5 Aralık 1942 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

5 Aralık 1942 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ğö des mektubu : Heyelân felâketze- delerinin sevinci Yazan: Gördesin heyelândan evvelki görzü nüşli: Muzafter Çiçekoğlu v g ST7 S K Ön plânda görülen mektep yıkılmış, başka yöre nakledilmiştir İki yıl önce Gördeste vukubulan heyelân birçok kardeşlerimizi ev. siz bırakmıştı. Hükümetimiz, — bu telükete de çare bulmuş, felâketres delerin muvakkaten — oturmaları |. çin barakalar yaptırılmasına karar wermişti. Bugün bunların İnşası te mamlanmış; battâ tevz! işine bile başlanmıştır. Bu suretle kışta hem Şerilerim!z birer ocağa — kavuşmuş oluyorlar. Barakaların Inşasında bityök gay retleri görülen Gördes eski kayımna. kamı çalışkan Halit Gökkaynak ile HKhalen Kurtolan kaymakamıdır.) Kiymetli, genç doktorlarımız Nihat Yörükoğlana, Gördesiller teşekkür- derini bildirmekle candan haz du « yarlar. Kazamız halkı ilo benüz gelen Tanl kaymakamımız Şakir Canalpın, Bayın Mahisa — Vülimizden ricaları var: A — Gördes - Akhisar yolunun yapılması, B — 102 köyünden ancak 14 Ünde mektep verdir. Pek ar olar. mektep adedin! artırmak — İcin köy dTerimize, köy enstitüsü mezünların 'dan, eğitmen yollanması. Ç — Gördeşin civar vilâyet ve Kazalarlı Irtibatında mühim rol ay niyan şose Üzerinde bulunan, —kım şın fazla selleri yüzünden geçilme- 41 kabll olmayan Tomrek çayına h zamanda Köprü yapılmasa bile, VA K YATAN HALNİL PE * Bu yanlış barpte dökülen kan Jarın sahipleri belâ! etmezlerse mın xzafferiyet elde edean de hayrini gör mez; çünkü insan —mohkemelerin. Get daha ddil tabiatin mahkemosi var! Bu mahkeme olmasa “eden bu Jar,, sözü umumİyetla müteratte öle mazdı ve edenin bulmasına sehen Bödisenin tevalisi olsa dünya mahea kemeleri kurulmazdı. .—..crrrrrrrrrrrrrrrrr..-...............AEEREE C GA İR MEVSİMLİK A EDEBİ ROMAN Hliğimiz tarafından takdir buyuru lacak tetbirlerin şimdiden alınma. sı, Kumçay köprüsünün de hemen tamir edilmesidir. Bu yıl nefasetile şöhret bulan tü- tün Mmahsulümüz de gerek kemmis yet, gerek keyfiyet bakımından ge- yet iyidir. Hakikt değerlerinde sas| Hiacnk alürse Gördeslilerin sevinc | lerinin daha kat kat artacağımı kim | bilmer, Balıkesirde ekmek 41 kuruş Bahıkesir (Vakıt muhabirinden) — Şehrimizde, halka 600 gramlık ekmek (1 kuruşa satılmaktadır. Dev | let memarları ve — müstahdemleri, | dul yetim ve emekli mnaşı olanlar | ekmeği öskl fiyat Üzerinden, 17 ku ruştan almaktadır. Geçenlerde — toplanan belediye meclisi ekmek — meselesi üzerinde görüşmüş, bazı azalar, ekmeğin bu | günkü durumuyla pahalı olduğuna, | civar kaza ve vilâyetlerde $0 — 52 kuruş arasında fiyat konduğuna ve bulday fiyıflarında - hissedilen bir düşüklük olduğuna İşaret ederek ek raek fiyatlarının İndirilmesi husu sunda teşebhüsatta balunmak — islee mişlerlir. Bu teklif yerinde görük memiş ve tetkik edilmek üzere en- eümene havale edilmiştir. Diğer taraftan, iage marldelerin! tetkik ve kontrol etmek Üzere dör kığlık bir heyet teşkili üzerinde konuşulmuş ve bunun da tetkiki en ctümene havale edilmiştir. BELEDİYE REİSİ Balıkestr (Vakıt muhabirinden) — Yeni belediye reisimiz Ferid Tüz zel bir müddettenberi — varifesine başlamış bulunmaktadır. Genç — ve enerjik rela çok kısa zamanda Bar hkesirlilerin sevgi ve teveccülünü kazanmış, hayırlı çabışmalara — haş lamıştır. YARI. YABANCI BASIN: Azerbaycan, ve zenginlikleri Bükreşte çıkan YZibi,, gazeteninden: A ZERBAYCAN kelimesinin ga « h farscadır. Bu ismi, Cenu ; bi Kafkasya ile Şimall Tran arasın daki bülge taşımaktadır. Pek çok bölgenin her tarafında yerden alev ler yükselmektedir. Bu hâ! uzun se nelerdenberi devam etmektdir. Bo keyfiyet, “Ateşe tapan,, bir kablinin gelmesine sebebiyet — ver- miştir. Zaratusteaya ilk hayallerin gözüktüğü yerin Bakâ elvar: oldun u zannedilmektedir. Birçok sırların toplandığı bu böl geye doğrü, pek çok hicret vaku bulmuştur. Tarihle bu bölgeye doğ ra yapılan muazram bir hicret he reketi kadar, başka bir hlereş hes reketine tesadüf edilememek'tedir. . Tarih, bu bölgede, yakın bir za- mana kadar bir Arnavutluk hüküm darlığının meveut bulunduğünü kay detmektedir. Ermeni unsurlarının tesirl Ne bu hükümdarlık oldukça terâkki edebilmişti, Sıresiyle bu hükümdarirk Arap ların « bu esnada müslüman olmuş lardır. - Moğolların ve Tranliların idaresi altına geçmiştir. 18 nol yüz yıla kadar devam eden İran hâkie miyeti esnasında bu hükümdarlık, kücük bir çok devlellerağayrılmış ve din usul kaldeleri çerçevesi da bilinde İdore edilmiştir. Bunlarız içinde en tanılmışı Kirmman hüküm dartığıdır. 14 neül asırda bu hüküm darlik, İslâm #leminin bir kölür merkezi hâlini almıştı. Kirman şah ları, saraylamına en meşhur artist ve şalirleri davet ediyorlardı. Ba şalrlerin İçinde en tanınmışı Furu Hidi. — PFuzulinin — eserleri. bütün Şark şilrleri üzerinde — İstanbulân ve Hindistanda tesirlerini göster « miştir. Bugün 4 yüz yıl sonra datni Fuzulfnin eserleri Azerbaycanlıla * rın ağırlarında dolaşmaktadır. Edebiyat ve güzel sanatlar Bu memlekette, pek çok harpler yüzün den tçrâkki — edememiştir. Timur. Tenk etilâsı, Türk Sultartarı — Nle Ve Gebe alduğu Çocuğunu aldırmak a. teyen genç bir ermeni kadını hakkın. Ca tahkikata başlanmış. Son Telgra- £a göre “suçlu ebeyi bir türlü söyle, miyerek ele vermiyor.müş. Birlsi böyle larla bağlanmış iki fij (e ya. pOam cümlelerde esse İkinel — filidir. Cümledeki (söylemiyerek) kollmesi nin Vazifesi (Böylememek suratile) de mek olduğuna göre ya (bir türlü) ke. Hmesi kaldırıirp(söylemiyerek ele ver miyor) yahut (bir türlü #öylemiyor. ele vermiyor demeli; fakat (söylemi. ' yörek ela vermiyor) damameli , petrol kuyularının bulunduğa bu, | (Tek, Fak) gibi bağ. “Evenimentul ı ran şahları arasında vuku bulan çarpışmalar bu hususta eiddi en. geller teşkil etmiştir. Memleket bir çok defalar Türkiye ile İran arasın da, elden ele geçmiştir. RUSLAR KAFKASYAYI İLHAK EDİYORLAR . N İHAYETTE gene İran şahla: rı galip gelmişlerdi. Tam 'Türk tehlikesi bertaraf edildiği bir sırada, bu memleket için daha büs yük bir tehlike belirmeğe başlamış tır:. Rusya tehlikesi! 1828 yılında İran şahları arasında vuku bulan aalaşmazlıktan istifade eden Russa ya, bütün Azerbaycanı İşgal etmiş ve İranlılara yalnız Hazer den!zi- nin cenup kıyılarını ve Kürdistanı | bırakmıştı. | 'Tebriz yeni eyaletin merkeri hâ Maj almıştır. Kiymeltli kumaş ve halıları sayesinde Tobriz pek kısa | bir zaman içinde meşhur olmuştur. | Şehir az süren bir duraklama deve rTinden sonra demiryolu sayesinde, yeniden — yükselmiştir. Şimdi — 1se İrana giden demiryolu da buradan geçecektir. Abşeronda zengin petrol menba Tarı bulunmadan önce, Rusların iş- gali allında balunan bu bölge, pok fakir bir hayat yaşamığtır. 19 ncu Asrın nihayetine doğra. bütün dün ya sermayedarları buraya akın yan rarşlardı. Roefeller, Nobel, Manima şef ve Rotschild bu bölgelerde müm kün olduğu kadar — fazla arazi ele gecirmek için çelin bir mücadeleye başlamışlardı. BARÜ, TİPİK BİR SANAYİ MERKEZİDİR P EK zengin petrol kaynaklar rıma mflik bulunan ve müe him bir stratelik mevki Işanl eden Azerhayecan, geçen cihan harbi es nasında muharip devletlerin genel kurmay beyetini pek Tazla meşgnl | etmiştir. Bu bölgeden Rusyaya yan kınşarka ve Hindistana doğru hare kâte geçmek mümkün olabilirdi. veyan etmişlir, Daha sönra, geht burada, İagiliz sefer kuvvetleri ilv Bolşevik kuvvetleri arasında — mu harebeler olmuşlur. 1920 senesinde Bolş ler — Azerbayeanı Bolşevik Rusyaya ilhek aderek Bolşeviklerin önemli bir iktişadi bölgesi hâline getirmişlerdir. Potrol istihsa'dlı se nade 40 milyon tona çıkarılmıştır Nuazzam binalar, büyük fabriko lar ve içinden pek çok petral boru Tarının geçtiği Bakü şehri, bir $ yot sanayl şehrinin tipik bir modes lini teşki) etmektedir. Yalnız birkaç şirin caminin bır vaması, Ulah Sarayı, Acem pames rı ve yüzleri hâlâ örtülü barı Tatar kadınlarının caddelerde dalaşmala- rı, insana şarkın ortasında bulündü Hunu hatırlatmaktadlıc. PAMUR YETİŞTİREN BAHÇELER K AFKAS dağlarının — nihayca tinde geniş bir ova bulun: maktadır. Kura ve Aras nehirleri n rasında bulunan bu ovada pamuk yelişmektedir. Pek münbit olan hu ova, dünya nin en zengin pamuk ovasıdır. Rus idaresi allında bulunan As zerbaycanda ber — hususta — büyük terâkkiler kaydedilirken, İran Azer | İ muşvini Ahmet Kınıkın baycamı * İranın diğer bölgeleri müslesna « Hene eski şarklı şeklini muhafaza etmiştir. Yerlilerin ekserisini Rürtler teş kil ettiği bu bölgede balk. dağlarda vahşi bir hayat yaşamaktn ve mo- dernizme yaklaşmamaktadır. Gerek Sovyet Azerbaycanında gerekse İran Azerbaycanında » bu bölgeyi Sovyetler llhak etmişlerdir. - pek karışık milleller yaşamaktas dir. Sövyet Arerbaycanında takri. ben 3 milyon aöfus vardır. Nüfa e| * sün yüzde A0 mı Türkler teşkil et- Türk ve Rus orduları arasında, | mektedir. Geri kalanlar Ermeni. Kafkasyoda teriht muharebeler ca-İ Ruz, Acam ve Kürllerdir. NURXA Vakıt'ın Vakıt'ın gösterileceklir. Vakıt, ekuyucularının ber türlü bti sorularına karşdık — verscak Sorulara muayyee güvlerde gazeterajade devap verilebileceği gibi ayrıca posta pulu gönderenlere hususi olanak da evAD vörilehilecektir. Vahın, ayrtsa tanınmış bir avukaşla da aalaşmış balınnyor Oku yacnlarımızın ter türlü mukuki sorularına 60 kıma zamanda cevap veri. lecek. kendilerine takjt edecekleri her öâagi bir (e hakkında »a kısa yol Hekimi Çananmış bir hekimle — anlaşmaştır Avukatı B Birine'kâsun Mi Köylüye hututü karş lığında — | kumaş verilei Haber aldığımıza göre 4 köylüye ucuz kumaş ve #| nifatora oşyası temin için BİZ dettenberi giriştiği tetkiklefi rek bugünlerde bir kararâ üzeredir. Bu hususta a!dığımız tan anlaşıldıkına nazaran | vöĞ ticaret olisi memür edil Ofis umum müdürü mil Conk bir müddettenbeti İğgi luda yaplığı telkiklerini ve netice hakkında — şifahi z li vermek üzere Ankaraya Bu hususta buzünlerde kati ” rar vorilecektir. o Köylüye ve müstahsile YT j kumaş yerine alıcıdan “P mayacak. sadece buğday * Ç bazı hububat kabul edilecet' Wi Böylelikle, hem — müslüt” ( köylü çok mübim — fhti: birini toşkil eden — «iyim GÜĞ parasız alacak, bem z buğday ve sair hububat #At3 EE min edilecektir. Böylelikle, serbest p 4 day fiyatlarının — müstehlik * birar daha düşmesi mi İ leceğli tahmin edilmektedir. Yurd dahilindeki bu 89 badelenin çok faydalı receğine muhakkak nazarilt © #i moktadır. Ç Seyyar Kızılay  Dün sabah Kızday 1 47 gp İA ' de bir toplantı. yapılmışt'fı Şflk Jantıya Fatih ve Üsküder Fi kam'arı, İstanbul mehusu TÜi Uraz, Emlâk Bankası müdütğyük zemettin de iştiril etmiştif JAhı lantıda Kocamustafapasa, (| Beylerbeyi Kısıklı ve Ramifi g| yâr Kızılay aşhaneleri GöNÜĞE mesine karar verilmiştir. Üği güne kadar faaliyete geçilt” Böyletik'e, Kımlay aşhant "4 fakir ka'km ayağına kadar Fo Bi ve kelka kolaytık —— Pirinç fiyatları düşçü” “ Pirinç fiyatları düşm fırma tarafındım dün p kurüştan 200 çuval Viyolini el çıkarılmıştır. Ba pirtaç, F ramanlar da bile diğer pi larından yükseğe setik İ — 4 Yanlış bir haber ŞK Bazı gazeleler. İstanbul ÜÇ ve sanayi odası idare NUJ Nori — Korikoğ'unun istifa yazmışlarsa da bu haberit " olmadığı anlasılmıştır. Wersekli Avif Hikmet'di Gerçk sükiy, hartındır. BÖĞÜ | Likı “sensiz olüraat, dar Bire dürilotnandır küyen? Anda olmaz mr yü hillA! YAZARNI REFİK AHMET Telrika No: 5 —— sı-:vı:ucılı' — Elbette duymuş olacaksınız. Ben #izin memleketinizden geçip giden bir nehrin ismini taşıyorum. Tuna, Danüb. — Ne diyorsunuz?. Mösyö Duna!. Sar hi mi? Bu nasıl olabilir? Siz Macaristan- dan mısmız? Ben sizi Türk sanmıştım. — Macaristanlı değilim, Türküm. Fa- kat bu uzun bir hikâyedir; sizin memler ketinizle de alâkam var. Haftaya perşem" beye, geldiğiniz gün anlatırım. — ÜÖyle ise mutlaka görüşeceğiz, hi: kâyenizi dinlemek istiyorum. Delikanlı genç kadmın elini dudakla- rıma götürerek öptü ve bu beyaz penbe tenin teması ile dudaklarının ateşlendiği: ni hissetti; ayni zamanda fazla bir muha- lefet görmiyerek kadını kompartımanın içine doğru çekti. Heyecandan buz gibi kesilmisti. Kadın: — Üşüyor musunuz? Dedi ve Ali Tunanın eliri arasına alarak ısrttmağa basladı. Daha ne bekliyordu? Bu hir müsaade, hattâ bir tesvik değil mi idi? Delikanlının vücudü zangır zangır titriyordu. Gözleri donuk bir parıltı ile yanıyordu. Elini rsitmağa çalışan güzel, ilık, nazlı elleri eğilip rastgele yerinden, üÜstünden, parmeklarından, — bileğinden öpmeğe başladı. Kapı acık olmak!a bera: ber komvartmanda yalnızdılar; herkes iki elinin trenden inme hazırlıklariyle meşgul ol- malı idi, koridorda da kimse yoktu. Ne güzel, sevimli, taze ve diri bir uzviyet... Beyaz blüzunun ahında göğüsleri canlı, taze ve bin türlü zevk ve haz vaadeder gibi idi. Ali Tuna dimağmı bir saniye i çinde yakıp geçen bir şimşek a!levinde bir çok şeyleri birden düşühdü: bir hafta bekliyemiyecekti; ilk tanışıklıkta sarkım” tılık gerçi ayıb, çirkin, terbiyesizce bir- şey; fakat nihayet hafif, belki de umumi bir kadın işte, ne olacak... Kadma sarılıp vücudüsü kendisine doğru çekmek ve onu öpmek istedi. Kar dın sıyrıldı ve paylayan bir sesle: — Beni rahat brrakınız! Dedi. Yataklı vagon memuru bavul- Tarı almak için gelmişti. Ayrıldılar. Ali Tuna çoktanberi bu kadar cok w tandığını hatırlamıyor; — birkaç yıldır İs tanbulda coşkun bir eğlence hayatı yaşr yordu; fakat daima zarif, terbiyeli, kibar olmaktan hoşlanmış ve hiçbir kadına bu kadar kabaca hareket etmemişti; anun için de böyle sert bir sözle karşılaşma- mıştı. Ulanıyordu: işittiği azardan zivade yaptığı işten utanıyordu; kompartmanma süklüm püklüm girdi, kimseye görünme: mek için bavulunu açıp tekrar kapamak gibi işler icat ederek gecikti, herkesten sonra indi, vapurda bir köşeye saklanarak İstanbula bir an önce kavuşmak için sa bırsızlandı. Köprüye çıkar çıkmaz sanki bu kepazeliği herkes duymuş. herkes bir liyormuş gibi ona mânalı müânalı bakan :—m kabalıktan kaçıp kurtulmak için acer e etti. 2 Ali Tunanın babası Ateş Ahmet Bey şimdi Adanada büyük zirsatla meşgul zengin bir adamdır. Seyhan ve Ceyhan nehirleri arasında hektarlarla dönüm tur tan arazi, ona Makedonyada yabancı el- lere bıraktığı çiftliklerine, malına mülkü- ne karşılık olarak verildi. Ateş Ahmet Bey bu serveti kendisi yapmadı; yani halk tabiriyle sonradan görme değil, a: nadan babadan zengin, Makedanyada türlü bolluı ayrılmış nehirlerin sula- diği geniş topraklarda gömgök, yem" yeşil tarlalar, ucu bucağı bulunmayan koruluklar, içinde köyler barındıran ge' niş arazi, ormanlar, çiftlikler Ateş Akr met Beyin parlak güneşiyle ısındığı, sağ lam havası ile sarılıp açık mavi seması altında büyüdüğü yerlerdir. Ahmet Bey bu serveti babasından miras olarak aldı. fakat har vurup harman savurmadı; on sekiz yirmi yaşlarına kadar uzun mesafer lerinde at koşturduğu, silâh attığı, avlan" dığı ve eğlendiği toprakların idaresi ba: basınm ölümü ile kendi eline geçine? Ahmet Bey bır ucundan öbür. ucuna göl açıp kapayıncaya kadar yelişerek, l"' 4 tasabalar halindeki çiftliklerin her birit/ de en olmaz zamanlarda ummadık ıiğ lerde görünerek birinden ötekisine san saniyede koşup ortaya çıktı? Her işi yet çabuk, gayet sert ve bazan da tehlikeli bir şekilde kesip —atarak Bunun içindir ki kendisine “Ateş Ahmt Bey,, dediler. İri yarı, adaleli, heybetli | kalın kaş, gür kirpik, pala bıyıklı, enda” İhı, insan güzeli bir adamdır. Osmanlı imparatorluğunun yıknıtı 9* larında Makedonya, târih sahnesisre Y'J | yeni çıkmağa baslayan bir takım yıW. imilletler elinde taksime uğrarken Atef Ahmet Beyin vatanı da tabiiyet değistir di. Anadan babadan sergerde, Ateş AÜ: met Beye bu değişiklik hayli acr geldi fakat çiftçiler toprağa bağlı IııııM ve hele bu derecede büyük topraklarf” sahipleri yerlerini yurztlarını birden biri” kıp gidemezler. Ates Ahmet Bey de ö celeri tahammül tmek ve işin sonunuf nereye nereye varacağını beklemek isti' diş bir zaman sonra bw yeni yahancı dev | letin millet meclisine Türk azmlık mebi su olarak seçilip gönderilince eski çifwt (Devamı var) ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: