8 Aralık 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

günkü makalede mide vel Adalelerinin, bel ve kalça Kıs | b mevzun ve mütenasip bir şekle hareketlerin şemalarını vadetmiştim İağün güzellik tavsiyelerimin so a cusanu şu hasbialimle bitirmiş a ta larda belden aşağı kısmın di em ara nazaran şişmanlama İs; erkeklerden daha fazla olduğu- | lemişi. Şu halde en ehemmi- Yereceğimiz vücut aksamı mide. | e aşağı kısım olmalıdır. Ba l Kın ve belin elâstikiyetini temin na hâreketlerin devamlı surette ya S1 Aynı zamanda yürüyüşümüzü | rüreeştirceği için daha kıymetli-! i iy hareketlerin yapılma tarzlari İ ay bahsedeceğimiz için her keli-| iyice dikkat © etmenizi ve tarif pen şeyleri tamamile anlamıya ca #1 bilhassa rica ederim. Çünkü Vm hareket yanlış yahut eksik yapr-! hiç bir fayda temin etmez. | ka dakları ilk yapacağımız hareke a Kolları vücut hizasında kaldırdık man vücudu arkaya bükerek ön adalelerimizin gerilmesini te a ttmek âynı zamanda derin nefes “ almak Yâzım geldiğini tavsiye et- we numaralı resimde bu hareketin imei gösterilmiştir. yi Ayaklar birbirine bitişik olduğu * yavaş yavaş gövdeyi arkaya, ka Si kadar arkaya bükeceğiz. arkaya meylettikçe derin nefe- İs alacağız; çenelerimizi olduğu kadar bol hava vi mi Bu harekette ne ka- era meyletmek lâzım geldiği. is yani &dalelerimiz tabii bir şekilde Kr an verirler. Fazla ağrıyacak * bükülmemeliyiz. İlerde bu hare .. fazla alışılmen arkaya meylet- aj, daha fazla bir zaviye ile yapıla- yk harekete nefes alırken dikkat kez şey, nefesi dışarı verirken LİN imiz tamamlanmış ve vüct» hi, Su hali tabifye doğru avdet et- Va malıdır. er anladmız mı? Vücut arkaya lirken nefesi içimize alacağız, ral nefesi iade edeceğiz. ) Mumaralr hareketten ön, on heş Yaptıktan sonra (2) numaralı ha ka, Etçeceğiz. (2) numaralı şekle “tmezseniz birincinin aynı zan da, “niz. Halbuki dikkat edilince Mgekilde vücut arkaya meylettiği sağ ayak bitişik vaziyetten ay- biraz geri ve parmaklarının Yere ancak temas eder bir va- Ma yer ve gövdenin üst kısmı Ni vak ucuyla basılarak aya- e Tu döndürülüyor. Aynı hare tapıki Yar edilirken bu sefer sol ayak ye Parmak ucuyla basılır ve göve Ne sol ayağa doğru bükülür. Bu İs ©lan hareketler tamamla- Ne Yani gövde düzelirken geriye N Ayak da yerine, başladığımız |» op bitişik hale gelmiş ol. j .a hareketlerde dikkat edilecek j Mn | A$ yavaş ve ahenkli bir şekil lmasıdır. hareketler mütenevvidir. Fa- başlandığı zaman en sadesini Sabuk farkedeceksiniz. (2) numüs! Ye midenin küçülmesi için ya| Hanımlar Nasıl Güzelleşebilirsiniz ? | Vücut güzelli': i temin eden son ha: etler ğe tercih etmek doğrudur. Bu en sadesi de şekle ve uzun uzadıya tarife hacet kalmıyacak kadar basittir, Boylu boyuma arka üstü yalacağız. Kollarımız vücut hizasında . baştan yukarı uzatılacak (ayni (1) numaralı şekilde gördüğünüz gibi) yalnız bu- nun farkı, aynı vaziyetin yatılmış o- tarak yapılmasıdır. Bu vaziyetten ek 9 — 7— VAKIT 8 Könunuevvel * | Abdulhamidin tacı Parıs mezat Dünyânın en meşhur muzaye- de salonu Paristedir, En kıymet- li ve nadir mücevherler, inciler, gerdanlıklar, taçlar, tablolar, ha- blar ve tarihi eserler hep orada mezata çıkarılır. Faraza ittihat cılar 33 Marttan sonra elde et- tikleri Abdülhamidin mücevhera- tını Parisdeki müzayede dairesi vasıtasile satmışlardır. Bolşevik- ler, Romanof hanedanına âit h - zinelerin bir kısınını elden çıkar- mak istedikleri zaman gene bu vasıtaya müracaat etmişlerdir. Parisin Omüzayede, dairâsi haftanın muayyen günlerinde sa- tılacak malları teşhir eder. Ma- mafih bu teşhirle iktifa etmez. Halkın âlâkasını celbetmek için bir sinema sahibi nasıl çalışırsa bir yeni romanı tutturmak için bir gazete sahibi nasıl kesesinin ağzını açıp afiş için, reklâm ve propaganda için bir şürü pa- rayı gözden çıkarırsa, bu mües- sese de topkı öyle gürültülü rek- lâmlar yapar. Bunun içindir ki Paris mezat salonunda teşhir edilen eşya, ekseriya hakiki be- dellerinin kat kat fevkinde kıy- metlerle satılmaktadır. Faraza, 1912 senesinde mü- ...rar ren EANRE LANAN EEEEEE A EEEEREEEE EEE ENEEEEEEENAREEAEANA ERSEEEE EEE, Abdülhamit ve Pariste zayedeye çıkarılan Abdülhamide ait mücevherattan bir taç tam iki buçuk milyon altın franga satılmıştı. Demek kisaşağı yuka- rı “125000,, altın lira.. Gene Abdülhamide âit üç gerdanlık sekiz milyon altın fı- ranga, bir tek taşlı pırlanta yü- zük bir buçuk milyon, bir inci tesbih dört buçuk milyon, bir sigara tabakası yarım milyon, bir murassa kılınç on milyon fıranga satılmıştır. Paris mezat salonunun resmi defterlerindeki rakkamlara göre Abdülhamide ait mücevherat ittihat ve terakki yerinde kaça satılmıştı? satılan mücevherleri. hükümetine otuz beş milyon al- tın frank varidat temin etmiştir. Romanoflara ait ikitac onbeş milyon, üç gerdanlık yedi buçuk milyon, Fransız reisicümhurların. dan Tiyerin zevcesine ait bir gerdanlık on bir buçuk milyon, madam Dorpoleze ait tablolar yirmi bir milyon, mösyö (Leman) a ait antika halılar on sekiz milyon franga alıcı bulmuşlardır. Paris müzayede salonunda, arttınlan malların paraları derhal tesviye ediliyor ve müessese her satış- tan yüzde beş reklâm parasi ve yüzde bir komisyon alıyormuş. Ingiltere. imparatorluğunu yıkmak için nasıl uğraşmış? İngilterenin amansız düşmanı Trebitş ler uzanmış ayakların ucuna dokuna cak şekilde bir kaç kere oturup tek-| rar yatmaklır. İlk günler hir yere is- tinat etmeden, yalnız mide ve karın adalelerinin kuvvetile oturup yatmaki güç olur. Onun için ayakların ucunu karyola yahut divanımızın kenarma takmak kolaylık temin eder. Kuvveti oradan alabilirsiniz. Hanımlar tekrar ediyorum. Şu ha- reketlerden her sabah muntazaman yirmişer kere yaparsanız Üç ay sonra, aynanızda kendinizi tanıyamıyacak kadar değişmiş görürsünüz Bu hareketler; tekemmül ettirdik- ten sonra daha güç hareketlere geçs mek ve vücuda dahâ büyük bir elâsti- kiyte vermek kabildir. (3) Numaralı şekilde gördüğünüz! gibi canbaz kadmlar derecesinde bir! maharet ve harekâtta büyük bir sü hulet elde etmek üç aylık gayretten başka bir şey değildir. (3) Numaralı resimde gördüğünüz kauçuk gibi vis cutlu kadını bir canbaz zannetmeyi- niz. Bu güzel billör vücutlu, karın ve midesi şişkin olmıyan asri Venüs gü- zellik harekâtını altı ay muntazaman takip etmiş şık bir kadındır. Sülün gibi gördüğünüz bu vücudü rejime başlamadan evvel görmüş ol. saydımız bu tahavüle hayret ederdi. NİZ. Sizleri aynalarınız karşısında tavsi yelerimi tatbik ettiğiniz zamanlarda hayalen takip ediyorum. Sizlerden ayrıldığına çok teessüf eden yirmi beş günlük gevezeyi de siz unutmayın e mi?.. Allaha ısmarladık, Güzel İstanbulu da, İstanbulun güzel kadınlarını da bırakarak memleketime avdet ediyo! rum, BİTTİ Linkoln “İ.T. Trelifş Lincoln, İngiltere İm- paratorluğunu Yıkmak için çalışan, bunun için şarkta türlü türlü suikast lar tertip eden, hir aralık bütün Çini İngiltere aleyhinde kaldırmıya çale şan, bu yüzden türlü türlü mezheple. re giren, İngiltere aleyhinde casüsluk yapan, elhasıl bir insanın elinden ge Jebilecek her türlü enirikayı çeviren bir adamdır. 'Trelitş Linkoln son günlerde yazdı ğı bir makale ile İngiltere Imparator- luğunu yıkmak için bütün yaptıkları» nr anlatmıştır.Trelitş Linkoln, hali ha zırda Çindedir ve bu yazısı oradan yazmaktadır. Onun bu şayanı dikkat yazısım naklediyoruz: “Bütün hayatımı İngiltere aleyhin- de çalışmakla geçirdim. Ben Macaristanın bir köyünde Ya- hudi çocuğu olarak doğmuştum. Fa kat Londrayı ilk ziyaretimde Hiristi- yan misyonerlerinden bir heyetle kar- şılaşmış ve neticede Hiristiyan ol- muştum. Daha Sonra Kanadaya git- tim ve orada papazlık ettim. Bunu müteakip İngilterede bir kilisenin ba şma geçtim. Papazlık hayatı, benim gibi volkan gibi bir adama yaraşmıyordu. Onun için siyaset hayatına karışmıya karar verdim. Bu sırada İngilterenin sanayi hayatmda mühim bir sima olan Row ntree ile karşılaştım. Kendisi Alman ca öğrenmek istiyordu. Ona Almanca öğretmiye çalıştım. Bu zatla tanış. tıktan sonra onun bir takım içti; ıslahat yapmak için İngilterede tet- kikat yapılmasını istediğine vâkıf ol. dum ve bu vazifeyi deruhte ettim. Bu wun neticesi olarak bir çok nüfuzlu adamlarla tanıştım. Bunların biri ba-! na Ahrar fırkası nanvma Darlington dairesinden namzetliğimi komayı tav siye etti. Kabul ettim. Hasmrm olan muhafazakâr on bir senedir meb'us intihap olunuyordu. Onu yendim ve meb'us intihap olunarak Avam Kama rasma girdim. Derken umumi harp oldu. Reni har. biye Nezaretine Macarca yazılmışi mektuplara sansür tayin ettiler. Har- biye Nezaretinde bana itimat etme dikleri apaşikârdı. Hamburgt'a bulunan annesinin sıhha-| tinden haberdar olmak isted. Onun Bu sırada karını,i hatıratını Trebitş Linkoln srarlarına tahammül O edemiyerek| Roterdam'daki Alman konsolosunu Zi yaret ettim ve tahkikat yapmasını ri- ca ettim. Geri döndüğüm zaman ta- rassut altında bulunduğumu #nla- dım. Çünkü, Harbiye Nezaretinin ca susluk şubesi tarafından davet edile- rek casuslukla itham edilmiş ve is tievap olunmuştum, Neticede memle| ketten çıkmam istenildi. New-York'a gittim ve burada, paraya ihtiyacım- dan dolayı İngiltere aleyhinde yazı- Tar meşrederek ümumi harpten mes'ul olanm Almanya değil, fakat İngilte- re olduğunu söyledim. İngiltere hü- kümeti, Amerikaya müracaat ederek tevkifimi istedi ve beni siyasi bir ef. rümle değil, fakat sahtekirlikla it- ham etti. Muhakeme edilmek üzere tevkif o- Tundum. Amerika hükümeti, Alman. ların Amerikadaki gizli faaliyetlerine vâkıf olduğumu farzederek benden bir takım şifrelerin hallini istedi. Gündüzleri mükellef bir masa karşı. sında oturuyor ve akşamları, Jonson nammda bir taharri memurunun ne zaretj altımda tevkifhaneye gönderili- yordum. Jonsonla dost olduk, Onun için akşamları tevkifhaneye gideceği. mize iki kadın bularak vakit geçiri- yorduk. Bu sırada bir Amerika mecmuasına! yazı yazıyordum. Mecmua sahibi ba-/ na gizlice bir haber göndererek kaç, mıya muvaffak olduğum takdirde bu! ni nün mecmua trajmı çok SA söyledi. P anlatıyor Bir gece Jonsonla'hirlikie çıkmış tak, Dik fırsatta onu salarak “kaçtım ve ilk trene binerek hareket ettim. Nihayet bir yere inerek tanıdığım bir Almanm evinde saklandım. Ertesi günü bütün gazeteler kaçtn ğrmı büyük harflerle yazıyor ve ma kalelerimi ilân ediyorlardı. Parasım Jık yüzünden ihtifagâhımdan . kalka. rak New-York'â gittim ve “NewsYork Amerikan,, gazetesine telefon ettim, — Hemen gel! Dediler ve beni po Yise hâber vermiyeceklerine söz yerdik ler. Gittim ve bana tahsis ettikleri dört sahifeyi bir daktilo kıza dikte ettim ve bunun mukabilinde beş yüz dolar istedim, El yazımla bir kaç Satır yağı dıktan sonra teklifimi kabul ettiler ve parayı verdiler, Ertesi gün yazım şu serlevha altına da çıktı: “Bütün Amerika polisini nasıl aldattım,, Elimde para bulunduğu için kend me Nev Jersi'de saklanıcak bir yer bulmuştum. Fakat evinde saklandığım çiftçi serrrmi bildiği için beni bir köle gibi kullanıyordu. Kaçmıya karar verdim. Fakat çiftçi daha evvel hares ket ederek arkadaşlarma haber ver. miş, ve ben tekrar polisin eline düş müştüm. Tevkifhanede “Kelly, çelesine men sup bazı adamla rast gelmiştim. Bun lar beni kaçırmayı deruhte ettiler,Bir gece bekledim. Bekledim. Gece yari sından sonra kaçacaktık. Odanın ka. pısı açıldı ve gardiyanlardan biri elin deki rovelverle üzerime yürüdü. Anladım. Muvafak olmamıştak, Amerika hükümeti benimle uğraş maktan bıkarak beni İngiltereye gün. derdi. Londrada beni Rowntree' nin imzasmı taklit ederek sahte kârlık yapmakla o itham ettiler. Fa- kat ortada davacı yoktu. Row ntee'nin kendisi aleyhimde. böy. le bir iddiada — bulunmuyordu. Müddei İngiltere bahriyesiydi. Kendi mi müdafaa ettim. Aleyhimdeki iddi. anın ispat edilemediğini, hükümetin sırf siyasi maksatlarla aleyhimde bu hattı hareketi takip ettiğini söyledim. Bütün bu müdafatlarım tesir etmedi L Lütfen “sayfayı çeviriniz J