2 Aralık 1940 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 3

2 Aralık 1940 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A D HÜ S MT B Yazanı N Dîşi Kaplanla Güvercin Arasındaki Benzeyiş Gibi... Rukiye elinde büyüttüğü Hur- ni pek iyi tanıyordu. Mihrün- olan sevgisinin gizli tarafı Bilunu herköse söylemekle bo- Aler çocuğun üvey — annesi için| Ezli bir aşk duyduğunu ve onun Yanıp tutuştağunu biliyordu. :ıı aralarında gizli buluşma- Ui:::'d â da kani idi, Zaten misa o kadar güzeldi ki :_'_:-s—ı gören her erkek de! Çate olmiya mahkâmdu. Ci- ir de Şeyh Baba adlı bir şeh- Ö* iken senelerce delilik halin- kalmamış mıydı? Kendisini İkber sacasının kızile birleştir. Bek için Rukiyenin ne bileler Ypması, ne kadar uğraşması lâ- Engelmişti. kıhlıııııı hali herkesten ber- , Babasının karısını delice u, Fakat ona hiçbir za- B ahip olamazdı. Bu sok yü Bla de başka biçbir kadının Keüine bakmıya razı olmuyordu. h:*i"' Babir hanadanını de- la müşkül mevkilerden kür- Mayt. Horrem işine de bir çe N düşünmiye koyuldu. Nihayet File bir çare buldu: .k":run_'ıum kardeşi —Asaf Mümtaz — adında bir kızı Xdi, Bu kız halasına benziyor Mödi. benzemiyor miydi. Rüki: p“:linım pek farkında değildi. * Mümtazı Huürreme Mih- Salanın tam bir W7 Teti Mihrünnisanm. kızı -» Ona ne kadar benzediğini Suyvur edemezsin, diyordu. Rukiye, Mümtazın — halasına bâ:ıım yavaş yavaş kendi îg,"" bile inandırdı. Bir gün lenin karşısında bile ayni id- a bulundu. Salime istihza ile Ültrek dedi ki: Dia Fenerbahçe ve Şeref Btatla- BĞ g maçlarına devam edildi. Ve Mldakı neticeler alındı. İNER sTADINDA: Beykoz - Ütner stadında günün ük karşılaş- Galatasaray Beykasla yaptı. Göğüüm'ün idaresindeki —bu kadrolartle Galatasaraylılar bu ihmallerimin iömı çektiler. Ve mütevazin geçen *Yyunda Beykarlular bir de göl :lıuır Ve devre 1-0 Beykor te- Bitti, devreye çok canlı baştıyan yldar oyunu daha ilk dü- Boykaz nimf sahasına inti- Ettirdiler. Bu hâkimiyet çok ged- den gemeresini verdi. Gündüz ilk ._:-ıny gölünü yaptı. - Tekrar ü geçen Galatasaraylılar ikli M göllerini kazanarak sahü- M sön ve en mühim maçı Pe- « Vefa arasında idi. Bami Açık Öng'ün düdüğüle geçen Fenerbahçeliler der- Veta kalesini sardılar. İ ŞöRcü dakikada ortadan yapıları n Niyasi heri bür pas ver. İç X Bibi fırlıyan Melih kalöye yan e “Myette olmazına rağmen Sıkı Mütle Penerin ilk gölünü yaptı. Sldan sonra oyuna tamamile hâ- ı_'kn Harı Jâcivertliler çök geç- MA Ortadan bir hücumda — Melih x ikinci göllerini de kaydet» Gevre 2-0 Fener kahine bitti. AGçidl devre Vefallar canlr başla- Fenerbahçeliler de muhakkak W Hâleti rühiyesile gevşe- N'..,"M"' ietifade eden Vefmirlar — larını aıklaştırdılar. Ve orta- in Üir hücumda Hakkı Vefaya bir ş.::lındndn Bu gol Vefayı daha Canlandırdı. Fenerbahçe mü- tamamen bozülmüştu. Nite - ÜY Mallar Hakkı vasıtasile ikin. _"lıı lik gölünü de yaptdar. Va Yahamet kenbettiğini — gören İğigp Ahceller akdlarını — başlarına ç BiDi oldular. Bir dakika sonra Yüt müde Yaptı, Ve penaltı cezası verildi. S hatale bir ha- Bunu göle çerirdi. Vaziyet 3-2 g !ff N—:,:' ler birbirine girmiye Nitekim bu — guursuslük Üa Ööhçeye üçüncü beraberlik go- Mal oldu. Devre — tonünü &_"nııııı_-. bu beraberlik gölü N tamamen germişti. Bu ara- iı"— Üçüncü golü yapasaktı. P: M Şiadı. Niyazi kale önünde dü; S:“'m düdük çalmıştı. Vafa mü: Başina hasarken Metih yerin. cihan ;"—’ ; Tarihin En Büyük Aşk Romanı & diye | dime diye verir misin? U AD Spor Hareketler |Peralılar devreyi 2-0 tehlerine bitir- Çü KA İLLÂ EUK — Ne kadar da benzeyiş, doğ- rusu... Biri dişi kaplan, diğeri güvercin yavrusu, — Aman, sözü Hurremin me, Bütün plânı Hurreme Mihri sine sevdiren tarafın, genç kadın- daki dişi kaplan ruhu olduğunu Rukiye de pek iyi bilirdi. Fakat dişi kaplan olsun, güvercin olsun, Hurreme — Mümtazı — sevdirmeyi aklına koymuştu. Salime bu işe karışmak — istemedl — Asaf Hanı sevmiyordu. Haşmet Hanımın oğluna hiçbir zaman itimat bağ- hiyamamıştı. Fakat Rukiye kendine güveni: yordu. Kimsenin yardımına ihti- yacı yoktu. Şeyh Babanın Mih- rünnisaya olan aşkı yüzünden çıl- dırdığı sıralarda Ânber racasının kızıni kucağına atmamış miydi? me, sakın bu mnında tekrar et. Bütün iş ilk kıvılcımı uyandır- makta idi. | Bir müddet sürette tesiri altında beraktı. Her gün Mümtazı methediyor, sesi- nin, yüzünün, Tuhunun tıpkı ha- lasına benzediğini söylüyordu. Nihayet bir gün Mümtazın an- mesini çağırtlı: — Kadınım, dedi. ben ihtiyar kadınlar arasında yaşamaktan bık tum, Etrafımda genç. taze bir yüt istiyorum. Mümtazı bana baş ne- Daha o gün Mümtaz Hanım, Rukiye Sultanın baş nedimesi ol- muştu. Dalma onun dairesinde yaşıyordu. — Hurramin görmeyi âdet ettiği mralarda Ru- kiye daima ortadan kayboluyor- dü. Hürtem — karşısında, — peçeli yüzile Mümtazı buluyor, onunla konuşuyordu. den fırladı. Bunu müdahale sayan ha kem onu da oyundan çıkatdı. Oyus mun Ditmesine bir dakika vardı. Ni yazi topu Fikrele gecirdi. Süratle ka- leye inen küşük Fikmet arkt bir şitt. le dördüncü galibiyet gölünü yapmı- ya muvafrak oklu. Maç tâ 4-3 Fener lebine bitti. | Kemâl Onan ŞEREF STADINDA: Kasımpaşa - Pera Şeret stadının flk karşdaşmatı Po. Ta ile Kasimpaşa — arasında — olmuş Feridun Kılıncın idarestindeki bu oyu* na her iki taraf tam kadrolarile Çik- mışlardır. Daha ilk dakikadan oyuna hâkim olan Peralıdar yedinci dakikada bi - rinci göllerini kazanmışlardır. Devre | sonlarına doağru bir gol daha yapan | mişlerdir. İkinci devrede yine öyuna hükim | dlan Pera üç gal kaydetmiş Kasım- paşalılar buna bir gölle mukabele e« dedilmişlerdir. Maç ta 5-1 Peranm gülibiyeti ile neticelenmiştir. Süleymaniye - İstanbulspar Şeref Stadında ikinci oyunu Süley maniye e İstanbulspor oynamıştır. Hüsnü Savmanın idaresinde oyunda takımlar tam kadrolarını muhafaza etmişlerdir. Oyünün başından sönüna — kadar Tatanbulâpor hükimiyeti devam et- miş ve İstanbulsporlular arka arka. xa Üç gol kazanmışlardır. Dövre sone Jarıma döğru Süleymaniyeliler penale tıdan bir gol yapmışlar ve devre de 8-1 Süleymaniye ichine bitmiştir. İkinol devrede latanbuleporun yap: tağı Vdi göle Süleymaniyeliler bir gol le mükabele edebilmişler ve maç ta 61 Jatanbulsporun galibiyetile sona ermiştir. Beşiktaş - Topkapı Şeref stadının son maçı şampiyona nin başında giden Beşiktaş ile Top- Kapı arasında olmuştur. Şazi Tezcanin İdaresindeki oyuna takımlar en küvvetli şekillerile çık« maşlardır. Baştan nihayete kadar hâ kim ve güzel bir oyun oyntyan Heşik taşlılar birinci devreyi 5-1 lehlerine bitirmizlerdir. İkinci devrede ayni hâkimiyeti ida- me ettiren siyah beyadirlâr beş gol daha kaydederek sahaden 1041 gatip ayrılmışlardır. İkinci küme maçları Karagümrük stadımda — Karagüm- Yük Doğusporu 13-2, Davutpaşa Eyük Bü 2-0 yenmiş, Demirepor - Bakırkdöy 22 berabere kalmışlardır. Anadoluhisarında da Anadoluhisar Bumelihisarına — hikmen, Anadolu Beylerbeyine 3-1, Alemdar — Hilâle Kulağımıza Çarpanlar | İsviçreliler Köste- beklik Ediyormuş Umumt harpte Almarıyada yeni bir keltme kat edidi: Hammstern, yan! Köttebeklik etmek... Bü kelimeden maksat, kanunen ve sikalarla tevzi edilen yiyacekler ha- ricinde &l altından yiyecek tedarik et mek ve Ihtiyat diye biriktirmektir. İsviçra gazetelerine bakılırsa kös- tebeklik hastalığı san zamanlarda |Tevigreyi sarmıştır. Teviçrenin halt de ptek kolay değildir. Denize bitişik de- Bi daten bitişik olsa bile deniz nak- Hyatı durmüş. " fsviçroliler harbin birinci senesi ga , |yet disiplinle hareket etmişler: eNok san varsa burlun yükürü hep bera- bar çekelim. Hvimize boş yete yiyo- Jook iddihar ederek başkasının hakkı- t almıyalım. Zaten yiyecek dayan- İmaz, bosulur. kurtlarır. Pazla ihtiyat diye kendi paramızı da sokağa atmış oluruz. Yolunda akıllıca, vatandaş- ça düşünceler ortalığa hâkim olmuş. Şimdi İsviçre gazetelerinde geniş neşriyat var. Köstebeklik hastalığı - men neticeleri hakkında halkın zünü açmıya çalışıyorlar. <Yükü mi Savİ surette Laşırsak hep beraber da- yanırız. Bazdarımız açık gözlük et- miye kalkarıa hep beraber yanarız.» diyorlar, İsviçte gazetelerinin bu yolda neşe Hurremi” sürekli İsiyata girişmicsine Alman cuselele — ha gülüyortar. <İşte, diyorlar, demok- Tt memleketler ile totaliter memle- ketler arasındaki farlk... Bizde orta- dk süt lman, orada münakaşalardır gidiyor.> Bizce fark orada değil.. Demokrat memleketlerde bir dert olunca orta- ya vurulüyor, açıkça çaresi aranıyor. Totaliter memleketlerde dertten kim 5e bahsetmiye cesaret edamiyor. Ya- ra için için işliyor, tâ kangren ölup ge- | VATAN Ânkarada Kırk Bin | Kadın Eksiktir 1935 Sayımına Göre Ankarada Yüz Erkeğe 64 Kadın Düşüyor. Bu Nisbet Yeni Sayımda Yüz Erkeğe 74 Kadın Derecesine Çıkmıştır Beş Sene İçinde Noksan Kadınların Ankaraya Gelmesi ve Nüfusun 250,000 Derecesine Çıkması Bekleniyor Ankara. dünyanın kadını en az şehirlerinden biridir. Dünya- nm her büyük veya büyükçe şeh: rinde erkekten çok kadın vardır. Bazı memleketlerin büyük şehir- lerinde bin erkeğe karşı bin alt- İmış, hattâ bin yüz kadına kadar tesadüf edilir. Halbuki 1935 nüfus sayımına göre, Ankarada yüz erkeğe ancak altmış dört kadın düşüyordu. Yani Ankara nüfusunun büyük şehirlerin normal haline — var- ması için bu nüfusa tam kırk bin kadın kalılması lâzımdı. 1940 sayımında nisbet deği miştir. Bugün Ankarada yüz keğe karşı yetmiş dört kadın vardır. Fakat bir taraftan da umumi nüfus arttığı için Ankara- min nüfusundaki kadın noksanı yine kırk bin kadardır. Neden böyle bir fark var? Başlıca sebep herhalde Ankara- da mesken meselesinin halledil. memiş olmasıdır. Kiralar çok yüksek olduktan başka bunu ver. meyi göze alanlar da ihtiyaçları- na göre mesken bulamıyorlı Bunun için Ankarada vazifesi olan birçok memurlar, ailelerini İstanbulda veya diğer yerlerde babadan kalma evlerinde veya ile temin edilen kurtuluş çaresi katmayıncıya A gine müdür olmuştur. Amerika 166 Torpido| Yaptırıyor Nevyork, 1 (AA.) — york Herald Tribune gazetesi tiyor: B. Roosevelt dün gazatecilere yaptığı beyanatta 166 torpido- nun İnşasını tesri ettirmek mak- sadile müdahalede bulunduğunu bildirmiştir. GMKTTEMLANDU T RALATACAK T KAT N Abone Ücreti Türkiye dahilinde: Benelik Gaylik Saylık — Aylık 00 —— 186 600 S0 kuruş Hariç memleketler: Beaslik Güyük Saylık — Aybık 2100 — M0 — 800.Kı. yoktür | AAA GEZARÜLIT. CCETT KAT DOLF Hi 9ıı. gördüğünüz bayali harp resmine bakılırsa Hitler, 1914 günü Çokla işaret edilmiştir) Boteler mesklinde — Fraasırlara karşı takımının başında taarruz etmiştir. Bu esuada tek başına yedi İlâ ©u iki Framsrz esir ettiği de rTivayet edilir. bırakıyorlar, ç rülen Kiperlerde düğüşmüştü. Bulunduğu siperin sağında Bavyera- Mar, solunda İngilizler vardı. Burada âmiri olan binbaşı Maks Aman Hit- Ver bazeketine Ük girenlerden biridir. Sonra Fölkişer Beobahter — gürele- Buyüakâ Program 8 Program, 808 Raâyö aşlon ör- ketirası 4,16 Ağana haberleri, 8,30| Nota & Radyo salon otkestrasi pfogrümanmn devamı, 845 Ev kadını - Könuşma, 1220 Program, 1229 — Şarkılar| 12,50 Ağanıt haberleri, 13,05 Malk tür küleri, 13.20 Karışık program (PL) 18 Program,; 18,03 Radyo caz or- kestrası. 18,40 İncesaz famıl, 1015 Müzik: Moşhür BanatkArlar serisi, 1980 Ajana haberleri, 1945 Tek ve Müşterek şarkılar, 2015 Radyo ga Zetosi, 2045 Müzik, Şan soloları, 21 Müzik: Dinleyici istekleri, 21,30 Ko- nuşma, 21443 Radyo orkestrası, 2230 Ajans huberleri, 2215 Cazbant (Pi.) 2525 Kapatışı SEHİR TİYATROSU KÖOMEDİ — KISML Prrasiz Tiyatronunda Romeo ve Jülyet ve Ladam O Karselya kadar kuvvetli, fakat onlardan daha güzel, daha içli | Dünya edebiyatının şaheserlerinden: MANONLESKO İpek Filen Stüdyosunda çevrilen türkçe sözlü filmlerin en muvaffak olanıdır. RESİMLE TLER'in Hayatı Yazan: M. H. Zal Sonra Ankarada pek çok da genç bekâr memur vardır ki mes- ken yokluğu ve diğer sebepler dolayısile evlenmeyi geciktiriyor- lar. Sebepler ne olursa olsun cins farkı bakımından herhalde An- karada bir boşluk vardır. Tabia- 29 İlkteşrin Hitler: <Mücadelem> göçmek kararını verdim.» bir âbide yapılmış, üzerine sözü yazılmıştır. tin böyle boşluklara tahammülü yoktur. Normal şartlar kurulun- ca, Ankarada inşaat bir hamlede alıp yürüyecektir. Mesken dava- 41 halledilirce birbirinden ayrı ya: şıyan aileler Ankarada yerleşe- cek. genç bekârlar yuva kurmak ihtiyacını — duyacaklardır. Belki r da artacaktır. etim her tarah erkekten çok ka- | boşluğu doldura- dan Ankaraya din akacak ve cakuır. Ankara nüfusuna kırk bin ka- dın katılınca ayni zamanda bun- larla beraber erkek nüfes da art- miş olacaktır. Meselâ şimdilik ko- casından ayn yaşıyan — sileleri gözönüne getiriniz. Bunların An- kara haricinde yaşıyan erkek ço- cukları da elbette vardır. Ailele- rin Ankarada yerleşmesi yolunda bir cereyan açılıra — kadınlarla beraber erkek çocukların, bir kı- “m kardeşlerle, bir kınm baba- ların da gitmesi beklenir, Mütehasaıslarla konuştum. Öy- le tahmin ediyorlar ki dünyada | normal şartlar avdet eder ve An- karada mesken meselesinin hal- line çare bulunursa 1945 nüfüs sayımında — Ankaranın — nüfusu 250.000 den aşağı olmıyacak ve |bu nüfus içinde kadınların nisbe-| ti erkeklere yaklaşacaktı adlı eserinin bir yerinde diyor kit «Pasevalk hastanesinde bulunduğum sırada — siyasete İşte bu münasebetle Pasevalk'ta eBiyasele geçmiye karar verdim» BULMACA Soldan Sağa; 2 — Bir şark vilüyeti - Erkek iami 3 — Mufasaal bir nevi iügat 4 — Tok göNÜkük - İstifham 5 — Bir millet » Bayağı * Bir kuş - Geniş lik 7 — Terasi - Nida £ — Nümut İtfet 9© — Dahil - Sinirli 10 — Daire- ler « Tirkek temi 11 — Bir arap mem leketinin ahalisinden - Bir nebat. Yukarıdan Aşağıyaı | — Bir mü> harririmisin ük işmi » LAf 2 — Asri bir silâh - Geniş değil - Erkek 3 Boş arazi - Yaltızlık 4 — Bir dağ - Çakmaktan emir B — Heki bir mü- dafaa etlahı » Vilâyet 6 — Tuzlü u - Başına (A) gelirince bal yapar 7 — Büyük çadır - Su $ — Su konulan kap - Uğursuz © — Süt verea hay- van - Meyre suyu 10 — Kâdın tsmi Bit vilâyet 11 — Gemilerin sığmdığı yer * Hatta, DÜNKÜ BULMACANIN HALLI: Soldan Sağa: 1 — Kuran - Sudan | p « Üde- aö — Na- LA - UrB— 4 1 — Cet - Askerler |10 — Bzan - Kama 11 — Kabak - GÜNDEN GÜNE Suni Heyelânlar Yazan: ÜÇ YILDIZ ünkü gazetelerde okunan bir habere göre Norveç» Kler memleketlerinin - dağlarını Stesinden berisinden delip aşın- diriyor, Almanların geçit yolla- mım semi heyelânlarla kapıyor- larmış. Havadis bize Namık Koma- lin meşhur beytini bir kere daha hatırlattı: «Ne mümkün zülen ile, bidad ile imhayı hürriyet «Çalış idraki kaldır muktedir. sen ademiyettens Almanlar deniz aşın kıtalar- da müstemleke kurmaktan ümit kesince şöyle bir muhâkeme yaplılar: <Âvrupanın suyu mü çıktı? Hedef sürülecek toprak, boyunduruğa — koşulacak insan olduktan sonra ondan Avrupa- da da var,.. Hem bunun için sefer meşakkatlerine de hacat yok... Tarla ve fabrikalarında» ki işlerile ve fikir, ilim, sanat gibi bir takım boş hayalir ile meşgul olan bu tatlı ve yamu- gak başlı insanları — örkü için bir pasça tahrik, kapıları önünde kestane fişoği kabilin- den biraz çat pat, paraşütle memleketlerinin ötesine berisi- ne serpiştirilecek birkaç verli adam yeter de artar bile... Bu tatli ve yumuşak olduğu ka dar da bilgili ve kabiliyetli tn- sanlar arasından çıkaracağımız isci lejyonlarını, zaman zaman birbirlerini tedip için kullanaca- Bimiz asker lejyordarını hangi vahşi ve yontulmamış müstem- lekeden temin edebilime? He- le şimdilik bunu yapalım. Daha ilerilesi için Almanların Tantısı bizimle beraberdir.> Almanya bu hesabi. yapar ken yalnız bir küçücük noktayı ihmal etmiştir: Norveote dağları kaydırmıya başlıyan ve adına idrük denen ufacık ışığı, Mamafih Nazi idazesi fikir hayatını kendi memleketinde © kadar kolay söndürmüş, ellerin- de bayraklar, yakalarında ko- kartlarla sokakta geçit resmi yaptırdığı kendi fikir adamla- rını ve Üniversite profesörlerini © kadar kolay düşürmüş v çaltmıştır ki başka memlel lerde de bunun böyle olacağını zanaetmesini bir dereceye ka- dar mazur görmek lâzımdır. Haritaya bakıldığı zaman As- ya kocaman bir gövde, Avrupa onun başı gibi görünür ki ha- kikaten de öyledir. İmanyanın bu macerada eri k hatâmı işe bu baştan başr anda olmuştur. lamı Milyonlarca ve milyonlarca baştan mürekkep bir dünya: 9 başların her birinde bir ufak ışık ve o ufak işıklardan her bi rinin altında derinlikleri ölçüle- miyecek başka dünyalar... Al- manyanın zorbalıkla yeni niza: mına sokmak ve boyunduruğu- na alıştırmak iddiasında bulun- duğu Avrupa bu hesapsız dün- yaların yekünudur. Boyunduruğun altındaki bu lar ve her hangi bir tarafi bir müsait rüzgâr estiği vakit etrafların- da yangınlar tutuşturacaklardır. Melek huylu sakin ve sulhper- ver Norveçlilerin dağları için için oyarak yaptıkları suni he- yelânlar yeni nizamı ergeç yu- tacak uçurumun bir timsali gibi görünüyorlar, ———7 ee Edirme Asliye Hukuk Hâkimliğin- dehi Muameleli gryap kararı Edirnenin Hacı Mercimek mahab Mesinde Mukayyet olup Kazaz Salih mrahallesinde oturan İdris oğlu Ha- san Gökçesu, İstanbul Kasmpaşa ye ni çeşmede Abdullal cadderi 48 nur mazalı hanede iken hâlen ikametgü- hi malüm olmuyan Recep kızı Nazmi ye aleybine açtağı terke müstanit ha- şanma davasının yapılan giyabi mu> hakemesinde: Müddenaleyhanın İka- metgâhi meçhul bulunması itibarile mukaddama günderilmiş olan dava arzubali süreti biâ teblif iade kılım- mış ve yapılan ilânen tebligata rağ men müddeaaleyha mahkemeye gel- memiş ve giyabinda şahit dinlenmiş |ve mederif halleri nüfuztan sorulmuzş ve kendisine — cereyanı inüameledeni Yaman. Yukarıdan Aşağıya: 1 — Kayak - Kötek 2 — Üluş - Rimt 3 — İtaz - Tüşmi ab 4 — An - Tarak » Na| İ 6 — Korkaklık 7 — Ra- — Uc » Tutum - Ka © — Dul -| (Na « | h Der - Dam 10 — Araf - Yama l1 — Nazan - Zamamn Harpten ateşini — Aşk tan esra yını alan bahisle giyap kararı tebliğine ve du- ni 20/12/M40 tarikine — aaat A tallkine karar verilmiş olmakla keyfiyet tabiiğ makamma kalm öl. mak üzere ilân olunur. 20/11/040 Hâkim: 1038 kudretini — Heyecandan büyük film GASUS AŞIKLAR

Bu sayıdan diğer sayfalar: