23 Ocak 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

23 Ocak 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

rg A MN b *— .6— VAKIT 23 Könumsani 1930 Zampara Kıral Rakibeler karşısında tezvir Gözde elde ettiği ahlâksız posta müdürü sayesinde sahte mektuplar uydurarak kıralı başka kadınlardan soğutuyordu. Mantosunu ve manşonunu fır- Madam dö “Pompadur,, bu kurtulmaz 22 Kânunsani 830 Borsalar K Kamb yo 7 Ilngiliz lirası Kr. (1028 028 TL mukabili Do oararsol 047570 Frank - p3 1809 Liret ilyarderlef Nasıl zengin oldular? | m —————— “Krup,lar: 20 .İ Sosyalizmin büyük düşmanı Krupun yegâne gayesi sosyalizmin kendi amelesi arasında yer edememesi, ve nüfuzuna halel gelmemesi idi Belga Drahmi ad oi s 5 Hırsel dlir.so Otamılan bir eski müşavir lattı sür'atle soyundu, sonra di- ğer kadınarı dışarı çıkartarak madam dü “Hose,, ye dediki: “Şu madam “Kualen,, kadar bayasız kadın görmedim. Bu akşam onunla bir masada İs- kambil oynıyordum; ne kadar azap çektiğimi dünyada size an- latamam, Erkek ve kadmlar nö- dam dö Kualen iki üç defa tavırla : “ Hepsi benim!,, dedi. Bir sıra galibane bir tavırla : “ Bötün kozlar bende , diye bağırdı. Benden aynlırken yap” tığı reveransı bir görseydiniz! » Madam dü « Hose » 5 « Kıral ne yapıyordu. Muamelesi nasıldı ? » Madam dö « Pom- padur» meyus bir tavırla şunları söyledi: « Ah! azizem siz kıralı tanımıyorsunuz. Eğer bu karıyı bu gece apartımanma alacak olsa bile herkesin müvacebesin- de ona baridane muâmele eder ve bana karşı büyük bir alâka gösterirdi. Böyle terbiye görmüş; yoksa hakkına (bakarsanız iyi ve açık kalpli bir adamdır. « «Bereket versin Markiz madam dö “Kuwalen,, in plânlarım boz- mıya muvaffak oldu. Eşhası hu- susiyenin yekdiğerine yazdıkları mektupları kopya ederek kırala takdim eden posta müdürü “Ya- nel,, o kadar sadık idi ki, böylece elde ettiği esrarı kırala bildirmeden markiz dö «Pompa- dur» a uğrar ve aldığı malâmatı ona bildirirdi. Bu sefil için «Kesne»: «Bir da- ha onunla yemek yemiyeceğim!,, demiştir. İşte bu adamın delâleti ile kırala gönderilen mektuplar arasına, saraya merbut olduğu ağzın“ dan şu mektup uydurularak ko- nuldu: «Zatı şahanenin bir dostu olması icap eder, ovaziye- timiz müsait olursa biz de bir İdost tutmuyor muyuz? Mamafih elindekini ala koyması şayanı “temennidir. Bahsolunan kadın yüksek bir tabakaya mensup ol- “duğundan bol bol caka yapa- caktır. Ona senede hiç olmazsa bir milyon vermek icap edecek; çünkü cok müsrif olduğu söy- leniyor. Sonra tekmil akrabasını vali, mareşal bilmem ne yapma- Iı; bunlar sarayı işgal ederek nazırları titretecekler.» Bu mektubun on beşinci “Lui,, nin üzerinde hasıl ettiği tesir pek büyük oldu. Az sonra mar- kiz madam dü “Hose,, ye de- di ki: “Bu muhteşem madam dö “ Kuzlen , istediğine muvaffak olamadı. Kıralı yüksek tavırlari ile korkuttu. © Ondan boyuna para İstedi; kıralım tabiatı malum; kesesinden iyüz lira vermeği bile düşünür. , Zaten madam dö “ Kualen mağlup (olmamanın çaresini sraştırmamıştı. Ovakit dedikleri gibi bir “umumane kızı, gibi aslim oldu va övlece terkedildi, rakipten (kurtulur diğer birine çattı. Bu sefer rakibi yaman bir şeydi; azkalsın markizi atlatıyordu. Markiz akra- basından matmazel dö “Romane,, yi kont dö “ Şuazöl ,, e vermişti. Çok güzel, genç ve terütare olan bu kontes kıralın dimağı üzerinde mühim tesir gösterdi. Kıralın bu inhimakini kontes Destrat oOhemen keşfetmişti. Kontes mevkiini markiz dö “Pom- padur ,, a medyun olduğu halde ona karşı büyük bir husumet belirdi. O sırada madam Destra- dın madam dö “ Pompadur,, un diğer bir düşmeni olan kont “ Darjanson ,, un dostu olduğu rivayet ediliyordu. Güzel kontesin en büyük emeli böyle parlak bir mevki işgal edebilmekti. Kocası ise en hayvan kafalı mahlüku olduğundan bir Wania teşkil etmezdi. Sabırsızlıkla beklenen bir ne- ticeye varmak için ne mümkün se yapıldı. Akrabasından şüp- helenmiyen markizin delâletile Kontes bütün eğlencelere bütün seyahatlere sarayın bütün ziya- fetlerine iştirak etti, Madam “Destrad,, “den ders alan genç köntes vaktile madam “Detyol,, un yaptığını tekrar ediyor: “Ko- casına ihanet oedemiyeceğini, bütün gençlerden nefret ettiğini fakat yalnız kırala mukavemet edemiyeceğini.,, . herkese söylü- yordu. Böyle sözler on beşinci Lainin hoşuna gidiyor ve have- sini ziyadeleştiriyordu. Asma köprü Ticaret odası bundan bir müddet evvel İstanbulda bir asma köprü yapılması lüzumunu Şehremanetine bildirmiş ve bu hususta müzakere etmek üzere bir komisyon teşkilini talep et- mişti. Emanet bu teklife ceva- ben İstanbulda asma köprü kur- mıya fenni ve mali imkân ok madığından bir komisyon teşkili Tüzumsuz olduğunu bildirmiştir. Simitçileri teftiş Şehramaneti seyyar simitçileri teftiş edebilmek için bazı ted- birler almıştır. Anadolu buğdavı Son günlerde Anadoludan şebrimize gelmekte olan buğday miktarı artmıştır. Bu bal, yeni yapılan demiryollarından ileri edir. Piâk fabrikası Feriköyde 500 bin lira sarfile yapılmakta olan plâk fabrikası bu ayın sonuna doğru bitecektir. Burada imal edilen plâklar Mısıra ve Balkanlara da gön- derilecektir. Hastaneler ve yaralılar Polis müdürü merkezlere gön- derdiği bir tamimde herhangi bir cerh vakası neticesinde ya- ralananların bastaneler tarafın- 1Dolar (Amerika) 0 Frank gFransızi Liret (italya Ö Prank Belçika) 0 Drahmi (Yonaa) po Frank filsviçrej (20 Leva JBulgar) 1 Florin (Felemenk) 20 Kuron (Çekoslovak 1$ibng jAvusturya) #Pereta (ispanya) 1 Rayşmark | Alpanya” IZiot Lahistaa; 1 Pengö 'hacatistan , 0 Ley (Romamyaj 0 Dinar (Yuçoslorya) 1Çeroneç |Sevyee| Atm i Mecidiye | Banknot | Tahvtiler İstikrez dakili “vadeli İOuyuzu muvahade Ikramiyeli demiryolu İstanbul tramvay girkevli Rıhtım Dak ve A stanbul anodimi #3 Şe, Borsa Barlej Hisse sersetiri | iş baskısı Osmanl bankası Ticaret ve zahire Flatlar Ticaret borusm kârburmuzelliği tarafndss verilenlştir Okkasi Azami Asgari KE KP Yumuşak now 619 ur» 6 m Çavdar rı Arpa 7“ Mar se 88 Fasulya . #5 Defterdarlık ilânatı SATILIK BOSTAN: Arnavut- köyünde oYağhane sokağında 19-21 No. 4840 zradan ibaret bostanın nısfının 3 hisse itibarile bir hissesi sahibinin bor- cundan dolayı 6-11.929 tatihin- den itibaren 2İ gün müddetle müzayedeye vazedilmiş O isede talip zuhur etmediğinden ilân tarihinden itibaren on gün daha , temdit edilmiştir. Talip olanların " İstanbul idare heyetine müra- caatları, (T) Mevlidi Nebevi Kânunusaninin yirmi dördüncü cuma günü öğle namazım mü- teakip Aksarayda Valde camii şerifinde Tütün inhisarı müdü- riyeti umumiye fen müşaviri Yusuf Ziya Bey tarafından Hafız Burhan Beye mevlidi nebevi kıraat ettirileceğinden yevmi mezkürda ar buyuran zevatı muhteremenin' icabetleri rica olunur. mama dan muhakkak kabul edilmesi lüzumunu bildirmiştir. Cezalandırılan birahaneler Polis müdüriyeti Beyoğlu ve İstanbul tarafında bulunan bira- banelerden bir kısmını cezalan- dırmıştır, Krup liberalizmi inkâr ediyor- du, Kendisindeki sosyopatriyar- kal mesuliyet hissiyatı buna ma- ni idi, ve bundan latuhsa bir kazanma derdini ifadesini görü- yordu. Sosyalist hükümet hak - kında «Lasal» in fikirlerini kabul kuvveti idi. Doğrusu söylenmek icap ederse siyasetle gayet az iştiğal ediyor ve yalmz kendisi- ne taallik eden nikatı alâka ile takip eyliyordu. Mesela birinci Vilbelme yapı” lan sui kasttan sonra Krop s0s- yalizm aleyhine hücum etmeyi düşündü. Fakat e 0s“ yalizm O aleyhinde ki kanıma imzalayınca Krup bunu kâfi görerek sustu, Bu sıralarda yani 1880 de Rayştağ meclisi nam- zetleri meyanma ismi geçti. Fakat kendini pek te alâkadar etmemiş olan bu intıhabatta yüz «| tarafından mağlup edildi. Krup Katolikler Protestanlar üarasm- da zübur eden dinf cidale karış- İİ madı. Bu cidal işletmenin sü- kün ve sayine halel getirecek bir hadise idi. Daha sonraları dini rünen ameleyi savdı, ve ame- le beldelerinde intirikası ile tanınmış bazı dini gazete ve mecmuayı yasak etti, Vefatından âz evvel yani 1887 de bir defa daha siyasete karıştı. Oğlu lehine propağanda yapt. (Filhakika genç Krup sağcenah namzedi idi, idi, İbtiyar Krup söylediği hu- tuklarda hayret verici bir per- vasızlıkla “oğlunun Esende nam- zetliği kabül etmesi sırf intihap edilirse hükümetin askeri proje- sini müdafaa için (olduğunu, söylüyordu. Fakat bu defada merkez namzedi kazandı. » “Krup,un hayatının son sene- lerinde bir çok ailevi sıkıntılar etrafını sardı. Hepsi kendinden genç olan birader ve hemşirele- ri vefat etmişlerdi. Zaten Krup şeriki mesailerinin halkası git- tikçe seyrekleşiyordu. Nihayet yetmişlik ihtiyar son bir darbe yedi; kendinden yirmi ve genç olan zevcesi kaçtı. Bu zamanı gezmiş adamlar arasındaki aile iftirakımın. esbabı pek manasız e beraber, inkıtarmü- nasebatı tevlit için az bir şey genç ve güzel kadın uzun müd- detten beri yekdiğeri ile hiç bir dimağa malik olan bu dahi, bel şeyi yüksekten gören, yüksek sosyetelerde yaşamıya alışık ola bü adam, evinde, dört duvaf arasında oldu mu, somurtkan v8 asabi bir şey olurdu. Aile hs” yatmın muhiti ona İüzumund halbuki ocağına avdet edincöl saçma şeyler için kendisinin etrafındakilerinin ve tra başlamıştı. Kadın az zamanda ikinci dereceye atıldığım gördü Halbuki gayet şen tabiatı bit mahlük idi. Zevcinin servetindet istifade ederek tatlı vakit geçir” mek istiyordu. Zevci ise onü Hügel sayfiyesinde resmi zevatı kabulüne tahsis ediyordu. Bü iki mahlük arasında mütemadi bir anlaşmamazlık vardı. Bu laşmamazlık bir müddet kaldıktan sonra nihayet p verdi. Kadın bir bir gün “LAYIŞE, kaçtı ve zevci vefat ed kadar “Esen,e avdet Gbdisdi Alfret Krup Düsseldorfta tanı dıklarının evinde genç kadınlar la gönül eğlendirmiye du. (Bitmedi) Hayriyeden istedikleri medet bir hakları vardır: Gece vap Nüfus itibarile Kadıköy V* civarına muadil olan Üsküdafi Beykoza kadar olan köyler halki nı da bu meselede kendi yanı” da görüyor. Şirketçe yalnız pef” şembe akşamlarına inhisar ©t” rilen İ vapuru bu uzun kış ge celerinde her akşam hareke ettirilse acaba şirket ziyan eder? Saat 21 den sonra ml sahilinden çekip ayki gr risefainin her akşam “ağ hattında olduğu gibi) Hayriyeden bu medeni hakk” istiyor. Bir ikinci şikâyetimiz de YP, arm hareketi esnasında e efendilerin halkım lehine ' ket etmeyişleridir. Mesel 6 purun hareket dakikasına il birkaç saniye varken kalktığı çok görülüyor. AV” münasebette bulunmadan sırf bas-| da bu gibi müesseseler - talıklı çocuklarına bakmak için n yana yaşıyorlardı. Fevkalâde bir) terkederler, saniyeyi daima halkın *

Bu sayıdan diğer sayfalar: