22 Kasım 1941 Tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 2

22 Kasım 1941 tarihli Tasviri Efkar Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Universiteden eshğânmek istenen Mi (1 #nel sehifeden devam) Nne dalr Anliye Altıne: Hukuk mah- kemesinde açılan — davanın da dün azbah rüyet edileceğini dünkü nür- İyon davası sar b hamıada yazmışlık. Dün sabah AL W tnct Hukuk mahkemesinde davaya ekseriyeti Üniversite talebesi olmak: Ünere pok kalabalık bir saralin mü- vacehcsinde başlandı. Davacı avukat Mehimet Talât Gü- nonsay, mahkemeye verdiği iki kıt'a senedin vasiyetname olup bu itibarla davanın rüyeti bu mahkemeye ait bulunduğunu ve ebedi mahiyette ya. pılan aile tesksinin kanunen bütil ol. duğunu beyan eden esanları da İzah ederek müris- leri Doktor Ziya Günün yaptığı va. giyet ve tezisin iptaline karar verik mesini İntadi. Dava olunanlar arasında merhu mon mİrançılarından ve dostlarında! olarak kendilerine menafi hizsesi b Fakıilmiş olan İsmail Fehmi, Aram Sıdika, Füruzan dan Ziraat Ban- kası murakıbı. Salâhattin Şakarcan balunuyordu. Davacı, — mirasçılardan — vekilinin davasma karşı tesisi idane heyeti vekili maruf hukukçularımızdan eski İstanbul İcra Reizi ve emekli Temyiz Azası avakat Ahmet Befik Gerbon bir aaate yakm bir müddet devam | «imek üzere cevap ve müdafaada bur kandu. Bu mühim davanın mahkeme saf- halarım karilerimize hülâsalan elsaz | Büdirebilmek için göndermiş olduğu- muz arkadaşımız tarafından alınan motları aşağıda yazıyorun: Refik Gorken, dava arzuhalina kargı verdiği cevap lâyibasında behs eütiği İtirasatı iptidasyenin hallini ve bundan başka mahiyeti hasobile mahkemenin vazi. #e meselesinin nazara alınmasını, bundan sonra esasa cevap vereceğini söyledi. Dava arzuhalinde — vasiyeti tenfiz macmur sıfatila dava tevcih edildiği halde tebliğin mevzuunda — davanın tesisin İptali ve muarefenin mon'i Mtanmiştir. Halbuki tenfiz memuru | tifatile husümet tevcih etmiyeceği ve günkü müirasçılar, vaziyeti tenfiz me- Mmurunun ancak İdari kacarı aleyhine MWiraz yolile müracaat olunabileceğini ve Medeni Kanumuu 456, ve ST4 ün. €ü maddelerinin xarih bulundağunu tesiz hükmi şakı yeti namına ve ema izafetle de dava Açılmış ve Bölüsa davâmın müphem ve tereddütlü bulunmuş olduğunu süyledi. Avuka: Ahmet Refik Goörbon 18/6/041 tarihli senette ve Medeni Kanunun 74 ve mütsakip maddele. rile 418 Üncü maddesine tevfikan: «İstanbul Üniversitesine yardım te #ish> namı altında bir tesis vücüda getirildiğini ve ba tesise Meserrel eteli e tahtındaki öç dükkün ve Rasımpaşa ve Fındıkliyan hanlarının Misseleri, diğer iki hane ve bir bap aher mahalli le — bileümle nükudu tahsla odildiği ve gayrimenküllerin vakabeni ve nükudun resülmali, texla Bükmi şahalyetinde aynen muhafaza edilerek ancak irad ve menafiinin tesisin Küyesine sarfolumacağın ve tesisin gayesinin de İstanbul Üniver. sitesine ve kliniklerinin tekkmül —ve Ankişafı için yardımlarda bulunmak ve İstanbul Üniversitesi talebesi ile Darüşşüfaka talebesinden müstahak olaniarın tahallleri emnasında burs- lar ve mükâfatlar vermek vesuir xu. | retlerle yardım etmek — olduğu ve bunun için de tesisin «Ziya Gün bura ları ve müküfatlarır ihdes edebilcee- İ süretinde tayin kılınmış ve işbaj tesisin idaresi için de Üniversite Rektörünün relsliği ultmda hir heyet İrae etmiştir. Merkür senet, taallü. katından tayin edeceği — kimselere, tefrik edeceği menaflin hariç olmak Kuydı. mevcut olup buü kimselerin kimler olduğu ve tesizten hariç bıra- kılan menafi miktarile bu miktarın tayin ettiği meakür kimselere ne su. vetle taksim olunacağı da 21/6/941 tarihli yezmi senetta gözterilmiştir. Bü kadar açık ve sarib senetlerle Bakı şlar Büyük İagiliz taarruzu (1 inci sahifedan devam) höcisenin kanunt * B Davanın tahkikat safhasını idare | eden hâkimlerimizden bayan Meliha Sabit olan vaziyet tesisin vuku — ve vücudundan iharettir. Tesis için datmi mahiyette muay- yen bir gaye, bu gayeye tahsis olu. nan mal ve o malin veya menaflinin mekür müayyen gayeye — sarlına muktedir hükmi bir şahsiyet kanu- resmf senetle veyahat vasİyet tari- kile yapılacağı Kananu Modeni hük- mü iktızasındandır. Resmi — senatla yapılan tesisin meriyet tarihi olarak resmi senet tarihinden muahhar meselâ vefat tarihi » bir tarik iraesi kabildir. Ne suretle yapılırsa yapılsın, yapılan şeyin kanuni t«mi tesiz olduğu ve çönkü tesisten gayri vasiyetlerde, —vasiyet olunan şahsa bırakılan malların şahsiyet İktisap edemiyeceğine göre de vasiyet tari kile yapılar — tesislerde dahi, tesise Bİt mevzuatın esas tutulacağı tabil. dir. Tesise ait hütün ibulüflarır hal İrnercil ise —Asliye Üçünecü Hukuk | mahkemesidir. Altınscı Hukuk mah- kemesine Dü vasife — verilmemiştir. Mahkemenin adaleti müsellem, hâ. kimi de muhterem olduğu şüphesiz- dir. Fakat, tazife âmme intizamı Dle bir mesele olduğundan — ve Kirle- 'nden Bzun uzadıya bahnedorok esasa alt cevap hakkı mahfuz olmak kaydlle mahkemenin evveleminde bu hususa karar vermesini istedi ve bir de yu- |kanda hülüsa ettizimiz hususa dair | a verdi. Davacı vekili Talât, bünü tevrik etilkten gonrü cevap verebileceğini söyledi. Mahkeme ba suretle 28 birin cikânun saat 15 e talik edildi Ünıversıte yurt binasının yeri tesbit edildi Üniversiteliler için temin edi. lecek yürd hakkında yapılan tet- kikler nihayetlenmiştir. Üniversi. te talim taburu binasının yurd haline ifrağ edilmesi kat'i olarak kararlaştırılımıştir. 4J Muhakemat Müdürlüğü bir senede neler yap'ı ? İstanbul Maliymaj Muhakemat Mü. dürlüğü, 1040 yılına ait —mesaisini göüsteren 200 sahifelik bir kitap neş- vetmiştir. Bu dergiden aşağıdaki bil. gileri naklediyoruz 1940 sönesinde Muhakemat Müdür Iüğüne 3502 yeni dava gelmiş ve ge. çan sendlerden devredilenlerle mev- eut doaya miktarı 7976 ya yüksetmiş: tÜr. Bugün hazınenin dava olduğu meblâğın yekünu — 8,102,182, liradır. - Buna mükabil kendisinden iştenen meblâğın miktarı da 1 milyon 945 Bin 484 Hcayr bulmak 'debi roman: 48 — Şimdi imkânı yok. Burada de- Kil. Fatihte oturur. Evine gitmek lâ- zam. Benim de şu dakikada buradar ayrılmaklığım kabil değil —Akşama görüşürüm, Yarın uğrayın, size pe- Üceyi söylerim. Ferhad, atırap içinde bir yirmi dört sazt daha geçirmek mocbüriyeti karşısında fena balde üzüldü. Fakat, çare yoktü. Kati cevabi almak için ertesi günü beklemek İâzımadı. Cafer efendiye — teşokkür ederek yerinden kalktı. Kapıya doğra bir | adım attığı cenada, adam, arkasından örelendi: — Ha, bakın, 62 daha unutüyor- düm. Bu dediğim zat, rehinsir para vermez. Terhin edecek kir emaneti- friz var mı? Ferhad, bu miünasebetsiz nen müktezi olup böyle bir tesisin | mekte | * #nale, undan yedi yüz yıl önce, İran Şairi Sadi Şiraalı, insan cemi- yetini insan vücuduna bensetiyordu. Neslimin hüfisam Gülistanın meşhur kıl'asını unutmamıştır : Beni Âdem azayı yekdigerend Ki der âferiniş 24 yek pevherend Çü uzvi dederd avered ruzigür Diğer uzvukara nemanod karar Badi'ye göre insan oğulları bir v0 cudün uzuvlarıdır; — yaratılışlarında | bir. mayadandırlar; birine bir derd gelse ötekilerinin de rabatı kaçar. İnsan cemiyetini tek uzviy linde gürmek, altı, yedi yüz yıl son- ra, saayoloji dediğiniiz cemiyet bil. | İzisinin temelini yapan — düşünced. Bu Hmin kurucusu Auguste Comta, göçen yüz yıln ortasında, souyoloji- nİn temellerini cemiyetle uzviyet ara- sandaki münasebetin Öslüne otur! u- yordu. — Herbert Spencer daha ile giderek, 1876 da, esosyolojinin pre: siplerir adlı ererinde, insan cemiyet lerini canlı uzviyetlerden' farksız bu. luyordu. Bügünlerde de cemiyeti u2vi bir iktısatçılara rastlıyoruz. Zamanımı- Jza kadar yaşayan bu fikrin tarihi İran şairinden evvelki devirle: dar uzanır. Benim bulablldiğime gö- re, Sadiden bin iki yöz yıl önce, Baint Pani, Romalılara mektupların- da eçünkü, diyordu, bizim vücudu- Tamuzda türlü uzuvlarımız vardır ve bu uzuvların — hepsinin vazifesi bir değildir, onun gibi bizler de çokur ama İsa'mın şahsında tek vücutluyuz ve berbirimiz ötekimizin bir uzvu- yuz.> Yine Badiden bin yıl önce, Mare - Azarüle de: «Akıl sahibi varlıklar, di- | yordu, biribirlerinden ayrı oldukları halde, aralarında bir vücüdün uzuv- ları gibi ayni münasebet vardır, çün kü müşterek bir eşer peşinde işbir HĞi yapmak için yaratılmışlardır.> Demek ki bir insan eemiye meselü bir milletin tok bir insan cudundan Tarksız olduğu düşünc: bugün €en az, bin iki yüz yaşında Bu ihtiyar fikir hâlâ ayakta müdir? Müsbet dediğimiz kont kiyetli ilim görüşü ile de bir mille Wavi bir bütün müdürt? yıkan Tpintileri | Türkiyenin herhangt bir hucağ |ki vatandaşı da- sarsıyorsa, pimiz arasınd ları arasmdakt bülün münasebetler tekrarlıyan doadağıra we simıki bir |alâka bulunduğu için midi “, milli birtik uzvi birlik midir, yı *8 İnsan eömiyetinin inaan vücudü- na benzetilmesi, arz küresinin elma- va benzetllmes: gibi kuru bir teşbik- ten M İbarettir? Leam selzelenin , bir v | Cemiyet ve uzviyet arasındaki mü- masebet kanuzu önünde içtimatyatçı. ları ©ç grupa ayrılmış buldum: 1 Cemiyetin yalnız fanksiyon de- | İsazlığına inananlar. Bunlara göre ce | Miyet ve uzviyet arasında sayniyetz | ldentitt> münasebeti vardır. | 2 Cemiyetin bünye olarak azvi- İ vetten Carklı, işleyiş olarak farksız olduğuna inunanlar — Bunlara göre söryolaji ve biyeloji kanunları ara- saada yakınlık, semiyet ve naviyet Jarasında eşitlik «Mümaselet — ana- Pozies münasebeti vardır. 8. Soryolojile biyolojinin kanunları arasında hiçbir münasebet olmadığı- | JPa, fakat çapraşık cemiyet bünyes- nİn izahını kolavlaştırmak için anun | üzviyete benzetilebileceğine İsanan- | |dar. Bunlara göre cemiyet ve uzviyet arasında bir bensetiş <teşbib — Aphore> münasebeti vardır. İTİZAR <Rnver Paşa Rusyâdar yazımızın “madı. Karil frikamız n kona. özür dileriz. Yazan: Sermed TALAY. içinden «para edecek malım olsaydı, | lmm gelir miydim?> istifhamlle | Pmükabele ettiklen sonra, yüksek gesle : Emanet mi? dedi. Bir düşüne. yim. Ama, zan em. — Şöyle yükte hafif, pahada ağır bir gey. Çüsnkü bu zat, senetle filân iş görmez. Emanetinizi alır, kıyme- tine göre, bir miktar tenzilâtla pa- rayı verir. Borcomuzu ödediğiniz sa- Pman, malınızı aynen geri alıramız. Cafer efendi, #insi ve çirkin bir sırıtıştan sönva âve etti: — Maülüma âliniz, bu İşler çimdi kolay dağil. Bin vürlü cehlikesi var, | İhtiyatlı davranmak iüzım. Yâni, o| zatm besabına söylüyarum. — Doğru, haklısmız. fakat bi'mem ki. Emanet yerine, acaba bir kefil bu uzuvlardan |* bütün gibi gören içtimaiyatçılara ve | lir. “İBü demek deği TASVİRİ EFKÂR- MLZESELELER 1 ! Cemiyet » uzviyet — Beyoğlu Halkevinde verilen konferanı — Peyami Safa 1. Cemiyetin hem fonksiyon, hem de bünye halinde wzviyetten farkmız | Uuğuna inanan moderi çıların rüyoruz. İngili m ferdi üzviyetle İçtimai üzviyet a Hil hakiki bir eşitlik, niyetten Tarksız bir mümaselet dir. Spencer, biyolojik taazzuvun premalplerile İçtimsi tesaxzuvunkiler arasında temelli bir be üvazilik badeleleri kanın deverani etinı, ellerinde ha- emir ve konteol görür ber al bu içümal iş bölümile biyolojik taksimi Brasında gay bir münasebet bulunduğuna inanır. İngi fundan yirmi dahs genç bir Fransız içifmafyaiç: Bspir n corganleiste> akidesin- de dâha kuvvetli adımlarla takip © der. Olayvan cömlyetleri> ndlı ea rile ün alan bü âllmin güzünde ecanlı ferd bir cemiyet; cemiyet te bir eaniı r.a, «Bizim vücudumuz milyon- lsreâ küçük varlıktan — mürekkeptir - (ki bunların hareketi büyük bir fab- rikada amelenin çalışmasından fark- satdır.> Ksplnas'u göre her tekâmülde mut. lâk Vir süreklilik vardır. Bunun kin ferd ve cemlyet, esazlarında, birbiri- nin ayni vetirelerin mahsulüdürler. Hattâ sosyoloji amırlarını kimyaya kadar iletir. İster zekü, ister tabiat nizsmında olsun bötün şekiller ara- sında bir münasebet vardır: Birşey mevcut olmak için mutlaka taazruva, (szviyetleşmeğe) mecburdur ve böy- telikle elhanşümül tsarzuvun — bir Ami temall öder. Nöylece hücreler Uzuv, uzuvlar ferd, ferdler cemiyet, aüi kkirler ristem, ressamılar ekol, rmaharrirler nevi (genre) haline ge- t Bsplnas, ağradığı hücüm- ur karşısında, farariyelerinin keskin bizsat eğelemit, bazı 11 etmek yiğteliğini ga. ermiştir. Fikir hayatının ikinel dev- onu, cemiyet ve vavl; miyot değil, miş gö mümaselet bu- lanlara kı üyorüz Yine geçet tenfeld, G de Greef, R tekirleri samaz dar üzamiş Alman, Bolçi Malyatçi organisistlere rasthıyo- raz. Buzlarıt en yenilerinden biri de Alman mütefekkiri ve şimdi Dev. let Naziri Rosünberi'dir. — Cemiyeti | İçün irkin kanı geçen, — deveran emine sahip, canlı bir weviyet gibi Körüyor 2 Cemiyet ve uzviyet —araunda ayniyet değil, müşbehet — benzer te değil, mümaselet eşitlik bulan mütefekkirler pek çoktur. Bunların başında Avgüste Cemte görünüyor, 4 yt li, Rus biyolojiye irenma aleyhtar olmakla beraber cemiyet ve üzviyet arasında mümaseletler bulunduğuna kanldir. Geçen yüz yilin sonunda, — Rapinas gibi Novleow da bazı Wratlarle Eham edilince, B Philosophiame — de, | Bougte De yaptıkları bir münakaşada göyle yazmıştı j «Biz hiçbir zsaman — cemiyetlerin hayvanlar — veya mebatlar olduğunu söylemedik: Biz dedik ki canlı v hikların — kendilerine hüs tabintleri vardır. fükat cemiyetler biyolajinın tetkik ettiği umumi kanımlara tübı- dirler.> (Ci 2 — sakife 372) Charles Maurras da diyer K yazet İlimi müstakildır. Bu demek de- Küldir Ki öteki iimlerle n oktur. Sosyolajı biyolojiden ayrıdr: | ir ki ikisi de birbi. a hiç #lâka olmuyan idüse — poli. *Bi rine, aralı iki yabanedir.> s $ miyet D Dave dyel arasında ay. e Yünt da, Bir kere, kefalet olmaz. ikü, | rmeniz için, senetleemek Dödiğim gibi. ahbabım at netle iş görmez. Saniyen, kes de değli diyormumuz. O halde kefiliniz de yok. Bu iş olmaz gibi geliyor ba na. Ferhad, istikraz imkânının tokrar suya düştüğünü görüyordü. Birden. | bize, en son çareye müracaate karar verdi. Yarı yoldan döndü, —yine, Cater efendinin karşısındaki iskemlaya © - turdu. — Size, dedi, doğrusunu süyliye- yim. Ben buraya büzbütün yabancı sıifatile gelmedim. Cafer elendi. —güslüğünü —ainına | doğru kaldırdı, dikkatle Ferhadın yü. | züne baktı. — Bekiden — bir müsrefemiz mi | vart İ Hayır, öyle değil. Bizimm pederl tanıyazakamız Yal Kimdir, pederiniz? —- Tahâsin bey — Haagi Tahsin beyt efekkirine yöre | (coMpİcAc), yüz yü içinde Sehaetfle, | y niyete yakın, gayet darin bir müma- selet alakası bulan Frangiz çi yatçılarından biri de Renâ P dir. Biraz da onu dinliyelim: «Ferdi usviyetler, cemiyette birle- şerek, kendilerinden fakal kendilerime eşil (müzaasl! 2 yeni bir hik teşkil ede: , öyle Glr varlık ki Y sayesinde yaşar, fakat yine de kend kendisi için yaşar ve kencl tüne olduğu onlara da besl (ferdi b nitekim vzviyetler e) kendi hc lar; fokat hücrevi hayatları toptan eşittir. Çiklak burbi ynldir, demiyorbz). Ueviyet an cemiyet, bu yüzden daha ar gerçek (döha mz reei) hir vartık değildir; hüerelerden Yapılan Mzviyet te hu sebepten çek bir varlık rinin aha ax madiğı gçibi. ger. öylece, ancak görünüşte garip nüne geçmek, için bu bina tahliye | İotan bir netice Me, biyolaji metodu- (edilmiz nün kullanılması, cemiyet ve uzviye- Ün birbirile fasılasız mukayesesi, şu sında derslerine devam etmekte- | pekle hakikati bedahat haline sokacaktır, ki 6 da soxyolojinin biyolojiden aymı olmasıdır.> (Devam edecak) PEYAMİ SAFA daha. çapraşık © an | | (.;özü kızan i bir canavar 11 yaşında bir kızı zorla berbat etti Kadıköünde arahacılık yapan Mehmet Fikret adında birisi, V1 İyaşlarında Zahide ve Şükran isimli iki kız çocuğunu kandırıp atabasına bindirmiş ve Kızıltop. şraktaki Fikir tepetine götürmüş- Uür, Arabacı burada Zahideyi zor- la kirletmiş, Şükranı da berbat ekken çocukların — feryadını işiten bir polis tarafından yaka. Tanm Küç çocuklar. müayeneye sevkedilmiş, yakalanan arabacı mühakemesi yapılmak üzere İ tanbul ağır ceza mahkermesine sevkedilmiştir. Gözü kararmış mütecavizin muhakemesi bu sa- bah yapılacaktır. O İnönü kız lisesinde de Yıkılmak tehlikesi m,vcuxmu’ | İnönü kız lizesi binasının du: da bazı çatlaklar — görül herhangi tehlikenin m varları müş, Talebeler okulun diğer bina. |dirler. Fakat burası küçük - bir İyer olduğu için sabah ve öğleden sonra olmak üzere çilt tedrisat yapılmasına karar verilmiştir. Şimali Afrikada İngiliz taarruzu Yazan: Genera! Ali İhsan Sâbis ESKİ ORDU KUMANDANLARINDAN (Birünet sahifeden devam) Avrapada ikinel bır cepbe ihdas et leri sürdüğü ve Kafkasyanın üdafması bübla mevzuu nda gürek Bölzevik döstlari. gi ayet edenleri memnün € asf Bir düyünce Ne mü olmam ve karşı tara do matbuatta ve parlamentoda, yük hareketlerden ibtlmali de vârdır. Nihuyet, Kalfkar- yada harp vacipeti henüz sıkışık ve gergin bir dereceye gelmezden evvel Şimali Afrikada — mühim bir safer kazanarak ve belki de bütün Libya yı temizliyerek İngiliz Ortaşark kuv vetlerini Misirin garbındaki endişe- den kurtarmak ve ondan sonra — bu bü. em Vurulma: Üküvvetlerin bütün dikkat ve gayre- İ | ği & üldiğinden ve İngilir. |ti bünye olarak ta uzviyetten fark- | Büyük Pransız filosofu sosyolojinin | timi Kafkasya — tarafından gelecek | arrusun tardedi bi | İkehllkelere hanretmek düşüncesi ile | lerin saylatından ve tank tahriple- esash bir taarruz hareketi de başia- miş bulumabilir. — İngilizlerin bütün yaz böyle bir sefer için hasırlandık: ları, Habeşistanı cenep tarafları ve İalyan Somalisinden istilâ eden ce nubi Afrika küvvetlerini kumaadan. larile beraber Misira ve Şimali Af vikaya naklettikleri de malümdu. Pakat bütün bu bazırlıklar garp- tan gelecek bir Hatilâ kuvvetine karşı Masiri müdafaa için olabileceği gibi Libyayı betilk maksadile esasdı bir taarruz için de olabilirdi. Hazırlığın derecesi ve bu İşe tahsle edilen kuv- vet malüm olmadığından (radı şimdiden kestirmek » #beti | Bi Lükin bu iş hak mesli Afrikadaki Alman ve İtalyan kumandan!ıklarının kilayet denecede haber almış olmaları teap eder. Ean- | yaz Misirda yapılan ha dr ve Habeşistandan, Ce- — Ha, tahidim, tanıdım! Demok (Ki miz Tahsin beyin oğlusunuz öyle mi * — Bret. Daha evvel niçin söylemediniz? Pek özüm görmedim. — Zaten kendini de sıze müracant edeceğimi bilmiyor. —F O bhalde, adretlmi nereden öğrendiniz? — Adresinizi âmcam verdi. Hatlâ döğrüsünü İsterseniz, kendimi tanut- mamaklığımı tenbih eden de odur. — Acayip! Nedent — Vallahi, onu bilmem. — Yalnız, size müracast edersem, babaram is mini vermemin doğru olmiyacağını söyle Ondan dolayı bahsetmadim. akat baktem yabancı kalmakta devanı edersem, . — Bvet, , kandinizi tanıttığı- n'za İyi etti Ancak, gü var ki, btediğini olduğunamu tamıttıklan 601 için daha kolaylaşmış değildir. — Ya! iz. (Devarmı var) pArayı tedarik etmek, klın | benim | nubi Afrikadan, İngiltereden Mısıra aaklalunan kuvvetler ve barp mal- zemesi hakkında — Alman tstilbarat beyetinin malümat almamış olması “kabil almadığı xibi yazın harp hare mubürebe mevsmlnin tokrar gele ve her İki tarafım elindeki kuv. etlere ve vasıtalara' göre bir şeylet için | yapacağı da bütün dünyaca beklan- | VE mekteydi. Bunaa için bu tanrraz hiç beklenmiyen bir sürpriz olmadığı gibi ne sevküldeyeçe Ve ne de tabiyece osakın da değildir. Böyle bir baskın Pilinca bunu yapan tarafın eline forakep bir çok esirin ve ganimetin eçmesl âzımdır. Halbukt ne berinel , ne de ikinci günü yapılan eketler ve müharebeler neticesinde Ingilizler böyle bir haber verdiler. Alman ve İtalyan tebliğleri ise ta. Tinden bahsediyorlar. Bansen bir taarruza duçer alan zaraf Hleri karakol bizmetinde bulu: man, keşif ve tarasant vasifeleri ya- yan dağınık küvvetlerini süratle me- iye çeker ve asıl muharebeyi kabul edecaği yerde toplanarak bu muha- rebeye başlar. 18 ve 19 sönteşrin günlerinde cereyan eden bareketler ve yapılan müharebeler ileri karakol ve keşif kıtalarının yaptıkları hare ketlerden ve mubarebelerden başka bir şey değildir. Daha İlk günkü haraketlerden bah #edilirken (Ruslarım istedikleri yeni cephe Ve yardım işte yapılıyor) çek- linde iddialar dermeyan edilmesi ha- _"-k'-'î. ahliyetini şüpheye düşürü- yor. Bu cephe esasen mevcutta — ve m-üharebeler — geçen senedenberi ya- | rılmaktaydı Yaz hasebile mutad . dürgünlük devresi geçirilmekteydi. Şu halde ye. ni sepha balis mevguu olamaz. Bu dörülharple kazamlacak bir saferin ve Almanlara — vurulacak darbenin, Rusyadaki hareketlere (manevi ta - rafı ana) tesiri olamaz. Bu ta- arruzu yarın da tetkike devam ede- ceğiz. aömeadamei eeei MEVLÜDU ŞERİF Radyolin diş macanu sahip- leri Necip ve Cemil Akar Kardeşlerin poderleri müte. veffa BAY HÜSEYIN AVNI AKAR'IN vefatinın — kirkine — gönüne | tesadtif eden 25 teşrinisani PGL aalı günü öğle namasını müteakip Beyasıt Camli şe Fiftnde merkumun — ruhuna ithafen Merlâdü Nebevi kı raat ettizileceğinden biletim- le ihvani dinin teşrifleri ri. €a olunuz. Mısır ve Singapur ki büyük muharebe bütün dünya politikasınan dikkatini İcelbediyor. Bunlardan biri Mos- kova etrafında başlıyan yeni ta- arruz, diğeri Musır bududunda İn. Almanlar Moskovayı hem şimal- den, hem garpten, hem de ce- nuptan arkası kesliniyen kuvvet. lerle zorladıkça zorluyorlar, Ba- atten saate muharebenin şiddeti Tartmaktadır. Artık kor taraf don- muş ve beton gibi sertleşmiş oldu. gundan hava harekâta mâni ol- mamaktadır. -Almanların hedefi Moskova yahut bunun Mahaza bu mrharebe Kat. kasyanım kapısı Rosfofu büyük kuvvetlerle zorlan ya da mâni olmamaktadır. Almanların ilin- ci hedefi Kalkasyadır. Misir bududumdaki hareke'e gelince bu defa İngilizler insiy vi ele almiış bulhmuyorlar. Yani İharekete başlıyan İngiliz orduları |Sollum, Vadü Halfa ve Kapuzzo çivarında tahkimat yaparak yer. leşmiş olan Alman fırkaları üzeri- ne yürümeyip Sahrayı Kebire dal mışlar; Cerabub ve diğer va- halar üzeriniden Berkayı çevir- meyi düşünmüşlerdir. Bu barekelin ehemmiyeti mü- İtemadiyen İngiliz makamları ta. |rafından bütün dünyaya ilân edil- beraber henüz Alman kıs. v küllisile harbe —tutuşulmamış olduğu da kaydedilmektedir. İn- giliz zırhlıları tayyare bombala- |rına hedef olmak tehlikesini göze alarak sahildeki Alman muvasala M' P. .—ıııııı harp eden h.ıdıu“ | tayyare, 've techizatın kâmilen Amerikalı. Ilıı tarafından — verilmiştir. Bir muvaffakiyet olursa Amerikalılar |kendilerine büyük pay ayıracak- İlar demektir. | Diğer taraftan bütün İngiliz imparatorluğu ve bâhusus Avus> |tralya, Yeni Zelanda, Birmanya ve Malaka Misir. hududündaki İrmrharebeye son derecede alâka. . Bu alâka yalnız Misi odudunda maharebe - yapan as- e Renyaya (kedlerine eüni ae geakların. geç |ketler arasmda kendilerinden bir irnin tarsından, miktar ve sür'e- | mesinden sonrs sonbaharda huıkn.“*h"_ Budan gelieğ yor, İngiltere Misir hadudundan |tehlikeyi bertaraf edemediği tak. irde Japonyaya karşı Dominyon üstemlekelerini — müdafaaya k kuvvetler ayıramtyacağın- dan korkuluyo: Japon donanması Amerikan donanması ile çarpışarak muvaf- fak olduğu takdirde ilk işi Avus. tralyaya, Yeni Zelanda ve Fele- menk Hindistanını — teşkil eden Cuva ve Somalra ve Burnco ada- larına ordalar çıkarmak olacağına |da şüphe edilmemektedir. Avustralya ve Yeni Zelanda kandi müdafaa hudutları Singa- pur olduğu kanaatile buraya İn- giltere ile birlikte asker yığmak- İtadırlar, Japonya bükümeti dahi Vaşingtondaki — müzakerelerden dolayı kendisinin hareket serbes. Hisini hdit etmemkete; - siyasi ve askeri sahalarda harp için mü- temadiyen hazırlanmak'tadır. İngiltere ile Sovyetler Birliği hiçbir zaman birbirlerinden ayrıl- mıyacaklarına dair teminat üstü. ne terminat vermektedirler. İngi- liz Başvekili Churchill dahi İngi- liz , Sövyet münasebatı komite- sine bir mesaj göndererek İngil- ciğer ve yekvücut olarak daima birlikte çalışacaklarını — söylemiş- Kir. - Bu teminalla bir tarafın mün ferit sulh yapmak korkusu zail o!. —3 BCİZ! şerhi ; İrmeneman ae enmmannani Bir meclizden ayrıldı- gımtz zaman arkamızdan neler söylendiğini bilmek isterse biz hazır iken l | kında neler sarfedildiğini bümek kâfidir. İiç Dedikodu;. şyalan — ve ihtirsemn beraber kaynattığı bir. kazandır. Gürür bu kazanın içindeki çorba ya harç olur. Herkes kendini bo. #enir, ve başkalarıma üstünlük 14. din eder. Aşağı yukarı dünyudü hemen herkes riyakârdır. Yüzünü ze karşi gösterilen sevgi ve mu. hahbet hislerinin hemen yüzde sek seninin yalan ulduğuna hükmede bilirsiniz! En iyi insan, başkal zının hakkında bÜâ Jözum fena | Sösünmüyen —insandır. Mümkün olduğa kadar az dedikodu yapınız ve azx çekiştiriniz! Elâlemin di. linden kortulmanın birielk çaresi

Bu sayıdan diğer sayfalar: