April 6, 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

April 6, 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4— VAKIT 6 NİSAN 1939 Basın Kurumunda yapılacak toplantı Basın Kurumu Başkanlığından: Maarif Vekâletinin Ankarada (op- lanmak Üzere bulunduğu O »eşriyal konarası, Kurumumurun bütün üye. Terini birer yönden ilgilendiren bir mahiyettedir. Kongranın ruznamesinde bulasatan şu maddeler vardır. Hangi eserler tercüme olunmalı | ve yazma asma eserlerden hangi, leri yeniden basılmalıdır. Orta tah.| silliler, çocuklur, halk için me gibi Beşriyat rai hazırlanmalıdır. N i Telif ve töreümeyi teşvik için ne yap İn me keles İ eş maldır. Hususi neşriyata devlet na- A sıl yardım etmelidir. Okumayı teşvik | dü. Bu şekilde Kızılcıklı ilk gü. rli rakipsiz kalmışir. Bu, tabif organizatörler için haklı bir en. dige doğuruyordu. Son dakikada düşülen bu kri. tik vaziyet binlerce ahaliye nasıl izah edilecekti? Yapılan o kadar reklâm ilk akşamda böyle mü. him bir falsoyla fiyaskoya uğrar 0 karşısına ilk turda Mahmudun için ne yapmalıdır. Bu kongrede baş- ka neler konuşulmalı, karara bağlan- maldır. Kongrenin programına dahil olan veya olması lözümyelen meseleler hakkında me gibi düşünceleri varsa tesbit etmek üzere kurumun asli, mü: zahir bütün Üyelerini önümüzdeki eymarlesi gönü kurum merkezinde “ O K, ARKADASLIĞIM 7 — i HARPUTLU ŞERİFİN AMERİKA HATIRALARI bir toplantıya çağırıyoruz. Du top: lantıya, kurumun üyesi olmıyan, fa- kat neşriyat hayatiyle slâkalı bulus nan bütün vatandaşlar iştirak edebi birler. Müzakere sant lam 14 de açılacak” tır. Arkadaşlarımızın gelmelerini ri sa hiç te iyi olmıyacaktı. Buna organizatörler ancak $u çareyi buldular. Frank Goç ringe giyinik ola- rak çıktı. Ve hiç sıkılmadan a. lenen seyircilere bozuk bir ingi . lizoe ile gunları bağıra bağıra söylemekten çekinmedi: - : “Güreş bir spordur. Halbuki Halkevinde temsil . | yürkierin insan kedretinin fev. Eminönü Halkevinden: kine çıkan, tahammül eğilmez 6 Nisan perşembe, 7 Nisün cuma | 2€t Kuvvetlerile ve bin bir geşit ve 8 Nisan cumartesi günleri saat) kendilerine mahsus oyunlariyle (20.30) da Evimizin Cağaloğlundaki| mücadele imkânsızdır. Ben spor merkez salonunda temsil şubemiz 8-| hudutlarını agav bir boğuşmaya imatörleri tarafından (Vezife) sdlı Pi-| girecek olursam bir dakikadan Gym hey Ev ya; | (isis mukavemet edemem. Onun için mazur görünüz! Türklerle gü ca ederiz. rosundan alınması rica olunur, ——ğ—ğ— — İreşmekten haklı olarak çekini . . . z yorüm!,, Yeni neşriyat : Halk bu saçmaları dinlemek 16- temiyor, boyuna: “Yuha!.. Yuha!.... diye bağrı. İşryordu. Islık seslerinden koca İ salon yıkılacak gibi oluyordu. Müsabaksların başlaması için yeniden kur'a usulüne müracaat Çingeneler Osman Cemal Gaygılı'nın &n güzel eserlerinden olan bu roman, mevzu- undaki yenilik ve başkalık itibariyle yalnız bizde değil Garp dillerinde bile bir benzeri yazılmamış yepyeni, fevkalâde nefis bir eserdir. Bilimi» yen, görülmiyen âlemler, bir çok- larımıza meçhul kalmış manzaralar, Çingene aşkının akla, heyale gelmi. yen hususiyetleri Osman Cemal'in kendine mahsus uslâbiyle yazılmış” tır bayreller içinde kalmak isteyenler bu romanı mutlâka okumalıdır. Eti- man Kitabevi tarafından basılmış © Tup fiyatı 75 kuruştur. edildiği zaman bir “ hödise daha çıktı. Halkta takdim için soyu. nuk olarak ringte bülüman dört pehlivan: Kızılcıklı, Kurtdereli, Petersen ve Hakenşmit aralarm. da sleni olarak kur'a çekilip ha. sımlar tayin edilince tuhaf bir tesadllf bu sefer de Mahmuda 'Hakenşmit ve Kurtdereliye Pe. tersen dilşmiiştü, Heykel gibi bir visuda sahip Rus atleti de tipki lr a asm mez Levisle yaptığı ve 47 dakikada kazandığı güreşte Mahmut Rus iddia ve arzusunda belki hak Nr olabilirdi. Zira Paris güreşle . rinden bir kuyruk acısı, alma - cak bir intikamı vardı. Kara Ah. medin cihan * şampiyonluğunu kazandığı yılda bu Hakenşmit te o müsabakaların en genç en ya- kışiklr ve parlak istikbale nam. zet bir yıldır idi. Fakat Peter- gen daha ilk tarda o zamanlar nisbeten acemi olan Hakenşmiti mağlüp etmiş ve tasfiyeye uğral. m.ştı. Sonra böyle bir usta ada. mın yine bir Türk olan Kara Ah. met karşısında hallaç pamuğuna dönmesi Üzerine gözü hem Türk- lerden yılmış hem de Danimar. kalıya karşı diş bilemeye başla. muştı, Şimdi Türkle güreş tuta. cak olursa yenileceğini biliyordu. O zaman Petersenle de tutuşma- larına imkân kalmıyordu. Bu dü. hemşerisi Mister Şerif Haken . şmite yirmi beş bin dolar verme. yi alenen taahhüt etmektedir.!,, Spiker hağıra bağıra tok bir sesle bildirdiği bu haber karşısm- da herkeş galeyana gelmişti, Mahmut ta gülümseyor ve beşüa bir çehre ile geçmiş minderin or. *esina oturmuş cevap bekliyordu. Hakenşmitin nâçar Petersenle güreşmesini bu aralık karar al. tıra almış olan organizatörler de şaşırmışlar ne yapacaklarını kes. £ tiremiyorlardı, Şerifin güzel jesti ve teşvikiy. le bilsbütün cesaretlenen Mahmut kumıldamak bilmiyordu. Hakem “ heyeti nihayet polisle Kızılcıklı. yı minderden kaldırtabilmişti. Şerifin müdahalesi ve yüksek ses le protestosu üzerine Hakenşmit ringe çıkarak mağlübiyeti itiraf ve kabul edip defoldu. Nihayet o akşam ortada kala kala Kürtdereli ile Petersen kal. mışlardı. Geçen tatsız vaziyet - lerden sonra bu güreş te alâk: sından epey kaybetmiş, seyirci. lerde memnuniyetsizlikler görü . Tüyordu, Ne yazık ki çok yüksek ve us- ta bir pehlivan olan Kurtdereli de bir kazaya kurban giderek o gece Türkün hakiki kudretini bir kere daha isbat imkânmden mahrum kalmıştı. Alkışlar arasmda ringe çikan Kurtdereli Mehmet Pehlivanla dünya şampiyonu Danimarkalı Petersen miisabakaya çok hızlı başlamışlardı. Daha ilk dakikalardaki seri ABONE TARİFESİ Memleket Memleket « icinde dışında Aylık » 155 Kr. 3 aylık 20 45 6 aylık 5 20, 1 yıllık 000 1600 Tarifeden Balkan Birliği için ayda otuz kuruş düşülür. Posta birliğine girmeyen yerlere) Ayda yelmiş beşer kuruş zam” medilir, Abone kaydını bildiren mek» tap ve telgraf ücretini, abone parasının posta veya banka İle yollama öeretini idare kendi © zerine alır. Türkiyenin her posta merkezinde) VAKIT'a abona yarılır. Adres değiştirme ücre 25 kuruştur. İLAN ÜCRETLERİ Ticaret İlânlarının santim « satırı sondan itibaren ilân say” falarında 40; iç sayfalarda 50 İşte bu sırada harikulâde bir şey oldu. Granitten bir köprü ha- lindeki aslan Mehmedin göğsü ü. zerine bütün vücudü ağırlığiyle yüklenirken kollarmı yanlışlıkla Mehmedin koltukları arasına kap tırmış olan Petersen neye uğra. dığını hesaplıyacak vakit bula - madan ve köprlye gelmeden sırtüstü yuvarlanıvermişti. Mehmet, o tehlikeli pozisyon. dan, o yorucu köprüye gelip uğ- raşmakta İken Danimarkalmn hatasından kavradığı kollarını ktskaç gibi yakalamış ve enğesi üzerinde o koca ağırlıkla s0! ya, nına öyle bir dönüş dünmüştü ki bu sefer mağlübiyet anlarını Pe. tersen yaşamakta idi. Saniyeler ilerledikçe sırtmın mindere gittikçe yaklaştığını ve kuruş; dördüncü sayfada İkinci ve üçüncüde 2; birincide| 4; başlık yanı kesmece 5 lirs- dır. indirmeler yapılır. Resmi ilânlar| rın santim « salırı 30 kuruştur. TİCARİ MAHİYETTE OLMIYAN KÜÇÜK İLANLAR Bir dela 30, iki defası 50, &ç defası 65, dört delası 75 ve onğ defası 100 kuruştur. Üç aylık Min verenlerin bir defası beda” vadır. Dört satırı geçen ilânları0 fazla satırları beş kuruştan he sap edilir, Hizmet kuponu getirenlere küçük ildm forifesi yüzde 35 indirilir. Vakıt hem doğrudan doğru- ya kendi idare yerinde, hem An- kara caddesinde oVakıt Yurdu altında KEMALEDDİN İREN mağlübiyetin muhakkak olduğu. nu kestiren Petersen şöhret ve namma yakışmıyasak bir hare - ketle Kurtderelinin yakaladığı orta parmağını tersine çevirip çatır çatır kırrverdi. Alçakça bir dilzene giren Meh. met, neye uğradığını şaşırmış, sıcak can acısı duyuyordu. — “Tuu Allah müstahakmı VETSİN İse Diyerek sallanan, parmağını a. vucu içinde tutarak doğruldu. Bilmem fazla soluktan bilmem hiddete kapılarak Tingte çömel. miş beklemekte olan Petersenin suratına doğru hakaletle tükürü- verdi, 'Tam on dördüncü dakikada idi. Doktorun midevatı ile ve ken. İn Bürosu eliyle Win şüncelerle o da itirazlara ve tür. kolpolardan “Mehmedin “oldukça, di Yrariyle tekrar alkışlar ara. Mi ayak diremelere başvuru. yordu. kuvvetli olduğu, Petersenin ise civa gibi oyundan oyuna geçişle. Ringe en yakm koltuklardan ri nazarı dikkati celbediyordu. birinde oturan ve o zamana ka * Bu halde en çok atak Danimar. Kikasında güreşi bırakmaya mec dar hiç sesini çıkarmamış olan kalı tarafından yapılıyordu. İlk bur olarak Danimarkalı şampi Şerif artık bu son numaraya da anlar müdafaada kalan Kurtde. yon gerefsiz ve kahbece bir gali. dayanamam; yerinde fırlıyarak reli usta hasmmın kafasında ve biyet kazanmış oldu. ringin Üstünde duran Kızılcıklı. ensesinde işlemek istiyor, Peter- nm menaceri Rizeli Harunu 221. #en ise her fırsatta bele ve kol. smda ringte gözüken aslân Türk daha fazla acıya tahammül ede. miyerek ikinci devrenin ilk da- (Devamı var) Alemdar sinemasi! İKİ FİLM 1 — Racanın hazinesi 2 — Damgalı kadın. cik yanma çağırtarak kulağına Jara saldırıyordu. Bir aralık Pe. Göç gibi Mahmudumuzdan yılgın gözüküyor, büyük şöhretini daha ilk müsebakada tehlikeye düşür. mekten çekiniyordu. Bu nâhoş vaziyet yılan hikâyesi gibi uza. dıkça seyircileri haklı bir azabi. yet kaplıyordu, Bir iki defa kiz. dırıp kapışmaları için Mahmut ringe gelerek Rus pehlivanına ça. tacak oldu. Adam oralı olmuyor ve ilk maçını Kızıleiklıyla değil, Pötersenle yapmak İstiyordu. YENİ ÇIKTI Fikir ve sanat meseleleri YAZAN: SADRİ ERTEM | hiddetli hiddetli bir geyler söyle. di. Harun bu lâflardan memnun kalmış olacak ki yüzü gülerek Tingin ortasına geldi ve elinde megafon bulunan spikerle ingiliz- ce şunları halka bildirdi: “Türk Mahmut basmma maç teklif ediyor. Galip gelmediği veya müsabaka bir saatten fazla neticesiz deva mettiği takdirde seyirciler arasnda bulunan muh. terem fabrikatör ve Mahmudun tersen güzel bir kilit taktı, Meh. met bundan kurtulayım derken kolunu fazla açık bırakmıştı. Pe. tersen derhal bu fırsattan istifa- de için Mehmedi göğüsledi, Kurt, derelinin vaziyeti o kadar ümit, sizleşmişti ki herkes Türkün mağ Tibiyetine Intizar etmekte idi. Lâ kin koca Türk yüksek bir gay - retle ve cidden şayanı takdir bir kuvvetle köprü kurmaya muvaf. | BE) ser. İcabında günde 3 kase alınabilir. fak oldu. Baş, Diş, Nezle, Grip, Romanı Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal Karamazof Kardeşler Yazan: Dostoyevski RA Bu akşam ben de, kendi aşağılık kalbim yüzünden ayn: şeyi yaptım. Mitya, ni- çin beni öpmüyorsun? Sade beni inle- mek, bana bakmak neye yarar? Öp be- ni, kuvvetli kuvvetli öp! İşte böyle öp! İnsan sevince, yarım sevmemeli! Bun-- dan sonra artık ben senin esirin, küler: kurbanım olacağım. Sevdiğinin esiri ok mak ne tatlı şey! Öp beni! Canımı aci- ta acıta öp! Kollarm arasında kemikle- rim çatırdaın! Bana ne istersen yap! Oh! Benim canım yanmalıdır!.. Durl.. 'Durt.. Bekle biraz... Böyle değil... Son- ra, dur azıcık.. Sonraya kalsm... — an- szın Dimitriyi itti — git artık. içmek, sarhoş olmak İstiyorum.. Zilzurna ola» tak dansedeceğim.. Gruşinika, Mityanın kolları arasın- dan sıyrılarak salona doğru yürüdü, de- Bkanlı da sendeliyerek onun arkasından gitti. Ziknimden; — Ne olursa olsun,. Şu birkaç daki- kalık zamana bütün Hünyayı değişmem! Sözleri geçiyordu. Gruşinika, bir bar dak şampanyayı bir hamlede içti. İçinin Çeviren: Hakkı Süha Gezgin wW 143 “8 saadeti, bir gülüş olarak dudaklarından taşt, Yanakları tutuştu ve gözleri bu- landı. İhtirasir bakışları yumuşamıştı. Kalganov bile onun bu güzelliği karşı- sında dayanamıyarak sokuldu. Genç kadın ona: — Uyurken seni öptüğümü hissettin mi?.. Diye fısıldadı. — Sonra Mityaya dönerek — Sen neye içmiyorsun? Ben içtim... Sen de iş! — Ben, sâten seninle sarhoşum.. Şa- rapla da olayım carım! Delikanlı, bir kadeh doldurup içti ve şaşılacak çeydir, ki o zamana kadar şa- saba dayanan benliği bu tek katlehle birdenbire mest oldu. Bu dakikadan sonra, etrafımda her şey dönmeğe başla mıştı, Herkesiç konuşuyor, gülüyor, fa- kat artık kendini bilmiyordu. Yalnız, vakit vakit içinde bir ateşin parladığını duyuyordu. Ruhunda yakı- ct bakışların alevi verdı, Bu hisle Gru- şinikaya sokuluyor, onu dinliyor, vect- içinde seyrediyordu. Genç kadın da, dehşetli konuşkan olmuştu, Gülüyor, ed öne di e ikellış4 söylüyor, bazan oyuncu kızlarından bi- rini çekerek öpüyordu. Bir yandan da azıcık dokunulsa, ağlamağa da hazırdı. Maksimovdan pek hoşlanmıştı. Ona “Küçük ihtiyar!,, diyordu. Sersem hu- nak da ikide bir ona yaklaşıyor, elini öpüyordu. Bu keyifle bir kere daha dan sa kalktı. — Mitya, şu zavallıya bir şey ver! Fakir ve kimsesizdir.. Ah şu fakirler- Is, herkesin aşağılık gördüğü adamlar!, Aklıma ne koydum, biliyor musun Mit- ya?.. Manastıra girmek istiyorum.. Şa- ka değil ama... Orada Aliyoşanm bana bugün söylediklerini bütün ömrümce hatırlıyacağım... Hadi şimdi artık dan- sedelim... Balo gecesinin sabahında, manastır kapısını çalacağıs.. Şu son dakikaalrda çılgınlıklar yapsam da, Al- lah affeder. Eğer, ben Ala'h olsaydım, her şeyi hoş görecek ve: — Benim sevgili günahkiârlarım, he- pinizi affediyorum! Derdim. Siz de aziz yoldaşlar, benim bu gevezeliğimi hoş görünüz... Ben vah $i bir hayvandan başka bir şey değilim. Fakat dua etmek hakkı, bana da veril- miştir, Çünkü ben de bir soğan sadaka etmişimdir. Benim gibi bir âdi mahlük da Allahile başbaşa kalabilir. Mitya, on- ların dansetmelerine mani olma! Her- kes eder, Anlıyor mwüsun? Herkes! Ha yat ne güzel şey1... İnsan ne kadar fena yaradılışir olursa olsun yaşamâalıdır.. i Herkesin iyi ve fena tarafları var, Söy» leyin bana bakayım, ben niçin bu ak- şam bu kadar iyiyim? Sarhoşluk, sinirlerini sardıkça, Gru- şinika böyle tuhaf tuhaf söyleniyordu. Nihayet sendeliye sendeliye ortaya doğ ru yürüdü ve oynamak istediğini söy- Jedi. — Mitya, İstesem de bana artık şa- Tap verme! İçki bana dokunuyor ve et- ralımda her şey dönüyor. Soba bile... Ama oynıyacağım. Bakım ne güzel dan- sederim ben... Oynamağa karar vermişti, Eline sal- lamak için ince bir mendil aldı. Kızlar, çalgıcılar, ilk işarette milli Rus hava- larından birini çalmağa hâzır, derin bir süküt içinde bekleşiyorlardı, Maksimov, Gruşinikanın dânsedece- ğini öğrenince, sevinçle haykırdı ve genç kadının önünde sıçramağa başla- dı. Genç kadın, onu mendilinin geniş bir savruluşiyle uzaklaştırarak ; — Sus! Dedi; herkes gelsin, beni sey retsin, Mitya, şu kilitli herifleri de ça- gır. Onlar da gelip dansımı seyretsin- Ter. Mitya, kilitli kapıya balyoz gibi bir yumruk indirerek; — Çıkın be uğursuzlar!... Gruşinika, dansedecek, sizi çağırıyor. Diye bağırdı. Polonyalılardan biri, homurdandız — Kajdak! tırdı, j — Sefil sensin kerata! Kalganov da sarhoş edasiyle â; bu kerataları tahkir ediyorum. Bu eö€ sizler bir memleketi temsil edemef ki... Anladın mr güzel çocuk! Hadi b bon ye ve sesini kes, Gruşinika ; — Ne adam Yarabbi! Ne adam! olur benimle barışsa! Diyerek dansetmek Üzere İler! Saz başladı. Mendil havada uçtu, bi” kaç dönüşten sonra durdu. Bitkin tavırla: — Yapımıyacağım!.. Halim yekt Dedi, affedin beni!... Sazı selâmladı. Sağa sola reve Jar yaptı. Birçok sesler birden: — Güzel madam çok içmiş! Dediler. Maksimov, kızlara yaranı — Sıfırı tüketmiş ol Diye söylendi. , — Mitya, al benit.. Götür beni | Delikanlı, onu kucağına âldı ve ya götürerek yatağa koydu. çi da kapıyı kapayıp kilitledi. Mitya daklarını, genç kadının ağzma yep (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: