20 Eylül 1940 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

20 Eylül 1940 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İki kişi yakından takibe başlamışlardı Birden Önlerine Çıkarak Haykırdım : Eller Yukarı ! — T Diğer bir gün de. dinlemeğe | larımı öpüşlerine gör yumdum. değer bir başka vak'a daha göç- |tâ Şeytanköprüsüne kadar da mişti başımdan. Sırası gelmişken | koşturdum. Orada sırtaırta ikisi- onu da söyliyeyim bari. |ni de rüzgüâr tarafı açık bir ağaca Peşimize Takılan Herif Bir akşara üzeri idi. Mevsim yine kıştı. Dayı Mesut Beyin ar-| kadaşlarından yüzbaşı Yusuf, ba- rındığım bağın sahibi komiser Zeki Beylerle, Erenköy istasyo- | nunda trenden henüz inmiştik. | Yusuf Bey kolumu sıktı ve bek- leme salonu kapısının - eşiğinde duran kara yüzlü ve kanlı gözlü bir herifi işaret ederek: — Mehmet, görüyor musun gu habisi?.. dedi. Bizim bi Arap Cemale musallat olmuş. a- sıkıca bağladım. O Akşam Merhametim Yoktu Şehir içinde yüzlerine yan bak- tırmıyan bu kara yürekli habisler, karşımda ne diller döküyor, nasıl ağlayıp dövünüyorlardı bir gör- seydiniz. Dedün ya, o gece mer- hametim körelmiş, vahşiliğim tut- muştu. Karşılarına geçtim: — Görüyorsunuz ya, pis ka nınızla elimi kirletmiyorum. Şa- yet bu gecenin ayazı sizi dondur- maz da sabahi buhür. veya her- hangi bir suretle buradan kurtu- Primleri Kaldırılmıyor Dış Ticaret Refsi Tekzip Ediyor İthalât ve ihracat emtlası için verilmekte olan primlerin kaldırı- tereddütler tevlit etmiştir. Bu kisler üzerine, Dış Ticaret Rei Servet Berkin; bu haberin tama- men asılsiz olduğunu, takas işle- rini tedvir eden ve kendisinin de Aza bulunduğu üçler komitesinde bu mevzu etrafında bir tetkik bi- le yapılmadığını söyliyerek habe- rin tekzibini istemiştir. Yağ Fiyatlarında İhtikâr Yokmuş Yağ istihsal eden — merkezler- ti hakkında 'soru- p verilmiştir. Bu cevaplardan bu sene yağ istihsal eden merkezlerde de kilo başına 15 - 20 kuruş bir fark olduğu, İs- tanbuldaki fiyat yüksekliğinin her hangi bir ihtikârdan ileri gelme- diği anlaşılmıştır. Bu fiyat yüksekliğinin bir sebe- bi de teneke fiyatlarının artma- sıdır. Bir sene evvel teneke liyat- rtasıra kapısına gidip aslıyor. evi- (lursanız istasyonda yine konuşu- |ları 35 kuruşken bu sene 90 ku- ni arattırmak tehdidi ile para ko- parmak iştiyormuş. Herifi birkaç defa baştan aya- ruz. koklaşırız. Şimdilik hoşça ka- bn çorbacılar. Dedim, Merdivenköyüne doğ- Tüştür. ——— ön dikkatle süzdükten sonra. Yü İru yürüyüverdim. Acaba, ne ol | Adliye : suf Beye sotdum. — Kimin nesi imiy bu acaba?. — Modadakilerin adamların.- dan olduğunu söylüyorl — Her vakit buralarda mı bulunurmuş? — Öyle gibi. — Kimseye bir şey yapmış mı şimdiye kadar).. — Birkaç kişinin üstünü arat. mış, şilâhlarnı aldırmış. Ya... Demek ki bir hafiye. Oyarız gözlerini öyle ise, lami ne imiş bu uğursuzun2.. — Ya Dikran, yahut da Ohan. Pek iyi bilmiyorlar. Geçen gün de benim -peşime takıldı. Cemal Paşanın köşküne — kadar uundı" amma, neden ise, birdenbire dö- nüverdi, — Oralar tenhalıktır da gözü tutmamıştır. ağanın. Görüşe, gülüşe Bostancıya doğru ilerlerken, — sol gerimizde yürüyen Zeki Bey, yavaşça ete- #imi çekti: — Ülen Mehmet... dedi... He- Tif kuyruk gibi takıldı arkamıza. Dönüp cevap ver- dim: — See etme, sezdirmeden yü- rtü, Sırtı gidişmiştir belki. Çabuk Eller Yukarı Şimdiki Suadiye istasyonunun gerisindeki taşlı tarlaya vardığı miz zaman hava iyice kararmış tı. Herifi aldatmak için ellerimizi sıkarak — birbirimizden — ayrıldık. | dular?. Siz sormadan ben söyli- yeyim ki, Erenköy taraflannda onları bir daha göremedim. Hafiyeler Gemi Azıya Almışlardı O günlere ait hatıralarım esna- sında, Türklüğün kurtuluş ve is- tiklâli için çalışan — fedakârların, canlarını koltuklarına alıp ne gi- bi tehlikelere katlandıklarını, ne çetin engellerle çarpışmak mec- buriyetinde — kaldıklarını göster- zesi bakımından, şu vak'a da hi kâyeye değer, İşgalcilerle saltanatçıların hali- ye ve yardakçıları, o — günlerde tam mânasile gemleri azıya al- maşlardı Merdivenköyü, Küçük-|hı çamlıca, Bulgurlu, Büyükçamlıca ve Çakaldağı taraflarını, görün- mez bir kordon ile, âdeta sarmış- lardı. Bu — yetişmiyormuş — gibi. Kadıköy, Haydarpaşa, Selimiye ve Üsküdar semtlerine de, salgın halinde dağılmışlardı. Güya akıl- larınca, bu semtlerde oturan ve o günkü duruma karşı aykırı cep- heler almak, gizli - teşkilât yap- makla zan altında bulunan feda- kârların birleşip — konuşmalarına ve bilhassa civar köylülerle bağ- daşıp anlaşmalarına engel olmak istiyorlardı. Fakat, harcanan yüz binlerce altınlara tağmen, yapıla- bilen şey, ancak, bazı suçsuz in- sanları tutmak, dövmaek, türlü iş- kencalerle inletmekten ibaret ka- hyordu. Böyle olmakla beraber, bu hafiyeler içinde, olup bitenle- hepimiz birer tarafa — dağıldık. | Ben, hat boyunca gidiyor, sinsi aralık ne göreyim. Harifler iki- | seler de yok değildi. Teşmiş, sıkı bir — yürüyüşle bana |— Bu iş ehli kara yüzlülerden doğru geliyorlar. Hemen Turtü- / biçi de, İzmilli ve — işgelciler ara: cu deresi tarafına saptım. Kork | A Di L hibi ol- ibi a ::'u" kaçıyormuş ııımı d.m...duiı söağ A K Gazi Ethem Paşa köşkünün bu- (Devamı gelince, bir tümseğin — gerisine saklandım. Tam hizama varır idi. var) İri görüp sezebilecek kıratta, ku- | mı, sinsi de gerimi gözküyordum. Bir | lakları delik ve akılları erik kim- | tır. Al Morgtaki Siyah Tahta Adını Öğreneyim Halk gözelesi sahibi Cemal Kutayın evinden beş yüz lira ile bir yüzük ve bir küpeyi aşırarak ortadan kaybolan Hüsniye Le- man dün yakalanmış ve Sultan- ahmet sulh birinci ceza hâkimi de sorgusunu —yapmıştır. Hüsniye |Leman hırsızlığını itiraf ediyor ve |yalnız çaldığı paranın beş yüz |i: , 140 Tira “olduğunu söylü- . Polis, sattığı bilezik, küpe ve lik para ile satın aldığı elbi- geri almıştır. Hâkım, sorgusunu — yaparken kimin evinde — çalıştığını — sordu. Hüsniye Leman, Cemalin adını bile öğrenmemişti. Hâkim: — İnsan çalıştığı ev sahibinin adını bilmez mi? dedi. Suçlu ce- |vap verdi: — Geçinmiye gönlüm yoktu İ|ki adını öğreneyim.. Suçlu tevkif edilmiştir. On Sabıkalı Yetmislik İhtiyar On sabıkası bulunan yetmişlik ihtiyar Ali Baba, dün sabah Fa- tihte bakkal Hüseyinin dükkânı- | aa girmiş ve çekmecedaki 24 |i- tayı cebine indirerek — kaçmıştır. || Ali Baba, biraz sonra yakalan- paralar cebinden alınmış Baba diyor ki; ama, | Geçinmiye Gönlüm Yok kiî | — Ben hırsızım çalmadım. Meçhul bir el pi kınını benim cebime yerleştirmiş. | Sultanahmet sulh ceza hâkimi, Ali Babaya 9 ay hapis cezası ver- di ve derhal tevkif etti. YATAN Şehir Haberleri İthalât, İhracal|/ Serbest Kürsü HASSAS VE KADİRŞİNAS GENÇLİK Rofik Halid'in Bir Yazısına Cevap Bay Refik Halidin, bir arkada, ütunünda (Paşa *tâhiri) kültesinden (Sami Doğu) imzasi- e aşağıdaki covabi aldık. Gençli- mamleketa yaprları her türlü etlere kadirşinaslığımı göster- mesi dolüyisile maşvediyoruz. Yazı B. Refik Halkde hitaben yazılmaştır: Ozmanlı paşalarına ait yazmı- ©& okudum. Bunu bir mevza krt- lığıne hamlederseniz usla kabul demiyeceğim. Ru dünya ahvalin- de değişen hâdiseler o kadar çok ki, yarmak İstanse gazetelerimi- zin daralan sayfaları az gelir. Şu halde Osmanlı — Paşalarının topuna birden yüh çekip batır - manıza sebep ne? Bunu bir türlü —anlıyamadım. İçlerinden birçokları belki yazdı- Amniz gibi Bekorin karşısına ge- çip çarpek bacaklarını — düzelte- momiş ve bir hazırol kumandası verememiş ulubilir. Fakat bir kasnı da muhakkak Ki Gökerlik hayatlarrnda vatan- larına şöref ile — hizmet etmiş ve serhadlerde kahramanca öl- müşlerdir. Bunlar, askerlik tarb himize başka milleleri kıskandı- ran eşsiz zaferler — kazandırmış- lardır. Benden buna dair bir mi- sal istiyorsanız binlercesi arasın- dön yalaz bir misal — vermekle iktifa edeceğim: Plevne müdafaası ve onun bü- yük kumaadanı Gazi Osman Pa- ga-. Sön devrin Osuanlı Paşala- rma gelince içlerinden bir kısmı muhakkak ki, çok - temizdiler.. Sevr münhedesini kahul etmiyen ve hüngür, hüngür ağlıyanlardan biri Ali Baza Paşu idi. Mütareke- de Anadolrya silâh kaçırılması- nu göz yaman ve işgal orduları Kumandanina — Hasap — verirken? «Kumandan, benim yerime siz ol- Saydımız me yapardınız?». diyen Bahriyo Nazırı Salih Paşa di Cümhuriyete Osmanlı idaresinden geçen #a temiz birlik bu asker o- cağıdır, ülyebilirim. İçlerinden hir kamı abvil kdarenin zehirli fikir- lerine kurban gitmiştir. Fakat bir çağu dalma hürmetle anılmıya 1A- yık imsanlardır. Bay Refik Hallt.. Onlar ölmüytür, bugün cevap veremiyorlar, fakmt ben susmuyacağım. Çok ileri güt- tiniz, ve gidiyorsumuz. Şerefik ma- zimize olduğu kadar onlarm ya ratıcılarına karşı da sonmuz hür- metimiz ve sevgimiz vardır. Bıra- kın onlar mezarlarında rahat, ra- hat uyusanlar. Dokunmayın onla- F, Edebi büviyetinizi hiçdir zaman rane kullandığınız — Kaleminizden zehir akmasa no olur? Bağün ar- tık sizi mütefekkir ve diplemat Refik Halld Bey değil, sadece e- debiyatçı Bay Retik Halld görmek lstiyoruz. MAVİ Kömürnakliye ücre'i tekrar tesbit edilecek Belediye, Evvelce Yanlış Hesaplamış Dün Belediye iktısat müdürlü- ğgünde bir toplantı yapılarak kok kömürü tevziatı üzerinde yapılan isâyetler tetkik edilmiştir. Mevsim dolayısile ehemmiyeti artan bu mevzu etrafında tetki- katta bulunduk. Neticesini yazı- yoruz: Bir körnür deposu sahibi, va- öyle anlatmıştır: " . Fakat muhakkak olan nok. 4 şudur ki, Belediye ile Etibank kömür fiyatlarını ve nakliye üc- tesbit ederlerken yanlış glardır. Kömür ne olursa olsun. Kurüçeşmedeki depoda teslim fi- yatı 21 lira olarak tesbit edilmiş tür. Müşteri, Kurüçeşmedeki ana |depoya müracaat ederse kendi- sine bu fiyatla kömür verilecek tir. Ancak evine kadar nakliye ücreti kendine Semt depo- larında ise ta, İstanbul ve ua 150, Ye- şilköy ve Adalar için 1B0 kuruş ilâve odilmiş bulunmakladır. Ya- ni semt de; Kuruçeşmeden 21 liradan kömür alacaklar, Ci- balide, Yenikapıda veyahut Ka- diköydeki deposuna — naklettire- |cekler, nakliye ücreti namile 150 kuruş ilâve ederek 22.50 kuruş- tan (Adalar ve Yeişlköy 22.90 klardır. Normal za- elki bu mümkiün ola- bilirdi, fakat şimdi kamyon veya mavna bulmak mümkün değildir. |Bulsanız dahi ton başına 150 ku- Tuş değil, 3,5 - 4 lizadan aşağımı- na taşımazlar. Bu - takdirde #cnt depolarında Belediyenin ve Etibankın tesbit etmiş olduğu fi- |yata kömür satmak mümkün ol- Mmıyacaktır. Kömürçü ya- doğru- dan doğruya ton başına müşteri” den 25 - 26 lira istiyecek, yahut müşteriyi aldatarak bir ton diye 900 kila kömür verecektir. İşte vaziyet ortadadır. Kömürcü ne yaptın?.> Belediye Farkında Değilmiş! Belediye erkânından da bir zat bu mesele hakkında demiştir ki: «— Biz kömür nakliye ücret- lerini tesbit ederken kaymakam- lardan sorduk. aldığımız cevapla- ra göre hareket / ettik. — Nalkiye | ücretlerinin alu ay evvelki za- mana göre hesap edilmiş oldu- ğunu nereden bilirdik ? » Dünkü toplantıda mangal kö- mürü fiyatları da tetkik edilmiş- tir. Bu tetkikat neticesinde geçen | seneki könür İiyatları ile bu se- neki kömür fiyatları arasında bü- Yük hir fark olmadığı anlaşılmış- tır. Geçen sene / Ağustı di (Anadolu ve Rumeli kö |3.5, bu sena 4 kuruş. Bulı kömürünün geçen sane ayni ayda 4, bu sene 5, Eylülde ise 6 ku- ruş olduğu görülmüştür. İstanbulun senelik odun kömü- vü ihtiyacı $0 milyon kilodur. Bu- nün 20 milyon kilosu tevzi edil- miştir. varmaz, tabancamı — uzatlım ve Meşhur Macar artisti Kriata verdı. Güzel aktri, güzel haykırdım: bir göce elbisesi — giymiş, pırlantalar takmışkı. — Moşhur kilde yatıyordu. v—Çıbulıl!ııyıllnl--- (Elmaslar) parçasmı güzel sesile okuyordu. dola, otomo- Po RTAKAL Joln İkisi birden zınk diye kaldılar. | — bilde şişman bir erkek gördü. Akşam operada iken, <Pır- —————— maamarekı bir bir Yahudi korkaklığı ile kolları- | lanta Kralı Van Blond» diye halk kendisini birbirine gön- YAZAN ÇEVİREN pelmaş bir duvaris, ni havaya kaldırdılar. Yanlarına Şişman adam, gülerek el çerpıyordu. Şarkı bitti. sokuldum, silâhlarını yere attır- dıktan sonra, — ikinci bir - emirle | ikisini de anadan doğma soyun- durdum. Elbise ve çamaşırlarını bir çuval gibi içlerine doldurttu- ğum paltolarını da omuzlarına vurdurdum, önüme kattım, Ver elini Kayışdağı diye, Uzunçayır yolunu tuttuk. Merdivenköyünün ü den dere boyuna indik. O gece, neye yalan söyliyeyim, in- saf ve merhamet hislerim biraz körelmişti. Dırıdı.hbu habislere birer de soğuk su banyosu yap- tırdım. Karşımda, ilak itler gibi titreşmelerine, eğilip eğilip ayak- VATAN Ertesi güsü saat dörde değru yine Covent Garden so- Türkiye — Hari kaktarında dolaşıyordu. Bir gün evvel başlıyan — faclamsın ABONE: için içla henüs bitmeamiş olduğu kanaatinde kü. Kendisine öyle geli- ee yordü Ki, âacak birinei perde bitmiş, fakat kendi ralü hâ- Benelik : 1400 Kr. 2700 Kr. | J& devam pdiyer... Bir perde urası zamanında yaşadığını ve Altı aylık — : 780 K, 10 KA | nerede isa ikinci perdenin açılacağımı tahmin ediyordu. Üç aylık — : 400 Kr. 800 Kr.| — Attığı adımlar, kendisini hiç farkında olmadan — polis Bir eylık * 150 ü - merkerine doğru götürmüştü. Kapmın önünde bir siyah BEPRTKALUDARRU N AT GACORE TU ST mm cereyan etmiş olduğu tarafa sürükledi. Cesedi koşfettiği duvarın yanı başına gelmişti. Bir ak- yam evvelki portakal yığını kalkmıştı. onun — bulunduğu yorde yüzü gözü kirli bir ke çocuk oturuyordu. Elinde e- çıktı ve seslendi: 20 -8 - 9d0 —— GÜNÜN RÖPORTAJI SULTANAHMET SULH ÜÇÜN- lan dinç ve genç Ailencilere ceza Ha barabar mecbari çalışma usulü tatbik edilmelidir. Kendilerine Kö- ve kolayem İş temin edilemiyenler. lo kurulacak hayır. mütessosolori meşgul olmalıdırlar. — TMlencilerle, fakir ve muhtaçlarla moşgul ola- sak müstakil bürolar bulunmalı- dır. * AVUKAT AHMET SABRİ İN- HAN: — Nu memlekette dilencilik ot- mek ve dilencileri ortada görmek böyük bir sül oluyar. İasanın bu memlekette hayatını kasanmak - çin kaşmaama Hizum yoktur. Çün- kik © kadar çok iş vardır ki.. e Dilenriliği ortadan kaldırmak - ça İstanbal ve civarında MUN Em- Mke ve Eukafa alt yüzlerce dü - nüm arazt ve çiftilkler vardır. Hü- kümat bu toprakların en münbit o- | Janlarımı işsizler ve mahtaçlar için 'Dilenciliğe Nasıl NihayetVermeli? Anketimize bugün de dovam ediyeruz. Her okuyucu mektupla vef teletonla hize dilenciliğin nasri ortadan kaldırılabileceği yolundaki fiki” lerini bildirirse biz de maalmeranuniye bu sütunda dercederiz. Dün Yapılan İhracat Satışları Dün piyasamıza Toprak Ofisi namına otuz vagon buğday geti rilerek satılmışlır. Tüccar namına da ön iki vagon buğday, 13 va- gen ırpı.:: v:ıun mercir üç. vagon nohut, birer vagon çav- dar ve yulaf getirilerek satılmuş- tır. Fiyatlarda tebeddü) yoktur. İhracat olarak da İsveçe 15 bin kilo, İsviçreye on bin kilo, Ma- caristana 12 bin kilo iç fındık, Macaristana 100 bin kilo pala- mut, Yunanistana 200 bin kilo ketantohumu ve 5 bin kilo tuzlu balık, Finlandaya 25 bin kilo tü- tün, Almanyaya 29 bin kilo işlen- miş lulüı:'îıvw: 200 bin kilo kum dan. Yugoslavyaya üç bin kilo balmumu gönderi'miştir. Palamut Satışları Başladı Sahillerimizde bolca pelamut avıma başlanmıştır. Tutulan bf bin çift derhal satılmıştır. Buf” Jarın çifti 36 kuruştan 18 kı kadar verilmiştir. —İkinci — psf” ercimek, | © - 7 bin çit de 25 - 15 kuruş* fadif raşında . Bu itibaren .b.:îlmğyıdıl:;:ıii,' yirmi gün sonra da turfanda ” riklerin tutulmasına başlanacal' söyleniyor. Yunanistana salılacak balıkli! için kolaylık varsa da — İtalyai' ancak buzlu vagonlarln sevkö yapılacaktır. Ucuz buz temini alâkadarlarla — görüşülmektedi" Balıkçılar Cemiyeti bu sene tul” Tacak balıkların ihracını kolayl#i” tırıcı tedbirlerle meşgul olmak'?” dır. Romanya İle Ticari Müzakereler Yarın Akşam Bitiyor Türk * Rumen tikaret müza- kerelerine dün de devam edil- 4| miştir. Görüşmelerin uzamasına #sebep bütün teferrüatın ikmal &- dilmesi için çalışılmamdır. Bu maksatla bir tâli komre teşkil e- dilmiş ve bu komiteye — mıni dücarek müdürü Avni de iştirak etmiştir. Müzakerelerin yarın ak- şama kadar ikmal edilmesi kuv- |7 a. vetle tahmin © aada dükkümdan çocuk kadar pis ve kılıksır bir kadın (Arkası var) | İplik Fiyatlarınâ 55 Kuruş | Zam Yapıldı Şahrimizde oldı ü eai “'î““::“ için ol iplil Memlalnan ae Va Babal oleak Slyen a merbut o| 'a ÇA, £ & K KÜ MAĞ sını tebliğ esti fabrikalif bundan böyle iplik paketini 707 (kuruştan — sa! y 28 Bin Çuval Kahve Piyasayf Çıktı Gümrüklerden 25 bin W'J ğ çıkmll' kahvenin yarısı piyasaya Hafif musiki devamı (Pl). 1230 Program ve saat ayarı, 1477 Müzik; Semai ve koşmalar, 1247 Ağans haberieri, 13,05 Muhtelif #47 kdar, 1320 Benfonik program (Fiİ 18 Program ve saat ayarı Plâklarla müzik, 18,30 Anadalu S havaları, 18,40 Müzik, 1,1 Mahtij şarkılar, 1045 Ajans haberleri, Mühtelif şarkılar, 2030 - Konuff Üküsat saati), 20.02 Temsü, 210f Radyo gazetesi, 2145 Radyo SS orkestrası, 2230 —Ajans haherlt 2245 Radyo salon orkostrasıy”. Ö vamı, 28 Cazbant (PL) 23,80 LT BLE CERRE US KA A e ee ar ”a Ve d iç p d T Ka A L A CAĞ dela Cü d d vae ee

Bu sayıdan diğer sayfalar: