13 Mayıs 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

13 Mayıs 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MAYIS 1949 18 O Ruuka H A L Avrupa parlâmentosu vrupa parlâmentosu — top- #Â “antılarına hazırlık ilerile aoktedir. Sün Pransız kabinesi, Cumhurbaşkanı Mösyö (Auriol) un riyasetinde toplanarak, bu hususta kararlar ittihaz etmiş- tir. Fransız heyeti on sekiz âza- dan terekküp edecektir. Bunlar- dan onu Fransız mebusan mec- lisi, (5) Pransa cumhuriyet mec lisi (aşağı yukarı eski âyan mec lisi) ve üçü de Fransa hüküme- ti tarafından seçilecektir. Ayrı- | intihap | ca (18) de yedek âza olunacaktır. Fransız kabinesi b oturumunda, Atlantik — paktına girme projesini de tasvip et- miştir. Ayrıca Bonn'da Alman parlâmento heyetinin hazırladı- Bi anayasa fasarısını da, bazı ufak tefek tâdillerle onaylamış- tır. Şi İngiltere ve İrlanda İngiltere ile İrlanda arasında yine pürüzlü bir durum hâdis olmuştur. Bilindiği gibi cenubi İtlanda cumhuriyeti tam istik- lâlini ilân etmiş ve İngiltere krallığile her türlü bağı kesip atmıştır. Böyle olunca, hâlâ İn- gilterede birçok hizmetlerde ça- lhışan ve bu yüzden geçinmekte olan iki milyonu mütecaviz İr- landalının ecnebi sayılması ve bu yolda bir muameleye tâbi tutul ması icap etmektedir. Bu halin nefsi İngilterede yerleşmiş, iş ve güç sahibi olmuş kimseleri he derece İzrar edeceği açıktır. İngiltere hükümeti — İrlandanın bu kadar sert davranmasına ve İngilizlerle her nevi ilgiyi kes- me İstemesine rağmen bu - İki milyon İrlandalıyı yabancı say- mıyan ve binaenaleyh halihazır vaziyetini devam ettiren bir ka- nun tasarısını Meclise sunmuş- tur. Bu münasebetle gimalt İr- landanın da arzu ettiği müddet- çe, İngiltereye bağlı , kalmakta devam edeceği Mister Attlee ta- rafından ifade olunmuştur. Ma- Jüm olduğu veçhile çimalt İr- landada altı kontluk, cenup İr- landasından ayrı bir. hükümet teşkil etmektedirler. Bu eyalet- ler halkı İngiltereden ayrılmağa taraftar değillerdir ve bu halk umumiyetle protestan mezhebl- ne mensupturlar. Halbuki cenup lu İrlandalılar katoliktirler. İşte İngiliz Başbakanının bu basit demeci İrlanda parlâmen- tosunda bir fırtına koparmıştır. Cenup İrlanda cumhuriyeti — şi- Tült İslandanın da kendisine bağlanmasını intemekte ve İngi- liz hükümetinin hareket hattını şiddetle takbih etmektedir. Böy- le bir teklif muhalefet lideri es- ki ihtilâl gefi, müstakbel İrlan- danın İlk devlet başkanı Mösyö de Valera tarafından da tasvip ve teyit edilmiştir. Fakat cenup loların zorla gimallileri İrlanda birliği çerçevesine sokmağa — te- şebbüs etmiyecekleri de muhal kaktır. İrlanda dâvası, |: ve tam hürriyetten sonra da, İnciltere için bir baş ağrısı teş- kil etmekte devam edip gidiyar demektir. Uzak Şarkta Çin komünistlerinin Şanghay Üzerindeki — baskısı — artıyor. (200.000) kişilik — Kızılordunun kat'i neticeli savaşa hazırlandı- Bi anlaşılıyor. Fakat dünkü ha- berlere göre milliyetçi kuvvet ler, şurada burada mevzli başa- rılar kaydetmişlerdir. Japonyada Başbakan Amer!- ka idaresinin ve bilhaesa gene- Tal (Mac Arthur) un meziye* ve Javonyaya hizmetlerini — zikre- den bir demecte bulunmuş — ve Cinde cereyan eden hâdiselere Tağmen komünist düşmanı ola- S. Tekelioğlu nun beyanatı Milis komutanlarına verilen tahsisat geri mi alınacak ? Ankara: 12 (Hususl) — Koca . eli milletvekili Fund Balkan tara - fından Meclise verilen bir. takrir. le cephe komutanlığı etmiş — olan lara verilmekte olan tahsisatın Mi. lis cephe kumandanlarına da veri- Jp verilmiyeceğinin tefsiri istenli. mişti. Büdçe komisyonunca incele- nen bu teklif neticesinde bu tahsi satın Milis cephe tomtanlarına ve |rilmiyeceği kararlaştırılmış ve — bu| şekilde Meclis umumi heyetine sev | kedilmiştir. Meclis umumt — heyeti| de büdçe komisyonunun bu kararı. n tasvib ettiği takdirde Milis cep| he kumandanı olarak bu. tahsisatı almakta bulunan Sinan Tekelioğ -| lu'nun 36 bin lira kadar tutan bir parayı hazineye lade etmesi Tâzım gelecektir. Bu mesele hakkında düşüncesini sorduğumn Sinan Teke Noğtu dedi ki: «Fuad Balkan benim Edirne as. kert rüştiyesinde jimnastik — ho - camdı ben 25 yaşında Kayseri'den Adana'ya inerek, üç beş arkadaşım d Fransızların karşısında — büyük bir cephe tuttum ve Fransızları mağlüp ederek sulh yanmaya mec bur ettim, Bugüne kadar — Meclis kürsüsünde dalma memleket işle - rini konuştum, kendimden hiç bah setmedim. Bu fırsattan istifade ede rek bazı vesikalar açıklayacağım, bunları hem Fuad Balkan, hem de Türk mumt efkârı öğrenecektir.> İ tisa Dış MaBERLER | * Paris: “Fransa Cumhurbaş , kanı Vincent Aurlol bugün İsrall Cumhurbaşkanı Hayim Welzmann ile İsrallin Fransadaki — temsilcisi Max Fisher'i öğle yemeğine davet etmiştir. * Simla: Bugün Doğu Pencab Ali Mahkemesine başvuran Gandhi nin katili N. V. Godse, 10 şubatta Delhi'de hakkında — verilen — idam hükmünün bir an evvel infazını is- temiştir. * Roma: Sıcak devresinden son ra İtalya'ya ant olarak bir soğul dalgası gelmiş ve yarım adanın bir çok mıntakalarmda mühim zarar - lara meydan veren fırtına ve dolu ya sebep olmuştur. Tositcana'da O. berone boğazı 30 santimetre karla kapanmıştır, * Londra: İngilterenin bu sene harice sevkettiği otomobil mikdarı yenl bir rekor teşkil etmektedir. İhraç edilen araba mikdarı 22.500 olup, kıymeti de 6.100,000 sterlin « dir. ı Maraş Trahom hastahane- sinin üçüncü katı yandı Maraş: 12 (Hususi) — Dün ge ce Trahom hastahanesinin üçün- cü katında bir yangın çıkmıştır. Yangın başladıktan ancak kırk beş dakika sonra su verilebilmiş- tir. Askerf birliklerin ve halkın yardımile yangın iki saat sonra hastahanenin sadece üçüncü ka- tı yandıktan sonra söndürülebil- miştir. Zarar büyük olmakla be- raber eşyaların bir kısmı dışarıya çıkarılarak kurtarılabilmiştir Has tahane sigortalı değildir. Yangı- nın elektrik kontağından çıktığı söylenmekte ise de sebebin daha ziyade ihmal olduğu tahmin edil mektedir. Tahkikata savcılıkça el amafih Amerikalıların kurduk- ları yeni demokratik idare Japon komünistlerine geniş faairyet sa Lâubalı kelimesinden kısa bir münakaşa çıktı ve kapandı Ankara, 12 (Hususi) — Bu- gün Meclis saat 14,30 da Feri: dun Fikri Düşünselin başkanlı- ğında toplandı. Vergi usul ka- nununa geçilmeden evvel Anka- ra Hukuk Fakültesinin imtihan | yönetmeliğine ait dilekçe komis- yonunun kararının görüşülmesi yapıldı. Söz alan bazı hatipler; bunun Üniversite muhtariyetile kabili telif olmadığını, her talo- be bir dilekçe ile müracat eder- se bunun sonu neye varacak di- ye sordular. Neticede karar ka- bul edildi, buna göre; Ankara Hukuk Fakültesinin ikinci ve düha yukarı sınıfları eski yönet meliğe göre imtihan verecekler- dir, USUL KANUNUNUN MÜZAKERESİ Bundan sonra usul kanunu- 'nun müzakeresine başlandı. 330 dan 368 inci maddelere kadar münakaşasız kabul edildi. Yalnız vergi mahremiyetini ihlâl eden- lere tatbik edilecek 339 uncu maddedeki cezanın hafifliği ileri sürülerek madde komisyona İa- de edildi. Bundan sonra Meclis kısa bir tatil yaptı. İKİNCİ OTURUM İkinci oturum açılınca Başkan bir önerge olduğunu söyledi. E- min Soysal ve İhsan Olgun birin € oturumda Ankara Hukuk Fa- kültesi imtihan yönetmeliği hak kında yapılan müzakerenin alâ- kalı Bakan veya Bakanlıktan biz zat bulunmadığı için bunun usu le aykırı olduğu ve yeniden gö- rüşülmesi hakkındaki önergeleri okundu. Başkan bunun usule aykırı ol- madığını izah etti. Söz alan E- min Soysal iç tüzüğün 87 ncl maddesinin tatbik edilmediğini, Ali Rıza Türel Meclisce verilen bir kararın tekrar değişmiyece- ğini ve bunun doğru olmadığını söyledi. Muammer Alakant Mil- t Eğitim Bakanının konuşmada bulunmadığını, bunun iç tüzüğe Bir yüzbaşı hakkında af tasarısı Mecliste Ankara: 12 (Hususi) — Dü ce jandarma komutan vekili İ- ken bölük ihtiyacı için köylerden kaçak odun getirtmek — suretile görevini kötüye kullanan yüzba- gı Osman Erbay altı ay hapse ve &ltı ay memuriyetten — men'e, mahküm edilmişti. Yüzbaşı Os- man da bir dilekçe ile Büyük Mec listen affını istemişti. Adalet ko- Mmisyonu affın uygun olacağına karar vererek hazırladığı kanun tasarısını meclis başkanlığına sun muştur, Tasarı Meclis gündemine alın- mıştır. —— Atıf İnan işi Meclise geliyor Ankara: 12 (Hususi) — Atıf İnan işini inceleyen karma ko- | misyon bugün bazı eski Bakanla rı dinlemiştir. Karma komisyo - nun vardığı karar, Atıf İnanın buğday ihracı işinde suçu olma- dığı merkezindedir. Karma komis yonun bu kararının Mecliste mi zakeresi sırasında esaslı tartış - malar olacağı muhakkak addedil- mektedir. D.P. Kurul toplantıları Ankara; 12 (Hususi) — De- hası hazırlamıştır. Bir mayıst ki 'nümayişlerde çok ileri hare ketler olmuş ve İmparatorun sa rayı önünde gösteriler yapılmış tır. Çin komünistlerile - birleş- | mek emelleri açıklanmıştır. DiPLOMAT mokrat Parti genel kurulu bugün de geç vakte kadar toplantıları- 'na devam etmiştir. Bu toplantıla | rın 15 hazirana doğru toplanması | muhtemel olan parti genel kon- | gresile alâkalı olduğu tahmin e- | dilmektedir. -HAZRETİ ÖMER? Yazan: KADIRCAN KAFLI — Ey Emir, Rüstemin genin olsun, fakat gövdesinde o- lanları bana bağı ad bu kanlı kelleye, onun henüz kapanmamış olan gözle rine, pıhtı kanlar bulaşarak ka- tılaşmış saçlarına ve Bsakalına sevinç dolu bakışlar attı; son- Ta merakla sordu: Gövdesi nerede? — Öldürdüğüm yerde... — Uzak mı? Nerede öldür- Verede olduğunu sözle an- Jatamam; fakat gözlerimi kapa- galar gider bulurum. — Haydi, onu da gı ZR pacaksın? Pek çok v BÖ leri birbirine be v başları olmayınca onları tanı- mak güç olduğu gibi bir çeye de yaramazlar, Sen benim rica- a cevap ver; hem çabuk söy- de, çünkü k vakit yok. Hiç bir. Müslüman askeri, fharbde soyduğu düşmanın Üs- itlinde veya harb — meydanında edilecek bulduklarını saklıyamazdı. Bu ganimet mallar bir araya top- lanır, beşte biri Medineye, hali- fenin emrine gönderildikten son- Ta kalanı subaylar ve askerler arasında taksim edilirdi. Hilâlin bu savaşta kısmeti açık gitmiş. ti. Rüstemin Üzerinde bulup dığı eşyayı o zamana kadar rü- yasında bile görmemişti ve gö- remezdi. Bu talih nasılsa onu bulmuştu; fırsatı kaçırmamalı idi. Saad bu yalın kılıçli Arabin kafasından geçenleri sezmiş gi- biydi; zaten onu epeyce yakın- dan tanıyordu. Saad bir tarafta n fena hal- arışmış olan harb meydanı- na bakıyor; İran ordusunun yer lere serildiğini yahut Sararmış yapraklar gibi, sara yeli önünde Bavrula savrula — uzaklaştığını görerek seviniyordu. Bu m danda ve bu bozgun içinde Hilâ- lin gidip Rüstemin başsız gö sini bulması ve soyması ihtima- M yök gibiydi. Zaten böyle par- lak ve ganlı bir zafer saatinde Tefrika No. 8I düşman başkomutanının ba kesen bir askerle, onun gövde- sindeki şeyler için çekişmek mâ nasızdı: - Senin olsun; haydi, git de al! Dedi Hilâl kanlı kılıcı tutan 'süne vurarak baş eğdi ve geldiği yere doğru koşarak uzaklaştı. Yüz adım kadar son- ra görünmez oldu; sola, kara kıldan çadırların, basık tavanlı, kerpiçten evlerin bulunduğu ta- rafa saptı. Biraz sonra Hilâl bir izi bornusunu çıkardı; be miş olduğu muhteşem elbi ründü: Pırıl pıril altın, inci ve elmas işlemeler, bol mücevherli ve altından yapılmış geniş bir kemer, büsbütün göz kamaştı- rıyordu, Hilâl, kemerin gözleri- ni yokladı; oradan da dizi dizi altınlar çıktı; onları deve kılın- dan örülmüş kaba bornusunun bir ucuna doldurdu. Hilâl on ların başına oturdu ve çabuk buk saymağa başladı. Son defa dudakları arasından çıkan keli- YENİ toplantısı aykırı olduğunu söyledi. Bu ko- nuşmalar esnasında hava elek- triklenmişti. Yerlerinden müda- hale eden Milletvekilleri göze çarpıyordu. Başkan da sık sık müdahale ediyordu. Bu arada A- lakant, riyasete karşı «Lâübali» diye bir kelime sarfetti. Başkan Düşünsel; Muammer bey lâübali kelimesini size aynen iade ede- rim, dedi. Bundan sonra vergi u- sul kanununun tasarısının görü- $ülmesine devam edildi. Hulüsi Oral, vergi temyiz ko- misyonlarına ait 368 inci madde- nin kaldırılmasını istedi ve bir önerge verdi. Bu maddenin konu şulması sırasında vergi - temyiz komisyonları kurmak - anayasa- ya aykırı mıdır? meselesi orta- ya çıktı. Ve neticede 368 inci madde ve 389 uncu dahil maddeler kabul edildi. Vergi uzmanları ve uzman yar dımcıları hakkındaki 390 nci maddenin konuşmasına başlanır- ken İhsan Hamit Tigrel bu kıs- min ehemmiyetli - bulunduğunu ve Mecliste ekseriyet olmadığımı söyledi. Başkan tek tek yoklama yapmağa başladı. Yoklama bit- mişti. Saat te 19.45 e gelmisti. Başkan vaktin geç olduğunu söy liyerek oturuma son verdi. YARINKİ — MÜZAKERELER HARARETLİ OLACAK Meclis yarın 14,30 ta toplana- rak vergi usul kanunu tasarısı- nin en ehemmiyetli kısmı olan vengi Uzmanları ve vergi uzman yardımcılarına ait olan 390 ve Mmüteakip maddelerini müzakere edecektir. Konuşmaların hayli çetin olacağı anlaşılmaktadır. Zi- ra bugünkü oturumda, 390 ncı maddeye gelince bircok milletve- kilinin söz almak için sıra ka- paklarını vurdukları görülüyor- du. Avukat olan milletvekilleri- nin çoğunun bu mevzu Üzerinde konuşacakları tahmin edilmek- tedi İskenderun limanına gelen tatim âletleri Ankara: 12 (Hususi) — İktisa di iş birliği Türkiye idaresinin a- çıkladığına göre evvelki gün De- rinceye gelen Henry Stevenson Amerikan vapuru 120 diskli pul- luk ve 17 elektrikli traktör getir diği gibi; Exmouth vapuru da İs-| kenderun İlmarına tarım âletlerin den 50 dastır 116 diskli pulluk boşaltmıştır. Bayar; Samsun, Tokat ve Amasyaya da uğrayacak Ankara: 12 (Hususi) — Yarın seyahate çıkacak olan D. P. ge- nel başkanı Celâl Bayarın Kay- seriden başka Samsun, Tokat ve Amasyaya da uğraması muhte- meldir. Celâl Bayara Refik Koraltan ve parti sekreteri Basri Aktan refa kat edecektir. Bır adamı taşla öldürdüler Bursa: 12 (Telefonla) — Gür- sün — bucağına — bağlı Çatal- tepe — köyünden — Kâmil — Ül- gen adında bir — şahıs hiç yüzünden taşa tutularak öldürül- Müştür, Nevzat adında sekiz ya- şında bir çocuğun — yaramazlığı hâdiseye sebep olmuştur. Bu yüz den çocuğun - ailesile, öldürülen Kâmilin aileleri arasında başla - yan ağız kavgası sonunda çocu- ğun anası Emine, büyük oğlu Hü seyin ve anası Şerife ellerine ge- çirdikleri taşları Kâmilin üzerine SABAH c SABAH SABAH! ... Köse sakalı Amerikaya gönderdiği ha berlerle iki memleketin ara- sını açmağa çalışan — genç, fakat sakallı bir gazeteci vardı. İkide birde buradan Amerikadaki — gazetesine gönderdiği haberler dikkü- timizi çekmekle beraber, bu Nu gençliğine verir ve sa- kal bıraktığına göre de akıl Tanmağa hevesli olduğunu sanırdık. Bu delikanlı bir iki gün önce gazetesinden istifa e- dip bu istifa Moskova vad- yosunda okununca herşey ortaya çıktı. Meğer, onun sakal bırak- mast akıllanmağa hevesli ol duğundan değil, bıraktığı sakalı Moskovanın eline ver mesi içinmiş. » * J Izmitteki dedikodular Kemal Öz şayiaları tekzib ediyor İzmit: 12 (Telefonla) — İzmit belediye reisi Kemal Öz'ün nüfu- zunu suüistimal ve haksız yere mal iktisap etmekten dolayı vi- lâyet makamı tarafından hakkın da tanzim edilen tahkikat evrakı nın adli makamlara verildiği hak kında bir iki gündenberi yapılan söylentilerin bugün basına akset mesi Üzerine »kendisile yaptığım görüşmede bana şunları söylemiş tiri «— Derinceye yakın deniz ke- narında petrol ofisi - tarafından yapılan 67 bin tonluk muazzam depoların inşa edildiği sahada İb- rahim ağa isminde birinden bura ların ileride çok para edeceğin- den ötürü 400 dönüm yer aldı- ğımdan bahisle yapılan neşriyatı hayretle okudum. Aldığım yer dağ dibine yakın ve inşaat saha- sından uzakta olup 16 dönümden| ibarettir. Bu alış ve satış işi her vatandaşa yapılan muameleden farksızdır. Bunu kanun müvace- hesinde isbatlamak benim için ay) rıca bir şeref meselesi olacaktır. Cumhuriyet ve Vatan gazeteleri- 'nin yazdıkları gibi Nureddin Na- rin ismindeki şahsın yaptığı sa- tış muamelelerile hiç bir alâka ve münasebetim yoktur. Nured- dinin Baç semtindeki arsasından yer almak isteyen İbrahim ağa ile aralarındaki satış muamelele- rinde bir yanlışlık olmuş bu tapu muamelesinin seyrinden açıkca anlaşılacaktır. Cumhuriyet ve Vatan gazetelerinin bu husustaki neşriyatı bugün bir tel yazımla tekzib edilmiştir.» Muhitimizde büyük bir alâka uyandıran bu olayın etrafında ya pılan neşriyatın akisleri devam etmektedir. Dedikodulara göre belediye başkanı Kemal Öz hak- kında 1609 sayılı kanun hüküm- leri tatbik edilerek muhakemesi yapılacaktır. Netice İzmitte bü- yük bir merakla beklenmekte - dir. S ——T Florya Sastalı — üzerindeki bahçeli evlerde yeni yapıl- İmakta olan evlerden pek az atarak öldürmüşlerdir. şu oldu: - Elf. Demek ki altınlar tamam bin tane imiş. Hepsini yeniden ke- mere istif etti, sonra kö; tılmış olan bir torbayı aldı; için den çıkardığı gayet esmer arpa meği parçasını, birkaç ezik hurmayı öteki köşeye - fırlattı; torbanın ağzını sımsıkı bağladı, omuzuna attı ve dışarı çıktı. Askerlerin bir kısmı omuzla- rında veya ellerinde bir takım me değerli geylerle başkomutanın bulunduğu dama doğru gidiyor- lar; yüklerini oraya bıraktıktan sonra yine harb meydanına dö- nüyorlardı. Ganimetlerin toplandığı yer, gitgide kocaman bir tepe haline geliyordu. Bunların arasında cs- ki köle elbiselerinden en parlak ve muhteşem general elbisele- rine, en küçük muangırlardan İri iri altın ve incilere kadar her çeşit eşya vardı. Gümüş ve al- tın para İle dolu sandıklar, tor- b kemerler pek çoktu. At- lar, katırlar, ler daha İle- ride bir yere toplanıyor; esirler de ayrı bir sürü halinde ovanın bir tarafını dolduruyordu. O za- mana kadar hiç bir savaşta bu kadar ganimet ve esir elde edil. memişti; belki ondan sonra da edilmiyecekti. Rüstem fdeta bü- tün İran imparatorluğunun ya- rı servetini Müslümanlara getir. İkaldı. Bunlardan bu sene is. tifade etmek için acele edi- niz, Tel; 16. LALMRLAT AA O LAENEDEED | mişti, zira Allah böyle takdir buyurmuştu. Ertesi gün Kaaka ve Zühre ile takibe çıkan süvariler dön- dükten sonra şehitler gömüldü, yaralılar tedavi altına alındı; İslâm ordusunun sekiz bin beş yüz kayıp verdiği anlaşıldı; esir düşen yoktu. Büyük divan kuruldu; para- ların, mülların ve esirlerin beş- te biri ayrıldı. Mallar ve para- lar üç yüz kadar deveye yükle- tildi; yirmi bin kadar at, katır ve deve, bir o kadar esirle bir- likte Medineye gönderildi. Üç bin atlının başında bunların mu- hafazasına memur edilen komu- tan ayrıca Saad bin Ebu Vakka- sın zafer mektubunu — götürü- yordu, Medineye gönderilen ganimet- ler arasında İranlıların - meşi hur «Direfş - i Kâveyani» dedikleri sancak da vardı; vaktile zalim bir hükümdara karşı isyan eden Kâve adında bir demircinin bay- rak olarak kullandığı deri önlük ten yapılmıştı; daha sonra bir çok hükümdarlar tarafından tür lü mücevherlerle bezenmişti mükaddes sayılıyordu, Değeri €n az bir milyon dirhem gümü; olduğu haldo Araplar tarafın. dan, mücevherler — hakkındaki bilgisizliklerinden dolayı, ancak otuz bin dirhem kıymet takdir edilmişti. Çör MN Kuvvetleri, Çinin en büyi Tori İkildir. GÜNÜN RESİML kuvvetleri KAYKA Rİ| z gehri olan Şanghay'ı müdafaaya azmetmiş bulunmaktadırlar, Re « simde, komünist kuvvetlerin 36 mil uzakta bulunduğu Şanghay dclaylarında, MÜN kuvvetler, çarpışan takviyeye giderken görülmek tedir, SAa o, şehri, şiddetli yağmurlar yüzünden su baskınına uğramıştır. Busebeble, elektrik tesisleri Jelce uğramış, ekinler mahvolmuştur, Resim, 4 mayısta Torinonun su altında — kalmış Portekiz dönüşünde, Torina Futbol Takımının 18 oyuncusu bir tayyare kazasına kurban — gütmişti, Ka |zazedo oyuncular için 6 / mayısta Torino şehrinde 30 bin iişinin iştirdk ettiği bir cenaze töreni yapıl « mıştır. Resimde, cenase töreninden bir sahno görülmektedir. Törene, Avusturya, İngillere, Fransa el « gileri de iştirak etmişlerdir. gehir sular altında kalmış, vaziyetini tesbit etmektedir. A Ayvrupa boks takımı Amerikada Nevyork; 12 (AP.) — Gelecek hafta Şikagoda Amerikan altın eldiven takımı ile karşılaşacak o- lan Avrupalı boksör — amatörle «Çucen Elizabeth> yolcu gemli ile buraya gelmişlerdir. Avrupa — takımı iki İrlandalı, dört İtalyan, iki İspanyol ve bir Danimarkalı boksörden müteşek- Şimdi yakın veya uzaktaki şe- hirlere ve kasabalara şu haber yayılıyordu: — Kadisiye'de çok mal — ve köle satılığa çıkarıldı; çok zen- gin bir pazar kuruldu, gelin, a- hn! Her taraftan fırsat düşkünü bezirgânlar; Rum, Yahudi, Er- meni, Arap, hattâ İranlı tacir- ler geliyorlardı. Hayvan ve kö:- lo fiatları o zamana kadar gö- Tülmemiş derecede düştü. Saad, Medineden ge vabı bekliyordu; çünkü k ce- halife- den Şimdi no yapmamı emre- dersiniz Diye sormuştu; her harbden veya zaferden evvel veya sonra böyle yapmak âdetti; gerek sulh ve gerek harb yapmak yal- halifenin emriyle olurdu. aşlıca komutanların ve as-| niz kerlerin mühim kısmı hemen | leri yürümek, İran ordusunun bozgun halindeki döküntüleri-| nin arkasından — Fırat nehrini geçmek, bu nehirle Dicle arasın daki zengin Ülkeleri, hattâ İran devletinin merkezi olan Meda yin'i vurmak istiyorlardı. Bu nun İçin izin vermiyor diye Saad bin Ebu Vakkas'a kızıyorlardı. Bu hiddet onlara, geçmiş ve kın günlerin hesabını da hatır- | birisi hınçla - homurdan- (Devamı var) lattı; dü — ğ Ekonomik vaziyet smma j verreAA apağı İthali İki milyon iki yüz yedi bin İngiliz liralık idhal müsaadesi cetvelinde yapağı için elli bin Ângiliz liralık miktar ayrılmış- tır. Buna mukabil yazlık yünlü kumaş, fotograf filmi ve sair gibi muhakkak lüzumlu olmıyan maddelere ayrı ayrı tahsıs ya- pılmıştır. Yapağı ihtiyacı çoktur. Gün geçtikçe mensucat fabs rikaları çoğalmakta ve tevs' olunmaktadır. Yerli mamullertmiz birçok Avrupa mamüllcrinin fevkindedir. Yapağı idhalâtı arçtı- ği nisbette mamullerimiz çoğalacaktır. Ticaret Bakanlığının yapağı idhaline az döviz vermesi yerli sanayiimizi baltalanak ta, buna mukabil Avrupa mamullerini — kıymetlendirmektedir. kanlığın birçok hatâlı kararları gibi bu karar da yersiztir. Önümüzdeki aylarda yapılacak yeni tahsıslarda tekrar bu hatâe ya düşülmemesi temenni olunmakta ve yapağıya verilecek dö- vizin arttırılması olhetine gidil mesi memleket sslâmeti bakır mından hayırlı olacağı ileri sürülmektedir. re önümüzdeki kış şehre yine kok verileceği, linyit hazırlıkla- rı tamamlanamıyacağından ge- çen seneki yakacak darlığının tekrar baş göstereceği — anlaşıl- maktadır. GEELOMAŞ İstanbul. Borsasının 18/5/1949 Benzinde tenzilât Ticaret ve Ekoromi Bakanlı- ğinin ilgili şirketlerle - vardı anlaşmaya göre be togun- da 20-25 lira tenzilâ! yapılacak- tır. Sekiz bin müracaat Sterlin sahasından yapılacak Yahalâttan bir buçuk milyon İn- giliz liralık miktarının tevzll ta- mamlanmıştır. Tdhalât müsaade fiatları &İ almak İçin sekiz bin müracaat | Londra, 11,88,66 Newyork 282.58 YN İParis 1.02.004 Cenevre, 65.72.70 Tiftik talebi | Amsterdam — 1055668 — Brüisel 6.38.87 Pragus 5.60 Stookholn Fastan yapılan bir müracaat- | “77.88.60 Lizbon 11.24.95. ta memleketimizden tiftik isten- ll öe EOSĞN ve İstanbul Ticaret Odaları ta- | ç a TAMiYolI yüzde © 1988 20:09 raBdeNa İLMelaRRRR SO 7 Birinci tertip Mit Müdafan Linyit verilemiyor — |25x0 İstanbulun kok kömürü ihti- | ç, 7 Üçüncü tertip Mült Müdafaa yacının linyitle giderileceği ya- | 20,70 D zılmıştı. Şimdiye kadar yapılatı | Anadolu Sigorta Sirketi hlaaa 4a hazırlıklardan öğrenildiğine gö- İnedi 20,78 |

Bu sayıdan diğer sayfalar: