17 Mayıs 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2

17 Mayıs 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YENİ İ8TANSUL 17 Mayıs 1056 (Tbbi bahisler | Yarınımızın en büyük âfeti: VEREM Verem savaşının en mühim şartı, teşkilâtımızı veremlinin hizmetine göre kurmamızdır ÜRKİYEMİZİN iğer kısımla Tz hakkında sarih bügimiz bu. Tanmamakla — beraber. — bütün Anadoludan tedavi için — İstanbula Kosulmakta olduğunu görerek di Billriz ki akcıger veremi.bühasaa ya: Tınki hayatımız ve gelecek neslimizi Tehijt eden en büyük felâketimizdir Filhakika akciğer veremi bi bir hastalık mahiyetini dajma arzetmek. te ee de bu âfetle savaştaki basarı kakımından hastalığa müsalt zemin: lerin taranması, Jatldat ve temayti gösterenlerin beslenmesi, - gehrin u- Muml vasıtalarındaki ve umuml yer: lerindekt sağlık korunması şartları: mın tahakkuku güçilüğü ve en nihayet herkesin sağlığına uygun bir iş bul- ması İmkânları ile yarına kara v ümİ emniyetimizin. temini husunu bu büyük Bastalığı yalmızca sağlık mevmu İçinde birakmamakta ve ge- Biğ, memtleket düvamı haline getir. mektedir. Büyük eznafın, tüccarın, mülk hipleri ve umum müdürlerin harimi 'e kadar sokulmuş olan bu hastalı: #a yalnızca gıdasızlığa atfetmek gibi basit bir. düşünüşle — kalmaktansa möoral huzürsüzlük, hayatta mânevi emaniyetsizlik ve bütün — memleketi saren tedirginlik Ve neşesizlik ile şehrimizin her tarafına yayılmışher köşeninde yıkacağı genç bir üzviyet bekleyen verem. basillerini, tek tek değli hep bir arada mütalla ve it- ham etmek yerinde olur. Hiçbir memleket yoktur ki, İstan- bul kadar verem — basili taşımasın. Hiçbir gehirde verem hastalığına ya- kalanmak İstanbul kadar — kolaylık göstermemektedir: Bütün Türkiye de bllhassa açık veremliler, iyi ol. ma gayesiyle İstanbula — koşmakta- dırlar. Veremlilerin tedavisi — yalnız sanatoryumlarda. yapılabilirmiş — aa. manların düşüncesi mahsulüi olarak kurulan sanatoryum yataklarıancak İstanbul hastalarının basil saçanları. ni karşılıyabilirken bütün — Türkiye veremlilerine de hizmet / ettirilmeye kalkılması, veremin İstanbulda yayıl- masının en büyük Amili — olmuştur, göyle kiz Hemen sanatoryüm yatağına — ka: vuşamıyan veremli İstanbul sokak- Jarına serbektçe basll - saçmaktadır. Sinemalarımız, tiyatrolarımız, — kal velerimiz bu gibi zavallı vatandaşlı TIMIZa dalma açıktır. Ve bir verem- di bir başkasna hastalık — bulaştır. maktan zerre kadar kaçınmaz ruhta- dir. Tatanbula altın aramaya gelen Anadolu köylüsü işsizliğin, fakru se- faletin verdiği yıpranma kacşısında bu hastalığa kargı hiç mukavemet e- dememekte ve bir lokma rahat ek- mek yemek emeliyle geldikleri bu şe- hirde kendileri olmasa bile ailesinden bir veya bir kaç kişiyi akciğer vere: mine yakalanmaktan kurtaramamak- tadır. İstanbulun kendi veremlilerine ge- lince: Bunlar hemen her türlü sağ- lik kontrolünden kaçarak bir lokma ekmek için işlerine devamı, sonu fe- Jaket olan hastalıklarının devamı pa- hasına tercih etmektedir. Bugün ge- hirde akciğer veremli pek çek kı vecl, fırıncı, garson, fabrika amelesi 've her türlü esnaf (hattâ gıda mad. Geleriyle uğraşanlar bile) işleri bağın- da çalışmakta devam ediyorlar. Bu, gağlık könrolündeki noksan ve im- Kansızlıklardan daha ziyade vereme karşı umümi düzenimizi kuramamış olmamızdan ileri gelmektedir. Moral huzursuzluklar bir. taraftan içtimal gefaletler yaratırken diğer taraftan Ga akciğer veremini yaymakta bü. yük Amll olmaktadır. Bu bakımdan Gkciğer veremi ile savaşın ük gartı memlekette umumi hüzür ve moral emniyeti temin etmektir. Herkes ya- Fınki refahından emin olmaakça ve- 'Tem savaşından netice almayı düşün- mek beyhüdedir. Verem savaşı için ikinel gart, her- kesin, insan sifatiyle, aagari — refah vasıta Ve şartlarını elde etmesi - k: laylığını hazırlamak, üçüncü gart ise, açık veya kapalı veremlilerin hicbir kayıt ve şarta tâbi olmadan kolayca yatabiledekleri — verem — barınakları Kurmaktır. Tstanbulda (Verem Ba: rınağı) olarak hatıra üç büyük geliyor: Selimiye, Maçka, Davutpasa ve Yıldız kışlaları. Elinde verem kar t olan herkes buraları serbestçe va- tabilmeli Bu süretle gerek — ailesi mühitine, gerek yehre zararlı olmak- tan kurtülmalidir. Bu süretledir.. ki, vesmi, yarı resmi hastahanelerimizde akelğer veremi. teşhisiyle işinden u- zaklaştırdığımız vatandaşlarımız köy- lerine ve mile muhitlerine gönderile- tek hastalığın yayılmasına yardım e- dilmiş olmaz. Şehir de veremlilerin Mmecbüren saçtıkları basll iatilasından kurtulmuş olur. 'Verem savaşının dördüncü ve mü- him gartı: Teşkilâtımızı / veremlinin hizmetine göre kurmamızdadır. Ve zemli, tedavisi için gerekli ilâci / ko. Jayen bulamaz, parası — karşılığında dahi dinlenecek bir yatağa sahip o- İamazda ve atreptomycin ve benzeri Alaçları dağıtan İdari makamları bu Alaçları istenen miktarda veremeyip kendilerine göre miktarlar tensip e- derlerse verem savaşından netice bek- demek gaflet olur. Bandırma vapuru dün seyir tecrübesi yaptı Ansaldo — tezgühlarında — yap Marmara hattı gemilerinden birinci 4 olan Bandırma — vapurunun seyir tecrübeni dün Marmarada yapılmıı tır. Denlayolları erkânı ile gazetecile- Fi alarak saat 14 de Galata rıhtimin. dan ayrılan vapur, Marmaraya doğ- Yu açılmış ve Adaların — arkasından dölaşarak, smat 16,0 da Umana dönmüştür. 16-18 mil arasında seyreden ge- minin bilhassa manevra — kabiliyeti 'nin çok yüksek oluşu nazarı dikkati celbetmiştir. — Bandırma, bir şehir hattı vapuru kadar sürat ve kolay- Jıkla rıhtima yanaşmıştır. İç salonlarının, güvertelerinin ve Giğer tezyinatının yolcuları Hiç sik- Tmiyacak gekilde mütenevvi, zarif 0- Tüşü hazır bulünanlar Üzerinde çok iyi bir tesir bırakmıştır. 480 birinci ve 400 ikinci mevki yölcusu alan, mütenddit #atonları bu- İunan Bandırma, bir haftaya kadar Bandırma hattına sefere başlıyacak- tır. Eminönü Halkevinin şiir müsabakası Eminönü Halkevi Dü - Edebi gübesinin tertiplemiş olduğu giir mü- bakası 10 mayıs 1050 / çarşamba akgşamı sona ermiş. bulunmaktadır. 18 mayıs cümartesi " günü toplanan Jüri, müsabakaya giren 110 giirden 11 tanesini yeni bir elemeye tâbi tut- mak Üzere — ayırmıştır. Jüri ikinci toplantısını hafta içinde yapacak ve derece alan şülrleri 20 mayıs cumar tesi günü saat 16 da yapılacak tö- rende ilân ederek, mükâfatlarını de Botacaktır. Devlet Denizyolları gemi adamlarına prim verecek Devlet Denlizyolları gemi adamlı mnin prim alabilmeleri için tetkikler yapılmaktadır. — İdare — bütün gemi personelinin bilhasan uzün süren se- ferlerde katlandıkları meşakkati göz önünde tutarak buna göre prim ( ŞEHİR HABERLERİ) Dün Ankaraya dönen C.H.P. İstanbullular dün de seçim netice. derini büyük bir sabırmızlıkla bekler Mişler Ve Memleketin Mühtelif. böl- gelerinden gelen rakamları büyük bir alâka ile takip etmişlerdir. Demokr Parti zaferinin mutlak olmasına rağ- men, CP. nin BMMNe kaç tar 'ne Mmülletvekili sokabileceği — günün Başlıca merak edilen hâdisesi olmul tür. İsmet İnönünün Malatyadan milletvekili seçilmesi — CH.P. maha- filinde, taraftız. Vatandaşlar nezdin. de ve hatta Demokrat Partililer mü. Yacehesinde memnunlükla / karşılan- mıştir. Günün başlıca mevzuu Devlet Re- isi ve Hükümet erkânının kimler o Jacağıdır. Bu hususta rhühtelif yer derde mühtelif tahminler İleri sürül. mektedir. D.P. mahafilinde - Devlet Başkanının Celâl Bayar / olacağına dalr umumt bir kanaat / mevcuttur. Salâhiyetli şahsiyetlerin söyledikleri. Bayar Cumhürrelsi olmak bü ne göre iİntemese dahi Meclli yazifeyi kabul etmer Gecektir. CHP. mahafilinde hava — gayet yorgun olmakla beraber yer yer mü- hakaşalara tesadüf edilmekte ve par- tinin kendisini esmali bir Hürette to- parlayarak bünyeni içerisindeki mu- Zar unsurları temizliyeceği — söylen. Mektedir. Şehrimizdeki Halk Partisi müfritleri partinin bugünkü vaziye- te düşmesini son kabineye ve onun ileri gelen Unsurlarına yüklemekte, Sadi Irmak ve İlhami Sancar gibi parti ileri gelenleri de bu lanadı gid- detle reddederek arkadaşlarını t kin etmeye çalışmaktadırlar CHP. Müfettişi Sadi Irmak, dün CHEP. Genel Başkanı İsmet İnönünün sıhhati hakkında çıkarılan şüyiaları fu gekilde cevaplandırmıştır: Bazı güzetelerde ve Türk Ha- berler Ajansında İsmet — İnönünün rahataız olduğu ve tedavi için İeviç- reye gideceği yazılmaktadır. Bu ha- kendisini için tazyik İsmet 1 Müfettişi partililer tarafından bugün akşama kadar alınması muhtemeldir. İstanbul dürümda bulundüğünü Bahtiyarlık düyuyorum. 'Seçimler hakkında veni Bir maft. mat verip vermiyeceğini sorduğumuz Sadi Trmak — En önemli haberi İsmet İnön ve Halk Partisi listesinin Malatyadan Seçimi tami olarak kazanmış alması. dir. Bu süretle Meclise girecek olar CHP. milletvekillerinin aayısı 70 € yaklaşmaktadır. İsmet İnönünün ti- derliğinde 70 kişilik bir. muhaleret grupunun Türkiyede kimsenin - ve iç bir partinin küçümsiyemiyeceği- ni tahmin ederim. Mühim bir nokta da gudur bildirmekle Bütün Demokrat Partiden dün gece D.P. nin ık!ıdara gelişi İstanbulda nasıl karşılandı İsmet İnönünün Malatyadan seçilmesi hem C.H.P., hem de D.P. yi sevindirdi teessürle Uuğurlandı — İstanbulda kati milletvekilleri ancak yarın Ankaraya Bidebileceklerdir. Türkiyede secimi dokuz Mmilyona ya. kın iştirake karşı ancak yarım mib yönluk Bir farkla kaybatmiş bulun: oruz. Çünkü D.P. in - aldığı 45 Milyon oya karşı CHP. 4 milyon 6 ağlamıştır. Şu halde GHP, nin bus günkü kuvvetini sadeee 70 milletve kili e ölçmek çok hatalı olacaktır. Yaklaşmakta olan — Kurultaydan sönra partimizin yeni bir nizam ve tap taze bir hamle ile işe gi muhakkaktır. Secimi kaybedeliden beri C. H Partisine kayıt için bir çok İdealist. lerin kaydolmakta- olduğunu - kamu efkârına bildirmekten zevk duyarı; saat 24 te aldığımız malü- mata göre İstanbul İli dahilindeki bütün sandıkların rey adetleri parti ve isii Demokrat Parti CH 2323987) Ekrem Ami ZASITIL A R. Arı 251282) Refet Bele 261792) S A. Dilem 243063 MH, Geleni AG3SOİN. Fakaçeli 243900 A Ödür 240425|N. E. Süme' 239301|C.F. 226203|H. Bukağılı 246300| 8. Durusoy 236533| Celâl Bayar Fuat Köprülü Ad. Menderesn H. Özyörük AF Cebesoy FH Demirelli NER. Belger E.N. Çamlıbel Enver Adakan H. Yaman Sani Yaver CF. Türkgeldi Mük. Sarol 8. Adatto 8. Yürüten Mithat Benker Fir. Tekil Nazlı Tinbar S.F. Keçeci Mitmat Sözer ÂH Başar F. Sayımer A Moshos BN. Göknül A, Vahram A Topçu HO, Erkan Burhan Felk HR. Hakar HA. Hrant MA Kağıt Kukülie Ekrem Özd hih. Sancar MA Sözen 'T. Taylan 232381 230508 231069 233050| 230607 Z. Tetey 227901|E. Tur 220055 Başkut CN. Düzenili B|M. Tekinap M. Üstündağ imlere göre şöyledir: P. Millet Partini aç T09D62İ|F. Çakmak — 67052 1009528|H. Hayur 87746 Tnoza|s. Aldoğan — S0 ve 105901)0.N. Köni —— 82004 beğ 107760 E. Akaygen li 105603) VER. Sevig 104670İ'N. Ardıçoğlu e 112583| A. Tahtakılıç 1086741 O, Bölükbaşı 102353) Pust Arna 106357) 8. Çakmak 105065İH. Dinçer 104661|Ahmet Oğuz TS910|M. KAmIl 104163(M. Kentli 1021301D. Bahar çı — TMSSABİL. Börnovalı 1038741 Ert. Akça 10406318. Kaçar 1055311 A. Lüdükyan n 07641 C. Tuna 108906İH. Bozca 1036401 H. Angelidis 103663| A.B. Kuran 104501| H: Yeten 105415) Malik Yazar 68327 80403 Tıza2 75844 70832 70675 74074 66730 60264 Sasao GöB4 64538 68131 61372 62085 616se 600980 63330 63503 62555 tasnif neticesinli Sadi İrmak Ankaraya gitti Dün akşam CHP. Mütettişi Pro Dr. Sadi Irmak Ankaraya hareke tir. Parti li n de İstan bul eda eden BadicdIr. hak'ı Haydarpaşa garında İ d kurulu Azaları tam kadrö Ve ilçe te kilâtları da ikişer mümessille uğu amışlardır. Trenin kalkacağı girn. (a #öz alan partililer, Sadi. Irmak n yakın Zamanda tekrar aralarında etice ne olursa olsun. birlkt iyi bir çalışma yaptık. Arkada müz her zaman ve her şartta deva: decektir. Gerekitse Bİr. ocak ba; kanı olarak vazifeme devam edece- #im.” Tren kalkarken CHLP. İller ara- sında ağlayanlar göze çarpıyordu. Ayrıca dün akşam Ankaraya D.P.. CH.P. ve M.P. mensuplarından bazı. darı da gitmişlerdir. 5 kaza henür tasnifi bitiremedi. İstanbul ilindeki seçim neticesine dair kati rakamlar gazeteyi makinı 'ye verdiğimiz sırada daha henliz. fınmamıştı. Eminönü, Eyüp, Fatih, Kadıköy ve Usküdar Seçim Kurulları henlz. tamnifi bitirmemişlerdir. Son akamların bugün öğleye doğru alın- ması muhtemeldir. Gelen haberlerden bütün kazalarda Demokratların açık bir farkla ileride oldukları anlaşıl. maktadır. İstanbul Milletvekilleri ancak ya- yından sonra Ankaraya gidebilecek- lerdir. Mülletvekillerine ait “mazbataların hazırlanmasına şimdiden başlanmış- tar. Bütün milletvekilleri -cumartesi günü — Ankarada — bulunacaklardır. Taanifi henüz bitiremiyen seçim ku- rulları fl Seçim Kurulu da dahil ol- Tatanbulc İlk Türk gemisi Tarsus dün Amerikaya hareket etti 20 sent evvel New-York'a gitmiş olan ik Türk gemisi Gülcemalden sonfa, llk defa olarak Tarsus vapuru 'dün saat 11 de 140 yolcu, 120 ton yükle Amerika seferine: çıkmıştır. Gemi; Pire, Napoli, Cenova — ve Marsilyaya uğradıktan sonra Newe York'a giderek Amerikadaki eski va- tandaşlarımızı getirecektir. — Memle- ketimize turist olarak gelecek olan bu gibi. vatandaşların — sayısı 20-25 bin kadar tahmin edilmektedir. New York- acentesinden gelen — haberlere göre yerler hemen hemen tamamen Tutulduğundan Denizyollarının İstan- bul acenteliği gidis dönüş bilet istis yen yolculardan mühim bir kısmının Arzularını yerine getirememiştir. Denizyolları adına gemi Komiseri olarak Husüsl Kalem / Müdürü ve Başmüfettiğ Perdi Tuğman, — Beşinci, Şube Mildürü ve şehrimizin tanın- Miş ailelerine mensup bir çok kim- geler Eiden yolcular. meyanındadır. Geminin New.York'a. varışının 1 kinel günü gemide bir resmi kabul tertiplenecek, Üçüncü günü ziyaret: çiler gemiyi gezebileceklerdir. Tarsusta tertip edilecek resmi ka- bülde dâvetlilere Türk içki ve sika- yalariyle kuru yemişleri ikram . edis, decektir. — Newv.York-İstanbul — seferi ragbet gördüğü takdirde bu hatta, Muntazam sefer ihdası mühtemeldir. Dünyaca tanınmış Amerikanın en büyük. dans mekteplerinden Gladya Hight'in - kurucusu ve müdiresi Miss, Gindye Hight şehrimize — gelmiştir. Kendini her sene bir seyahate çıkan ve bütün dünyayı dolaşmış bulunan. bir kadınlar. Bu sefer yeni bir dün. ya turu yapan Miss Gladys / Hight Avustralya ve Aayayı gezdikten son- fa memleketimize gelmiştir. 30 yıl. dan beri bale dansı hocalığı Misa Hight talebeleri arasında mep- hur film yıldızı Gene Keliy'yi de bu. Tundürmaktadır. Bu husüsta — diyor bi Gene Keliy. benim ” mektetime gelip bütün dans branşlarında benden ders alan talebelerimden biri idi. O Sıralarda yirmi yaşlarındaydı ve dans öğretmenliği yapıyordu. Dans — öğ- Tenmekte olduğu zamanlarda —dahi Çok iyi bir dansözdü ve bugün ken. 'de daha iyi olduğunu İddia edebili- Tim, Çünkü ondan daha genç daha canlı Ve daha supldur. Step yapabilmek için iyi menin dazım geldiğini ileri Miss Hight mektebindeki #tldyola- rından bahisle diyor ki bale bil- süren “Stüdyolarımın — her tarafı ayna- hdır. Çünkü ayna bence ikinci bir hocadır. Hoca aynanın karşısına ge- çer ve hareketlerini talebelerine ar- kası dönük bir şekilde yapar. Fakat talebeler aynalar — aaye Amerikanın en mektebi müdiresi şehrimizde Meşhur sinema yıldızı Gene Keliy'ye hocalık etmiş olan Miss Gladys Hight, Türk halk danslarını görmek istiyor berlerin tamamen asılsız olduğunu ve — || T7 Altinel — 22076516. Zümre 1060001 H, Bokullu ——— 63503 lasız bir 'münün bugün her zaman- m etmekte- dan daha neşeli ve daha sıhhatli bir Gülcemalden sonra i hâdisesi büyük dans yaptığı hareketleri hem önden hem de arkadan görürler. - Aynı şekilde kocalar da talebelerinin - harekeli takip eder. Aynaların diğer bir fay damı da talebelerin kendi kusurl görmelerini sağlamalarıdır. İstanbulu 25 sene evvel bir kere daha ziyaret etmiş olan Miss Hight hu Tütlüdet zarfında Amerikada hiç bir gehirde yapılmamış olan terak- kinin gehrimizde kaydedildiğin. söy- lemekte ve demektedir ki “İstanbula lik . gelişimde - Türk halk danslarını görebilecek bir yer aramış fakat bir türlü bulamam tim, Bugün aşağı yukarı bütün dün. yadaki — halkların danalarını biliyo. Tum, Bilmediğim yegâne dana, Türk halk dandıdir. Bu seferki gelişimde de bunları göremezsem gözüm ax ada kalacak. Yabancılar — tarafından bü kadar merak edilen halk danalarınızın hiç bir yerde gösterilmemesinin sebebini bir türlü anlıyamıyorum.” Kendisine Türk halk danaları eki: pinin Avrupada yapılan müsabaka. İarda daima en iyi neticeyi aldıkI manı, fakat bu dansların geh herhangi bir yerde daimi olarak ya- Pilmayıp ancak zaman zaman hal. kevlerinde oynandığını bildirdik. Halkevlerimizdeki halk dansı ekip- lerinin, Amerikanın en büyük dar mektebi müdiresine alâka gösterme- ini bel Sanıkların yargılanmasına dün de devam edildi Mareşal Fevzi Çakmak'ın ölümünü takip eden — günlerde, Radyoevinin önünde ve cenaze merasimi sırasında ereyan eden hâdiselerde, T at Kanununa aykırı topiantı mak ve bu toplantıları dagıtmak -) tiyen zabita küvvetlerine kariı gid-) det kullanmak suçlarından, — Savcıs| fıkça haklarında dâva açılan 72 ki- #inin yargılanmasına bugün 10 uncu Azliye Ceza Mahkemesinde devam edilmiştir. Bu oturumda şahitler dinlenilmiş ve sanık müdafilerinin tahliye tale- bini müteakıp mövkuf bulurlan 3 ki- #inin de serbest bırakılmalarına ke rilmiştir. Duruşma diğer müdafaa şahitleri- nin çağrılması için 6 hazirana bıra- kılmıştır. Şehir Hatları vapurlarının yaz tarifesi Şehir Hatları vapurlarına Sit yaz tarifesinin hazırlıfı sona — ermiştir. Yeni tarifede gece seferleri artınl mış ve pazar günleri için hazırlanan tarifede Adalar ve Boğaziçi seferleri nisbetle sıklaştırılmıştır. hazirandan — itibaren cektir. geçen yıla Yaz tarifesi düğe gü Memleketimize gelecek isveçli taiebeler Talebe Federasyonu bugün bir konferans verdiriyor laveç Teknoloji Enstitürü — son #anıf talebeleri yakında Türkiyeyi zi füret” ödecüklerdir. Bu temasa bir hazırlık mahiyetin. de olmak üzere, Üniversitelilerimizin İsveç hakkında toplu bir bilgiye sa- Türkiye Milil Talebe — Federasyonu Türizm: Komlayonu tarafından — bir könteranı tertip edilmiştir. İsveçten tarafından bugün #aat 17,30 da Tek- retim Üyelerinin davetli oldi Tsveç hakkında: bio- Ziraat Bankasının tasarruf hesaplarından - ikramiye kazananlar Zirnat Bankasının Vadesiz Tasarruf Hesaplari 15 mayın 1930 ikramiye çe Kilişinde kazananlar sunlardır: TEDa' dra. Zilede 1zi Besaz sahibı Şevkel'e, 10000 lira Taşköprüde hesap sahibi Arife çıkmıştır. dira kazananlar: Nallıhanda 412 Ayge, İzm imi, Kuşadasında 486 Hü 281 Mahmet, Samsunda 8017 Düreunbeyde 77 Sui da 4508 Nuri, Çaranmba Bayındırda, $08 Sllreyyı da 1019 Bahir ve Necmedâin. yaBunlardan baniea, muhtelif vubelesi de hesapları tulunan 20 nesap Ha 0'ger ve S0 nemap inedak Yalovada imar faaliyeti Yalovadaki imar hareketlerine &n vam edilmektedir. Bu defa İnönlü cadderinin beton aafalt olarak tırılması 29,500 Jira Üzerinden meye çıkarılmıştır. Yol 3 ağ İçindi amlanacaktır. KISA HABERL 4 İstanbul Müallimler Iâğ_ seri konferanılarından — dördüneüst bügün aaat 18 de Hukuk Faktliteah 'nin büyük salonunda profesör #a Velidi Togay tarafından verileceletii. İslâm garki ile Avrupa arasında işe birliği mevzuunda olan bu konferame münakaşalı olacak ve sonunda ser> Jacak sualler profesör tarafından ete vaplandırılacaktır. Giriş serbesttim, ** İktisat Fakültesi mezunları Öm miyeti 3 haziranda Polonez köyüne $ günlük bir gezinti tertip etmiştir. *& Kabataşlı mezun, mensup, idaresi ve öğretmenlerin iştirakiyle 28 ma> yıs pazar saat 12 de okulda bir eğe lence tertip edilmiştir. Mezunlar den. neği ayrıca mimafirlere yemek ve yaşlı öğretmenlerle iftihara geçenle- re hediyeler Verecektir. 4 18 mayıs perşembe günü saat 16 da TTaksım Belediye Gazinosunda. Olgunlaşma Enstitüsünün — muhtelif atelyelerindeki çalışmaları gösteren bir geçit yapılacaktır. * Beyoğlu Halkevinde 19 Mayıs Gençlik Bayramı münasebetiyle Mü- nir Raşit Öymen tarafından “Çocuk Hakları” konulu bir konferana ver lecektir. BİYASİ İKTİSADI YENİ İSTANBUL MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE Sahibi 1 YENİ İSTANBUL NEŞRİYAT LİMİTED ŞİRKETİ MÜDÜRÜ: FARUK A, SÜNTEM nda yazı işlerini Gazetemize / gönderilecek V- Tamum — yazıların — doğrudan doğruya — Yası İşleri Müdürüb üne gönderilmesi Tdaımdın. İkinci — sayfamizdaki — siyast Üçüncü Sayfamızdaki Kültürek. Bezinel sayfamızdaki İktisasi Başmakalelerde ileri sürülecek fikirler tamamiyle yazarlarma Basıldığı yer 1 YENİ İSTANBUL MA TKLMÜTED Ş" MATBAASI Ahmet Hamdi Tanpınar Sahnenin Dışındakiler - J0 - © gece çok kötü bir uyku uyudüm. Bütün gect etrafımda, birkaç #aat evvel ateşe attığımız Şehreler ve hâdiseler dolaştılar. Hepsi küllerini Silkerek yanıma gelerek, yüzüme sanki “Bak, biz yine varız!” gibi bakıyorlardı. Bir taraftan da yatağa çivilenmiş gibiydim. Sabahleyin, papa, be- Bimle kahvaltı masasında uzun uzun konuştu. Tevfik Paşa kabinesinin / gelmesiyle İstan- bulda peydalanan mütedil havanın kolay kolay Bozulmiyacağını, bünün iyi ve fena taraflarını anlattı: “Siyasi hayatım. başlamadan bitti.” di. yordu. Bir ara, “iktidar mühim şeydir” diye bir iti. yazda bulundu. — Niçin Ankaraya geçmiyorsunuz? dedim. — Geç kaldım, dedi. Zaten istemiyorlar. Da ha Başka geyler söylemek ister gibiydi. Bonra yazgeçti. Badece: — Oraya yeni adam lâzım. Ben çok yaşlı ve Tüzümündan çak tecrübeliyim! Evden aaat ona doğru çıktım. İlkönce bana 'emniyet edilen cüzdanı bankadaki — kasaya koy- dum, Ne Hasan Bey, ne de paşanın sarrafı yazı: hanelerinde idiler. Onlarla konuşmayı, ister iste. 346 mez, ertesi güne bırakmağa — mecbür. Kaldım. Halbuki Süleyman Beyin bahsettiği kâğıt mene- desi için Hagan Beyi görmekte sabırsızlanıyordum. Kadıköy iskelesine doğru yürldüm. Köprüye he nüz ayak basmıştım ki, bu yürmi dört anatin en gağırtici tesadüfü oldu. Genç bir kadının bana dikkat ettiğini gördüm. İlk önce pek anlayama- dım. Sonra birdenbire Sabihanın Besini işittim. Cemalt Benim yapmağa cesaret etmediğim seyi Si Biha yaptı. İki yanağımdan öptü. Sonra cesare- tinden utanmış gibi etrafına bakındı. — Hiç adam olmiyacağın Cemal Diye kendisinden sikâyet etti. Sanki aradan lti sene geçmemiş gibi yan yana, ve bazan yap- tağımiz gibi elele idik. Ona İstanbüla geldiğimden — beri kendisini aramakla vakit geçirdiğimi, her teçebbüsün boj Çıktığını, âdeta benden - gizlendiğini / sandığımı Söyledim. Gülerek beni dinliyordu. Fakat gözle- n bir endiğe, bir nevi rahat Biliyorum, hepsini biliyorum... Fakat se- ni görmek istemiyordum. Sonra, sesi birdenbire deki — Ben, tabil işittin. Çok parlak bir evlenme yaptım. Bandet içinde yüzüyorum. Gözlerimin içine, bana o yıldız dolu bakışla- ni akıtti. Fakat beni aml üzen sesinin Adeta yalvarır gibi yavaşlaması idi: — Darılmadın, değil mi Cemal? Yarabbim bu kesi ne kadar iyi tanıyordum. Onun ne acayip, dokunaklı kıvrımları vardı. Ba- zan bir kedi gibi nazlanırdı. Bazan yine bir kedi gibi kabarır hırçınlaşırdı. Elini omuzuma koymuş, benim içimde konuşuyordu. O anda dünyada ken- disi için yalnız ben 'vardım. — Geldiğini hem © günlerde kiracınızdan öğ- ryetdim. Kadıncağız sana hayran... Zaten müthiş biR müvaffakiıyetin var. / Kimi gördümse senden bahsetti. Komşumuz Afifeden Kadıköyünde otur- duğuhu öğrendim. Şu artist olan. Darülbedayide onlnla arkadaştık. Tandın değil mi? Hayır tanıyamamıştım. Ne de söylediklerin. den bir şey anlıyordum. Sadece bir müsikt gibi onü kendi. içimden dinliyordum. Yalnız bir şey biliyordum. Yamımda idi. Ve her istediği zaman yaptığı gibi olduğundan fazla yakınımda 14i — Nerede oturuyorsun? — Ona adresimi verdim. Kısa bir an yüzü- me baktı. Bonra eliyle bir çaresizlik işareti yap- t — Haydi. Allahaısmarladık. Bir gün gelir, aeni görürüm. Hem de çok yakında Sanıyorum. Z Dür, dedim. Nereye gidiyormun. Bulauğum anda seni kaybedemem, Hiç olmazaa evinize ge- debileceğimi söyle' Adreninizi ver,. — Neye yarar, Cemal,., Sen bize gelemetsin. Muhtar, sana düşman, Ben sana gelirim; hem belki çok yakında, Oturur, konuşuruz. Sana an> İatacaklarım var. Kim bilir. Lâcivert çarşafının üstüne giydiği sarı man- Yosü içinde daha şimdiden benden uzaklaşmıştı. Büyük bir yelk içindeydim. — Keşke seni görmeseydim.. dedim. Bir şey söylemek ister gibi bana baktı. Bo v eliyle tekrar bir çaresizlik işareti yaptı. Birdenbire elimdeki paketi ona gösterdim. — Bu nedir? — AH, o Nasır Paşa, dekil mi? Ne iyi kiz. Cemal! Ben seni gelir görürüm. 'den çok evvel.. Üzme kendini. Nüsir Paşa hediye etti. Fakat Rezza; sus v VA ne iyi Haydi. Allahaismarladık Hem tahminin- Eliyle ahbapça bir selâm verdi. Gülerek ka- Jabalığa karıştı. Yanıbaşımda düran — ihtiyarca bir adam: — Oğlum, dedi. Bu çocuk karkuyor Gatline düşmeyin! Yıldımı çok büyük. Altında ezil- miş. Bu çocufrun üstüne düşmeyin. Allah hepl- mize iyilik versin! Eamer, ufak tefek bir adamdı. Fakat bakış. Jarı çok değişikti. Kalın kaşların altından simsi- yah gözleri hiç rastlamadığım bir siddetle etra. fında ne varsa delip geçiyordu. Kendinine bir şey- ler söylemek istedim: Fakat kalabalıkta o da Kayboldu. Etrafımda herkes bir gölge gibi kay- boluyordu. Ben, elimde Sabihanın bir başkasından aldı: kım resmi, kalkmakta olan vapura atladım. İhti- adamın sözleri — beni epeyce — düşündürdü. abihanın yüzünde bir şeyden korkan, hattâ de- vamlı şeklide korku içinde yaşıyan bir insan hali vardı. Bunu düşününce, Üstüste iki defa yaptığı Çaresizlik işaretinin mânasımı anlar gibi oldum. “Darülbedayide onunla arkadaştık” Demek Sabiha, evli olduğu halde Dartilbedayie girmişti. Ne kadar bilmediğim şey vardı? Pansiyona gelir gelmez Sabihanın asacak bir yer aradım. Sonra, gelip gidenlerin Şörmesinden çekindim. Masamın çekmesine koy mak istedim. O anda- gözü: Atiye Hanımın resmi ilişti. Hummanın büyüttüğü apaçık gözlerle, —sanki bana, her geyi biliyo. Tum, der gibi bakıyordu. Garip bir korku içinde Sabihanın resmini bu ölünün resminin — yanına koymaktan vazgeçtim. e başka bir resim, de esirdim. Sanki bir yığın gizli kuvvetin € at, benim için mantığını değiştirmiş gibi imda etrafımda mevcut şeyler araı H kımıldanı görmediğim, bilmediğim münasebetler var sanın Yordum. Odanin içinde, elimde Nâsır Paşanın e dığı paket, dölaşıp dürüyordum. Nihayet resmi olduğu gihi gardroba kaydum. Ben de soyunup yatağa girdim. Uyumak istiyon düm. Belki dinlenmekten ziyade, kaçmak, bir bay düşünmemek için bunu istiyordum. Fakat uyuyamadım. İlk ziyaretçim Muhlle Bey oldu. Kapıya göyle bir dokunduktan sonra içeriye girdi, Arkasından Busfalos, elinde bisim gazete vardı. — Sabahtan beri seni dört gözle bekliyor. dum. dedi. Nerede İdin? Makalen çok güzel. Aferin küçük. 'Tam istediğim. gibi. yazmışsın. Yattığım yerden: — Farkındayım.. dedim. Sade ben değil, Nâ- mar Paşa da farkında, Bana, Muhlis Bey söylemiş, uşkınız., dedi. Muhlis Bey, söylediklerime ehemmiyet ver- 4 Kirer girmez kanapenin üzerinde t kafasına, bir sirkte Hamlet numarı muş gibi Dirdenbire koşan ve onunla senli benli konuşmağa — baslayan Busfalos'un yanına git Onu boynundan tutarak felsefi mülâhaza- larına son verdi. — Zekâ epeyce ucuzladı, desene. — Belki de bedava dağitiliyor artık.. Fakat | Allahaşkına bu hayvanın başını böyle tutmayın! Kaç defadır size söyliyeceğim, unutuyorum. Bö- Racak gibi boynundan yakalıyoı Bu sözlerin Muhlis Beye bu derece tesir ede- ceğini bilmiyordum. Birdenbire — yüzüme, sonra ellerine baktı. Yavaşça: Hakkın var! dedi ve köpeği bu sefer tas- masından tutarak yatağımın ucuna oturdu. (Devamı var) 350

Bu sayıdan diğer sayfalar: