20 Şubat 1948 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

20 Şubat 1948 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| O SUBAT 1948 İMuaviye hakkında çeş aid bir kehanet — Muaviy: azamn: N. acühinin sözü ile, Hindin namuslu olduğu anlaşılınca eski kocası nâ - dim oluyor, onu tekrar almak isti - yor, amma bu kere de Hind istemi- yor: — Benden doğacak hükümdarın senden başkasından olmasını iste- rim, Sonra Hindi Karşılığını veriyor. Ebü Sür 1 düha ferasetli, Hnü mi| Ördevl giligeie Ygöre & ü ckizbe> de hamli eniz ÇezmişiR rasiyyetisi Tabklleva aleytiüüse aöğlenir Tmuhakkak olan taraf yoruz. «Sıdk> bi se, söylensin, güdür, ki Mi zamanında bir devlet kurucusu ve halkları idare et mekte kifayetli olmak bakımından | dünya çapında büyük sayılması :kti za eyleyen bir sahibi hurucdur. Bir (siyaset ümentü)sü şeklinde tedvin eylediği — merhametsiz siyasi düsturları bugünn dahi tatbik kabi- liyetini kaybetmemiş bulunan (Niko 18 Makyavel) in kitabında yazdıkla- ondan çok daha evvel, Muaviye hayatta yapmıştır. Devletini kurar -| iken olduğu kadar, idaresini yürütür 'ten de saltanatını kuvvetlendirmek re sülâlesinin halde ve istikbalde nü fuz ve hâkimiyetini - sağlamaktan başka hiç bir düşüncenin sevkine bo | yun eğmemiş ve bu durum için teh-| likeli gördüğü her manli mülâyemet ve lütüfla olmazsa hile ve şiddetle devirip y an aslâ çekinmemiş tir. | Ne dini düşünce, ne insant duy. | #iddete ihtiyaç gördüğü sırada | onun hareketini — frenliyememiştir. Hareketlerinin sebeb ve mahiyetle-| rini din ve ahlâki fazilet ile telkin| tevzine uğraşmak lüzumsüzdür. | Muaviye 20 sene Şam emirliğin. de bulundu, büyük servet yaptı: Yar dımlarından ve kendi tarafını tut. malarından fayda beklediği adama rin Çukurova ölümle yüzyüze (Baştarafı 1 #mokde) Diğer taraflardan gelen haber- lere göre, Kefeli, Köklü, yaramı Kocabıçâk, baharlı, Ağrıdelik köy lerinde bir çok evler yıkılmış ve Baharlıda 3 delikanlı sı atıla- rak kurtulmak istemişlerse de bo- Bulmuşlardır. Ekiblerden gelen ha berlere göre 50 haneli Ağzıdelik köyünde 45 ev yıkılmış, Fegene, Sel Ahmed ve Ali Ağa köylerinin | de bir-çok-evleri yıkılmış üç dört eve sığınmak suretile barınmışlar dır. Bu felâkete uğrıyan yerlere | kayıklarla, ekmek, sigara ve zey- tin gönderilmektedir tara- fından tayyare il ılması | düşünülmektedir. Bir çok köylerin yıkılan damla- rın içerisine - sular namış ve hayvanların bütün yiyecekleri su- lar altında kaldığı için gece sahba- ha kadar bağıran bu hayvanların feryadı pek hazin bir manzara ar- zetmistir. Demokrat Parti genel başkanlı- Sından Tarsus Demokrat Parti teşk ına felâketzı Te yardım Olmak üzere 300 çadır ve 30 bin lira para gönderildiği telgrafla bil dirilmiştir. Kizilay merkezinden bugüne ka- dar 20 bin lira gelmiş, Mersin id- halât ve İhracat Birliği de 20 bin lira para ile giyim eşyası gönder- meyi teahhüt etmiştir. Tarsus köylerinde kayma n Kızılçukur köyüne bağ h parçasında köyün aşa ği döğrü kaydığı Tarsus kayma- kamlığına muhtar tarafından bil- dirilmiş ve Kayadibi köyünde de 20 dönümlük erazi kayarak 2 cv yıkılmıştır. Bu. kayma mıntakası | ile bugün alâkadar olunamamak- | tadır. 1 Çokmurlu Reşad Akı SEYHAN TAŞMAKTA DEVAM EDİYOR Ceyhan 19, (A: A:) — Ceyhan nehri taşmakta devam et ıı.hrllr'W İskenderundan gönderilan - kazçıldar Deklenmektedir: — Kayıklar — gelince köylere daha esaslı yardımlar yap| Hak mümkün olabilecektir YIKILAN EVLER Adana 19, (A: A:) — Yağmur lar yeniden başlamıştır: Köylere çı karılan sallardan bir kısmı geri dön Haber a a Camusca | İyünde 2, Yerdelende 15, Havutlu & 2, Mihn arda 1 ev ve Iki sa 'dli malümat — Muaviye, nin müşavirleri — İslâmda Wb rüşvet kapısı nasıl açıldı? 60 RAİF ©O n ça kinmezdi, aa 1 bi lirdi: Müaviyeniüi Üç önemli müşa- viri ve yardımcısı vardı Üçü de Arabin. d dir ki — dördüncüleri Bunlar; Âmr bin . As, in doğuşuna Şu'be, Zeyyad bin Ebi yaddır: AÂmr bin Ası kendi ta; çektiğini — evvelce yazmışlık: Âmıli bin Ası Misir valiliği ve Misir datını altı sene ona birakmak şarti- le kendine bağlamıştı Amr bin As çok zengi Öldüğünde 315000 altın yon dirhem gümüş, h leri, tarlaları vesairesi limizdeki. tarihlerden biri deve yükü altın bıraktığını söylü - vari olmuştu: | dinar, 1 mül bsz çiftlik B yor: Dâhilerden Mugayre bin gelince: Aliden umduğunu bulama - Şu'beye yınca Muaviyenin tarafıni tutmuş - tu: Bu adam, pek zeki, idaresi kov vetli, fakat hâris ve ahlâksızdı: Ca hiliyette çapkınlığı ile şöhret bul muşlu Rivayete göre, bin kadar kı Zzın biktini izale etmiş, İslâm olduk | ftan sonra da çok kadın alıp boşa - makla tearüf eylem Hazreti Ö mer zamanında Ümmü Cemil adın| da bir kadınla gayri meşru birleşme sini görenler haber vermişler, fakat Zina cezası olan kırbaçların vurulma sı için fillin en ince teferrilatına ka dar şahadet olunması icab eylediği rini din ve ahlâki fazilet ile telfik lizerine Jâyik olduğu ükibetten kur- tulmuş ve — hattâ şahidliklerindekt eksiklik yüzünden — tanıklar Cezaya uğradılmıştır! Korkunç cezadan kur tulmak görmenin teferrüatı.- Mi tayin ile kurtuluşu temin eyle -| önce halife - nin yanına girebilmek için kapıcı kö leye bal le de İslârı da ilk (Rüşvet verme) kapısım aç- miştir mek üzere şahidlerdi Şiş vermek sure (Devamı var! manlık yıkılmıştır: Adana mörk rin tesbitin: lnan rakam men yıkılmış, 377 ev zinde n evle- devam edilmektedir: A ara göre, 218 ev tama de hasara uğra | miştir ANKARAYA GELE: HABERLER Ankara 19 (husust) — Adanada | ki seylâb felâketi hakkında bugün şehrimize gelen son malümata göre Ceyhan nehri de taşmağa başla - mişt Seyhan — mıntakasında da yağmurların tekrar başlaması endi- seyi artırmaktadır: Seyhan mıntaka | sında köylere g kayıklar -| dan müştür: Bugü bazıları geri dör ne kadar Adanada 216 c 8377 ev kısmen hasara uğramıştır Sel felâketinde insanca bir kayıb | olmamıştır: Öğrendiğimize göre Kı zılay genel 10bin lira para 150çadır, Tarsusa da 150 çadır gönderilmiştir. Bu suretle Kızılayın Çukurova felâketzedele - rine yaptığı yardımın mikdarı 60bin lira ve altı yüz çadıra baliğ olmuş- merkezinden Ceyhana tur: Adana ile hrimiz arası ılıklW felefon irtibatı hâlâ temin edileme miştir lân — Kast Diğer. taraf, Gadas “Köyü: rlar | ya dolayisile su baskınları olmuş köy| halkı başka köylere yerleştirilmiş- tir DEMOKRAT PARTİ MİLLET VEKİLLERİNİN TEŞBBBÜSÜ Kenan Önerin yeni vemühim beyanann Okullarda din dersleri (Baştarafı 1 incide ne zarfında hayr le mazhar - c anu, I Partiye mensub milletvek sında bazılarının ödenel nı ittihaz edilen karara v ce gösterilen arzuya rağme nel kurula teslim etmiyer rine attığından şikâyet € sonra ağıza — alınmıya: tahkir ve tehdidlerin her savrulduğunu anlı Demokrasinin, hürriyet evvelce kimse tarafından hnamazken — bugün bir vatandaşın göğsünü rak hürriyeti hayk: sar eden bir delâletle geliştiğini id dia eden sözler, Halk Partisinin lisanile sarfedilen cümlelerin ayni olduğu için Bu âhengüelfaz kar sında halkı iğfal içi kadar mugalatayı hoş görenlerin hamiye-| tine inanmak o kadar kolay ola- maz. Demokratların tantana ve| debdebe ile ilân ettiği Hürriyet | Misakının tahakkuku bir seneden- beri âtiye talik edilip durdu, ruhu | bile gün geçtikçe küflenerek par- , tinin arşivinde uyuklarken bir hok kabaz tekerlemesi gibi «geldi gi- der, dahi gider> teranesile mille- | ti iğfalde devam edenlerin sonu | gelmez iddialaril ndaşların uyutulacağını ümid edenler, Halk | Partisi kadar uyuşturma siyaseti- | ni tatbik eylemekten başka bir şey yapmadıklarımı artık bilmeli- dirler. Çekingen vatandaş göğsü- nü doldurarak hürriyeti haykırı- yorsa bu Demokrat ti kurucu- larının vazifelerini telâkki şeklin- den ziyade yine Halk Partisi ö çüsile müfritler grupuna ayrılan ve birer vesile ile ıtrah edilen va- tanperverlerin eseridir ve hürriye ti haykırmak zarureti mahrumiye- tin bir ifadesi olduğu için de hür- riyeti haykırmakla, hürriyet ve De mokrasi tahakkuk etmiş olmaz. Milletvekillerinin fazla ödenekle rini genel kurula verip vermeme- leri hakkındaki mütalca ve tenkid lerde hukuk görüş ve nazariyele- rile de telif edilir bir şey değildir. Hukuken Büyük Millet Meclisi- nin ekseriyetine iktiran eden her karar bir kanun ve millet iradesi- nin bir ifadesi olduğu için başka kanunların hiç birinden farklı ad- dolunamaz. Nasıl Demokrat Parti, kendi milletvekillerinin muhalefe- tile verilen kararların, ısısdar edi len kanunların hiç biri hakkında ademi itaat cesaretini kendinde bulamıyor, yalnız Büyük Millet Meclisine değil, bütün hükümet şubelerine taallük eden büdcele- rin, kendi varlıkları haricinde k: lan Halkcı mebusların da tenkidi- ne rağmen geldiği şekilde kabul edilen büdce kanununu - tatbikte bir mahzur görmüyorsa bütün milletvi evvelden ödene Halkcı mebuslar tarafından istisnasız alınır ve ver- gi şeklinde zavallı milletten ister istemez, hattâ cebirle tahsil edilir ken nasıl olsa millet kesesinden çıkan paraların mahalli sarfile ha miyet ve fazilet ölemeğe kalkmak bir doğru bir. netice milletvi killerinin — şekli mları heyeti umumiye: a veya ceblerini millet ve fazilet bir fark yoktur. sa her a; tvekilinin aldığı 15 bin lirayı partinin propa ganı 'a hâtalı zihhiyetinin ta- hakkukuna sarfedecek yerde buna el dokunmadan ve başka yerlere sarfına imkân bırakmadan hazine- e bırakarak millet ihtiyacına tah sisini temin etmek ol dür. Hâdisenin hukı du: dan ibaret olduğu halde rat Parti kurucularım u mesi üzerinde fazla durmakla da iktifa etmedik en mühim temellerinden biri olan Meclisteki grupunun ek- seriyetini rencidiı tezlilde ısrar etmeleri, Bayarın koltuk değne rinden birinin grupt ar akımından Millete kadar mil hi cıyorlar Ve aklı bir mu bun Demok- Ankara 19, (hususi) — Çukur: vadaki sel felâketi dolayısile Demok | Tat Parti İçel milletvekillerindek Re fik Koraltan, Doktor Celâl Rama - zanoğlu, Halil Atalay, Aziz Göksal, Sami Ergenekon parti genel başkan Uğına müracnatla partiye tevdi et -| miş oldukları — ödenek zamlarından r İlranın Tarsus Demokrat parti | kanlığı elile felâketzede- vatan -| daşlara yardım olarak dağıtılmasını | teklif etmişler ve bu husus Demok | rat Parti genel başk Kınca Kabul | edilerek bu mülletvekillerine ald 5 bin İlranın banka vasıtasilo 'Tarsusa | gönderilmesine karar verilmiştir: LONDRANIN WERDİĞİ HABER Londra 19 (B: Br C:) — Royte- rin Ankaradaki muhabirinin bildirdi &ine göre su baskınma uğrayan yü ze yakın köy halkına bugün paraşut la yiyecek atılmıştır. Adana, Mer - in, Tarsus bölgelerinde sular (istün de yüzen insan ve hayvan cosedleri görülmektedir: Zarar ve ziyan 3 mil yon İngiliz lirası kadardıra ettiği gerginliğin bir intikamı mahi, de tecelli eder ki par tin mukadder met verme tinin kurucularınd mukabilinde olursa bırakmaktaki felâkel sem kendilerini ikaz edecek ka büyük olacaktır. Etrafa, hattâ rına sa tahkir ve tehdiâler de son hâdisenin gittikçe arttırdı Bi t karşısında — parti kurucuların dimaği bir teşevvüşe stermek, bakımındı den tin kıy din eden bir par a birinin —ne olaun—. elin: u, gahıslara v n bzübler uğradığını gö alnız bu yüzden şayanı ehemmi- yettir. Parti namına her tarafa dolaşarak arkadaşlarında hasıl o- lan iali ba mak hi u- ayan, zemmi L ı.W ran ve m â fül gösteren bu adamıkı T ziyade, il ak bir mevkle en kengilerini ala. mıyorlar. Memlekette Demokrası nin tahakkukunu temin için uğraş tağını iddin ederek milleti avutma- ğa çalışanların hiç olmazsa kendi ve partileri mensubla- halkın istediğini ver- uriyetinde bulundukları- ni tmamalıdır Genel kurul âzasından — Refik Şi İncenin şu sözlerine bakı niz Genel kurulda dört kişinin sözü hâkimmiş. Bu zihniyeti nefretle karsılarız. Bunların arkasından sü rüklenecek kadar — fikirden mah- rum olmadığımızı kendileri de bi- lirler. Böyl, leri orta- ya atanlar - parti şahsiyeti maneviyesine hakaret eden alçak adamlardır nel kurula taham- âdi düşüne izin mül etmiyecek olanlar kendi ken- dilerini tasfiye edecekler, aksi hal de bu iş bizim tarafımızdan yapı- lacaktır Sayın Refik Şevket, hukuk tah- sili görmüş, hattâ — memle- kette adalet — cihazının — ba- şına — geçmiş bir. insan olduğ halde, menfaat ve ihtirasını müda- faa etmek için de olsa, ne partinin genel ne de Türk mil letinin ferdi olmak sıfatile hiç bir vatandaşına <alçak adam» demek salâhiyetine sahib olmadığını öğ- mişse istihkakını tâyin ede- cek bu memlekette bir merci' bu- lunduğunu mutlaka bilmelidir. Bu sözleri bir kaç gün içinde —mu- tad tekziblerin birile olsun— yalan lamazsa o mercii benim öğretece- ğimi de tahmin buyurmalıdır. He- le genel kurulun icraatını beğenmi yerek — tahammülsüzlüklerini ten- kidlerile izhar edeceklerin tasfiye- lerinin yapılacağının ilân edilmesi Celâl Bayarın kendi mesai arka- daşlarını kulaklarından tutup kapı dışarı etmesi kadar mütehakkima ne mâna taşıyan bir ifadedir. De mokrat Partide Örfi İdarenin ilân edildiği kabul edilmedikçe bu zih- niyeti mübah gösterecek Bir sebeb bulunamaz. Susuyorum ve susma> ğa çalışıyorum. Bu efendiler biraz akıllarını başlarına toplasalar, baş kalarının başını da belâya sokma- 'ul üzası, renm mış, kendilerine en hayırlı yolu seç | miş olurlar.» Bulgarların şehid ettiği pilotumuz (Baştarafı 1 incide) yola çıkarılarak akşam üzeri Kapı- kuleye nakledilecektir. & Ataşemiliterimiz ve muavini, ce- nazeye, hududa kadar refakat ede- ceklerdir. Sofya, 19 (A.A.) — Anadolu Ajan sının özel muhabiri telefonla bildi- riyor: Burgazdan alınan malümata gö re Sezopol'da düşürülen pilotumuz | gedikli çavuş Kemal Menderesin Nâşı bu akşam saat 19 da- Bülgi makamlarınca ve Burgaz konsolo- sumuzun huzurile ataşemiliterimiz ve muavinine teslim edilmiştir. Ce naze yarın saat 16 raddelerinde Kapıküleye varmış bulunacaktır. Sofya,19 (A.A.) — Anadolu Ajan sının özel muhabiri telefonla bildi- riyol Türkiye Elçisi Şafkati — İstinye Sezopol'da düşürülen tkinci av uça Bımızın pilotu olup Bulgar makam- Tarınca Sofyaya getirilmiş bulunan | üsteğmen Talât Ülkü ile bugün öğ leden sonra görüşmüştür. Pilotumu ahbi durumu iyldir. * Bu yilin Birinci kurası 1 Mayıs 1948 - da çekilecek 20 bin İÜiralık wEV |( ve | 10bin İiralık çeşitli para ikcamiy Ey, İzmir'de, Göz! | inşa ettirmekte olduğumuz apartmanın bir katıdır. Bu evi kazanan 18 inci madde bugün bir karara bağlanacak Ankara, 19 (Hususi) — Polis va- Mecliste zife 'e salâhiyet kanununun 18 in- ci maddesinin tâdili hakkındaki ta- | sarı Meclisin yarınki - oturumunda müstaceliyetle görüşülecektir. Hü- kümet bundan evvelki - teklifini Meclisten geri alarak 18 inci mad. | denin yâni idare âmirlerinin ve va | hlerin muayyen suçlardan — dolayı şübheli şahısları 3 güne kadar ne: | zaret altına almak yetkisini kaldır | mâakta ve Meclise yeniden sevket- tiği teklifte 18 inci maddenin ka- nundan tamamen çıkarılmasını İs- Bu teklife göre mun kabulünden sonra hiçbir | tandaş hükümeti devirme, vatana | biyanet, komünistlik suçlarından dahi, valilerce nezaret 'altına alına mıyacak, bu suçlardan dolayı ta- | kıbat icrası tamamile adli makam- | lara birakılacaktı temektedir kanu: var , Yugoslavya'nın Amerikaya yeni notası Vaşington, 19 (ALA.) — Son haf- ta içinde Yugoslavyanın Birleşik A, merika hükümetine dört protesto notası verdiği salâhiyetli bir kay- naktan öğrenilmektedir. Bu notala- rın en ntühimmi 10 bin tonluk A- merikan Providence kruvazörünün 29 ocak 1948 de Triesteyi ziyaretine alddir. Amerikan Dışişleri Bakanlır | ı 900 kişiden ibaret olan bu gemi- | deki mürettebatın sul zamanında | normal olduğunu ve kruvazörün | mutad ziyaretlerinden birini yaptir Bını bildirmişlerdi. Yugoslav protes to notası, bu geminin gelmesile bu bölgedeki Amerikan askerlerinin sa yısı İtalyan sulh andlaşmasında : tesbit edilen beş bjn kişilik âzami haddi tecavüz ettiği noktasına isti- nad etmekte idi: Yugoslav Büyük Elçisi tarafmdan sunulan diğer üç notanın ikisi, Tries | te idaresine mensub iki memurun zahiren Amerikan makamları tara- fındanı tevkifine taallük etmekte- dir. Son nota Yugoslav kuryesinli Amerikan makamları — tarafından tevkifine'dairdir. Dışişleri Bakanlı ğı ve Yugoslavya Elçiliği bu husus ta tafsilât vermekten imtina et- mektedirler. Bununla beraber Amej rikan Dişişleri Bakanlığının Yugos lav protesto notalarına - büyük bir ehemmiyet vermediği ve bu notala rın galib bir ihtima!le reddedilecek leri sanılmaktadır. Doğan saz cinayeti (Baştarafı 1 ıncıde) başlajmıştir: ni bildirerek raporun ikinet ve üçün | Cü Celil ifad ları söyle| cü kısımlarının kış tâtilinden son- miştir ğ raya bırakılmasını istemiş ve din — zanı ben öldürmedim, kend! ( Mevzuunun bir politika meselesi sini hiç tanımam: — Hâdise akşamı| yapılmaması zaruretine İşaret et- Mehmed ile Sa| miştir. Doğan Saza git| — Nihad Erim-de meselenin halkın miştim — Masamıza Saadet isminde | umumi Ihtiyacına temas — ettiğini, biz. Kat GEVELLELUİR, Sunan'DIŞ din mevzuunun hiç kimse tarafın- gör| (Baştaran 1 MWmolde) Bundan sonra söz alan Mümtaz Ökmen, Cevdet Kerim İncedayı, Tah sin Banguoğlu, ayni mevzuda Konu şarak Cemil Barlasın fikirlerine işti rak etmişlerdir: Behçet Kemal Çağlar da, ilk okul lara din derslerinin konulmasına ve İmam - Hatib mekteblerinin açılma | sile Partinin 1âiklik prensibinin Ih - 141 ediimiş olacağını iddia etmiştir: Nihâd Erim — din derslerinin bir ihtiyaş olduğunu, ancak bunda vic- dan hürriyetinin de göz önünde bu lundurulması Tâzim . geldiğini belirt miştir: Bundan sonra daha bir çok hatibler söz almışlar: Bunlar arasın da Vehbi Sarıdal, Sezai Güreli, Sııud; Kemal Yetkin daha ziyade din ders lerini okutacak hocaların bu derste | istemedilderi takdirde lmiyecekleri, bu hoca | ti okutmak tebar edilip e lara verilecek paraların nereden & deneceği, din derslerinde hangi Ki - tabların okutulacağı, hoca bulunma yyan yerlere hoca gön: miyeceği mevzularına temas etmiş- lerdir: Din dersleri meselesini inceliyen komisyon adına Feridun Fikri Dü - şünsel izahat vermiş ve bundan son ra kürsüye gelen Millt Eğitim Baka ni da hatiblerin muhtelif suallerini cevablandırgrak, din derslerinin ilk okulların dördüncü ve beşinci sımf larında ihtiyâari olarak okutulacağı | ni bu hususta kitablar hazırlanmak ta olduğunu, din dersleri okutacak hocalara büdceden ayrı ücret verile ceğini, talebenin imtihana tabi tutul mıyacağını, din dersi okutmak iste miyen hocaların bi dilmiyeceğini, hoca bulunmuyan yer lere hoca tir: gönderile Bakandan sonra Oğuz Bekata, kerenin bir hülâsasını yaptıktan son ra müzakere edilen raporun birinci kisminın efkâri umümiyeyi yakın dan - ilgilendirdiğini ve âcil bir- ihti yaca temas ettiğini söyliyerek Ko bu husustaki fikirlerinin umumi bir tasvibe mazhar olduğu « nu bildirmiş ve hükümetin “tesbit & dilen esaslaf dahilinde bir tasarı ha zırlamasını, raporun bü kısmının re ye konu miştir Neticede raporun bu reye konularak ilk okullara Milli Eğitin Bakanlığınca din derslerinin konma S1 kabul edilmiştir: Orta ve lise ayarında İmam, Ha tib mektebleri açılması hakkıüıdı olan raporun ikinci kısmının müza keresine geçilmiş ve Feridun Fikri misyonun masını isi Düğünselin izahatından — sonra Mümtaz Ökmen de söz alara kısm üzakeresi için Grupun he- nüz ırlıklı olmadığı esâsen, İmam - Hatib mektebleri ve Üniver sitede bir hiyat Fakültesi açıl- masınin <âcil bir ihtiyac olmadığı- dan politika meselesi yapılmasnın | | 1 medik: | — Öyle amma hazırlık tahkikat.» | na ve sevk iddianamesiza göre, bu! İümzas aat e asaLa| tüj BAlk AYL DA RAĞınir e durdüğü | © akşam masasına kim | etmiş, masraf yapı | tür, kanaatindeyim | anaatindesi a o öldürmüş 'ek alâ; hâdi: den sonra tanı 7 gün ortadan kayboluşunuza ne yelim? | Bu bir tesadüf ven o zam İzmire gitmişti e delil olarak kravatınız - | daki kan lekeleri gösteriliyor; ya Ü dan tahlil neticesinde Adli Tıb Mües | sesesi bu kan — Jekelerinin Suzana| ald oldüğu: şeklinde rapor vermiş; | Buna ne buyurulur | Katiyon kabul Bu kaz| İ — Vakadan bir ay evvel gene Do gan Sazda komiser Kemal ile gazi -| no sahibi - kavgaya tutuşmuşla ben de aralarına girmiştim: İşte bu esnada başımdan yaralandım ve k kelenmişti | mi gezdiniz, başka- kravatınız. yok| muydu? Evet buna tüzüm. görmedim Sanığın bu şekille sorgusu yapı?| dıktan. sorra — mahkeme şahidlerir İkramiyeli Aile Cüzdanı sahibi dilerse evin bedelii Ki KRE H AAA ANKASI-I Kgim: KO celbi için başka güne bızakılmıştır: | Vereme karşı ilöç Roma 19, (A: A:) — Örabr Di . îl:î' dildizini bildi akıldan bile geçmediğini söylemiş- zı hatib Behcet Kemal ve daha bi Kızıllar Kürtleri tahrike çalışırken (Baştarafı 1 incide) bulunaa Şeyh Satdin oğlu bu yazıyı gösterdim; .bu zat aynen şunları söyledi. «— Bu yazıyı hayı Komünistlerin yalan uydurmakta ve adam avutmaktaki bu bayağı ve çirkin usullere baş vurmalarım net R: aya bana, ret ve takbih ile kargıladım. İnsan hak ve hürriyetinden bir zerre na-. Jbi olmiyan komtünlatlerin - derin aflet içerisinde bulunduklarına bir re daha inandmn. Kremlin ve kö eri şunu — bilmelidirler ki eğer asdettiği bizler isek, bir ferd. ve bir câmla olarak aziz Türk milleti- nda bulunmaktan derin ha ef duymaktayız. On ların kasdettikleri zulüm ve işken- ce ancak Kızıllar âleminde câridir Cumhuriyetimiz evyelce bir intikal nin safları ar devresi gelvirken — bazı - tedbirlere tevessül etmiştir. Fakat bunu tari- mal etmek ancak demokrasi tas lakları olabilir. Bu Kızıl gafillere son sözüm şudur: Kara: ran gözlerini ve deliren dimağları ni bir an için Sibirya zindanlarına gevirsinler, muhakkak ki yüzler. zaracak, gözleri edebiyen kör ol caktır rilip gönderiği ususta Jebar e| ler bu kısımların tatilden sonraya birakılmasını istemişler ve netlcek de Imam - Hatib mekteblerile İlâ4 hiyat Fakültesi mevzuunun müzas keresinin tatilden sonra, lik Gı toplantısında görüşülmesi 'kmg:’ Mıştır, Bundan sonra gündemde — bulı nan Fahri Kurtuluşun Partiniğ muhtelif mevkilerinde çalışanlarığ hizmetlerinin fahri olarak — yapılı Ması ve Parti içerisinde bir tasat. Tufun sağlanması için makam otgs mobillerinin kaldırılması hakkında ki takririne geçilmiş; takrir sahibi Parti Genel Başkanlığı, Genel Sok reterliği ve diğer mevki sahibleri Partililerin bu hizmetlerinin fahri olarak ifa edilmesinin memdeket ef kârına karşı Halk Partisinin - biş jesti olarak yapılması lüzumuna işa ret etmiş ve bir tasarruf takriri o: larak bu makamlara tahsis edilem otomobillerin kaldırılmasını İstew miştir. Fahri Kurtuluş konuşurken — bit | gok milletvekilleri (Bu Grupun işi | değil, Parti divanına müracaat et!) diye mukabelede bulunmuşlar, baş kan, böyle bir takririn verilmiş ol. Ması dolayısile bunu oya - koymak Mecburiyetinde olduğunu bildirmi( ve takriri reye koymuştur. Takrif ekseriyetle reddedilmiştir. Birçok milletvekilleri, geçenlerde, Bulgaristan üzerinde — düşürülen Türk tayyarelerine temas ederelf kış tâtili içerisinde seçim bölgeleri: ne gittikleri zaman bu mesele ilf | gok slâkalanan halkın kendilerini sual soracağını, bu bakımdan Di işleri Bakanımın izahat vermesli istemişler, kürsüye gelen Bakan bu izahatın Grupta verilmesinin doğ- ru olmadığını, efkârı umumiyeye yanlış olarak aksedebileceğini söy« lemiş ve bu hususta yarınki Mec- liste efkârı umumiyeye bir açıkla mada bulunacağını bildirmiştir. |Direklera ası C.H.P. ocağı kongresi (Baştarafı © <urcider | Vardarlı tarafından yillik mesai | raporu okunmuştur. Bilâhare, ra: por hakkında tenkidlere geçilmiş ve üyeler, heyeti umumiye itibari- le tatminkâr bulmadıklarını söy- lemişlerdir. Bundan sonra dilekler ve temen niler faslına geçilmiştir. Bir üye yüksek — mehafille konuşmanın, dertleşmenin mümkün olmadığını ileri sürerek: <— Geçenlerde Milli Eğitim Ba kanı ile görüşebilmek için üç gür peşinden koştum. Yine, benimle bı raber, göz yaşları içinde Bakanır kapısında bekliyen bir kadının ki barca atlatıldığna şahid oldum. demiş; Devletçiliğin tekâmül etti- rilerek, memleketin bünyesine uy- gun bir iktisadi kalkınma plânı ya pılmasının lüzumlu olduğumu söy- lemiştir. Sözü, yüksek tahsil ya- pan genclere getirerek: «Biz saf. sata ile uğraşıyoruz, boş plânlar hazırlıyoruz. Buna mukabil. diğfer tarafta, hukuk mezunu k nını doyurmak için Köprü altında balık avlıyor», Büyük bir kalkınma içi lu olan ziraat makineleri y lüks otomobil idhal ediyoruz. Plânlar hazırlıyoruz. Fakat, nı yapan Bakan değişince, plânlar da kıymetini kaybediyor: yeni Ba- kanın keyfine tâbi oluyor. Sön günlerin Adana faciası gö- zümüzün önündedir. Projeler ha- zırladık, lâyıkile tatbik edemedik. Bu da, yukarıdaki sözlerimi teyid eder. Sonra, gençlerin toplantı ve mitingleri de şuursuz oluyor.» de- miştir. Bu esnada Fahreddin Ka rim de söz istiyerek şunları söyle miştir; «— Bir, gençlerin gimdiye ka- dar yaptıkları toplantı ve mitingle rini, şuurlu olduğuna kaniiz. Türk genci, sesini böylece bütün dün- yaya duyurduğu zaman, en asil ve kudsal vazifesini yapmıştır kana- atindevim. Atatürk, din inkılâhini — yapar- ken, Türkiye Cumhuriyetinde vic dan ve din hürriyeti olacaktır de di.. Lâiklik demek, bilindiği gibi, din işlerile dünya işlerinin ayaıl Ti ması demektir. Hâlen, Diyanet (Ş leri büdcesi, ön plânda yer alıyo: Biz, Türk — çocuğuna — Allsimn Poygamberini tanıtmak istiyorur Memlekette yeniden bir tarixat kavgası çıkaracak değiliz. Öyie bi «Hoca» yaryatacağız ki, o ayn manda millet ve memleket için vi sarmamc RENGİ GÜNEŞE K 2K ŞAMEBACN STOR.DEİN çarpışabilecektir.» ARŞI GARANTİLİ macemmczu E SATIŞI siyah, lâciverd. ve r alnız Misirçarşis — 67 İNDE) satılmaktı geri alınız.

Bu sayıdan diğer sayfalar: