28 Şubat 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

28 Şubat 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 4 — VAKİT 28 ŞUBAT Fırtınanın dehşeti (Üst tarafı 1 inci sayfada | Fakat sarfedilen bütün gay- retlere rağmen vapurun oturduğu yerden tahlisi mümkün olamamış dün gece dalgaların şiddetile bir ceviz kabuğu gibi kayadan kaya- ya çarparak ikiye bölünmüş son- ra batmıştır. Parçalanan vapurlardan ikinci- side Türk bandıralı ve Kırzade- ©. lere ait (Tecelli adalet) şilepidir. — Tecelli adaletin batışı bir fa- Ga olmuş ve geminin ikinci kap- bsin B. fırtınanın şiddetin- ederek ölmüştür. Sr il adalet Zonguldaktan kömür tahmil ederek İlmanınu- za gelirken Alacalı önünde ka- raya olurmuştu. Alınan haber- lerle derbal faaliyete geçen tah- lisiye idaresi imdat göndermiş yene raket tesisatile geminin 17 kişiden ibaret olan mürette- batından on altısı kurtarılmıştır. Tahsin kaptan bu esnada âni “bir buhran neticesinde vapurun "kazan dairesine inmiş bilâhare gemiden çıkmadığı görülünce yapılan taharriyatta cesedi orada bulunmuştur. Fakat vapurun tahlisi için ya- pılan bütün gayretler boşa çık- mış gemi sabahleyin ortadan iç eee parçalanmıştır. j alık Tahsin Beyin cese- “dinin de içeride kaldığı, - sahile çıkarılamadığı söylenmektedir. Tahsin Beyin ölümünde, bazı işaretlerin anlaşılıp idare edile- memesi bir amil telâkki mektedir. Tahlisiye efradı vapura sekiz defa fişenkle raket atmış niha- yet sonuncu fişenkte © tayfalar bunun sureti istimalini öğrenmiş- lerdir. Raketle gemide bulunan bir kadın birde altı aylık çocuk da kurtarılmıştır. Fırtma esnasında karaya otu- rup da batmaktan kurtulan vapur larda iki tanedir. Dunlardan biri “Velfit,, isminde on bin tonluk bir benzin ve tank gemisidir. Vapur karaya oturunca geminin 22 mürettebatından ancak 15i sandallarla denizde iki saat ka- dar müthiş ölüm teblikelerile uğraştıktan, dalgalarla çarpıştık- tan sonra sahile çıkmışlar diğer ie raketle kurtarılmışlar: ir. Öbür kazazede vapur da Ode- sadan demir hamulesile Ameri- kaya gitmekte olan Tersim is- minde diğer bir şileptir. Bunun iürettebatı da temamen kurta- rlmıştır. Fakat her iki gemi kaptanmın söylediğine göre şid- “detli dalgalar iki vapurunda su kesiminden aşağısını parça- lamıştır. Kaza mahalline giden tahlisiye umum müdürü Necmettin B, dün dönmüştür. Adalar denizinde Adalar denizinde de fırtına yü- | vaffakiyet temenni ederiz. zünden bir çok kazalar olmuştur. Istanbuldan fındık, tütün alarak Hamburga giden Volos isminde- ki Alman vapuru Ayioseleftros civarında kayalara çarparak par- ça, parça olmuştur. Vapurun kazanları da patlamış, içindekiler telsizle mütemadiyen 12 saat imdat istemişlerdir. Nihayet mü- rettebat kurtanlarak o Selâniğe çıkarılmışlardır. Zonguldakta gündenberi deniz çılğın gibidir. Dalga kırana çarpan dalgaların irtifa: 48 metreyi bulmuş liman- da faaliyet durmuştur. Avrupanın her tarafında kış Paris, 26 — Fransanın cenu- İ Jiktısadi münasebatına verdiği ehemmi- İ mamızı icap ettiriyor. İtiler mensuplarına da tesir etmiştir. edil- | Ispdciales) isimli kitabımı esas olarak lalmıştır. | ğı bir dereceye kadar inmiştir. Zonguldak, 27 ( Vakıt ) — Uç | 1931 Alman başvekil ve hari- ciye nazızının seyahatleri Martın üçüncü günü Alman harici- ye nazarı (Kürtiylis) ile başvekil Brü- ning Viyanaya gelip Avusturya baş- vekili (Şober) in geçen şubat PRerli- ne yaptığı ziyareti iade edecekler. Avusturvanın son zamanlarda Bal- kan hükümetleri ve Türkiye (ile olan yet bu ziyaretle bizim de alâkadar ol.) Avusturyanın bugünkü siyasi vazi- yeti, eskiden de olduğu gibi Alman- yanınkine bağlıdır. Muhakkak olan; bir mesele varsa Anşlus meselesinin | yani, Alman — Avusturya birleşmesi meselesinin bu mülâkat esnasında gö rüşüleceğidir. Hitler ve Heymvehren partilerinin Almanyadaki ademi mu vaffakryetleri Avusturyadaki bu par-| Bundan bir ay kadar evel Kont Bet. lenin Viyanayı ziyaret etmiş olması, Brüning ve Küryüsün seyahatine yeni bir mana da verdirebilir. o Acaba bir Avusturya — Macar — Alman mü. sellesi mi düşünülüyor? Her halde Kont Betlenin son zaman lardaki ziyaretlerine Viyana mülâkatı orta Avrupada yeni bir vaziyet doğura- caktır, MALÜL ZABİT VE EFRAT AİLELERİLE YETİMLERİNE İKRAMİYE TEVZİ EDİLİYOR Cihangir askerlik şubesi den: Hasköy, Kılıç Ali paşa, (Cihangir, şubelerinde kayitli ikinci deftere dahil mwalâl zabit ve efrat ile şehit aileleri ve) yetimleri ikramiyelerini almak üzere her hafta pazar günleri sabahtan ak- şama kadar Beyoğlu Kaymakamlığın-/ da müteşekkil komisyona müracaat ey lemeleri ilân” olurnur. riyasetin- kimAlağli eman Matbaamıza gelen eserler! mektebi Ri- yaziyatı Ticariye ve Maliye Müderrisi Kirkor Kömürciyan Bey “İhtisas Mu- hasebeleri,, ismile bir seri ve cidden ihtiyacımız olan büyük bir eser telifi- ne başladı, “Şirket, sanayi, banka mu- hasebelerile sigorta mukavelesi ve muh telif muhasebeler v. « den teşekkül e- decek olan bu kiymetli telifin ilk kıs- mı olan şirket muhasebesini ayrı bir kap içinde neşretti. Bu kıymetli hoca arya'da Bir line Avrupa politikasında, hatta dünya siyasetinde söz sahibi ol- muş, yeni ve eski dünyada birçok müs temlekelere malik olmuş iken yalnız Fasın şimalinde bir karış yeri zor tu tabilen İspanya bugün dahili politika! mücadeleleri içinde yüzüyor. İ 500,000 kilometre murabbar arazi i- çinde 19,500,000 nüfusa malik bulunan Akdenizin bu yarımadasında bugün yi ne bir ihtilâl havası esiyor. Dahildeki bu sarsıntılarm © sebebi ne? Neden, huzur içinde pek muhtaç olduğu içtimai ıslahatı ile uğraşacağı yerde, yıllardanberi İspanya hâlâ da. hilde politika müvazenesini bulabilmek için çabalayıp duruyor? Le er TA Kır saçlar! pane niçin azaldığı hak- kında anket yapan yeni ev- li bir muharrire genç bir doktor hanım: — Erkekler, ancak 35 yaşına geldikten sonra para pul sahibi olabiliyorlar! Şeklinde bir cümle söylemiş. Bunu işittikten sonra: “Kır saçlarının her teli...., Şarkısının ne mana ifade et- tiği anlaşılıyor. * İspanya kanunu esasisine göre icra kuvveti kıralda toplanmıştır. Teşrii! kuvvet te Senat ve Kortes denilen iki) meclistedir. Bu İki meclise birden kor! tes denilmektedir. İ 1923 te Jeneral Primo de Rivera bu| kanunu esasi hilâfına olarak memleket te bir diktatörlük kurdu ve 6 sene hiç bir tarafa hesap vermek mecburiyetin de olmadan memleketi bir diktatör sa- lâhiyeti ile idare etti. Fakat senelerce! süren bu idare İspanyayı asla memnun edemedi. Birçok parti şefleri memleke! ti bırakıp kaçtılar, bir kısmı şüraya buraya nefyedildiler. Nihayet 1929 senesinde Jeneral Primo de Rivera hükümetten çekildi ve kanunu esasinin iâdesi vadile jene- ral Berenger iş başına geldi. Beren- ger, aşağı yukarı 13 aydan beri hükü. İmettedir, lâkin hâlâ kanunu esasi hü- kümlerinin iade edildiği yoktur. Yani Senat ve Kortes bir türlü toplanama- yor. I martta yapılması evvelce tekar- rür etmiş olan Senat ve Kortes aza- Tarımın intihabı yeni bir emirle tehir edildi. Jeneral Berenger kabinesi bir müd-| det efküri“umümiyeyi teskin Yönetme ti. Fakat ıslahatçıların, cümhüriyetci- lerin gayretleri karşısında ciddi hiç- bir iş yapamıyacağını anlıyarak o da istifa etti. Bundan sonra İspanya tam| bir anarşi manzarası göslermektedir.! Şimdi istenilen şey Yalnız Korte! sin toplanmasından ibaret değildi. Kanunu esaside tadilât İstiyenlerden| tutunuz da cümliuriyet tesisini talep edenlere kadar muhtelif fırkalar faa- liyette bulunmaktadırlar. Kanunu esaside istenilen tadilât bil| hassa parlâmentonun feshi hakkında! kırala verilmiş olan salâhiyetin kaldı! rılmasıdır. Fakat bir defa Kortes mec lisi müessesan halinde toplanınca me talibin ve tadilâtın mereye varacağı kitabının mukaddemesinde, kütüphane| lerimizde muhasebe ilminin bu saha» larma dair bir şey bulunmadığından ve olanlarının da mevcüdu olmndığın- dan bahsederek telif ve meşre karar verdiğini bildiriyor. Kömüreiyan Bey garbin maruf mü- haut commerce et les comptabilitös Değerli ve velüt müderrisimize mur- bunda, İspanyada, İtalyanın şima- linde kar fırtınaları devam edi- yor. Birçok yerlerde şimendifer nakliyatı tatil edilmiştir. Akdenizde şiddetli bir fırtına hüküm sürüyor. Bu yüzden va- purlar seferlerini güçlükle yapa- biliyorlar. Fransada soğuk artmıştır. Ba- zn yerlerde hararet sıfırdan aşa- Ispanyada ker Madrit. 26 — İspanyanın şi- mal ve şark taraflarına fasılasız surette kar yağiyor. Bazı yerler- de karın irtifa bir metreyi geç- miştir. Kar portakal ağaçlarına kestirilmez. Altr sene Primo de Riveranm dik. tatörlüğüne göz yummak suretile ka-| nunu esasiye sarahaten tecavüz etmiş mevkiinde bulunan kıral Alphonse'a| karşı her gün, artan bir itimatsızlık İelliflerinden (Charles Le jeune) ün (Le) “ardır. Kıral bu hoşmutsuzluğu bildiği içindir ki, parlömantarizme gitmek xa-! ruretini hissetmekle beraber bu defa yine saltanat taraftarlarından mürek kep bir kabineyi iktidar mevkiine ge. tirdi. Bu kabine Kortesi toplıyabilecek mi? Gelen haberlere bakılırsa efkârı umumiyenin serbes tecellisine imkân bırakacak bir temerküz kabinesi işe gi rişmeince Kortesin toplânması kabil olmıyacaktır. Böyle bir temerküz ka. binesini de kıral uzun müşavere ve mü zakerelerine rağmen İş başına getire. medi, i Görülüyor ki İspanyada hiç te nor- mal olmıyan bir vaziyet mevcuttur, Bu! vaziyeti kıral günlük tedbirlerle yatış tırmaya çalışıyor. Halbuki İspanya ef- kârı umumiyesini temsil eden fırka Ji- derlerinin ve belli başlı © gazetelerin vaziyetteki vehameti izale edebilmek üzre buldukları tedbirde ittihatları çok fena tesir etmiştir. vardır. Bunların buldukları ve tavsiye Ey köhne Bizans! Beyoğlunda uzun günlerden, uzun gecelerden beri oyun ve- ren bir Yunan tiyatrosunda Rum gençleri hâlâ Akropoldaki din- daşlari gibi haykırıyorlar. Bir Beyoğlu sinemasında is- panya havaları çalan bir orkes- trayı, ispanyadan asırlarca evel koğulan musevi vatandaşlar gur- bette kalmış birer Primo Dari- vera gibi candan alkışladılar. Hele bir: — Espana! havası istiyenleri vardı ki kendinizi Toledo şeh- rinde sanırdınız. Sokaklarda Rum havası söyli- yerek dolaşan maskaraların bir lâternası ve malüm renkleri ek- siktir. Rum başpapızı, kendisine Patrik denilmediği için mahke- me celpnamesini kabul etmedi. Ne oluyoruz? Ey köhne Bizans, gene mi eski hallere susadın? Toplu İğne Doktorlar dün | toplandılar Üst tarafe birinci sayıfıda | odasından istenmesi; 2 Nisanda umumi (kongreye (arzedilmek üzere, cemiyetin sigorta sandığı İ bizamnamesinin tadili icap eden bazı maddelerinin tadil edilecek şekillerini tesbit etmek üzere bir komisyon ayrılması; hasta kasa- lan için teşebbüste bulunulması; çalışan unsurla çalıştıran kimse- | ler arasındaki temin maksadile iş bazı maddelerin ilâve edilmesi için sıhhiye ve iktisat ovekâletleri nezdinde teşebbüsate girişilmesi; | rabıtayı kanununa İ hıfzıssıhha kanununda 50 ameleye bir doktor istihdam edileceği tasrih edildiğine nazaran beş bin ameleye kaç doktor istihdam edilmesi lâzımgeleceğinin tavzihi hakkında (o vekâlete (o müracaat edilmesi; münhal olduğu bildiri- len 150 lira maaşlı Çanakkale vilâyetindeki Bayramiç kasabası jandarma doktorluğu ile Erzurum ilk sıhhiye müfettişi çin cemi- yet azası arasından talip bulu- nulması, ettikleri tedbirler şudur: Milli emelleri tecelli ettiren bir hü- kümet tarafından müessesan halinde Kortesin içtimamı temin etmek, bilâis- tisna burada bütün siyasi fırkaları temsil ettirmek, Kıral ise efkârı umumiyenin bu isteklerinden kaçınıyor görülmektedir. Bu vaziyetin ne kadar devam edebile-| ceğini ve bu kararın nasıl bir netice! ile halledilebileceğini her halde yakm bir ati gösterecektir. Nazım Ali — — Bu nasıl kitap? (Üst tarafı 1 inci sayıfada | verilen karara hiç te şaşmadım. Komisyonun kararını neye istinat ettirdiğini, kitabın ilmi kıymeti haiz olmadığını tayin için elle- rindeki miyar nedir, bunu da bilmiyorum.,, demektedir. Rasim Ali beyin bu şayani dikkat iddiası karşısında Tıp fa- kültesi reisi Tevfik Racep beye müracaat ederek mütaleasını al- mak istedik. Recep B. şünları söyledi: — Komisyonun bitaraf olmı- yan zevattan teşekkül ettiği iddi- ası azayı fakülte meclisi intihap ettiğinden doğrudan doğruya fa- ktilte meclisine yapılan haksız bir hücumdur. Meclis meseleyi tetkik ederek tamamile bitaraf olan müderrisler arasından ko- misyona dahil olacak azayı seç- miştir. Kadri Raşit Paşanın » isminin sonradan zabıt müsveddelerinden silindiğini de hilâfı hakikattir; Kadri Raşit paşa zalen intihap edilen müderrisler arasında bu- lunmıyordu. Komisyon azasının İ içtimaa daveti işile fakülte ri seti degil baş kâtip meşgul olur. Zabıtta yazılı olan müderris- leri içtimaa çağırır. Bu itibarla Kadri Raşit paşanın is'rinin son- radan benim tarafımden silindi- ği doğru olamaz. Rasim Ali B. bu işin hakikatini bilmeden bu ifadede bulunmuştur. Meclis ta- ! rafından teşkil olunan komisyon sekiz değil yedi azadan mürek- keptir. Bu müderrisler şunlardır: Hasan Reşat, Hamdi, Mustafa Hayrullah, Server Kâmil, Akil, Muhtar, Hadt Faik beyler ve Zİ ya Fevzi Paşa. Rişaset bunu de- giştirmediği gibi değiştirilmesi için hiçbir emirdede bulunmamıştır. içtimaa başkâtip kimleri davet ettise onlar gelmiştir. Rasim Ali B. Server Kâmil beyin komisyonda bulunmasına itiraz ettiğini (bildirmemiştir. Aksi kat'iyen yalandır. Komisyonun kararını neye is- tinat ettirdiği hakkında hazırla- nan rapor henüz bana gelmediği için birşev söylivemem. , —————— — iuess.f bır zya Darülkelp müessese ve teda: vihanesinin © kıymetli o müdürü Hayim Naum efendinin fat ettiği haber alınmıştır. Uzun senelerdenberi ciddi me- saisile faydalı hizmetler gören Naum efendinin cenazesi vali Muhittin, İstanbul meb'usu Edip Servet beyler hazır oldukları halde kaldırılarak defnedilmiştir. Naum efendinin ölümile memle- kelimiz bir mütahassıs kaybet- mektedir. Istanbul lisesinde talebe cemiyeti Istanbul erkek lisesi mezunlas rının bir cemiyet teşkil edecek- lerini ve bu hususta bir komis- yonun faaliyete geçtiğini yazmış» tık. Komisyon cemiyetin nizam» name$ini hazırlamıştır. Bu hafta içinde de kanuni muameleleri ik- mal ile beyeli umumiyeyi içtimaa davet edecektir, Kongre gelecek cuma günü erkek lisesi konferans salonum da oktolunacaktır. Salon 300 kişi istiap edebileceğinden aza- nın istirahatı içini tertibat âlm- maktadır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: