10 Kasım 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

10 Kasım 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İA <istı D yaşıyor YAZAN: SADRİ ERTEM ük, aklımız, liru"l:.mı!ıldı:d: yeni — bir kabul perslyı WATNA, ancak onun aa Gaaaa . e M üeden bakan güzlerinin Hepimizin içinde o yaşıyor. Ka falarımızda birer Mustafa Kemal LĞ n yorar, Bünya _,._h,_,_’ büyük hakikatler gibi ancak, par- | ça, parça keşfolunur, Onun bir cephesi, oldukça küli Beçerek ebedi yol. İ ." y“ durduğu müt — Bir dünya görüşü zetiren ve bir sadece göz millet yaratan adum! İ Ginde b ——:'“" Afatürk milletten gelen ve yine | İ Ve onan illete giden bir ruhtur, bir şwur- kaç tou Mmermerin dur, Bir ebediyet meşalesidir, büyük Bstihalesini Biz insanlar, ruhla kalıbı, şekll. î görmiyecek le manayı birtirinden —ayıramayız. Yalnız ayırmamakla kalmayız, ka. Vbi ruh, sekli de mana ganırız, Bunun içindir. Ki, Yani — bedenin feni bulmayan fikir gibi ebedi olmasını İsterir. Zâfımız buradadır. Fakat bu zâ. fımızı gözdeki Hıı damla yaş xibi silen büyük İnsanların bir millete | Te panai mal olan, fikirlesen, ebedi bir ha. | Atatürk Daadan YAt kavuşatn hütıralarıdır. bir mana Atatürk bir millet ve dünya ku- İleri karan, Ünde yaşıyor, Onun ölümü ancalı M ltre, zerre çürür. onun hütıralarınm, — İdlenllerinin MA" değil yalnız bir. çöktüğü gün takakkak eder. İşte o a S bir elhan mik, Zün ne bahar kalır, me çiçekler ta. İn Üoğuyor. Ruhlar; Ze renkderle açılır, ne de bizden bir | ünyor, Cesedi ar. İnsan ayakta dürür, Atatüirk istik. h topluluk. Vâl Ve millet uluş akımında tall, K Üt iman, bir aler Jet birliğinin bayrağını elinde tam- ' Atstürk bu mana. — van birinci süvari idi, Onun ardm- NL Tanada ebedileşi. Gan doludizgin yeni ufuklar fethet. | N, bizlm ha. tik, Şimdi bu bayrak İnözünün elin. serri badur, dedir. Bu bayrak ileri, daha/ ileri, kun görzlerilç bu Gdaima ileri gidecektir. nn a1 Bırdığı Atatürk VA İİstiklâl caddesinde bir çocuk çiğnendi Hızını alamıyan otomobil bir de tramvaya bindirdi | , Ali adında bir goför idaresin- | deki 2525 mumaralı taksi ile ev- velki akşam Beyoğlunda İstiklâl caddesinden geçerken, birdenbi - re Zanbak sokağından Mehmet | adında bir çocuk önüne çıkmış - tır. Şoför çocuğu ezmemek için di- reksiyonu kırmış ise de kazayı önliyememiş Meohmede şiddetle çarpmış, sonra da hızıni kesemi- | yerek Beyazıt hattına işliyen Gizli stoklar meydana çıkarılacak Bu gibi yerleri Mantaka ticâret müdürlüğü zı tedbirler almış ve İstanbulda Bol bol mevcut olduğu resmi ka- | yıtlara dayanılarak bilinen bazı ] maddelerin sloklarını meydana çıkarmağa girişmiştir. | Öğrendiğimize göre, milli ko - | runma kanununda yapılmazı dü | günülen değişiklik csnasında bil ıl hassa gizli stoklar yapanlar hak | kında ağır cezalar konulacaktır. | Bu meyanda gizli stokları b..ıbş'v İ verenlere jkramiye verilmesi ci heti üzerinde de durulmuştur. | Bilhassa bu tedbirin çok mües - sir olacağı muhakkak görülmek | tedir, Diğer taraftan son zamanlarda | Ça Fiğer dümi — Ölümünün üçüneli yılında hepi. N yeni bir mt miz ebediliğin kuvvetin; ruhumur- | Böre seytedebi. da ve kufamızda Hissediyoruz. | an ' YUNANISTANDA Yalı ÇETE HARBİ | B 'n harbe ıBiıkaç köyde | Alman lüyor asker veri v geese' ötdürüldü Ainvanını almiş. Stokkolm, © (ALA.) — — Stokholm Nyadaglit Allebanda gazetesi, Yuna. nistanda ve Sırbislanda çele muha- rebelerinin devam etliğini yazmak - tadır. Yunanirlanın şimalinde bazı köyler ihanet ettikleri bahânesile tah | zib editmişlerdir. Büylendiğine göre, | bu köylerde komtnlstler Alman &# « | kerlerine hücum etmişlerdir. n çarpışmağa ÇO etaniştir. İsveç gazetesinin “Obnova” iamin. Geki harp gazeterinden iktibas ettiği bir habere göre, sonteşrinin dk hafa tasında Yugomlavyafa işgal kuvvet - lerinin uğradığı zayizt ilkteşrin ayın . dak! bütün zaylattan Anha çoktur. Diğer taraftan Jalvan, ölen “- kiz kardeşin üzerinde bulunan vesikaları ileri sürüyordu. Jal - van'ın ifadesine göre, ölünün ü zeri arandığı zaman siğörta po- Yaprlıp yapılmı Anlaşılacağını be | liçesiyle beraber ona bağlı ola - rak bir mektup bulunmuştu Mak tup prensesden geliyordu ve No- zenberg'e hitaben — yazılmıştı. Pek âlâ görüyordu ki bu mektu, z polçeyle beraber, ölü Nozenberz | B in- üzerinden alınmıştı. Bundan 4 başka, İkiz kardeçin üzerinde IÇ İ isesi bulu muştu, Bu K Terini O e ee ha | çin kullanıldığı anlaşılıyordu. h v ıer Çünkü gişe yarımdı. Jalvan bu malümatı verdikten sonra Kardiston söze Abulıd_x_ Her noktaya kuyvetle itiraz edi- yor ve müdafii bulunduğu pren- Sesin sizorta kumpanyasıma kar- gı bir fesat tertip etmekle değil, Nozenbere'i zehirlemek — suçiylr buraya getirildiğini tebarüz etti- "V : günlük bir iddia s#onun e Üç ir iddin e da jüri heyetine havale edilecek bir vaka olmadığı kanaatini ileri Doğrusunu söylemek lâzımge - lirse bütün dinleyicilerde —ayti kanaat hasıl olmuştu, Yalmız şu rağı muhakkaktı ki, esas hakika ti hilen v;ı söylemiyen kşnı;ıı ı:â. varsa, © da suclu mevi y lunan ta kendisi idi, Hâkim., adalet duygusu ve h- *yatı ile meşhur bir adliye ada> mı idi, Muhakemenin daha uzun boylu devam edeceği anlaşılıyor du. Bu arada avukat, Kardiston , fiyat mürakabe bürosu kontro - | lörleri tarafından yakalanan ba- za müuhtekirlerin evvelce yine ya kalanmış ve mühkemece dükkün ları kapatılıp para cezasına uğ - KIT î—BB numaralı tramvaya çarpmis ır, Müsaderme giddetli olmuş, oto meobilin ön kısımı tamamen, tram vayın da kısmen hasara uğramis hem otomobilin, herr. de tramva yın camları kırılmıştır. Ağır surette yaralanan Meh - met baygın bir. halde Beyoğlu hastahanesine kaldırılmış, — 80 - för yakalanmıştır. ihbar edenlere ikramiye verilecek ramış kimseler olduğu görülmüs detle alâkasını çekmiş ve mesele Umumt olarak tetkik olunmuş - tur, / Görülmüştür ki, Ihtikâr; ken- dilerine meslek edinmiş bir ta - kım firmalar mağaralarının ka- patılmasından altından ve başka kanallardan istedikleri fiyata satmakta ve | her türlü kontrölden kurtulmak tadırlar, Fiyat mürakabe bürosu bu vaziyeti tesbit etmiş bulundu | ğundan şimdi kapatılan ve ceza gören firmalar üzerinde daha faz la dikkat gösterilmesi, bilhassa bunların mağazaları kapalı iken hareketlerinin kontrol - edilmesi tekarrür etmiştir. Bu suretle ih- getirilmiyecektir. EDİRNEDE ATIC OKASI Kulüplerle beden terbiyesi mükellefleri Arasında büyük bir atıcılık müsaba- kâsr tertip edilmiş ve atığlar gehrin maşhur mesire yeri olan Sarayiçinde yapılmıştır. Birinelliği Ayşekaâm — kulübünden Necati ye Bakirin, ikineniği Merkez Büyük. heyecanlı zabıta ———0 ingilizceden Ceviren: H. MÜNİR * her kesi hayretlere düşüren bir harekette bulundu. Uzun ve kuv vetli bir müdafaaya kalkışacağı zannedilirken, vekili bulunduğu prensosi karşısına alarak ona #öyle bir sual sordu: şaşırtıcı idi: zamana kadar bhiç işitmediğimiz bir isim söyledi: - îmeu Husonet! — Fakat bugüne kadar pren - ses Sarentzof diye tanımıyordu - nuz, Ayni !ı:tı"ııım. Madam Soî Her hangi bir suretle bu kullanrsık hakkınız var mıdır? — Hayır,.. Hiç bir hakkmi yoktur? — Şu hakle niçin kullanmak lüzumunu duydünuz? — Şahsi bir takım sebeplerle, Ben bu sırada kiç bilmediği - miz bazı esrarın ortaya konaca- #mı tabmnin ederek, defterimi çı- kardım ve büzan avukatım lerini ihmal ederek prencesin söy kediğini aynen not ettim, Aşapı- ya naklediyorum: — Ben tabilyet itibariyle Fran sızım, Avinyon'da doğdum, Ai - BiR GASUS ÖLDÜRÜLDÜ ILIK MÜSABA- SONA — ERDİ Kulüdünden Süleymanın ve 3 cülüğü de Muradiye atıcılık kulübünden Rem vinin kazandığı bu — mülssbakalar, hazır bulunan — seyircilerde — atıcılık hevesini uyandırnırştır. Gönderdiğim rezimde atıcılıkta gok muvaffak olan Edirne beden terbiye- Si mükelleflerinden tbir gurüp görün mektedir, ve Casusluk Romanı hizmetine girdim. Onunla bera - ber Potersburga gittim, Prenses Sarentzof ile birlikte Rus ihtilâ- line kaldım, İ niyordum. Ve para kazanmak i- cin, © kadın ngmına bir kitap yazmağa koyuldum. Henüz bu kitabt bitirmiz değilim, Hakiki Ki he vğla T ldi. Hattâ pren sesin böyle mücevheratı olduğu nu dâ bilmiyordum, İntilâl çıktığı zaman beni ken- di başıma bıraktı ve kayboldu. Belki de ben Rusyadan sıvış - tıktan sonra ölmüştür. , e ! ı l Milli yas 'AKVİMLER, onun âlem dc, Giştirişinin — üçüncü yılmı gösteriyor, Fakat gönüllerimiz, x- ranfiza böyle bir yamanın girdiği. |ni aslâ kubul etmiyor, “Ata” nn ölümü — üstünde — de, — “akal'in “kalb” in o ezeli uzlaşmayışı vür. Boöyla boyunca tarfhin üstüne | yatmış, baştan başa, tarihi kapla, yıp doldurmuş bir dehânın — ölümü | karşısında, yalnız — yürekler değil, !ılıhı- da isyanla — şauhlansa yeri, dir, Çünkü *“ölüm” Ün gücü, ancak Terd olarak kalmış insanları yok edebilir. YVek bir gövdeye — ordula- rın, orkların cemiyetini teksif e- denlere, hiç ölüm, el sürebilir mi?.. Atamız da böyle canlı bir âlem. di Ve belki o filemlerin en büyüğü, en ihtişamlısı idi, Her biri ayrı bir şahika, bir ze. kâ Ve ruh Himalâyası olan eserle. rine basa basa yüğselmiş, büyü- müş, şöhreti dünyayı — kaplamıştı. de ihtikârla mücadelede yeni ba- | tür, Bu husus komisyonun şid - | Onun varlığı etrafmda ölüm fikri. | uin yer bulamamazı pek tabikdir, | Bunun bir başka sebebi de, etra- fımızda bep onun — escrlerini, izle rin; görmemizdir. Sabah ezanında |o var; günesin aydmlattığı Türk vatanımım | her bucağında o var, biadan başkalarının da — dilinde ve hüfizasında o var. Bugün, bizimle beraber yaşıyor, Yarın çocuklarımızla, öbürgün de torunlarımızla birlikte — yaşıyacak. Millet çoağalıp, — vatan büyüdükçe, Atanın etrafındakl zafer ve sevgi selengi de zgenişleye genişleye ni. hayet sonsuz bir azamete erecek. Ahirettek; Ata ile Ankara, Sivan veya İstanbuldaki Ata arasında bir Yark yok. Onun rühlar, fikirler ve yürek- ler Üstündeki taçsız saltanatı, 3- tümle bitmedi. Gömükdüğü gün yer nltına bir güneş girmisti, Toprağın her zerresine onun ışığı aktı, Ahi. Yot âlemi, bu kazanca kavuyur. ken, ne gariptir, ki varlık dünya, &ı da onu kaybetmedi, Yer yüzü, Ata gibi bir evlâda er- mok için binlerce yıl — beklemişti. Böyle şanlı bir kabramana sahip ol- duktan sonra, artık onun üstüne titremesi tabildir, 10 teşrinisani sant dekuru bet YÜk ve mubleşemli. HAKKI SUHA GEZGİN B u fani dünyadan bir iş gö- rek göçenlerin zon nef- sinde duyduğu endişe, muhak- kak ki bu eserin devamiyle il- gilidir. Ve biz, sıramızı bekli - yenler, bizden önoe göçmüsleri anarken, en büyülk niyaz ola uyku dileriz. — Atatürk ra - hatca uyuyabilecek en büyük insanrmızdır. Kendisi göçtüğü halde, oğulları ve lazları öl- süz kalmamış, bıraktığı eserin dar sonsuz bir yaşayışın cağ- Dört yangın başlangıcı Dün şehrimizde üçü soba bç- rularmdaki kurumlar yüzünden, | birisi de kazara olmak üzere dört | yangın başlangıcı vuku bulmuş- | tur: Küçükparzarda Bostan soka - gında 28 numaralı vin bir oda - sında oturan Meliha adındaki kadın kazara lümbayı düşürmüş kırrlan şişeden dökülen gazlar bündenbire paurlayıp odasını tu - büyümeden söndürülmüştür, Tarlabaşında 128 numaralı Ranlı avartımanının 2 inci ka - tında oturan Seniha ile dördün- cü katında oturan Duriye ve Tarlabasında Bayzar'ın 247 nu- maralr evinde oturan — Komalin soba borularındaki tu- tuşmuş, söndürülmüştür. | Prenses, diğer bir suale de şu | gevapları vermişti: “— Sen Petersburg - gehrinde oturduğum sırada, Fransis Vil - ferd Taverner adında bir İngiliz papasiyle tatuşmıştım, Bir kaç seve kendisiyle arkadaşiık ettik, Sonra, ihtilâli müteakip Pariste sıralarda, bu papa - sa tekrar tesadüf ettim, Doatlu- kumuz canlandı. Sözle - rinden anladığıma göre, Rusya- dan ayrıldıktan sonra, bu zat, papaslıkla alâkasımı kesmiz bu - İunuyordu. Fakat bir müddet sonra, yeniden © kıyafete girdi. Zannıma kalırsa, bu adam zekâ- siyle yaşayan bir maceraperest - ti, Monlekarlo ve Dovil gibi zen gin mühitlerine bir hayli gidip geiyordu. Ben de kendisine mü- teaddit defalar refakat etiim, Pariste kendisiyle bir iki iş gör- dük Bunun neticesinde bana, Parisi terketmekliğim lüzumun - dan bahsetti, Tundraya peldim , Beraberimde getirdiğim sekrete - rimle birlikte tekrar kitebmmı yazmağa koyuldum. Bir sonra Vilford'un tavsiyesi üzeri- ne Londrada bir hukuk müşavi rine- ki Mister Poltrop'dır - imi Barentaat / diye ı (Devamı var) Müsterih uyuvor dan çağa kudretle sıçrayacaki hayırlı, çalışkan varisleri obk muştüur.., Atatürk bu memleketin yük- barek na'şı başında miz sözleri üc yıldır milletçe yerine getirmek azmiyle hiçbir imkânı kötü kullanmıyarak 8- tabildiğimize — çalışıyoruz, Bu bakımdan Amıgk. müsterih u- eren ve ebedi canlılığıyle — ha- yatiyetimizi idare eden mg*- teşem Atatürk! HİKMET MÜNIR Kepenk kilidini kı- rarak dükkâna girenler Birer ay on gün mahküm oldular Emin ve Hasan adında iki artım. daş, dün pazar olmasından — İstifade edörek, Teşiktaşta Yumuf adında t risinin tütüncü dükknma kepaak ki. Üdini Xırmak amretile girmişler ve | içeriden 88 Jiralık mal çalmışlardır. KHırsızlar, koltuklarında paketlerle dışarı çıkarken görülmüşler ve yaka- lanarak — Bayoğlu cürmü — meçbut mahkemesine verilmişlerdir. Her di siçlü, mühakemeleri ar- Hunda birer ay onar gün — hapees mahküm olmuşlardır. ——— Sürtünerek geçen yankesici Rahmi admda birisi, dün Be- giktaşta dalıım dalgın gesinir - ken, Ali adında sahıkalı bir yan- kesici kendisine sürünerek geç, miş ve cebindeki cüzdanı çarp - mıştır, Bereket Rahmi farkına var - miıs ve yınku_ılcî_vi kaçarken ya - kalıyarak polise teslim etmistir. ıvırmı vi evvelki Vıiılı delLgeı Vilâyetle Şehiremaneti arasındaki ihtilâf İstanbul viüyetile şehiremaneti ü rasmmda muhtetiftitih bulunan mesali! muhtelifenin hal ve teeviyesine me- Tür olup vilâyet mamrif, erkhiye we taytar müdürleriyle mecilal — idamsi vülkyet Azasından Nail ve escömeni liye nezaretine tahdim etmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: