6 Şubat 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

. ). Kavuklıar — Bu camıceme hangileri ge'ir dersin? Pişehârl.. Pişekâr: — Hiç belli ol- maz, bakalım işte birer birer geliyorlar... “3 ü sırada kara kaşlı, ka- ra gözlü, matruş bir genç, iki elini paltosunun cebine sok- muş ilerler..., Kasuklu: — Bu kimdir? Pişihâr : — Cümhuriyet ga- zetesinin tstihbarat şefidir. Po- Hitikada da çalışır... Matbuat cemiyetinin de gayretkeş bir uzvudur, Yeni —gelen Burhanettin Âli İle Senih Muammerin oturdukdları masaya bir kah- kaha Aatarak oturur. Muha- vereye başladılar. Fuat B. — E!. Burhan- cığım ne var ne yok bakalım anlatta dinleyelim... Burbanettin. Âlı B. — Ne ç elzcak Bamdolsun işler yerin- de €h bir az atmayalım mı?. Fuat B. — Yok!... Ben Tevfiksiz yapamam | Kavuklu “Yavaşça pişikâ- ra: — Ayol Tevlikte kim? Pişekârt — Oda muhar- rirlerdendir. Bunlara — çilte vilâyetçiler!.. — derler — senin aklın ermez!... Fuat B. “*Arkadaşlarma, — Hah, Hah, işte durün!. Tev- fikte geliyor. “ — Filhakika ortaya köz'üklü tombulca bi adam gelir. Fust B. — Ayol biz Tev- fiği beklerken bak kim gel- di? Burhanettin Âl1 B.— Arpa ektili saman çıktı... Tevfik sandılı, Osman Cemal çıktı.. Paravananın — arkasından Kavuklu le Piçekâr dayana- mazlar.n Ve — Aman Üstadımız geldi!. diyerek bulundukları yerden meydana çıkarlar... Fuat Burhanettin Âli ve Muammer Kavuklu ile Pişekârı görünce birer tarafa çekilip giderler. Osman Cemalle başbaşa kalırlar. Kasuhlur — Aman Os man Cemal B.f. bazı Rama- zanlar sizin idöreniz altında oyunlar oynardık. Fakat bu Ramazan anlaşılan Patronlar- dan — birile uyuşamadınız ki beraber ierayi lübiyat ede- medik. Pişekârı — Evet Evet Kavuklunun cöyledikleri aynı mahat isabettir. Eğer arzu buyrulursa — yarın — e birliğile yeni ve görülmemiş bir oyun yerelim de herkes seyretsin! Osman Cemal —Hay, hay! benim eski yoldaşlarım!. Kavuklu ile Bişekâr ikisi bir ağızdanı — Öyle ise yarınki oyun * Kıbar mahllebici , !. M. K. ( Arkası var ) . Tefsir kanunları Ankara, 5 (H. M.) — Bazı kanunların tefsiri için meclise verilen mazbatalar kabul edil. miştir. Askert memnu mınta- kalar hanununada bezi mad- deler ilâvesi Hey'eti Vekileden geçmeği önümüzdeki sene için kararlaştırılmıştır. Deniz mu- hafaza teşkilâtı takviye edi- lecektir. Gazi Hz. Denizliden Izmire ha- reket ettiler Büyük müncimiz her yerde ince- den inceye tetkikat yaptılar Denizli, 4 (A. A) — Reisicümhur Hazretleri dairelerinde kısa bir istirahatten sonra otomobille Çamlığa kadar gitmiş- ler, dönüşte ortamektebi ve köy Muallim mektebini gezmiş: lerdir. Gazi Hazretleri, dershanelere girerek ders - dinlemişler ve talebeye sualler sormaşlardır. Bundan sonra Vilâyet makamını ve C. H. Fırkasını, kaza merkezini ziyaret etmiş, memleket hastanesini gezerek koğuş- larda hastaların hatırını sormuşlar ve hastanedeki müşahede- lerinden memnun kalmışlardır. Reisiçümbur Hazretleri belediyede halk mümessillerile ko- nuşmuşlar, bundan evvel Denizliden geçtikleri ve kalamadık- larımı fakat Denizlilerin gösterdiği muhabbet tezahüratını unutmadıklarını batırlamış, ayrılırken belediye relsine yşunları söylemişlerdir : — Gerek, geçen defaki gelişimde, gerek bugün Denizli halkının bakkımda gösterdiği hissiyattan çok mütehaessisim. Teşekkür ve muhabbet'erimin muhterem ha'ka (blâğını rica ederim, Siz'nle fazla konuşmağa hacet görmedim. Zira, ha- kikati anlamış ve fırkamıza tamzmen merbut bir muhit içinde FOR HARBETELER— —a l Göz OY aa | bulunduğumu hissediyorum. Allaha ısmarladık arkadaşlar.., Gazi Hazret'leri Belediyeden tonra çarşıyı gezmiş ve dal- relerine avdet etmişlerdir. Denizli, S (ALA.) — Relsicümhur Hazretleri refakatlerinde- ki zeyat tle İzmire avdet etmek üzore bu sabah saat 9,5 ta harekt etm'ş'erdir. Lstasyonda, Denizli erkânı, memurin ve balk tarafından teşyi olunmuşlardır. Gazi Hz. İzmire avdet buyurdular İzmir, 5 (A.A) — Reisicümhur Hazretleri refakatlerindeki zevat ile birlikte bugün treni mahsusla saat 17 de İzmire avdet buyurmuşlardır. İstasyonda halk tarafından pek samimi surette karşılanmışlardır. — Valt Ile Ordu müfettişi Fahrettin Paşalar Relsicümhur Hazretlerini vilâyet hududunda Istikbal etmişlendir. Gazi Hz. lerine Denizliden itibaren ızmire kadar her istat- yonda ha'k tarafından coşkun tezahüratta bulunulmuştur. Buca istasyonunda Relisicümhur Hz. lerini istikbal eden Amerikan kolleji talebelerine ayrıca iltifatta bulunmuşlardır. A İzmir, 5 (H.M.) — Gazi Hazretleri maliyetleri erkânlle birlikte Elhamrayı teşrif ettiler. edeceklerdir. Aşk rermi geçidini seyir B. M. meclisinde Dünkü içtimaında neler görüşüldü Ankara 5 (A.A) — Büyük Millet Meclisi bugün Rels Ve. kili Nurettin Ali Beyin riya- setinde toplanmıştır.. Muhase- bel umum'ye kanununun 118- Tei maddesinin tefsirine datr Başvekâlet tezkeresile mez- kür maddenin mühtaçı tefsir bulunmadığı hakkındaki ma- liye ve bütçe encümenleri mazbatasını müzikere ve ka- bul etmiştir. Mütcakıben devletle alâ- kaları katedilen bilamum . as- keri ve mülki memurlarla za. bitan ve eytam ve eramilin tekaüt aldatlarının ladesine dair Başvekâlet tezkeresl ve | milli müdafaa ve bütçe encü- menleri mazbalasının müza- keresine geçilmiş ve bütçe en- cümenlu “ hizmeat müddetleri on seneden eksik olan zabitler askeri tekaüt kanunu mucibine: teksüt hakkını halz olduklatı gib. 1520 numaralı kanunun birinci maddesinin (maaşlarından ke- silmiş olan tekaüt aldatı yekü- nu yözde elli ilüâvesile verilerek hazine ile ilişikleri kesllir) hük. mü kat'i ve burda hizmet müddetinden bahsedilmemek- tedir. Bu gibilerin on sene hiz- met şarlı aramanın doğru ol madığı keyfiyetin muhtacı tef- sir görülmediği, hakkındaki mazbatası kabul edilmiştir. Türk- Yunan | Himayeietfalde dostluğu Ankara, 8 (A.A.) Türkiye ve Yunanistan Cümhuriyetleri arasında aktedilen dostluk, bitaraflık, uzlaşma ve hakem muahedenamesile — merbutu millet meclisi heyeti umumi- yesine sevkedilmiştir. Ve ruz: nameye alınmışlır. Mezkör kanun lâyihası meclisin önü- müzdeki içtimaında — müza, kero edilecektir. « faaliyet Ankara, 5 (A.A) — Hima. yeletfal umuml merkezinde ton hafta zarfında —muhtelif hastalıklardan 209 anne ve çocuk ile dişlerinden müsta- rip mektepli talebe muayene ve tedavi edilmiş, 487 kilo takim edilmiş süt fakir çocuk- lara —meccanen verlimiştir. Müessesenin hamamlarından istifade eden anne ve çocuk: adedi 142 dir. Bun'ardan beş- ka gene Himayetetfal 23 ço: cuğun faşesl ve 40 çocuğun da elbise ve kitap ihtiyaçlarını derhuhte etmiştir. Bir lâyiha Teffiz işlerinin tasfiyesi Ankara, 5 (A.A.) — Müba- dele ve teffiz muamelelerin intacı ve kat'i surette tasfiyesi hakkındaki kanun lâyihssı muamele vergisi kanunu ma- kamına kalim olacak kanun lâyihası Büyük Millet Meclisi- ne sevk ve ait oldukları encü- menlere tevdi edilmiştir. Yeni muamele vergisi ka- punu İâyibasına nazaran Tür- kiye dahilinde sınat müesse- selerde imal edilen maddeler kıymeti — üzerinden, ecdebi memleketlerde imal edilerek Türkiyeye Lhal olunan mad- delerin iktisap ettikleri kıy- metler üzerinden ve Lilümum sigorta şirketlerinla, bankala- rın, bangerlerin” yapmış - ol- dukları muamele - dolayısile prim — komisyonu, falz, iskon- to, aciyo gibi her ne nam ile olurta olsun aldıkları meblağ- lar muamele vergisine tabidir. Devlet inbisarı altında bu. lunan maddeler imal dolayısile, metre murabbaı tayin edilecek kiymetteki halılar dolayısile el ile imal olunan halı kilim- İhE'neiçinde kullanıları iğlikler imal dölüyısile; ' şeker imal ve ithal dolayısile selaretlere si- yasi memurlara vesair zevata alt eşya İthali dolayisile ve mükerrer siğorta muamele'eri ve hayat primleri mücsseseleri siğorla — şirketleri, bankalar, bangerler ile Türkiyede bulu. nanlar muamele vergisini vermekle mükelleftir. Sınal müesseselerin sigorta şirketlerinin, banka'arın ve muamele — vergis'ne vergiye tabi madde'erin ithal edildiği gümrük dalresinin bulunduğu kaza varidat idaresince tarh ve tahakkuk ett'rilen sınat mü- esseseler imal ettikleri me- vadın her ay içinde satış veya sair scretle müesseseden ihraç edilenlerin nev'i ve miktarile kıymetlerini ve tahakkuk eden vergilerini — mübeyyin — bir beyannameyi ertesi ayın ni hâayet onuncu günü akşamına kadar mensup kadukları varl. dat idaresine tevdie memur- durlar. Vergiye matrah ittihaz edi- lecek kıymetler müesseseden satılmış mevat için satış kıy« meti diğer mahallere sevk edi'. miş olanlar için Mmüessesenin bulunduğ mahal piyasasında rayiç kıymetidir. İthalât mad- deleri gümrük ambarından ve ya antrepodan çıkarılmazdan evvel ithalât eshabı veya bun. lar namına hareket edenler tarafından alâkadar varldat idaresine bir beyanname ve. rerek eşyanın — nev'i ma- hiyetl evsafı, orijinal fatu- radaki — kiymetlerinin — eşya- nın itbal edilmek - istenildiği gümrükten çıkarılmasına karar ihtiyar olunan bilümum masa- rif ve resimlerin ve tahakkuk eden vergiyi müfredatla gös- terecekleri gümrük idaresine verilen ithalâ! beyannamesinin musaddak bir suretile orijinal faturanın asıl veya gümrük- ten musaddak süreti beyan- nameye raptolunur. S —|g Takibata ;d- detle devam ediliyor (Baş tarafı 1 inci sahifede) üzerine Milli tiğorta şirketi memurlarından hafız Celâl Bey dün Menemene gönderil- miştir. * Menemen, 5 (ALA) — Di- vanı harbi örfi mahkemesi bugün öğleden evvel Mustafa Paşanın riyasetinde toplanmış ve üç celse aktederek mesa- isine devam etmiştir. Birinci celeede Hendekten Emire Hanım ile Hafız Ab- düzrahman Tevfik Hoca O man terzi Pehlivan Mehmet ve Ahmet Ziya efendilerin müdafaaları dinlenmiş ve hak- larındaki karar tefbim edil. miştir. Maznunlar ş'fahen yap- tıkları ve tahriren okudukları müdafaanamelerinde masumi- yetlerini ifade etmiş'er ve mahkemenin rahim ve şefka- tint dileyerek boraetlerini t temişlerdir. Heyeti hâkime karar mevklini iIşgal ettikten sonra Reis maznunlara hiteben: Hadelerinizi ve müdafaalarını zi dinledik bü heyet zulüm!e iş görmak — maksadile - teşekkül etmiş birheyet değildir. Buhey- etin elinde bir kitabı adalet, bir de vatanın gösterdiği ve yapılmatını emir vetalep ettiği bir vazife vardır. Biz bir taraf tan sizin mukadderatınızı. dü« şünürken diğer taraftan da vatanın hitabesini dinlemek mecburiyetindeyiz. Yokoa hü- kümet sizi buraya size zulüm elmek iç'n gelirmemiştir. B'z burada vatana ve mi'lete hiya- net edenleri ayıracak masum ve zalim olgnları tefrik edece- ğgiz. Masum olanlar adalete mazhar olur. Vatana hiyaneli — tebeyyün edenler de — layık — olduğu cezayı görür, Demiş ve kararı tefhim et miştir. Bukarara nazaran Hen- dek Reji dalresi muhasebecisi Ahmet Ziya ayni mahalleden Hafız Abdürrahman , Tevik Çavuş, Hoca Osman, Emire kadın ve terzi Pehlivan, Meh- met, efendiler bir sene müddet e ağır hapse, J 2 — Hafız Abdürrahman Efendinin dahi 18 yaşını bi- Urip 21 yaşını ikmal etmediği anlaşıldığından 56 ıncı madde muc'bince altıda — bir bitten- zil 10 ay ağır bapsine karar verilmiştir. —— ;Avusturya - Macaristan münasebatı Peşte, 4 (A.A) — Başvekil Kont Bethlen hariciye encü- meninde Avuslurya Ve Maca- ristan arasındaki münasebat hakkında izahat vererek - Vi- yanaya vaki seyahatinin em bap ve netayicini bildirmiş ve iktradi müzakeraün on beş güne kadar başlıyaca- ğinı söylemiştir. Encümen hü- kümetin harici siyaselini tas vip etmiştir. Viyana, 4 ÇA, A.) — Kont Bethlenin Viyanayı ziyareti etrafında bazı ecnebi matbu- atının İşaa — ettikleri askeri itüfak haberleri katiyyen ya- landır. Kont Bethlenin Viya- nayı ziyareti iki memleket arasındaki tezahüründen başka Lizşey değildir. Memur sesti — On çukur kazdık. İkişer, Iki gömeceğiz. Amir sesi — meydanında değiliz. On 6 çukur daha kazın sal ı SAAİ VAar.. * Bu muhaverenin büy lüğünü takdir. etmiyecek k se var mıdiır? Türk büyüklüğünün, yüksek kalpliliğinin en pal nümunesini işte bize bu gösteriyor. Ğ * Memlekete ihanet istiyen, memlekete bir dü kadar düşmanlık etmeğe lşan bu adamların ölül bile Türk, işte böyle asil ! amele eder, * Menemen'de — kurulan palarda birer leş halinde lanan cesetler, sen bir daha isbat ediyor ki: İrtica artık silik | hayalden başka bir $t değildir. O kara haj canlandırmak isti. ler dünya da değil, hennemde bile emell ne muvaffak olamı) caklardır. BÜRHANETTİN Â _Ç;oeıırk sülanu ._ KÜÇÜK HİKÂYE | Demir kafesli ağ Vaktile ç- çek yetiştirme- s'ni seven bir İŞ bahçıvar bah: çesinde birçok ağaçlar yetiş- Üüriyordu. Bah çıvan pek sev- diği bir fidanı bir gün demir kafesle çevirdi. Bundan maksadı - fid gerek başka şeylerden dokunmaması içindi. Gel zaman git zaman büyümeğe başladı. Fakat nındaki ağaçlar kendisini K kanıyor ve kendileri çelip geçenlere gölge dğindlen bahsediyorlar, ia alay ediyaorlardı. fidanın yanında bir - tavf peyda oldu ve küçük, Hiyor, ne olur, beni Buyük ağaçların tavşanı kurtarmak — için — para etmemişti. Fidan tavştf — Kafesinin içine aü dedi. Tavşan demir fet içine atladı ve d Bu vak'adan yüzleri kıf