de sıtma nöbetleri kesildikten sonra devam eden hafif steşlerden kuş kulanmak iyi olar İlalyancadan çeviren £ RÜVEYDE SİNANOĞLU Boştaljisini duymaz mısın? — Evet Bayan. Eliza, terliklecimi almak ve slnina çıkmış olan kızartılığı gizlemek için huzur ve sükün nostaljisi, O cevap vermedi, — Bütün bunları İsviçrede bulu” rum, değil mi? Eliza Perrier bağım sallıyor, sonra slçak sesle cevap veriyor: — Hayır, Bayan, İsviçre nostaljisi Me Rus nostaljisi başka başkadır, — Me gibi? . — Biz İsviçrelilerin konkre şeyle” re, dışarının şeylerine, dağlara, çam- lara, köylere moslaljimiz vardır... Halbuki siz Ruslar, kendi içinizde ta. sadığınız yeylere nostalji duyarsınız, Tioka, üstünde geoelik entarisi, kâs- tik bebeğin başını emerek arkasın- dan gelen Tunia ile birlikte acele ve neşeli koşarak girdiler, Konuştuğumuzu duymuş olan Tio- kaz — İsviçreye mi gidiyoruz? Ne keyif! Dalma “Tioka'nın «kolunu yapan Tani, tur. Âdem ise pınar başmda hul. yalara kapılmış, arkasında bir kuyruk olsa nekadar yakışacağını ve dişisinin ne derece hoşuna gis deceğini aklından geçirerek dal- dığı uykusunda kendisini bir ars. lan kuyruğile dönüp Havyanın jönünde bunu yerlere vura vura tozu dumana kattığın görmüş, uyanınca ilk işi kabarık püsküllü bir yaban misırı kamışın, arka İtarafından beline “bağlamak oL İmuştur. Kuyruk'u elbise modası- nın başlangıcı bu vakadır! zamandan sonra, bütün bu kıskançlık Ibtirasını tatmin için dünya terzileri Xa, dınlare, kuyruk yerini tutsun di. ye uzun etekli tuvaletler dikmiş- ler, erkeklere frak ve redingot imi kuyruklu elbiseler giydir. mişlerdir. İmparatorları, krala. rın arkalarma aldıkları, etekleri farşın arşın hermin kürkler, hep uyuğa üzenişten, kuyruğun 8- zametini tnklitten, kuyruğa ts. hassürden ileri gelir. Gelin e'bi. sesi de böyledir, kuyruğun eazi besine, güzelliğine, cinsiyet mey. lini tahrik etmesine inanıştandır. Ve hilkatin insanlara karşı gös. terdiği bu ihmalden, imsakten, cimrilikten en fazla müteessir 0- lanlar ve noksanın: aci acı di yanlar dalkavuklardır. Efendile, tinin karşısma geçi; müdsheneye ilâveten - bir de, en bariz dalkavukluk işareti ola- rak kuyruklarını sallayamadıkla.. İz için! | m sav. 1 — A ? — Miayet Okuyucu Dilekleri l İstisnai Muamele Kurülatelimleri yazdeyeri *Kerklarelimde iel kret var. Bana gü İren bir vatandaş daha öcü sere erme edilmiş ve yirdiye kadar bir bükme dee ai elerak eltamılmın bir mayı eler İnel ral vw oeöline talk Dir gebiMe bebiş vet Takss bakatlye nedime e Koyu gikmiyen bir der oteller, saahalller ve bizm verimli olan mecranın değiştirmesini. se ber kartmasımı kadi Dir wör mascaf ya pılrak hey Milecek » sep set de belediye reisi yükeren yinemn e öde olmasını İstemeye başladı. Bittaki be imiklmız. Ben ne steieiyi. Ba da öiztlş si Hamm orada snisalir olmaktan başka Bi? yek dedir: hu one! buhracında biraz da idare 1 İnn dağa ml. tat - vi 8 — Muri » Arin l Tioka ilâve ediyor! — Ean bir yerlere Kilmeyi çok se- verim, Tania da tekrarlıyor! — Ben, bir yerlere gitmeyi çok se, Verim, Benim tarafımdan Yaradilmiş ©- İen bu iki küçük varlikte, benim ramsızlığımın, onların. mabif ruhları- mn zirvesine, uçmak İçin kanat çır- pan bir kelebek gibi, şimdiden kon. maş olduğunu keyletinem, beni ap- tallaştırıyor, Yalnız başıma bahçeye İndim, gü- meşin, hemen heren ayinki gibi yu muşak bir baysalıkia, leke leke geç- tiği koruya dalıp ilerledim, Otlar, ayaklarımın altında, rmastm yüzlerini memnun, çevirmiş sert ve istilenmiş çiçeklerle emi lanmıştı, Fakat, kokusuz Olduklarını bilen yabani mane3şeler, narin “ isehite, boyunlarını, utangaç, bükü- yorlardı, Kemerli iğrelti otları ize, on yedinci asır şairleri gidi, süs iş- lemeli yeşil mtibalâğalarını çeviriyor. lardı, Başımın üstündeki dallarda, taze yapraklar arasına gizlenmiş kuş. sağızlar, £lüllermiş, kontralto ve ma- şüeşmiş uzun notslar besteliyorlardı. Bütün bu sade ve saf geylerin kal g#nnda ruhum heyecanlardı, K. kendime; İ — Ben Ge sade ve saf olmak ister- dir, dedim, (Devamı Var) İktısadi Hafta Zengin Bir İhracat Haftası Geçirdik. 2 Milyen Liralık Mal Sattık w bafta dış ticaretimizi da. Jolan tenekeler evvelâ ihracatçı. | ha ziyade genişletmek i. lara, sonra fabrikatörlere tevzi €-| hir halkı dört ticaret anlaşmalarına idilecektir. çin, yeni dair faaliyet göze çarpmakta idi. ! Bunlardan biri, son bir kaç gün &wvel o Romanyalılarla yapılan tcaret anlaşmasıydı. Vaktâ bir kaç ay evvel de Bükreşte bir ti- çaret anlaşması daha yapılmıştı. | pelrol ve benzin, tiftik ve yapağı > imübadelesinden ibaretti. Son an. laşmada, bu esaslara riayet edil. Bu Hafta Neler Sattık? u hafta ihracat bakımından zengin bir baltaydı. İstan- bul Ticaret Odası kayıtlarına gö. Fakat bu anlaşma daha ziyade)re, haftalık ihracatın yekünu 2 milyon lirayı bulmuştu. Halbuki bir hafta evvel bir buçuk milyon lira, bir ay evvel 500 bin bira bile diği gibi, hangi maddelerin ser. | değildi. Satılan maddelerin ba- İbest dövizle, hangi maddelerin | kleringle satilacağı da ayrıca tas. rih edilmiştir. Mühim bir nokta da Romanyaya satılan mal bedel. lerinin peşin olarak alınmasıdır. İkinci bir *earet anlaması müzakereleri İngilizlerle AÂnka- rada yapılmıştır. Bu da yeni bir anlaşma değildir. Esas İtbarile mutabık kalınan bir takım ticür! meseleler üzerinde teferruata ait | görüşmeler yapılmaktadır. Teneke ve Çuval hracatı kolaylaştırmak için, ticaret anlaşmaları yapıldığı gibi, ihracatı temin maksadile çuval ve teneke aranmaktadır. Şimdiye kadar ihraç mevsimi geldiği zaman, çuval :meşelesi mevcut değildi. Çünkü çuval Mı. sırdan, Hindistandan tedarik ©- dilmekteydi. Normal ticerat sü. İri da bu memleketlerden almak kabildi. Şimdi vaziyet böyle de- İ ğildir. Çuvsleılar Birliği tarafın. İdan, Mısırdan 5000 ton çuval sa. alındığı halde, buraya getir- mek kabil olgmamıştır. Ortada çuval buhranı olduğu İçin, geçen |sene 21 kuruşa satılan çuval bu sene 175 kuruştur. Maamafih Basra yolundan parti parti çuval geldiği için, bu buhranın önüne geçilecektir. Köylerde de kıl çuval imalât artmaktadır. Bu nevi çuvallar da. hili ihtiyaçlar için kullanılmakta. dir. Tenekeye gelinet, konserve, nebati yağ, bisküvi, kutu fabri- kaları, hergün Ticaret müdürlü. üne müracaat ederek teneke bu. İamadıklarından şikâyet etmek- tedirler, Önümüzdeki ay içinde gelecek Bugün iPEK Sinemasında # pre TAKSİM Sinamasında anki Mısırlı San'atkâr FATMA RÜŞDİ'nin herkesi Bilhassa gençliği alâkadar eden şaheseri SAADET YUVASI çok alkış ve takdir kazanmaktadır. Gerek mevzuu ve gerek oynanış İti- bariyle hakikaten mükemmel olan bu filmde FATMA RÜŞDİ'nin KAL LERE hitap eden yakıcı şarkileriyle ŞARK sazı da seyircileri heye canlandırmaktadır. Büyük Caz Filminin Cazip Mümessilesi amma gem Bugün Talih Güneşi FREDERİC MARCH JANET GAYNOR tarafından (Fransızca) amaaan | - her türlü | nasebetleri devresinde bu malla. | 2emesi | $erlok Ho (Kralın Hazinesi) Ayrıca: RENKLİ MANZARA — 2 Yeni FOKS DÜNYA gazetesi. Bügün sant 11 ve 1 de tensitâri Hs'k matöneleri, ar amm we olarak: Misırdan tayyare İle gelen son harp hârekâtimi göz 1.15 Çtemeilüde) - 145, 4,15, 6,48, 915 » Bugün SARAY Sinemasında ALICE FAYE Hollywooğun en güzel yıldızları ile CONSTANCE BENNET tarafından yaratdan FRANSIZCA SÖZLÜ KANATLI KADINLAR Ade ve hayat için mücadeleyi tasvir eden bir film. İlâveten: FOX halihazır haberleri. TURN Bazün saat 11 de tensilitli matine SAKARYA Sinemasında şında fındık, afyon, tütün bulun- maktadır. Hangi memleketlerin ne miktar mal aldığın: aşağıya yazmayı faydalı buluyoruz: Macaristana yüz bin lirayı te. cavüz eden derecede fındık, tü. tün, pamuk gönderilmiştir. İsviç- reden yumurta, fındık istenil.| mektedir, Bu hafta 20 vagon yu. murta İsviçreye görderilmiştir. Mukabilinde ilâç gelmiştir. A& yon en ziyade İngütere tarafın. dan satın ılıhmaktadır. Roman. yadan zeytin, zeytinyağı, fındık talep edilmektedir. Son günlerde zeytine karşı istekler artmakia- dir. Yuğoslavyadan mavi haşhaş, fındık, pamuk istenilmektedir. Bu hafta bu maddelerden ancak mavi haşhaş gönderilmiştir. Mu. kabilinde selüloz ve kereste ge. lecektir, İsveçe fındık ve tütün satılmıştır. Bu mallara karşılık olarak at nalı, çivi, elekirik mal- i gelecektir. Bulgaristana satılan tuzlu balık, balmumu; zeytin gibi maddelere karşılık ta imyevi maddeler, manğül ihal edeceğiz. Yunan motörleri mütemadiyen buradan Yunanistana kepek taşımaktadır. lar. Motörler Yunanistandan kim yevf madde getirmektedir. Bun. dan başka Yunanlılar ara yolile 'de yumurta istemektedir. İtalya- dan da yurmurta talepleri ört. möktadır, Fakat yapılan teklif. lerde pek ucuz fiat vermektedir. Ter, Norveçten te tütün talep e dilmektedir, Fakat bu memleket. le aramizda tediye anlaşması ol- madığı için, tülün göndermek kabil olamamıştır. Finlandaya tü. tün ihracatı artmaktadır. Muka. bilinde kâğıt geleceğinden bah- sedilmektedir. Hüseyin Avni BAŞTAN BAŞA BİR HEYECAN KASIRGASI ve MEVSİMİN İLK TÜRKÇE SÖZLÜ ŞAHES, mes Tekmil İstanbul Aşk Mâbedine Koşuyor: 3 Büyük Yıldız'ın yarattığı Mucize, FERNAND GRAVEY - JOAN BLONDELL . KELLİ BAKER in yarattıkları eşsiz san'at incisi. KRAL AşkKı (Fransızca) Bugün LALE Sinemasında Hususi ilâve: JUTLAND DENİZ MUHAREBESİ Bugün saat 1! de tenzilâtİr matine Polis Pençesinde JACK MULBALL | tarafından hissi, müessir ve he- İ o yecanlı görülmemiş bir film l | makine öğre i buhurdanlıklarda tütsüler Gözlerimiz Aydın! rük geliyorlar! Di diği ün öğren- ize göre bütün şe. değil belki on dört gözle beklediğine yakında kavu- şacak. Yağmurlar altında ttresip. beklerken, güneşler altında kav. rulup yanarken bir gün gelip bu etin elbette sona ereceğini ünür, bununla avunurduk. Ne zaman hayalimizde onları cam landırsak yanık yanık içimizi çe- kerdik. Evlerimize döndüğümüz zaman gene onları düşünerek te, bulurduk. Yorgun argın ya. tağımıza uzansak dalma onların tath rüyaları bir an için olsun eve gelinceye kadar çektiklerim zi bize unutlururdu. ihayet, geliyorlar! iz aydu Bütün İstanbul halkı birbirle, rini tebrik eylemeli. Gelecekleri gün herkes cici elbiselerini giye rek, süslenip nizamlanıp sokukla, ra dökülmeli. Eğer deniz yolun. dan geliyorlarsa pazar kayıkları, müşlar, romerkörler, şiket Var purları kiralayarak incesazlarla bando mızıkalarla Marmaraya a. rak © mesut vapur rıhtıma yanaşıncaya kadar etrafmda s6. renâdlar yapmalı, Onlar için şar kılar besteleterek ayakta şarki söylemeyi, Avrupada pak mükem mel surette tahsil eden büyük 6. kuyucumuz Münir Nurcitine © kutmalı. Vapur daha rıhtıma yanaşma. dan gazeteriler sincirlerden, ba, latlardan tırmanarak mülükatlar yapmalı, Muhtelif pozlarda fo toğraflarını almalı ve gazeteler ikinci, üçüncü, dördüncü tabiat çıkararak istikbal merasimine ve, Üşemiyen halka bu büyük müj, deyi haber vermeli. Rihtıma ayak bastıkları zaman yan» malı, Bir baş sarmısak, aynelba. kar, mavi katır boncuğu, celee. lutı muskası, çitlenbik dalından yapılmış nazar takımları hemen takılmalı, Bilhassa kaplumbağa kabuğu unutulmamalı, İste siz böyle karşılanmaya lâ- yıksınız! Ey İstanbulun seneler. denberi hasretinizi çektiği güzel. ler! Ey /Olimp) in ilâbeleri! E; Yunanista) Göz YEN* NESRİYAT: Çabuk Perspektif — Sınal resimde kelle siçma sit ve resimleri Türk tipinde girilmiş bir eserdir. Deniz Gedikli Erbaş okulu nl Selim Eehim Sünear ilemi, ve Hatanlitabiar ulaş, fenden vr marharaı taret BR DİKKAT 1 lik Teşrin Salı Günü, ÇEMBERLİTAŞ Sinemasında Matine ve Suarede Fevkalide GALA Müsimeresi Görülmemiş bir Varyete Programı TE NEFİS BİR FİLM BİR BALO GECESİ Aşk Kıskançlık » Lüks ve İhtişamlı sahmeleriilmi Bay Rollerde: WILLIAM POWEL . LUISE RAİNER, Mady CERISTLANS VIRGINA BRUCE Ayrıca: Fox Dünya havadisleri Bugün sast 11 ve i de tenzilârlı matineler > BUGÜN Candan gülmek ve eğlenmek için SÜMER Sinemasına gdiniz, “e BAHC'ı 'TANİA FEDOR ve PİERRE BRASSHUR tarafından oynanmış Canımın İçi! 3 saatlik Şen, Ney'eli ve Kahka- hah vodvilini görünüz, İlâveten: Tayyare Postas: ile yeni Müsr- dan gelen Türkçe izahath ŞAR- KI KARİP HÂDİSELERİNİ ye hüli bazı Aktüsliteleri, Bugün onat 1) de İeneiltk matineler,

Bu sayıdan diğer sayfalar: