19 Temmuz 1940 Tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 4

19 Temmuz 1940 tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tasviri Efkârın Hikâyesi Şimdi İyi Oldu? Yazan: Mahmat Yesari & Bazı insanlar vardır ki, ilk) — Onu dinliyenlerden biri, saffet. | mektepten — Üniversiteye — kadar|le sordu: © hiç atlamadan, aksatmadan okur-| — — Tabil, siz de harbe iştirak O lar; çesit çeşit ilimler, çeşit çeşit|edeceksiniz! idiller öğrenirler; bicçok meslek-| — O, hiç istifini bazmadı: Derde — ilerliyebilecek kabiliyette| — Ben, barsaklarımdan ame- 'de yaradılmışlardır. Fakat bütün|liyat oldum. Göğsüm de zayıftır. © bu meziyetlere rağmen, meslek! Ve hakikaten <Alil», «Hasta> sahibi, meslek adamı olamazlar. olacak ki, Umumi Harbe iştirak | ( l onları, ümir|etmedi. Fakat, onu, dört küsur!| , Lâkin, âmir|yıl süren harpte, an ategli harp| Gel gelelim, memur toraftarı gördük. Vö O, harp ateşinden — kaçmakla| tolamazlar. Olutlarsa. mamuriyette de tutu- Onamazlar. Amir oldukları zaman, |k: yere de kapı -| memurlasına kendilerini sevdire-|lanmıştı. Lâkin, yine, yüksek mmezler. Küçük bir memur olduk- perdeden atıyordu: ları zaman da, ne âmirlerini, ne| — Harp, ne kadar uzarsa, bi- de arkadaşlarını, kendilerine a -|zim. o kadar lehimize... Bunu, gındıramazlar, bir bakikat olarak kabul edin. Bu tip insan, acaba, ne olma-| Geçen her saat, her dakika, bi - yı istemiştir, ve ne olarak yaşar? |zim lehimizedir. — Bu, etrafındakiler kadar, kendi-| O, nereden bu kanaati edin - ' : inin de meçbulüdür. mişti? Yalnız, o kadar ı..ı';yç_ııgirmnm açık bırakilmiştir. 4616 Samsunlu serriyi 2ziyaret — etmiştir. Fakat p. yaşayışından mem -|söylüyordu ki kimse, bunu kendi-| Yokarıdaki resim açılış türeninden aotra bir kısın davetliyle talebeleri oundur. Evet, fikirlerinden, ka - sine sormmya cesaret edemiyordu. | güstermektedir. Maatlerinden, Mıkemderindv.ıck:’ılnu. hı:ıy lıdâhnıu. mi | müktelerinden memnundur. Ve ti kanaatleri> vardı? Maran- | Bayatındaki bu memnuniyet h"ı"'î marangozluğun J:eıhk:]e*Toıundıfeuket— Tepecikte verem (İyasını bulandırmamak için, kuv- rinden; eczacıya eczacılığın muh- Vet karşısında siner, köpekleşiri tomel tehlikelerinden; mühendise| Zedelere yardım | pavyonu açıldı hciz karşısında, kükter, arslanlar mühendisliğin hususiyetlerinden| — Tercan, (Humsi) — Felâket| — İzmir, (Tasviri Efkâr) — Te ntakasına dahil olan kazamı-|pecikte Emrazı Sariye ve Enta- gr. bahsedliyordu. Dokterlarle dok-/ n Daima ve daima, buşkalarını tor gibi; âlimlerle, âlim gibi ko - ileli iec eli dalan ci A Tn ai A GA D e SKİ RE duymuya alıştığı için, hep bağıra- bulunuyor, akıl öğretiyordu. — yi barafından tesbit edilmiştir.|tün noksanları ikmâl edilmiş ve fak konuşur. Bu, sadalaşan ze- — Memuüriyet hayatında, eİntiza- Pelâkete uğtyanlara, Kızılayca bu shhat yurdu merasimle açıl. kâsını, kulaklarına hatırlatmak -| ma> düşkündü: verilen binlerce liranın tevziatı!mıştır. Merasimde” Vali, Kumandan, — İş olsun olmasın, saatinde, kitmek üzeredir. Bu işe bizzat dakikasında gelmeli, vazile ba -İkaza kaymakamı nezaret etmek-| Parti Başkanı ve daha birçok ze- pnda bulunmalı. — Filhakika bu, , ,, komisyonların — vazifesini çat hazır bulunmuşlardır. Davet- kontrol için de köyleri dolaş -|lilere bir de öğle ziyafeti veril- “Samısun (Hususi) — Üzel Biçki Yundumen 7 el sergisi, büyük bir törenle Valimiz Fırat Tüksal tarafından uçılmıştır. Sezgi 10 gün ziya- tır. | Kat'i konuşur, kat'i hükümler verir, Kim bilir, hanggi vearset ha- Alsının eseri olan bu dimağın tek biraz fazla gayretkeşlik gihi görü kuvveti buradadır. İnür sınma, haddi zatinde, hiç de yokeadır. Bi Kat'i konuşup. —kali ı.aı]:zmıö,ıu d:iî;diı. Çünkü, bu, memü-| H lk. Hükümetin — şefkâtini ——— — gormek. Bu, âmir vaziyetteyken run, vazileye sadakatini anlatan, ğ bi ” isleril İR Tökorkes. memürken del ibet eden bir fazilettir. Bir me- Y9 yarlmıma koşan - Kunlayınicanden. gükren. hislerile karşıla- RKiymeli bilinmemiş bir kuvvet> İ mur, santinde vazilesi bağına gel-| FŞLür müavenetini coşkun velmakta! sayılarak takdirle karşılanır. — —| meli, masası başına oturmalı. Geç Veraset denilen kanun, uzvi|gelen, erken giden bir memur, ——— ——— Şekilde olduğu kadar, ruhan, kiz- vazifesini benimsememiş demek- iğen de kendini gösterir. Sapasağ- tir. O halde, aldığı toaaşı da haki| © N E P Ş R E Y M? 8 lam gördüğümüz, öyle sandığımız etmiş olmaz. Ka oK yükkü” Bamac ” Flksi üeüi Ydit | ş K topal, kör, sağır, dilsiz ve kamm- başında, - kontrol — bahanesile - Yaz göveci di damii Tüşüsiş 1 Öi Koyunun sert veya göğüş tarafından kilolük bir perçayı yumurta bü- yınız, haşlayınız, kö- h *A - ipüğünü ahp sü 300 gram farülye, | ten başka bir şey|birkaç patlıcan, kabak ve bamye koyu- yol gösteriyordu: 'nuz. Patlıcarla fasulyeyi tereyağındı iraz öldürünüz. Bir sağanı ince yu- Z h karıştırı burdur. ihana, daha doğrusu sıygaya | BaT a ee Bu verasat kurbamı — zavallıyı|çekiyordu. Bu kontrol h.ıım.,s.-ıelblvı M ben, vaktile, hususi bir müessese- (imtihan ediş, sıygaya çekiş, 'en - Yüklükünde Armut kompostosu 1 kilo 280 gram armüt (büyükse dör- diyorum. | değildi. Ouları | Bugün bahis mevzuu ettiğimiz| Yazan :Dr. Alexandr Rüstov Terceme eden: Dr, Refii Şükrü Suvla Üniversite gençliğinin ihtiyaç- arını tatmin eden eserlerin ço- aldığını gürdükçe, en derin se- vinci duyuyoruz. Çünkü bu eser-, ler sayesinde — memlekette ilim otoritesi kuvvetlenecek; ilim, bir ithal malı — olmaktan — çıkarak kendi özümüzden fışkıran — biç kaynak mahiyetini alacak. — Bu yüzden İstanbul Üniversitesi neş-| Tiyalının günden güne artmasını, yeni yeni ciltlerin irlan kütüpha-| nemizi zenginleştirmesini haz ve iftiharla karşılıyoruz. eser, İstanbul — Üniversitesi neş-) riyatının 9| inci ve İktisat Fakül- tesi neşriyatının — beşinci cildini| teşkil ediyor. İktisadi coğrafya, iktisadi mal- larm nerede bulunduklarını, ne-, relerde istihsâl edilmeleri müm-| kün olduğunu, bu mallatın — ne süretle ele geçirilebileceğini an- latır ve bu bahislere ait mesele-| leti halleder. Bu yüzden eserde nebatlar, hayvanlar, kuşlar, bö- cekler ayr ayrı tetkik edilmiş ve| bunların iktisadi kıymeti anlatıl- maştır. Bu kıymetli eserde gözümüze çarpan bir nokta üzerinde di Mmak istiyoruz. Müellif, afyon maddesinden bahsederken diyor ki: hassa İslâmiyet neşir ve tamim et- miştir; Zihni uyandıran kahve | yerine halk arasında uyuştürücu| kimselerin de işine gelmiştir. Bun- lar, afyon çeken halkın — hiçbir| zaman ihlilâl çıkarmayı düşün. miyeceklerini pek doğru olarak tahmin etmişlerdi. İslâmiyet, af- yoh ziraat ve imâlini Hinde de İyaymış ve bu ülkede afyon çek-| :ılı sür'atle taammüm etmiş - İtiran vaş Müellifin bu satırlarda tatâmi- fçer pilden mürekkep iki parça vardır. Yuvarlakların etrafı kordone yapılmış- 'tır. Du yaka emprimaye koyulduğu tak- dirde yuvarlak motifler - eraprimenin 2 — İnce ketendek yuvarlak bir yü- İçiçeklerinden de yapılırsa çek yüzel o. İxa: Önü fiyonk gibi geleiştir Delikler- |lur, 1 — Beyüz organsadan jabotu pliseli ve önü düğmeli şık bir yaka, Vükarı) kığrat iki katlıdır. At katın ipekle bö- nekler işlenmiştir. den çıkan ince tir biye önünde dü-| 4 — Keten elbiseler için keten veya gümleniyor. pikodon sarif hir yakm. Önünde hemen 3 — İpekli tülden yuvarlak motifler. | hemen Üstükte gelen iki yuvarlağı var. Je yapılmış çak gık bir yaka. Önünde|dir. Su Geçmez Keten Plâj Çantası Empermeabi ketenden — -bulamadığı. 8 takdirde 141 kalın kelen alıp içine dâstik geçirebitirdiniz. iki büyük — yu- varlak kesiniz. uvarlakların Üzerine resirde görüldüğü veçbile sutaşla iş- deyiniz Apyrıca hazırlay: İç par- Teak eninde bir bandı iki yuvarlağ: iya kullarınız. Yalnız ağzınz doğru birleştirmeyiniz ve bu buzdı sap olarak kullarırsunz, Ayzıca yine sutaş Tastaliyacadiniz bir mandalı bir tarat- 'tan bir yuvarlağa tutturup, diğer tara- aman kapatlabilen. Bu çanta hem atük ve hem de çok şıktı Geçmiş günler... — Sizin yaptığınız iş, Filhakika / ) yet hakkındaki hükümleri tama - AŞP N ” b BU, hizee: torul. ö ga yadln değik döğme Haa ço p Tn b e gz MA DA O SADT ğ'.'; dilmiz d" l;;m:ı'tr K"ld:ıi]dofm. Fakat, pratik değil. İdüzenle —gövece istif ediniz. Tuz|TIP acıhulların Üzerine dükülür, rile, hlhı:elı ıTı. DÜGÜ DNile. v Vürel: örül — p — kabekmiz, geniyordu. Bunda da haklıy Ona, bu edoğru; hattâ çok ç. yaharat — ekiniz süzülen | Bir kile z irü LANL İntoadlt. tellin üdediğiniz Çönkü, o, o mevkie, egetirilmise (doğru, Fakat pratik olmuyanı İi uyumdar yarıa kadar. dölaetimn |Tarülre 390 çram F |temiştir. İslâmiyetin en belli - ererin üzerine Gikmiz. Bulağın rene ti. Eğer, <arl bir memur O-İşin nasl yapılacağını —anlatıyor. İhrnda pişiriniz, suyunu çekince indi- | Patlscan 4 adat : |bash esaslarından biri, insanların 204 bir toka ile kemeri bitiriniz B ea Gnü olen — özbi Bd d ealin Sdöve öeura, İzieiz Kabek 11 küg | £ * |aklım korumaktır. Bunun için ke-| a artmaz, eksilirdi. memayü bir tavirla: Kuskas pilavı Tere ya e |Yi veçici zehirlerin hepsini. de| .. n? T Ç O TT bi eai (YM ı € 'i © -|dözdere bülünmüş üç vİ liyordu. Fakat, ne çare ki, yara- lan» işler, daima, pot çıkıyordu. satanlar 'e kadar Harlı ateşte Küt 5 » — |halde Doktor Rüstov, İslâmiye- nasıl ? İŞLERİ Aılışındaki hatö, onum, bütün bil-İFakat o, yine körünü öldürmü - MaYnatıaız. İçine haşlanmış ve kabuğu Nohat ? » — İtin afyon çekme Gdetini neşir va geçer Şarnd AAA a AŞ Ceri T >Çikarılmış nobüt tuz ve baharat ata- Tereyağı N . Z y Kirli camları nasıl gilerini de, şahsı gibi, soğuk, se- yordu; bu. «Pot çıkan — neticer ——— 'tamim etmiş olduğunu bu dere. | İste yaz ve güneşle beraber çil mev- K e N Fimciz. bir. h Tni kaz e &ü k göllkün rak bir taşım sonra kuskusu - salınız. aa 120 ce kal'iyetle iddin etmesi, ve bu HMi de gelmiş demektir. Çiler az va) Nmulmç!ı? Çinkken : gördüm! - diyoram İsliyorduş — ç garey ai meren İ yer a İ ae eyes SF 4x İNdlalat bu bakiketi çok iri bizilad OOEüN Taktirde ekmeciye yüğe öi Secil KÜĞ Ce SRr B Ka K İğrenç bir küstahlığı, yapmacık| — Şimdi iyi oldu! 'Şirin, çok hafif nteşte ikem Üzerine kız- 173 'İeıı bir mubit içinde ileri sürmiye | Çüleri tamamile çıkartmak - onlarızı | islattıktan sonra cama silmeli ve yümü. bir nezaketle öztmek istiyor; a-| — Ve izah ediyordu: —a aK SA Gok müzsebesiğ| Fit Vei mâni olmaktan dahe İgak bir berle iyice kurulumalı. mahtar deliğinden gözetliyen, ka-| — Çünkü, yeni bir şey öğren-| K re Di * — |bir hareket sayılır. güçtür. mâri olnuk Beyaz mermerleri temizlemek hi iler gibi. G kâmharbiye plânları çiziyordu: Gülüyordu: | Mütersim döktor —Sülva'nın | S tedbir.cildi y | Bir litre zaynamış su içerisine 10 B Grüren hizmetgiler gibi. mai-(miş öldük. j n Sulva nn aamadan katiyen güneşe çıkmamaktır. | potüs ve iki kaşık arap sobunu ; — Ben, Alman Erkânıharbiyei Harp başladığı zaman, o, <â8- ' Umumiyesinin yerinde olsam... keri mütehassıs> kesilmişti: Diyor, ve büyük taarruz plân- — Rusya, Almanyayı, bir haf- yarı çiziyordu. Gâh, harbin alın tada istilâ edecek, göüreceksiniz! ği son vaziyeti, «Sarih>, «Kat'i> Fakat Çarlık Rusyası hezimet- Hi, gekilde tasvir ve tasavvur €-| ten hıîıuu_ı-u yuvarlatuyordu;. o, diyordu: iyine nikbindi: — İngiltere, yine İngiltere ka-| — Bu, yeni bir hamleyle ileri atıhp zaferi nihsiye kavuşmamıza bir âmil olacak. İhtimal ki eserin aslına sa: K Söyledikl irinin doğ-/mak endişesi, kendisini ı:.l.'k.rıî:a:- ru çıkmadığını bir gün bit arka- de harekete sevketmiştir. Fakat "i daş hatırlatacak oldu. O, omuz bir notla bu hatayı tashih ede-| silkti: yek eseri okuyan talebenin, bu| — Ben, bozguncu insanlardan derece çirkin Bir iftiranın tesiti| (bü haraları tashih etmemesinin ü p Kanşurmal, Bu mayi soğuyunca hikmetini anlamak ime üstübeç karıştırıp hir hamtır hati soktli ve mermerlerin Ürlüne yüs p birkaç saat birakmalı: sönra iyice meli. imeli, “Muşambaların —mühafazası temizliği üzerine biç bir zaman dayamayınız. Yer gün le- d dalma geniş Güneşe marür kalan yi rmuhulaar elmeğe kenartı bir gapka ile Mizkat etmek. 1 gıkartımak için, lakelerim Üze e bir defa zşağıdaki İlâe gelir. (İki gem amanyak eam öksiğenli suyu bit miktar ni- Un İçerisine alp krem haliri almezya kadar karıştırcalı ve bü kre- SAA Uşak ruhluydu. Onu, her kuv- “vet, evet her kuvvet «Âmir> ya- pabilirdi. — Lâkin, uşaklıktan e - fendiliğe terfi ettiremezdi. BK Tei Fakat o, daima ve daima, hep| — Şimdi iyi oldu! KRARDŞ n " Ş icak: / Fransa; Franta - kalazak-İdekilim. Fena günler altında kı : lekelerin üstünde bir Ceysek bumk-İkelerini kurumadan çıkartmız. Bunun :H_ıı v"ı:ı ü:ıı h'd_hh-eış_ıoıdu_nk;l: Ve izah ediyorda: ——— —— — |Türkiyenin kilina hatâ gelimez. İBu. herkesin âümu'î,’ Kübüu bi mi;i"ü':::]'"“' teniii Gi |ai he için hafif sirkeli su veyahut sük sötle Te araaa dd aların kuvvetini öğrenmiş| — Sarıkamış ricati hakkında: — İvei maneviyeyi kırmalı. Ben, cep-| — Eseri takdir etmekle beraber,| *YSi miktarda oksilenli su ile timon 3XE3 Miklarda suyu Kanşürıp utun Bima değildi; — yaradıl aai TORİl, ııt i — Şimdi iyi oldu! İhe gerisini kurtarıyorum. Anlıyor|bu çesit yanlıştarın tashihi lâzım. |TEYynu Karıştırıp sabah ve akgara J€-İtemizlenir, kolay kolay eskzmez ve kem — Timeğtmatkayra iz, 0 zaman Almanların müt-| Dedi. Kendisini dinliyenleriz| musunuz? Harbe fiilen içtirak et-|geldiğini söylemeyi bir vazife BB Ktlerin üzerine sürmek de çok iesireide elâstikiyetini mulafara eder. Süde muşmakla, kendisi-itefikiydik. -Lâkin o, ne tarafalhayretle sükütuna karşı, aloyla|medim amma, yine harp için ça-İliriz. . Na SS HK CUU ĞÜ DA Pai çi mi, eyüksekte> ve <yüksek» sanı- yordu. Umumi Harp patlamak üzere idi. Heri heyecan içindeydi. «toraftar> dı, belli değildi. Al -| manlar, Belçikayı geçtiler, Paris kapılarına dayandılar; o, anlatı-| yardu: | gül — Bir harp dersi almış olduk. Öyle ya, bir millet, mütemadiyen muzalfer olacak değil ya. Ricat - lışıyorum. Gitseydim, cephe geri- sindeki / vazifemi — yapamazdım. Şimdi iyi oldu! Harp talii,.bize yür olmamıştı. jiyice kurulayınız. Her hafta muntaza- man yünlü bir bezi #şağdaki macuma 'batırıp üliniz Müsan vti meenanirününmenire üü |. KeSTia bir Haran dütmini çilin üze- İrine buğlay:p bir çeyrek kadar öylese İturuxmak dü çüllerin izaleslce yardım Vefat z Biki Gahstastray mezunlarından| — Ht dâçlardan sanra cildin üzerine bir tarda keten yağı, ispirto ve sizkeyi biz kaba koyup sulu bir ha muür halini abncaya kadar içine patates Fakat, onan heyecanı, herkesten düstündü : — Elbette umumi seferberlik — İki güne kadar Paristeler! Almanlar, © tazihle - Parise girememişler ©. yine izah etti: Bir arkadaş, ona sordu: — Simdi de iyi oldu mu? O, bir aa yulkunarak durdu: İer, hezimetler de muvaffakıyet- ler, muzafleriyetler kadar — bir derstir. Otmanlı Nankası — Tercüme kalemi az nişasta unu sürmelidir. - memuru Hamdi Üzbek vefat etmiy-| Ciller büyük ve aym zamanda bir | o, tür. Cenaztti Buğün Göztepede, San. İTİNE Cok yakın olursu, sabah ve ak- üâve ediniz ve bunu muşatıbalara seuru kurü bir bezle iyise par- şam aşağıdaki İosyona batırılmış bir alacak; olmalı. Bu, lâzım. Her Şimdi iyi ol üünkü, h AA ada 5 Si v iyi oldu! Çünkü,| Harp, bizim ve müttefiklerimiz| — Evet, şimdi oldu! tral sokağımdaki 8 namaralı b 4 Eks 'mantil gram i ğ l e . bane- | hrşani hafifee | Eksen Fransızların kuvvetlerini anlamış için sıkıcı, bunaltıcı, ncı bir gekil| — Fakst, bu sefer, <izah> ede -İzinden kaldırılarak öğle namazı E - Bezaa! frçan e Jekeieei hofifce Dcene gü tarı MT omvüiu n SA ha almıştı. O, bilgiç bilgiç başını salb :cdi. Çünkü, arkadaş. elindeki|retköy caminde kılmacak ve Sah - Kaynamış ihlamur suyur gn Çiler ekseriye ga ve hasas cüle 'alnız, böyle <Mevzilb»> hü : astonla, yi tel d G0l suyu . derde hüsüle geldifinder. cildi besleyie ordu stonla, onun kafasmı yarmeşlet | rayıcedid merarhğıma — deftnodilecek- Bike ha 2 . Yöcde-lekbir karmla yüllmmndeni yanta güneş kümlerle de kalmıyor, yüksek er- , — Şimdi iyi oldu! MAHMUT tir. Ailesine tadyelerimizi sümamız. Sölrde bulunur) Ve olurulmanası lavsiye olunuz. ——— | , Vecihbi bu sunlleri acı bir is-| çültmek istiyorsunuz, hattâ da-/hammlil — edemiyeecğimi İ b i l i n £ Yerscryız, y K iyee, de bi-|ve temiz olarak — ifaya çalışıyo- dütsüz sözünde devam etti: |tihza ile sormaktaydı. Behire bu'ha fazla da söşliyeyim, belki dellirsiniz. Sizinle Çok genç yaştalrum. işte onlarla münasebetim| —— Evet, daktor Bostancıya ç istihzaya mukabele etmiye — İü-|iamimin lekelenmesine sebep 0- nişanlı bulunduğumuz ve başba-i bundan ibatet ve başka bir mü-| çeldiğindenberi bana hakikaten zem görmedi. sadece dedi, ki:|lacaksınız. İğa kaldiğ a imkâ " aRİR n Na a ğ Tei C Z dümaz zamanlar bile ba- nasebet olmasına da imkân yok.İteveccüh güsleriyor. Çok hüznü- v — Sizinle yalnız görüşmek is| — Vecibi, cöli olduğu pek Sözelna hürmet eder, ea ufak İâüba-| muamnele ediyor. Bundan dolayı tiyordum, onun için çocukları ev-| çarpaa bir telâşla cevap verdi: /| bir söz söğlemezdin de bıraktım. — Aman, Behire hanım. Bun- | gizi — Ya, öyle mi? Hayırdır. in- ları nereden çıkardınız? — Benim ı oldu. de benimle hakkımda nasıl / böyle suirnnda ulunabilirsiniz? Ben sizi ebilirim? Buna ne- leri bırakalım. Sizinle niçin yal- den hükmediyorsünuz? nız görüşmek istediğimi kendiniz| 4 Ca | b çıktığı vakit| de pek Âlâ tahurin Giniz. W blediliğe lı_mık fırsatı bulunabilirdi. Be-|Sundiyeye kadar gitti. Vecihiyil — Doğrusu Behire hanım, hic-| zaten Luv):demmr m.ımı da g Çhire, doktor — yökken çocukları|orada bir ağacın altıda yalmız| bir tahminim yok. Bilâkis ben lüzum yok. sözünüzü çok bi: n hilı i B Üenize götürmekten vazgeçrişiti. (oturmüş, gazete ökurken buldu. | *itin hep benden kaçtığınızı £ö- leh, kendinize çok hâkim olan YOTUM Sağldeğusu İddin ediyormndar KEzie aler sdlele Daaı b $ (Köcükler verar ettikça «Babanız| Vecihi genç kızı görünce derhal | Yüyorum. . Hele dektorun yanın- bir adamısınız. İstediğiniz: vakit — —— Bu tözlerile yine neler imâ | Bahusus Doktar Hasası Fuat bey. Haa a aa Gekle ynst boş B ea bari & Yalyerinden falayın çakları ve za.|dayken en korkluğunuz sey, be-|bana azaml hürmetle müamele Stmek istediğinizi bilniyorum ve'çok ciddi, çok aklı başmda birl Kalmıs oldukları için bozulm Üyüzeceğim diye açıklara gidersi-|hirl bir hayretle âordu: nimle bir dakika yalnız kalmak-icdiyorsunuz. Sonra fikrinizi de-| ©Sasen bilmek de istemem. Dok-|adama benziyor, böyle adamlar| / L terbiyeleri de azçok değir Üniz. yahut denizde fazla kelp| — O ne, Behire Hanım, böye "” İğiştirince da tamamen bunun ak- ler da, validesile hemsiresi de, herkeso karsı kolay kolay yakıne D, Haa a saciya gelip. de Ükendinizi üşütürünüz, babanızlle sabahleyin erkenden yalnız| — — Madem ki görüşmek iste. si bir yol tutuyorsunuz. Son ya-/ damadı Celâl bay de, hati kü-'lık göstermezler. !ıbu Ha aN ö ae bi Üir et ee 0 Kağala yereu |emin sebebini bilmiyorsunuz manlarda, bilhama doktorun ya- şük çocuklar da benim iç DÜD eT Z ST N ge eee İt BK çordu. Bölüe he veya öyle görünüyorsunuz. Onu'nında bana karşı çok İnübali —- Ya? Ben sizin doktorla a- Şimdi!ranızın çok iyi olduğunu zanne-|da ben iftihar duyuyorum. Çün- e kim müsmade etti, de bir ta- diyordum. Zannetmek de değil, kü yanlarına mürebbiyelikle ye- insanlar yanında hergün görüyorum. Doktor artık Ni zirdiğim, Şişlide oturduğumuz beraber olmayınca hiçbir yere *tmanlar benden memnun değil- igimez oldu. Sabahleyin. plafda di. Beni hastalıklı ve âciz bir kız İberaber, öğleden sonra gazinoda “öttettiği için çocuklarının ya- — Yabancı insanlardan mak-|beraber, akşam kotra safaların- "hda bulanmamdan bile ha, a ıım'lımzdıimlrı) Meselâ doktor-/da hep berabecsiniz. Size bu ka-| mamaktağıdı. bF akat 'fl“h’:!' gel ; İa çacukları mı? Onların size ya-İdar teveccüh ve yakn aç |dikten santa benim sılıhalim dü- bancı oldaklarını hiç zannenmi.İven bi adamın. Üa üne- eoldi. Çocuklar da, gördüğünüz Edebi Tefrika No. 77 Doktor, hazır İstanbula in—'Nıdvie Hanımla Semahat te an- m yabancı hem İâübali muameleler ediy: sunuz, hem de imali sözler #6 lüyorsunuz? işken bir iki gün hastahanede| bahları plâj eğlencesini bıraktı- Kalacağını — söyledi. Duhomnılnı. Belıircliıu:î(;:ı bılı'ı'ufıı'l': L:ıır Ü İköşkten uzak bulunduğu bu gün-'sabah, mutfak leva Ülerde Vecihi de yalıızca k Hat Sekiiği ahi aras- ' bahenesile , çarşıya talarda na arıyorsu-| nuz? Sizin küçükler nerede? 'ında yi bakan bir insana karşı tevec- zt v z size kısaca anlatayım. Vecibi bey, taplarda bulünmıya başladınız. dinde çal Terini|olduğu anlanlıy Kİ , Vecihi di ya i bey, tapları ulünmıya başladınız. dinde çalışıyorum, — ekmeklerini|olduğu anlanlyordu. Maamafih Yü akan b K eC Ü cece Vei e Di — Çaları evde biraktım.. — İson zamanlarda siz lena bir yol Halbuki siz benim. İaübali mua. yiyorum, ona mukabil deruhte et-| Behir behri Tacl Bekenü d “:"""""ıv"""'. SeLAN A a a açinden a ÖL eZ gocuklar. 'tuttunuz. Nezdin de çalıştığım ai- melelerden ve sözlerden hiç hoş- tiğim bir vazile var. O vazifeyi| Vecihiye kavi bir dere yermize | gah ibarettiz, a (Yapmıyacağını — söylediğinden, (dan nanl aynlabilirsiniz?, İlenin nazarında — beni âdeta kü- |lanmadığımı ve böyle şeylere, ta. elimden geldiği kadar #adakatlelazmetmişli Binaensleyk tered| —O yakka yokcur. ) aşlü. -| Me Var) İi M 1 Yakıt Usüsd biy Hepelbden Tazla |düncdü günü nezleye uğtar. eeyamına fazla fiyat kondağa İddia- İçağı tabmin olunmaktadır. İödakisü D Aş ne üü ödirgendi Bi ni ——— SN e

Bu sayıdan diğer sayfalar: