20 Mayıs 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4

20 Mayıs 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

altn düşer düsmez Tolla, üzerine çullandı. Derhal emaneye geçerek bekledi. Yar | uf, kemaneyi Böküp — çıkmak | çin Molln iki bileklerinden | yapıştı. Ve, doğrulup — metozuri | kalkmak istedi. * Mollanın bileklerimi e- le geçer takımdan zannetmi: Fakat, iş hic de böyle değildi. Yusuf, bir iki şahlandı, z0r- Tandı, lükir, hasmımın çok kavi ve sinir gibi olduğunu gördü. | Yusul, kemaneden kurtu! -| Maâk için uzan kollarındacı biri-| ni İkemame içinden sokarak Bük-| maeğe çalışta. Fakat — muvaffak | olamadı. Yusüf hizsindan — çıklınacak- ü. Fena — balde sinirlenmişü. | Bu, Molla ne belâ heritti. 'Na- Bi olup ta çaprazını bozüver -| anişti? Hem deen tetilikeli bir haneketle! | Altta mücadele gene uzun Bürdü. Yuntf, bu sefer Molla- ya sarma filân vermemek için zorlandı. Hpeyce — mücadeleden sonra, Yusuf nâçar sarmaya takildi Moha, Yüsüfe gene yazla - muşh. Evvelki gibi boğuşmalar oli Mihayet Yusuf binbir müca- ideleden ve zorluklardan sonra Hasmanın altından kalkabildi. Mülu, — Yusuf, kurtulur Hür- | Aulmaz çırpnarak bir nâra sul Tadi: | Hayda / kardeşim — Maşal- | lahi, Yumuf da, bozmadı o da Ginç ve hazır alduğumu — göstermek -| | sakalıdı : — Hayda Mülla be!. öclanın, Yusufun ikinci ham- desine verdiği mukabil oyun ce- kapaklarının üzerine gelirdi. Yusuf, ba ozun kollariyle has- mımı sağdan ense bağlamış, sol lini de aşağı sahvermiş — sallı- Yusufun, aşağıda sallanan e- diyle, hemcn hemen — hasmımn paçasiyle bir hizada idi. Yani, Mollayı bir cide tek paça bağ- Tayabilecek vaziyette idi. | Molta, hasmamım kol uzunlu- gunu bildiği halde biç çekinmi- yor, ayağım ileri atmıs, büzülüp #oplamp kendisini ve paçalarını koruyacağı yerde inadına dim dik ve serbest duruyordu. Mollanın bu vaziyeti, onu ta- nımmyanlara — hayret ve endişe veriyor, anu tanıyanlara da hiç bir şey olmiyacağı hissini veri- yordü. Koca Yusuf, Mollanın bazı | huylarını idman güreşinde an- | Tamıştı. Mollanın çok - zeki bir | pollivan olduğunu — da sezmiş- t Bu sebeple, Mallanın kolaylık- la hasmının önüne serbestce a- yak basmış olması — her halde Mollanın. avanaklığına — ülület etmezdi. Pakat, her we de olsa insan tabiüsile hareket eder. İşte, Yusuf ta pekâlâ bildiği halde sevki tabiisine uyarak e- dinin altında dolaşan Mollanın 801 paçasına el attı. Ve, tek paça kaparak hasmı- na yüklendi. Maksadı daha ilk hamlede hasmım — mağlup et - mekti. | Koca Yusuf, paçayı kapar kapmaz, Molln, tek ayak ü- zerinde ve sek Bek vaziyetinde kaldı. Şimdi, Yusuf hasmını çelip gdüşüreceğim diye üzerine vürü- ! | kıp İstiklâl Marşı-bugünün kut- | Ekrem Tur gençlik ve spor- OLAK MOLLA| YAZAN:M..SAMİ KA yenreae 155 —— yör ve paça elinde bulunuyor - du, Molla da, tek bir balet gibi sıç gelme ve — köz vermivondu. İki hasmın manevrase gok mühimdi. Daha güreş tarihin- | de böyle bir manera ve hareket | görilmemişti. Yusuf, paga elin- | de hasmım kovuyor, hasmı da sek sek oynar gibi bir sağa İmw sola, bir geriye kaçıyordu. Vaziyet tamamiyle Mollanın edeyhinde idi. Böyle bir vaziyet- te Mollanın yegâne yapabilece- ği pehlivanlık hareketi derhak yüz üstü dönerek alta yatmak- t. ayak üzerindo yor, hasmına ekleme — firsatı | n Molla, her vakitki gibr sa- kindi. Pakat, Koca Yusufur, fazla — heyecanlandığı ve sinir- lendiği halinden, tutuşlarmdan, yüzünden belli idı. Mollanın daha — hülâ güreşol girmek niyetinde olmadığı tu- tuşlarından belli idi. Molis, hasmımn daha yapa- cak hamlelerini bekliyordu. Yıri sufun tek paçasına cevap ver- | miş, meşhur çaprazına da gid- detli makabelesimi yapmıştı Yusuf, düşünceli idi. Molla- yevne yapmalı idi? Nasmana, karşı yapınış olduğu eski: oyun- dan da fena — halde mukabhöle | RAVEL görerek canını güç - kurtarmış- ©. | Yusuf, hasmını ezerek ve bo- mağlüp etmeğ” zarab ve kendi , elense hırpalamaya karar ver Yusufun - tarpanları | hasmını di. - Koca menshurdu. | Yusufun, Ağalı Halil ile yap- | tığı güreşlerde Urpanlarla »has- manan. baldırlarını çürüttüğü ve elenselerle ensasini sişirip mos- | mor ettiği hattâ, güreşten son va baldırları şişen Adah Hali- Hin ayağından kisbetini çıkara- madığı meşhurdür. Koca Yusufun, hakikaten el exse ve tırpan mücadelesi meş- hurdu. Bilhassa, boyunduruk, kurtkapanı, domuz topu oyun- ları hasımlarını: kahhar bir su- vette ezmeğe mahsus oyunlar- | dandı. | Molla, Yusufun güreşlerini ve güneş tarzım tetkik - etmiş, ötekinden berikinden dinlemiş, sonra, Hacı Hüseyin bağında | yaptığı güreşile de hasmın gü- Feş taktiğini dikkatle takip et- misti. Yusuf, işi kwcılığa dökünce, Glenselere tırpanlara başladı. —| —SPOoOR Dünyapılan spor hareketleri ;Beşiktaş B tal—n;ıfx—ıaatasaı'ayî ÇArkası var) | 4_? B takımını 2-1 mağlup etti | 19 Mayıs gençlik ve Spar bay- ramı rmünasebetile dün mı yerlerde spor hareketleri yapıl- d, Beyöğlu Halkevinde: Kalabalık bir seyirci küllesij öÖnünde gençlik ve spor bayma-; devir yaptılar ve bunu mülca - siyetini ifade eder —mnbiyette| gür sesle okundn verev başkı Tamı bakkında heyecamh daki - kalar yasatacak ve gürekli: Tanan bir hitabede bulundu. İn. tizamla sahadan çıkan geneleri spor hareketlerine başladılar. —| Hüreketler: | Spor öğretmeni dalenin idare ettiği muzikle jimnastik hare- ketleri intizamla yapıldı. Bunu boks ve güreş maçları, &letli jimnastik, yavına cesaret hareketleri, lahç kalltanı, erket ve kızlar tarafından milli - ze bek oyunları takip etti. F Bu sene 35 takım arasında yapılan voleybol maçlarında iyi bir varlık gösteren ve-üc kata-| goride birinciliği kazanan lnuvî düneü kategorilerde — basketbol şampiyonu — Kurtülüs — genyük hendis mektebine, ve ikıncı»dar kulübüne kupa ve madalyalar! Fenârha!)_c;e— S;îa an spor. hareketleri | yapı! Haydarpaşa Pertevniyali 4 - 0 yendi | 19 Mayıs Gençlik ve Sporj Bayrarcı münasebetiyle Maarif | Müdürlüğü — tarafımdı Tp | edilen — kazlar ve erkekler ara- sındaki atletizm ve Tırtbol mü- | sabakaları dün — Kadiköyünde ! Fenerbahçe stadında yapılda. — | İstiklâl — Marşını mütcakip | gpor hareketlerine başlandı. Krkekler arasında : Neticeler Oazlar) aibe (Brenköy) 10:9. übedlâ (Erenkoy) ı 200 metre ai (G. S.) 22,7, 2 — Sazai (Haydarpaşa) . 'Yüksek atlama; verilerek spor hareketlerine ni- hayet verildi. Yaplar — bütün bareketler intizamla haşarıldı. Boşiktaş Şeref stadında: — | Dün Şeref stadında Reşiktaş Halkevinin tertip ettiği husuzi #utbol maçları yapıldı. ' Aütmtuğ - Topkapı Hlk müsabakayı — Altıntuğla ' | Popleapı takımları yaptılar. Ma- ç her iki devresinde de hâkim #eynayan Altıntuğ maçı 2 - © ka- zenmağa muvaffak oldu. Galatasaray - Boşiktaş İkinci karşılaşma Galatasaray la Beşiktaş (B) takımları ara-! smda yapılı. Birinci devreyi' her iki takam 1 - 1 berabere bi-| tüirdiler. İkinci devrede hızlanan | Siyah - Beyazlıların — birbirini takip eden akınlarile Galatasa- | ray kalesinden eksilmedikleri | görülüyordu. Nihayet devrenin sonlarına doğru bir sayı daha| yapmağa muvaffak oldular ve Maçr-2 - 1 kazandilar. | Pondikte yapılan futbol maçı Kartal 19 (Telefonla) — Bu- gün Kartaâl spor sahasında Pen | dik kültür. yurdu ile Kartal Gençlerbirliği arasında — hususi | bir futbol maçı yapıldı. Maç çok heyecanlı ve getin oldu. Daha| düzgün ve anlaşmış bir şekilde oynanan Pendik Kültür yurdlu- lar müsabakayı 4 - 3- kazandı- lar. | dmda— 165.| 1 — Selim (İstanbul) 2 — Kevser. (İstanbul). 400 metre 1 — Remzi — (Haydarpasa) | '54(8. 2 — Adnan (Pertevniyal). | 1500 metre 1 — Eşref (İstanbul) 4:18.7. | 2 — Raif (Haydarpasa) . Disk: 1— Fuat (G. 5) 3530. 2— | Nihat (İstanbul). Sırıkla atlama: 1 — Halid tİstanbul) 3:10, 2 — Cevat Galatasaray). Gülle 1 — Alâeddin (Haydarpasa) 12.84. 2 — Nihat (İstanbul). — | Balkan bayrak | 1 — İst. Lisesi (Eşref, Or- han, Güner, Kemal) 2 — Ga- hati - Haydarp: Atletizm hareketlerini müte- akip kırmızı küme — şampiyonu Pertevniyalle beyaz küme şam- piyonu Haydarpaşa lisı | Taklarının YEN SABAHN THARP VAZİYETİ Ş Muharebe için yer| (Baş taratı 1 inci sayfada) | ba bırakmaz. Muharebenin inkişaf tarzaını — kestirmek, di-| lenen yerde mauharebe vermek, çok defa mümkün değildir. Bu harp, baştan başa usiyetler der at'i bir mü büyük kon (900) kilömetre im- bir tahkim man etmişti. Alman dip- önce Avusturya top-! li muvaffakıy ni elde edince, bu 10 bin ra: li tüfekli sistem iş göremez bir duruma”: € Westwall tahkimatı, Asman ordusunun doğuda — uğraştığı | zamanlarda, müttefilderin taar- Tuzunu karşılayacaktı. Maginot ise, bizim hocanm türbesine ben- zeyen şekliyle, Sedân yarma - sından iflâs etmişti. Muharibi bir bölgeye bağla - mak ve muharebe sahasını çer - çevelemek artık bir hayal oldu- ğuna göre, ihtiyacı karşılaya -| mayan vuvrage'lara ümit Tapt- etmenin hata olduğunu 20 ay- hik kanlı denemelerin isbat etti- ğine inanmak gerektir. Silâh, her arazide iş görmeli, talim ve tertiye ve manevralar orduyu hüç bir zemin ve iklim kaydına tâbi bulundurmamalı - dör Dağlar, sular, ormanlar, hat- tâ denizler de bugünkü muhari- bin karşısına gerçekten mühim | bir engel gıkarmıyor. — Eğer, Man$ta. bir ataş-seddi yaratıl- | mıyacağından, Douvres - kayıla- Ymın cehennemi ateşler saçmı- yacağından emin olsaydı, Dün- kerk galibi Britanyaya atla- makta tereddüt etmezdi. Ateş siklet merkezini kara - larda yürütülen zırhlı vasıta - larla cephenin derinliklerine gö- türmek. kudretini haiz bulunan- lar, arazinin arızalarma, cep- henin vereceği güçlüklere ga- lebe etmesini de bilirler. Ame- rikanın harp hazınlığının yıl - larca süreceğini işidince hayret- lere düşmedik: Asri ordu, tepe den — tarnağa — mücehhezdir. Muharip — zarhlanmıştır. “yıldı- rım sür'ati,, bir Fantezi değil, bir realitedir. | Ufak İngiliz Nil ordusunun, birbiri ardınca kaleleri devire - rek, bir kaç misli kuvveti yen- mesinin sebebini, İngiliz — mo- törlü ve zırhlı kuvvetlerinin metanetinde ve İtalyan ordusu- nun malzemece zâfında da ara- mak doğrudür . Alman - İtak | yan Siranaik ordusunu “Mhsır topraklarına ulaştıran da bu kı- rılmaz kuvvetti. Modern ve kuvvetli bir müs- tahkem mevkiin ehemmiyetini bu mütalealar azaltamaz. Tob. ruk “kalesinin bu anda oynadığı ralü inkâra- mecal yoktur. An- cak, çölde hiç bir mımtakaya bağlanmıyan motörlü ve zırhlı orduların, muharebe için yer a- ranmıyacağına dair olan kana- atlere kuvvet verdiğinde şüphe yoktur. Korent, bir mâni - teşkil ede- medi. Adadan adaya sıçravan- lar, şimdi-de, gene diplomasinin yardımiyle mütevassıt bir üs bularak, Imaka kadar atladılar. Bu stratejik esasları da — hiçe sayan aşırı teşebbüslerin müvaf- | fak olup olamıyacağım hâdise- ler gösterecek. Fakat, hâkim bir donanmanın gözü önünde taarruza bile koyulan bir ordu- nun Aftika yakalarına geçiril- mesi, yalnız bir yenilik değil, bir fevkalâdelik ifade eder. Tayyare, ve tank, bilinen prensipleri değiştirmiştir. —Bu- günkü harp'sahneleri, küre par- ıidır. Müharebe için — yer hu mak üzere, nırlar tidat eder zümesi tet lomasisi yoktur. En doğrusu, yer için Muharebe vardır. Cephelerin de rinliğini, muharip memleketle - rin sınırları çizer. rasında 940 - 41 — mektepliler şampiyonunu tayin eden futbol maçı yapıldı. Bu seneki beyaz küme şam- piyonluğunu rakiplerine üstün ar çıkararak kazanan Hay- r karmızı üme şampi- yonu Pertevniyali her iki devre- de de attığı ikişer gölle 4 -0 ağlüp etmeğe muvaffak oldu. Müsabakalar sonunda vali ve belediye reisi doktor Lütfi Kır dar mektepli sporculara kupa ve madalyalar tevzi etti Yıldizin Davutpaşa ku- | lübünün senelik kongresi | Yıdırım Davutpaşa Başkanlığından : Kulübümüzün senclik kongre si 25/5/1941 Pazar günü saat 10 da Cümhuriyet Halk Partisi Samatya nahiyesi binasındaki iculüp merkezinde yapılacağın- dan kayıtlı üyelerin behemehal | kulübü | teşrifleri rica olunur. - ira taz C- I 'Bayan Aygenin on sekiz ya- şında oldukça güzel bir dazı varmış. Ev işlerinden de çakar miş. Yani yemek pişirmeyi, di- kiş dikmey artalık miş. Bir gün bu kızın bir kasmetdisi çıkmış. Bayan Ayşe, kazını üste- yen delikanlıyı Ömrünün biricik gomcası mür gözlü Aytenini; Allahın emri, peygamberin kavli ile ana | vermeğe razı olmuş. Davetlile- | ri, ikı tarafm yakın akrabasan- | dan ibaret olan bir gece eğlen- | tüsi tertip edilmiş. Nişan hal: kaları takılmış. Altı ay «enra hem nikâh kayılacak, ihem de düğün, dernek yapmacakmış. çarap yumamıyı, süpürmeyi — filan bilir Bayan Ayge, müşan —merasi-| minden bir hafta senva, zerza- vat pazarına — öteberi albağa | gitmiş. Orada, bir buçuk senc- denberi yüzünü görmediği eski mahalle komşusu bayan “Zehra | e karşılaşmış. Ayak üstü nuşmağa başlamışlar. Bir sürü Tüzümsuz lâkırdıdan sonra ba- yan Zehra sitem etmiş: — Ayol. Daha dün duydum. Ayteni mşanlamışsın.. Allah ğurlu, kademli — eisin. — Tabii nişana yeni ahbapları çağır - di an Ayse, özür dilemiş: — Kusura —hakma Zobracı- ğam.. Kimseyi davet etmedim . Haber alabilen kendiliğinden koşup- geldi. Zaten çülgılı mal- gılı bir nişan . Ken- di aramızda eğlendik. Gelerilere birer acı kahve verdik. Blimiz- | de, avucummuzda birşey yök ki... | Ne yapalım kardeş?.. Zaten-sen | yabancı - değilsin... — Sen şimdi bunu bıral ta bana damadından bahset.. Genç mi, ilrtiyar mm, güzel mi, çirkin mi?.. — Bana ahret sualleri soru- | yorsun, « Zehracığım? Daha | askerliğini bile yapmamış.. Bari kazancı yerinde »i — Eh.. Fena değil.. iAıyda e- dine sağlam otuz, kark — lira »ka- dâür bir şey geçiyonmuş. | — Bu devirde otuz, kark- lira | fena para mı aşol?. Şimdi bu kadar para kazamabileni par- maldla gösteriyorlar. —Vâllahi çok sevindim.. Yalan söyleyer- | sam iki elim iki yanıma gelsin. Böyle ce biraz daka konuştul- tan sonra ayrılmışlar. | Bayan Zehra, bir hafta son-| ra Samatyaya gitmiş. Topal Cemile adında bir afpabını zi- yaret etmiş, gene bir sürü geve- | zelikten sonra bayan Zehra de- miş ki: | — Haberin var muayol? «Ay şanım — kızını wişanlamış.. 'Topal Cemile ,hayretle >sor- muş: $ Tracı iğım? Ayten dahaçök kügük | değil mi? ğ —A.. Üstüme iyilik, sağ: lık.. On sekiz yaşındaki kız kü- K olür mu? çI racak çağda. Artik YAyşamı - mın yanına selâmla girmeli.. — Neden selâmdla girmeliy- miş? Kamıma koca buldum di- | ye böbürlenin Böbürlenmesi filân yok.. Yok amma, damadı ebay para alıyormuş.. Ayda — kamk, <elli dira | az mı Cemileceğim? Azolür mu ayel? Adama- kallı para... Benim oğlan günde n iki saat çalışıyor da gene | ayda ©on beş lina zer gıkkarıyor. — | — Bizimki de çoktanberi bor- ta.. Hep bonca aliğ werişrediyc- ruz.. Borç, gartlağa avandı Aysanım gibi bizde birer kız doğursaydık, biner yağlı.damat | bulur, kızlarımızın mürüvvetini | görürdük.. Yalan mi?. | — İşte bunu doğru söyledin .. | Bu devirde laza olan kazanıyor. | Uzatmıyalım. Biraz daha ko- | mışmu: Bayan Zehra, To- H pal Cemileden aysılmış. İ 'Topal Cemile, ükine bir bilet alıp sküdara gidiyormuş. Aitındiş | Tiye de ayni vapurda imiş. Birbirlerini görünce ihemen ya yana gelmişler. Muhabbeti ikı- zıştırmışlar M riyeciğim ?, Çok mevki Daha masılsın Hay- şükür Cemllanımcı- â%vha Yazan: rrem Zeki ı KORGUNAL | ş_.g:::mmmuw ğım. Y asılan, ne ülera- | ğa kavuşmaz - n insana kavu- |oşurmuş.. Kimin aklına gelirdi hi bir gün Üs vapurunda buluşac yle böyle bir birimizi ,görmeyeli bir seneden fazla eluyor, değil mi | — Hemen, hemen.. | — Bizim Ayşecikten ne ha-| ber? | — Üyi ici aklıma getirdin. Ay- | şecik kızının başını bağlamış ..| — Deme.. Allah aşkına!.. De- mek sokaklarda burnumu çeke geke-oynayan — Ayten de insan sarasına karıştı. — Bari 'düğün dernek — yapabilmişler mi? l — Düğünü de; nikâhı da altı y sonraya bırakmışlar.. Şim- | di yalnız nişan yapmışğlar. Ben e Zehranm yalancısıyım. | Ne diyelim? Allah ikisini bir arada mesut ve bahtiyar vet-| sin, Oğlan ne iş yapıyormuş a- Caba?.. | — Neâş yaptığını bilmiyorum Goğrusu, Fakat ayda-elli, ait- | maş İra —kazanıyormuş. İ — Mlükemmel 'para-ayol.. Her | halde ya bir memür veya — bir| fabrikada ustabaşıdır . ... | Altındiş — Hayriye, Üsküdar | dönüşünde, tam köprüye çık-| tığı sırada, Btyemezli Emine| ile karşılaşmış. Hiç bir başlan-| gica düzum görmeden — Ayol, demiş.. Sen, armu - | >âun-sapı, üzümün çöpü- var di ye ince &eyip sık - dokuyadur.. JAyşanım -durdu, durdu”da tur- | mayı gözünden vurdu. Btyemezli Emine, merakla mdi Etyemezli Emine “İlle kızımı boşayacak- 1 !,, diye ayak diriyormuş. Oğlan da “Beş yüz minat verirsen kızımı boşarım ,, diyormuş. Altındis bakmış Piyango mu vurmuş — Ay- şanıma? Ona benzer bir şey.. Kı- zana hem genç, hem güzel, hem de kazancı yerinde bir koca bul- muş. Beş altlı ay sonra nikâh kayılacakmış. — Sen, kazının tur- şusunu kuracakıen galiba. . — Benim kızım Ayten gibi kara cahil değil; bugüne bugün orta mektep mezunu.. Öyle kıt kanaat geçinemez. Kızıma koca olacak delikanlı hiç olmazsa ay- da altmış ,vetmiş lira kazanma- h. Hayriyenin — yüzüne Altindiş Hayriye, hemen ta- & gediğine koymuş: — Aytenin nişanlısıı — ayda yetmiş, seksen lira kazanıyor - Muş. İleride yüz. yüz elli lirava kadar çıkar 'bu aylık.. Btyemezli Emine, evine dö- nünce uzun uzun düşünmüş Bir kolayını bulup Ayteni ni- ganlısında nayırmağa, ona ken- di lazını yamamağa karar ver- miş. Bu işle günlerce meşgul olmuş, nihayet arzusunu yerine getirmiş. Nikâh kayılmış, dü- gün yapılmş. Fakat iş işten geçtikten Sonra mesele anlaşıl- mış.. Meğer bay damat mey- va halinde ayda yürmi liraya çalışan bir küfe indirici imiş .. Şimdi. Etyemezli Emine: — İlle kazımı boşayacaksın!. Diye ayak direyormuş.. Oğ - tan da: — Bana beş yüz HHira tazmi- nat verirsen kızını boşarım- di- yormuş. Bana bu hikâyeyi bir avukat anlattı. Mesele yakında mahke- meye intikal edecekmiş.. Baka- hm davayı hangi taraf kazana- cak?, M. Zeki KORGUAN — Sahi mi söylüyersun Zeh- B Tam kocaya va- |& or maa yaksa? — İ iee- ($ Yarm akşam Ş A R sapuza binmiş. | i Gezmek için benzin çalan gençler Bvvelki gün bir Gtobüsten Polis mektebinde bugünkü merasim Polis Mektebini bitirerek em- benzin çaldıkları sırada yakala-| niyet kadrosuna iltihak edecek nan üçgenç nöbetçi mahkeme- Si Olan ikinci sulh cezaya veril- mişler ve-haklarında tevkif mü- izekkeresi kesilmiştir. — Vedat, YKemal, İsmet adanı taşıyan Buç- dülar “bir-etomobille gezinti ya - pacaklarını, fakat hiç bir yerde benzin bulamadıkları için Sirke- cide otobüs-durağında “bulunan (Kırklareli 39) yplâkalı araba - dan aldıklarını söylemişlerdir. Suçlular hakkında riyaseti tevkif kanarı vermiş - | EIÖÜA | Gayet düks we parla Büyük PARİS MOULİN Hal danslı, şarkıl zengin ve göz kamaştıman hari için yerlerinizi kşan Sümer Sinemasında | iMarika Rö lo Janine olan yeni polislerimize diplo - maları verilmek üzere bu -gün bir merasim yapılacaktır. — Bu maksatla sabah saat 10.30 ye- ni mezunlar 'başta olmak üzere Taksim âbidesine. gidilerek bir gelenk — konacaktır. - Öğleden sonra saat 16 da mektebin $ bit Polisler âbidesi önünde me- rasim yapılarak - polis diploma - ları verilevek ve bomba - vak'a- | -smda şehit olan genç polisleri- öbidenin kaide - hâkedileeel. mizin. isimleri sindeki mermere V otân 5kk | ir çerçeve içinde BLEU Revüsünü h ve varyeteli ika filminde takdim edecektir. evvelden aldırınaz. Şehanme Bir ZARAH LEANDER'i Cati Fr Rejisör /MARİE UFFA SÜPER FİLMİNDE takdimi münasebetile MÜSTESNA GALA MÜSAM Sİ Yerlerin- evvölden &ldı s4 rica olunar, T EKT AAA elidh'in mulileşem ve emsalsiz şaheseri RALİÇENİN KALBİ . Sineması | Yıldız Olan STUARTJ

Bu sayıdan diğer sayfalar: