8 Mayıs 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3

8 Mayıs 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

& Mayıs 1950 YENİ İSTANBUL Sayfa 8 Tibet Heyeti medeniyetle karşılaştı Kızıl Çinle müzakere için Hong-Kong'a gideceklermiş Kalküta T A.A. (Afp) — Katır #ırtında birkaç ay süren bir yolculuk- 'tan sonra dün akşam Kalkütaya ge- len bir Tibet heyeti, Pekin Hüküme- #i temsilcilerine — “Tibet — milletinin halkçı / Çin kuvvetleri - tarafından kurtarılmayı hiçbir surette arzu et- mediğini bildirecek ve Tibet'in bütün milletlerle barış içinde yaşamak az- mini ifade edecektir. Heyete mensup 7 üye, Çin Hükümeti temsilcileriyle 'temasa geçmek için Hong-Kong'a gitmek üzere vize talep etmişlerdir. Tibet heyetinin hemen bütün üyeleri şimdiye kadar memleketlerinin hu- düdünü aşmamışlardır. - Modern ha- yat şartları temsilcileri hayran bırak- mıştır. Belki de alışmak için vakit- derinin büyük bir kısmını taksiler- de, tramvaylarda ve oteldeki asan- sörde geçirmektedirler. ik fen) — Bade bölge- sinde tarlasını sürerken altın şöval- ye yüzüğünü kaybetmiş olan bir çift- çi bir müddet sonra tarlanın mahsu- Tünden bir patatesi soyarken bunun içinden yüzüğünün çıktığını hayretle görmüştür. Sinema yıldızı Elizabeth Taylor milyoner Conrad — Hilton ile Yunanistanda kızıl faaliyet Komünistler, Belediye seçimlerine hazırlanıyor Atina, 7 (Nafen) — Yunanistan- da bir kaç ay sonra yapılacak bele- diye seçimlerinde komünistlerin be- dediyeler başına kendi adamlarını ge- tirtmek üzere gimdiden büyük gay- Cehaletin fenalığı 85 sene milyoner olduğunun farkına varamıyan köylü Paris, 7 (Nafen) — Okuyup yaz- ması olmadığı için Martinez ismin- de ihtiyar bir duvarcı 35 seneden beri kendisini bekliyen bir kaç milyonluk bir mirasa kavuşmuştur. 35 seneden beri bu parayı kendisine vermek için gazetelerde ilânlar çıkarılmış, araş- fırmalar yapılmış, fakat okuyup yaz- ması olmadığından duvarcı hiç bir. şeyin farkında olmıyarak eski haya- 'ftına devam etmiştir. Nihayet geçenlerde talih kendisine yâver olmuş ve işin farkına vararak milyonlara kavuşmuştur. evlenmiştir. Taylor 18, Hilton 23 yaşındadırlar Parti sözcülerinin Ankara radyosunda dünkü konuşmaları DEP. hamına Türk işçi ve esnafı hakkında yapılan konuşma Demokrat Partinin Türk işçi ve esnafının durumu hakkındaki görü- #ünü açıklayan saat 18 de yapılan ilk Konuşmada D.P. nin sendikalar ve çi dâvasını ilk günden beri nasıl canla başla müdafaa ettiğini fakat çıkarılan kanunların tatbikatta bun- lardan Jaâyıkiyle istifade edilemediğini ve sendikaların müstakil çalışama- dıklarını, fakat Halk Partisinin bir. organı haline getirildiklerini tebarüz ttirdikten sonra, D.P. nin bu dâva- daki işçi lehine düşündüklerini teşrih etmiştir. Küçük ticaret ve esnafın ceki de- virlerdeki yüksek itibar ve vasıfla- riyle Cumhuriyetten sonra yapılan ihmaller ve fâhiş muamele vergisi ile diğer mevzuatın bunların ilerlemele- Tinİ ne gekilde / kösteklediğini uzun uzadıya izah etmiş ve D.P. nin bu dâvayı da nasıl ele alacağını belirt. miştir. M K. P. adına Kâmran Bozkurt'un Müllt Kalkınma Partisi adına 18,30 da konuşan Kâmran Bozkurt, köş derin hazin vaziyetini tarif ettikten sonra, İnönüe şiddetli hücumlar ya: parak çalışmalarını bir iktidar hırsı olarak tavsif etmiş, partide dalka- vuklar yetiştirdiğinden ve sorumsuz lar elinde kaldığından bahisle: “Tari- hi gahsiyetiniz bunların elinde oyun- cak oldu, yazık oldu bu partiye” de- miştir. Bundan sonra iktidarı mütegallibe partisi asıflandıran hatip. İnönünün artık ne halkçı, ne inkılâp Çı, ne de İâik olmadığını, halefete geçmesini Si gerek tiğini söylyerek ük işler yapan büyük insan olduğunu tarih yaptığı büyük hizm Milletin - kendisini temiş 4 korkmayınız, dertlerinizi “an kendisiyle tir. ndşna Vasfi Raşid Se konuşması Millet Partisi adına saat 19,80 ve 19,50 de yaptığı İki konuşmada fi Raşit Sevig, tarihteki Türk kahra. manlıklarına — rağmen — mühalefetin mevcut undan dölayı katla ve sadece Millet — Partisinin bugün mühalefeti temsil ettiğini, iktidarın yorgün ve ihtiyar bir ruha malik ol- duğunu, Anayasanın kamu haklarını çiğnediğini söylemiştir 1946 seçiminden beri milleti devlet işlerinden uzak tutarak iktidari elin- de tutabilen Halk Partisinin hak ve hürriyetleri çiğnediğini, bununla mü- cadele eden muhalefetin çiğnendiğini belirten hatip en büyük yargıcın, a- dalet sistemimizde huzursuzluk oldu. Kunu söylemesine istinat ederek, a. dalet huzurunda iktidarla muhalefet arasında eşitlik olmadığını belirtmiş- tir. Bundan sonra milletin, Müslüman, Yahudi, Güvür diye ayrılamıyacağını Müllet Partisinin kardeşlik rabıtala: rını küvvetlendireceğini — söyliyerek sözlerini bitirmiştir. M. P. adına Vasfi Raşit Seviç'in konuşması, Ahmet Hâmih Selgi — tarafından 20,30 da C.H.P. adına yapılan konuş- mada Halk Partisinin yapacağı işleri 32 maddelik bir program hâlinde be lirttiğini ve muhalif partilerin de ne yapacaklarını söylemeleri gerektiğini söylemiş, fakat onlar sadece hürri- yete susamışlardır, hürriyet istiyor- lar, hürriyetin büyüğü istiklâldır. C, HEP. İktiklâli bu memlekete vermiş- B ndan sonra büyük işkılâpların tarihçesini — ve memleketin nali D. P. nin milli savunma anlayışı hakkındaki konuşma DEP. nin millt hakkında 21.15 te yapılan konuşma: da bütün hükümet işlerinin bir bü. tün olduğunu ve bunların hepsi dü- zenlenmedikçe kuvvetli bir ordu. vü- üde getirmeğe İmkân — olmadığını, milli kalkınmanın milli savunma ile birlikte yürütülmesi gerektiğini sö) Bundan sonra D.P. nin milli savun ma anlayışını teşrih eden hatip ikti dar partisinin savunma — vasıtaları mızdan çoğunu — müttefiklerimizden ikan Yardımı gelince memleketi ihmal ettiğini gerektiğini belirttikten nin milit müdafaamızı ©. H. P. adına Bayındırlık Bakanı Şevket Adalan'ın konuşması CHP. adına sant 2140 da konu; Bakanlığının bugüne kadar yaptığ ielerin bir bilânçosunu yaparak mem- retler sarfettikleri görülmektedir. Esasen geçen ay içinde tekrar neş- riyata başlamış olan “Hür Yunanis- tan” radyosunun tekrar faaliyete geçmesi buna bir işaret telâkki edil- Mektedir. Belediye başkanlığı intihabında en ziyade mücadelenin - giddetli olacağı mıntaka Selâniktir. Çünkü, Selânik her zaman — komünist — faaliyetinin merkezini teşkil etmiştir. Yugovlas - Yunan münasebetlerinde yeni hamleler Atina, T ALA. (Afp) — Yugoslav- ya maslahatgüzarı — Sehoviç, yarın Atinaya döneceğini Belgraddan bil- dirmiştir. Kendisi salı sabahı Başba- kan Plâstiras tarafından kabul edi- lecektir. Siyasi çevreler, Yugoslavya ile mü- nasebetlerin yeniden kurulması key- fiyetine büyük önem — atfelmektedir. ler, zira müttefikler Doğu Akdeniz memleketlerinin bölge iktisadi anlaş. malariyle dostluklarını takviye etme- lerini istemektetlirler. İstisnasız bü- tün Yunan partileri Yugoslavya ile yapılacak andlaşmanın lüzum ve fay- dasını kabul etmektedirler. Siyasi çevrelerde Plâstiras'ın — şahaslyetinin böyle bir yakınlaşmayı kolaylaştıra- cağı sanılmaktadır. fngiliz Kıraliçesi Etizabeth 36800 tonluk yeni bir uçak — zemisini — denize indirtmiştir. Resimde “Ark Koyal"ı Cumhurbaşkanının Bursadaki nutku “Demokratik hayatın hastalıktan sölim bir inkişaf — gösterme: resmen terkedilme: feyizli Bursa 7 (Hüsüsi — muhabirimizden. telefonla) — — Çanakkaleden Balıke- #ir yöliyle Bursaya — gelen Cumhur Başkanı — Cümhüriyet — meydanında GÖLP. balkonundan aşağıdaki nutkü, vermiştir. 'Bursalılar, sevgili vatandaşlarım, Size, seçim nutuklarından en ehem- miyetli sandıkım birisini söylemek için 25 marttan şimdiye kadar memleket- te söylediğim nutuklarda, yeni devrede Yapılması lâzım gelen temel işleri izah Demokrat Parti ilderinden kendi se- çim' dairesindeki - seçmenlere, bunlar hakkında birer birer cevap vermesini isterim. Eğer mülâhazalarım için bi zim tekrar cevap vermemizi mümkün Mmümi efkâr önünde haksız mevkiç di seçeklerdir. İlk önce Anayasa meselesinden bah- sedeyim. Rejimin istikrarı ve rejimde temel münasebetlerin sağlam esaslar üÜzerinde nizama konması için Anayar sada yeni tesisler yapmak lüzımdır. kanaatindeyim. — Soruyorum: Demok- dimsükametlerde, feyizli bir inkişaz Mektir. “Büsmanlik karanı. diye ö Kre'karan İcabidir."Bu karar etal'o: Kinacak midir? Büyük 'it 'Meci mokrat Parti milletvekilleri — ayağ kalkmamaya. devam edecekler —mi” Ben, herhangi bir vatandasımı, 'De Mokrat Partinin ilderini veya herhan Ki bir ferdini, dermanım oldukça a: Bir gün demokratlardan veya ” diğer bir Partiden bir milletvekili Cumhur: Başkanı olursa, sancak onu kanunen nasil selâmlıyorsa, biz de renmi vazife ânmde devlet başkanını öyle selâm hyacakız. Geçmiş zamanların bu has talıkları düzeltilecek midir Bötün bu hırçın usullerin memleket- '€n uzak köşelerde gözle görülür, elle futur haldedir; Bursanın bir çok köy lerinde, vatandaşlar, kahvelerini ayır. Mışlar,” birbirlerine yanbakar olmuş. Jardır. 'Bir köyde 200, 300 ilâ 500 vatan daşı birbirine hor bakar gekle sokmak, Demokrat Partinin şiddet politikamı: nn mahsulüdür. Bunların "arasında hi temasları siyaset cereyanları dışın da ve üstünde temin etmek Tazım 'de: 'nlm fikrimce bu İhtiyaç - bütün di işlerinde Ve kendi köylerinde - bu Ben, tin bu / hastalıklarından Jan Halk Partisinin bayındırlık p: akkında geniş izahat ver istikametlerde için, şiddet usullerinin lTözimdır,, Bir seçim nutku söylediğim - için, belki Hâdiseleri mübalâğa ettiğim ld- dla olunabilir. Fakat, sözlerimdeki ba- kikat pavının, her vatanseveri husu: siyle büyük siyasi partlleri, ciddi ola- Tak düşündürecek ehemmiyet taşıdığı. 'a samimi olarak inanıyorum. -Bana verllecek cevapta, belki de Cumhur- başkanının parti iideri olması ve bu seçim esnasında faal bir surette - va: tandaşlar huzurunda harekete gecme , kusur olarak ileri sürülecektir. Böy le bir iddia tamamiyle yersizdir. 'hak- #izdır ve kanunca hiçbir mesnedi yok- fur, Bugünkü Anayasa kaldıkça, mil letyekili olan her cümhurbaşkanı, mil Jetvekili seçiminde eker millet hizme: tinde kalmak. İstiyorsa, seçmenlerine kendini” kabul ettirmeye mecburdur. Ye Pu mecbüriyet her faaliyetin kari Hatırlarsınız ki, Anayasada tadllt yapmak, gazetecilerin. önayak “olma: Yle daha geçen Mecliste memleketin umümİ efkârına atılmıştı 'da Demok. Tat Parti böyle bir tedbiri retdetmişti. Demek ki, hem bugünkü Anayasanın dabli isaplarını yapmak kusür öluyor hem Anayasayı yeni ihiyaclara göre tesislendirmek arsusu küsür sayıliyor. Gümhurbaskanını busünkü Anayasa: San verdiği vazifeler “ve Daklar ea de faaliyetten menetmeyo'bir hak'le Savvür olunabilir mi? Cumhurbaşkanı bundan sonra mali politikamıza- geçmiş, - muhalofetin bu hususta elle Tutulur Biç bir. teklifte bulunmadığını Cumhurbaşkanlığı b çesinde tasarruf yapmak, Savarona ya- ilnı batırmakla tasarruf temin edilip bütçede muvazene yaratılamıyacağını askeri masraflarımızın bizzarur — çok Yüksek oldukunu ve ancak bunları İndirdikimiz takdirde maliyemizin fe- söyliyerek - Demok. Partinin 'bu busustaki görüşünü selâmlıyarak 'nihayot vermiştir. rahlayabileceğini sormuş ve Bursalıları Sözlerine zaktan MEMLEKET HABERLERİ N. Erim, İzmitte bir konuşma yaptı İzmit 7 (Hususi) Devlet — Bakanı ve Başbakan Yardımcımı Nihad Erim bugün Kocaeli dahilinde — gezilerine devam etmiş Adapazarında — öğret- menlerin aylık aile toplantısında ve ayrıca Adapazarı spor kulübü loka» linde birer hitabede bulunduktan sor ra akşam İzmite gelerek Seliüloz 'nayi müessesesi salonunda büyük bir kalabalığa hitap etmiş ve memleke- 'tin içinde bulunduğu seçim mücade- desinin bütün vatandaşlar — tarafın- dan büyük alâka ile takip edildiğini, Türkiyenin iki defa meşrutiyet tec- Tübesinden Sonra bizzarur - disiplinli bir Cumhuriyet rejimini — yürütmek süretiyle çok partili demokrasi reji- mine geçmek mecburiyetinde kaldı- Bını, tek partili rejimlerin - şimdiye kadar dalma ya hariçi tazyik yahut ihtilâlle devrildiğini, halkın, kendisi için yapılan inkılâpları benimsediği- 'Ni ancak serbest seçimle belli edebi- değil; Ankara 7 (Husust muhabirimiz bil- diriyor) — C. H. P. bölge müfettiş- lerinden Rize Milletvekili Fahri Kur- tuluş'un Celâl Bayar'a çektiği tel- graf D. P. mahfillerinde — teessürle karşılanmıştır. Bu telgrafa cevaben Genel Merkez aşağıdaki mektubu ga- zetelere göndermiş bulunmaktadır: “Kurtuluş'un iddiası doğru — değil- dir. Bilâkis Halk Partisi halkın dint hislerini seçim uğrunda — istiamara çalışmaktadır. Buna misal olarak da Yozgattan gelen — telgraf — gösteril- mektedir. Bu telgrafta, Halk Parti- sinin seçimi — kazanmak için — Hacı Bektaş Çelebisini Çorumdan namzed lini, Halk Partisi Avrupa hususi muhabirimiz Curt Riess telgrafla bildiriyor Doğu Almanya Başkanı Pieck, Kremlin'e mukavemet ediyor Pieck'in, bir nevi (Tito,, gibi hareket etmekte olduğu Berlin, Nisan ayında (Husust mu- Habirimiz. Curt Ries. bildiriyor) — Komünlstlere göre başka memle- ketlerin devlet relsleri umumiyetle ya “câni”, ya “KAhil” yahut da “gan- göter”dir. Fakat, komünist bir dev- Jet relsi mevzuu bahis olunca, he- men ifrattan tefrita geçerek, ona Al- Jah gibi tapınmağa başlarlar. Stali- n'in, bu mevzuda istisna teşkil etme- diğini, Wilhelm Pleck vakası göster- mektedir. Pieck, devlet — relsi olalı ” henüz altı ay geçmediği halde bütün resmi dalreler, binalar, fabrikalar, tiyatro ve sinemalar, onun resimleriyle süs- lenmiştir. İki — seramik fabrikası, Pieck'in büstlerini, seri halinde imal etmektedirler. Alman Birleşik Sosyallat — Partisi (komünistler) nin bütün — teşkitatı, propaganda ile- tavzif edilmiştir. İh- tiyar Pleck'in halka sevdirilmesi için her çareye başvurulmaktadır. ”- Halk tabakaları, Rusyada olduğu gibi, bü- tün şikâyetlerini yazı lle devlet rel #ine bildirmeleri hususunda teşvik e- dilmektedir. Bu yüzden, Pleck'in, hu- deceğini, Türkiyede bütün neşir vası- talarınm bir müddetten beri, inkılâp- Jarı hattâ topyeküin reddedecek ma> hiyette propagandalara giriştiklerini, bunlar arasında bilhassa irticaf vait- lerin korkunç olduğunu, seçimin me- ticesi ne olursa olsun, yeter Ki inkı- Jp prensiplerini müdafaa — azminde bir siyasi teşekkülün iktidara gelme- #ini istediğini söylemiş ve seçim be- yannamelerine geçerek, diğer parti- lerin, dört yıl içerisinde ne yapacak- Jarını gösteren iş programlarını bel- Ni etmediklerini, bunun bir kusur ol- duğunu, bununla beraber, başka mil- detlerin acı tecrübeler geçirerek uzun zamanda aştıkları merhaleleri, Türk milletinin kolaylıkla ve kısa zaman- /da arkada bıraktığını, bunun mesut bir netice olduğunu ve bunun Türk milletinin vekarlı karakteri. saye- sinde meydana — geldiğini ilâve et- miştir. Demokrat Parti cevap veriyor istismar - ediyor” göstermekle — kalmadığı ” Çorum ve Yozgat vilâyetleri içinde yer yer çe- debileri dedeleri seferber ederek pro- paganda için gezdirilmekte — olduğu bildirilmektedir. Aynı telgrafta Halk Partisi tara- fından para dağıtıldığı da ilâve olun- maktadır. Samsundan gelen telgraf- ta da Samsun Ziraat Bankasının Halk Partisi namzed ve propaganda- çılarına memur terfik ederek köyler. de para dağıtıldığı bildirilmektedir., Genel merkezin gönderdiği mek- tubun diğer kısımlarında — iktidarın yaptığı iddin. olunmaktadır. ahali plânına dahil memleketler arasında aç imiş olan afiş müsal kasi u arkadaşımız Kenan Temizan'ın n afişin önünde Marshali plânı Türkiye ilmektedir. Diker taraftan. haber 1 Dorr ile Güzel Sanatlar Umum Müdürü Necil Kâzım afişe bekarken gi 'bu milletlerarası müsabakada Akademi Müdürü Zeki Faik İzer Kür, Paristeki Jüri 18 mem kette birinelliği kazanan. afişlerin arasından Mülletlerarası birinciyi seçecektir. tahmin olunuyor Sus! kalemine, her gün 200 den faze Ja mektup gelmektedir. Ve tabil Pieck bunların hepsini okumadığı gibi, ek- #erisi eline bile geçmemektedir. Çünkü Devlet Relsi oldukça asie lâne bir inziva hayatı sürmekte ve eskiden Hohenzollern hanedanına ait, oldukça eski tip bir sarayda otur. maktadır. Sarayın kalorifer tesisatı, kara kışta bile çalışmıyordu. Devlet Relsi çok meşgüldür. Sa- 'bah saat sekizden gecenin dokuzuna kadar evrak imzalamak, misafir ka- bul etmek, resmi ziyaret ve merar simde bulunmakla mükelleftir. Doke torlar kendisine istirahat tavsiye et tikleri için, erken yatan Picek, et rafındaki bütün gürültüye rağmen, esasta bir başına kalmış gibidir. Oğ- lu Doğu Almanya Cumhuriyetinin en meşgül insanlarından biridir. Eski dostları kendisini artık, eskisi gibi sık ve teklifsizce ziyaret edemiyor. lar. Pieck, artık zamanına hkim dee Bildir; “resmi vazifesi” bütün vaktini ga ediyor. Buna rağmen, halkın Devlet Relsi- 'ne karşı duyduğu sevgi azalmamız. tır. Taraftarların bağlılığı samimi. Gir ve onun şahsından ziyade, pek az komünistin inanabildiği bir. mucize. den ileri gelmektedir. “Artık — ko. münist bir devlet relsine kavuştuk!” Bu hayal, kaç sene bütün partiye ce- garet Vermişti!... Ve bu hayalin ta» hakkuku ne kadar ümitsiz sayılıyore du.. Hattâ Pieck'in Devlet Relsliği. 'ne tayinine tekaddüm eden günler. de bile, kimse ne olacağını, Rusle rın, Doğu Almanya hakkındaki dü. #üncelerinin ne olduğu ve hattâ şu hesaba sığmıyan Rusların bile ma- hiyetini bilemiyor. ve kestiremiyor- dü. Eski komünistlerin bağlılığı ve se- vinci, Almanyanın her — tarafından Pieck'e gelen mektuplardan anlaşı- hyor, Bu mektupların bazısı çok sa- rihtir. Pieck'in, Almanyayı, Sovyet- lerin — bağından kurtarmasını, me- tanetini muhafaza etmesini, yalnız “Rus yoldaşlar”a değii, Alman kare deşlerine de itimat etmesini ve one larla işbirliği yapmasını istiyorlar. Ve bu mektupların çoğu, Batı Ale manyadan geliyor. Süphe yok ki Rualar, Pieck'e gelen bu mektupların muhtevasını çok yf biliyorlar. Hattâ bazı — mektupları yalnız onlar biliyor. Bu itibarla Al- man komünistlerinin bu — bağlılığı, Pieck ile Sovyetler arasında ihtilaf sebebi olmaktadır. Bilhassa. Alman- ların Devlet Reisliği makamına ver dikleri ehemmiyet, Rusları çok dü- gündürmektedir. Vakaa Sovyet makamları şimdilik bu “hassasiyete” gülüyorlar. Geçen- lerde — Başbakan Grotewohi, görül tükleri şu veya bu meselenin, Devlet Reisinin salâhiyeti dahilinde bulun- duğunu — General Çuykof'a hatırlat tığı zaman, Rus generali tebessüm ederek, Almanların “bu çeşit işleri” çok eiddiye aldıklarını — söylemişti. Grotewohl'un arkadaşlarına — sonre dan anlattığına göre, Sovyet Gene- Talinin “bu çeşit işler” den — kasdı, Devlet Relsinin vazife ve salâhiyet: leri idi. Grotewohl bunları söylerken, tebesslim. etmiyordu. Zaten Rusların da tebessmü zâ- hirldir. Hakikatte ise Pieck mesele- #i onları gitgide sarmaktadır. Bu hâ- dise, 'Tito hâdisesine gittikçe benze- mektedir. Çünkü, Tito gibi, Pleck de Rusların elinde oyuncak olmak İste- memektedir. Ülbricht ve Zalsser gi- bi komünist şeflerinin aksine olarak Picek, hakikaten milyonlarca Alman irçisinin, sosyalist ve sendikalar ha- reketinden saydığı ve bağlı olduğu' bir şahsiyettir. Zaten, Pieck'in işçi kütleleri üze- rindeki bu tesiridir ki, Rusları, onu harcamayarak Hitlerden sonrası için saklamağa sevketmiştir. Eski Komü- nist Partisinin şefleri birer birer tas- fiye edilirken, Pieck, Moskovada rı hat bir hayat sürüyordu. Fakat dı ha o zamandan, Sovyetler, Pieck'in karakterindeki “ salâbeti anlamışlar ve Ülbricht gibi, istenilen her şeyi yapan ve hattâ 1939 da imzalanan Hitler - Stalin paktını alkışlayan a- damlarını, harpten sonra Alman Ko- münist Partisinin kilit noktalarına yerleştirdiler. Fakat ne Ulbrlcht'in 'ne de diğer şeflerin peşinde, Pleck Bibi, halk kütleleri gitmiyordu. Doğu Almanya Devlet Relsinin bu salâbeti, onun gittikçe iş / başından uzaklaştırılmasını ve tecrit edilme« sini icap ettirdi. Pleck'in bütün ha- rekâtı, mühaberatı, telefon konuş- maları ve ziyaretçileri — Sovyetlerin sıkı mazereti altındadır. Eski komünistler, Başkanlarına bu gekilde “işten el çektirilmesi”ni git- tikçe artan bir inflal ile takip etmek- tedirler. Partinin politbürosu, daha simdiden ikiye ayrılmıştır. Bir. ta- Tafta Ruslara körükörüne bağlı 0- lan Ülbrlcht, — Yendretzki ve Franz Dahlem, öte tarafta, Pleck'in direk- tifini almadan hiç bir kararı imzala- mayan Gratewohi,, Merker, Cükere mann, Ebert ve Aclmut - Zehmann cephe almışlardır. Bu yüzdendir. ki, Politbüro Reisvekili s(fatiyle, — içti maları tertip veya tehire salâhiyet- K bulünan. Ülbrieht, — mühaliflerini, Pieck'in seyahatte Veya hasta oltu. Ru zamanlarda toplantı yapmak su retiyle - susturmağa veya dindirme- Be çalışıyor,

Bu sayıdan diğer sayfalar: