7 Kasım 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

7 Kasım 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İhriste, Bovr sokağında, mütevazi , Glüm döşeğindeydi. Son neles- ğti areda: » Bü ne yavaş can ve- — diye tnledi, Ülen kadın, vaktile, İmparator- kralları huzurunas diz. çöktüren Madam Rekaraye idi. —- Kuryolada yattığma bakmayın.. J. Rişar lamindeki müdekkik, Uyaktila oturduğu Manblan küşa: göyle tasvir ediyor: ye küşanosi, Şose Dantende- Parisin kibar âlemine, ai yusileri- milsafirlere, burası, —bütün 6 rağmen— pek dar geliyar leri bir çok fenerler, avluyu, Ggİbi aydınlattırdı. Türk halr örtülmüş dış merdivenlorden |- girmezden evvel, bahçede etra- Baklağımız vakit, uadide çikek- IâĞtif bir korulak görürdünüz... dalre, narlar içinde pırıl pınl h dururdu. Madam — Rekamyo, misafirlerime; “Yatak — odami | | | B Bir müslin bulutu, bir ber bubar. Kaki üaüi yapılmış olam bronz madenlerir süslenmiş- veunda, iki busamak., Ser İKi yüzadan,, Aşari ütikar yazolar., — Yatağın — kenarındait perdeler, güzel — inhinalarta ... un Rekafıye, bu saltanata ba: Mi, tevarüs etmişti? Hayır! babası M, Bernar, taşrada Aciz mdi. Zeküca da parlak değildi. Tağmen, bir gün kendisinin Pa> pakkedildiği ve maliye tahall me- oldutu görüldü. Madam Berner, N güzgi bir kadındı, Şaylalara na- kocasının bu terfilne Beviştiği ilon sebep ölnuştu. ik iami Jülyet olan müztakbel e. evvelâ taşrada halasının büyüdü; sonra kendisini Liyon bir manastıra koydular. Kü: Şülyet burada tahsilini Litirdik- ra, Parise, babasının — mevki zengin misafirlerle - kaynagşan Bo Göndü ve orada, kendisinden 28 Büyük olan bir adamla tanıştı: tü bir şapkacının oğ zenginleşmiş, banza sabibi ol: Kuzı gürür görmez istodi ve bu | İaç dermnl resmiyot kesbetti. iyacın en enteresan tarafı gudür: m Bernarla Müsyö Rekamye, İyle sevişmişler, bu Jülyet de, on: Büyri moşru — münasebetlerinin BÜ imiş. kor, kızınt kendi muhteşem ha- B içinc, erlenme tarikiyle istemiş bi gayet geniş olan Madam da, bila bile bu baba—kız izdi- Füz olmuş.. &.. böyteca mütemadiyen değtişen ir ortasımda, Parlain dilere dez- n güzel kadını, içrallarım, impa- irın, zesginlerin ve sanatkâria- Ü nn budesi olarak yaşadı. Gayet ba ecek şekilde gider, husust mec lldeta ceki Yunan tarzında giyi “Havva eldizesile,, danseder T "” t KA eslere, M kol yoktur!,, demlşti. Boynuna kilçük bir atkı atmak L Külabâhk yezlere, yarı gepr ÖDirektyar azasından — Berre'in ©& İki gal raksını gören Madam dü Onün kollarından daha iyi dans gün dir İngilla, gu hatırasını İBEHnik, çennet kılığındaki Madam ü 'yi Oalıklıyarak — dişarı çe “Las Trols Grüces,, neyke kadınlardan biri, Madam Ro- . Vakliyle şeiri Azam, Musanın uıııııı Hlviyetine mebul —teşbil M— Bulutlara gömülü olduğu yazmıştı. Şimdi bir alay İ ürücmerin, bombalariyle bolutları edeceklerini bilseydi teşbihlir , Zehranın daha yükaek bir gümülü olduğunu söylerdi. ve temssslil Tle vücut. yerime başka vücutlürın ka. mahih ise ya dünyanm bu. beyeli içtimniyesi 10 Bene av- büsbütün — yabandımıdır, ya. vardır, Ü| Üevae, yetmiş iki yaşında bir | di onun bu basit odada, bu ale- * VA .v!'— Şlf VE IZIIRHB Madam Rekamyenin hayatı onun tablosunu yapmıylır ve bu eser, Lamvr'dadır, *Wağ Napolyon Bonapart, Madam Re- Kkamyeye "Dem dö Pale, — ünvanını vermek istemişti; fakat güzel ve imağrür kadın, diktatörün bu teklilini Kkabul etmemiştir. Birlaci imparator luktaki malt labat canaamda, Re: kamye bankası #flâz ederek, Jülyet o anuhteşem hayattan vazgeçmeğe mec- bur kalmıştır, *W Kısa bir zaman, İsviçrede öturdu ve orada €n büyük macerasını yaşadı: Pruaya prenal Öğüst'le hayatında lik ve son defa sevişti. Hattâ, kocamına mektup yazıp böşanmak, prehse var- mak istediyse de, ihtiyar —Rekamye, büyük bir siyametla Işi idare ederek talâkın ve yeni tidivacın- önüne geçü. Bu sırada, Jülyet —zamanm modası mucibince,— belici de Imtihar edecekti. Fakat, arkadaşı Madam dö Stael bu teşebbüsilne mani oldu. Yirmi yodi yaşında ve pek yakışıklı olan Prens Ögtüat'ün aşkını ve bunun Rakamyedeki kargılığını — göstarmek için, birbirlerine yazdıkları maktup- lardan birer parça alıyoruz: *84 Ey ruhumun mabüdesi! Beşiğo gir- diğim zamandandanberi, önümde bir büyük milletin muhteşem tac ve tahtı vardı, Ba, bütün meyeudiyetimi ken dime çekiyordu. Seni gördükt. n sonra, bu güyem, tesirini kaybetti. — Şimdi, Güzellik Üdhesi Venüs, bir hayaldir. Sen, onun hakikisisin! Sevgi hislerin den yaratılmış olan büselerimi kabul et Kanımla tmrniadığiım aşk mukava lemizi unutma, ey kalbimin güzel kra- Tiçesdi..., OGÜST MAti Gönlümün pronsi! Manastır haya- tandan çıktıktan, cemiyet — hayatina İstanbulun imar plânı Eminö- nü meydanını acarak Yenicam!i bütün güzelliği ile meydana ç- kardıktar 'sonra gimdi de bey - nelmilel bir gölreti olan Misir çargısını el yüzüne çıkacak hale sokuyor, Aylardan beri Mısırçarşısının kederli, ölgün bir hali vardı: Ba bı.ımd.ın aldığı dükkânında ye tişip, ihtiyarlayan ve dükkânmı oğluna devre çalışan eski sakin leri gözleri yaşlr olarak — çaraıyı terkediyorlardı. Miğsirçargısının — yorgancıları. döçemecileri ve bilhassa baharat çıları ile ayrı bir hususiyeti var dr Daha kapısımndan içeri girer - ken Misirçargisi bende, tamamen garbe dönmüş bir gehirde şarkın orijiyelitesinden — kurtulamıyan ve kurtulmak İstemiyen bir kö- ge tesiri bırakırdı. :n dağılan Mımarı sının en büyük hususiyeti içinde bir şark havasının esmesi, temin eden muhakkak ki en ziyade br- haratçılardı.. Misirçargismin — beynelmilel bir göhrete sahip olmasma sebep de içindeki baharatcılardır. Ni- tekim halk dilinde de Misırçar- gtst baharataıları ile meşhurdur, Bin yüz elli altı tarihinde in- şa edilmiş olan Mısırçarşısı ev- velâ zahire borsalığı yapmıstır. O zaman yağ, pirinç, geker. hu: bubat gibi gıda maddeleri asma &ltında, bir kıstm zahire ve ba a Mü Bır:ırsısmı!a Batılır- dan çekilmiş ve r çılar Misirçargısına hâkim nl muştur, Bu şekilde şöhreti daima ba- hazatçılık yan yana giden Masırçarşısı bugün de harabidet kurtulmak için belediye tarafın dan işgal olunduğu sırada yine ayni şöhretini muhafaza ediyor, Eğer Matırçargısının bir. husu! yeti, cüzip vea orijinalitesi varsa bu da ancak baharatcılarla * imdir, Memlekete gelen tü Misırçarşısını — sorüyor, Fakat çarşıda yorgancıyı, döşemeciyi, girdikten sonora, İnsanları, — karşımda beyecunlar içinde buldum. Her görün- düğüm — yerde beşeriyetin güzelliğe Karyı elan aezine, zaafına — şahit ol düm. Bir gok ruhların karşımda tit rediğini, aşk yolalla eridiğini farket- tim, Kalblerin sarsıldığını, imparalor ların hürmete mocbur kaldığını, gene- * gallerin eğildiğini, en derin beşeri his- lerin azizelere karşı olduğu gibi bama Karşı da - coştuğunu gördüm. HFakat bunların biç biri beni zebun edemedi. Küç bir vakit metanetimi kaybetane- dim. Datma kendisine — tapımılan bir vücut halinde kaldım, — Fakat, rulur mün prensl! Seni gürünce, bir mabude iken bir ruh oldum. Seven, tapıman bir ruh., Bana tapmırlarken, ben ta- pınmağa başladını; ve bu, bana aşkım en yükzek mertebesi oldu, Sea, güzel- Tiğimin bütün zaferlerini taclandıran bir muhâhbet tamsalisin? Kbedi aykı- man İlk ve son mihrubı olduğuma HH- mat e$ ve ruhumün heyecanlarile iş- | lemiş, hleran yuşlarile — cerçevelemiş oldağum buselerimi muhabbetle şevk- lendir!,, FÜLYET | ... Madam Rekamiyenin, bu aşkı, Na- poltyotttin mağtübiyeti sıralârına Tast- ladığı için, o0u vatarı düşmaclarile dostlük tesis eti diye Jekolediler, WFransız boğgunundan — aonra, güzel kadının evi, eldden; tanmımış düşman- darın uğrağı olmuştu. Onun için, aley> hindeki düşmanlıklar büyüdü. Kocası, bin bir. müşkülâtla, onu, prensle olan münasebotinden — vazge” girdi. Madem Rekamye, şatr Şatobri- yanla asvişmesile de meşburdur. Bu Franiız edibi, onun gözyaşları arasın- da öldü.. KIT Fransada Bolşevizme karşı cıdal Paris, 8 (AAJ — Mareşal Pelen Holşevizme karşı harbeden Fransiz gönüllüleri lejyonu kumandanı al abonne'un tazimlerine ve ya lar grupunun. Brinon tarafıne dan Almanyadan getirilen — Ihtiram ve bağlılık mesajına tevaben ezecdm. le demiştir ki: Bana hitap eden sadakst mesajır nız ben! hem asker, bem devlet ver ile derin suüretle miütehassis lecek savaşlarımız arifesinde askeri şerefimizi kurtarmak vazifer sinin kısimen ühdenizde — olduğunu bilmekle bahtiyarım. Ve bunu unut. mamanızı isterim. Bugün memle ketimizin, sahip olduğu meziyetle « re karşı ilimadını" İade - etmokten daha büyük bir vazife belki yoktur. Almanyanın — İdaresini ele dtayanın şükranına hak kazandığı bu cidale iştirak etmek suretile biz. den bölşevizin teblikesini uzaklâş tırmış olacaksınız. Bu suretle hem momlekelleri korumuş hem de ba* rış içinde Avrupa ümidini| kurtar - mış oluyorsunuz. Paris, 6 (AA.) — Almanyaya yaptığı bir seyahatten avdet eden işgal altmdaki topraklar umumi murahhası Fransa sefiri De Brinon matbuat mümessdllerine beyanatta bulunarak Almanyaya yaptığı 86 - yahatin resmf mahiyette olmadığı- nı, bu seyahat ecenssmda — hiçbir müzakerede bulunmadığını fakat Sir Abetz vasıtaâile Von Ribentrop tarafından vukubulan husust bir da vetin neticesi olduğunu söylemiş . tir. De Brinon bölgevizme karşı ha - zırlanan “Fransız İcjyonunun ta « Hm kampına yaptığı ziyareti anlat» maştır, Kampta sefire lejyoninrın Mare- şal Pötene sadakatlerini bildiren bir mesaj tevdi edilmiştir. De Brinon netice olarak şöyle de “Fransa kendisine lâyık bir rol oynryabilir ve nüfuz sahibi olabilir. Bunün için de her geyden evvel Av- İhtiyar yaşmda bile, bu —omaslaiz kadın, erkekleri, kendine meftun edi: yardu. Zamanmın şalrlerinden biri: — Eğet enu gençken görseydim hr> Üm ne olacaktı, yarabbi., — demiştir. —.. Madam Rekamye, ömrtünün son günlerini, yukarda söylediğimiz gibi, mülevazi bir evde ve kimseye görün- meden geçirmiştir. Son sözleri şu ol muştur: — Yarabbi! Bu no yavaş can veriş, NİYAZİ AHMET BÜYÜK RİPORTAJ M£sırçarşısı rapa medeniyetini bolgevizmin yı- kzcı istilâsından kurtarmak için Al man ordusunun ve nasyonal-308Ya. lizmin sarfettikleri gayretin mâ - pasını ve kıymetini M etmedi lâzımdır.” — Drahminin kıymeti düşürülmüyor Roma, 6 (A.AJ) —— Atina hükü * metli taralından neşredilen resmi bir tebliğde, drahminin kıymeti düşü> rüleceği haberi tekzip edilmekte ve kasda makrun haberlere inanılma ması favsiye olunmakltadır. yenilenirken BAHARATÇILAR... baxkalı değil, doğrudan doğruya baharatçıyı arayor, İşte bu se - bepledir ki Misırçarşısı tama - men boşatıldığı halde yalnız on yodi baharatçınm Misırçarşısın- :i_x kalmasına müsaade edilmiş - ir, Baharatçılık başlı başma bir Türk sanatıdır. Baha&ratçılar bu babadan kalma Türk sanatinin korunması için — Dahiliye Velkâletine müracaat etmişler ve bu teşebblis sonunda aktar namı altında sanate devam imkânını bulmuşlardır. Baharatcılık hakikaten oriji - nal v dine has hususiyetleri olan bir meslektir. Evvelden Mı sırçargısı baştan buı baharat - çılarla dolu idi, o amanin baha ratçıları mubakkak ki bugünkü- lerden farklıdır, çünkü devir o devir değildir. Evvelden Mısır- çarşısı bütün İstanbulun hattâ Anadolunun doktorluğunu ceza - cılığını vapardı, Abdillhamit za monımna, kadar hastalarına Allah ten şifa dileyenler müslüman kullarının yapacağı tertiplerden d_ mtdcâ umarak Misırçarsısına ardı. 1 'mdvgı menhus verem ille - n kurtulmak isteyen zaval - ldar, hayatlarına saadet petire- Cök yavruyu temin için çırpınan ktsr ki r, hatalarının mâh- Bullerini deletmek isteyen taze- er, vaktinden evvel — çökmüş, evç ihtiyarlar. dertlerine deva rnlı—:..: tertipleri hazırlamaları için bahâratçılara müracant &- derler, dert yanarlar, hikâyel hal otlar, Bu vaziyet Abdülhamit zema- nına kadar böyle devam etti, o kadar ki saraym bütün ilâçiarı da Yenicamide yanılırdı., Fakat Abdülhamit zamanmda Sıhhiye müdürü Mısırçarsısı e- ndıu;:l':ı oldu, Ö kadar ki mahkemeye in tikal etti. O sene 43 kişiden iba- ret bülunan dükkân sahiplerine mütatallib damgası vuruldu, Ba haraterlarım mahkemesine o za- roan asliye birinci ceza mahke- mesinde bakıldı, Misirçarşısının en eski baha - ratçısı Bay İsmall Hakkı bu da- vayı şu gşekilde anlatıyor: — 48 kişiden ibarettik, Za- manın asliye birinci ceza mahke mesi reisi Sabri Bey hepimizi te ker teker dinledi. Sonra arkadaş lar bana vekâlet verdiler, Kanu- ni müdafaalarını yaptım.. Müd- delumumi bizi tertip yıwınk ilâç yapmak, hattâ reçete yaz makla itham etti. Biz de tum— me, hüdai nabit — olmadığımızı. doktorluğa, eczacılığa yeltenme- diğimizi, nihayot sanatimizin görgü ve bilgiden ibazet olduğu nu ve bilgi dışında hiç bir iş yap madığtmızı anlattık , Derdimizi dinletebilmiştik. Bitün arkadaş- lar beraet ettik. Fakat artık Işin böyle gı!nılyvcuğini anlamıştık, Zamanın Sıhhiyo nezaretine mü racatt hepimiz ayrı ayrı birer drorist ruhsatiyesi aldık, Dükkânlara birer eczacı müdü- mea'ulü tayin ettik, Sonra dükkânlarımızda bir toksin def- teri tutmağa başladık, Bugün ecza depolarının kanunt vaziyo- ti ne ise bizim de odur.. Sıhıhiye Vekâlotine merbut ve kanuni koıılrol'.l kabul etmiş bulunuyo - Kıık sene evvel babasından al dığı sanatiyle, asırlık bir baha - ratçı allenin ve bütün baharat - çıların en eski en şayanı dikkat siması olan Bay İsmai! Hakkt i- le konuşmağa başladık, alarak | 39,000 Hava Kurumuna Türk hava kurumu İstanbul şu - besi şehirde mevcut bütün mektep' terdeki havacılık teşekküllerini bu sene daha esaslı bir şekilde takvi- yeye karar vermiş ve fanliyete gec müiş bulunmakladır. Bu mübim mer leket işinde d l ve yürt si öğretmenlerin sek müzüheretle- rinden istifade eden kurum daha şimdiden oltuz beş bini mütecaviz yavruya teşkilâlı arasına almıştır. Ba yavrular için izhar edilen za- rif havacılık karseleri kurumun bü tüt şubelerine gönderilmiş, şube. der bunları mekteplere — tevzi otme" ğe başlamışlardır. Şu suretle şehir mekteplerinde kürüm — teşkilâtina dahil olmryan talebe lr. Bundan başka İstanbul ve müjesseselerinde çalışan Balıkesir, — Doktor Sallhattin Çe- tinsoy ile Osmanir Bankası müdür vekili Niyazi Baktoğlu arasmda, ban- bumun sonunda doktorun feci bir şe- kilde öldüğünü bildirmiştim. Bunt mit tahkikat devam etmekte- Alman kadınları Rusyada ön safta hat iyorlar Londra, 6 (AA) — Amerika ga. zeteleri muhabiri olup — Rusyadan dönen Ersteine Caldveli, Rusyada ön safta Alman kodınlarının - harp biti, Alman — kadınları — tarafından kullanılan iki tank müsadere edil * diğini anlatmıştır. Bu kadınlar, Hit> lerin hayranı olduklarını ve kendi si için harp etmek üzere ondan milke saade aldıklarını söylemişlerdir. Singapura kıtaları çıkarıldı Singapur, 6 (ALA) — Şimdiye kar dar İngiltereden Singapura gönde rilen en büyük kafile ile buraya ge- len büyük bir takviye birliği bu leri daldı. Yaşmın ilerlemiş ol - masma rağmen vücudü - ve bil4 napenin kenarımna ilişmiş konu - şuyorduk,, — Başımın üzerinde kat kat — yükselen kululu sağımda birbirine sokulmuş lerce büyük sandıklar, çuvıllar ve bütün bunlar yetişmiyormuş gibi tavana çakılı çivilerden de daha bit türlü eşya sallanıyor, tezgâhın bir tarafında da. nalın, fırça, balmummu, sünger taşı ve daha bunlara benzer ufak tefek yüzlerce ceşit,.. şit arasında kendini kı ıyw.mı ge bile muhakkak aklını kaybe- der, Fakat sevimli muhatabım yarım âsirlık baharatçı Bay Hak k1 ne kendini kaybetmiş ne de | mikyaata iştirâk eden aklıra, Bilâkis hâfızası en mun- tazam tutulmuş fihrislerden da- ha sağlam, Bir yandan benimle konuşurken diğer yandan da müşterilerine bakıyor, kınakma | bir mı istediniz?. Derhal yüzlerce, binlerce kutu işnden birini çeki- yor, kmakınayı veriyor, çöven mi istediler, mıuk mı istediler? Hiç tereddüt etmeden bir diğer ——'/Enef’len “C'"d“! ; kutuyu indirip paketi cılurrvor Bunun sırrımı sordum, benim anlıyacağım şu gekilde anlattı: — Rizim dükkânm tertibi mü rettip kasasına benzer, dedi. Bir kere bir kutuyu yanlış bir yere koydun mu, artık bulmak — için acatlerce ararsın, (BSonu Yarm) Osmanlı Bankasındaki cınayol Ka içinde bir boğuşma — olduğunu ve | ettiklerini söylemiştir. Bir Rus zar | YiBe e dlll:lldılılı:llluh,ll' Yeniden İngiliz takviye :mım | için telgrafların icap 7T-11-1941 Talebe oldu işçilerden mürekkep muht! lar kurumun İstanbul şul racaatla en önde gelen bir telâkki ettikleri havacılık z24 biran evvel tahakkuku beden vazifeyi ifaya hazır rını söylemek suretile rini izbar — eylemişlerdir. mezkür müessese ve f Uşan bu değerli vatandaşlaf gılık mevzun — üzerinde konferanslar verdirmektedir! mun münhasıran işçi müteşekkil on binlerce yat * zası vardır. Bu konferanslâf ÖğE' lerile sinemalara da ğ cek, İstanbuldaki bütün y Tın bu milli davamızın )1 na karşı gösterdikleri yük# kanın Gir. Salâhattin çı—ıwıı d £t tabancadan çıkan kurşütlk duğu iddlam ileri ılırmı*.. Bankacı Niyazi — kefaletit burakılmıştır. - Kendist otomobille İgmire gitmiştir. Tankikat derinleşlirizmek! Darülâcezede ölüm vakası ıı' #an ve bir hıyll döğmüşlerdir. da ölmüştür. nümune hastahanesine 1 A mıştir, A Telgraflar Dıhiliye Vekâleti gıı.ı tutulması ve a | dan başka kimsenin © de muhafaza edilmesini Şişti Halkevinden: Hor zaman hayır — işlerili ._ ezssezesi sahipleri Necip V8 kar kardeçler, Hıı.'uıııll okullardaki yokzul çutll yemek — verilmesini temili ton fasulye teberril Bu yüksek Wf i kendilerine alanen teşekklif T7 Edebsizlik verildi şehrri Xx— Cezâ kisını ııııı-ılü'/ ÇM—M J/

Bu sayıdan diğer sayfalar: