16 Ağustos 1942 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

16 Ağustos 1942 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

dolayı “Baba ve kız,, .i:_'* hikâyede Haç'cenin üşkm - ——% oldm alâkaaımdan %hg:a genç kızt harlarla â'i:di'/nn Aynt sinsmadaki çak- Mk“lhu:ığı kısa zamanlarda, W“dld:n kavramak Gti h“ln Mnı_ıı anlardan ve mekân- Ka d rarla a Yahiği ihma "*'._n“hw. . * Wlhıkîxb' flk bakışta bel. —d. j fakat yazımın bir nok- küz çt Yarsımıza İğfal edilmiş bir l.:dhrhe Sikâyenin eksiklik. , Hlenmesi lâzım gelen nok. :—m tamanile aydınlanmış olü- ,——“ Z. v hikâyesinin başlangı- ı..î';"hm san'atkârlkla kule Mi * Sekline güzel bir misül - W ve Galâta rüatımm- Viri Söle hayatnın ohlekrif tas. GETİ, başit insiyaklarile hareket mların — tahlitleri kısmen ı%:' Slmuştur. FHikâyeci ay- t hiç bozmadan ve gesitli bikâyelerinde de kul- Takikaten iyi neticeler ektir. Halkuki, aynı Şek- BU başka yazılarda, bu hir dörtte bir —noktasından "lduğunu, dikkat ve haa kaybettiğine, şahit olu- « vak'aya girerken tesadüf bir sürü passage'in sathi j €rile, birinden diğerine gee TÜ ve eksik bağlanırlar düzeltilmeye ihtiyeç güs Araflarıdır. :"hdmı hikâyede vüzediliş Bormaal bir ruhun harici ha Ve dahilf tepmeler tesirile Vet palkolojisine tahavvü yle basit bir değirme bi, Mevzudaki bir romanın errüatla karışık bülüsası. gerginlik arasında Mere TP YŞ îf: F Zi T iH İ £ (f ıi şî ; : “Herkes ketdi f i'r- ı Basrinin ölümü, Kümi- karmında gözü ve bir sebep olduktan viedanı, Sarışın J Yazan: Safder Melih Tüma: Jet ursur ve zincirlenmemiş reşl vuk'aları daha sikr bağlarla bir barine Mnevza'un gİ- rinti ve çıkmtılarını daha fatla tmıxa çıkarmakla ik. | Bir geyretle mezcetmesini bekleriz, x Bökir Sıtkı haklaında çıkan bir kaç tenkitte de aymi geylerden bahsedildiğinden, yazrlanlar arasın dan Yaşar Nabi Nayır'in tenlide ni Şecerek onün üzerinde durmayı faydolı bulduk. Giği vmümi karakterlar Üzerinde mubarrirle birleşmekle beraber, Börülmesi müzekün olan kusurla - vın Saklanması veya görülmemesi tulunmaktadır. Bekir Setkının sanaçının men » Be'N|) Leşleden su satırlar şüpd yok ki, bir hakikatımn #adesidir. “Kahramanlarımı ve onları tar nrmam'za vesile olan hüdiseleri a- Telârle hayatım dinceden, her gün hepimizin karşılaştığımız basit fas kat üzerinde düşünülünce o kadar hayatiyetle dolu olan,hayat sah « nelerinden alr.., (1) Hikâyeci hâdiseleri muhayyele: sinde İcat etmiyor; resliteden üs İyi ve doğru bir görüşün ineğles | dır, yüzünden Aayrıldığımız nöktalar | İzak Adato adımdaki ormukların #AAKR YA Tüccarın birbirini kontrolü Mal saklayan üç tüccar ihbar üzerine yakalandı Erzetmediklerini ihbar etmiştir | — Bunun Üzerine, zabita memurla. | xt mülşteri gibi münecant etmişler, | tüccmrlarse, malları olmadığını ilçe ri sürmüşlerdir. Fakat depo azanı muş Ve mallar olduğfu gibi meys dana çıkarılarak ilibarm doğruluğu tabakkık elmüştir. Vurğumcu tülecarlar, dün! 1 n Taarırlı li korumma. mahkemcah İbtikâma mani — olmak — üzere, | tüccarlama birbirini kontrol işi p yasada bülfül başlamış Bu eümleden alarak, Rahmi Tunç hbilek adında bir tâcir, Sul- tanhamamında depoları olan Av « yam Ferid Bahar, İzak Halfon ve gok zaman evvel Mmemlekete 500 Küşur sandik zücckciye ve -cmaye, SYA BOtiTİMER - Ve mat- | İİarı depolurma ıılnsıııîı"ın'oâı. Başıhoş der çoğalı Bir tehlike teşkil eden bu hayvanlar öldürülecek Ekmek kartları Sütı—:ımmönln araştırılryor Dün öğleden ewel belediye ik- tezad matdürüüğünde imymakamla. hyor; fakat nasıl? Bize Mzmnı olan Son günlerde şelrin muhtelif | vm İstizlikile hir toplantt yapıdmız €«sa5 kususiyet budur . İste Bekir Sotum tana'atı bu noRtada zedeleniyor. Tabiatta oe Jant reel vak'ayı gahel Börüşüyle, şapmak istediği nevin ölçüsüyle karmtırdıktan sonma san'atm pota sna döklüyor, ğ “Bekir Srtkı, hikfiyelerinde sü. Se Ve giire ehemmiyet vermez, İla- desi Kabil olduğu kadar düz ve süde, bununla- beteber kuzursuz Ve metindir. / Uslüp özentisi, hiç bir yende göze çarpmaz, Bu hi- küyelerin tek kustau bence, vak'" aların birbirini -kovalamasındaki, sür'attır. Bekir Srtkinm hikâyeler ridde — Bilhassa son kitabında Beratlerinde başı boş gezen küöpek- tir. Toplantıda ekmek işi va yeni lere tecaddüf edilmektedir. Sihhat ; ekmek kartlarınmı tevsli etrafında rrüdürlüğü bunlarm arasında | konuşuklrğım enleşiirrnktadır. koduz olanların da — buhmduğunu Eyüp kazmaman 1! köyü mmustah tesbit etmiş, İseanbul halkma bun | Gil olmadeğı için bu köylere buğday lardan — korummaları için, de bir | Ve un Verileceklir. teblif neşretmiştir. Diğer taraftan dnimi encümen Bu iğle Mmeşgul olan — teşkilüş, | Tün Nocati Çillerin başkanlığı alb bunların silratle yökedilmesi için ' tih taplanarak elrmek — kartları çalışmalara başlamış, memcut olip | Saistimtilje'n önlüne gecilmesi için ler bir misli çoğalpılmıştar. Şehirs | #İmmasr gereken tedbirleri yürüş- de çaramalar yapıkımık talunacak | MÜrtür, bütün başı boş küpekler öldürülçe | e SAA AA cektir. | “Dumlupmar,, Yunanistana Son günlerde himayel hayvanat | — bir sefer daha yapacak cemiyeli tarafından 484 kedi, 405 Kızday tazafından Yunanista» köpek, aöhhat memurtarı tarafın e | ça yardna, eşyasının götderilmeti Riler de — maateesüif hareket ga- | Tn da 51 kedi ve köpek öldürük | ne devnmedileektir, Bu iş için yet azdır. Muharrir anlaşılan mevzuunur #athi j«lenmesiyle passage'ların sık sik değişmesini “Hikâyede hareket unsuru,, olarak alyor, Halbuki, | Yaşar Nabitin hareket gibi gördü. Bü Şey hikâyecinin yeni bir husur SiYet yaratmak endisesile, mevru' vn sathin? ele almp işlenmesinden doğan pastage değisikliğidir. Meselâ Xitabın ilk hikâyesinde ki numaralı kmwalar hureketi de- Bil, mevzuu uzatabilmek, teferril. atla esasr süsleyebilmek için işle- datular Dumlupmar vaptra şimdiye lerle Bu köpeklesrin yaptlan tetkikler- | reticssinde köylerlen geldi | laştlmştır. Bir kaç gün icinde saad mmamdle imba edilmesi için icap et- | fe başlamıştır. nmlupitarın 8- tiği takdirde ajilâh de kullanıdacak- | pümerdoki perşembe günü hareket ıfr. Halka bu hustista gereken tebr | ermesi kuvvetle muhteme!dir . diğek yaçıl T ge Hı,vı kurumunda tayialer ; arbel hava kurumu anı Pekmez istihlâki Ha Grarr hürabet usı,._-.?:ın-, artırılacak deyeti retsliğine, hava karumu Hükümethaizce vekmez imâtimi — baskanlığına da, hava genel men teşvik ve bu meneki bol üzüm istihe | Xet mürakiplerinden Ferid tayin e- salöni Hes defa Yunanistana gidip Altıncı eefer ,sin de mü e yükleme: F ! r t Büyük <hiç>» Bir musllim arkadaş: — Çocuklarımızın bir numaralı düşmanı solcuktır, Diyor, Sokük , her çağda başka türlü tena idi, Fakat, buğtlakli kas dar, hiç bir zaman kötüleşmemiş &. Çocuk, mekteple ev arasInduki sokak parçasından bile adamakıl: hi zehirlenmektedir. Tatillerini bu* ralarda geçirenlerin hülini artık Siz düşünün, Ya sokaktan başka mirasş olmayan ravallılara ne di- yelim. Suça, başlı basma bür var- ; lik olarak ele almak, bizi fayda * sEr Ceza üsüllerine sürüklemekten başka bir şeye yaramaz. Her suçta, silenin ve &emiyetin payı olduğanu bilmek ve suçlü « Aym yedisinden sonra gehri- minde aimit ve börek, görüleceğir me dair gazete haberlerinin büyük bir #dlâka, hattâ sevinçle kargılan- dığma güphe yoktur, Bu münsse » boetle düna kadar değerini aşa- gilamak, gülünç göstermek istedir Bimiz zaman: — Şumın haline bakın! Beşlik #imit gibi kurulmuş! derdik. Bir vapurun ikinci mevkünin, pençere önlne iki kişilik Yeri bitw den mptederek aytık ayak üstüne ler ! diyorsunuz değli mi? Anlatıyım: Bir semtten, bir mahalleden Kör Mmür yüldü kamyonlar “geçmeye dursin Yırtık pantolonlu, rangi Belifkiz, parça parça — fanilâ'ı Ve takım çoculdar, bunların - pesine düşüyorlar, Artalarına asılıyorlar, lı.dıh'h:i sokuğa düyüre dilşürne, bir kaç yüz metre baraber gilkyoe. ,Jar, Arkalarımdan başka çocuklarr da bu kömürleri torbalarına del* duruyorlar , Durup dürürken kömtür, bir. Hük tehlikesi hülini afülı. D, Simit ve börek çıkarken köinin Mylkâ ol Tümtilebi bayboslarile, teztd teşkil odecek kadar ,mumazam dekor — ortasıma sızlığı yapabilmeğe — ditimiz varır xa bakalım?. Vakrille çuvalı on Leş Hiradlan satılan unun, gimdi yüz Mrayr balduğuna bekilirsa, her bir #imit halkasının maddi değerinin Gisun ne dzrece yükselebileceğini kolaylıkln tasarinyabiliriz. Bizce, siziit, bundan sonra, bü- yök hasretlilerin ifadesi olacaktır, ! 4 disli örümcek önün bitivermesi, — Kahveti | Yir. Recebin — hırpalayaa kendl biçağıinin kuürbüs Mekteoli Retşetin delir ğ lamaar ciheni AĞ (Davamı var) ilmektedir . Ü ebemmiyetle tetkik - Scarir hayatı ve nihayet K0Yanr AY İN ihtireslarimı nteşleyen | Adnjin yardımlarının Beklemesi, Belili Arap Birep hı. Öldürülisü, boslr başma Yatın hülüselarıdır. Ti » Ölüm öğretmeğe n x'—'t.'—ş.. Muztafa bunun neye yarayacoğını, nerede kulfanacağını sorunca, — Mükail » hikâyesinin dürtte €den özenilmiş un - Cevap verememiş, ve Orzüsunda ısrar elmemişti.. O, Plöton kadar milliyeti ile ittihar edemiyordu. Plâton, adının bile kimdon geldiğini söyler ve ken- .,_"b.xwı,h_," disini ödeta meşhur Yunan foylesofunun ahfadından zannederdi. Bereket versin ki, Mayıs girmiş, Aydının Gğösr, yaylası, Gayramlik Müvalerine — Bürün- müştü.. Hava, güneş, toprok, su gibi bütün dablar — unsunaları — güzellikte birbirleriyle rekabet ediycdlordı. “İnsanlar gibi, anlar, kelobekler, olmaniyla çor | da tablahn bu bayramına iştirak etmekte zevk düyuyortordı. terketmesi arasındıki Talebe mektabin geniş bahcesinde fışkıran taze yeşillik — içinde kadımın | rayor, Uzanıyor, ve genç taylar gibi Sevinç ile — boğrıştyordu... hizlerin'n yok | yükselen ollar arasında türkü ve narin çiçekler keşfetmek bir marifetli. fak duygununu hülâ- | kehe bakılıp arandınca, gümdiye kadar farkına vanlmamış yeni bir çiçek ilmesi birbirini nak | bulmak mümkündü. Teneffüş zamanlarında kimi böyle çiçek e: tendictin yoptığı bu yumuzak döşekten cesaret alarak güreye Tler Üüzerinde hüküm | s9on ve erilen otlar, tobictin taze ve iştah veren kokusunu etrafa f çLf N yayardı. Ü Ve tercih yapmaktan Fokot hiçbir Aydınlı, tebiclin bu gürelliğinden — yalaz — bulonduğu '—!..f::küü'vıhuyü— noktada istifade etmeği kendisi için köfi görmerdi. Aydım civarında bab- l işlemiş Sulüm |'çeleri, bağları olanlar, hırım,, akrebasını, — konu. komşusunu mihayetinde Bapishaneye giderken | velar pi ğ hünle Yastlaması gihi kısa | o zomon İki meşhur teneâzüh yeri verdi. Şimcoide Topyotağı, cenwpta karmek bir kzsrm brrak | Telli Dede... Sölülinin yakınlığına göre, kadın, erkek, çoluk çocuk birçok oı'..h% Aydınlılar, bu iki, yerin çimenleri üzerine yayılırlar, yerles, içerler, — okşa- Matlanan Ti ifadenin aramnda | ma kadar öğlenide . f Diy Y” bu hisler, tanzim edilme: | — — İdöği talebesi 'de' böylü Toplu bir tenezzüh yapmağı kararlaştırmıştı. ** aökayla lenin izleridir. Mad- | Geniş Topyotağı yaylâsıdın güzel ve sv bem olan bir közesinde hocaları insanların pana- | ile beraber eğleneceklerdi.. Zaten ders kesimine oax koltüş, nerede — ise Yanan mme N a Altta Üst ü yığinwlmhıhw.îdmw"uıwhmm bu imfihan h»—___"""“viuş—m:mımu, Nİ VBER dd ğevetli, 'dahak çati Dlarak gılabilidek Yehi Büyle İi &et Şektin ada DSN ve mıhun şim | tenezzühün maddi ve mönevi faydaları vordı. Sramap SÜ Büzeli side ve hasitte Hazırlık başlodı.. Her smaıfta komiteler teşekkül etii.. Poralar toplan- Taktağy ' Veninden uzakta kal - | de. Vokilharçlar tayin edildi.. Sınıf başları nutuklarımı hazırladılar.. Gön y kararloştırildi. Ve moyu ayının ortolarına tesadüf eden © gün bürün idadi biküyecinin yazdım. | mektebi, talebesi, hocalan, müdürü ve hodemeşi ile sabah erken, yola ğ Uran semman göremediğimir Altın fiyatı kre; aR Düön bir altının fiatt 53270 Hra, külçe altırm bir gram fiatr ise 438 kurumtu. koyuldu. Bu alay, bir sefer heyeti kadar heyecanlı, bir hacı kafilesi kadar da sevincli İdi. Hor akşom mektepten çıkarken olduğu gibi bugün — tabur olmak yoktu.. Sınıflar birbirine karışmışlı. Hocalor, en tatlı, en müsama- halı tavrlorm takınmışlardı.. Sınıfta bile, onlara ders mevzuu — horicinde birşey sormaktan çekinen talebe, şimdi onlar ile herşeydön — konüşüyor, ve kendilerine daha fazla yeklaşmak cesarelini buluyordu.. —Öyle ya; bu tanezröklerde'en sert bir mektep müdürünü, en ciddi bir hocoyı — bile altı okka etmak bir mektep önanesi idi. Muzip talabe bu ananeden — İstifade gimesini hiç kaçırmazdı. Herşeyde.türlü usuller olduğu — gibi alh okkanın suniç ve elindeki gazeteyi çargaf gibi gerenek dört yanma “ülima « ©ce,, cakalar savuysn bir adamım © aekip manzarasma “beşlik simit,, da.nevileri vardı. Talebe olt okka edilene korg beslediği duygulara göre | Kan gökimei ea edebiyaz ve bo nevileri tayin ederdi.. ye.. Bazan Ka Böyle bir tenazzüha çıkan mektep heyeti, mektep hayatını, —mektep | Si baslam altında da vücede eele muaşeretini arkada birakır, ve sanki tam müsayat içinde yaşayan bir te-, tilir.. İktiadi vÜe vi sekkül halini alırdı. Hocaların o gün talebenin hareketlerini, moktebe mah- | öicgren kanıama Hakme e gn de sus ölçüler He takdir etmeğe bakları yoktu.'Bu tenozzüh yalrız -hava ah ll ""_":; mak, boraber yiyip, içmek için yapılmazdı. Asıl büyök müksatlordan biri Senceli de talebe sifatinin, ölelöde zamanlarda sebebiyet verdiği mönevi tazyik- Bi '—'a'"-h “'"".' Ş'ten bir gün için olsun kurtulmaktı.. O gün, telebe hocalarını, hocolar da ikmet Münir talebasini daha yakından öğrenmek fırsatını bulurlardı. -Çünkü maskeler attır, riya kalkar, bunlar yerine açık duygü, açık düsünce kolm olurdu. İşte böyle, sınıfların kokan havasını, cemiyetin tahmil — ettiği çürük telâkkileri arkada bırakan, ve müşlerek bir kanact ile serbesi ve zamimi olmmak korarını alan tenezzöh heyetli, gülerek, şakeloşorak yarım saattan fazla yol aldı.. Ve nihayet daha bir gün evvelinden kazanların kurulduğu, halı ve minderlerin yayıkdığı 3U başına varıldı. Hocolar, talebeler, — karşı- hkh sempatilerine göre guruplara ayrıldılar.. Kimi, tablat ile daha fozla temos edebilmek için, baylu boyuna yere uzandı.. Kimi merakını — tatmin moksadiyle civarı oraştırmağa koyuldu.. Klmi de sıçramak arzutuna — da- yanamıyarak “birdir bir,, oyununa başladı. Yemek vaktine daha çok vardı.. Kuzuler hazırlanımış, fakat daha kızarmamıştı. Kazcanlar tütüyorsa da henür daha pilövm kokusu duyulmuyordu.. Hademeler poketleri — ocı- yorlar, sotra takımlarını hazırlıyorlardı. Müdürün, bildirdiğine göre yemek zemenı bir düdük He' İlün olunacaktı. O zamana kadar herkes serbestti. Her gürüp gönlünün arzsuna göre ne yapacağını düşünürken, Mus- tafanın gurupuna, Plâton tanafından bir teklif yapıldı. — Çocuklar, buraya yokm, eski bir şehir harabesi Trafis derler... Gidip onu gezelim. Mustafa ile gurupu terkil eden dört, beş orkadaş bir ağızdan: — Olur, gidelim diye teklife muvafakat ottiler. Tenezzüh mahöllinden daha bir çeyrak kadar ileri giderek harabe- larin bulunduğu yere ge'diler.. Ötesi berisi karılmış, eşelenmiş olan bu horabe, fayizli ve durgun tablat içinde bir mezar taşı sükütu ile orada yatıyordu. Mermer sülunlar, mermer başlıklar, mermer basamaklar, köh kırık ve perişan, kâh sağlam va yerinde olarak birbirini takip ediyorlardı.. Aralarırda otlar bilmiş, çi cekler açmış, tablat sanki onların matemini biraz hafifletmek İstemişti.. Plâton burasını evvelce babasiyle gezmiş, ve ondan izahat elmiış elduğu İçin, neresi tiyatro, neresi möbed, beresi meydan, neresi öküde- Mİ, az çok biliyor, bunları şimdi arkadaşlarına da yöstermeğe çolışıyordu. — Dovamı var «« 16 Ağustos 918 İstanbul valiliği Tstanbul vilkyeti valiliğine — gehre, manet; vekfleti uhdesinde bulumnak ürere Ankara valisi AMleyman Küni Bey mectisi vükelâ karartyle — tayin edltmiştir. vardır. Adına

Bu sayıdan diğer sayfalar: