8 Kasım 1940 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

e— : B 16 .- * © Bir“Münekkid,, © Nurullah Ataçın imzasına te- | sadüf ettikçe yazısını okurmamak |- elimden gelmez. Sözleri arasında | ren taraflar olur, Fakat Ş bilirim ki, güzel ve hattâ derin | bir iki cümleden sonra, garip bir şöz söyliyecek, biraz acayip bir hükmünü kabul ettirmiye çalışa- caklır. Akşam gazetelerinden bi- tinde ve (Sözden söze) başlığı altındaki yeni bir yazısını da böy- le kâh hoşlanıp kâh hiddetlene- yek okudum. Bu yazıda Nuruül- lah, Hakkı Sühanın bir mecmua- da kendisinden bahsederken, mü- nekkit —olmadığını — söyleyişine gevindiğini; çünkü «münekkitlik ithamı gücüne gitmiye başladığı: Ü np temin ediyor. Hakkı Süha kendisini münekkitlikten emü- mekkidin muhtac olduğu — serin kanlı görüşleri, ölçü adeletini, bi- taraflığı ondan beklemek yanlış olacağır için azlediyormuş. Cüm. ileyi — kaydeden ullah Ataç, «münekkit olmak için insanda bu kadar garip buylar — bulunmaı lâzımsa benden paso...> sözleri- ni ilâve etmektedir. Yani Nurul- Jah hem «serin kanlı görüş. ölçü adaleti. bitaraflık> gibi vasıflara sahip olmayı nefretle reddediyor, ! Benim Görüşüm a hoşuma giden ve beni| —— Ö in Sözlerine Dair hem de bu sıfatlara sahip bulun- İmaksızm — münekkit — olabilmek |iddiasını gütmekte devam ediyor. Münekkit edebiyatımız için lâ- ,(&ım mıdir, tenkit kürsüsü « yat hudutları dahilinde, mühim, şerefli, faydalı bir mevki midir: bunlar müstakil bir davanın un- surlarıdır. Fakat muhakkak olan gey Nurullahın bir münekkit de- İğil, fakat güzel — sezişlere sahip, infiallerine de ziyade lüp bi muharrir olduğudur. Galiba gür, hikâye yazmak istemiş, bu yaz- dıklarını beğenmeyince edebiyat- tan bahsederek yazı âleminin içinde kalmıştır. Hele son zaman- larda ise, başka hiçbir şey oku- mıya — ihtimal ki hevca ve sabrı kalmadığı için. okunması en az pzamana — muhtac şeyi manzum geyleri okuyur ve şürden bahse- diyor. Sohbetlerinde devam et- sin; masasının yanma daima e- Lr, bazı bazı omuz silksek bile kendisini hazla dinleriz. Yegâne şartımız. şudur: Münekkit — sıfatını veddeder- |ken bu reddinde samimi olsun ve |münekkitliği ancak garip huylar kedinmemek için reddettiği şek- dinde iddialara kalkışmasın! NAHİD SIRRI Mevcudu Azal Üzerine de Tesir Harp vaziyeti dolayısile, piyasada en evvel yokluğru hissolunan ey, lew. ha halindeki tenekeder olmuştur. Bu- HA, Şehrimizdeki mahlet yağ yapan İmadüthaneler, nebc'i yağ fabrikala- rı, gaz depociterierile, konserve, te- yeyağı, peynir ve bal istihsal olunan mıntakalara teneke kutu ve kap ta- Ahbüt ve temin eden komisyoncu ve kutu fabrikatörlerinta fik - hamlede “Opiyasada mevcut — teneke levhaları topliyarak stok yapmaları sebep ol- muştur. Piyasada teneke kalmayın- Ca, ibrik, maşrapa, kova vemsire gi- bi şeyler yapmakla geçinen san'at , kârlar çivko kullanmak mechurtye- tinde kalmışlardır. Bu sırada inşaat Malzemesi satan tiecarlarin - çinko Avanı yapan imalâthane Sahiplerinin de gözleri açılmış, bunlar da piyasa- | da buldükleri- çinkoları toplatmıştar- dır. Bu süretle İptidal maddesiz kaları teneke işçileri de kendi aralarında birlik yapmış. İstanbulda mevcut boş gaz ve benzin tenekelerini toplatmı- iya başlamışlardır. Pu — teşebbüsler, Alükadarlar arasına bir mal topla- MA hevesi ve zekabeti girdiği için pi- yasada, yavaş yavaş Jevha teneke, levha çinko ve boş feneke bulranı başgöstermiş. fiyatlar da alabildiği- Büslerden vaktile haberdar olup mâ- Bi todbirler alınamaması Ve biraz tçce davranılması ve İhtiyaçların- (dan fazfa teneka, çinko stoklar? ya- panların bir İki ay zarfında normal kürlardan kat kat fazla para kazan- ması gibi — sebepler, alAkadarların hırelarmı arttırmış ve ortaya hç yoktan bir toneke, çinko ve bunlar- a yapılan eşya buhranı çıkarmışlır. Teneke işçilerinin baş benzin — ve güz tenekelerini toplayıp kullanma- darı da, yağ ve peynircilerle yoğurt- Çülarin gözlerini açmış, benzin tone- Ü keleri 110 ve gaz tenekeleri 98 kuru- ga kadar fırlamıştır, beri tarafta ih- tikâr zemin ve vesilesi arıyan serma- yedarların güzlerine, semaver, ka- Zan, batye, banyo, kovm vesaire gi- bi şeyler yapılan golvanizli saçlarla, #oba, boru, mangal, maltız gibi eşya) yapılar siyah — saçlar, — çarpmıştır. Bunlardan da bir bayli gizli stoklar yapılmış, fıyatlar, yüzde iki yüz art- fırıtmıztır. Bu yokluk karşırında: 1 | Sobacılar Büyük su Didoalarmı söküp ekle Gttikleri saçlarla hurda teneke — ve Çinko levhalardan soba borusu, boş .gaz tenekelerinin içlerini siçve - çi- Mmentodan mürekkep bir — halita ile doldurmak ve boyamak suretile mak- Yız, lehimsiz mangal ve satre yapmak HEullerini bulmuşlardır. Çinko avanı yapanlar Oluklu saçları ağır prosler arasın- Üa düzeltmek suretile elde ettilderi Oleyhalardan semaver, kazan — batye İhcik, maşraba ve Balre yapmak usu- Minü bülmuşlardır ki, elyovm piyasa- Ü dü bunlar balunmakta ve bir hamam N pemaveri 2600, xazanın en küçük bo- u G00 ibrikler 70, maşrapalar 30 - B 50, müslüklü sü kapları 200 - 580 kuruşa salılmaktadır. Bu arada, teneke — işçileri iptidat Ü cilerin ekserisi mahalle aralarında | dolaşmakta kizmen tamircilik ve le- hümmatı bir şekilde devam ettiği ve | 'e yükselmiye başlamıştır. Bu teşeb- | an Maddelerin Yerlerine Başkaları Konuluyor Tenekenin Pahalılaşması Gıda Maddeleri Etmiye Başladı pmile kapanmış, işçileri dağılmış — ve bu yüzden de çinko kova, hanyo, yaĞMaUr oluğu vesalre gibi Şeylerin fiyatları yüzde Üç yüz elli arlmıştır. Baç, çinko ve teneke yokluğu, yal- "naz kendi fiyatlarını arttırmakla kal- mamış diğer maddeler ve bühassa jztda maddeleri fiyatları üzerinde de tecir yapmıştır. Meselâ, teneke buhranı Sede yağların kilceunda 6 kuru; ptuz para, zeytin yağlarda boş bu- çük, nebati yağlarda yedi, yoğurtta Lâört, balda 12, sardalyelerde teneke. |de 15, sardalye kutularında 4, kon- Bervelerde 8, gazda 4, kramada 6, | Peynirlerin tam yağlılarında 5, yarrm yağılarında 7 ve yağsızlarında 9, balık tuzlama ve lâkerdalarında pekmez ve belamalarda 5. tahinde T, dömales Salçasında G, mahitt yağ- larda 6 Anadalıdan gelen yağlı «t kavurmalarında 7 şer kurüş fiyat yükselmesine sebep olmuştur. Çinko buhranı İnşaata mütcallik işlerde yüzde iki yüz eli nisbetinde bir fiyat Cereffü-, üne ve ayrıda da topraktan mamul su künkleri, küpler, festi, Sakat ve) ibrik fiyatlarının yükselmesine sebep olmuştur. Saç buhranı İnşaat işlerinde yüzde İki yüz, san« dik fiyatlarımda yüzde otuz ile kırk, gaç levha ve kepank imalâtında yüz de iki yüz eli derecesinde tarklar husülüne sebep olmuştur. T EANİRİN Adliyede: Meşhut suçlar azalmış — Meşhul suçlar san günlerde hissedilecek de- recede azalmıştır. Bu işe bakgın mah- kemelerin mesassi de — azaklığından müddelimümilik bu mahkemelere &- di davalar dahi vermiye — başlamış- ir Ve bağlı ülkelerden — keşide Hariçten Çekilen Çekler Değiştirilmiyor Akdeniz mımtakasındaki İngiltere- olunup memleketimizde ödenecek olan çek. deri Merkez Bankası kabul etmemek- tedir. Diğer taraftan İngiltere le muha- beratın güçleşmesi Londradan keşi- |e edilen çeklerin de değiştirilmesini Amkânsız bir hale koymuştur. Hattâ bu arada Barceleya bankın keşide et- (tüği berçok çek, hâmillerinin — elinde kalmış vaziyettedir. Çeklerir. değiştirilmemasindeki müş Külât bühasan memleketimizde tah- silerini yapan birçok Kıbraslı, Irak- . Masirli yençleri müşkül vaziyete düşürmüştür Haber aldığımıza göre Merkez Ban kası bundan böyle dünyanın herhan- gi bir yerinden keşide olunmuş çok- deri değiştirmiyecektir. Bundan başka Merkez Bankası ef- frangı kabul etmektedir. Trabzonda 70 Bin Kilo Yağ Var 'Trabaondan İstanbul piyasasına ge len haberlere göre, elyevm komisyon cular elinde geçen senenin mal den mevcut yağların san partisi o- lan on yedi bin kilo erimemiş Trab- zon yağı ile elli altı bin kilo eritil- miş ve aandıklanmış Kara yağı bu- Tunduğu anlaşılmaktadır. Bu yağla- rın piyasamızda —müteahhitlere mi yoksa İstanbul tdocarlarına mı satı- dacağı henliz meçhuldür. — Tatanbul yağcılarının ve bilhassa mahlüt yağ imaleilerinin bu büyük partiyi elden kaçırmsmak için uğraşmakta ve mü teahhitlere kargı fiyatı arttırmakta- dırlar, Bu haroket yağ Sahiplerini satış busumunda tereddilde düşürmüş- tür. Belediyede: Taksim güzinosuna hava — tasfiye #leti konulacak — Belediye, Taksim gazInceınun ümumi aalonuna hava- yı tasfiye edici bir âletin konulması- na karar vermiştir. Ön sekiz bin J- ra mühammen bedeli olan bu âlat | . |çin yakında bir münakasa açılacak- | tır. Şehir Meolisi bugün toplanacak — Şehir Mectisi bugün öğleden sonra szat oo dörtte belediye salonunda toplanacaktır. Meclitin ruznamesine deler dahil bulunmaktadır. Poliste 'Tramvay otemehile çarptı — Çar- şambada oturan Nestmi dün sabaha karşı otomobili ile Şişhaneden inmek te iken Jâstiklerden biri patlamıştır. Nesimi lastiği tamirle meşgül olur- ken arkadan gelen bir tramvay oto- mobile çarpmıştır. Otamobilin hara- kete geçmesile Nesimt arabanın al- tinda kalarak mühtelif yerlerinden ağır surette yaralanmıştır. Bir taksi direğe çarptı. — — Şofür Mustafanın taksi — olamobili - içinde Hayik ve Mübeccel adlı iki yolcu ile Karagümrükten geçmekte iken hir dlektrik direğine çarparak parçalan- mış ve yolcular yarafınmıştır. Yara- H yolcuların ikisi de hastaneye kal. fektif olarak yalnız dolar ve İsviçre zehir işlerine mütcahlik birçok meme. | YATAN Askerlerimize Teberrula Bütün Teşekküllerde | Toplamak Üzere Kahraman subay ve erlerimi- ze kışlık eşya hazırlanması için Cümhuriyet Halk Partisinin, Kr zılayın beyannameleri halk ara- sında geniş bir alâka uyandırmış- tır. Şehrin her semlinde ve her evde hediyeler hazırlanmasına başlanmış, çarşıda, pazarda ge- niş bir satın alma faaliyeti olmuş- tür. Üniversite ve diğer bazı okul- larda, esnaf cemiyetleri arasında İ mühim işle meşgul olmıya ba: mışlardır. Vilâyet Cümhuriyet Halk Partisi merkezinde dün top- lanan bir heyet, gönderilecek hediyelerin ne suretle kabul edi- leceklerini kararlaştırmıştır. He- yet Partiden, Belediyeden ve ci heti askeriyeden tayin edilmiş üç mümessilden müteşekkildir. — İs- tanbul Valisi - Dr. Lütfi Kırdar dün Parti idate heyeti reisi İzmir Taleheli:r Kâhvı;!ere Gidemiyecek Maarif müdürü Tevfik Kutir em- niyet ikinci şube müdürü ve müfet- tişlerinden müteşekkil bir heyet dün foplanarak mektep talebesinin gazi- 'na ve kahvehanelere gitmelerine mü- ni Olmak için #saslır tedbirler an bazı kahvelerde mekteplerinden ka- çarak oyunla meşgul olan çecuklar Rgörülmüştür. Bu gihiler hakkında mektep idarelerince da üyrıca ingi- hati cezalar tayin edilecektir. İzmirde Bir Senede 1668 Çift Evlenmiş Tamir, (Vatan) — Son bir sene 1- ginde İzmirde T4 yangın — olmuştur. Fakat bunlardan yalnız onu tahribat yapmıştır. Bir senede 1702 çift ev- Tenmek için müracaat etmiş bun! dan 84 çift evlenmekten vazgeçmiş- tir. Diğerlerinin nikâhları yapılmış. tır. Karşıyakada 196 çift evlenmişi Bir sene içinde İzmirde 1,439,580 li- ra kıymetinde 55 bina inşa edülmiş- Kadınlarımız Eşya Eminönü Halkevindeki heyete kızlarımız kışlık hediye veriyorlar Kışlık Giyecek rı Başladı Heyetler Kuruluyor, Komite Seçiyorlar. mebusu Reşad Mimaroğlu Parti binasında görüşmüştür. Asil halkımızın sıhhatlerini korumak | için geceli gündüzlü çalışacakla- |rmma şüphe yoktur. Bu yurd d İvasında beyetler, hükümete kar- n esaslı gekilde yardımda bulu- nacaklaı |Evkaf İcarelerinden 20 Milyon Lira Tahsil Edilmiş Evkafa ait icareli bütün emlâk ve akarları 10 senede işgal eden- lerine mal edecek olan bir kanun yapılmıştı. Bu kanun 1935 sene- sinden itibaren — meriyete girmiş bulunuyor, İstanbuldaki hemen bütün arı 'e emlâk icare suretile Evkal ajttir. Ön senelik müddetin yarı- S1 geçmiştir. Evkaf idaresi şimdi- ye kadar bu şekilde icarelerden 20 milyon lira toplamıştır. Bu paralar hiçbir yere sarfedilme- mekte ve bir bankada nemalan- dırlmaktadır. Müddet bitinciye kadar bu miktarın 40 milyon li- rayı bulacağı tahmin edilmekte- dir. Beş sene sonra Evkafın em- |lâk ve akarı kalmıyacağı için va: İzifesi de kalmıyacaktır. Mabed- lerle âbidelerin muhafaza ve ida- resinin de Belediyelere devri su- retile E af tarihe karışmış ola- (eaktır. Bankada ve lan paraların — vaziyı sonra tesbit edileci maâle göre bu paralar âbidelerin korunması için Belediyelere bir nisbet dahilinde tevzi edilecektir. Bazı Semtlerde | karşı —8. 1.-s40 — SiİYASİ iİCMAL Boğazların Bahsi Geçiyor! Yazan: M. H. ZAL B irkaç gün evvel sulh bak” kında bir takım balonlt uçtu. Amerika — radyolarındağ i. Almanyanın bir takım sul gartlarını ortaya attı ve rın Fransanın Vaşington sefatt ti vasıtasile Almanlar tarafınd Amerika ve Fransaya - bildirir diğini iddia etti. Anadolu ajöf” sı da Kolumbiya T memba diye göstererek bu hi | vadisi gazetelerimize verdi. Almanlar hafiften bir tekzilf geçtiler, Fakat evvelki Revter ajansı Kahire — ecn mahafilini memba diye göslü rerek ayni haberi, biraz di miş ve biraz daha tafsilâtlı bif şekilde tekrar etti. Güya manlar Büyük Britanya imp#” ratorluğunu olduğu gibi bırakt” caklar, Amerika ve İngiltere l? ©on senelik bir ademi teca' misakı imzalıyacaklarmış. Butl l Avrupa işili kendi bildiği gibi halledincil? kadar İngiltere bu işlerden © ni çekecekmiş. — Fazla olar Almanya — Süveyşle — berabif Boğazların beynelmilel bir B le gelmesini istiyormuş... İster ciddi, ister şaka şekild? Boğazların lâkırdısı olunca bi Et Bulunamadı Yer yer hazırlanan hediyeler her tarafta kabul / edilmektedir. |Dün de mektepli kızlarımız Emi- | nönü Halkevine giderek komite- ye paketler ve torbalar / içinde lerdir. Pazartesi günü — Vali Dr. Lâtfi Kırdarın refikalarının reis- İliğinde Şişli Halkevinde bir top- lantı lacaktır. Toplantıya © semtin bayanları davet edilerek Şişli mıntekasından eşya tedariki | için komiteler teşkil edilecektir. Yer yer dolaşacak olan kamite- lerin pek çok eşya — tophyacağı | tahmin olunuyor, | Yol Vergisi Kazanca Göre Alınacak Belediye 941 senesi varida! İnı arttırmak, için yeni bazı ted. birler almıştır. Bu meyanda ta- Tik bedelinik cibayet tarzının de- iştirilmesi de düşünülmektedir. Bu vergi şimdiye kadar her va- tandaştan alesseviye — alınmakta idi. Yeni şekle göre, vergi her vatandaşın kazanç nisbeti gözö- nüde tutularak almacaktır. Bele- diye bunun için bir talimatname hazırlamakla meşguldür. - Denizde: Bir motör battı — Dün sabah sa- at 8 raddelerinde Ridvan kaptanın idaresinde Demir Hisar motörü sis- ten Çubuklu gaz dubaları önünde is- Keleye bağlı bulunan Mehmet Kap- Ttanın idaresindeki Mudanya matörü- ne Çarparak — batırmışlır. Nüfuaça Et nakliyat işinin bir müddet- tenberi Belediye tarafından ya- | pılmakta olması ve nakliye üc- retlerinin de canlı hayvanlardan alınması kasapları memnun et- |teşkil edilen hususi heyetler bu| çorap, eldiven, gömlek vermit- | memiştir. Bunlardan bir kısmı Ankaraya giderek Devlet Şüra- sına — müracaat etmişler — ve işin hallini istemişlerdir. Kasapların iddialarına göre, nakliye ücretle- rinin kesilmiş hayvanlardan tar- tılarak alınması Tâzımdır. Halbu- ki bugün Belediye bu parayı top- tancılardan ve bunların — ellerin- deki canlı hayvanlardan alıyo: Toptancılar bu işin doğru oli dığını ve canlı hayvanların kesi! meden de — satılmaları — ihtimali bulunduğu için alınan bu paranın makul olmadığımı söylüyorlar. Devlet Şürası tetkikat neticesi- ne kadar, nakliye ücretlerinin Be- lediye taralından emaneten alın- masını muvafık görmüştür. Diğer taraftan dün et nakliyatını yapan gotörlerden bazılarının hasta bu- lanmaları hasebile nakliyat işinde intizamsızlık olmuş ve bazı semt- lere et geç gönderilmiştir. Keyfi- yet Bolediyeye bildirilmiş, yapı- lan tetkikat neticesinde mezba- ha ideresinin bu işte ihmali olma- dığı anlaşılmıştır. Tramvaylara Birer Biletçi Daha Konulacak İkinci mevki tramvaylardaki sıralar kaldırıldıktan sonra ara- baların orta kısmında hasıl olan kalabalık yüzünden — arabaların birer biletçi ile idare edilemiyece- ği hakkında alâkadarlar arasında husüle gelen kanaatler kuüvvet- lenmiştir. Biletçiler sabah ve ak- şam seferlerinde son derecede zorluk çekmektedirler. Bilhassa, kısa mıntakalarda mütemadiyen | boşalıp dalan arabalarda müşte- rilere bilet kesmiye — yetişileme- | dırılmıştır. sürdü. Ve bu derin sükütu, başını ağır ağır sallıyarak Ha- mmtefendi bozdu: Bu dünyada ne tuhaf, ne hatıra gelmez tesadüfler e- kuyor' — Enise Hanım nasıl bir kadın? Güzelliğini vaktile çok methettilerdi. Amıma tabil şimdi biraz geçkin olacak. — Bilikis, hâlâ tamamen genç ve güzel Dedim ya, ilk önce güzelliği nazarı dikkatimi celbetti de, kim olduğunu Üyle sorup öğrendim. Fakat Muhsin üzerine bir oyuncu kı- zamt kapatmış diyorlar. Prenses Müzeyyen Hammelendinin sesi birdenbire kinli, hattâ belki biraz da muztarip bir ses olmuştu. Şayeste sordür — Hasmmlarla hiç Muhsin Beyin lakırdısmı ettiniz mi? — Hayır, Bi etmedik. Sade dönüşte, buraya — gelirken Komali konuşturdum. Malüma, o her şeyi bilip öğrenir: Bir canlı gazetedir. Kendisinden aldığım maltmata göre Muh- sin Danimarkada kalmış. Orada uzun zamandanberi bir o- yuncu kıza totkunmuş ve tutkunluğu gün artmış vaziyete raya gelmişler. Hem bire komşu da olmuşlar, Osmanbeyde , bir apartımaada oturuyorlarmış. Ealse Hanımla kızını ya- vın burada öğle yameğine davet ettim. Müzeyyen Hanımefondi artık tekmil elmaslarını çıkar- mış bulanuyordu. Fakat soyunmadan bir koltuğa oturdu. Fil dişi ve mustatil bicimli bir kutudan aldığı bir sizarayı Şayestenin uzattığı kibritle yaktıktan sonra kendisine: — Ben do yak bakalım! Dedi. Bu emir karşısında öleki hiçbir hayret veya — tereddüt güstermedi. Karşılıklı oturmakta devam ederek sigaraları- mi içerlerken Müzeyyon Hanrmefendi devam etti: — Kıcn ismi Suzan. On sekiz en dokuzunda bir şey. Kendisine pek güzel danemez, daha ziyade şirin ve sevim- tir. Kozmopoeolitler Yazan: Nahid Sırrı Hi denebilir. Saçlarile gözlerinin rengi Covadınkilerden çok açık. Sade teninin rengi ayni, Esasen hemen yegâne gü- zelliği bu teni. Şunu da söyllyeyim ki, her genç kız gibi Cevada hayram ve meftun. Onunla aralarında bir gün iz- divacın imkâasız bir şey olmadığı kanaatimi bu kıza vere- cekimi. Şayeste bir şey söyliyemiyor, İâikin simsiyah ve kalın Kaşları çatııyordu. Nihayı — Bu tehlikeli bir şey olmaz mi? Dedi. — Niçin olacakmış? — Yu Cevat Bey bu kuzı severse? — Aşık olacak delikanlıyı tamam buldun! — Peki, fakat kız oğlunuzu sevebilir. Sevense?? — Seversa ne olurmuş? Müzeyyen Hanımefendi birdenbire slgarasını söndürmüş ve ayağa kalkarak odada gezinmiye başlamıştı. «Seversa ne olurmuş?» Sözlerini © kadar kükim bir eda ile söylemiş bulunuyordu ki, araya mesafelerin yenkden girdiğini hisse- derek Şayeste kalfanın kalfalığını tekrar takımması, siga- Tasımı hemen atarak ayağa kalkması icap ederdi. Fakat kdıncağız türtü düşünce ve hatıranın hücumu altında şaş- kma döndüğü için oturmakta devam ediyordu. — Hanıme- fendi tekrar onun önüme kadar gelip ellerini -omuzlarına koyarak mrar etti: — Evet, severse ne bels var? Geaçlik sevgi çağı değil mi? Esasen de Ali Muhsin Beyin kızı ile benim oğlum ara- sında bir izdivaç aykırı ve İmkânsız bir şey olmaz ki: Hem zaylat yoktur. mektedi bu Suzan hakikalen iyi bir kıza benziyor. Kendisini cidden sevdim. Şayeste artık bir mukabelede bulunmadı ve hiçbir şay söüylememek için dudaklarını ısırdı. Şimdi Müzeyyen Hanı- mefendinin soyunmasına yardım odiyardu. Mavi damarlı esmer elleri gül kurusu rongindoki kadifo elbiseyi, kendisi- 10 eakiden belki müsavi bir derecesi yahut hısımlığı olan Pronsesin sırlından çıkardı. Kadının nefis dantelâlarin süzlü olam ipek ve beyaz gecelik entarisini giymesine yar- dzm etti. Sonra, eğilerek, ipek çoraplarını çekip çıkardı. Müzeyyen Hanımefendi yatağa yattıktan sonra: — Hayır, arkamı örtme, dedi. Başucumdaki — lambayı yak ta avizeyi öyle sündür. Prensosin gözleri hakikalen çok perliyordu. Uyumuk mi- arun müddet sağa sala dönüp durdu ve uykuya ancak gün aşığı kalın perdelerden sürülmiye başlarken dalabildi. Fa- Kat acaba oğlunun kollarına krzdan evvel anneyi atmak, Cevatla Muhsin Beyin sade kızı değil hem de karısı arasın- /da bir maceraya vücut vermek daha münssip olmaz mıy- di? Vaziyeti Ali Muhsin Bey herhangi bir #ebep ve suretle haber alıncıya kadar onun karısı ile kmmu evinde — nasıl 've ne kadar kirletmek mümkün olacağını Prensen Müzey. yen Hanımefendi uzün uzün düşündü, bu hususta ince he- elbette kulak kahartırız. BoğâT lar gibi mühim bir deniz g& dinden her memlekete ait ret — gemilerinin — selâmetle V emniyetle geçmiye hakkı vl; dır. Bu selâmet ve emniyeti dünya yüzünde bizim kadt' dürüst bir gekilde temin edecili bir beynelmilel heyet tasavtif edilemez. Biz Boğazların sahifi #fatile orada bekçilik ederktf yalnız - kendi ıupnıımmı;' emniyetine değil, beynelmi anlaşmalar dairesinde, herketif selâmetle Boğazlardan geçebi" mesine de sadık bir bekçiyiz. Dünyada yumruk hakkı hir üğü müddetçe Boğar ların icabında / silâhla müdi edilebilecek bir halde olmâti bizim — emniyetimiz — icabındaf olduğu kadar dünyanın sulh V" emniyeti için de lâzımdır. Nilf kim bu harpte bizim bekçilil miz harbin dört tarala sü ne mâni olmuş, hiç olmazsa bi” nu geri bıraktırmıştır. Eğer günün birinde dün)? yüzünde tam bir emniyet kult” lur ve askeri korunma t lerine ihtiyaç kalmazsa Boğai lar zaten tamamile serbesi bi geçit halini alır ve buna d! beynelmilel anlaşmalara da hf bir lüzum ve sebep bulunms£ SalâhaddinÖksüzli Vefat Etti 'Türk tedris ve idare âlemi Kün kıymetli bir uzvunu daha XAY betti. Sallkaddın Öksüzcü 58 yaştt” da, hentiz kendisinden istifade ode0t gimiz bir çağda güzlerini hayata KA pamıştır. Türkün bu idealist evvelki gün — Lülelldeki —Hi Molla apartımanımdan — sevdii elleri üstünde kaldırılarak Karacsti” metteki aile mazarlığına defni tir. Darüleytamların mücssisi sayılif Salâhaddin Soyadı ararken kendifif” vesile bulmuştu. Salâhaddin. cünün hayatını hümmalı bir ranliytt” le dolu buluruz. idare işlerinin başında bulunurkf de hocalığr terketmemiş, muhtel mekteplerde Gü, içtimatyat, edetf yat ve felbefe deraleri vermiştir. 816 te Ankarada vazifesi başıtii âken folce uğramıştı. Ondan sonff Tstanbula geldi. Hayata gözlerini W zaman Pertevniyal mekl nin türkçe ve edebiyat hocast ğ Salâhaddin Öksüzcü mütrit bir Mİ Tiyetçi idi. Bir aralık onu larınm başmda da gördük. Bilkay. Gökmen ve İzgence tâziyetlerimizi sunar ve kendisine Allahn rahmetini dileriz. ailesine ve oğlu Mühteşem ile eltf aa di Saplar yaptı. | Türkiye dahilinde: Ve geçkin kadın yaptığı hesaplarda Enlseyi karıştırırken, bütün tazavetini muhafaza eden ve kızmdan daha güzel o | YTESÜK Göayük Baylık Aştlık dan bu annenin ince kızıl dudaklarını, çekik yeşli gözlerini, | 1400 a E bembeyaz tenini, kesik altın saçlarını, sönra biraz uzun Ş rıyordu. (Arkalı var)