26 Ocak 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4

26 Ocak 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mushih: Dünkü tefrilamızda bir ter- Hd hatası olmuş va, bir Tısun (yazı konulmamıştır. Dünleü tej- * gibamtan ikinci sütununun - guncu satırından sonraki yazı- Tarı neşredilmemiş farzetmenizi 'e bugünkü tefrikamısa olduğu Hidi devam etmenisi rioa ederiz. Helvacı, zor ve ustalığı gör - meğe bağlayınca kirpi gibi bü - gilmeğe başlamiıştı. Evvelce has İşmna alabildiğine hücum eder- İken Şimdi çanına ot tıkanmış, gada veremiyordu. Mollanın elinden yakasını güç hâl ile kurtaran Helvacı, tokrar kendini, kaptırmamak için elin- İden geldiği kadar kendini ko- ruyordu. Molla, hasmım dağıtmak — i- gin kolpolarına başladı, sağdan goldan el ense iç tırpanlar vu- Yüyordu. Mollanın el ense ve tırpanları *t hafif ve, ustalıklı idi. Öy- hoyratçasına ve can yakarca- 'gına değildi. | Fakat, her vurduğu el ense ve tırpan muhakkak — hasmını yerinden " oynatıyordu. Güreş bir müddet böyle eyakta devam etti. Helvacı, Mollayı boyunduruk- la, ve, kapanla ezip yeneyim der ken şimdi kendisi boyunduruğa düşmemek için korunuyordu. Bir daha Mollanın paçalarına ines miydi? Daha hâlü yediği “-boyunduruğun — acısı ” aklından | Bir aralık, Helvacının hare- kete geldiği görüldü. Mollayı a- (Çık bulmuştu. Çapraza girmiş- ti. Bu, Helvacı için bir kozdu. Hazır açık bulduğu ve eline düş- tüğü çaprazı bırakmak avanak- hik olurdu. | Helvacı, çaprazı aldı ve, has- gunı sürdü. Molla, küçük göv- Wesiyle uçuyor gibiydi. | Fakat, birdenbire Helvacının Mollanın önünden uçarak alta "düştüğü görüldü. Molla, hasmı- 'na bir yanbaş atmıştı. | Koca Helvacı yediği bir yan- hıı oyuniyle uçarak hasmının altına düşmüştü. Helvacı alta İdüşer düşmez Molla üzerine çuk landı. ; Helvacı Mollaya oyun kap- 'tırmamak için büzülmüştü. Hele, alt- tiyatrosu temsilleri Tepebaşında Dram kısmında BBUGÜN GÜNDÜZ saat 15.30 da APDAL Buğün akşam saat 20,30 da APDAL “Yazan: Dostoyefeki SON HAFTA * İstikii caddesinde komedi kısmmda BUGÜN GÜNDÜZ saat 15.80 da KİRALIK ODALAR .BU AKAŞAM saat 20.20 da KİRALIK ODALAR KMDN 46 Helvaaı, künteyi de atlattı. Hülâsa; bir oyundan diğer oyu- 'f tam yartm saat Helvacı, has- mının elinden yakasını kurtara- madı. Bir aralık, Mol)ı, Helvi .mıvıi —SAMl MARAVEL gırada Helvi k köl bi h kalktı. Helvacı, yine derifi bir nefe& alarak kabilmişti. Bu, ay kah Molla, ha: mından hiç bir oyun almâm karar verdi; t bir biçimine gi ile dönüp &- rer ya sefer (Arkası var) S Bugü Bugün Kadıköy ve Şeref stad- larında İik maçlarınn 15 inci haftası müsabakalarına devam Bir kaç hafta evvel İstanbul- spora yenilerek millf kümeden uzaklaşan Beyoğlusporun kuv -| wetli hasmını yenmesi bir hayli güç hattâ imkânsısdır. Her iki takımın da oyun tarzı aşağı yu- karı birbirine benzemekle bera- ber, sarı lâcivertlilerin daha teknik elemanlarından mürek - keb bir takıma malik olmaları Beyoğtusporun bu maçta galib çıkmak imkânlarmı azaltmak- tadır. Şurasını da tebarüz ettir- mek lâzımdır ki Beyoğlusporlu- lar ilk devrede Galatasaray gibi kuvvetli rakipleriyle berabere Fakat bu maçta Fenerbahçe- nin gafil avlanmıyacağı ve her me bahasına olursa olsun, kaza- nacağını tahmin etmek yerinde bir kanaat olur. Beykoz - Topkapı Bir hafta evvel, Vefa gibi e- zeli rakihine 1 - 5 lik büyük bir o R AA nkü lig maçları Fenerbahçe ile Beyoğlu- spor Beşiktaşla da tanbulspor karşılaşıyor İs- farkla mağlüp olan Beykozlula- Tın bazan da çok kuvvetli ve büyük takımları-da yendiği va- kidir. Nitekim Fenerbahçeyi on ki- gi ile mağlüp etmeleri buna gü- zel bir delildir. Geçen pazar İstanbulspordan aldığı iki oyun- cu ile takımını takviye eden Topkapıliların bu oyunda galip çıkmak istiyecekleri muhakkak- tır. Zira bu maçı mağlüp bitirii lerse birinci kümede yerlerini muhafaza etmeleri bir şans ese- ri olacaktır. Beşiktaş - İstanbulspor Bugün aşağı yukarı en mü - him müsabaka Beşiktaş - İstan- bulspor karşılaşmasıdır. İstan- bulsporun Beyoğlusporu — yene- rek milli kümeye namzed olma- sı bu oynun kıymetini arttır - maktadır, Şayed sarı siyahlılar bu kuvvetli tehlikeyi kolaylıkla savuşturabilirlerse — gayelerine bir adım daha yaklaşmış bulu: nacaklardır. Fakat birinci lik devresindenberi mağlüp olmı - .yan ve en kuvvetli rakiplerini bariz farklarla yenen Beşiktaş- lların bu oyunda mağlüp ola- caklarına ihtimal vermiyoruz. Hakkının sevk ve idare etti- ği enerjik siyah beyaz takım bil- hassa son çıkardığı oyunlardan sonra kolay yenilir bir kuvvet olmadığını isbat etmiştir. Galatasaray - Vefa Şeref stadında son ve hafta- nın mühim maçlarından biri de Galatasaray - Vefa müsabaka- sıdır. Şampiyona üzerinde sarı kırmızılılar için bir laymet ifa- de etmiyen bu oyunun Vefalılar ca büyük bir hususiyeti vardır. Milli küme yolunda İstanbul- spor gibi eski bir hasımlariyle başbaşa kalan yeşil beyazlıların bu kuvvetli engeli bertaraf e- debilmeleri için büyük bir gay ret sarfederek bu müsabakayı kazanmak istiyecekleri tabiidir. Fakat şunu da söylemeden geç- miyelim ki Vefalılar Galatasa- rayı en zayıf yakladıkları zamanlarda bile yenememişler- Galatasaraylıların bugün bil- hassa merkezden yapacakları hücuma pek kuvvetli olmıyan Vefa müdafasının — dayanması hemen hemen - imkânsızdır. Bununla beraber Vefalılar bu maçlarını kazanırlarsa milli kü- meyi garanti etmiş olacakların- dan ellerinden geldiği kadar ça- hşacakları muhakkaktır. İsteğimiz takımlarımızın bize heyecanlı ve tatlı, kavgasız, gü- rültüsüz fudbol maçlarını sey- rettirmeleridir. Takımlarımızın hepsine muvaffakıyetler temen- ni ederiz. Oğuz Giüney Yağrk SBAHATAN SABAHA Bir eksiğin faydası (Baş tarafı 1 Inel sayfada) kaklarında, cadelerinde yür yenler çoğaldığı için tramv dan gikâyet edenler azaldı Tramvayla yarım saatlik bir yo- la gidecek olanlar, saat sekizde veya do in başında bu- lunacak olanların çoğu artik | tramvayı beklemiyorlar, Çantâ- sını, bastonunu alan yola çıkı-| yor. Yarım saatte — gidecekleri| yere bir saatte varmadıklarını da görüyorlar. Vakıa tr at sürer, Fakat tarafa bırakınız; beklemek için ya tramvay n? abah eti g Bunu da hesaba katınca erken işe gitmiye mecbur olan-| larla akşam beşten, altıdan son | ra geri dönmek istiyenler yaya yürümekle pek bir şey kaybet- mediklerini anlıyorlar. Bu anlayış tramvay idare: nin aleyhine oluyor. İster mi: niz herkes yaya yürümenin va> kit noktasından bir kayıb'olma- dığını, fakat keseler için kârlı olduğunu Aanlasın, alışsın ve tramvaya binmez olsun?.. Hele bir de yaya yürümenin sıhhi faydaları da bu - gidişle tecrübe edilmiş olacak!.. Ma- lüm ya, Selim Sırrı üsmısnuıh ve gıhhi nasihatlerde bulunan mütehassıslar dalma yayan yü- rümenin faziletlerinden bahse- der dururlar, — Her gün bir iki saat yü- rümek kadar vücude, kafaya, hazma faydalı hiç bir şey yok- tur. Hele şişmanlar, yahud gşiş- manlığa müstaid — olanlar için yürümek birebirdir. Bunu senelerdenberi işitip de bir türlü tatbik edemiyenlere tramvay idaresi zorla tatbik et- tirdi. Bu suretle tramvay ara- balarının eksikliği zararlı değil, faydalı olmya başladı. Allah ra- z olsun!.. — Behçet SAFA ——— İkramiye “yüzünden “Ulus,, refikimizde okuduk: Yılbaşı piyangosunda 5000 lira isabet eden-64343 numarlı bilet yüzünden şehrimizde ente- resan bir hâdise olmuştur. Po- lise akseden ve tahkikatına de- vam olunan hâdise şöyledir: 64343 numaralı yılbaşı bileti- nin bir parçasinı alan Rasim a- dında birisi yılbaşından 4 - 5 gün evvel bir evde beraber obur- dukları eski tapu mük iğün - den malülen mütekait Tevfik a- 4 dında birine bilet için ortaklık teklif ediyor. Tevfik bu teklifi kabul ederek 125 kuruşu yeriyor ve ortak oluyorlar. Bilete her ikisi imza ettikten sonra Tevfik komşusuna bilet sende — kalsın diyor. Ve bilet Rasimde kalıyor. Yılbaşı gecesi bilete 5000 lira isabet ediyör. Rasim paranın yarısını komşusuna.- vermemek için çareler arıyor ve nihayet o- fort tedarik ederek imzayı kaldı rıyor ve orta mektepte okuyan oğlu Rasime ayni yere imza at- tırarak parayı alıyor, oğlu adı- na bankaya yatırıyor. B. Tevfi- ğin iddiası budur. Tahkikat ne- ticesinde hakikat meydana çıka- caktır. Polis müdürlüğü ofort kullanılıp kullanılmadığını anla- mak için bu bileti yipango mü- dürlüğünden istemiştir. Halen şahitlerin ifadeleri alınmaktadır. VEFAT İstanbul umumi meciisi âza- sından avukat Ahmed Arif İyi- cil'in validesi Bn. Nefise Kan- dilli rıhtım sokak No 29 da ve- fat etmiştir. 26 - 1 - 9d1 Pazar günü Kandilli camiinde öğle na- Mazını müteakib Kandilli kab- ristanına deftedilecektir. TÜRKÇE BÖZLÜ nüshası AŞK MACERASI, İPEK Sinemasında DÜNYANIN 8 İNCİ HARİKASI Ve on binlerce figüran FRANSIZCA — SÖZLÜ MELEK Sinemasında Ayrıca: En son FOX dünya havadisleri, Bugün saat 11 de tenzilâtli matine BEREREEEMAMARMC Taanılmıyacak derecede müthiş ve muazzam sahneler arasında en nefis bir FEDAKÂRLIK MÜCADELESİ HİNDRÜYASI Başrollerde : TYRONE POWER - MYRNA LOY - GEORGE BRENT nüshası yarım saatlik yol bir sa-| zahmetini bir | beraber bütün dünya sporcuları | | | 26 Hünok LK LıUNLUı( HAYATHM / DAN Eeyagim | Ormana gid leri .- Gitti Şapka devrik. Gözler yayık Ayaklar dalgaya t rer ki lanıyor mu Bsallanıyor lanan düz Be rind gibi stü altına geliyor.. Baş Si Düm sade o mu ldesi d altı üstüne, ü ca mihve- | çıkmış dumamı, ayakların manı mideyi de istilâ etti. Ak şamdan! zmeden — mide mukabil taarruza geçmi, — Öğö; içim dışıma çıkaca Bir daha mı? Ne demişler s içki barışık, ikisi karışık.. | Ööö.. Ah bir kere £ 'ra, sofra hepsi birden mi- deden hüruç eylemekte.. -Hor- tum gibi müzahrefat yolları be- lediyeden 1 yıkamakta.. — Öğöö.. Horoz ötüyor.. * Bar kapısından yeni çıkıyor.. Halbuki barlar çoktan paydos | etti. Geç kalmış.. Kimbilir hesa- | ba dalmış da, saati unutmuş o- lacak.. Bvvelâ sızmış, sonra sızdırıl- mıiş.. Kese darlaşınca — sızı da fırlamış, tâ ciğerine tebdili me- kân etmiş.. Kendi kendine konuşuyorsa da deli değil.. Tam bir veli: — Bir daha mı? Hesab başı- na gelince arkadaşları koydun- a bul. Bir bafra ile gözümü boyadılar. Ayaklar çapari.. Zi Sanki tramvay tarifesi: — Bir daha mi atkadaş.. Ka- fasına taş.. Bundan sonra bir baş.. şlek.. * Bar kapışı, ar kapısı mı? Hâ- gâ.. Elbette kâr kapısı.. Müra- kabe komisyonu mu? O da ne: Bir kere kasap dükkânlarma: “Ce,, demişti de ne oldu.. Es- kiden altmışa biz sızlanıyor - duk, şimdi seksene onlar naz- laniyorlar.. Hem barlar paraya | © kadar hırlar tinsinden değil bi fırıklak şu bar kızını, kolunda ki.. Öyle olsaydı kamçı topaçı gi- bodur adam gece nikâhlamak için tediyesi vacib pul parasını hesap puslasına yapıştırırdı.. Bel kola, kol bele kalb olmus, kalblerse çağlar birer irmak.. Hele kız büsbütün sakız... Gıcırı fazla gelmiş ki boyuna gicir da gicir ediyor: — Allah canını almadı alma- di Bir iki defa ayni hatim.. Er- kek boyuna âmin sevdasında. Nasılsa farkında oluyor: — Benim canımı mı? — Ne münasebet.. Benim ca- nimı.. — Sus şimdi ağzına vururum.. — Vuramazsın.. — Sus diyorum. Sen benim en.. — Ben de vuramazsın diyo- rüm. — Vururum.. — Ne ile vurursun.. Biçare hovarda nihayet mak- sadı anlıyor: — Dudaklarımla — dudakları- na... — A, Vallahi işte dudaklarım.. Cepheye nefyedilen İtalyan - lara, nişanlılarını öpmek için is- tasyonlarda bahşedilen müsaa- de.. Yâni tam sekiz saniye sü- ren bir öpüşme faslı.. Varda, alabanda, sancak is- | kele.. Arkadan bir dirme, daha arkasından dudak indirme. Diğer bir çift.. Gözleri mi karar- | mış, ağızlarını miı açmış.. Ha-| yır.. hayır.. Hayret onların da | ağızları kilidli, Bitpazarı Çilin - giri bile açamaz.. Meslekdaş kızların delâleti ile erkekler de can ciğer oluyorlar, hep bir ağızdan inceli kalınlı ö- tüyorlar.. Geçdi sevgi bağından İç gönül ırmağından vuramazsın, | iği yer g Or n 4 da h x"' Ci . > p âlll YAZM! REŞAD İLERİ anan dudağından | Bâ Uzat bir kiraz Ayşema. — Uzun etme.. Vapuru kaçır-| dınsa kısmetini kaçırma.. — Ne| kadar istiyorsun.. | — Burada olma: irler.. | Korkuyorum.. | — Ne de çifte kavrulmuş - Bun.. —A.. Namusum üzerine söy- lüyorum ki yalan değil.. Şöyle| — Peşin on beş liranı alırım. Aklına bir şey gelmesin şimdi- ye kadar çok canım yandı da.. — Kabul.. Amma yarın akşa- ma kadar.. | — Olsun. — Evin nerede?.. £2 Üer taman İrösicindk,) şimdi de şu sokak içinde.. * j — Ben buranın en kabadayı- | sının canma okurum. — Bana mı-diyorsun., — Ulan deme ulan.. — Ötme ulan., | — Ötüyorum işte.. Arkadan bir düdük öter.. Birinci düdük geliyorum, ikinci kısa düdük geldim.. Polis | vazife başında: — Dünyayı mı pay edemiyor- | sunuz yoksa.. İkisi de payları-| ni almak için karakol yolun- da.. | ö | Sabahçı kahveleri yâni asri Acem kahveleri gürültü ile ke- penklerini örtüyorlar.. Çiçek sa- tan ihtiyar kadın, çöp tenekele- eşeliyen sakalh ikisi de bir hal- ı — Bu akşam da alarga.. Bah- siş deneki. İsmi öyle.. Yoksa içeride her geyi tastamam.. Amla gelgele - lim herkes nesi azmış bakalım diyerek içeriye bereket yağmu- ru gibi damlıyor.. Damla damla göl olur. ler büyür.. Derya olur.. Gö sevdasız, derya da baliksız ol- maz.. Kimi dip tarafa dalmış, ki- * — Ben öyle bili kadınlar dan değilim.. im, Vapuru kaşırdım. da.. ŞN — Biz de çırdık.. — A. Başıma hiç böylesi gel-| memişti.. p )Z s:;'rwm _w,ah 5 kah ça- Ti sathı zücene si dumanlar iç zim caddı l rı da bi ori leylde — izmarti yutmakta * Kepenkli kapı açıldı nerede, Ormanda. Baltasız gidilmez.. hanesine.. — Bu vakit açık mıdır. — Kimbilir.. — Boşuna zabmet. Oafk dedi mi tirink kapamıyor.. — Demek içemiyeceğiz. Neye — içemiyecekmişi Bak birisi içiyor.. — Gördüm.. Aktarın önümük Acaba içki bulnur mu?.. — Beyoğlu dükkünlarındez kiden başka ne bulunur ki. * — Bahçe mi, Fertek mü. — İncir olmasın da. üstü Ayyaşın tebdili havada.. şişe ballandıkça ballanıyor., Bir yudum daha.. yırtık, dem Elindeki yacım — Oh kı — Ben ar le içemem.. — İşkenbi sirkeli çorbanın yanında yeltık masına doyum olmaz mübem - ğin. — Bönde para kalmadı, aet göre.. — Doğru mu söylüyorsmli Alayı bırak.. — Harb tebliğleri gibı.. Namussuzum yok.. Bende de yok.. Namus mu? Hayır para. — Şişeleri geri mi verset. — Bilmem.. Şişe ballanır, ayyaş sallazız. Bir yudum daha.. — Gittiği yer gam görmesl, âfiyet şeker olsun.. Sonra çatlak, yayvan, ekan ve yaptak bir ses zurnadam l zama bir ötüş.. Sabahın Beyağı luna gelişi selâmlanıyor.. Bindim dolaba, çıktım Hsiklis Paraları verdim raki şarala. Reşad İLERİ VAHŞİ Buğgün saat 1l de AAT MADT TEH Yunan ordusunün ilerlemesi... aları 1121 2 280 . S AR A Y Sinemasında BU HAFTA: Tamamen renkli muazzam ve muhteşem #ilminin gösterildiği her seansta salonu tamamen doldurmakta ve yer bulamıyanlar geri dönmektedirler. Baş Rollerde: Çlaudette Colbert - Hanry Fonda İLÂVETEN: FOX Jurnal son dünya ve harb haberlert. Göricenin Atinada zafer şenlikleri. KOŞ tenzilâtli matine. çe SÜMER Sineması Müdiriyeti: İzdihama maruz kalmamalarını teminen — sayın müşteri-| lerinin bugün tam seans zamanlarında teşriflerini rica eder. Mireille Balin — Eric V. Strohsim tardtından fevkalâde bir tarzda yatırılan DİT Müstesna film her seansta salonunu baştan başa doldurmaktadır.. İlâveten: FEVKALÂDE HARB HABERLERİ: Amavutlük — harbi... zaptı... — İtalyan esirleri.. 4:30 . 6.80 ve 9 da V sazamana — Bucün sast 11 de tenzilâtli matine - gaa

Bu sayıdan diğer sayfalar: