7 Şubat 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

7 Şubat 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sandalcılar arasında Karaköyde'sandal iskelesinde sandalcı Hakkı sandalcı Ali ile kavga etmişler,"bunlardan'Hakkı kanca ile Alinin gözünü ve kafası- "nxağır surette yaralamıştır. Bir-âmele kayboldu Limanda bağlı Felemenk 'ban dirali (Olijet) vapüuründan eşya tahliye eden deniz amelesinden Mustafa akşam üzeri vapurdan Çıkmıştır. Müustafa arkadaşları tarfından vapurda aranmış bulunmadığı gibi evinede avdet — etme- miştir. Gözünü'patlatmış Aksarayda şöför Musa arkadaşı Şevkinin gözünü yumrukla pat- latmıştır. Tekmeyle başını,yarmış 'Beyağlunda sebzeci, Setirinin dükkânında | çırak — Şakir - ile bâhçıyan Cemal bir para mes'e- desinden kavga etmişler bunlar- dan Cemal tekme ile- Şakirin başını yarmıştır. Saatini tam ayar etmiş Kasımpaşada otdran Hasan «fendi köprü - başında — saatini vayar <ederken cebinde bulunan 100 - lirasını bir yankesici çarp- Mıştır. Pantalonünün cebinden | Şişlide oturan -Fort otomobil şirketi memurlarından İsmail Nus- ret efendi Fatih tramvayına bin- diği sırada pantâlonünun cebin- den 566 “İrasını bir yankesici Çar; ştir. Kara kış .. y ? — bart4- ) Birdenbirebastıracak mı ? Burgüwkü' hava ; "Bit bâhar " havasını sandıran | “günlerden sonra, kışın birdenbire — dbustıracağına | dair| kara * kara «haberler -birbirini - takip. ediyor. “Maamafih bu haberlerin nibayet bir meysimine göre talımin aldu- ğunu ve ilmi addedilmemesi Tâzım geldiğini lddia edenler de xwardır. Dün İstanbulda azami hararet 14 asgari 7 derece idi. Kandilli rasatbanesinden al- 'dığımız mülümata göre buğün “rüzgâr lodostan esecek hava bu- rhatlu - olacaktır. İngiliz lirası Dün borsada İsterlin 1035 ku- ruşta açılarak 1037,75 kuruşta hmı—. — >rlmceğt— K 350 seyyah geldi Dün akşam limanımıza İngiliz 'bandıralı ( âadriyatik vapuru) 850 “*eyyahı hâmilen gelmiştir. Baytarların köngresi » Baytarlar kongresi dün Türk #<cağında toplanmıştır. 'Ewtelâ >cemiyetin ismi - olan Etibbayı baytariye unvanının Tür- kiye baytarlar cemiyetine tebdili “teklifi idare hey'etine havaleedil- " Miştir. Yeni idare hey'eti intihap başlanılmış ve Nuri bey Tİyâsete ve İsmail Hakkı bey umu- mi kâtipliğe Hikmet Nevzat Sabri ve Sermet beyler de azalıklara intihap edilmişlerdir. Fubuşla mücadele 'Dâhiliye Vekâleti tafafındân » ııııuhudvnp— kapatılması ve 'bu &v yıkıci harekete karşı dürül- “ması 'için “bir talimaâtmme hazır- lanmıştır. b Şehrifdühaşında "Öüsran bak kal Mustafa köprü başında bırak- tığı |bir “çuval eşyayı bir şahsı meçhul çalıp ortadan kaybolmuş- tur. Muharremin marifeti Dün Beşiktaşta odun iskele- sinde Durmnş efendinin kahve- sinde Osman efendinin Elbise,ça- maşır ve sair eşyasmı çalan 'Mu- harrem cürmümeşhut hâlinde ya- kalanmıştır. HacrB.inşapkası Ortaköyde oturan”Hacı bey Ticareti Bâhriye müdiriyetine ge- lerek Kapıda bıraktığı şapkasile paltosunu çalmışlardır. Bu da şapka ile 'pardösü aşırmış Kuruçeşmede kimyager Mü- kerrem beyin evine hırsız girmiş, şapka, şpardösü ; vesalr eşya çal- miştir. Çalarken yakalanmiış Şehremanetinde arabacı Esa- dın evine gündüz , hırsızlarından sabıkalı İlyas girmiş eşya çalar- ken cürmü meşhut halinde ya- kalanmıştır, | »Bunlar da cürmü-meşhut halinde yakalanmış Beyanrıtta Mehmet -efendinin evine meşhur hırsızlardan Şaban ile Diyarıbekirli Ethem girmiş ©- ya çalarken cürmü meşhut ha- Mkdınmıılırdır. Ingilterede —a tevellüt eden azaldı Löndradan yYazılıyor : Ahiren neşrolunan — istatis- tiklere göre Ingilterede tevellüdat gittikçe azalmaktadır. 1928 senesi tevellüdatı binde 16,8 çe düşmüştür. Bu miktar, şimdiye kadar olan senelik tevel- lüdatın en aşağı derecesidir. Bugüne değin aa daoğum reko- ru Fransaya ait idi, 1028 senesin- de İngiltere bu rekoru kırmıştır. Ösene Fransada teyellüdat bin- «de 19,2 - idi, Tuz tacirleri Bu sene Yogoslâvyaya mühim miktarda ihracat yapan tuz ta- cirleri olan paralarını alamadık- larından hükümete müracaat et- mişlerdir. Hariciye Vekâleti key- fiyeti 4Tiryeste — şehpenderliğine yazarak paraların temin ' tahsili için tavassutta hulunulmasımı bil- dirmiştir. —emoge— Kadınlar birliğinde konferans Dün kadınlar birliğinde içti- maiyat muallimi Nebahat hanım tarafından bir kenferans verilmiş- tir. Arap iFatmaH.rakı çekiyormuş Bir çok kereler hanesiride kaçak'rakı yaparken çürmü meş- hüt halinde yakalanan -Sâmütya- 'da sakin - Arap Fatma hanımın “mhükhakemesi ' dün süçüncü ceza “mühkemesinde icra — edilmiştir. " Fatma hanımı tüükerreren kaçak- “Çilik yaptığından 200lira cezayı naktiyeive'üç ay hapse mahküm Mustafanın yum!ıl a A Irak -Alman Dot gö Ticaret münasebâati ne hâlde ? Bağdattan bildiriliyor: Burada ; Alman ticareti gün- den güne İnkişaf etmektedir; bir çok Alman mali. mücssese- lerinin, şirketlerinin, ticaretha- melerinin' — Mümessilleri — bulun- makta, « gerek — hükümet - ve gerek tüccar ile daima temaset- mektedirler. Burada Alaman ticareti bü- tün, Ayrupa ticaretine karşı şid- detli bir. rekabet icra etmekte- dir. Alaman ticareti daha . şim- (Ko AAA | diden harplan eyyelki haline gelmiştir. Basra ile Hamburg arasında doğru bir seyrisefain hattı te'sis edilmek — Üzeredir. Mâhaza Basraya gelen vapurlar arasında İngiliz vapurlarından sonra ekse- riyeti Alaman vapurları! teşkil ediyor. Yağmur hasaratı Kahireden yazıliyor: Sina, şibih ceziresinde geçen hafta şimdiye kadar misli görül- memiş surette şiddetli yağmur- lar yağmıştir. Gece, gündüz bardaktan bo- şanırcasına beş gün devam eden yağmurdan Vadilerde müthiş sel- ler hasıl »olmuş, bütün ;yolları bozmuştur. Arazi baştan başa bir çamur deryası haline gelmiştir, bunun kuruması için uzun zaman lâzım- dir. Bu çamurlardan ve harabolan yollardan dolayı otomobilile sey- yehat mubal haline gelmiştir. Sina cıvanma'gelmiş olan çe- kirgelerin itlafı ameliyesi inkıtaa oğramıştır. -Çekirge - sürülerinin tohum bırakmasından sendişe e- dilmektedir. Taklide karşı çare Kahiröden bildiriliğor Mitirdan her sene Avrupaya 4-5 yüzbin ingiliz Hralık sigara ihracedilmektedir. Türk tütünlerinden pek güzel bir şekilde tmal edilen'bu tigara- İarın büyük bir şöhreti vardır ' ve her yerde Misir faigarası aranıl- maktadır. Bu #igaralarım şölretinden ir- tifade etmek için taklid edilmekte ve bu yüzdeğ'Mısır siğara' ticareti zarara Oğramakta olduğundan büna Kkarşı bir tetbir almak üzre sigara paketleri içine Matbu ve yeimi “BU iHlönge şahadetnamesi Köykanilü v bunun da taklidi ha- linde mükallitler bakkında res- men dâva ikamesine karar veril- tir. P Dalrel aidesi! dahi büğka ça- reler düşünmektedir- vi küe ği | B Hıteçre a| 8 — Baştan nihayete kadar Fran- 4 ııu::sım bir film. Bu sabah ıııı; tine, di dıı:fnımııı fiatla _F',";______ MaNRaRaAEBAMECANANA Na a: MELEKSinsmasında Frank Vedekind'in muazzam eteri İlâveten Spor ve Gençlik serisinden "Bit'Boks ' Maçı î Geçen gece, soğuk ve çıplak yazıodamda eski bir şezlongun üzerine — yaslanarak * fırtınanın ve gecenin sşesini dinlerken, nü- sıl oldu bilmiyorum, odanın kapı- 81 açıldı. ve ben bir çok misafir- lerle karşılanmış bulundum! En önde - sıska- vücudünün üzerindeki büyücek başının âğır- lığını çekemiyormuş gibi:yürüyen ve fener tutan: kısa boyluü bir adam vardı!! Bunun arkasından sırttlarında * Ogüst Roden,in “ Venüs , hey- kellerinde olduğu gibi esatiri bi- Ter örtü bulunan yalın ayak ba- zı adamlar daha içeri: girdiler!. Kendi kendine düşündüm! hayret ve teaccüple gözlerini uğuşturdum.. Acaba ben döli mi idim?! Çıldıracak imı idim?!. Bun- lar kim idi? nerede idik?! Meçhul misafirlerin okadar wekur ve ciddi, âayni zamanda insana hürmet hissi telkin eden ©o derece mütevazı tavurları var- di kil. Hemen ayağa kalktım ve kendilerini yere: kadar tğilerek hürmetle - selâmladım!. - Zalrler “ayakta bekliyorlardı.. Ben bu ya- vi çıplak — büyükler — kafilesini nereye oturtacak, Şhangi salonu- ma ve hangi büfeme davet ede- cektim.. Sessiz ve sakin odamın bütün eşyasını - kitaplarım, ©- en vefakâr dostlarım ile kâğıtlarım teşkil sediyordu!. Fakat.. Ay!:O0 ne!? Ben ne yapacağımı şaşırmış | bir halde . etrafima mahçup - ve mütehayyir — bakınırken, — onlar külfet ve merasim ile hiç te baş- ları , hoş değilmiş gibi eski, soluk döşemeli sedirlerin üzerine geli- Şi güzel . yerleşiverdiler! En önde fener tutan kısa boy- ku ,çelimsiz adam, odaamı hafif, karanlık ; görmüş olacak ki fene- rini söndürmeğe lüzum görmeden yere bıraktı ve kendini takdim elti: — Ben üstadı azam Diyojen- in!!!,.Hani şu en büyük adamlar- dan birine gölge etmemesini söyli- yen, içinde zaşadığı tahta fıçı- sını kâşane ve malikânelere ter- cih eden, küçük feneri ile gün ışıgında şehir şehir ( adam ) arı- yan hakim!.. İhtiyar cüce bundan sonra, Beraber gelen arkadaşlarının isimlerini sadyı : — Aristo, Eflâtun, Sokrat, Spenser, Şopenhar, Göte, Tols- toy, Zolâ; Kant ve Hügo 111 ... Yaana !! Demekibu yarı çıplak zairler bunlar imiş haall.. Haydi Aristo'ile Sokratın bu es- ki Roma ve Yunan âlimlerine benziyen kıyafetlerini kabul ede- Ülim © ya — Tolstoy - ile Hügoya ne olmuştu! Acaba zevahire, boya, cilâ, ve yaldıza kıymet ve- renlere mi cevap vermek iatemiş- lerdi?.., * Ben mutlaka deli olmuştum ! bu muhakkaktı | Kendi kendime Seyvah ! şimdi ne yapacağım ! diye düşündüm ? | Çünkü gaze- tecilerin deli olması da,yalnız üs- tat "Mazhar” Osman, Fahrettin, Kerim ve'Nazım- Şâkiri alâkadar etmek- Reşadiye kışlasında “da- irel mahsusa, - kiralamakla : kal- maz ! ! zaten gazeteci arkadaş- Diyojenle mülâkatl! Yaran: Hasan İlhami lar. arasında;, bir az ıhll"w diyerbilindiğim Açin mh:" voynattığımı:duyunca başla Salih, :Mehmet >Agâh,Davtf' Mekki ve Kemal Ahmet olmük üzre bütün arkadaşları, hemtf bir teessürname yazacak- ve çil | dırdığımın resmini gazeteye ki” yacaklardı-! ©,0 nBu karşısında idaremüdürü Mahmtf Bey de; “vah lmvah ! Lçidiyerbet ki avans vermeğe kalkacaktı 1*' Böh:bunlari-todüşünürkün ve hakim -Diyojen - velini kaldi” rarak sözümü kesti veağır, B ada ge dof - VAİ yran ıınç tum | dedi !! galiba biz gelmedi” gecenin, fırtınanın sesini dlııll,j’ bve bir budala gibi karanlığın hir viyetini düşüniyordun . . sinirlerin bozulmuş . . Muzik vt cazbant sesine kulak verecek ,J—! de gebelerin sesini dinlemene 0? demeli,. ? Evet ! “Bethofen,, W? “Mozar, da- birer, Allah ku ile yarattıkları bestelere gecenilir fırtına (ve karanlıktan aldıklar! ilhamları kattılar ! . , . Fakat sef gecenin, ve karanlığın, ıstırabif! içinde bir zerresin . . cüz, kük den ne alabilir ? .. Fosforu- tö” | kenen dimağın vereceği işik bir ateş böceğinin verdiği ziyadaf farksızdır. dostum . . Üstat nelef söylüyordu .. Ben |birer şahikâ olan bu dehaların karşısında na” *l bulunabiliyordum ve onların ş nim yanımda işleri ne idi ... Âr” tık delirdiğime iyiden iyiye inati” mak lâzım geliyordu !!! Benim dımağımın, muhayyelemin sinti bir hastalığı bu sahneyi yarati” yordu ! - üğraşırken üstat sözüne devam etti ve: ” “ — Geceyi bilirmisin? »Dedl O nun kalbini ve benliğini ken, içini -görebiliyormusun!. Geceler.ve karanlıklar hastâ” dır döstüm.. Onlarcbu hastalığ? cemiyetten aşılandılar.. Sen-hat tasin ve çok gerilemişsin; ve gü" nünün adamı değilsin! İ Damarlarında bir, genç kı' değil, bir ihtiyar uyuşukluğu de” laşıyor..; Sairi filmenamlar , #7 bi hayal . seyahatlari . yapark€” çubuğa doldurup ta, haşhaş, tohir” — mu mu çekiyorsun., Sıuu"â ederim., Gününün çerçe y kal ve gözlerine , biraz borikeli ""ı çarp! Kış gecelerin ve karanlığ!” yi terkibinde beşer haleti nıhly* ı'ıîı nin mayasi da vardır.. Senif — aczin onu analize edemez!'. İ Mazimafih ikinci bir ziyaretlii de sanâ bu sesten, hu b bir kaç parça dinletmek M Gözlerimi açtığım zaman yen” . dimi sessiz yazı odamda ylw buldum. Gün doğmuştu - Vl; g akşam şöylece yaslandığım _"_î soluk şezlongun üzerinde idim * Ne tuhaf rüya ! .. HASAN" v Darüşşafaka Maarif€ raptedilecek Darüşşafaka, şehrimlzif eski bir müessesesidir. BU çök estese Şimdiye “kadar Hİ ıma.uı.b.y—ımmıı*y j 'Maarif Vclıllıunlıv'_'lı » 1 " olduğu rivayet ediliyor:

Bu sayıdan diğer sayfalar: