21 Mayıs 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

21 Mayıs 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

21 Mazs 1911 Bir hezimetin tarihçesi (Baş taratfı 1 İnci sayfada) üzere teftişe çıkmıştı. General, Belçika krah, İngiliz başkuman- danı Lond (Gort) ve general MBillotte) le buluşup kendile - Tile herhangi bir manevra icra- / hakkında müzakerelerde bu- kundu. Bu konuşmalar netice - | sinde şu plânın tatbikı karar- & (weygand ) plânı Belçikalılar 1914 harbinde oldukları gibi (Yser) -r | | | yapmış ıl | mehri boyunca mukavemet ede- ceklerdi. Bu müddet içinde In- gilizler ve Fransızlar cenuba doğru cephe almış bir vaziyette hücuma geçecekler ve (Bapau- me) le (Cambrai) istikametin- de sekiz fırka kuvvetle taarruz edeceklerdi. İngiliz hava kuv- vetleri de bu taarruzu besliye- ceklerdi ve nihayet düşman ta- rafındana çılan gediğin öte ta- rafında yeni Fransız kuvvetleri grupu, yani üçüncü ordular grupu, şimal istikametinde hü- cuma geçecekti ve bü suretle Almanlar iki cenahtan da sıkış- tırılmış bulunacaklardı. Büyük bir talihsizlik eseri o- larak içtimadan çıkan General (Billotte) in otomobili bir kam- yonla çarpıştı ve başından ağır Surette yaralanan general (Cas Sel) e nakledildi. Birinci ordu kumandanı General — (Blan - chard) da muvakkaten ordular grupu kumandanlı; derühde etti. Mumaileyh ayni zamanda birinci da muhafa grupu kumandanbı emrinin resmen verilmı tizar ediyordu. Halbuki bu res- mi emir vak'adı gün sonra gelebildi. General (Weygand) ise, ha- va yolu sartık çok tehlikeli bir şekil aldığından *bir - torpitoya bindi ve 21/22 mayıs) - gecesi deniz yolu ile Parise avdet ede- bildi. Pariste müzakereler General (Weygand) - Parisa yarınca umumi karargühta bir toplantı yapılmıştı. Bu toplan- 'tada Başvekil (Reynaud), bay (Çörçil) de hazır bulundular. Ge- neralin plânı resmen tasvip e- dildi ve şu karanlar ittihaz olun- dü: 1— Belgika kuvvetleri(Yser) Üüzerine çekilip su bendlerini a< çacaklar ve müdafasdü * kala- caklardır. 2— İngiliz ve Pransız ordu- ları, sekiz fuka He, yirmi dört Baat Zzarfında (Cambrai) ve (Bapaume) un cenebugarisi isti- kametinde - taarruza — geçecek- derdir. 3 — Gerek “İngiliz, gerekse Fransız orduları için hayati bir ehemmiyeti heiz bulunan bu harpte İngiliz hava kuvvetleri muhbarebenin devamı müddetin- ce gece ve gündüz bütün vesa- itile taarruza yardım edecek ve bu taarruzu besliyecektir. 4 — (Amiens) e doğru iler- liyen ve (Somme) nehri boyun- ta bir'hat teşkil eden yeni Fran sız orduları grupu, İngiliz fır- larile birleşmek üzere şimale leveccüh edecek ve cenuba doğ- ru (Bapaume) umumi istika - metinde hemen taarruza geçe- | sektir. | Bu suretle vaziyet Çok va- him olmakla büsbütün ümitsiz telükki edilmiyordu. Zira şimal- de birinci ordular grupu, cep- hesi cenuba müteveceih bulun- duğu halde, bir gayretle kendi- sini kurtarırken üçüncü ordu- lar grupu düşmana bir darbe indirecekti. General (George) bu plânın tatbikı için her ordunun vazife-| sini şöyle tesbit etmişti: İlk darbeyi General (Frere) in ku- mandası altındaki yedinci Fran- sız ordusu (Roye - Bapaume) mihverinde indirecekti. Bu or-| du harekete geçmeden - evvel| kuvvetlerini — cemedecek — ve (Somme) krinin — cenubunu düşmandan te: kti. Ye- dinci ordunun cenahında, General (Towr'son) un kuman. da ettiği altıncı Fransız ordu- gu, takviye kıt'aları almakta 0- lan düşmanı (Aisne) nehrinden geçirmiyecekti ra ordusu ise (Sedan) üzerine bir tesbit taarruzu yapacaktı. Maahaza (Abbevdeille) de bı- rTakmış olduğumuz düşman ile-| ri hareketine devam ederek da-| ha ziyade ilerlemişti. Hattâ de- | 'niz kıyısına kadar varmış ye uç kuvvetlerini - (Somme) un gol sahiline bile geçirmisti. Bina- enaleyh (Basse - Seine)i hima- ye etmek için — hatlarımızın garp müntehasında da âcil ted- bizler sima kiyordu, CArkası var) — 19 | dutlarına ulaş | gelmesine ve, A (Baş tarafı 1 İncl sayfada) vap alınmayınca hücuma ge çilmiştir. Habbaniyeden 25 ki- lometre kadar bir mesafede bu- lunan bu mühim köprü başının işgali, Falluğahdan çöl tariki ile ancak 50 kilometre uzakta bulunan Bağdada giden yolu açmaktadır. Iraklıların muka- vemeti şiddetli olmamış ve kıta- larımızın hareketlerine tekad - düm eden ağır hava bombardı- manları muvaffakiyetimizi ge- niş mikyasta kolaylaştırmıştır. Hücum esnasında bir Alman Messerschmitt tayyaresi gö müşse de, avcılarımızın hücumu karşısında süratle uzaklaşmış - tır. Beyrut, 20 (a.a.) — dan bildirildiğine göre, Ir. riciye nazırı B. Naci Süveydi Su | udi Arabistanı merkezi Elriya - | dan dönmüştür. | Diğer taraftan bildirildiğine | göre, Irakın Kudüs baş konso - losu hususi bir vazife ile Tah - rana gönderilmiştir. Yeni bir kanun lâyihası Ankara 20 (Telefonla) — Top | rak Mahsulleri Ofisi kanunu - nun bir kısım maddelerini de- ğiştiren kanun lâyihası bugün | Meclise geldi. | Bu lâyiha, hem afyorların O- | fis tarafından satın almasını | mecburi kılmaktadır. Lâyihanın diğer bir maddesi- ne-göre, afyon kaçakçılığına iştirak eden memurlafla ham afyonu memleket haricine çı - 'dad- k ha- karanlar tecziye edileceklerdir. Tala, bele e SN e EZERAA A LA Aimanlar | İçinde 200 Ameri- kalı tulunan bir gemiyi batırdılar (Baş tarafı 1 inci eayfaca) | 200 Amerikalı, Birleşik Ameri: ka devletlerinin ittihaz edece hattı hareketi tayine yarayacak olan âmillere yeni bir unsur ilâ- ve etmektedir.,, NeWs Chronicle — gazetesine Vaşingtondan bildiriliyor “Amerika hari nin — gösterd y Zamzam hâdisesi neticelerinin henüz tamamiyle tebellür etme- | miş olduğu hakkında Amerika- | da müşahede edilen umumi ka-| naati teyit etmektedir. ,, — Berlin Tİtalyan - Alman dostluğunun kıymetini tebarüz ettirmekte ve | iki memleket arasında esaslı bir | anlaşmanın mevcudiyetine deâl- | let etmektedir. Hırvatistanın Ma caristan ve Sırbistanla olan hu- dutları henüz tesbit edilmemiş- tir. Bu hudutlar Sırbistanın mu- kadderatı tayin edilirken mih- ver tarafından çizilecektir. Bu- günkü hal şekli Bismarkın usul- lerini hatırlatmakta ve nasyo - t diplomasi usulle- klik husule ge- ermektedir. Irakla Almanya araşındaki diplomasi münasebetleri mesele- | sinin hal edilmiş olduğu fakat| bu hususta hiç bir resmi tebli - gatta bulunmuyacağı söylenil- mektedir. bellerinden düşen kumandanlar içine girmekten de kunumıuş—i tu. Fethi Okyar ve daha ba: mınmış zevat yeniden Bekiri Bölüğünde hapsedilmişlerdi. Atatürk; şimdiye kadar hü-| kümet ricaliyle, ecnebi münles - silleriyle Istanbulun mütelessih ta- | içtimal zümreleriyle Vaki te- maslarının - hiç bir netiğ& vere - miyeceğini görmüştü. O; her gün degişen ve gittikçe köleleş- mekte olan ve hiç bir haliyle mil- leti temsil edemiyen hükümet- lere yardım etmek veya vatan ve millet ne olursa olsun; yalnız mukaddes addettirmek istediği şahsını ve saltanatını bir istip- di mutlakla yaşatmak 'iste - yen Vahideddini desteklemekle artık hiç bir iş yapılamıyacağını ve son kararımı vermiş- ti. O büyük adam: “En büyük noktai siyanet ve men'i şefaat olan,, milletinin sinesine sığına- rak 0 ebedi cevheri kudret ve celâdetten kuvvetler çıkaracak ve müstevlileri temiz toprakla- rımızdan kovacak milleti istik- lâle ulaştıracaktı. Bir gün Kocaeli Şibihcezire- sinin Taş köprüsü üzerinden ve ya İzmit körfezinden istifade e- dilerek yirminci kolordu hu - ak bir yolun em- tedbirini bana niyete alınması emretti. Gebze, İzmit, ve Değirmen - dere istikametlerini etüd ettim. İcabında ikimize canlariyle, lariyle iltihak edecek yerli ve muhacirlerden ve fedakâr va- tanseverlerden — küçük >küçük müsellâh kuvvetler bulabilmiş ve kumandanımın nezdine dön - müştüm Atatürk, ve faaliyeti ç yol bul bu küçük - teşkilâtımızın emniyet edilir. bir ormanların yap - iklanmasına intizarı faydalı örmüşler ve bu teşekkülümüz- le münasebetimin kuvvetli ida- mesine emir buyurmuşlardır Elinde dipciği tamamiyle yan- mış bir mavzer filintasinin me- kanizma ve namlusuna — dipçik yapmakla meşgul bulunan mer- hbum Yahya kaptanla üç beş arkadaşı ilk müfrezemizi teşkil edecekti. Bizi böyle müfrezelerle sevk- eden sebep; Kocaeli gibihcezire- ttiğim — vaziyet nuş, ve ma - hale miyle Btatürkün hoyatından yazı'mamış hatıralar a p HN vayıstan evvel Atatürk Vahidettinin Cuma selâmlıklarına -gitmiyordu üzerindeki Türk lerini kasıp kavuran Rum çetelerinin | ve İstanbul hükümetinin tekip | in | ay kolay ilk hamlede gadrine | ü tak içindi. Atatürkle kendime cephane - iyle birlikte birer mavzer fi: le iki el bombası “hazır- | lamaştim. Tasavvur ettiğimiz| yollar güzergâhınin haritalarımı ikmal etmiştik. Ansızın bir gün Atatürkün bizzat tespit ettiği Gebze - civarından — Tayşancıla inen yolu takip ederek Yahya ile ark arına mülüki olduk- tan ve onları da beraberimize aldıktan sonra Yarımca civarın- dan Değirmendereye geçecek - tik. Değirmendere havalisinde U- | mumi Harp içerisinde eşkiyalık- | ları ile Türk köylülerini izrar e- | den ve bahçıvanlıktan yetişmiş| ve şakavetten vazgeçi m üç| beş kişilik kuvvetindeki çeteyi| de müfrezemize ilâve edecek ve Iai Yenişehir havalisinden | geçerek yirminci kolordu - kıt'a-| tından birine ulaşmak kararımız| plânlanmıştı. Diğer taraftan zaretine getirilen Müşir Şakir Paşanın bacanağı yarbay dok-| tor Bay Ahmet Rağit beyle sıkı münasebette bulunuyor. - | düm. Bu zatla yalnız karabeti- | miz dolayısiyle görüşmiyordum. | Hakikaten — Ahmet Raşit mer- humu mamuslu ve feziletli bir zat tanıdığımdan hürmetle se-| ver sık sık apartımanına gider ve kendisiyle memleket işlerin- de ürkütmiyecek açık dertleşirdim. imüimaileyhe ve tasvirlerim Mu: Kema- lin askeri n ir Pa tanıtmak istiyordum. Yal- nız her iki zatattan da Atatür- kün Anafartalarla Conk mu- harebelerinde tanıdığım ve tap- tığım, ve bilâhare en yakın bir arkadaş gibi takip ettiğim yük- ek kabiliyetlerini gizliyordum. Harbiye Nazırı Mareşal Şa- kir, merhum Bay Ahmet Raşi- din evinde yatıp kalkardı. Bir doktorun delâletiyle uzun örüştüğüm ir paşaya: “O yalnız bir askerdir. Verilen em- ri yapar, Hele Vahideddin haz- retlerine pek bağlıdır. Şevket- meabın Almanya seyahatleri / esnasında kumandanım Muşst a Kemali (İstanbulun ikinci 'atihi) takdiratiyle taltif — bu>| | Suda koyundaki | bir kruvazörde yangın çıkar - eee ZAzl ASA LA esmi harp, F aB tebiliğleri Cenup mıntal l kkcı yağmurlar harekâtı, şafına muvakkaten mâni ol- maktadır. Irakta, Irak kıtaları - ile kısa | bir çarpışmadan nra İngiliz kuvvetleri Fallujah şehrini zap- | tietmişlerdir. Burada mühim bir köprü sağiam olarak bulunmuş- | tur. | Habbaniyede ve Basra min - | takasında vaziyet sakindir. Giridde Alman paraşütçüleri ve tayyarelerle getirilen kıtalar adaya inmek teşebbüsünde bu- unmuşlardır. — Bunlardan — bir kısmı izale edilmiştir., Berlin, 20 (a.a.) — Alman or duları baş kumandanlığının teb- liği: Si Bir Alman denizalt. vapur kafielerine dahil bulur ceman 33 bin ton hacminde mü- teaddit petrol gemisi batırmış - tır. Avcı tayyarelerinin himaye- sinde uçan Stuka tayyareleri gemileri ve Girid adasındaki hava meydan- larını bombardıman etmişlerdir. Bu tayyareler York smıfından mışlar ve yerde bulunan 6 Hur - | ricane av tayyaresini tahrip et- | mişlerdri. Ayrıca altı tayyara | dafi topu işe taramaz bir hale getirilniştir. İngiltere etrafındaki sularda muharebe tayyarelerimiz Wey- mouthun cenubu garbisinde bir İngiliz denizaltısım imha et - mişler ve Milforâ Havende bü - yük bir ticaret gemisini ciddi | surette hasara uğratmışlardır. İngilterenin cenubp sahille - rine yapılan bir akın esnasında Alman avcr tayyareleri hava muharebelerinde altı İngiliz ac- cı tayyaresiyle bir maharebe tay | yaresi düşürmüşlerdir. İ Dün gece muharebe tayyarele rimiz İngilterenin cenup ve ce- mubu şarki sahillerindeki oli - Mman tesisatına hücum etmişler - dir. Düşman ne gece ne de gün 4 düz Almân toprakları üzerine akın yapmamıştır. Süveyşe bir hava akını Londra, 20. (a.a.) — Süveys mıntakası üzerine yapılan ve dünkü Kahire tebliğinde zikre - dilen akın esnasında üç düşman tayyaresi tıahrip edilmiştir. Bun ların ikisi tayyare dafi batar - | yaları, biri de İn; ayyareleri tarafından düşürülmüştür. Bu mıntakadaki telefon hatlarında biraz hasar vuku bülmuştur. Di- ğer hasarlar pek ehemmiyetsiz- dir, Harbiye Ne- —e eee aa aa aa Zatı şahane ken-| dilerini çok iyi tanırlar. Her iş- lerinde yaverleri Mustafa Ke- mal paşadan âzami istifade ede- bilirler. Es zatı devletleri kendileriyle eler. Musta-| fa Kemalin saydığım askeri ev-| inı bendenizden daha iyi tak- buyuracaklarından eminim.. | dört senesi için- de İttihat ve Terakki zümre- | siyle uğraştı durdu.. Politika - dan nefret eder. Müşarünileyhin ordu müfettişliklerinden biriyle çırak buyurulması zatı ye teklif olunamaz mı? Bir tec- Tübe buyursanız, memleket ve ordu için kıymetli bir kuman - dan kazanmış olacaksınız,, cüm- leleriyle hülâsa edilön — Atatür- kü anlatmış ve emniyet ve iti- mad yaratmağa çalışmıştım , Sözlerimi, mareşal Şakir mer- humun tekrar ettiği suallerine; tereddüde düşmeden ve mâna medlüllerini değiştirmeden diğim cevaplarımla inanılır b hale getirdim. Bu mülâkatimden bir iki gün sonra da V dinin ikinci es- vapçısı bay Kılıca tesadüf etmiş; çok hürmet ve muhabbet gösterdiği kumandanımın cu- ma selâmlıklarına neden devam buyurmadıklarını sormuştu. , yurmuşlardı. dir Büyük harbin ane- ı n Giride Alma Paraşütçüleri indi (Baş tarafı 1 Inci sayfada) Giritteki - kuvvetlerimiz, İn- | gilizler, Yeni Zelândlılar ve Yu-| nanlıları general Preybergin ku- T«andası altındadırlar (alkışlar). Düşmana en azimkâr bir muka- vemet — bulunacağına itimadı - miz vardır. Churehili, harbin diğer safha- ları hakkmda beyanatta bulun- duktan sonra, celsenin nihaye- tinde bir kere daha Ciritteki vaziyetten bahsetmiş ve demiş- tir ki — Bu yapacağım beyanatın büyük bir ehemmiyette olduğu- nu iddia edemem. — Bu beyanatı sırf toplanmış bulunduğumuz- dan ve Avam Kamarasının ken- disini tamamiyle haberdar tut mamı çok hararetli surette arzu ettiğini düşündüğümden dolayı yapıyorum. Suda — boyuna muhtelif tayyare na karşı bir çok bombardımanlarından — sonra, 1500 kadar düşman askeri Ye- ni Zelânda muharebe ünifor - masını İâbis olarak (nefret ve istikrâh tezahürleri) paraşütler- le ve askeri nakliye tayyareleri ile, Hanya ve Malemi mıntaka- sında yere inmişlerdir. Bu ha- ber, bugün saat 12 de gönde- rilmiştir ve askeri makamlar, yete hâkim — bulunduğunu | ylemişlerdir. Saat 15 dd gönderilen muah- hir bir rapor, faşılal hava bom bardımanları ve bilhassa hava dafi bataryalarına kargı - mit- ralyöz ateşi ile müterafik de- vamlı keşif uçuşları olduğunu bildirmektedir. Hanya ile Malemi — arasında düşraan terafından ele geçirilen bir askeri hastahane, şimdi ye- niden geri alınmıştır. Hanya - “Mâlemi yöluğün cenübunda ol- dukça kuvvetli bir düşman gru- bundan henüz - temizlenmemişi oldüğu Bildirilmektedir. Fakat sanıldığına göre, başka Gü- tublara hâkim olunmuştur. Ma- lemi tayyare meydanını — işgal teşebbüsü şimdiye kadar akim | kalmıştır. Hareketin şimdiye kadar nâ- sıl cereyan ettiğini bilmek i: yeceğinizi düşündüğüm için bu beyanatı vaptırm. “(âlkışlar) Churehili, hafbin diğer saf- haları hakkında demiştir ki: — Amba- alaği zaferi, dük d'Aosta ve dükun elinde kalan | kuvvetlerin heyeti umumiyesi - nin teslim olması ile neticelen - | | ve civardaki meydanları - şiddetli hava SÜTNİNE İSTİYENLER Soraz- zarbası. l M KüVVolli Hal Viplomaları verildi : olmak istemiyordu. Allahm bir (Baş tarafı 1 inci sayfada) belâsı ki bir belâsı,.. yf 'TTeker, çifter de toplanan polis mektebinin bu | , kaland K enhlanmd nap biR Ge| ŞAT YoN Tt Haa » ğızdan bando ile söyledikleri İs- | vindi Gkasyi VZ a İ VÜ tiklâl Marşı ile baglanmış mü . Turdü tekmeyi, Bir gün ayvacı teakiben mezunlar âbideye çe- h""'is ll ym"’;“'“"eğ_ lenk koymuşlar ve and içmişler- BB | işlemi dir. Bundan sonra âbideye Em-| sliyan trenleri seyrediyorduk. niyet Müdürlüğü namına: çelenk Veni YENİ Kuvvetli Hakkı bizim mahalle- İk aylık erkek çocuğum var. Sıhhatli bir kadınım. Doktor muayenesiyle sıhhatli olduğum tahakkuk ettirilmek — şartiyle sütannelik yapmak istiyorum . İsteklilerin aşağıdaki adresime mektupla müracaati. | Kasımpaşa Çatmalımesçit, Kuyu sokak 18 numarada Şük”iye Sarayönü Mirimumaileyh yedinci ordu ve Yıldırım ordularında Ata - türkün yaverliğini ifa eylemiş, gençliğine ve acemiliğine r: men kıymetli ve asil bir k tere sahip olduğunu he | teslim ettirmiş olan Muzaffer | Kıheın bi olduğundan | “Atatürkün Vahideddin tara - fından ihmal edildiğinden - pek & R r olduğunu, e: bir zamandır, Almany yahatinde ald rahat arının hafif hafif devam et en cuma resmi âlilerine | buyuramadıklarından üzüntüler içinde olduğunu,, söy- | bir münasip fırsatta ük arzolunma- ettim. Kumandanımın ğüm zaman vâki hikâyelerimi| arzettim. Üç gün geçmemişti ki Bay Münir Kılıç selâmı $aha l neyi Atatürke getirmiş ve pı dişah fahri yaverinin — istif hatırında bulunduğunu — arze mişti. Bu aralık Dahiliye Vekili bu- lunan Bay Mehmet Ali mer- hum da “Yüzelliliklerdendi.,, A- tatürkü evinde ziyarete geldi. CArkası var) yanma döndü-| — konmuş ve mikrofonun önüne gelen Polis mektebi birincisi Cahit Akhan, bir hitabede bu - lunarak vatan hizmetinde polis- lerin üzerine düşen vazifeyi canla başla ve tam bir feragat- le yapacaklarını bildirmiştir. Bu sözlerden sonra âbidenin önün - de bir geçit resmi yapılmış, bu suretle merasımin ilk kısmı ni- hayet bulmuştur. Öğleden sonra yapılan Pera- palas otelinde vazife — başında şehit olan, Reşad Mutlu ve Mah mud Ardıcın isimlerinin polis gehitlerinin âbidesine taliki ve| yeni mezunlara diploma verme Merasiminde İstanbul Vali ve Belediye reisi Lütfi Kırdar, İs- | tanbul Komutanı İshak Avni Ak| dağ, Parti İdare heyeti reisi Reşad Mimaroğlu, Emniyet Mü dür vekili Salâhaddin Korkut, bütün kaymakamlar, şube mü- | dürleri bulunmuştur. Merasime , ikı Ti borusu arasında şehitle - rin hatırasına bir dakika süküt edilmesi ile başlannuş, mütea- | kiben İstiklâl Marşı çalınarak bayrak çekilmiştir. | Bundan sonra kürsüye gelen | Polis mektebi Müdürü Ahmet | Demir bir hitabe vererek polis; şehitlerinin hatırasını anmış ve meslekin ehemmiyet ve kutsi - yetini tebarüz ettirmiştir. Müdürün nutkundan — Sonra | matem havası Çalazken bir polis | tarafından polis şehitleri âbide- | sine-Reşad Mutlu ve Mahmut | Ardıcın isimleri talik olunmuş ve hazırlanan çolenidler âbideyo » vazedilmiştir. Müteakıben Polig. mektebini birincilikle bitiren Konya mit- rettebatından 31 Cahit Akhao demiştir ki: “— Polis şehitleri abidesi, Mahiyetine nüfuz eden na zarlar senin betondan ve mer- merden yapılmış bir kütle ol - medığını görüyorlar. Sen memleketimiz uğrundan canlarını feda etmiş olanların | timsalisin. 'Taştan mevcudunun | Gtrafında vazife kurbanlarının | daima yaşıyan ve yaşıyacak ©- lan muazzez hatıralarından örül müş canlı bir hâle var. Senin temsil ettiğin aziz ölüler, vatan müdafaası uğrunda can veren askerlerin şehadet mertebeleri- ne yükselmiş büyük ruhlardır.,, Cahit bundan sonra mesl!ekin ehemmiyetinden ve kan'au tem- sil etmenin şerefinden - bahıse- derek sözlerini göyle bitirmiş - tir: İman dolu kalp'srimiz - den taşan samimi duyguların ifadesi olan yeminimizle yakışan bayırlı halefler olaca mızı bir kere de manevi huzu - | runuzda tekrar edi; uz. Vak- tile sizin yeminlerinize sadık o- larak yarattığımız hamaset des. tanları bizim de Bize güveniniz ve ebedi meske- amacımızdır ninizde rahat uyuyunuz aziz şehitler.,, Bundan sonra talebe muzika | ile “Güneş ufuktan do ğar,, marşını söylemiş, miü- akıben — Vali, İstanbul Ko mutanı ve Parti Müfettişi me- | zunlara diplomalarını dağıtmış- lardır. Mezunların a: li 226 dır. Bi rinı ikinci v üçüncüye — ça-| rak birer saat hediye nuş- | / Kuru Türk B:va ltme 30 Mayis T ü1 şubesindi rumu / İstanbu — İsteklilerin hati 4 ) Bin! | tin inzibat ve asayi | ve genç dimi narak bu halde vakkat teminatı lilerden birine kızmış, kovala - mış, yakalayamayınca bize rast lamış, hıncını bizden çıkarmak için ikimize birden bir kötek attı, bir kötek attı. Kaçama - dık. Pestilimiz çıktı ama, biz de yanına bırakmadık, elimize ge- çen balas taçını fırlattık kafa- sına, İki üç yerinden yardık. Bununla beraber Zindık. Onu eczahaneye gö düler, bizi de birer fasıl dayak daha yemek üzere evlerimize... üÇ Önüne gekün. ol a ne - saldırı- yordu. Önüne gelen mahalleye dalıyor, topyekün hücuma kal- kıyordu. Mahallelerin çocukları evlerinden çıkamaz oldular. Ne yapalım, nidelim? derken yine Ayvacı İbrahimin aklına bir harp plânı geldi. Serezde - bir - çok yerlerde olduğu gibi - ev- den eve geçilir kapıcıklar var- dı. Kapıcıktan kapıcığa aşarak bizim mahallenin çocukları bir bahçede toplandık, öbür mahal- lelerden de ayni sevkulcey u- sulile murahhaslar — çağırdık, Uzunca bir müzakereden sonra kat'i ve nihai kararımızı ver -« dik: Kuvvetli Hakkıyı el birli- irliği ve sapan birli- ! Hem öyle dö- ğeceğiz ki bir daha en cılız bir çocuğa bile yan bakamasın, gık diyemesin. Yalnız bir tereddüt geçirdik, Kuvvetli Hakkının da; tar (veteriner) albayı idi. buki bizim babalarımızın rüt- beleri daha küçüktü, kimi çocu- ğun babası da esnaftandı. Fakat karar, karardı. Ölmek var dönmek yok! BSerez mahalleleri tam bir it- tifak halinde büyük gruplara ayrıldık. Büyük - birliklerle do- laşmağa başladık. Bi vaklar altındaki larına gide Sen Mmisin Kuvvetli Hakkı?.. Sen misin Serez zorbası?. Sen misin mahaklelere saldıran?!, Kırk kedinin ortasına düşmüş fareye döndü. Vur vurmaz mı- Kafa göz, ense diz, vur bre vur! Kışladan koşturulan bir böl'k süvari zor kurtardı. Kurtardı ne demek? Baygın bir halde hastahaneye - kaldırdılar. Dayısı namlı bir baytar olma - sına rağmen birşey yapamadı. Serez zorbası Kuvvetli Hakkı belki bir ay yattı, ondan sonra kavboldu. Hâlâ görünmüyo! Bu kıssanın da bir hissesi mak ihtimali varsa da ben raştırmadım. © Ceza kanununun bazı maddeleri değirtiriFyor Ankara, (Telefonla) — Adliye Vekâleti, Türk ceza ka- nununun bazı maddelerini tadil eden bir kanun lâyihası hazırla- mıştır. Ceza kanunun bir nok - sanını tamamalamak — mal 159 uncu maddesine icra mücs sadile | seleri kelimesinin ilâvesine lü - rülmüştür. Uyuşturucu maddelerin ordu anma mensuupları, deve - zum g ve do şi ile mü tep tael- 1 zararla ve emn uğratmak kellef memurlar ve mı beleri üzerinde yapaca rın mel yet kuvveterini etin müda fa na mâni olmak bakımından va- hameti haiz olduğu nazara suçlulara teret- tüp olunacak ceza bir nisbet da- hilinde arttırılmıştır. u İrfar?ıvî Ş. mdaz : n fitre eksiltme a Kü huzurunda Jacaktır arile birlikla

Bu sayıdan diğer sayfalar: