20 Mayıs 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

20 Mayıs 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

kilidini Vi yeğ ye - bir darbe indirmesin —— 4— VAKTI 20 MAYIS 1932. - — | Adliye Haberleri | “ Izbandut ,, ne demektir ? “Yarın,, gazetesi aleyhine belediye tara- fından açılandavanın bakılmasına başlandı Istanbul belediyesinin manevi şahsiyetini tahkir eder mahiyette neşriyatta bulunduğu iddiasıyla belediye tarafından aleylerine dava ikame olunan Yarın gaze- tesi başmuharriri Arif Oruç ve mesul müdürü Süleyman Tevfik Beylerin muhakemelerine dün ağır ceza mahkemesinde başla- nılmıştır. Davayı teşrih eden belediye vekilinin ifadesine göre, Evvelce Yarın gazetesinde çıkan ve Ârif Oruç imzasını taşıyan “Yere batsın köyle belediye, başlıklı makale, gazetenin meb'- us intihabı sıralarına ait bir di- ğer tarihli nüshasında neşrolu- nan “Üç ızbandut, Şehremininin kapısında bekliyor.,, sernameli haber, belediyenin şahsıyeti ma- neviyesini tahkir eder mahiyet- tedir, Makalede, verem hastane- sine yatırılmak Üzere şehrema- netine müteaddit defalar müra- caat eden fakat işi sürüncemede kalan bir müteverrimden bahis ve belediye bu vesileyle tehzil, tahkir edilmiştir. Ikinci yandaysa emanetin intibabat yapılırken, muhtarlara bulabildikleri her bir fazla rey için beş kuruş verilme- sine karar verildiği haber veril- mişti, Arif Oruç B. isticvabında şöy- le demiştir: — Makalenin hedefi, belediyemizin teşkilâssızlığıdır. Esasen belediyenin teş- kilân olmadığını bizzat kendileri de kiraf ediyorlar. Yazıda ismi geçen genç bir darülfünun (talebesiydi. Bize müracaat 2dip yana yakıla derdini anlatırken kan kusuyordu. Şikâyetimiz, teşkilâtsızlık yü» ründen bu gencin günlerce emanet ke Pilarında birakılışıydı.. (Yere batsın bö le belediye) sözü de bakarar manasına değil (olmaz olaydı böyle belediye) ma- aasına kullanılmıştır... . Mes'ul müdür Süleyman Tev- fik Bey de dava hakkında şun- ları söylemektedir : — Muhtarlara her bir fazla rey için bep kuruş verilmesine karar verildiği ha- berini gazetemizin adamı getirmişt, ve gazetede çıkan bu haber alâkadar makam tarafından resmen tekzip edilmemiştir. (Üç pala bıyıklı izbandut Şehreminin kapısında bekliyordu) cümlesine gelince. Kanaatime göre, bunda tahkir amiz bir cihet vorrur.. Esbala mucibesi : Evvelâ, izbanduz tarifi gemici ısulahıdır. İri yarı, babayeğit gençleri (izbandur gibi deli- kanlı; diye meth etmezmiyiz 7. “Tarih bile şan ve şöhretleri cihanın dört bir tarafına Ün salmış deniz kurtlarımızı (lz- bandur yapılı babayeğitler) diye tavsif EtDİŞLİK Reis, mevzuu bahis cümledeki ızbandut tabirinde belediyenin mi, yoksa kapıda bekliyen bek- çilerin mi kastedildiğini Süley- man Tevfik B. den sormuş ve mazmun ve demek istediğini an- latmıya çalı tar, Natlanda © Sabkriyi her iki maznunun sabıkalarının sorulma- sına karar vermiştir, Muhakeme- ye Mayısın 26 sında devam olu- nacaktır, Koska cinayeti davası Orhan isminde bir gencin ölümü ve Aziz isminde diğer birinin yaralanmasıyla neticele- nen ve Hasan, Edip, Mehmet Ali isimlerinde üç kişinin maz- nun bulunduğu Koska cinayeti davasını dün de ağır ceza mah- kemesinde devam olunmuştur. Dünkü celsede yeniden bazı şa- hitler kinlenilmiştir. Şahitlerden polis "memuru Hayri efendi, Or. hanın ölürken “benim katilim Hasandır,, dediğini söylemiştir. Ve gene Hayri efendi, maznun Hasanm vak'adan sonra şaşkın bir halde dolaştığını fakat yaralı olmadığını, ancak bir müddet i bir çok ecnebi sonra kendisine “Polis efendi, buna da işaret koy. Bak benide vurdular!,, dediğini anlatmıştır. Malüm olduğu Üzere maznun Hasan, maktulün ve yaralının tecavüzüne maruz kaldığını ve bunun üzerine nefsini müdafaa- ya mecbur olduğunu hatta bu arada yoralandığını iddia etmek- tedir. Muhakeme, müdafaa şahitleri- nin celbi için 30 Haziran Per- şembe gününe bırakılmıştır. — Şehirlerimiz arasında hava sefer Şehrimiz arasmda tayyare se- ferleri tesisi için tetkikat yapan Gurtiss Wright, Amerikan tay- yare şirketinin mümessili Mr, Robert- #on'un tetkikatımı bitirerek raporunu hükümete verdiğini yazmış, yeni tay- yare hatlarının memleketimizin han- gi şehirlerinden geçeceği hakkında taf silât vermiştik. Mr. Robertson mensup olduğu şir - kete izahat vermek Üzere şehrimizden| “Amerikaya gitmiştir. Hazırlanan ra -| por hükümetimize verildiği gibi bir sureti de ayrıca Curtiss Wright şir - ketine gönderilmiştir. o Raporun hü - kümetimiz ve şirket tarafından tetki - ki bitirildikten sonra hava seferleri - mama vans kullanacaklardır, Rusya, Japonların taarruzunu or - dulariyle bertaraf etmiye çalıştıktan başka bütün imperyalizm düşman - olarmı da hareket etmiye davet e- — decek, her taraftan isyanlar ve iğti - vukuuna sebebiyet verecek, Japonyanm içide ihtilâllerle kaynıyacaktır. Japonyanın bu plânı tatbik ederek Rusyaya taarruz ettiği farzolunsa bi - le onun Rusyaya karşı kat'i bir zafer kazanmasma, yahut Rusyaya müthiş © imkân yoktur. Sonra böyle bir harbi mevziileş - tirmek te mümkin değildir... Fakat bütün bu ihtimaller ancak » Japonyanm Rusyaya karşı taarruz yazıyeti almasına bakar. Buysa Japonyanım buzünkü seralt içinde kolay kolay karar vereceği bir eri tesisine doğru nin ne suretle ( işletileceği hakkında kat'i bir karar verilecektir, Hattın işletilmesinin bir şirkete ve » rilmesi muhtemeldir. Yalnız ka - putaj kanunu mücibince, Türkiye de - nizlerinde olduğu gibi Türkiye hava - larında da seyrüsefer yalnız Türk va - tandaşlarmın hakkı bulunduğu için hattm işletilmesi, teşkil edilecek bir Türk anonim şirketine (o verilecek, bu şirketin sermayesine muayyen mikta; da bir hisseyle Gurtiss Wright şirketi de iştirâk edecektir, Şirket teşkili me - selesi iki taraf arasında raporun tet - kikinden sonra müzakere edilecektir. Hazırlanan raporda, Türkiye şe- hirlerinden geçerek Avrupa ve Asya hava nakliyatında (muvasalâ: temin edecek olan hattın azami derecede teh likesiz ve emniyetli olması için alın - ması icap eden tedbirler bildirilmiş - tir. Hattın takip edeceği yol Üzerinde yapılması lüzumlu O görülen mecburi iniş yerleri, tayyare meydanları, han - garlar, rasat merkezleri, telsiz telgraf ve radyo İstasyonlarının bulunacak - ları yerler harita üzerinde tesbit edil - miştir. Hava hattının geçeceği şe - hirlerden Ankara, Eskişehir, Konya Adana ve Diyarıbekirde rasat mer - kezleriyle radyo istasyonları ve ufak! mikyasta birer (tayyare tamirhanesi tesis edilecektir. Her tayyarede bi - rer telsiz telefon (bulunacak ve hava âni surette bozulduğu taktirde ileri - deki istasyon radyo vasıtasiyle pilota mm yem Şe SY yi Maarifte ? l Ecnebimekteplerinde yurt bilgisi Maarif müdiriyeti İstanbuldaki mekteplerinin yurt bilgisi dersine ehemmiyet vermedikle- rini nazarı dikkate alarak bu mektep lere bir tamim göndermiştir. Yurt bilgisi dersi bütün sınıflar - da, bilhassa lise, orta ve İlk kısmıla - rın son sınıflarında muhakkak ola - rak haftada bir saat olarak okutula caktır. Talebenin nüfus tezkereleri Maarif müfettişleri (tarafından yapılan teftiş neticesinde bir çok! mekteplerdeki talehenin dosyalarmda nüfus kâğıdı ve yahut ecnebi tebaası) ise ikamet vesikaları olmadığı görül! miiştür, i Maarif müdüriyeti de mekteplere! gönderdiği bir tamimde her talebenin | dosyasında muhakkak surette polisçe| musaddak nüfus kâğıdı ve ya ikamet vesikası sureti o bulundurulması bil- dirilmiştir. Bugday, sfyon fiyatları Dün bugday piyasası gevşek geçmiştir. Fiyatlar 4 kuruş 35 pa- rayla 6 kuruş arasındadır. Eks- tra ekstra mallar 6 kuruştan satılmıştır, Arpada malına göre 5 kuruş 5 parayla bir kuruş 7,5 paradan muamele görmüştür. Son afyon satışları 13,5 lira- dan yapılmıştır. Dünkü 72 vagon buğday, 3 vagon arpa, İ vagon mısır, 37 balya tiftik ve 45 balya yapak gelmiştir. Italyan rejisi Samsunda alıma devam ediyor Italya tütün rejisi direktörü M. Rikardo Kabelani şebrimize gelmiş ve Somsuna gitmiştir. Italya rejisi namına giden bir heyet üç aydanberi Samsunda stok tütünlerden satın alm: 'ta- dır. Italya rejisi tarafından şim- diye kadar Samsundan alınan tütünlerin miktari bir milyon ki- loya yakındır. M, Kabelani Sam. sunda bu alım işlerine nezaret edecektir. Altın yerine gümüş Osman isminde biri, altın su- yüna batırılmış iki gümüş me- cidiyeyi altın diye sürerken ya- kalanmış ve adliyeye verilmiştir. Gelenler, gidenler , Bazı inşaat borçlarının öden- mesi şekilleri etrafında hükü- metimizle muhtelif ecneçi grup- ları arasında cereyan eden mü- zakerelere Alman gop tem- silen iştirâk eden Doyçe Oryant Bank direktörü M. Lebrecht dün Ankaradan şehrimize gel- miştir. $ Geçen cuma günü limanr- mıza gelen Jeanne d'Arc Fran. sız mektep kruvazörü dün saat on beşte Köstenceye bareket et- miştir. Gemi Köstencede bir hafta kalacak, Varnada iki gün dur- duktan sonra tekrar İlmanımız- dan geçerek Berute gidecektir. $ Felemenk (o cenerallarinden Van Hemri Borel Amsterdam'dan şehrimize gelmiştir. Kİ fırtma ihtimalini tayyare havadayken haber verebilecektir. Nakliyatta kullanılacak tayyare pilot ve muaviniyle birlikte $ kişilik olacak, 6 yolcuyu ve eşyasını, posta paketlerini alacaktır. Tayyareler iki motörlü olacak, mo - törün biri bozulduğu taktirde diğer motörle uçmak kabil olacağı için ka - za ihtimali çok azalacaktır. Tesisata ve nakliyata en kısa bir zamanda başlanılması tekarrür et — miştir. Üç, dörtay sonra memleke - timizde mevcut üç posta tayyaresiyle şimdilik posta nakliyatına başlanacak, tesisat tamamiyle bitirildikten sonra tayyarelerin adedi çoğaltılarak yolcu seferleri de başlıyacaktır. | » i keşfedilmişti. | ye gy Japonlar Kimlerdir ? £ Nakleden ! Tefrika No” e bele.. MA yy yg asm imparator bir şehirde alkışla değil sükütla karşılanır ! Halk, diz çöker,bekler, bu arada bir sinek uçtuğunu mükemmelen duyabilirsiniZ Polis fevkalade faaliyet için- dedir. Kurduğu tuzaklara her sınıftan komünistler düşmekte- dir. Hatta erkânı harbiye ara- sında bile beş zabitten mürek- kep küçük bir komünist şubesi 1930'da yakalanan 173 kişi arasında, 93 tanesi Darülfünun- lulardı. Birisi de ali meclis aza- sından kont Okaşinin çocuğuydu. | Bütün bu hadiseler, daha' ge- çenlerde, vefat eden imparato- rundan sonra yaşamamak için Hara kiri yaparak ölen ceneral Naghinin yaşadığı memlekette oluyor. Şimdiye kadar, nüfusun beşte birini teşkil eden büyük şehirler halkından bahsettik, geri kalan köylü kitlesi, elan, kadim haleti ruhiye ve fikriyeye sadıktır. Japon köylerinin o başlıca üç unsuru vardır. Mabet, mektep ve daire, Halkın mazisine bağlı ol- duğu itikadını bütün kuvvetiyle yaşatan Şinto mezbebi, bütün köylere hâkimdir. Vaktiyle Temmuz ortasında, üç gün, ecdat ruhlarının kabu- lüne tabsis edilirdi o Milâttan sonra yedinci asırda, Buda mez- hebinden bir papas, annelerinin ölümünden müteessir olan ço- cuklâra, annelerinin ruhunun her sene, üç gün, kendini sevenlerin yanına (geleceğini söylemişti. Sonraları, bir Japon imparatoru, bu adeti umumi bir merasime tahvil etti, ve on iki asırdır Ja- ponya bu üç günü tes'it etmek- tedir. Arife günü, ev temizlenir ve süslenir, aile, ziyaretçileri ruhları kabule hazırlanır. Mabet çiçek- lerle süslenir ve Buda'nın heyke- linin yanıma, beklenen ruhların isimleri yazılarak birakılır. Her şey on iki Haziran gecesi için hazırlanmış olmak lâzımdır. Zira, Buda papaslarına nazaran, ruh- lar, gün batarken mezarlıklardan kalkıp gelirler. Küçük şehir ve köylerde, çocuklar, ellerinde fe- nerlerle mezarlıklara giderler, ve gelecek olan ruhlara yol göste- rirler. Büyükler, kokulu otlar yaka- rak ruhları, evlerinin kapılarında beklerler, Eşiklerde ecdadın ayak- ları yıkanmak için kovalarla su- lar hazırlanmıştır. Mezarlıktan dönen çocuklar neş'eyle karşıla- nır ve aile sofraya oturur, ölen kimselerin tercih ettikleri ye- meklerden bir yemek yenir. Merhumların yerleri de boş bi- rakılır, Üç gün durmadan evde ateş yakılır, Balık tutmak, kuş vur- mak, hayvan kesmek memnu- | dur. Mezarlıklarda, ruhlar me- zarlıklarını bulsunlar diye, kü- çük fenerler yakılıp birakılır. Dördüncü günün gecesi, bütün aile mabedin önünde toplanıp ecdatlarının oruhlarından vade alırlar. O gün bazırlanan ye- mekler Bambo ağacından yapıl- miş tepsilere konur, ortasına bir demet kuru ot yahut küçük bir fener ilâve edilir. Sonra bü- tün aile deniz kenanna veya nehre gider, otu yahut feneri yaktıktan sonra tepsiyi suf birakırlar. öçl Akıntıya kapılan bu k sallar giderken, aile efradı, “ ları gözleriyle teşyi ederler. Büyük gehiderde terk edili artık sadece bir “çay,, Ja Yö lan bu adetler, köylerde ve ! çük şehirlerde henüz tamami tatbik edilmektedir. 'i Şinto mezhebinin Japonya büyük bir siyasi nüfuzu vardi On iki bin mabede mensup j ponyalılar vatanperverliklerini menbalardan alırlar. Fransız İİ vatan omukaddestir, Almas “Vaterland,, a tapınırlar, Japonların vatan için yap! fedakârlıkta iptidai bir insil vardır. Japonların bu vazıyeti, diği bütün milletleri vatanperverlikti ve cesarette geride bır arzusu Japon ırkının, kendi lâkkilerince, kutsi d mütevellittir. Japon kitlesinin oOen büyü dini, “ gökten inmiş olan, K# si,, oimparatorlarına ilan eseri olan milletlerine karşı © sadakat ve merbutiyetleridir. Babası ecnebileri memleketi? kovmayı düşündüğü halde ye disi ilk asri devleti kuran im rator Meiji'nin memleke i heykeli yoktur, fakat şebirlerdii uzakta, ormanların içinde türbesi vardır ve birçok &i; çiler burasını ziyaret etme” dirler, Türbenin parmaklığı önü?” | duran ziyaretçiler üç defa ©” | rini vurarak türbeyi selâm | On altı yapraklı kasım çiçeği” | türbenin kar gibi beyaz per“ | leri, eski Japonyayı temsil Daba geçenlerde, Briyan - log misakının imzalanacağı # man “tarafeyni akıdin, temsil tikleri milletler namına b ederler ki...,, Tarzındaki lü, Japonlar reddetmişlerdi. Çünkü Japon imparatoru, leti namına değil, ilâhi bir * veti taşıyarak kendi namına “| reket etmektedir. Bu sebep" misaka bu şekil ilâve edile Japonyaya imza ettirildi. Bunun da sebebi anane aponyâda pek kuvvetli ie Meselâ, Tokyo ameli b#! mektebi kız talebeleri 8 bir defa, kırılan iğneler m dua ederler. Borsacılada, senede bir bususi bir seyahat ihtiyar ” rek borsa eshamı hakkında tefe'ülleri dinlemiye giderler senin bu merasimi ciddiye masına rağmen yapılmakta © edilir; K Vaktile ilâhlara merbuti rini göstermek için, dindaf " seler, Buda mabetlerinin ö9Ü ki fenerlere mum yakarlar6” gün, bu ibadet tarzı kol#” tırılmıştır. iğ Mesele sadece elektrik. tine bir az para vermiye i” eder, Bu fenerlerde kendi b” rin yanverirler. Fakat © gr düğmesine basa bilmek içi 4 ketin önünde bir sürü halk çi bet beklerler. Bu hadisede” 4 bin müfusu olan bir cereyan eder. w

Bu sayıdan diğer sayfalar: