9 Mayıs 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2

9 Mayıs 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sayfar 2 - YENİ TETANBUL - |TETKİKLER | Demokrasi ve Lâiklik SKİ Fıkih ve Kelâm bilgisi dört büyük islâm mezhebinin aynı kay naktan nasil çıktığını hikâyemsi ve Misalle göyle anlatmaya çalışır: “Dört yolgu, yanından geçerken, aynı kay” naktan su İçmiştir. Fakat suyun lez- zetini ayrı ayırı tasvir etmişler ve ay- Ta ayrı neticelere varmışlardır. Hal- Büki kaynak birdir. ve hükümlerin başka başka oluşu suyun mahiyetini değiştiremez. Bu misal, mezhep dâvalarını bir tarafa birakırsak, oldukça küvvetli bir mantık delili sayılabilir. Aynı kaynaktan gelen hayat dâvalarımızı, biz, çok defa bu dört yolcu gibi dü- #ünür ve hükümlerimizi veririz. Za- ten Insanlığın bir türlü dinmiyen sa- yısır. münakaşaları da hep bundan ileri gelmektedir. Fakat hükümlerin ayrılığı, dört mezhep anlayışında ol- duğu gibi, her zaman aynı kaynakla ilgili değildir. Hattâ en ciddi sosyal meselelerde kaynaklar büsbütün Ti olduğu halde neticeler birbirinin aynı da olabilir. Söz gelişit Demokrasilerde her va- tandaşın seçim — hakkı olduğu için parlamento, milli irade'yi tam mâna- #iyle ifade eden bir kuruldur ve mil- Jetin bütün dilekleri, burada, çoğun- Tuk prensibiyle yerine getirilir. Bu bakımdan, parlamentonun sosyal yet- kisini kabul ettiğimiz halde, u veya bu zümreye grev hakkı gibi bir im- tiyaz veremeyiz. Çünkü bu zümreler seçime girmiş ve parlamentoyu ta- mımış olmakla her türlü imtiyazlar- dan de facto (bilfül) vazgeçmiştir. Demek oluyor ki, gerçek bir demok- raside grev hakkı yoktur ve olamaz. Demokrasinin tam tersine olan ko- münist devletlerde olduğu gibi, to- taliter devletlerde de grev hakkı yok- tur. Fakat kaynaklar, hukuk telâk- kileri birbirine ne kadar aykırıdır. Komünist devlet işçi diktatörlüğünü kurduğu için, işçinin kendi devletine Kargı ayaklanmasını kabul etme- mektedir. Totaliter, türkçe bir sözle, bütlüncül devlette ise bütün yetki ön- dere verilmiştir(?) ve hiç kimse, bir kere vermiş olduğu ve tanıdığı yet- kiye karşı harekete geçemez. Dikkat edilirse görülür ki, aynı hâdisenin, aynı hükümlerin mantıkları birbirin. den çok başkadır. Demokrasi ve İâiklik konuları - zerine öteden berl yürütülen müna- kaşalar da böyledir. — Yurdumuzda İâiklik ve demokrasi sözlerini, aynı Kaynaktan su içen dört mezhep yol- cu gibi, tefsirlendirenler çoktur. Hal- buki, sosyal hayatımızı olduğu kadar, gelecek 'ürk nesillerinin eğitimini ve dünya anlayışını da derinden derine #igilendiren dâvaların çözülmesi bu prensiplerin geniş bir ölçüde aydın- Janmasiyle mümkündür. Lâik sözün- den ne anlıyoruz? Bu söz ilkönce Aşin yabancısı, meslekten olmuyan in- /'San mânasına gelir. Ortaçağda mes- dekten olmak, medreseli olmak de- mektir. Demek oluyor. ki, — İâiklik düvası yeni bir dava değildir. Orta- gağın din teşkilâtında, medreseli o- danla omuyan arasında gerek medre- ge idaresi, gerek vakıflar ve ibadet gekilleri işlerinde ehemmiyetli. ihti- Jâflar vardı. Hattâ Büyük Konstan- 'tin İğik bir adamı, vaftiz ettirmeden İstanbul başplakoposu tayin etmişti. “Avrupada bir çok kilise vakıflarının idareleri fermanlarla İâiklere veril- algti. alâm dininde de medreseli ol- mıyanlar namaz kıldırır ve imam ola- bilirler. Modern ilimle Ortaçağ medresele- Tinde öğretilen bilgiler arasında aşıl- /maz uçurumlar vardır. Bu yüzden devrini bitiren medrese, dünyanın her ileri ülkesinde, kendiliğinden çökmüş 've medreseli olmiyanlar medreselile- Tin yerine geçmiştir. Demek oluyor. ki, medresenin çöküşü, ister istemez ZMİKlİği getirmiştir. “Bu bakımdan yurdumuzda da Iâikliğin kendine göre bir tarihi olmalıdır. — Biz, nedense, bunü araştırmak Tüzumunu şimdiye değin kendimizde —hentliz duymamı: gızdır. Osmanlı Devleti, gelişiminin son safhalarına doğru, İâiklerden fayda- Tandığı halde, tam mânasiyle teok- rat bir devlet tipidir. Böyle olmasın. Yazan : M. NERMİ da, halifeliğin büyük bir sorumluluk payı vardır. Fakat buna rağmen Av Tupadan aldığımız çeşit çesit kanun- Jarla İâik hukuk telâkkisinin gelişme- Sine yöl açılmış olduğunu süylemek dâzımdir. Çünkü, bu hukuk, her ba- kımdan, imamların ve medreselerin yaratmış oldukları sistemsiz hukuk" 'ftan bambaşkadır. Hayretle görüyoruz. ki, halifeler zamanındaki bu İâikleş-. tirme hareketine karşı hiç bir. ses çıkarmıyanlar, 'TTürk Cumhuriyetinin çok anlayışlı ve metodlu Miklik poli- tikasına karşı köpürmekten kendile- rini alamamışlardır. Devletin ana faaliyetleri ve vazife- leriyle dinin hedefleri — bir. değiidir. Devlet idaresi bir fikir yetkisi ve uz- manlık işi haline gelmiştir. Hattâ bu gerçeklik Ortaçağda bile görülmü: Ve devletle din teşkilâtı arasında bü- yük ihtilâflara yol açmıştır. - Onun için bizim Anayasamıza giren Iâiklik premsibi devlet olarak gelişmemizin çok normal ve tabil bir ifadesidir. ve Anayasamızdan hiç bir suretle çi- karılmaması lâzımdır. Basınımızda, arada sırada, rastla- dığımız yazılara göre, İMikliği, de- mokrasi ümdeleri bakımından, izah edebilmek için daha geniş yürekli düşünmek ve medrese — ideolojisine daha büyük bir pay ayırmak zorun- dayız. Çünkü, âiklik, onlara göre, devletle dinin ayrılmasıdır. Halbuki dinin, gene onlara göre, duadan baş- ka bir de propaganda vazifesi var- dir ve dinle devletin ayrılması, din işleriyle hayat işlerinin ayrılması de- mek değildir. Bu gibi iddialar, hele seçimler sırasında, bize, ilmi olmak- 'tan ziyade son derecede keyfi ve indi görünmektedir. Din işleri ve hayat işleri ne demektir? Bizim maddi ve medeni Çeivil) hayatımız, dinle hiç bir münasebeti olmiyan bir. sosyal nizam içinde geçmektedir. Alışveri- şimizin, fikir Ve sanat hayatımızın, kığacası bütün sosyal faaliyetimizin anayolları din dâvalarının tamamiyle ötelerinde kalmaktadır. Eğitim işle- rine gelince, gençliğin çağdaş ihti- yaçlara göre yetişmesi lüzumludur. ve onun için dünyanın her yerinde bu çok ehemmiyetli işi, devlet kendi ü- zerine almıştır. Her çağ, kendi ne- #illerini kendi hayat ideallerine göre yetiştirmiştir. Türk Devletinin bu yo- İu tutmuş olması demokrasi anlayışı: '1a son derecede uygunduür. Türk eği- timinin en başta gelen vazifesi, vi dan hürriyetine, demokrasi ruhuna aykırı olmiyan bir mâna vermektir. Vicdan hürriyeti adına yapılan vic dan istibdadı propagandası, isterse buna demokrasi yaftası yapıştırılsın, bizim giddetle reddedeceğimiz bir şey olmalıdır. Lâikliğe çeşit çeşit mana- lar vererek Türk demokrasisini ar- kadan vürmak İstiyenler, karşıların- da, hür vicdanlı Türk nesillerini bu- Jacaklardır. Arkada kalan yüzyılla- Tın tanıdığı vicdan istibdadı, bugün bir masal olmuştur artık, Bu istib. dadı yapmış olanların, her şeyi unu- tarak, vicdan hürriyetinden bahset- meleri, anlaşılır bir şey değildir. Ar- kamızda kalan uzun mesafeleri, biz, bundan da anlıyabiliriz. Gençlik Bayramının provaları yarın yapılacak 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bay- Tamının son umüml provası — çar- şamba günü saat 15 te İnönü ve Fe- nerbahçe Stadlarında bütün okulla- irakiyle yapılacaktır, Vilâyet- çe hazırlanmakta olan Gençlik Bay- Tamı Kutlama programı tamamlan- miş ve bastırılmasına başlanmıştır. Program perşembe günü alâkalılara dağıtılacaktır. Buna göre ayın 17 'nci çarşamba günü saat 15 te her iki stadyumda bayram programı ay- 'nen tatbik edilecektir. Bu merasime veliler, öğretmenler ve halk - davet olunacaktır. 19 mayıs günü her iki stadyumda merasime saat 10 da tef- tişle başlanacaktır. Askeri okullar evvelâ İnönü Stadında, müteakiben Fenerbahçede — gösteriler yapacak- Jardır, Bu sene her iki stadyumda yalnız liseli öğrenciler merasime iş- tirak edeceklerdir. Ortaokullar be. den hareketlerini kendi. okullarında e YAT halkın önünde yapacaklar- ŞEHİR HABERLERİ Helikopterin dünkü denemeleri Helikopter, dün 33 P. T. T. merkezi üzerinden geçerek posta tevziatı yaptı Helikopter ucağı İle dün gehrimizde posta tevzlatı tecrübeni — yapılmıştır. Ücak aaat 15 te Yeşilköy / alanından kalkmız muhtelit mıntakalarda bulu 'Nan 38 tecrübe merkozi üzerinden ge- Çerek Dosta alıp dağıtmıştır. — Hsik kopter Bütün bu tevzlatı tam 1 maat 48 dakika zarfında yapmıstır. Tevzint çu şekilüe Yapılmıştır! He lkopter dağıtacağı postayı — merkez Bostahanesinden almakta ve dağıtacar hi yerlere giderek alçalmakta Ve tor. bayı atmaktadır. Ucak, tevziat ameliyesini bitirdikten sonra “Tuzladaki Radar ve Topçuluk Mektebine gitmiştir. Mektep kumane danının ricası üzerine helikopter ora. d da bir tecrübe Uçusu Yapmış ” ve fevkalâde bekenilmiştir. " Uçuşlarda Genelkurmayı temsilen Hava Kurmay Yarbayı Kâmli Yasa Bulunmuş ve ne: tcede müşahedenin müspet olduğunu P. T.T. İdaresi, bu denemelerde he likopterle yapılan posta — tevzlatının kamyonlarla yapılan tevzlata nispetle daha ucuz ve süratli olduku neticesine Varırsa mütenddit helikopter satın - İacaktır. 'Diğer taraftan öğrendiğimize göre helikopter İstanbuldaki denemelerden sonra Eskişehire gidecek, orada ae kerler için bir gösteri yaptıktan son. 'a Ankaraya giderek gösterilerine de Vam edecektir. Sağlık Bakanlığı, haşeratla mücadeleye girişiyor Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıkı bu Yaz bülün yürtta Basarat mücade: Tesine ' girişmeye karar vermistir.Bu maksatla Yüğyetler sakk müdürtük Terine tümimler gönderilerek Yapıl Gak İşler bildirilmiştir. Aymıca “müci Gölede kulanılmak 'Üzere salın alınan Yüz di kilo DDT he temizleme ei Kazları mücedele Tuntakalarını sevk #âneceklir. 'Geçen #ene gehrimiz sağlık müdür. Yübü bir çok serntte DD.T.İle temizlik Yapmıştır. Verilen malümata göre 1915 Ga fatanbulun. vüayet budüyarı içine e 70000 umümi mahal e d2000 mex ken. ve 1000 paren esya tathir. odi Biştir. Bitli oldukları anlaktlan 15006 et ge aynı ça temizlenmiştir. aü dürlük Bir nene İçinde kirit gldukları Anlatılan 28000 Kadın Ve erkebi ha Mamlara yollyarak parasız yıkanma Jarını temin elmiştir. Elaine Shepard, Amerikaya dönüyor Bir buçük seneden beri memleketi- mizde bulunan Amerikalı sinema ar. isti Elaine Shepard, kocası — Abay memleketi. ayrılacaktır. Mrs. Shepard, dün kocası ile beraber Ankaraya git: miştir. Bugün Ankaradan hususi bir Amerikan nekeri ucağı ile Amerikaya Aöneceklerdir. KÜÇÜK HABERLER # İki günden beri ilmanımızda de- vam eden ele, şehir hatları ve Yalav Seferlerinde Dazı aksaklıklara sebebi yet vermiştir. “# Doğu Güney Akdeniz hattının ilk yaz seferini yapan Adana vapuru bur Şün 215 yolcu Ve 120 ton yükle lim: Simiza dönmüştür. * Zonguldak kömür — havzasından ilmanımıza — yapılmakta olan kömür nakliyatının muntazam devam edebil- mesi için Devlet Denizyolları, arma: törlere ait bulunan gilepleri kiralama: ya karar vermiştir. * Bursa/ sanayicileri, Denizyolları- 'na müracaat ederek Tarsus gemisinin Âmerikaya yapacağı seferlerde Bursa ipekleri ve diğer imalâttan örnekler teşhir etmek üzere gemlde bir yer ve. Tilmesini İstemişlerdir. 4 İstanbul ile Hayfa arasında hü- susi bir sefer Yapmış olan Tarsus ge 19 da İstanbula dön: Sus 16 mayısta Akdeniz İlmanlarına uğrayarak NewYorka gi- decektir. ak İşletmeler Bakanı Münir Birsel, dün sabah şehrimize gelmiş ve bazı fabrikalarda tetkiklerde bulunmuştur. e Devlet Denizyolları, - Karadeniz yaz programında Giresina kadar yar Pılmakta olan aralık postasını Hopa- Ya kadar uzatmıstır * Vali ve Belediye Fahreddin Kerim Gökay, bu. sabah #aat 10 da İstanbul vilâyeti dahilinde: ilçeler kaymakamlariyle bir. top- Başkanı Dr. Tafltı yapmıstır. Vali ve Belediye Başkanı bu top- ntida kayfakamlarla — önümüzdeki #eçim gününde vatandasın huzur için- de reyini vermesi için alınan tedbir. leri görüşmüstür. * Evvelki 'gün şehrimize gelen İç- deleri Bakanı “Emin. Erişirgil dün e- Bah Vilâyete gelmiş ve bu arada Vali ve eBlediye Baskanının kaymakam- Jarla yaptığı toplantıya İetirak etmiş. tir. Cumhurbaşkanı dün akşam şehrimize geldi İnönüyü, Haydarpaşada kalabalık bir halk kütlesi tezahüratla karşıladı Cumhurbaşkanı ve CHLP. Genel Ba; kanı İsmet İnönü dün akşam 19 da şehrimize gelmis ve Pendikten itibar fen görülmemiş bir tezahüratla kar. #lanmıntır. GH, Genel / Başkanını — İzmitte Prof. Badi İrmak, Pendikte de Vai ve Belediye Başkanı Dr. Fahreddin Kerim Gökay, CP ni Tlhami Sancar letanbul Baş ekili Sadayları, “parti ileri gelenleri " ve istasyonu dolduran binlerce Vatandas cosküun — tezahürat İR karşılamışlardır. ” Vali, generaller Talletvekiileri ve gazeteciler. izdiham Yüzünden — Cumhurbaşkanlığı hurusi Sğçifı; l&ımpanyası en — hararetli devreye girdi D. P., dün de bir açık hava toplantı , seçim beyannamesini yayınladı — Köprülü, Menderes Partisi yaptı — Sosyal Demokrat bugün bekleniyor — Radyo konumalarına dün de devam edildi Şehrimizde simdiye kadar görülme- miş derecede canlı bir seçim faaliyeti göze çarpmaktadır. Her tarafta parti- Terin, — adayların. afişleri — asılmıştır. Dün Türk Sosyal Demokrat Partisi de seçim beyannamesini yayınlamış- Kakı bir seçim toplantısı Toplantıyı Eminönü İlçe dat Kumbaracılar açmış, Mükerrem Sarol, Füruzar İsmon Adatto, Faruk N Bel, Ahmet Hamdi Başar, Hulüsi De mirelli, — Senihi Yürüten ve General Âli Fuat Cebesoy konuşmuşlardır. Diğer taraftan haber aldıkımıza gö- ve DİP. Genel İdare Kurulu üyelerin: den Prof. Dr. Fuat Köprülü ve Ad- 'nan Menderesin bugün gehrimize gel Mesi beklenmektedir. Radyo konuşmalarına dün gece de devam edilmiştir. Yapılan 7 radyo ko- Tarasiyle. Veriyo. Sadık Aldoğan, Millet Partisi adına aaat 1820 de yaptığı konuşmada ez- Gümle sunları söylemişti — Millet Partisi, Yatandı hakkını yani memleketin iç ve di Politikası Üzerinde söz sahibi olmaz hakkının flilen tahakkukunu kendisi 'ne mükaddes bir dâva olarak kabul etmiş bir partidir. Bizim güttüğümüz diğer bir dâva da altı Üstü servet dolu bu memleket- te aclıktan sefaletten, tedavisi müm. kün hastalıklardan tek bir vatandı fin ölmesine tahammül edemiyen ve bu aziz yurtta Vatasdasın Ve ailesinin medeni bir cemiyet ferdine yakısır bir. sürette bir hayat seviyesine kavuşma Sını becerebilen bir hükümete kavuz. Mmaktır. Şu Halk Partisi Hükümetlerinin bir. çeyrek asır bu memlekette yürüttük- İerl idare buna benziyor mu? Bu hü. kümetlere halk hükümeti demek im. kânı var midir? Hele İstiklâi Harbi.. ni kendilerinin / kazandığını, — İkinci Dünya Harbinden de milleti kendi geflerinin kurtardığını tddia etmeleri kendilerini milletin nazarında gülünç ve hacil bir duruma düşürmektedir. Bize nasıl hitap edeyim Halk Partili: ler, bu kadar şehidin. bu kadar gazik nin, bu kadar malülün mübarek ka L KOP. adına Şemseddin Yeşil'in Mülli Kalkınma Partisi adına 1850 de yaptıkı konuzmasla Şemseddin Ye- #il, #adece dini mevzulardan bahsede Tek, tarihte Türk mülleti kadar şece Mmazbut bir millet olmadığını bu. gün Senlik, benlik hastalıkına tutul Müş oldukumuzu, tarih boyunen bin: bir kahramanifk göstererek fedayı ha. yat etmiş olan cdadımızın, “oğlüm Serbentçe Allah desin, haksızlığa bo- diklerini ” belirttikten sonra herkesin iyice düşünerek parti farkı gözetmek- #izin çalışabilecek olanlara ve Mecl Birdiği zaman yapamıyacağını n Yınca uzaklaşacak olanlara oy verme: Terini tstemistir. M ada Orhan Bilçitin CHP. adına sat 1920 de konusan Orhan Bilgit, Halk Partisinin bugüne kadar yaptıği inkilâpların bir tarihçe- #ini yaptıktan Sonra, gençlik mevsu- 'Jna temas ederek yeni neslin 14 ma- Yısta büyük bir memleket vazifesini duluğü İle sandık baş- ideceğini belirtmiş ve Atatür. 'melike olan tarihi hitabesini ©. kuyarak sözünü, bitirmiştir. DP adina Selim. Kagı konuşması D.P. adına saat 20 de yaptıkı konuş- masında Son Posta gazetesi sahip ve Başmuharriri Selim Ragıp Emeç, gar zetelerin çok sıki bir baskıya tabi ol duku devirlerin acısını çekmiş 30 » elik bir basın mensubu olmak sifi Üyle karşılaşmış olduku — mantıksız hüdiseleri misallerle izah ederek bi günkü devrin mukayesesini yapmış ve BE, ye geçmenindeki sebepleri anlat- GİLE. adına Sağlık Bakanı Doktor Kemali Bayerld'in konuşması Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Dr. Kemali Bayezit, C.H.P. adına saat 2020 de yaptığı konuşmada hüküme: 'tin saklık politikası “etrafiında geniş izahat vererek Bakanlıkın kuruluşun- da 1416.716 dira olan Sağlık bütçesinin 1950 'de 63 mülyona balik olduğunu, Personci azlığına ve maddi imkânsız: Te Takmen elde edilecek derecelerin ileri memleketlerle mukayes edilebiler cek derecede olduğunu, köylerde ço. Saklarin Şokaldığını Ve Yeliyatın zaldığını, Çocuk İshaline karsı parasız Hüç, dağıtlldığını — belirttikten” sonra halkon saklık telkkkilerine alıstırır dikını söylemiştir. Devlet hastahane. lerinde yatak sayısının Çok artmış ol dukunü “belirten hatip. buküne kadar Yaplıklarımız, © yapacaklarımızın. bir üz'üdür, diyerek sözlerini bitirmiştir. DEP. adına Salamon . Adatto'nun. Konuşması DIP. adına 2030 'de konuşan İstan: bul Miletvekili Salamon Adatto, işci dâvasını ele almış grev hakkının Par Sist İtalya, Nazi Almanya, Sövyet Rus- Ya müstesna bütün demokrat memle. ketlerde tamınmış ve şuürlü bir şeki de kullanıldığı takdirde İşciye tayda: Jar sağlayan hukuki bir müessese ol dukünü- belirtmiştir. Bundan sonra, CHP. nin işci politikasındaki sakat darafları açıklayan Adato, sizortalar Tin prim Besabinı 14 ayda yapamıyan Ve bu sebeple hastalık siçorta kanun. İarıni zamanında mevkil tatbıka' ke. yamıyan iktidarın, işçilerin düvasını Benimseyemiyecekini,'ancak DEP. nin in İsteklerini tahakkuk ettirebi.. ini “söyliyerek DP. İlstesine oy “lmesini istemiştir. MP. adına İzzet 3 Emeç'in Konuşmu İzzet Mühürdaroğlu adına saat 2130 de yaptıkı konuşmada illet Partisinin kabul ettiği inkılap: Çılığı izah ederek Mihlet ve memleketi her aahada müterakki memleketlerle müvazi. yürütecek Ve medeniyet lcap: Tarına uyacak, her Taaliyette İstikbali gözönünde tutarak sarsıntı Vücuda Zetirmeden, milii ve içtimat (aalyeti İdare etmeke . taraftarız, her devrin İcabatını tesbit etmek © devirde yasar Yan 'neslin mukadace Hakki oldukunu Kabul ediyor. ancak 'her hamlenin ge Filiğe İmkân tırakmadan, ananeleri, Mize ve milletin iradesine Uygun ve Bakiki ihtiyaca “tetabuk eder gekliğe Türk Sosyal Demokrat Pa: Beyannameni Türk Sosyal Demokrat Partisi; ya yınladığı beyannamesinde ” yapılacak İşleri İR maddede izah ederek Türk Vatandaşlarının refah ve üadete ka vatandağlarının refah ve anhdete Ka Mminin arzu Ve temayülüne Köre leap eden kanunları yapmaktır. Türk Sox Yal Demokrat Partisinin beyanname Şinde,“din serbestisi, Tahisarlar, oti Ter tevekküllerinin" kaldırılacağı, a. kerlik müddetinin azaltılacağı, kadın: Jarın alle yuvaları kurmaları için ted birler alinacağı, Doğunun "karkınması için Tüzumlü tesebbilelerin bulunaca Bi vardı Ş Mület Partisi irenine büyük bir müşkülâtla bin: bilmişlerdir. İnönü, halkın tezahüratı a Mükabele 'ederek vagonun penc Memleketi “bastan — başa — getaret icinde büyük vazife Körmenin 'sonmuz Tindedirler. Bir hafta sonra bütün Verecek bir başarı gösterecektir. Te kene, her yerde, her şeyden evvel ee Gim vazifesini yaptıktanı sonra " biç tle, kol Kola dakılmalarını tavsiye et fim. Sizden de seçim Yazifenizi büyük Secim vazifenizi Yaparken benim ka. dar mesul olduğunuzu ” düşünmenizi İstiyorum. Seçimden sonra " yeni b devre giriyoruz. “Bu devirde memi keti elbirliği e yükseltmek için. can İn başla çalışacağız. Uzak mahallı den gelenler etraftakl köylerden bu. Tada “toplanmış aziz vatandaşlar ev lerine benim yürekimden taşanı selâm. larımı “ götürsünler. — Çocuklarınızın gilelerine" cemiyete ve memlekete 'ha: yırlı unsürlar olarak yetişmelerini is. terim. Sizi bu “kadar Ailcenap ve be ni dinlemek için sabırla bekler. gör. mek bana küvvet vermistir. Sizin 'a yenizde 'Burada toplanan vatandasla Fin yaşlarının dörtte Ücü kadar genc lestim. Size çok tesekkür ederim. B ni bahtiyar ettiniz.. Gönlümü aldınız Gönlünüz de dalma ferah ve mesut © sün. Buradaki gençlerle vazife işindi koşuya çıkmısımdır. Onun için beni bakışlayınız. Hepinize Allahaısmarla. Gik derim. Katar, Pendikten ayrıldıktan sonen pencere önünden - çekilmiyen CHP. Genel Başkanı yol boyunca sıralanmış. olan ve “Yaşa, varol, diye bakıran va- fandaşlara “Siz de Sağolun Pendiki ler. Bana' ikram ediyorsunuz. tesek Kür ederim, diyerek mükabelede bu. Tunmuştur. Biraz sonra gondaki yerini alan tnönü, içeride bulunanlara ayrı ayrı Altifatlarda, bulunmuş ve - “Nutukla- Fımı beğeniyor musunuz, gazeteler ya Tiyor. mu?.. diye sormuştur. Dalma gülerek konusan, gayet sıh- "Yarın İstanbulda mühim acakır. Tatanbullularla Aklımız var ve ü len başka silâhimiz yök. demis "Her gün taze bir hayat Buldum. hatli ve neseli gözüken İnönü findakilere dedikten sonra vagondakilerle 1âtife lerde bulunmuş ve gülerek "İst 'dan'döner dönmez Ankara cev de de bir seyahate Çıkacağımı bakalım konuşmam için hâkimler Verecekler mi?. “sualini sormuş, kene dizine secim propagandasının 10 ma: Ce yine gülerek "O 'halde ben de o gün sabahtan aksama kadar - Konu: Sarum. demiştir. Bilâhare, - kendini genç hissettiğini, yakmurlara — pek Memnun oldukunu köy köy dolastı.. kinı Ve fikirlerinin köylüler tarafın: dan çok yi anlaşıldıkını söylyen Cumhürbaşkanı etrafındaki gazeteci Tere iltifat etmiştir. Samimi bir hasbihal havası içinde devam eden yolculuk sırasında denizi kören İnönü “Ne güzel, 45 aydan bi Ti görmemiştim.. demiş ve pencere önünden ayrılmıyarak kendisini ser Tâmlıyan — Vatandaşlara — mükabelede bulunmuştur. Cumhurbaşkanına, refikası, çocukla- 4, CHEP, Genel Başkan Vekili Elilmi Uran refakat etmekte Tı. 25 yaşında gibi Katar, gara girdiki zaman, Haydar- paşa garını ve Tıhtımını. - Vagonların Üzerini dolduran — binlerce " Vatandaş İlerinde bayraklar olduğu halde İnö- nünü' coşkun tezahüratla Karsılamıı Jardır. İnönü ve ailesi kalabalık ara sndan müşkülâtin. yürüyerek Ve za man zaman dürmak . mecburiyetindi Kalarak rihtima güclükle - İnebilmiz- lerdir. Cumhurbaşkanı bu esnada ken. disi için hazırlanan motöre binmemi: '« vapürü tercih edecekini söylemi; İnönü'nü karşılamak için denizin ü- zerini dolduran onlarca motör ve ba- dikçi gemileri, içini ” dolduran par- tililerle birlikte - vapurun etrafında yer almışlar ve Cumhurbaşkanını Dolmabahçe — Sarayına kadar - davul zurna ve “Yaşa, varol, Avâzeleri ara sında ukurlamışlardır. İsmet İnönü buzün saat 16 da Tak- sim Meydanında — mübim bir. seçim erecektir. Yakınşark Daimi Verem Kursu Birleşmiş Milletler Sağlık Teşkilâtınin şehrimizde açtı Kurs, pazartesi günü faaliyete başlıyor. miş Milletler Sağlık Teşkilâ- tının Sullanahmez Verem Dispanse, Kurmün techizi için Am Birle Dü erye arılarak erleştirir Hemsire yarın uçakla şeheimize gele- T Sağlık Tes Ucakla şehrimize gelecek Bir bocuk ay devam edecek ” ölan kursun. birinci devresine - Anadoluda kırılmıştır. Müteakip devrelere — Yar kınsark memleketlerinden " gönderlle ek doktorlar alınacaktır. Devlet Denizyollarının inşa ettireceği gemiler Marshali Yardım Plâni gereğince tiraj hakkı tanınan muhtelif Avrupa Memleketlerinde inşa ettirilecek ge Mi ve llman vasıtalarının . deniz ta- Şaat firmalarına ihaleleri devam e& Mektedir. D. Denizyolları idaresinden (hale işlerinde herhangi bir gecikme yür zünden yardım tahsisatının kullarıl mamasının bahis. mevzuu olmadı; bildirilmektedir. İhale işlerinin mayıs ortasında tar mamlanması kuvvetle mühtemeldir. Dış hatlarda çalışan gemller için hususi sigara yaptırılıyor. Devlet Denizyolları Kooperatifi p: dış hatlarda çalışan gemilerde l mak üzere hususi sigaralar hazırlği Maktadır. Bu sizaraların bilhaşen 6t balalları üyük'lr itaam G e Tette yapılmakladır. Türke mmn:j mefis bir şekilde hazırlanan ba huat Si sizaraların büyük bir rağbet SÖ ceki ümit edilmektedir. Coğrafya Haftası Buzün sona erecek Coğratya tanı münesebelişle bu saDak sanl dan itibaren Edebiyat Fakültesi Goğ Tafıa Easitüsünde seri kontersameta Brofesörü Besim Darket Tunürenin Coğrafi bölgeleri hakkında bir konuş Fafından soruları mühtelif süalleri çe Yaplandırmıştır. “Mütenkıben. Bokter Planhol “Aksunun orta ve asağı ç karlarının morfolojisi”, Profesör mal Aalagöz. Türkiyede kars olaylar rına dair müşahedeler. Profesör A et Ârdel, İzmik ve Burdur gölleri de seviye 'değişmeleri, — Prof. Hâ: 'Nafiz Pamir, Türkiyenin bazı jeol hareketleri. Docent Tamail Yalçınlar. Türkiye rölyefi ve Dr. Ratip Yücci de, Elmalı ovası hakkında konuşmu: dardır. SİYASİ İKTİSADI YENİ İSTANBUL MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE Sahibi: YENİ İSTANBUL NESRİYAT LİMİTED SİRKETİ MÜDÜRÜ: FARUK A. SÜNTER Bu sayıda yazı işlerini 'füllen İüaze edent Sacld ÖGET Gazetemize gönderilecek bi- Tamum — yazıların — doğrudan foğruya yazı işleri müdürlüğü. 'ne gönderilmesi lâzımdır. üçüncü sayfamızdaki kultüzel, Beşinci sayfamızdaki Tetlendi İrler tamamiyle yazarlarına Basıldığı yer : YENİ İSTANBUL MATBAACI- LIK LİMİTED ŞİRKETİ MATBAASI Sahnenin » GÜ ü Bu sefer kendi halinde bir adamı Ahmet Hamdi Tanpınar Dışındakiler |: poli, kİrk, kırk beş akalamıştı. benzerini kartıyordu. Tünmüş gibiydi. yaşlarında, Hiç kim- Ona marhametten ziyade, insan oğlunun kendi bu hale Bu düşüncelerle, Galatasaraya geldiğim za- man kendimi, sokaklarda işlerine koşan, yahut ağır adımlarla kar altında sarhoşluklarını daj tan insanların gününe karışmış Kapıyı Mihatlof'un Mihailof ortada yoktu. Yalnız Leon vitek, amıl fotografh atölyesinin eşiğinde, bir &- linde kemanı İle yayı dürüyordu. Yüzü kendisini hiç güzelleştirmiyen bir gülümseme ile ikiye bö- Arkasından gelen ve bu soluk /#abah ortasında daha başka türlü parlıyan lâm- baların ışığında bu yüz, garip ve rahatsız edici Koyuşu, beni çileden çi- buldüm. işlerini gören kadın aç- Leono- deyi tanımaz boynuma sarılarak Hıçkıra hiçkşra ağlıyordu. İhtiyar adama bu za- yıf Anında andece orada bulunmamla fenalık et. tehdidi altında bulunduğunu söyledi ve sık sik amonyak koklatmamı, hattâ bir bardak suya bir kaç damla damlatarak içirtmemi t Bitti. Halinde hastadan ziyade benim telâşımla alay eden bir gey vardı. nonyağın tesirini gördük. Sü- #iddetli aksırıklarla kendine geldi. Bu sefer baş ağrısından, mide bulantısından şikâ- yet ediyordu. Leon Levonovitek, durmadan ona bardak bardak çay taşıyordu. Biraz sonra n Bey, Süleyman Bey, beni güçlükle — tanıdı. iye ederek Tanır ağlamağa bağladı. gebetin tlk bakışt düğünü biliyordum, Onlar, Şüphesiz Sabihanın döğrü itenlerin bi hda vaplar arı kar babasıydı. Bu baba ile © kızin arasındaki müne Kavranamıyacak şeylerden ol- ancak ranlık nizamında, çözülmei son derecede güç ve Bizli tesadüflerinde aranabilirdi. hayatında, bu ada zaaflarının büyük tesileri olmuştu Onu Muhtara yardı. Onun karisiyle anlaşamamazlıkları, acay mizaçları nasıl Sabihanın bir çok erken uyanmasına, her şeye kendi içinde ce masına sebep olmuşse 'nın son hastalık devrinde ve bilhası münden sonraki hayatı da Muhtarla evlenmen O kadar Süleymi sına giderek irsiyetin ka an | | viyar. cibette Süleyman. Bey | | saflar, lenmişti. takım meselelere | — | hesap işleriydi. Süleyman Beyin ölü. Bunlar, / $ — Yine değiştirmemişler. Bu söz, benim hiddetimi taşırdı. Hi bulmak için dışarıya çıktım, Se, bu cinayetlerle veya asıl itham edildiği son Katille -bir pazartesi akşamı Düzceli bir. ölü- 'nün hançerlenmiş cesedi bulunmuş, yarım saat sonra da bahsettiğim adam tevkif edilmişti; - bu biçarenin hiç alâkası olamıyacağına inanıyordu. Bizler ise adamın günahsız olduğuna o ka- dar emindik ki, kurtarmak için elimizden geleni yapmaya hazırdık. Soğuk, bu muhakemenin — içimde canlanan Hatırası, adamın gözlerinde bir hafta evvelki du- Yuşmada sezdiğim. korku, — düşüncelerimi yavas yavaş düzeltti. Yahut, bir tarafımda yavaş yavaş biriktiğini hissettiğim gaha tecrübeleri Bana u- zutturdu. Adamın o günkü hali çok hazin bir şeydi. Konuşan, gülen, menfaatleri için mücadele eden, kızan, çalışan mahlük, bir kelime ile insan, sa- dece bir mekanizmanın eline geçmekle küçük, z4 vallı, Ürkek ber mahlük olmuştu. Gözleri görmekten ziyade yalvarıyor, zaman zaman da Kaçacak bir yer arar gibi etfarına bakınıyordu. 306 gekilde gölgede kalıyordu. Beni, tahmin ettiğim gibi atölyeye almadı, yandaki salona soktu. Mihailof'un — masası, bol zeytin yağında yüzen balıklariyle, turşulariyle, hazır etleriyle ortada idi. Bir tarafta — semaver kaynıyordu. Büyük çorba tabağında çay, yanı- bâşIndaki buruşturulup atılmış peşkiriyle yarı devrilmiş, yalnız bir kenariyle bir sigara iskem- lesine dayanan sandalyesine yarım kalmış bir sa- bah keyfini gösteriyordu. Belki de bir türlü durdurulamıyan bu iskem: leye dikkat ederken kanapede yüzükoyun yatan Süleyman Beyi gördüm. İki elleri açık, başı sır- tının kanburundan Adeta ayrı gibi yatıyordu. — Bir saat evvel geldi, bir geyler söyledi ve böyle yattı. Metresi İle kavga etmiş, kadın bizakıp gitmiş. O gün öğleye kadar onunla meşgul oldum. Evvelâ civarda bulunan genç bir doktoru çağır. dim. Güçlükle nefen alması, yüzünün tıkanık- lığı, beni korkutmuştu. Doktor alelâde bir mar- hoşluk vakası olduğunu, fakat damar sertliğinin 301 tiğimi, hiç hatırlamak istemediği bir takım şeye Ara sira hiçkiriklar zanı keniyor, tıpkı ilk defa kendisini evimizde gör- babamla konüşürken yaptığı gibi aRlamaya deri hatırlattığımı. anladım. düğüm gece, 'kader, kader..” diyor, sonra tekrar koyuluyordu. Bu ağlama beni çıldırtıyordu. “Tuhaf bit ağlamaydı bu. Gözlerinden yaş ak- Denebilir. müyordu; sadece bulanık Ve islaktılar. Ki yalnız sesiyle ağlıyordu. Sonra baş ağr dan şikâyet etti. Tutmi tık bularak- yatırdım. azpirin getirdim. Eekiden tanıdığım Süleyman Bey de de bir gey değildi. Daha ziyade kahramanına benziyorı Tekrar dişarıya. Koj Adeta yarı kucağımda sızlanan insan çök ayrı bir şeydi. cesini ölçmeğe yarayabilirdi. Bununla beraber ona bağlıydım. Bir ara ayağa kalkmak istedi. ydım devrilecekti. Başının altına bir yat fevkall: yerli bir. vodvil a. Sabiha ile beraber zi aflarını yüzünden okurduk, Fakat bu gördüğüm, harabesi O, andece bir sukutun dere- 'ne sebep olmuştu. Bütün bunları - bana anlatan Kudret Bey, Muhtarda kendisini kuvvetle çeken bir tarafın bulunmasına — rağmen Sabihanın son dakikaya- kadar tereddüt ettiğini de söylemişti. Bu tereddüdün hikâyesini Leylâdan, Rezzan Hi mimdan ayrı ayrı dinlemiştim. - Bununla beraber Sabiha babasını yine seviyordu. Son zamanlarda dargın olmalarına ragmen yine sevmekte devam ettikine emindim, 'baksanıza Büleyman Bey yattığı yerden hem sızlanı. yor, hem Sabihayı göreceği keldiğinden bahsedi. yor, talihinden gikâyet ediyordu. Saat bire doğru biraz iyileşti. Bvine götürdüm. şervilerde — büyükçe bir binada (biz bu apartman diyoruz) ikinci katı baştanbaşa vardı. dk bakışta bütün iyilik kabiliyetleri doğduğu gün ebesi tarafından — çalınmış hissini birakan bir kadın kapıyı açtı. Onu perişan hali, | kan çanağı gözleri, sapsarı yüziyle ve bana da. yanmış görünce N ıliyordu. kaya bu eve 'nu öğrendim. 300 Yatak odasına biraz sonra ba) dondan. girmiştik. Zavallı komşum, rek, ayaklarının altında hangi — Yine mi sarhoş?.. diye başını salladı. sinirlendim ki, âdeta kadını iterek Beyi içeriye soktum. Doğru yatak oda- onu yatağına yatırdım. Burası ar- ka evlerin bütün ışığını kapattığı odalardan bi- Eşyaya, yaşıyordu. Bununla beraber ya stık yüzleri son derecede itina ile iş- kilirae 'tam bir çıplaklık içinde ak takımı, çar- bihanın çok iyi tanıdığım Süleyman Bey, soyunmadan ev- vel yastık örtüsüne bakarak urıldandı. metçi kadını diye Fakat hizmetçiyi aramak için başka kapıdan dişari çıkmıştım. Kendimi - Wla: bildiğine uzanan bir koridorda buldum. İlkön tarafı gözlerimle araştırdım. Sonra yavaş &e ile diye çağırdım. Hiç kimsenin cevap ekilde yarı giyinik, hangi merdivenlerden ine- döşemeler kaya kadar düşmüstü, bunu sonra anla- dim. Daha doğrusu şüphelerimin doğru olduğu. (Devamı var) Si0

Bu sayıdan diğer sayfalar: