21 Ekim 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

21 Ekim 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KP PD STT SATTART D PEŞİNDEN - F L dilenciliği Ezkt$ eşya dilene'liği yeni bir şey ğildir. Yiyecek gibl giyecek de ıuc'ıhrm heayati — ihtiyaçlarından ©| ua göre bilkassa kış zaman- vir eski Tanilâ, bir eeki Rn.'rlrk hu- eekj pantalon veya ce. ket paradan z'yade bir fakirin içi- ne yarayabilir. Onun için ötedenberi bir takım fakirlerin eski ceya dilendikleri olurdu. Fakat şimdiye kadar soba borusu dilenciliği yoktu, Bu defa Avrupa harbinin getirdiği bubra. xın p ceüvelerinden olarak bur nu da iştiyoruz; mahallelerde ka, pt kapı dolaşan bir takım kimse - lerin: — Bir caki soba borusu varsa Verir misiniz? Dediklerini öğreniyoruz. Bu demektir ki soba borularımım yi bir taraftan yükselirken di- aftan eskileri de kıymet y etmektedir. Şu halde yeni soba borusu bubran?: devam ettiği takdirde Glencilerin 1'ç şüphesiz Rözü açık buzı iş adamları hesabt- na mâhellerden — topladıkları eski soba borularmın bir zaman sonra tamir edilerek niyasaya Çıkması bekledebilir! HASAN KUMÇAYI Boğoziçi kış tarifesi hazırlandı Şirketi Hayriyenin yeni tarife- 8i hazırlanmıştır. Hazırlanan ta- Trife etrafimda işletme müdürü llhan Behar kendisiyle görüşen bir muharririmize gunları söyle- mişlir: <— Boğazici vapurlarına mah- sus olmak üzere hazırladığımız yeni tarife önümüzdeki ayın bi- rinci gününden itibaren tatbik mevkline girecektir. Köprüden Boğaziçine son vapur Rumeli ci- hetine 21.15 de; Anadolu cihe- tine 2110 da kalkacaktır. Ay- rica günün muhtelif saatlerinde postalar konmuştur. Bilhassa talebe ve memurlar için iş saate lerine kendilerini yetiştirecek ge- ferler ilâve edilmiştir. Otobüsler kaldırıldığı takdirde gece sinema döl postalar de ilâve edilmesi düsşünülmektedir. VECİZELER l Yezan! M. CEMİL PEKYAHIŞI * Fona hükmedilmiş düvada mahe küm olan hâkimdir, # Evvel zamanda iki düşman ordu Barbe tutuşmak Üzere iken tam bir Kküsüf görmeleri üzerine barıyırlar maş, Kendi ölümlerin! yakımdan göre Beler bügünkü harbin tiderleri de barışırlardı. * Cabil tabiplerin insan öldürmek- te devam edebilmeleri hizıik doktor- darın vermekte olduğu Ümit sayesla dedir; “Doktor değil mi? ©o dn iyi eder.. zannolimur. 8 Altlarındaki — zindanlarda ölüm G&zabi geçiren mahkümdear varken der Tebeyleri ve şövalyeler gatolarda Kow yif çaturlarmış! Zadegün iae öyle taş. Tefrika numarası: 98 Semrâ - Hanımefendi mi 'Ahmet Dündar mı ötedenberi | mürebbilere, SA Himaye Mütebbi, hastabakıcı ve. hususi klinik derdi YAZAN: Prof. Mim. Kemalt OKE Cümhuriyet gazetesinde kültü- rümüz tehlikede bağlığı âltında bir yazıyı çok dikkate gayan gördüm: Muharrir hakikaten her vatandaşı alâkadar edeti değerli içtimni bir mevzua ve memlekette şimdiyo kadar ihmal edilen noksanlarım!za temas ediyor ve diyor ki: Garp evlerinde milli bir hars davas&ı gö- ze çarpıyor, Bizlerde ise, buna lü- kayt kalmmış görünüyor, Bu mül- li küttürümüz için büyük bir teh- Hkedir! . Çocuklarmmızım yabanet mürebh- biler eline bıraklması hiç şüphe- siz doğru değildir. Fakat ne zaru. vet altında olduğunu tetkik etmok ve bu zarureti ortadan kaldıracak tedbirleri düşünmek de lâzım!.. Çocuklarımızın yabancı müreb- biler eline brrakılması doğru olma- makla beraber bunun bir zaruret altında olduğu da takdir edilme! dir. Memleketimizde —Avrup dünyanın diğer medeni? memlekei Terinde olduğu goçuk bakan büyüten (mürebbi ve emzik çocak- harma bakan) hemgirtler mektep- leri acılmadıkça, bu zarüret de - vam edip gidecektir, Bugünkü gart lar altında ve a'levi vaziyetler do. layasiyle çocuğunu bir yabancı mü- rebbi eline teslim etmek moebu- riyetinde kalan bir sile istiyerek istemiyerek — bulabilliğine —-he'u de ne minnetle— tağlanıyor! Ma- alesef bu işi kendine meslak eü'n miş Türk hemgeireleri yoklur. Bo hemşirelere her vakit fhtiyacımız var., Fakat bu içle gimdiye kadar alâkalanılmamış ve hiç bir todbir | almmamıştır! Süt çocuklarında. Wültür bahse mevzu olmamakla be. vaber, kendimizden yeti maürebbilerin, yalnız kültür h: mımdan deği, duhu mühim bir sebeplerden dolayı, vücutlarına tiyaç Yardır. Gecikilmir beraber bu işe lâyık olduğu miyetin verilmesi çok Tüzmdır. Hasta balocılara gölince, ba da bizim büyük dertlerimizden biri. dir, Hastalarmmız hemen hemen 1- mumiyetle diplomasızlar elindedir, Mevcut bir — hastabalıcı mektebi memleket - ihtiyacımnı — karşılamak Söyle dursun, resmi — hastanalore bile kifayet edemiyor! Medeni memleketlerin hamen hepsind ebilhassa Almanya ve A- |nerikada şvesterlik, nörslük göz. de bir meslektir. Aile Ünvanı ol- maryan genç kızlar bunu makbul bir metslek tanır ve ona koşa koşa aİ- lız ve takip ederler, Bu memleket, Jer yalnız kendilerinin deği, bu teşkilâttan mahrum olan memle - ketlerin de ihtiyaçlaramn temin et- mektedirler, Toessür vo tecssüfle AHiraf edelim ki, vasife başında on, lar kadar ciddi ve mesalekten ye- tişmiş hastabakıcı hemişirelerimi- zin adedi hetaba katılamıyacak ka, dar azdır, Buntm içindir ki, mevcut bastabakıcı mektebi yarırnda İhti. yaç nisbetinde diğer mektepler de açılmakdır. Bugtin onlara vaadedi- lea İstikbal anları terfih vo mes, lek Gahilinde inkişaflarına çok meslekten yetlşmia | ve feşvik ; ğ müsaittir. Elverir ki, genç kızla. rmmra bu mesleğe — mimdıralm!.. Mnalesef tekrar ediyorum, garson mektebini düsündük de mürebbi- çocuk bakıcı mektebi ve kâfi dere. cede bastabakıcı hemsire mekte - bini ihmal ettik?.. Ecnebi hastaneler bahs'ne gelin- ve, işin içyüzünü bimiyen hasla, lar ve aileler bir çok defa bina ih- tişamma tabiatiyle kapıltyorlar, Belki onlar da haklıdırlur. Konforu ve güzel bir binayı bulabilen bir uilenin buraya koşmasınt tenkit dakkımız değildir. En büylük kaba- hat, bazı şeylerde miüli hislerimi- zi bile bile ihmal ettirecek vazi . yetlerle karşılaşmış olmamızdadır. VAKIT bekliyen üç mühim mesele —— * Bu işde evvelâ Türk hekimleri, sonra da onlara müzaheret etmi. yenler mamen mesuklür!,, Bugün- kü şartlar altında husust Türk kli- niklerinin ecnebi müerseselerden geri olmadığını iddia etmek nan, körlük ve yersiz bör tarafgirlik ©- Hurt.. Biz Türk hekimlerine ne müza- beret eden oldu, ne de aramızdan, hekimlerden bunun icap ettirdiği maddi fedakârlıklara katlananlar bulundu!,, .Kendi memleketlerin'n zenginlerinin ve hükümetinin bol yardımlariyle yürüyen ve hiç bir xarar endişesi altında olmıyaa ec- nebi hastaneler karşısında yalnız zarar etmemek gayeslal güden ve Moskov önünde ingiliz tanklar Müdafaa harbine istirak ediyor Lendra, 20 (AA.) Moskeyuam, 16 bin HUR 20 bir Al. man tenkının iştirakile yapılar Oçün, Hat tarruzu kürye müdafunsına İn giliz ve Amerikan tanklarile Layyare- leri de iştirak etmektedir . 'Tulayt tehdit eden Alman tank bir. tikleri, Moskovanın cenabu garbisinde xâfn Riyazan iştikametinde florlamiy derdir. Timoçenke, tank ibülyatlarile müdahale ederek, Alman — kıskaçınım cenup ayağını gehrin arkasanma çek - mek üzere bu teyşebbüsü bozmuştur, Bu kıskaçra çimal ayağı ias, Kalininde teadit edilmiştir. Ba bötgenin Ruslar tarafından geri almdığmıma dair olan raporlar benüz teyit edilmemiştir. fa. kat burada mühârebenin devam etti gt beş gündenberi gehrin, IKi muharip taraf arasında elden ele geçtiği tah. min edilebilir. Hertalde, çok sert bir hücum hazır tanmakta olduğu görülmektedir. E - Ber ba hücum püskürtülscek — olursa, Almanların, gelecek Ukbaharda, aynı Gerecede büöyük mikyasla — Ikinci bir hücam yapmağa müktedir olabilme . leri muhtemel değildir. Hava gitgide fenaluşmaktadır, Meb zul miktarda kar yağmakta ve yeri, Kkesif bir sia kaplamaktadır. Bu scbeb, e, Almanlar, Moskovanın zaptı daha fazla geciktirmiyeceğini anlamakta, irlar. Bucun sebebi, yallır, Alman ordularma kışliz ördüğük temini h- susunda hizadilen gikistli — zarumet değildir; Hitletin 4 Uktaşrin — tarihli nutku ile uyanaa Ümitlerin tahakkuk etmesi zarureti de vardır, Berlinin askeri sözcüleri, Ruayanın kış meystminde. Ural gerisinde yen! ordular toplamak imkânma malik o'a ması Jhttmalini kabul etmekte, Takat, bu orduların, Rus seferi Üzerinde bir tesir yapmağu muktedir olapııyacak., Jarı mütalcağıti yürütmektettirler. Bu sözcüler, Moskova — istikametindeki yürüyüşün yavaşladığını, Viuzma Brlansikta yapılan çemberleme hi kâtının geticelendirilmes! Üzerine ser- eat kalar kuvvetleri gehrin önlüne ge. tirmek Üzere İeaboeden samağdan mü, tevellit olarak izab etmaektodirler, Britanoranım eskert muharrtri diyor kiz “Odesanın, düşman darkıma varma . dan, hem de malzeme ve techizatın he men İhemand tamamını gölürmek Bume- tile yapmlan tabliyor! işinin teşkil etti. ği çok mükemme) askori hârekel, Al, manların, Kafkmaya — islikametinde yaptıkları harekâtın tarzı carayanı Üşerinde son derece mühim — vlr tesir icra edebilir. Kırım. garnizonu, bu su, | ma retle, muhakkak surelle bir. mizline | cakları harekât esmasında sağ cenah - gıkarılmıtşrı. Alman istihbarat rer - visi de, baştan azdfı aldatilmiş gö « Bir gazelede bir yazının koskocaman bir haşlığı: (Devlerin döğüşü ) (Devlerin döğüşüşü) demeli (Devlerin düğüşü) dememel! * 'Türkçede kalın hecelerden sonra kalın heooler geleceği artık — istis, nası uz bir kaide olarak möylenemez; büu sebeple (fasulya) dememeli. Bu. rada (1) in incelmesi e son heceyi (ye) çekline çevirmiştir. ! d ıt yalnız ferdi teşebbüslerle kurul . muş olan mütevazı hutmi Türz kliniklerini tenkit — ederken »-2p duyuyorum! Halbuki onlar bence takdire şayan. görülmelldir! Çok müsalt şartlar altında çalışan ya- baner memjeket hastaneleri ya- nnda bu mücesetelerin çektikle. rini yakindan gören bir insan on- iara acır!., Bu müteyazı klinikler içinde i- mi vaürlik, bDelki müessesenin pek caxzip görünmiyen harici çehresi altında sönük görünlüyor!.. Bu mü- esseselerde çalışmayı tercih eden. şinin eksik oldi merikada miştir. | haklkımda alman seye bir gey di. Bahriye ler, bu mütevazı kliniklerde ilmin bugünktü kaplarından en ehemmi- yaralar yetsizini bile feda etmemektedir - | X- ııd::m w,â ler, Zarar endişesi altmda, ağır ,,.,.,,,_,..,.ı' mahrumiyet ve sartlar altında ça | — l l işan bu müsseseletin dertleri de | ,0i S a yrnai h/ dinlenemiyor!.. Hafta tatili gü |A n Hati nünde ruhsat texkeresiz hastane vedü dümük kapısımı açtığımdan dolayı nakdi cc- caya çarpılmamış bir hususi müca- şese yoklur.. Bir bastaneyi yalanı bir tiearethane kabul etmlek ne Gereteye kadar doğrudur? Bunu herket tukdir edebtür!,, Binaları- nn ihtişamiyle reksbet sahnesinde muvaffakıyetli rol oynayan bu ya. banct memleket hastaneleri ma - nen bizi. muaszep ediyorsa, buna çare aramak İâxım değil mi?.. Far kat biz gimdiye kadar ba sahada bir eser değli, bir teşebbüsün bile abmadığını görüyoruz! Yemas :düu Mevzun göre mem 9 — Hususi modem bir hasta- nenin açılması sebeplerimia tecm- mülü, Memlekztiğüsde İçtimal, ekonomik Mmühim hiılın!u- &- a bu mühim içtiyaem da dikkat nazarına almması Tüzumu- hiçbir fedakürlıktan kaçmmıyaca- Etodan eminiz, rünmektedir. Zira, bu ricati deniz den hesmek muvasraf Alman hava kuvvetlerine mensup flk tayyareler, bareküt sahasında, tahliyenin son ga. eef avcak gözükmüşlerdir. Bu vazk- yet, horhulde, Almaniarın — ellerinde, park cenlesihde maruz kaldıkları tayyâre kayıplarından dolayı, fazla miktarda hava Elosu kalmadığımı gön. terir mabiyettedir. Püzla alnrak, Al ır, Karkan iştikametinde yapa. < yrtst isimlerini voren bü tebliği şöyle a-;_"pd -'ıııvıpıınııe / Deniz makamlari gi timada geldiğili ler. Sureti _ Zgöre kendi vesaiti mali !ııuı.l-' a Jarını ber türlü tahdide karşı köru « | “Tünderilmiştir. — o” mak üzere gerekli olduğu gibi Kırımı zaptetmenin gitgide daha rortağtığını | dir. Ruman gönerâli / göreceklerdir. dağı emir Kurımı abuadıkça, Almanlar, Kara, deniz Üzerinde kontrol tezis edamez- jer, Diğer taraftan, Rumen kayıplarıe nn balihazırda 250 bin kişiye baliğ olduğu ve Bulgarlar tarafından top lJanan sakerlerin gelmemesi krtast â. Yaamda derin bir hoşmutaurluk uyan - gırdığı, Londrada haber verilmekte « | liyenin farkıma âdileşmek istidadımdaydı da farkmda değil- di? İrade zaafı ne müthiş şeydır' Kendisine hâkim olamamak, içine düştüğü bataklıktan sıyrılıp çıkamamak ve kıpırdadıkça saplanıp derinlere düşmek ne hazin, ne hazin! Ahmet Dündar Üniversiteyi bitirdikten sonra pratisyen tabip olmak kabiliyetlerini taşımakla beraber kendisini bilhassa ilim sa> hasmda meşgul etmek ııtemııvehılhıaın sir nir ve yuh hekimi olmak üzere yetişmeğe ça- lışmişti; okuduğu — ciltlerce kitaplar, uzun boylu etütler, tetkikler, müşahedeler ruh hastalıkları vâdisinde kendisine kendisi kadar kuvvetli ve canlIr bir misal, bir. mevzu ver- memiştir; neticeyi görüyor, vahameti anİr yor, hattâ kendisini zorlasa. belki de biraz tahlil ve tetkikle bu neticeye vardıran sebep- leri de bulup artaya koyahilecek; fakat bü- tün bunlara rağmen bu yoldan çekilip çık- mak için en küçük bir gavret ıarfetmeg: ne kudreti;'ne de niyeti vardır! Sehvaniyeti doyurulan Ahmet Dündar ı—Semxâ dinin dizinin dibinde sa- eee <— TERELERE YAK T TAŞET S ŞA deyin Bir merbutiyetle bağlı olan küçük bir süs köpeğinden farksız hale gelmişti. Açbr rakıldıkça havlayıp bağıran, - zıplayıp saldı- ran biçare hayvan nasıl ağzına bir parça et atılımca susarsa bir zamandanberi ile, kurnarla, uykusuzlukla sinirleri büsbütün hırpalanmış ve zayıflamış olan biçare âşık da bazan huysuzluklar, densizlikler, sitemler ve şikâyetlerle Semrâ Hanrmefendiyi — rahatsız getmeğe teşebbüs ettikçe hayvaniyeti doyu" rulup susturuluyordu; böylece işin kolayını bulmuş olan Semrâ Hanımefendi de artık Ahmet Dündardan çekinmiyor, ona karşı fazla ihtiyat tedbirleri almağa lüzum görmü- yor ve yeni yeni dostluk çerçevesi icine aldı- ğı bir takım güçlü kuvvetli erkeklerle zevk ve sefaheti günden güne genişletiyordu. Günler geçtikçe Semrâ Hanmmefendi Ahmet Dündarın bazı vakitli vakitsiz ziya- retlerinde kendisi için: “Evde yok1,, dedirt- meğe, telefonlara cevap vermemeğe başladı ve bir iki defa da söz vermiş olduğu halde muayyen günlerde Ahmet Dundım apar- tithanma gelmedi. T& Dündar hiç bir iş yapmıyar, muayenebane- sine hasta gelmiyor, cebine tek bir kuruş gir Miyor ve satılmış olan Cihangirdeki evin pa- rası su gibi akıp gidiyordu. Ahmet Dündar, Semrâ Hanrmefendinin apartımanma gidip de onu bülamadığı, telefon edip cevap alar madığı akşamlar dönüp doğru Beyoğlu ka- barelerinden birine giriyor ve içiyordu. Ken: disini ımutmak, aşağılaşdığını anlamıyacak hale gelmek, hattâ hulyalara bile dalamrva- cak şekilde körkütük olup sızmak ona şimdi yeryüzünde mevcut tesellilerin en kolay ve en rahatlarından biri gibi görünüyordu. Be- yoğlu kabarekelerinde sık sık görünmeğe başlıyan ve çalgıeılara, garsonlara, etrafma toplanan tanıdık tanımadık kimselere para dağıtan genç hekim bu muhitte wçıbuk şöhret kazandı; onun mütcahhit, fabrikatör ve emsali gibi bir ünvanı bulunmadığına gö re bilmem neredeki zengia bir akrabaasmın ölümü ile birden ehemmiyetli bir servete sa> hip olmuş yeni bir mirasyedi olduğu yolum- da şayialar ağızlarda dolaşmağa basladı. Bu arada Bir cok ucuz ve kolay kadinlâr da et- hiç para harcıyor, fakat bınw y $ Yazan : Mılmlynf. hiç biri ile m îl; kuvvetli, Edebi n M R A " *EFİK AHME devamlı hususi bir temas've müSf (p derecede roman ıL SEVENGİL ne gelmeğe teşebbüs Mâ bir. kapılmış gibi gözlerini bir noktay? şünmeğe çalışırdı: vâzrh olarak d bırakacak şekilde bir fikrin b içki kadehinie içird manzarasını bulurdu; kendisini eskisi gibi hekim olarak W dınhyhuıuhıfeıveom ö ha 5i bu de sızıp uyumak için daha fazla içer” Ahmet Dündar ayık

Bu sayıdan diğer sayfalar: