16 Temmuz 1938 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

16 Temmuz 1938 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cümarlesi 16 HETEE L | Çankırı caddesi, Ankara Telgraf: Ulur - Ankara TEMMUZ TELEFON 1938 | Başmaharrir ısrı :nrmıcıdknhrıım 1063 Ha at işler 1063 5 KURUŞ İdare İımeırınq 1061 Atölye 1064 Zonguldak limanının güzel bir görünüşü İktisat Vekilimiz Karabük'te Karabük izabe fırınları hemen - hemen ikmal edilmiştir İç geziler ve gördüklerim Doktor Fatma MEMİK Edirne mebusu Nedense bilmiyorum ötedenberi bende bir arzu var: Memleketimi ge- zip görmek ve tanımak. Uzak ve ya- kın tarihi ve coğrafi vaziyetiyle bü- tün dünyanın gelip görmek ve tanı- Mak istediği ana yurdumuzun güzel- Tiğini görmek için beslediğim bu ar- Tü ve heves tâtil münasebetiyle tek- Tar canlandı. Bu fırsattan istifade e- derek arkadaşlarımla birkaç gün için Afyonkarahisar vilüyetine kadar bir Bezi yaptık. Görme, gezme ve hava değiştirme- Hin yalnız yer değiştirmekten ibaret Olmadığını; gezmenin yorgun, din - lenmeğe muhtaç beden hücreleri üze- Tindeki müspet tesiri çok gezenler ve fakat hekim olmıyanlarca da bilinen bir keyfiyettir. İnsan, bulunduğu Yerden biraz uzaklaşınca; başka yer- lerde emsaline az tesadüf edilir tabi- ât güzelliği ve hele zengin ve verim- li yurdumuzun her türlü inkişafa el- verişli toprakları üzerinde — asırlara Sığdıramadığını senelere sığdıran ku- vetli ellerin yapmakta olduğu kal. kınma savaşı karşısında kendini ruhan izâç eden bütün düşüncelerden bir anda sıyrılıyor. Gördüğü eserlerin bı- Taktığı âtiye emniyet verici tesir al- tında beden hücreleri sükünet içinde daha verimli çalışıyor. Bu müsbet ne- ticeye göre uzvi bir hastalığı olma- dan mütemadiyen kendisini dinliye - N &.. Spsta 9 eileterece Gim bir tek yol var, Gez, dolaş, yur- dundaki inkişafı gör yalnız bu görgü senin için şifadır. Memleketimizde her sahadaki inki- şafın ne kadar süratle yürüdüğünü gö zünüz önünde canlandırmak için Af- vilâyetini ele alalım. i büyük kalenin eteğine uzanmış eski Afyon; fakat yaklaştık- ça bu manzara değisiyor: İstasyondan içine doğru iki tarafı akasya açlariyle süslenmiş bulvar. Etra: ında sağlı ve sollu yeni yapılmış ku- mandanlık, vali konağı, parti binası, lise, Dahs ilerde sağda hükümet ve belediye binaları İle hususf şatısa aid yepyeni modern binalar, meydanlık- ta Ulu Önder Atatürk'ün kurtarıcı ve yaratıcı dehâsının sembolü. Bu meydanlığın etrafında inşasma son hız verilen belediyenin yeni bi- fasi ve kız enstitüsü. Geniş ve ağaç (Sonu 2. inci sayfada) Çatalağzı dHimanı iki senede faaliyete geçmiş olacaktır İktisat Vekili bugün geliyor Zonguldak, 15 a.a. — Kozlu Kömür İş müdü İhsan Soyak bugün mâden mühendisleri cemiyeti merkezindeki toplantıda İktısat Vekilimize cemiyetin fahri reisliğini kabul buyurmak su: retiyle şeref vermelerini rica etmiş ve cemiyet âzalarına mahsus rozeti vekilimize taktim etmiştir. İktısat Vekilimiz mâden mühen- disleri cemiyetinin fahri reisliğini kabul etmiştir. Tahlisiye istasyonu törenle ——— ”— açıldı | D sğraşudak isaa o zoguakse| Küllür bakanımız Erzurum'da telkikler yapıyor dele etmek Üzere 30 apareyle müceh- hez olarak tesis oluran tahlisiye is- tasyonunun dün İktisat Vekili Şakir Ketebir'in huzuriyle açılma töreni ya- pılmıştır. Evelâ havza müdürü ve baş mühendis B. Cemal Zühtü Aysan ta- rafından güzel bir nutuk vö miş ve müteakiben İstiklâl Marşı dinlenmiş- tir, Bundan sonra İktisat Vekili kor- delâyı keserek istasyonu açmıştır. İ tasyon dahilinde maden galerilerini |temsilen tahtadan üç katlı bir maden | ocağının dahili tertibat: gösterilmekte dir, Vekilin huzurunda suni tencffüs cihazının tecrübeleri yapılmıştır. Kömür işçilerinin sosyal durumları Zonguldak, 15 aa. — İstanbul ga- zeteleri başmuharrirleri, bugün Tür. kiş şirketi mücsseselerindeki — maden işçilerinin sosyal teşkilâtın: tetkik et. (Sonu 5. inci sayfada) B. Şül—cîi;— Kaya İstanbul'a gitti Dahiliye Vekili Genel Sekreteri Bay Şükrü Kaya dün ak l şam Eksprese bağlanan hususi vagon- la İstanbul'a hareket etmiştir. Bay Şükrü Kaya Ankara Garında vekâlet, | ve Parti Kültür Bakanımız B. Saffet Arıkan gunu ve Erzurum'un kültür ihtiyaç- larının dajma göz önünde - bulundu- (Sonu 3. üncü sayfada) devletleri bahriye mütehassısları kon- feransı bugün Amiral Sakelarleu'. riyasetinde mesaisine başlamıştır. |sefiri B. Raphaol ile Hariciye Hatay'da Tesçil ve seçim muameleleri Orta elçi B. Ceyad Açıkalın Antakya'da Antakya, 15 aa. — Yakında başlıya-| zak olan tescil ve seçin muamelâtı akkında icabeden tedbirleri mahal nde tesbit ve fransız makamatı ile temas ve işbirliği yapmak üzere fevka ide murahhas olarak hükümetimizce amur edilmiş olan hariciye vekâleti rinci daire reisi orta elçi Cevat A- alın dün akşam İskenderun'a mu- salât ve hemen Antakya'ya hareket tmiştir. B. Cevat Açıkalın Yunanisfan'la imzalanan anlaşmalar — —— Ankara, 15 aa. — “Tebliğ” | 30 teşrinievel 1930 tarihli Türk - Yunan dostluk, bitaraflık, uzlaşma ve hakem muahedesine ve 14 eylül 1933 tarihli Türk - Yunan samimt itilâfına müzeyyel olup 27 nisan 1938 de Tür: kiye Başvekili ve Hariciye - vekilinin son Atinâ ziyaretleri esnasında İmza- lanan muahede her İki devletce teşki- Vâtr esasiye kanunlarımnın vazettiği u- sul dairesinde tasdik edilmiş olduğun- | dan tasdiknameleri bugün 15 temmüuz 1938 de Hariciye Vekiâletinde Yuman KÂtIbi umum? muayini Nebil Batı nnhndın] parti erkânı ve dostları tarafından v turlanmıştır. Erzürüm, 15 aa. — Dün akşam be-| lediyede Kültür Bakanı Saffet Arı-| Balkan Antantı devletleri — |”*9 gerefine verilen ziyafet çÇok sami-| bahriye mütehassısları — | Siz hava içinde geçmiştir. Beledi , ye reisinin kısa söylevine verdiği ce toplantısı vapta sayın bakan, hakkında - gösteri- Atina, 1$aa. — Balkan Antantı|len ilgiden dolayr müteşekkir —oldu-| | teati edilmiştir. Tufan yağmuru Bir çok Dün sıkıntılı. ve sıcak - geçen bir günden sonra akşam üzeri gök yüzü birden bire karardı. Şiddetli bir gök Kürültüsü ve şimşekle beraber ba: daktan boşanırcasına bir yağmur yağ- mıya başladı. Nihayet yağmur âdeta tufan halini aldı. Ve sular, iri sırım- dan bir kamçı gibi Ankaranm damla- rıhi veasfaltını dövmiye başladı. O kadar. şiddetli , yağıyordu. ki, âdeta herkes çamların kırılacağından - kor- kuyordu. Siyah gök yüzü mütemadi. yen çakan şimşeklerle aydınlanıyor. du. Yağmur şiddetle devam ediyordu. Çok ğgeçmeden Ankara'nın semasını kaplıyan bulutların “içindeki — bütün su sokaklarda dere halinde çağlamı- ya başladı. Artık muhakkak münhat yerleri su basmıştı. Nitekim telefon- la aldığımız haberler, bir çok — yerle- rin'su altında bulunduğunu gösteri. yordu. Bu vaziyet dahilinde değil so- kağa çıkmanım, hâttâ bir taksi bile ça- gırma muzla telefonla konuştuk: O, selleri şöyle yolları BUGÜN 16 sayfa ilâvemiz HATAY Çimento fiatleri çok ucuzladı Çimento resmi ton başına 50 kur_uşa indi iÇimento bir elden ve Etibank vası:<5ziyle ithal edilecektir Ankara, 15 a.a. — Memleketimizde umran vasıtası olan çi- mçntonun ucuzlatılması gaye ittihaz edilerek bu sahada hükü- metimizce bazı tedbirler almmıştı İstihlâk edilen çimentonun kısmı azamı devlet işletmelerinde ve devlet mücsseselerinde kullanılmaktadır. Bu itibarla hükü met bu sanayii her hangi diğer bir diğer şeklinde telâkki etme. mektedir. Bu esasa binaen gümrük r-smini bir ton için 3 ve 4 n “SO” kuruşa indirerek çimentonun bir elden “Etibank" iyle idare ve ithalini kabul etmiştir. Tirar vasıti Bundan sonra yapılacak fabrikaları mezkür bankamız yapa. çağı gibi mevcut fabrikalardan arzu edenler dahi “Etibank” ta- ; andan aatın alınabileceklerdir. : e ÇOK FECİ BİR KAZA Genç tayyare mühendisi Salâhaddin'i kaybettik Türk hava şehitlerine genç ve çok kıymetli bir tayyarecimiz da- ha katıldı: Mühendis Salâhaddin evelki gün İstanbul'dan Eski- şehir'e uçarken yolda feci bir kazaya uğradı. Tayyaresi yere sap- landı ve kendi eseri olan tayyarenin altında can verdi. Kazanın vukua geldiği saatte İnbn nü kampında bi adağı - mız hâdisenin cereyan şeklini - şöyle anlattı: Salâhaddin sabahleyin saat 9.30 da Istanbul'dan hareket etmiş fakat hava rasat raporlarını almamıştı. Tayyare- yi usta makinistlerden İlhami idare ediyor, genç mühendis de son eseri. ni ilk-defa tecrübe ediyordu. Hareketten biraz sonra bize Salâ- haddin'in hava rasadını bilmediğini telgrafla haber verdiler, bu kadar: fe- ci bir kaza kimsenin aklına gelmemiş- ti; fakat içimizde bir endişe de yok değildi. Saatler geçtikçe Üürüntümüz arttı. Hareketten itibaren dört saat geçmiş olduğu halde , hâlâ, göreme- miştik. Sonradan öğrendiğimize göre taye yare İstanbul - Eskişehir arasında fe- na ve tehlikeli hava ile karşılaşmış (Sonu 2. inci sayfada) unan bir B. Salâhaddin Alan yerler su altında kaldı, bir kaç ev yıkıldı Nüfusca zayiaf yoktur Talebe kamplarındaki çadırları baştan aşağı su bastı, fakat talebenin hepsi kurtarıldılar ( Sel sahalarını, talebe kapmlarını — dola- şan — muharrirlerimizin anlattıkları ) Sular yarım metreden fazla yüksek bir halde hızla akıyor.. — Adamları sürüklüyor mu? — O kadar değil.. Fakat sepetleri, küfeleri ve tahta sandıkları götürü- yor, Her halde Kızılay bahçesi tama- miyle su altındadır. Filhakika bu vaziyette pencereyi açmak bile imkânsızdı. Şimşek yağ- murun kamçısiyle âdeta yarış ediyor- du. Bir taraftan da matbaamızın bir- çok yerlerini su basıyordu. Biz, hem (Sonu 4. üncü sayfada) kânı yoktu. Atatürk - bulvarındaki bir dostu- latıyordu: — Hiç gelmiye teşebbüs etmeyin, a bastı. Otomobil işlemiyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: