April 13, 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

April 13, 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 NiSAN 1935 CUMARTESİ M--———.. '”"uın_wı mektubları Üçüncü Rayhta köy İstanbul 9 nisan 1935 ";_’vı_mı_u Rayhda nasyonal — sösyalist 'min ökonomi ve köy politikasını an- An rakamlar şunlardır: i ::“3 yılında, 66,044,000 olan üçün « k ayh nüfusundan, yüzde 32,9 u nü - I.,LZW € kadar olan köy ve kasaba- B yüzde 36,7 si 2000-100,000 ara & ııouuıı.ı küçük şehirlerde, yüzde 30,4 ü 4000 den artık olan büyük şehi ü Yerleşmişti stan 9 mil- 58"—'“—3.090 i zirai, 13,051,000 i sımi S Don i Kicaret, nakliye, 2 milyon '& 000 ( serbest işlerde, 1,270/4) (i işlerinde çalışırdı. _us.ıo:.ooo başlı başına iş sahibi, 5 Yon 312,000 işe yardım eden nile ı_::& 5,517,000 memur ve müstahdem 4:846,000 amele, 5,822,000 gelir sahi- ve mesleksiz vardı. Almanyada başlı başına iş sahibi ve Ya yardımcı, memur, müstahdem olarak Sabtan 16,132,000 kişi 10,956,000 - nü - *U geçindirdikleri halde, 14.946,002 böylü ıs:ğz.ow kişiyi, — 9.343,000 e v 41 - Bi 315,000 kişiyi geçindiri Almanya aşırı sanayileşmişti. 1882 yılmra — Almanyanın nüfusu 1882 yılında Almanyanın. nüfusu .'MM bunun 7,134,000 i köylü i - tebilirlerdi, Sanayi İşlerinde & mil- Yon 787,000 kişi çalışırdı. 8,344,000 « - Tele, 1, 225,000 gelir sahibi ve meslek vardı. h Rakamların, 1882, 1933 arasında D yler aleyhine değişme nisbeti yüzde 25 dur (1) 1914 den önce alman sanayiinin ya 'ncı memleketlerden 25 milyar altın Mark alacağı ve alman kö: Man sanayi birikimlerine 17,5 milyar &ltın mark borcu vardı. ,1933 başlangıcında alman köyü, ;—_ı Mahsul fiatlarının düşmesi, borçlar, 'dizler, ipotekler yüzünden tam bir da Elma halinde idi. Ve alman sanayli - Hin yabancı memleketlere 25 milyar bor & vardı. Almanya bu aşırı sanayileşmesini Yıl içinde ticaret bilânçosunun 25 Milyar altın marklık borcu, 1914 - 1918 harb yıllarının açlığı 1919 - 1933 yılla- Tının işsizliğiyle ödedi. 1933 haziranın - da Almanyada sanayi ve ziraat işlerine &lı 20,815,658 işçi vardı. ve bunların 5.855,408 ( işsizdi. , 1882 den sonraki yıllarda Almanya bir ulus olarak ulusallaşmış bir sanayi ti, bir tüccar olarak beynelmilelleşmiş- . Almanya bir taraflr büyümüştü ve Büyüyen tarafı Almanyanın ulusal &i Birları içinden kuvvet almıyordu. Al - Man sanayicisini, alman sanayi i$şÇisinİ, Man tacirini alman olmıyan uluslı almanların olmuyan topraklar doyür: Yordu. Harbta almanlar aç ve harbtan *onraki yıllarda işsiz kaldılar. ğ 'onal sosyalistler, Almanyanın Yüzünü tekrar toprağa çevirmişlerdir. Hitler bu yeni Almanyayı : . “İstikbalin Almanyası ya yalnız bi Yİü rayhı olacak, yahut tepkı Hohen #anfen, Hohenzollern Almanyaları gi: bi batıp gidecektir. Onlar ıki ve iktr Mdi merkezlerini kendi içlerinde ara - Mayı unuttuklar için battılar... “Alman köylüsünün henüz tıkanma Mit olan kavvet kaynakları ihya edi Medikçe nasyonal sosyalist devriminin Z adan işe çıkmasına imkân yoktur » “ye anlatır. Nasyonal sosyalistler alman ulusu - u kendi tor an mahsulleriyle do - "f“':"nunı. üçüneü rayhı sıyasada, kül- K olduğu kadar ökonomide de ula * Toştınmağa çalışıyorlar. n;*—-ymı sosyalistlerin alman köyü n: İe"î len kuran ve koruyan üç ka - b k"' vardır. Bunlardan ÇE , korporasyonu) kanunu, ikincisi Çir « " çiftlik kanunu) üçüncüsü de (ivi-) Snunudur. Bu kanunlardan birincisiyle: “Rayh içinde gıda maddeleri / istih - föliyle uğraşan köylüler, bahçıvanlar, deniz, nehir balıkçıları, avcılar, orman- Silar va. ve.. Bu maddelerin toptan, PO Takende satıcıları, bu maddelerin istih- #aliyle uğraşanlar ve uğraştıranlar, b Araya toplanmış ve kendilerine, bu it 'in rayh ölçüsünde, ve alman ulusu - Bun birbirine bağlı olan menfaatlerine b ve salahiyeti ve - ee tözimi vazife h ayonun — başında Korpora: #a Tz ULUS Stresa konferansı bugün bitiyor (Başı 1 inci sayıfada) dedir. İngiltereye gelince, bu devlet da- ha çekingen davranmaktadır. İngiltere - nip düşüncesine göre, Almanyayı mesu - lieytiyle karşı karşıya getirecek olan yu mede bulunmadıkça ameli gü- venlik kurumunda temelli terakkiler el - de edilmesi çok güç olacaktır. Almanya ile yapılacak böyle bir istişare bu dev - letin de iştirak edeceği bir konfaransın en icabeltirmez. Bü - meeti bu istişare işini üzerine alabilir. Bu istişare di letlerin güvenlik kurumunu pekiştirmek yolundaki çalışmalarına devamdan alı koymıyacaktır. Alman silâhlanmasına dair olan fransız muhtirası için uluslar derneği konseyi kararını vedikten son - ra B. Laval Varşavaya ve oradan da Moskovaya giderek fransız — soövyet anlaşmasını imzekyacaktır. Öte taraf - tan ingiliz bakanları da alman hüküme- tiyle istişarede bulunacaklardır. Avru- panın sıyasal dürümünün kati / inkişaft bu istişarelerin sonuna bağlı bulun maktadır. « AA LA İngiliz bildiriği Stresa, 12 (A A.) — Bugünkü ko- nuşmalar hakkında ingilizler de şu bil. diriği çıkarmışlardır : Fransanın uluslar derneğindeki te- şebbüsiyle Hlgili bütün sorumlar hak- kında bu sabah etraflı görüş teatisi ol muştur. bu alanda ne yıp:Lıbiıu:eği görüşülmüştür. Cenevrede tutulacak yol hakkında esaslı bir anlaşmaya Va- rılmıştır. Ancak, aşağıdaki üç rfolhvl biribirinden ayırd etmek gerektir: a) Fransanıa uluslar derneğine an- dıcı, b) Bu andıcı! tezkere, Ş 1 €) Uluslar derneği konseyinin Ve- n sebeblerini gösteren receği karar, Bu son nokta hakkında Stresada bir karar - verilemiyeceği besbellidir. Bununla beraber sorum görüşülmüş ve bu husust a Cenevrede raportör- rayh bauernführer (rayh kö; 'e korporasyon — (Banern - i vardır. Vi çaft aka köylülüklerine ayıil - schaften) mınti maştır. ç Korporasyon köy mahsullerinin & kim, yeliştirme, fiat ilâr dşleriyle uğ- raşır. laşe kanunundaki mecburiyetle - rin veya müsaadelerin tatbikine neza - ret eder. A Üçüncü — rayh da, köylü | fakat — istihsal dirijedir. Köylü di- lediği yere dilediği mahsulü tkfxncx Ona, ekeceği yer ve o yere ehlecfıı mahsul söylenir. Köy, köylü için değil köy ve köylü, Almanya içindir. İrsi çiftlik kanunu, köylü toprağı - na mani olmak, köy - alnteri — karşılığında geçinme imkânını vermek, çiltçiyi ve toprağa ayrılmaz — surette c, Bu kanu- hür nın parçalarıması: lüye ve ailesine mirascısını rıln bağlamak için neşredilmiştü na göre, Çiftlik ve çiftlik taşınmıyan mallar çiltli üzerindeki taşınan ik demirbaşları parçalanzmaz, satık . Köylünün ge- lecek mevsime kadar ihtiyacından İıı la olan istihsali (ya'nız vergi borcu için ilebilir) baczedilemez. Biş çiftliğim kamen veya tamamen satılması, çiftik namıma borç yapıla * bilmesi için öz bir sebebin bulunması bu sebebi de malhkemenin kabul etme- si lazımdır. Gücü yettiğ haczedil halde borcunu ödemi - te sahib olmek hak- Rayh içinde toprak çalışmadan ge- lir getiren bir zenginlik değildir. Çit k bir çiftçinin ve silesinin ça - kadar büy'ik olur. adına At Bk ancal lışmasına elverecek kadar | Çiftliğin normal büyüklüğü, kornahrung denen ve toprağın ücüne, toprağa ekilecek mahsulün cin ..:ıü:ıre :lçüli:r. Ortalama olarak ot taya konan rakam 128 hektardır Mal sahibi olan çiftçi işin içyüzü, kendine toprak işlerinde güvenilen a * damdır. Aklını kaçıran, çok işki kulla- aan kazancı yok yere harcadığı için çredilen köylü köylülük hakkını kay- beder Pi Çiftlik sahibi öldükten sonra giftlik yerim lük yapacağı konuşulmuş, İspanya mu -« rahhası B. Madaryaganın geçmiş- ir. Sir Saymen itirazda amış- kat tabii bu sorum katl olarak kestirilemezdi. Çünkü bu iş yalnızca u - di er seyi salâhiyeti içinde- dir. Alman sorunlunun yanında herh taraflı olarak yeni- e yapılması gerek- üştür. Genel direk- bu sorumda da bir ncak kati B. Mak- ) sorumda da salahiyet- ka- şarlar Cenevre donalda göre bı uluslar derneğidir devletler doğu U olan g Almanyadan başka andlaşmasına andlaşmaları yaptıkları takdirde Hitle- rin ne gibi bir gidiş yolu tutacağı B. Saymen'den sorulması üzerine Berlin- den telyazrsı ile malümat istemiştir. Al- manya dışartişleri bakanı ingiliz büyük elçisine bildirmiştir Ki: Almanya büy- le bir ihtimali tehlikeli görmekle bera- ber diğer devletler özel anlaşmalar yap- salar bile Almanya doğu andlaşmasına girecektir. Bununla beraber Almanya kendi teb- ligatiyle öteki devletler tarafından ya- pılan tebliğatın ayrı ayrı belgelere ya- sılmasını istemektedir. Bugün Avusturya sorumu da görü- şülmüştür. Tagiliz salkuru 1933 şubatın- da ve 1934 ikinci kânununda teebit et- miş olduğu gidişini teyid etmiştir. İn- giliz bakanları bildirmişlerdir ki; Hit- ler “ademi müdahale,, yi tarifin güç ol- duğu düşüncesindedir. Bununla bera- ber bu sorum memnuniyet verici bir gekilde kotarılırsa buna mütcallik and- Jaşmayı özenle gözden geçirmeğe ha- zırdır. Bu sorum da böyle şimdilik kon- feransın programından çıkarılmıştır. Son olarak hava andlaşması da ko- nuşulmuştur. Bu andlaşmanın — şindi- den tanziminin çok güç olduğu görül- müştür. Bu iş üzerinde, uzmanların —— mirascıları arasında parçalanamaz. Çift Hiğin bir tek mirascısı olabilir. Bu mirasr- c Çeğer çiftçi ölmeden önce mirascıla- rından en çalışkanmı, en namuslusanu ayırmamışsa) en yaşlı oğlu, erkek oğ - lu yok ise en yaşlı kızı, mirascı bir kar- deşle ana baba ise, babadır. Üçünel Rayhıda köylü, alman ke- nından veya teki büna - benzer bir kan- dan gelen völkgenossedir. İrsi çiftlik kanunundaki bu haklar- dan topraktan veya ormanlardan sınai mahiyette istibsal yapanlar İstifade e - demezler. Dr. Sehacht'ın Laypçiğ'de söyledi « gine göre, bu kanun sanayie de tathik edilmiyecek. Üçüncü Rayhda — unıflar ve sınıflar devleti aleyhine mücadele e- den nasyonal sosyalist cejim, babadan oğula geçen bir çiftliğin yanına, baba - dan oğula geçen bir sanayicilik bir sa- nayi işçiliği koymuyacaktır. Üçüncü Rayhın ziraat nazariyecisi, ziraat bakanı ve rayh köylüler führeri olan, Valter Darre üçüncü rayhın, kö- yü koruma sıyasasını göyle anlatmıştır: Köylü yalnız ökonomik - tedbrilerle korunamaz Köylülüğün yaşaması ken - disinin ökonomik tedbirlerle yaşaması na değil, köylü toprağının alım satım malı olup olmamasına bağlıdır. Köylü hukuku onun toprağını satılmaz ve borçlanmaz bir mülk baline koymadık- ça, ne Fat ne gümrük sıyasaları ne fai ülmesi, köylüyü ödeyemiye « borç altında zin düşür ceği ve dayanamıyacağı kılmaktan kurtaramaz. Köylü dayanılabilecek şartlar içinde çalışabilmeli, atalarının alınlarının teri- le takdis erilmiş slan toprağını miras bırakabilmelidir. Hodbin liboralizm ve komünizm ve köylülük taban tabana zıd şeylerdir. Nasyonal sosyalizmin, iret çiftlik kanu vu, köylüyü bundan sonra eski alman hukukuna göre, toprağında sağlam ola- rak kökleştirecek, — ve toprağına #ahib olmak hakkını her türlü ökonomik buh ağmen satılmaz ve borç öde - mez bir mülk baline getirecektir.,, Neşet Halil ATAY meleri gereken ameli bir- vardır, Bunun — için bu gözden ge çok güçlü! sorum ancak genel bakımdan — gözden geçirilebilmiştir. En sonunda ingiliz salkuru şurası- r ki, Fransa- diği andaç üzerine Almanya hakkında yapılacak iş, ilerde her dt nt da önemle k nın Uluslar Det i bir a en - bozu. birler gorum dilmelidir Bu gözden geçir ü Bay Laval'in Berlin yolculuğu Londra; 12 (A.A.) — Star ga- zelesinin yazdığına göre, B. Laval Hitler ile görüşmek arzusundadır. Ve bu görüşme fırsatı Layval'ın Varşova ve Moskova yolculuğu sırasında elde edilebilir. Ancak bu görüşmenin yapılması için ilk şart Almanyanın ingiliz bakanla. rına yaptığı gibi bir çağırıda bu- hunmasıdır. Cuadorma heykeline çelenk Stresa, 12 (A.A.) — Fransız, ingi- liz ve italyan salkurları Pollanza'ya Biderek mareşal Cadorna heykeline çe Jenkler koymuşlardır. (Bu düyukların sonu 6 ıncı sayıfada) ——————————DLD Gündelik ARSIULUSAL GÜVENLİK (Başı 1 inci sayıfadı) güvenliği değil, ancak güvensizli- ği artırır.. Kanıksamış insanlar için inanma özgülüğü yıpranır. Güvenliğin ilk temeli ise inanmak olduğu için bundan acun barışı ve düzeni çok zarar görür. Son aylarda gene arsrulusal ko- nuşmalar çoğaldı. Devlet adamla- rı mekik dokuyorlar.. Bir araya toplanıp fiskos ediyorlar; “Halk neler söylendiğini işidip öğreni - yor. Konuşmalar sonucunda çıka- rılan bildiriğler çok süren harbler sırasındaki bildiriğler gibi kesin bir şey anlatmıyor. Toplantının bitmesiyle beraber sızan şeyler söylenenlerin tersine çıkıyor.. Kal- dı ki böyle birkaç taraflı konuş - malar ile devletlerin ve ulusların karşılıklı durumları ne — anlaşılır, ne de değiştirilebilir. Az çok aynı fikirde olmıyanların dilbirliği yap- malarına da imkân yoktur. Onun için konuşmalar srrasın - da ağır basmak istiyenler her şey- den önce silah gücüne dayanmak arzusunu besliyorlar Özende güvenliğe bir yer bı - rakmıyan bu şekildeki görüşmeler- den barış için faydalı 801 çıkmıyacağı beıbellidir.anr:: bir barış ancak kafaları ve ruh- ları her türlü hırs ve hınçtan te « mizleyen karşılıklı ve genel bir güvenliğe dayanabilir. Silahlı ba- rış ise bu güvenliğe meydan ver- miyen ve erkeç onu büsbütün yol- ederek harba yol açan borlım bir durumdan başka bir şey d dir. Arsrulusal güvenlik için çalıp- makta olduklarını söyliyen dev - Yankılar Ankara halkevinde makbet Ankara Halk birkaç zamandanber vi sahnesi amatör sahne- j sahnesinin seyircileri, amekten önce öğrem- ço- onların 'anmak — için gelen, gu okuma çağında, genclerle anı ve bal Halkevleri ve onların sahneleri söz ve yazı konusu olunca, sanırım ki, baş. ka törlü düşünülemez. Çünkü Halkevle. Ti kültür ocaklarıdır; balk için bir çe- şid okuladır. Orada, *kültür,, anlamı- nın içindemi, dışındamı olduğu müna- kaşa edilebilecek izerler değil, kültüre yararlığı üzerinde genel bir anlaşma ol. muş, “klasik,, adını kazanmış — olanlar halka gösterilir. Batı ülkelerimdeki liselerin sahne- lerini, bu bakımdan, eyi bir örnek ola- rak ele alabiliriz; onların sahneye koy- dakları izerler “klasik,, olanlardır. Bu Jiselerin bunu, bir kural gibi, böylece yapıp gelmekte olmalarının sebebi de sadedir: Okulalarda edebiyat derslerim de "klasik,, Jer okunur, onların her ye- ni İnceden inceye tetkik edilir ve en sonra da sahnede canlandırılarak sihim- dere eyice yerleşmesi - tamamlanmış ©- lur. Sanırız ki, Ankars Halkevi de “kül- tür ocağı,, vasfını düşünerek, Mukbec'i sahneye koymuştur. ... İşitiyoruz: Makbet'in oynatılma- sına karşı olanlar varımış. Hareket nok- tasr, yukarda anlatmağa çalışmış oldu- ğumut görüşe uygun olunca, “Makbet oynatılmamalıdır,, düşüncesi, “klasik. ler Halkevinde oynatılamaz,, anlamıma değil, ancak “Makbet oyneatılamaz,, an- lamına alınabilir. Bu görüş üserinde de durmak imkânı vardır, ... Geriye, Halkevleri bangi klasildleri, nasıl eahneye koymalıdır? sorumu ke- ht ki, buna gene döneceğiz. N. BAYDAR Yunanistanda Papulasın muhakemesine başlanıyor İstanbul, 12 (Telefon) — Yarın general Papulas'ın muhakemesine başlanıyor. Atina üniversitesinden on bir, Selanik üniversitesinden on altı venizelist profesörün işle- rine nihayet verilmiştir. Seçim İis- telerinin hazırlanmasına başlandı hükümet seçimde miting yapılma- masını emretti. Macaristanda seçimi hükümet partisi kazandı letler tersine olarak hareketleri ile ; güvensizliği yapıyorlar. Bunda şu veya bu devleti suçlu çıkarmakta veya göstermekte fayda yoktur. Hakikat şudur ki, güvensizlik gi « bi, suç da kamusaldır. İlk iş şöyle böyle bir barış sis- temi kurmak değil, yavaş yavaş genel güvenliği artıracak çarele - ri arayıp bulmaktır.. Karşılıklı gü- venliğe dayanmıyan bir barış ya - pısı çürük ve devamsız olur. Dev- let adamları bu çareleri gerçekten bilmez değildirler. Ancak arsıulu- sal geçimin anayasası bugün de sonsuz bir bencillik olduğuna gö- re onlar için açık ve kesin konuş - mak kolay görülmemektedir. Zeki Mesud ALSAN Bay Gömböş Budapeşte, 12 (A.A.) -- Uhr- sal birlik hükümet partisi, teki saylavlıklardan yüzde yetmi- şini kazanmıştır. Parti, 245 say- avlığına 18 saylav'ık daha ekle- miştir. Saylavların hzinen yarısı yenidir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: