6 Haziran 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

6 Haziran 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 2 — VAKIT 6 Haziran 1931 unda bocalıyzı bir takım ”— Bu. na rağmen Sarı — Lâcivert iyi bir fır- gatı kovalıyarak bir gol yaptı. İl dev- re bir bire bitti. (Fakat ikinc; devrede FeneMbahçe biraz daha dikkatli oynu yarak üç gol yaptı ve neticeyi bu su- retle 1 — 4 bitirdi. Son maçı Beşiktaş — Beykozla yap $. Bu maç diğerlerine nazaran güzel ve daha heyecanlı oldu. Müsabaka mütevazin hücumlar için de cereyan ederken müdafi Hüsnü Bey| kaleye çekilen bir korneri Onefis bir şütle içeri atarak Beşiktaşa ilk sa- yıyı kazandırdı. Top daha ziyade Beşiktaşlı oyuncu larım gayretine tabi. Devrenin nelice- sine üç dakika kala Beşiktaş ikinci go. lü de yaptı, İkinel devre devamlı bir yağmur al. tmda oynandı. o Bu sürekli yağış oyu- nun büsbütün zevkini kaçırmıştı. Her iki taraf da sayı yapamadı o ve oyun 2 — 0 Beşiktaşım O galebesile nihayet. lendi. İşte bu suretle İstanbul 990 — 931 lik maçları bitmiş oluyor. Şimdiye ka dar yapılan 14 maçm netayicini şöyle! bir gözden geçirirsek şunları görürüz: Galatasaray: 14 maçta (10 galebe, 3 berabere, 1 mağlübiyet, 49 gol atmış, 12 yemiş, 37 puanla birinci, Fenerbahçe: 14 maçta 10 galebe, 1 berabere, 1 mağlübiyetle, 64 gol at- mış, İZ yemiş ve 35 puvanla ikirsi, Beşiktaş: 14 maçta 7 galebe, 4 be- rabere, 3 mağlübiyetle 30 gol atmış, 11 yemiş, 32 puvanla üçüncü. Vefa : 14 maçta 7 galeber 1 berabe- Te, 6 mağübiyetle 33 gol atmış 23 ye. miş, 29 puvanla dördüncü. Bundan sonra İstanbulspor, Bey. koz, Süleymaniye ve Anadolu geliyor. ikinci takımlar arasında İkinci takımlar arasında da şampi- yon taayyün etmek üzeredir. A. ve B. gruplarmın galipleri (o Fenerbahçe ve Beşiktaş takımları dün Fener stadında iki final maçından birini oynamışlar ve Fener 3 — 2 galip gelmiştir. Fener gelecek hafta oynanacak maçta mağ.) KoSU! Tüp olmazsa şampiyondur. Yenilirse bir maç dafia oynaması icap ediyor. Atletizm müsabaka- ları 64 Dün sabah Galatasaray ve Kurtu- Tuş atletleri arası 'a Kadıköy sahâsın da bir atletizm karşılaşması olmuş ne. ticede Gulatasaray 41 puvana karşı 64 ile galip gelmiştir. Maçm birincileri ve dereceleri şunlardır: 100 M. Turhan 11 35 S. 200 M. En Suriye tahtı Alinin kırallığı şayi- aları teyyüt ediyor Irak kralı Feysalın kardeşi kral Alinin Suriye tahtına iclâsi için çalıştığını geçenlerde ingiliz gazetelerinden birinden naklen yazmıştık. Suriye gazeteleri Su- j riye âli komiseri M. Ponsonun i haziran ortalarında yaz tatilini geçirmek üzere Fransaya gide- ceğini, bu arada Fransız hükü- metile temas ederek Suriye inti- habatı ve Suriyedeki bükümet şeklinin tayini meselelerini de ko- nuşacağını yazmaktadırlar. “En- nida,, gazetesi bu seyahat mü- nasebetile şu satırları da ilâve etmektedir: Mevsuk bir menbadan aldığı- mız malümata nazaran, Irak kralı Feysal dalO haziranda Börut ta- rikile Avrupaya hareket ede- cektir. Kral Feysalın, seyahat için Berut tarikini ihtiyar etmesi ve âli" komiserinde bu tarihte hareketinin mubtemel bulunması Suriyede yakın bir inkişafı siya- siye âlamet addedilmektedir. Gazetenin inkişafı siyasiden maksadı, kral Feysalın biraderi kral Alinin Suriye tahtına iclâsı şayiasile alâkadardır. —— — a — Muammer Raşit B. Ankara, 5 (A.A) — Darülfünün « mini Muammer Raşit Bey bu akşam İs tanbula hareket etmiştir. lo 10,3 35 D., Yüksek. Selim 1,60, U- zün: oSelim 590M. Üç adım: Selim 12,62. Disk: Sezai 30,14M. Gülle: Na- il 10,64 M. Sırık: Şekip 3,05M. 4X100 bayrak (Turhan, Haydar, Ömer, En- ver) 47 265. Ankarada at yarışları ve futbol maçları Ankara, 5 (Vakıt) — Bugün de İlk- bahar at koşularına deva medildi. Bu larda kazanan atlar şunlardır: Cemal Beyin (Ndide) #i, Celâl Be- yin (Polesuvar) ı, Fikret Beyin (Mal. tay) r, Şakir Beyin (Filesof) u, Eyüp Beyin (Leylâ) si. Ankara, 5 (Vakit) — Bpgün bura- da yapılan İmalâtı harbiye — Altınor. du maçında İmalâtı harbiye 4—0 galip geglmiştir. Mardin eczanesiz halinde işletilen (bir eczane vardır. Diplomalı bir eczacı mes'ul müdür ol duğu halde sahibinin eczaer olmadı. ver Di S., 400 M. Kalfapulos 55358, B00 M. Celâl 2,11, 3:5 D., 300 Srvastopo| — O kadından ayrılmak... | — İşte ayrıldınız ya... . — Nikâh bağını çözerek kat'- nüm... Bu hanedeki sıfatım ne ola») seleleri eskisinden Siz benildetle avdet insaniyeten bu üst (kat odasında| Versin ki ölüm bu son komedya- yatırıyorsunuz. İyileşince ben bura | Yı oynamalarına müsaade etmiye- ayrılmak... — Bu da siz iyileştikten sonra düşünülecek bir şeydir. . — Bu bağın tazyiki üzerimde iken ben iyi olamam... Bu husus- ta dakika ihmal edildiğini istemem. Hemen şu anda lâzım muameleye girişilmesini istirham ederim.. ağabeyime — Pek büyük lâtfetmiş olursu-! nuz... Ölürsem el hükmülillâh ka- ğim günahlara kefaret vermeğe ça- lışmak olacaktır.. — Ne suretle — Bu evden kovsanız da git- miyeceğimi söyledim. — Kovulmaszınız.. — Fakat ne sıfatla ben bu köşk! te kalabileceğim ? — Siz süküt ediyorsunuz ben ğından bahisle eczane (o kapatılmıştır. Memlekette bundan başka da eczane yoktu! ile arasında eski Mardin, 5 (Vakit) —Burada şirket! am m m mi kilmak EK a az | Mahut telgraf münasebetile 150likler Mehmet Ali hak- kında ne düşünüyorlar ? Bir hezeyan : Dost kim, düşman kim miş ? Gazi Hz. nin tekrar Cümhur reisliğine intihapları üzerine yüz elliliklerden hain Mehmet Alinin küstahçâ bir telgraf çektiğini ve bu münasebetle B. M. Meclisin- de cereyan eden müzakereyi yazmıştık. Bu müzakere bu he- rifin mahiyetini meydana koy- muştu. Halepte yüz eliilikler ta- rafından neşredilen Vahdet isimli gazetenin de bu telgraf müna- sebetile neşriyatta bulunduğunu Halep muhabirimiz bildirmekte» dir. Bu gazete Millet meclisinde Mehmet Ali hakkında yapılan şiddetli hücumları haklı bulmakta fakat: “Bu adamın mahiyeti ve kendisini dahiliye nazırı yapan fırkayı bile nasıl atlattığı malâm iken koca bir millet meclisinde bu adamın diğer bir çok masum yüz elliliklerle karıştırılmasma bayret etmemek mümkün değil- dir. Bu badisede bize göste- riyor ki henüz Türk zimamdaramı hariçte yaşıyan her vatandaşı kara görüyorlar dost ve düşman- larını hakkile tefrik etmiyorlar!,, demektedir. Henüz bütün dünyanın hatı- ! rında olan mütareke senelerinin kara ve karanlık (dairelerin den ve yüzelliliklerin o meşum tarih içindeki meşum rollerin den sonra bu gazetenin halâ yüzelliliklerin bir kısmına “ma- sum,, sıfatını overebilmesi ve dostluktan bahsetmesi asıl hay- ret edilecek şeydir. Bu gazete bu “münasebetle yüzelliliklerin Mehmet Ali bak- kındaki mütalealarını da neşret- mektedir. Kiraz Hamdi (Paşa) diyor ki: Mehmet Ali, veli nimet pede- rini Sultan Abdülhamidi saniye jurnal etmiş casus ve hafiyenin birisidir. Vatana, millete, dinine hiyanet ve ibanet elmiş bir mür- teddir. Beni metederse muhip- lerimin (o mazarından (düşerim. aylıksız kârlıkla kalacaklarını ni anlamıyor Çelebi — Nasıl günah baba? lar. Böyle pestenkerani vaziyetimi ala») burıya yerleştikten sonra eski das mam.. Ben bu evde damat olmak|matlık, gelinlik vaziyetlerini şerefine lâyik olmıyan bir düşkü-)caklar. Yine evvelki ağır aile me- vahim bir şid- edecek.. (o Bereket caktır size söyliyemem. dan Hurşit ağanın yattığı mı ödemiş olacağım.. ws Oğlile kızı Filesofun huzuruna çıkarak hasta diler. Babaları bağırdı: nikâhlandılar... Bunları (ayırmak ayrılıp ta yine sizinle mi evlenecek! ler? iyen böyle bir emel bodrum katına ineceğim.. O aylıklı uşak! © Çel ben aylıksız... Boğaz takluğuna bir |ediverecekse bu iki can çekişenin|den kıskanıyorduk. hizmetkâr.. Bu suretle ölümüme ka|göz yaşlarile dar çile doldurarak eski günahlarılşeyi kendilerinden yatan kart ile koca- |hında ölmüşler, lırsam bundan sonraki işim işledi-'nın biri birinden ayrilmak husu- ölmüşler bu cihet sundaki şiddetli arzularını söyle. |teşkil emez. Onlarm gönüllerini hoş etmek pen eee” zk renin e 1; sribiri n la : Buradan kaçtılar biribirile ie rey imei ei üne külfeti bize mi düşer? Biribirinden evvel (kendileri biter vestelâm,|'*” mırın... Filesof — Ha biribirinin nikâ- ».. İki Zardeş babalarının yanın- Çelebi — Hayir efendim. Kat-idan çıktılar. İkisi va söylüyor. Filesof — Bu kefaretin altında lebi — Meseleyi ölüm fasıl yalvardıkları bi İn a eld nefret ilân edince artık kıskanç» pek insani bir hareket sayılmaz sa|lığa mahal kalmadı.. de tuhaf bir! beslemiyor-| haleti ruhiye içinde idiler. Bir kaç/rında ayni pişmanlığı okuyorum. du. söyliyemem.. Ben bu muhterem a-'lar, Eski günahlarına kefaret ola-Jay evvel şiddetli bir intikam gay- lerimi celbederim. (Zaten (Re- püblik Enşene) gazetesinin vazi- fesi müslümanları Avrupalılara İ jurnal etmekten ibarettir. Tari- kati salâhiyeden çekilmesine se- bep olan meseleye gelince: Sait mollayı dolandırmak istemiş, mu- vaffak olamamış, iş Romanya mahkemesine havale olunmuştu; Mehmet Ali Bükreşe giderek yalancı şahitliği oyapmaklığını istemiş, Bende pek tabii ve hak- lı olarak reddeylemiştim...,, Gene 150lik listeye dahil sa- bık Gümülüine meb'usu ismail diyor ki: «Kanaatı tamme hasıl ettimki Mehmet Ali maksat ve meslek ve gayeden pek çok uzaktır. Bu kayıtların hiç birile mükellef değildir. Paraya ve menfaate pek fazla düşkündür. O hazırcı- dır, hazır işe konmak ve müste- fit olmak... işte yapacağı budur. Bu kadar tecrübeden sonra bu adamdan nefret etmeğe hakkım vardır.,, Refi Cevatta şöyle demiş: “Mehmet Ali Paristeki siyasi mületcilerde şeref, haysiyet na- mile bir şey bırakmadı. Hepimiz borçluyuz, fakat bu herif dolan- dırıcıdır ve dolandırıcılıklarına İ payan yoktur. Ben Mehmet Ali İ ile hemen hemen ittihatçılarla i yaptığım kadar mücadele ettim, Yazdığım bir baş makalede “aya- ğımıza keçe sardık, artık bu kö- gçk bii sarmal diye yazdım zaman nazır idi! Dediğim. gibi o gayet bayağı bir dolandırıcı. dan ibarettir, Şimdilik listesini ibzar ile meşgulüm, isimleri ile cisimleri ile, batta miktarı ile ismi cemmetmiş, sonra mahasini bir şey yok!,, bak seryaver Avni Paşanmda Mehmet Aliye nakden birçok bulunduktan sonra şimdi ku: mak kaydına düşmüşlerdi. e Yine gelerek dertleşmeğe ar... Caize meyus bir bakışla: — Yine helecanlı | bir üzüntü Filesof — Sizin ( kendilerine)iSindeyiz.. karşı olan büyük zâfınızı biliyor.) o — sözlerle! değişti. — Doğru fakat helecanın nevi — Ağabey eski karına karşı i ne hissediyorsun? — Merhamet.. — Ben de öyle.. — Evvelki kıskançlık (o hisleri miz, harislerimiz ne oldu? — Kayboldu.. — Neden acaba? — Çünkü biz onları biribirin- Onlar biribirine karşı şiddetli — Bu nefretleri marazdan doğma sefaletten, bir hal ise bu ha ayrılıp dalarızalar bertaraf olunca yine €s- asla bir mesele|ki sevdalarının ateşi | alevlenemez mi? —İşte kendi kendime yüz defa tekrar ettiğim bir sual.. — Babam bu iddiada... — Babamız tahmininde nadi- yanılır. — Fakat ben bu defa, İclâlin gözlerinde pek ciddi bir nedamet orum.» — Ben de Umraninin bakışla- — Ölümden kurtarıla bilseler yazacağım. Bu mel'un iki güzel | ablâkiye namına kendisinde biç | “Vahdet, e yüzelliliklerden €s- | bahçenin bir gölgeli kuytuluğuna başladı-! Dünkü fırtına Dün kapalı ve bulutlu ge" hava akşama doğru birdenbir€ bozuldu. Saat on dokuza doğr” gök gürlmeğe,. şimşek çakmsğ” başladı. Yağmurla karışık şid bir fırtmaçıktı. Çok sürme berarer yağnıur geceleyin devan etti, Fırtına esnasında şehir © varına yıldırımlar düştü. Ka! li rasathanesine göre bugün mur yağmıyacaktır. e e inn herifin kendi aleyhinde tezyirle” de bulunduğunu görünce nefret ve lânetle bu pespayeden VW laştığını, gene yüzellilik histey? i dahil esbak Bern sefiri Halisin Mebmet Aliyi önce P” maye ettiği halde sonra ! kadar ahlâktan nasibedar dığımı anlayınca def ve ta mek mecburiyetinde k 150 liklerden esbak dahiliye 7 zırı Cemalin Mehmet Alinin lânet ve tezviratından yaka mekte olduğunu, Refik bu adam hakkında daha lerde şiddetli makaleler tiğini yazmakta ve «yüz ler haricindeki siyasi mülteciler de Mehmet Aliye kart ayni vaziyette olup hatta (8 püblik Anşene) yi bidayette ii raberce (o tesis oeden Öst Fevzi B.de onunla kati müs” sebet zaruretinde kalmış, i met Ali buna mukabil ileyh aliybinde bolşeviktir di? rek Mısir hükümetine jurnal © rerek o havaliye seyahatini Li nettirmişti, i işte siyasi mülteciler n protesto telgrafı çekmek tahlığındn bulunan Mehmet | ye karşı siyasi mülteciler? mühim bir kısmının düşünd leri bunlardır!,, demektedir. Türk milleti Mehmet A de, ötekilerin de mahiyetiği pek iyi bilir. Bu itibarla detin neşriyatını işhat k telhis etmedik, buna ihtiyaç madığı gibi bu şahadetlerin” şahitlerin tezkiyesi nokt z bir kıymeti olamaz. Ancak elliliklerin ne balde birbi kanlı (bıçaklı ve bu ad lann o birbirlerine yırları dokunmaz kimseler dukları bir kere daha diye bu satı ie bir çi Zi Eg ni mn li “a < 0 2 öğ 7 e mİ 5 > yayi — Ben de öyle.. p “IEEE “2 525 — Yalnış, acele, zaliman€, na neticesini talilerine göz hangimizde var? — İkisinin ölümünden rm arkasından cani — Bu vadeli zehir kat dia edilen kuvvet yoktur. e iyane mümüzle kendi saadetimizi kendimiz yıkmışız.. — Hep insanlar böyle vi igibi dirler.. Kendi hataların!" ler. — İstikbali vazihan R lk arkam i maglüp ol son? katil olacağız.. — Her şeyden sarfınaza" kalmak yeti bana çok dokanıyor.. — Sus... Geç orasını. mücerrebimiz bir şey değil Y87 ki onda bir yıldan sonra tesi” — Babamız olduğunu yor.. zi hareketi bize iyice nedamet geli İbu ağzı kullandığını rum.. yayi —Ağustosun 17 disi v WP xe 25 2 yor. Hakikat anlaşılacak.» J —Ş9. İclâl ile Umraniyi eriten, edi lığın meticesi hakkında iki kâh ümit ve kâh | ümitsiz! düşerek dertleşirlerken yürü” şarmdan olmıyan zaman öne İN

Bu sayıdan diğer sayfalar: