2 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

2 Haziran 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

in Tefrikası : 16 3 MAYIS GECESİ. ve Bu kabahatini tamir edebi | — Anlat ta görürsün, bak na - ». Hemen şimdi kalk, evine, sıl anlarım... ” Yanına git, karın seni çok! — Yaman avukatsın.. Ben ad - 79 uncu liste ANKARA 1 (A.A miyetinden Karşılıkları aranacak arapça ve tarsça kelimelerin 79 numaralı tistesi sudur 1 — Milletmilliyee o8 — Nusmma ” atini affedecektir . -) liye vekili olsam seni müstantik/ 9 — Minaer 9 — Muasır : Bitmiyecek olursan, hata üs -! yapardım. Her halde seni vekil | 3 — Mıntoka 10 — Mucize ? hata işlemiş olacaksın. Karr | tutanlar aldanmazlar. : ya ipi e e Saral İN sebep olacaksın ..| o— Vekil tutanlar dedin de ha- gi Mai 44 Ez iken V 8 dinle Safa., Eğer evine| tırma geldi. (e Yeni bir müşterim| ; . Meamele 14 — Mülk mülkiyet en, ahlâksızlık edersin. | var. Birinin vekiliyim, ondokuz Sözler Üzerine (gene Safa | yaşında bir kızın, hayatı, istikba - İn bir düşünceye daldı. Ni- | li benim elimde. Onu ben ve bir Muhtelif mektep mual- limlerinin buldukları Sevap verdi; de sen kurtarabiliriz, karşılıklar > Ben İn le 47 ie de senin gibi düşünmek, en mi?. SO inci liste b ateidimi; | — Evet, sen... Sen söyle baka -| ya üncü mektep: Atv, Siv: Suçu bağışlama — Ahit, aht: Söz verme — Akar: Gelir — Alçi, akl: Us — Akim: Kısır, doğurmaz —- Alâke: İlişik — Alâmeti İz, belirme — Ayi: Çürük — Ame- 1: işleyip yapma — Asır, asr: Yüz yıl — Aşki Tutgun, sarmaşık ağacı — Avam Ba- yağı kimse — Ayıp, ayp: Kınama — Aynen; | Kendisi » 13 üncü mektep: Ariv, Afv: Suç bağışlamak — Ahit, aht: Söz vermek — Akar: Gelir — Aksi: Us, an- Mayıy — Alim: Geri kalmak, Yapılmamak — Alâka; İlişik — Alâmet: Belirmek — Alk —TDT Ce | | İ , | | Düşkün — Ameli: İşliyerek — Asır, mer: Yüz sene, İkindi vakti — Aşk: Çek sevgi — Avam: Budun — Ayıp: Kötü, eksik — Ay - nen: Örnek, tıpkısı, İst. Terdisat müfetişlerinden Ziya Beyin bulduğu Afiv: Bağışlamak — Ahjtı Sözleşme — Akar; Gelir — Abı; Us — Akim: Sonsuz — Alüka: İlişik — Allmet: Bilgili, ie — Alİ Bayrı, kör — Ameli: yle — Asır: Sıkma, çağ, yıllar — Sevgi, vurulma — Ayıp: Utanç — Aynen: Tıpkı, benzer, 48 inci ilk mektep: Afiv; Bağlamak — Ahit: Sözleşme — Akar: Gelir — Akü: Us — Akim: Sonsuz — Alika; İlişik — Alâmet: Bügüik, iz — Ahi: Bayra, Kör — Ameli: işe — Asır: Sıkma, çağ, yllar — Aşk: Sevgi, vurulma — Ayıp: Utanç — Aynen: Tıpkı, benzer, 41 inci ilk mektep: Afiv: Bağılamı — Ahit: Sözverme — Akar: Gelirli — Akl: Us .— Akim: Yüzüstü e e, Düşün, Seni kim mennedi-' Yım şimdi... i Mz anlamadığımızı | Zak a ii > sorma,, Ne ya - Bundan sonra anlaşa - PACAĞIMI söyledim.. nin kalbinde (bir düğüm; — Mm oi b » derdi lat. Bu dür cinnet geliyor. İçimizde akıllı Ş e il ! se kalmıyacak mı?. a — Görem ç suliye .| — Anlamıyorsun, anlayamaz - rey, Möytye sın dedi m ya... — Söyle, seni temin ederim, ki ve m a e - da kalacak. i me, ona uzun bir mektup yazaca- Ye diye ötme. | gm. Mektubu verrisin. Eğer İster- sen postaya atayım. ad — Ben veririm. Haydi odama ii omuz silkti ve devam gidelim, otur yaz. İ Öbür odaya geçtiler. Safa Bey in San biraz makul ol. Ben| masa başıma geçti. Yazmağa baş - ve Nerimanla bu derece 8-' Jadı. Müfit Beyin gözlerinin önü - istemem. (Fakat ne, bir geec evvelki manzara gel- 2 bir var, ki onunla alâkada - pdi. Kendisi de bir masanın başı - m için sizinle de alâka -|na oturmuştur. Karşısında uşak a, Yorum... Bunu biliyorsun! ayakta duruyordu. Cebinden çeki < Bil | çıkardı. Gülümsiyerek baktı, son - g kg İmiyorum.. ra yırttı, kâğıt sepetine attı. i eyi seviyorum (azizim. Safa Bey uzun yazacağını söy - âşıkım, Ne o, şaştın mı? | lediği halde kısa yazmıştı. Mek - "soğuk kanlıirkla cevap İ tup bitti. vi “Müfit sordu: m a meri iz — All Kenan amma bilmiyor... — Safa, beş yüz liran var mı? — Ayıp: Utanç — Aynen: Özüözüna, disine söylemedin mi?, | — Var?. Wed üncü ilk mektep: Afivi Bağışlama — Ahit: Sözverme — Akur; Gelirliyer — Alti: Us — Akim: Kısır Alm; İlişik — Alhmet: Bügtik — Asır: Yüzy — Aşk; Bağlanda — Avam: Bodun Ayıp: Utanç — Aynen: Özüözüne, 9uncu mektep: Arivi,... — Ahit: Söz verme — Akar: Gedir — Akıl: Anlama — Akim: Kur — Alâka: İlişik — Alâret: Belirti — Ameli: 2 — Asır Yürene — Ask: Beygi — A- vam: Aşağı kişiler — AYIP: Utamılacak — Aynen: Tıpsın, 46 mcı mektep: Afiv: Bazgeçmek, bağmisimak — Ahit: Sözü yerine — Akar: Mal, yer — Akıl: Ua — Akim: Yüz ütü — Alika; Bağlık — Alâmet: Seçenek — Alil; Hinstn- balda — Ameli: işli — Asır: Yüz yıllık — Aşk Sevme, bağlanma — AV9m: Bütün kimse, Söyler söğm, fakat anlamış - (<— Bana verir misin?. ş Kadınlar e Li Di. El Safa Bey cüzdanından beş ta- anlarlar. Onun sandetiyle| ne yüzlük çıkardı, Müfide verdi .. iu Röar Nerimün'i bed «| Teşekkür ederim, bugün bi- Min ben ne yaparım?. Ben rine vadetmiştim, beş yüz lira ve- İçin hey Mödekütliğe > hlzr recektim, bankaya uğrayamadım. Sana istediğin vakit iade ederim. — Ehemmiyeti yok... (Devamt var) 000080 094 808 0 VA S4 BE TAE ee da, Ayşe de lâyık -| Beynelmilel müzakere ve RE Oğl dağ koltuktan İktısat konferansın- im içinde dolaşmağa da Amerika heyeti im y iki We kadın fedakârlığa , b ilem Safa. Dördü-| aş GN ” e rahat el Görür: Döviz ve kredilerin 54 üncü mektep: Beni dini, ade zel genişletilmesi lari Gaz ME Gale gi ğ iz 2 İlişik — Alhget: Belli eden — Asır: iy rim Bes kesin| b vi s lü kali 190 yl — Aş Sergi — Ayıp: Karun, gitmiyeceğim şi nferansına gidece olan 7 inci ilk mektep: Amerika heyeti Nevyork tarikile Londraya hareket etmiştir . Son dakikada M, Ruzvelt'ten se ri bir netice almaları ve nutukları kısaltmaları hususunda talimat al- “| mıştır. Hulâsa olarak heyetin ga - yeleri şu olacaktır: 1 — Döviz'in istikrarı ve güm - rüklerin azaltılması suretile bey nelmilel ticaretin yeniden ihyası. Tie 2 — Beynelmilel bir hareketle zaman geçsin . buğday, gümüş ve başlıca diğer mahsuller kıymetlerinin yeniden takdiri, 3 — İşçiler için yeni iş bulmak üzere hükümetlerin müştereken Şıkmak is- | ve ayni zamanda umumi hizmetler i kabil olsa, gidip| programları yapmaları, rdım, 4 — Merkezi bankalar vasitasile ti aklındır. Ço - | kredilerin genişletilerek husust iş- biraz canm lerin inkişafma yardım etmek ve seyahat © kurar, | fiatları yükseltmek, isterdin. Ev-! Bu kararım ittihazı ve tatbiki ya- n vaz|lan ve aleyhte neşriyata mâni ol - gene ne oldu?, | mak ve mücadele etmek için elzem Af: Bağışlamak — Ahİ: Söz vermek — Akar: Gelir — Akil: Br! — Akim: Geri kalma — Alka: İlişiklik — Alâmet: Dam. ga — Ali: Kör — Ameli: İşçilik — Asır; Yy yi — Aşkı Sevgi — Ayıp: Kötü — Ay- n Fakat kabahati bü - Ant — Akar: Evler — Alı Aki — Akimi Geri kalma — Alfikn: Benimseme — Alâ - met: Belirtik — Ali: Güçsüz — Ameli — İş Ve Çiş İle) — Asır, asri YOZ Yıl (İstılah) — Aşk: Sevgi — Ayam: Kaba kişiler — Ayıp: Utanılacak nesne — Aynen: Tıpkı tapiona, | 39 uncu mektep: Akal, alli Ve — Akimi Küs sonsuz — Alâ | ka: İlişik, bağ — Alâmet: İz, ip nen — Ali: | Bayrılı, kör — Ameli: İşle «lan “yapılan, — Asır, asr: 100 yıl — Avam: Ayak takımı — Ayıp, aypi Utanacak, ulandracak, kötü — Aynen: Özü gibi, tplemi — Aşk: İçten se- vin, tutulan, 10 uncu ilk mektep: AT: Bağışlama — Ahit:”Söz verme — Akar: (durmadan akan), gelir — Akd: Dü - #ilinme — Akim: Geri bırakma — Alâka: İlişik, gönüü bağlama — Alâmet; İ — Ali: Tamam olmıyan — Ameli: Elle, işle — Asr: Yüz yıl — Aşk: Gönüt acımı, futganluk — Ayıp: Saş — Aynen: Tıpkı, tıpı tapma, 27 inci mektep: İ Ameli; İşliyerek — Afiv, afv: Suç boğılama — ABI, aht: | Vurgunluk, tutgunluk — Avam: Okuma - Kl ll e al | er A EY Osidaya 5 -5 ii Di i vii imiz ./ Istanbul Cehennemi TARİHTE BÜYÜK YANGINLAR Alemdar vakası ile yangınlar: “Yangın var,, feryadı... gi Yangm çıktığı günün gecesi ihtiyar kadm bir rüya görmüş. Evi ve bütün mahalle yanıyormuş. İh- tiyar kadın sabahleyin vakit komşularından birini çağır - mış, pazara gidip ekmek alacağı- nı, ateş üstündeki tencereye dik - kat etmesini tenbih etmiş ve ge -; dettiği köse Musa Paşa bu esnada ce gördüğü rüyasını da “anlatmış. İhtiyar pazara çıkmış, komşu ka- dın dalgın bulunmuş, ateşteki ten- cere devrilerek ev tutuşmuş ve ih- tiyar kadmın gördüğü rüya yerini bulmuş. İstanbul ejderinin, ne aman ver- mez bir düşman olduğunu, akılları durduracak yangınları yazarak anlatmış olduk. Burada bahsede - ceğimiz meşhur “Alemdar,, vak'a- sı bize İstanbul yangınlarının oy - nadığı rolleri gösterecektir. Alem- dar Mustafa Paşa, Babrâliden çı - karılmak istendiği vakit var. Yangın var!..,, diye sokaklar- da bağırmışlar. Bu suretle yangına koşacak olan Alemdarı öldürecek- İerdi. Fakat... Alemdar vak'ası en heyecanlı roman mevzularma taş | çıkaracak derece müthiştir. Onun | sarayı saranlara karşı aldığı vazi » | yet, barutluğu atşelemeden evvel | barut mahzeninde bir Çerkes kızı | ile geçen muhavereleri ve biraz , | sonra barutu ateşlemesi denilebilir ki Osmanlı devri tarihinin en me » raklı sayfalarıdır. Alemdar vak'ası ve Babiâlinin | iştialine geçmeden bu vak'ayı da - ha evvelinden anlatmayı faydalı buluyorum. 1205 hicri senesinde “Nizamı verme — Akarı Gelir — Akıl: Düşünce, an- inma — Aklın: Kısır — Alka: İlişik — Alâmet: iz — Ali: Sakat, hastalıkık — Ameli; İşi işliyerek — Asir: Yüz yıl — Aşki Pek siynde sevgi — Avam: Ayak tekin — Ayıp: Çirkin, utanacak şey — Aynen: Tıp- Ks, 12 inci ilk mektep: Afiv, atv; Suçu bağışlamak, yarlıra - i mişti, uyandığı ! “yangın | mak — Ahit, ahi: Ant — Akar: Verimli ev vas, gelir, verimlik — Akim: Kısır — Alâka: Tişik — Alâmet: İz, im — AMI: Kötürüm — Armeli: İş ile — Asır, nar: İkindi çağı, yüz yü — Aşkı Yürekten sevme, tatlunluk — Avam: Kabağı, görgüsüz — Ayıp, Avp: U- tanılacak biçim — Aynen: Görüldüğü gibi, oklağu gibi. 18 inci mektep: Ahit: Siz verme — Akıl: Düşünme, an- lama — Akim: Sonu olmıyan — Alâkn: İl. şik — Asır: Yüz yi — Aşk: Tutgunluk — Aynen: Tıpkı tıpla, 44 üncü mektep: Afiv: Bağışlama — Ahit: Söz verme Akar: Gelir — Akim: Kur — Alâka:; Boğ hik — AMI: Maççalı — Asir: Yüz yl — Aşk: Sevgi — Ayıp utanak — Aynen: oldu- gu gibi, 33 üncü mektep: Ati: — Abit: Sör verme, ant — Akar: Gelir — Akıl: Anlama, seşiş — Akim: Çorak, kısır — Akika: Mağ, ilişik — Alâmet: Nişan — Alli: Gör, inmeli 10 Asir: Yüz yü — Ayk: Sü izl mektep: - Afiv, nbvi Saçtan geçme — Ahit akt; Sözleşme, ant — Akar: Para getiren ye, ze | lir — Ahal, ski: Anlama, düşünme —- Akin: Kusur — Alâkn: İlişik, bağ — Alimet: iz, | bilgilik — Ali; Sayrı, özrün — Ameli: Gö. | terek — Asır: Çoğ — Aşk: Sevgi — Avam: Aşağı kişi — Aşıp, ayp: Utanacak şey, ek- siklik — Aynen: Ovduğu gibi. 40 ıncı ilk mektep: Afiv: Bağışlama — Ahit: Söz verme, sözleşme — Akar: Gelir — Akıl: Us — A- Kim; Kesime, geri kalım — Alka: Bağ, © ğer aki ği vakit Darüssaada Ağası Mercan Ameli; çalalef Aşk: talkunluk — Gem Ae yi ” İleri bir parça yatıştırdı.Fakatmem (| — VAKIT 2 Hasiran 1933 mama Yazan: Niyazi Ahmet cedit,, namiyle bir renk elbise gi- yen muntazam bir ordu ihdas edil- Bu ordu trampet çalıyor, muntazam talimler yapıyordu. Bu hal softaları çileden çıkarıyordu. “Şer'i cedit,, diye - saldırıyorlardı. Tarihin lâin, deni, rezil diye kay - : en büyük rol oynamıştır; Musa Pa- şa, boğazda muhafız sıfatile bulun Y durulan yamaklara nizamı cedit elbisesi giydirmek ve ellerine Av» rupakâri tüfek verilmesinin fayda- kı olacağını Meclisi vükelâda tah « tr karara aldırdı.. Diğer taraftan da boğaza giderek yamaklara: | — Padişahın iradesi mucibince size frenk elbisesi giydirecekler. E ğer giyerseniz dinden çıkarsınız. Diye bir ihtilâl çıkarmak istedi. Musa Paşa, yamakları hiç bir dala tutunamıyacak bir vaziyete getir * mek ve tam mânasile âsi bir hale getirmek için ilâve etti: — Giymezseniz Nizamı cedit | marifetile tart ve tenkil edilecek - ie siniz. Yamaklar köpürmüşler: — Biz yeniçeriyuz. Nizam elbi: sesi giymeyüz, Diye silâhlarına sarılarak ka - leden fırladılar, | Musa Paşa işi bu dereceye getire dikten sonra bir heyet topladı. Bun lar Kabakçı Mustafanın riyasetim de Büyükdere çayırında içtimae- derek mühim kararlar verdiler. kararlara göre Babıâlide vaki ola - cak taleplerine müsaade olunma » dıkça buradan kımıldamıyacaklar dr. Bunu duyan mütaassıp halk ta akın akın bunlara iltihak ediyor - du. Vaziyet çok tehlikeli idi. Padi - şah Nizamı cedidi ilgadan başka bir çare bulamadı. Ve hattı hüma - yunu Şehislâm Ata Efendiye gön- derdi. Şehislâm hattı hümayunu te belliğ etti. Artık âsiler Sabine tı. Fakat hiç te böyle olmadı, Çün- kü Musa Efendi bu vakte kadar boş vakit geçirmemiş on bir kişilik. bir liste hazırlamıştı. Padişah hep- sini canı kadar sevdiği halde isya- nı yatıştırmak için bunları teslim etti, Fakat onlar durmadılar ve Sul tan Mustafa ile Mahmudu da isti yorlardı. i Üçüncü Selimin hal'ı ile Musta- fanm tahta çıkarılması ancak asi » : 7 leket karışıkirk içinde idi. Memleketin selâmetini tekrar Selimin tahta iclâsmda bulanlar gizliden gizliye müzakereler baş - ladılar. Bunun için o vakit Ruscuk ta bulunan ve serasker ünvanmı haiz Alemdar Mustafa Paşaya mü- racaat edildi. Mustafa Paşa cahil fakat cesurdu. Rusya harbine top - ladığı askerle elinde bir bayrakla i iştirak ettiği için bayrakdar mâna- sma gelen “Aelmdar,, ismini ver mişlerdi. , Alemdar, üçüncü Selimi çok se - verdi. Kendisine müracaat edildik Ni ten sonra 10,000 askerle Edirne - den hareket etti, i Alemdar Edirnekapısma Me Mai çağri

Bu sayıdan diğer sayfalar: