11 Haziran 1941 Tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 4

11 Haziran 1941 tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—— Sahife : 4 70 yaşına basan eski bir Kral: FERDİNAND Kimdi? Nasıl Bulgaristana evvelâ prens, sonra, Kral oldu, hususiyetleri nelerdi? Bulgeristanın Y çabık Kralı/ Per. - dinand, 1861 <e azan: hesinde — Viy nada doğdüu. Kendisl, taraflan, Fransız Krah Lüt Pilip'in torunu ve Orlean hancdanından Prensea Kle mantinin oğlu almakla Pransız tarı darlarına, bahası Saks-Coburz-Guta Prons Özüst cihetinden de Alman hükümdarlarına mensuptar. Hattti İngiltere Kraliçeri Viktarya da te zesi olmaktadır. Ferdinand, Viyanada, Avusturya - Macaristan İmparatorlatu sarayında gik zabit üniformasile — dolaşırken, gödü, 1878 Berlin muahedesile muh- tar bir Premslik baline gelmiş olan Bulgaristanda idi. Orada cereyan eden parti kavgalarını dikkatle ta- kip ediyor, idane başında bulunan Alman Prensinin göstardiği acizdun istifade yolunu döşünüyorda. 18 ağustos 1887, Fransua - J- zef'in yıldönümü günü Mdi. Şebir, bayraklarla donanmış, halk buyram yapıyordu. Ferdinand, günün fevka- lüdeliğini fırsat — bilerek, “Tunayı geçti ve bir kira arabası içinde Sof- yaya girdi ve Prens koltuğuna yer- leşti. Bu o kadar eüretkâran hâdise Idi ki bu gibi bür h alaybinde olan Rosya Çarı da, man Başvekili Bizmark ta, Ormanlı Padişahı da, battl cikan umum! ef- kârı da h iş olup bit kundan alı! zekl ken & GL Pronslik varifesini görür - hamide hulüs çak- et taslamaktan geri dürmüyör, bir taraftan da, kendini Bulgarlara sevdirerek mevkiini tah- ki odi du. Fordinand, 1903 sene. sinde Türkiyede meşrutiyet ilân edi- Hincjiye kadar, zahiren muti bir ben- de gibi, Bulgaristan Prensi ve Şarki eli valisi kaldı; fakat Türkiye- işler değişmiye başlar başlamaz bendelik maskesini kaldırdı. Şarki Rumelinin ilhakile birlikte Bulgarıs- tan Krallığım ilân etti. Ferdinand'ın — vurdumduymazlığı Ferdinand, Bulgaristan Premsi (- ken, devletlerarası — münaaebetlerin- den zerre kadar istifade edemiyordu. Hiçbir devlet, onun şahsında bir lm- tiyaz sıfatı tanımıyordu. Hattâ o ka- dar ki.. Prens, bir gün Pariste d gilaştı. Dük, yeğenini görmemiş gibi davranarak geçi. Sonra geriye döne- sen müzin Ferdinand? k gttikten sonra, Sor günlerde neşroluman malüma- ta göre Almanlar, Yununistana ve Yagoslaryaya karşı ceman 31 tam ve iki yarım fırka tahsis etmişler- dir. Evvelce İngiliz istihbaratı ristandaki Alman kuvvetlerini 25 fır ka tahmin etmişti. Almân membulu- Yi da bu otuz (ki fırkodan anenk 21 fam ve iki yarı harp bareketle söylüyor. Bunlar: Aİp avcısı, 6 zırkli tümen, iki adet me ka, bir Hitler Muhafı Feld Mareşal Fon L şında Balgaristanda toplanmış © cenup ordular grupu çu kisam etmlş: piyade 3 motürk aram fir rkasıdır kumaıda- l kısmı küllisile Selâniğe doğru il miş; alp avcı fırkalarile bir zırllı u, Selânik İstikametinde tanrruz etmiş; İkinci biz ordu — Arnavatluktaki İtalyan ordularile, en çabuk bir u- zette irtibatı tesis etmek ve Yugos- lavların ccnupla irtibatlarımı kasmak üzere Üsküp — iştikametinde — ierile- miş; bu iki ordu 6 nisanda hareket etmiş. Üçüneti bir ordu — Bulgaristan- dan (Niş - Belgend) istikametinde 8 nsanda ileri harekete başlamış. Bunlardan başka Rumanyada Ba- mat mantakasında toplanan Bir Al 10 nisanda Belgrad ek surette hareket et- Von Werebes kumanda- ( a) da toplaran diğer bir ordu da Zagreb, Saray Bosna ve Belgrad istikametlerinde İlerlemiş. Bunların hopslnin başında cephe kumandaumı olarak — Mare; ehitseh, taarruz — hareke etmiş. Mareşal Kellel eskl: gti Alman küvvetleri buşkumanda höret idare etmiş. Bu teşkilât ve inkisam, barbin ba gında tahmin etmiş olduğamuz terti- battar farklı döğlldir. Alman te deri, Olimpos dağlarındaki A ve Yeni Zelanda firkalarma — ve İngiliz kuvvetlerine karşı İkl Alman girkli firkasile bir dağ (Alp) fırka- pom ve Hitler mubafaza fırkasının aarrız bareketleri yaptıklanm bil- dirmişlerdir. Eski Ordu Kumandanlarından Emekli General ALİ İHSAN SÂBİS M.R. Özgen Pre Bgide Trket garabeti ek için, ha izah — Şaşacak ne de rana karşı İhazeket ettim. | Ferdinand'ın burnu | Fentinandın burna, bütün Avnı- İpada, onun en canlı furik vakdı 1di. İBütün karlkatöreüler, ona, müstehzi tabessdnü ve bühasan büyük bartır edlerdi. O da, burnunun iyük devletler gibi Fipti. Bir gün, Viyanaya göitmiştl Orada sekukta, Prunses Putin Meter. nicbe tesadüf etti. Sör, nasılma burnu a intikal edince, Ferdinand, burna- nu külçültmek arzusunda — oldağunu ve bunun için de bir operatire buş- | yaşında oğlu Kral Boris tarafından ziyaret edilen erki Bulgar Krah Fardinand yurmak istediğini bildirirz. büdirmez, Prenses hem hayret, hem de istikaa ile gülerek — Nanıl.. bir. güzellik müesseso: sine mi müracast edoceksin? Huy hayır., beyhude zahmet. maz efendim, burnunuz bir kilise besi olmaktan çıkamaz, Demiştir. Gerek Dük d'Omal yukardaki telmibi, gerek Prensesin sözleri, vak- tile, üzun saman, Avrupa sarayların- da istihza mevzuu olmuş ve Ferdi- nand'la eğlenmiye vesile vermiştir Kayzer'in bir istihfafı Berlinde bir ilim cemiyecl muşti. Her taraflan gelen âlimler, küş ve böcek movcularında kontı veriyorlardı. Ferdinand yonlarını alarak Berline t Tetkikatı hakkın Tümt raş a hazırladığı Gişyam'an — hir r kralın bu gibi dermi; Jalh. K malara — iştirak | sürüyor, önu konferana d, bu iradeği dunü bülktü ve yamındı - üyle şey Tinden gelmiyor ya.. ge çıkarmak hoşuna / gitmiye Diyerek Sofyaya dündü. Bugünkü hayatı Ferdinand, Bulguristan Harpten mağlüp çıkınca, h: leyhindeki galeyanından ektu ve böyük oğlu Ço zamandanberi kral bulunan Böoris) namina — krallıktan feragat ederek baba diyarıma çekil- di. Koburg'da sodadından ksime bü- yük sarayda yerleşti. Bütün meşga- lesini, kaş, böcek, ciçek kalaksiyı darı teşkil ediyor. Musikiyl ve tiyat luaca boy- di e- w.Buyl.lı casus romanı Delikanlı anlatıyordu : « yorlar, bu doğru... Fakat memlı tarları var... Hattâ bir taklibi süne bile girişmiş... Fakat sonr Ben sordum bize göz açtırmıyorlar ve bunu tütüyorlar, Bir resmi cephe. Diğeri göyriresmi, gizli cephe, madığını sordum. vatini | mdakt | yavrum? Ben | Umumi , kın ve| Krslın gözden düşürdüğü Antonesco dâ faaliyette. Kral taraftarları kendisinden haşlanmı- — Alman istihbaratı nasal çalışıyor?. — Çok müthiş... Size şunu çalışyor ve müthiş işler görüyor. Kendisine gazete istihbaat şerini tanıyıp tanı- D ünkü gezelelerin spor sahile- lerinin bir küşesinde, Galala- tarayın pazar günü, Bebekteki den cilik lokalinde tertip etciği küzek ve yüzme yarışlarının dört beş satırlık tadsilât (1) ı herhalde gözünüze iliş- milştir. Meskür — gazelelerden ekserizinin <alakalarının ziyadeliğinden olacak- aruhalline adam gövdermiye lüzum görmiyerek telefonla öğcenip yazdık- ları bu tafsilât her me kadar yalan yanılışma da, ne de olsa bunların bir- leştikleri bamı noktalar yok değil. İşte biz burada, gazetelerdeki bu | müşterek noktalar hususunda düşün- düklerimizi hulüsa etmeyi faydalı dâ, yarışların — <kalabalık bir sayirel kütlesi> tarı taktp edilmiş olması meselesinden başlıya- hm: Gazetsellerin âdelidir. Müsubaka - lar tek kişi geyirci bulunmasa dahi şu yakarıda bir kaç kelimeden mü. Tekkep ibareyi muhakkak kullanır- lar. Ve bununla, skuyanların aldatıl- İman pakasına, bu işleri tertip eden |kimselerin veya makamlarır gönül- İlerini hoş ettiklerini düşünerek to selli bulurlar. Fakat asl aldananın, © gönülleri Roş olanlarla, kendileri olduğunun farkında İşte size bizim ki bir tanesi daha: Bir dan başka türlü güe ve suretle © şeyin tenkidine ve dolay aile terakki ve in fına müni mak. Hiaki Başta yüzme gelditi halde aü spor- larma mademki yürd mafidafansında. ki valü bakımından ehemmilyot ver İmek istiyorut. Şu halde bu hu tattuğumuz yel eğer verimli d onu değiştirmek veya başka yollar bulmak çarelerini araştırmalıyız. | Muhakkak ki her yal eçikar> de- ir, Fakat eçıkmaz> 1 çikar gös İhererek uyumak — ve bü süretle boş İgünler geçirmek en berbad bir dir. İşte şimdiye kadar vaziyet hu mer bakle o gü.Tiçin ga yu- zetecl İ karıdaki 1 lere hak ve #a sporlarım bir ayr yarışları hi N halkı, &: takip ediyor ve yerleştirilen opürlör Te de Bebek — gazine | dotduran kalabalık yarışlarla Yoyu da sevdiği için, Kabut, kalma meşhür tiyatronun te rinden hiçbirini. kaçırmıyor. Kendisini siyaret ede mübarrir diyor Ki zerine, «Minyon dinlemiye xi yanma etaritu. Otomodilde bir Tis kralın B derbal dik, sözünün İtekledik. Otomobili miş alduğu için, indiğimiz zaman İrafımızı epeyce — kalabalik — sardı |Bunların bir kasımı hürmetle, bir kax- İmi merakla bakıyorlanıı. Hattâ iç rinde, koyu elbiseli Dir kaç ta Nan yonal list vardı abık Kral Ferdinand, tiyatroya doğru yürürken, kulağına eğildi ve | yavaşçı «— No düşündüklerini tahmin © debilir misin? Birat sotra, hiç $ |hesiz, birtbi «Bu Koni ta ve kadar da Şarklı hali varl» di- | yeceklar. İ bir ecnebi nd'ın eti an, rlile dar ÖZGEN İTAL YANLAR Ben ötmedim A — Tanırım karıdan gelen lekette epey taraf- deriz. hükümet teşebbü- a vazgeçmiş. Çıktık... Kı partımana gird yliyebilirim ki, iki cepheden yü- Bu «leni eluyor. bu da alttan alta Türünmeden k. bekliyorum. Bu Deniz Bayramı münas daha anladık ki, halkın fevkalâde rağbet göstereceği ve seveceği bu spora lâzımgelen ehemmiyeti vermek lâzımdır Yezalinde | " İzeksem kaybettiğ Yazan: Metin Baran Vadar oluyor ve batık bazan müzik de Jbu yözden durmüya mecbur olüyor- dü. Bundan çıkaracağımım netice gu: Dersek ekseriyu idıdia ediliği veçhi- e halkımız ga eporlarını bilmiyor veya sevmiyor değli, azl tix onlara bunu serdirmenin yollarını bilmiyo- ruz. İki şamandıra atmak. üç bayrak vermekle bu işlerin biteceğini sanne- İdiyoruz ve Galatasaraylılar çhi ha- hakikaten candan ve sistemlı elarak çalışan muvaffak olan — gençkeri Kürdüğümüz zaman da hayret ediyor ve -inşallah. alâkasızlığımından — bi. rax da utanıyorur. Şimdi ikinci noktaya pelelim: «Gençler, çehrimisin 1041 - scnesi zu #porları mevalmini açıyorum, He- pinlze muvaffakı Bu vöz, Bed Böleesi Direktörünündür. iktörün muvar tarafından 6 nisanda yapılan müsa- bakalarla (ki ay evvel zmten açıl ü bir memur sıfatile a ve bu- bi e(1) geçen senekl gam mükâfutlarının verilm: şaşmamak ve spor daş olmak itibarlle mezkir Hinde mükâfat vaaded'len pti mi, mükâfatımı hemen bir işi vakın masını, KAY meti pek büyük olan « müküfatla karşılaşmak - isti Böyle — yampü- yıp ta onları hakem mahallinden eli |boş veys sadece kuru bir bayrakla çevirirsek bir sene sonraki madalya. lar veya kupalar, kıymetinden yüzde kimbitir. belki de teneke parçasından farklı değil- dir. Yarışlara büCül iştirak ettiğimiz İsenelerin verdiği tecrübelere istina - den ediğimle bu hakikatleri bil. mom gençliklerinde herhalde spor ptiklarını zahnettiğimi unatmuşlar m Şimdi biraz da © günkü müzabaka- lar hakkında düşündüklerimizi söyli yelim idareciler ica Fen mlara ba kendi | Maskespor maçının s on depla yük bir ehömmiyet natfeden Beşiktaşlılar, Ankmraya — perşembe günü bureket etmişi İtek oyuncularını da İstanbulda vakmadan giden siyah beyarlıların Ankaraya —en kuvretli kadralarile İgiderek, mubakkak surette iki maçı man maçlarına bü. a, Dimitresku,.. etnirleri ekseriya beraber takip e- — Beraberce merkeze gidelim. alen Victoria'da mükemmel bir 2- ik. Orta katın kapısını çaldık. Bir uşak kapıyı açtı. İçeri girdik. Salonda bir müddet bekledil Ofisi Şefi Ritter isı Soğuk bir İngiliz, her ündeki zat ile karşılaştık. z üzerinde yarım &aat onuşmıyan bir adam. — Buyurun Madam Semira dedi. Ben de sizi — Bonjur Cktistiane, İarı mevsimi yine Gelntasaraylılar | « İgok kup Çok gayretli bir arkadaştır. dedi, Sık sık beraber buluşuruz ve yu- Galatasaray Deniz Bayramı ve bazı düşünceler —ebetile; bir kere | ,, a bulamadığı- aI iyetin tatlı bavasım te- meffüs ettirdiği gibi ayrıca memleket eporenlağu namına da — göğsümüzü kabüurttı. Bonunla beraber, hazı hazı futbal sahalarının boks ringlerine döndüğü gü samanda ne yazık ki bam kimse- ler cu sporlarınm İiymetini — hâlâ takdir edememektedirler. Bu çibi şa- hızlara tavsiyemiz, böyle güzel mü- sabakalarda hiç olmuzsa bir defa alsun bulunmaktır. Yarışlarda düha mevsim başı olma a Tağmen Galatasaraylıdarın ço hazırlandıkları ve tam formu görülüyorda. Bilk: #til ve beraberlik - itibarile takdire lâyıklı. Buna mukalil Pe- nerbahçeliler enerjik olmalarına rağ- men daha &z çalışmış olduklarından banöz formlarını bulamamıştılar, Fa kat kısa hir müddet sonra Galatası n larına şüpke yoktur, Müş sürprizi de Fenerbahçenin emekdi kürekçisi Seyfi ile Gelatasaraylı Ni dimin yarışmalarıydı. Kivhön lar kazandırmış olan Ser daha deparda İleri firlamış, fakat çok delfaler rakibini bekliyerek &port- gençlere Dret olacak termişti. Yüzmelerde ve atlamalarda Vedi Kemal kapalı bir bavuzun hâlü mevcut olmaması yüzünden bir kışın bize gösterdiler. Fakat kendilerinde olmuyan — bir yüzünden onları hiçbir zt haze etmiye hakkımızz yoki Bayanlara gelince: Bayanlara; teknelerinde çok cık zamanlardan! sön senelerde çok küvvetli ekip. n Galatasaraylıların çekiş meleri hakikaten heyecanlı ölda. Pa- kat buruda da Fenerli Bayanların az çalışmış olmaları kendilerini 'yi de receler almaklan — mahrum biraktı Buna mükabil Galatasaraylı Bayan- sistersalik çalı; fatını gördüler. Nazlı, enetjisi ve atilinin itibarlle diğerlerine tefovvak e du. Bu den re düha an ve ik ki Boğuzm kalabalık ve ezinlili rağmen Bebekte de t yaptı. ndan da âza- âka ile kazgılanıyor. Rinsena leybonazlı bir gelin gibi bi Beşiktaş Ankarada nasıl oynadı? 88 inci dakikasına kadar Beşiktaş mağlüptu d m kazanmak azminde oldukları gö- yordu. Beşiktaş - Harbiye Cumartesi gümt hava çok sıcaktı. Nihayet büyük bir alkış tufam ara- sında sahaya çikan İstanbul ve An- karanın gözide takımları, halkı ee- Soğuk şerbetler içtik. Ritter izahat veriyordu. adaşın ve bilhasın bir kadın ben çok istedim. Merkeze müteaddit defalar yazdım, Nihayet sizi Almanyada, İtalyada büyük mu- — Fanal bir ari ajanının aramıza — kazışmasını gönderd vafiSkiy-tleriniz görünmüş. Ümit muvaflakiyetleri burada da gösteririniz!. Vazifelerimiz hakkında uzun malümata lüzum yok, Yalnız size şunu söyliyeyim. Ben Balkar Tın sahibi salâhiyet murahhasıyım' İstediğiniz im- kânları temin edebiliriz. Elverir ki çalışalıın. Piposunu çekiyer, dumanları diğim pis pipo kokusunu etrafa neşrediyordu. — Çok müstait Meselâ Christiane'ın nuz. Hayli İni hışıyorlar, yabudilerin arasından Korkak zannedilen bu mahlüklar, bilmezsiniz ne kadar Tehlike çanı bir kete çalmamış Biraz daha şuradan buradan konuştuk, ben aynılmak için izin istedim: — Yarzın sabah crken, hlara herhnlde çetin bir rakip © | akaların en hoşa giden bir | arkadaşlarımız İsaliyetinden çok memnu- izler var, beyaz Ruslar bizimle ça- at yedide geliniz, Büyük röportaj : 6& Ali Enver TOKSOY Mustafa Yavuz Hastaneye kaldırılan kurtulamadı. ikâr ve kahraman Türk çocu- enci kıyafetine girerek kendi- nemü hir #taş deryasına a- tıyor Ki, göçeceği sahanın her kayışına bir top güllesi ve her nok- kazına muttamıl bir karşan döşmek- tedir. İşin müstaceliyeti, geteyi bek- lemiye müssit olmadığı için güpe- gündüz ba kurşun sağanağı ultında © son &İ perlere kadar İlerler. Gene toprağa yiş, Sörüne sürüne ilerlemiye ken karşıdan üç beş düşman n kendisine doğru mavzerlerini çekerek gelmekte olduklarını gürür. Mehmet, ilk iş olarak raporu bir bağ kütüğüne saklar. Mal bülmüş mağrıbller gibi cesus tuttauk sevdasına kapılar — askerler Mehmedi bulunduğu yerden — alarak gürnison kamutanının huzuruna çı- karıyorlar. Er yürekli, korkmaz ve yılmaz 'Türk çocuğunun —ağızından İâkırdı almak için sarfolunan bütün gayret- ler boşa gidiyor. Mehmet, dilenci el- duğunda musırdır. Her lürlü vast ve tazyikla fayda vermiyeceğini an- liyan garnizon komuları Mehmedin t birakılmasını emrediyor. Büyük âddliktir ki, serbest bı- rakıldığı vöylenen bu minicik çocuğa 'cephe gerisinden ateş oçilarak kan- e bırakılıyor. in, diğer mecruhlar me- yanımda hastaneyo kaldırılan Meh- medin bir ayağı kestlliyor ve İyileş » yik — Seni tade edersek Kurşun mkacak mis: Bualine, tereddüitsilz — Evet, cevabim veriyor. — Sizin de vatanınız İstilâya uğrasa — böyle hareket elmeniz Tâzımgelmez mit İki düşman edrine mukal yine — bize |verilen bu küçük kahramar a 'a yine cepheye koştu. Değerli dortum ve arkadaşım Gati tep gazelesi müdürü Ali Nadi Gazlantep savaşınm aayısız kahramanlarından birisi olan Mus- tafa Yavuz hakkında bana şu yatıyı verdi: «Yarihin bir eşini daha kaydetme- diği Cazlantep müdafaası adsız kah- manların emsalsir menkihelerile doludur. Mustufa Yavuz da o adaz kahramanlardı birldir. Onu mektep sıralarından tanırım. Rüştüyede sınıf arkadaşımdı. Üç se- ne ayni tırada, ayni musilimlerden Yeyz aldık. Biyaz durgun, sessiz. ve sakin bir çocuktu. Arkadaşlarile çok aa tomas eder, söz söylerken yüzü- nün çözgileri insana üdeta ağlıya - cakmış hissini verirdi. Umuml Harbin üçüncü senesinde Filistin cephesine geçerken, bir kış günü onu İslâhiyede görmüş ve nak- liye mülüzimi Tütbesinl taşıyan bu arkadaşımın ikl gün de misafiri ol- muştum. 3386 teşrininde esaretten döndü - Küm zeman o, yarıda kalan tahsili- dadisine devam ... p harbi patladı. Muz- üer arkadaşları gi- bi vatan müdafaasına koştu. Harbin İk gelü Harö 1-0 galip vaziyete geçen Harbiye Viter eabada çok enerjik bir oyun Toynyarak Beşiktaşlıları uzun müd. det şaşırttılar. Devrenin orlalarına değru Hakkı- mın gayretiİ ve Şorefin çok züzel ©- yünlle Beşiklaş tempesunu bulur gi- bi oldu. Bu dakikadan itibaren güzel aslarla İlerliyen siyah beyazlılar, göüzel pozizyonlara giriyorlardı. Fa- kat bilhassa Sabrinin bozuk eyen bütün akınların metic kalmasına sebep oluyordu. Beşiktaşmn beraberlik petü Nihayet devrenin bitmesime a ka- 1a eşmpe bir pasla Çüt pozlayonuma giren Şeref kövvetli bir trablik ie — Yamn gel bir taksiye atlıyı ederim ki, ayni paketlerle ötele ” İedim. tüm vardı, ve o biç sevme- ç. İngilizceyi de dedi. var, dedi. tuttuğu sıralarda garnizen | İxomutanmın: men blüzu aldım, aldım, çamaşır aldım, ve saat allı buçuğa Yavuz; sağı fakat yarası ağırdı ve her türlü ihtimama rağmen maalesef Junduğunu hatirlamıyorum. İkinci vrede Yıldırım taburu 3 üncü bi- lük kumandanı Şemsi Hasanın şeha- detinden sonra onü bölük kummanda- Di olarak gürüyoruz. Bundan socra- dır Ki Yaverun yüksek mest, fecagati nefis ve fevkali saretini tanımak fırsatımı buluyoruz. Bir teşrin gecesi düşman şiddetli bir baskın ateşile Türkleri kerkutmu- ya şelteniyor. Bütün gehir tüfek, mitralyöz sadaları, — bomba . — Böl Musullu cephesinde bulunan Yavun, bombasını düşmana yetiştirmek için bu müthiş ölüm sağnağı altında si- perden firliyor. Parti binasile Ko- zanlı karakolu arasındaki tepeciklere kadar ilerliyerek tüfek bombalarımı düşman aiperlerine düşürmiye çalı- gıyor. 'Tabakhane caphesinde keşif kolla- rının düşmana iyice sokulamadığın- dan mütesesirdir. O, bir gece tek başına Beyin zeytinlikleri civarında- ki siperlere kadar giderek düşmana bomba savuruyor ve siperdeci kum torbalarını toplıyarak dönüyor. ... 80-71 kâmunasani 937.. — Vakit Çok soğuk ve sakin bir : Mağarabaşı ile Çikse- rut tepesi arasındaki yolda siyah bir gerit gibi uzanan — müteharzik kütle meseiz ve Hinalı adımlarin Tef- tiğin değirmenlerine doğru yaklaşı - İyor. " Yeni di ayan hafif ziyı kasında ab: başlarında pay ilerinde tüfeklerile yol boyunca - İzanan bu & Bu kafile, mahsur Antehi mızl İdan kurtarmak için emir alan kab. raman müdafilerdi. Hepsi değirmenin önünda, binala- vın düldasında toplandılar. Zabitler biraz ileriliyerek —kıtalarına düşen tanrruz mntakalarını tekrar tesbit ettiler. Şimdl bölükler sessiz adımlarla zağa sola ayrılıyor. İşaretle verilen kumandalarla duruyor, açıhyor, iler- liyor. Düşman henüz gafli, galiba w- yüyor. Avcı hatları düşmana yakla- gıyor. Derken birden Çat... çat... çati.. Bütün — otomatikler işlemiye, bombalar patlamıya başlıyar. Düş- man yaklaştığımızı anladı. Haydi gocuklar, höcum, Allah, Aliah?... İlk hamlede düşmanın Hik müda - faa hatları düşüyar. İkinci hatta ta- Brroz ediyoruz. Düşman kuvvetli. Fazla zaylatımız var. - Olduğumuz yerde kalarak ikinci bir bücuma ha- mırlanıyoruz. Üçüncü bölük sağı: dan ayni elpere taarruz ediyor. İ kücumda müvaffak elamiyan Ya - vuz, İkinel bir hücum için dağılan efradım topluyor. Allah, Allah ses leri yökseliyor. Düşman #iperleri iş- yaklaşıyorlar. ! En ünde yürüyen Yavuz, karnından yediği bir kurşun- ha olduğu yere yıkılıyor... Hastanüye kaldırılanr Yavur fakat yaran ağırdı. Her türlü ihti - mama rapmen kurtulamadı. O gün öğleden sonra bu adatz kah- ramanım cesedini Hüseyinpaşa cumli mezarlığına, aziz hâlrasını da kalb- lerimine gömdük...> (Devara var) takımının. beraberlik. sayı: Tik devre 1-1 biti İtinci devre: Bo devrede ayun kar gılıklı hücumlarin geçti. Harbiyenin İvert ve açık ayununa nrukabil dajma müseller paslarla erliyen £ İti İtamayorlardı. Hakkı Hle Berofin ya. kından marke edlimderi, diğer üç İforveti bir iş güremez halı sokmuş- ta Beşiktaşın —übinci golüz “Sağdan Rifatın 201 tarafa #eçirdiği topa üç Finebiyeli sıpladı. Fakat başlarından aşan top Şerefin kuvvetli völesi İle İkinei defu Harbiye ağlarmı buldu. (Devamı sahife 5, sütum & da) — Ben de bir kaç gün istirahat etmek için izin istiyecektim. Çok yorgunum da. lin, o işi de görüşürüz. Christiane benden ayrıldı, işine gitti. Ben de arak çehri dolaştım. bir kaç Ru- ir iki elbise wmarladım, şabka doğru döndüm ve Dimitreskuyu bek- Saat tam yedide geldi; urtında güzel bir kos- gayet güzel fransızca bilâhare ayni derece mükemmeliyette Almanca konuşuyordu. konuştuğuru öğrendim. Ritter'den — geleceğinizi haber almıştım, © da sizi merakla bekliyordu. Burada muazzam ve geniş bir faaliyete girişeceğiz... Şemdi hazır- lıklar yapmakla fevkalüde gay- — Bana bi rir misiniz? dedi cesur oluyorlar. hu F . bulunsun. Hüi git « Matbuatın meşgulüz. iraz matbı lirn. t hakkında izahat ve- Dimitresku uzün tafsilâta girişti. Bundan an- halk üzerinde fevkalâde tesiri war, Rumanyalılar okumıya meraklı, ve okuma- , sizinle çok etraflı k onuşmak istiyorum. yı olduğu kadar dedikoduyu da seviyorlar. (Devam var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: