27 Haziran 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4

27 Haziran 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYFA : 4 ist. Lev. Amir. den verilen A 100,000 Jiralık Vazelinyağı pazarlıkla 1/7/949 günü #aat 11 de Ankara M.S,B, Sa, Al, Ko. da ihalesi yapılacaktır, Kilosu 80 Kürüş olup kesin — teminatı 12,500 liradır. Şartnamesi lat, Lv. A, de görülür, Taliplerin bolli vakitde komisyona müracaatları. — 2070 - 9384 — * 1 — Kapalı zarf usulü ile sekiz kalem taze sebze satın alı- nacaktır, Tahmin edilen bedeli 78830 lira 86 kuruştur. Geçici - te- minatı 4041 lira 86 kuruştur., 2 — Eksiltme 15/7/04D günü saat 11 de Bat. Al, Kom, da yapılacaxtır. — Şartnamesi görülebilir, $ — Teklif mektaplarının 15/7/949 günü saat 10 kadar ko- Mmisyonumuza. verilmesi. — 2012 - 9122 — Harbiyede Lv, A. hergün komisyonda * 500 ton 3 asitli zeytinyağı pazarlıkla 4/7/949 günü saat 15 de İzmir Kışla As. Sa. Al. Ko. da satın alınacaktır. Kilosu 2454 kuruş olup teminatı 50.000 liradır. Taliplerin belli vakitte komiz- yona müracaatları. (2038—9270). e 1 — Pazarlıkla 17 kalem tıbbi malzeme satın alınacaktır. Mu- hammen bedeli 2197 lira 30 kuruş ve kesin teminatı 329 lira T0 kuruştur. 2 — Pazarlığı 1/Temmuz/04 9 günü saat 9.45 te İst. Harbiyede Lv.Â.Sat.Al.Kom. da yapılacaktır. Şartnamesi her gün komisyon- da görülebilir. ö (2034 - 9200) 1 — İki kalem taze sebze pazarlıkla satın alınacaktır. Tahmin edilen bedeli 450 lira, kesin temicatı 67.50 liradır. 2 — Pazarlık eksiltmesi 23/6/949 günü saat 15.30 da Harbi- yede Lv.A.Sat.Al. Komisyonunda yapılacaktır. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. (2030 - 9201) * 7500 er liralık Bürün ve Hoçkis hafif enaitinalı tüfek taşıma kayışı pazarlıkla 4/7/949 günü saat 10,30 da Ankara M.S.B, Sa, AL Ko, da eksiltmesi yapılacaktır. -Fiatı: Bürün 880 kuruş Hoç- kis 990 kuruş olup kesin teminatı 2500 liradır, Numune ve şartna- mesi İst, Lv, Â. de görülür, Taliplerin belli vakitde komisyona müracaatları, — 1940 - 8954 — * 39 adet 510 kilo çekerinde Avari marka baskül kapalı zarfla satın alınacaktır. İhale 1 Ağustos 949 günü saat 11,30 da Ankara M. S. B, S, AL Ko, Va yapılacaktır, Beher parti 13 baskülden aşağı olmamak Üzere ayrı ayrı ihale edilir. 'Tutarı 44,894 lira 85 kuruş olup teminatı 3367 lira 11 kuruş- tur. Şartnamesi İst, Lv, A. de görülür. 225 kuruşa Ankaradaki komisyonda satılır. Taliplerin kanunt vesikalarile teklif mektup. darını ihale santinden bir saat evveline kadar komisyona verme. deri. (1804—8348) * 1 — Kaplı beher kilosuna tahmin edilen bedeli 269 kuruş 95, kapsız beher kilosuna tahmin edilen bedeli 258 kuruş olan 90 ton zeytinyağı 4 temmuz 949 günü saat 15,30 da Harbiye Lv. âmirliği Sat. Al. Komisyonunda pazarlıkla satın alınacaktır. 2 — Tamamı bir istekliye ihale edilebileceği gibi 30 tondan #şağı olmamak üzere ayrı ayrı taliplere de ihale edilebilir. * —3 — Kaplı 90 tonun kesin teminatı 36.443.25, otuz tonun ke- sin teminatı 12147.75, kapsız 90 tonun kesin teminatı 34830 ve otuz tonun kesin teminatı da 11610. lira olup evsaf ve şartnamesi her gün komisyonda görülür. (1988—9019) * Aşağıda cins ve miktarı yazılı sebzeler kapalı zarfla 11/7/9409 günü saat 16 da Erzurum Dumlu As.Sa.Al.Ko. da eksiltmesi ya- pılacaktır. Taliplerin kanuni ves ikalarile teklif mektuplarını iha- Te saatinden bir saat evveline kadar komisyona vermeleri. Cinsi Miktarı Tutarı Teminatı Kilo Lira Lira Tüze fasulye 60.000 15.600 1170 Dömates 75.000 16.500 1237.56 (1992 - 9127) * s. kıtaat ilânları] Çok dedişik ve kullanışlı iki esvap mo deli _Illardin Vaîilıgın 1 — Eksiltmeye konulı (80) kurüştur. 2 — Eksiltme 12/7/949 salı günü saat 11 de Bayındırlık Mü- dürlüğnde müteşekkil komisyon marifetiyle kapa yapılacaktır. 3 — Eksiltmeye girebilmek (. 4997 Jira 04 kuruşlük geçici temin iş: Nusaybinde merxezi binası birinci kısım inşaatı, Keşif YENİ SABAH den yapılacak — Sağlık tutarı — (74940) lira zarf üsülüyle in isteklilerin sülüne — göre t vermeleri ve 949 yılı Tica- (HADIN « MOD, U N » 4 N L AA Kaymaklı Dondurna 4 Bardak Süt 1 — Bardak Toz şeker 2 Adet Yumurta 1-Paket Vanilya 2 Çorba Kaşığı ün YAPILIŞI: Aşağıda cins ve miktarı yazılı 9 kalem yiyecek kapalı zarfla 04/7/949 günü saat 11 de Siirt As.Sa.Al.Ko. da eksiltmeleri ya- pılacaktır. Taliplerin kanuni vesikalarile teklif mektuplarını ihale Haatinden bir saat evveline kadar Cinsi Miktarı üt 4 — Ton Yoğurt 7500 Kılo Tavuk 600 Adet B. peynir 180 Kılo Limon 5000 Adet Reçel 120 Kilo Yumurta 6000 Adet Tereyağı 120 Kilo K. peyniri 120 Kilo 4000 kilo hıyar açık eksiltme komisyona vermeleri. Tutarı Teminatı Lira Lira 2400 180 4500 337,5 900 67.5 540 40,5 750 56,25 240 18 480 36 720 54 480 36 <2008 - 9123) * ile 8/7/949 günü saat 15 te Ha- dimköy 112 No.lı As.Sa.AlL.Ko, da eksiltmesi yapılacaktır. Tutarı 1600 lira olup teminatı 120 liradır. Taliplerin belli vakitte komis- yona müracaatları, * (2004 - 9124) 1 — Tahmin edilen bedeli 684.20 lira olan beş Mkalem lâstik bortum, rekor vesaire açık etsillme süretile 8/temmuz/949 günü saat (10) da Harbiyede Lv. Amirliği aatın alınacaktır. Sat. Al, Komisyonunda 2 — Geçici teminatı 51.38 lira olup şartnamesi ikomisyonda Börülür, D Yazan : Edgar Wallace Halbuki hiç anlamıyacaktı, ve dehşetli sinirlenecekti. Hem bu kadar samimi bir hitaba da hiç lüzum yoktu. İkinci bir mek tuba (Muhterem efendim) diye başladı ve önündeki boş kâğıda gözlerini dikip uyuklamaya baş- ladığı vakit saat dördü vurdu. D anda fevkalâde bir yorgun- luk hissetti ve ışığı kapayarak derin bir uykuya daldı. Saat 5 te giyinmiş olarak 0- dasında kahve çörekle kahveal- ftı ediyordu. Yine yazı masası- hin bağına oturup elinde kalem Güğünceye daldı. Zihni dört bir tarafa dağılmıştı, sekizi çeyrek geçti, az sonra buçuk oldu. Bır başka mektuba daha başladı, neticede hiç bir mektup yaza- Madı, 9 a doğru kürkünü, şap- kasını, çantasını kaptığı gibi luğu yazıhanede aldı. Dokuzu beş geçe Mis Deyın koltuğunun altında bir gazete Elsa'nın odasına damladı, hele- tandan nefes nefese: <Ah! ge- kerim, ne feci gey! bak, bütün gazeteler yazıyor, hayret edi- “yorum vallâhi, korkudan nasıl — 1984 - 9920 — ESRARENCİZAPATIR. — ölmedin? ben muhakkak ölür- düm, cinayetleri sinemada bile seyredemem.> dedi; Esa bit kin bir haldı — Allah rizası için sus: Bu raya bundan bahsetmeğe değil, Major Amery'ye çalışamıyaca- ğımı söylemeye geldim, hemen gideceğim, Merakla yine sordu: — Muhakkak bayılmışsındır değil mi şekerim? Allahtan o sırada -patronua zili imdada yetişip, kızı bu ah> tapottan kurtardı. Amery, masasının başına o- turmuş, gözlerini içeri giren kızın içini okumak - ister gibi — Ben bu sabah erkenciyim Mis Elsa, Elsa, ilk defa olarak bu ada- man kendisinden bahsettiğini işitiyordu — Oturun! ve derhal Delhi- yazılacak uzun bir. mektup dikte ettimeye başladı. Bir tür- Jü kızın ağız açmasına - firsat vermiyordu, mektup bitince — Teşekkür ederim, gidebi- Tet odası belgesi ibraz etmeleri lâzımdır, “ A — İsterliler eksiltme şartnamesi ve buna bağlı Bayındırlık Müdürlüğünde görecexlerdir, 5 — İsteklilerin bu işin teknik öneminde bir işi iyi bir surette başardığını veya denetlediğini ispata diğer — belgeleriyle - birlikte ihale gününden en az (tatil günleri hariç) Üç gün evvel Mardin Valiliğine müracaatla yeterlik belgesi almaları lâzımdır. 6 — İsteklilerin texlif mektuplarının her parçasına 50 ku - ruşluk pul yapıştırıldıktan sonra eksiltme günü olan 12/7/949 saat ona kadar alındı karşılığında eksiltme komisyonu Reisliğine vermeleri, Postada olacax gecikmeler kabul edilmez. kâğıtları 15,000 liralık Bern hafif makinalı şarjor çantası sollu) kapalı zarfla eksiltmesi 6/7/949 günü saat 11 de ra M.S.E, Sa, A, Ko, da yapılacaktır, Fiatı 29 lira olup natı 1125 liradır, Şartnamesi — İst, Lv. A, de görülür. kanuni vesixalarile teklif mektuplarını at evveline kadar komisyona vermeleri, * 4 adet arabalı model çift bombalı karbon #öndürme cihazı xapalı zarfla 9/7/949 günü saat 10.30 da kara M,S.B, Sa, Al, Ko. da eksiltmesi yapılacaktır, Tutarı lira op teninatı 435 liradır. İst, Lv. A, Ür, Taliplerin — kanuni ve (saği Anka. temi. Taliplerin ihale saatinden bir sa- — 1892 - 8739 — dioksit — yangın 00 de görü. Şartnamesi kalariyle — teklif mektuplarını — ihale saatinden bir saat evveline kadar — xomisyona vermeleri, — 1948 - 9028 — diğiniz doğru ol: Mis onun polise verilecek gi rih bir mazereti vardır. Elsa acı acı gülümsedi: Çeviren : Semra Arslanlı lirsiniz! diye emreyledi. — Major Ameri — Buyurun ti vardı; Şapl şallah, Si mi? — Bilmiyorum size - söyle- alşanlln Bece dayım, — geçen — mek ne derece doğrudür, fakat 'şam bize girmeğe çalışan çin- — | oJi; 6 şapkayı buldu. Cinayeti li tarafından öldürüldü. Poli söylemedim, fakat katili gördüm. — Kimdi? — Feng-Ho diye haykırdı, Si de pek âlâ biliyorsunuz ki Feng Ho idi Adam gözlerini kurütma kü- ğıdınin Üstüne indirdi, dudak- larını kıstı ve cevap vermedi. — Sizi veya — arkadaşınızı bu işe karıştırmak istemediğim için dün bir şey söylemedim. Bunu isterseniz Ameri'lere kar- mteükip şapkasız iyico kuk etti. Amery'nin yüzü bulutlandı: — Şu halde ikin Bir kaç dakika sonra oku, patronun — yerinde oli halde dönmedi. şı bir sadakat nişanesi adde- bir çocukla dükkân dükkân yu- din, fakat şimdi söylemek mec- — muşak gri fötrden bir şapka buriyetinde olduğumu hissedi- — aratıyor ve bili siyah kut- yorum. Ameri başını kaldırdı: — delâlı olmasına dikkat ediyor- — Fevkalâde bir karar, fakat öyle zannediyorum ki yanılıy sunuz, çünkü Feng-Ho. Kız patroniyle alay etti: - Sinzinle beraberdi - değil du. Kısım: 18 Mamafih ortağı mi? bilirdi. Çünkü ben o saatlerde o civarda bulu- nuyocdum. — Fakat — Feng-Ho Londra'dan kilometrelerce zak bir mesafede iai, Emin olun — Şapkasının da bir mazerc" bir Çinlinin de o havalide dolaştığı tahak- Feng-Ho nua bir mazereti daha olacak. 'Teşekkür ederim gidebilirsiniz. Elsa madığı bir kelimeyi sor- için odasına girdiği vakit ağını gördü. Aradan bir saat geçtiği Bu arada Major Ameri küçük O gün Dr. Ralf Hallam evin- de gayet sıkıcı bir gün geçirdi. öleliden beri kendinde bir rahatlık hissediyor — Eğer benimle olsaydı, de du, İhtivar adamın manı iya- Dört bardak sütü Ben Mari — da biz. bardak - gekerle- sıtiniz, hi Çorba kaşığı un azıcık suda ka -| Fıştırarak critiniz. Yumurtaları 1 yice çalralayarax vanilya ve erit. tiğiniz un ile beraber Süte — ilâve ediniz. Koyulana kadar karıştırı miz. Mühallebi kavamına — gelince istediğiniz kahplara dökerek — buz dolabına xoyunuz. Arasıra müaye. ne ediniz, dondurma — olduğu za < man çıkarıp âfiyetle yiyiniz. Ben Mari usulü: Bir - tencerede| kaynatılan suyun içerisine bir kap konarak arzı edilen başka | şeyi pişirmeye denir, (ğî Hazırlayan: I___*'_“"—' ARSLANLI I ÇALK HDA Şapka temizliği 1 — Fötr şapkalar 2 — Ha apkalar 3 — Kumaş Şapkalar, Kumaş şapkaların temizliği: Bu şapkalar benzinle silinir veya yı- nabilir, Fötr gapktaların temizliği: Renk | liler ince numara zımpara — kâğıdı ile ovulur Beyazlar ise çövenli su ile fırça- lanır, temizlenir, kurutulur. Ka - hp varsa geçirilerek kükürt bu - harına tutulur Hasız gapka temizliği: Panama- lar ilik sabunlu suda yumuşak fir ça İle fırçalanarak temizlenir son ra da yağmur suyü — ile çalcalanır Yıkandıkten sonra sararan bu şap kaları beyazlatmak için de toz hallin de kükürde limon sıkarak fırça ile şapkaya —sürmek — Jâzıındır. “Bu mahlül ile kuruduktan sonra tek. rar (bu sefer limonsuz) — kükürd tozu sürerek güneşte kurutmalı ve fırçalamalı, Kükürd yoksa — Javel suyu bu vazifeyi görür ancak yı - kandıktan sonra soğuk su ile bol bol çahtalamak lâzımdır ki şapka eskimesin, Eldiven nasıl temizlenir ? İplikten mamül yani (lavabi) el divenler, ele giyilmiş olarak sıcak rulandıktan sonra kurutulur, Daha pek «urumadan da ceki şekli veri. lir. (Nemli iken ele giyilirse geklini alır.) İpek ve tafta eldivenler benzin-| den geçirilmek/ suretiyle — temizle Yün eldivenler, ilıkça — sabi suda yıkanır. yine ilmt suda & Giâse eldivenler — ele benzinin içinde iyice lür, Yine elde giy havada kurutulur, Burma Bisk Malzeme 200 gr, Kaşap Peyniri 200 gr, Tereyağ 4 Yumurta (Üçü bütün, bir tanesinin yalnız sarısı) 50 gr. Süt 500 gr. Un 1 Çay kaşığı Bey 1 Kahve kaşığı tuz 25 gr. Susamn Yapılışı 300 gr. un elendixten sonra' örta B açılır, 150 gram, ;tereyağ 3 yu: Murta 50 gr, süt konur. Elle iyice karıştırıldıktan sonra — rendelen . miş kaşar peynirinin dörtte — üçü bir tutam tuz, Beyking pavder il| ve edilir. “Tekrar — karıştırdıktan Sonra —unlar ortaya — toplanarax iyice — hamur yapılır. ” Özleşmesi için çokça yoğrulur.. Bir. çeyrek saat dinlendirilir. ve merdane — ile yarım santim inceltilir, Bu hamur, iki santim genişliğinde şeritler ha linde — kesilir. Bir şeridin üs - tünde yumurta akı sürüldükten sonra ikinci şerit onun Üzerine yer, leştirilir, İki uçlarından bükülerek burgu gibi şekil verilir. Yağlan - Miş firin tepsisine ikişer — santim ara ile yerleştirilir. Üstlerine ing Pavder |murta sarısı sürülür, ayrılan ka -| şar peyniri ve susam serpilir, Kız İgın fırında hararet alttan verile - rex pişirilir, stanbul Jandarma Satınalma Komisyonu Başkanlığından Beher kilosuna 285 ku: Tina uygün 23 ton zeytinyağı 11 15 de kapalı zarf usülü ile ihale: lira 50 Ruraştur, Ve şartı bilir, Isteklilerin bünka mektubu ve diğer vesaiki me saatinden bir saat evveline darı; tının bozukluğu onları belki d daha fena aurumlara cekti. Ah: Yarabbim! ne olur du, göğsüne bıçağı yemeden Tarn'ıa erkekce seydi, Şimdi octağının paracık- larını nasıl eline geçirecekti Bikerson'un üç ziyeretine ve karısının müteaddit telefonları- na rağmen gün geçmek bilme- yor düşünceler kafasında birbi. Fini takip ediyordu. Ne Tarn, 'ne de kendisi bankalara itimat etmeyip parayı nakit olarak saklamayı tercih ederlerdi. Şim di ihtiyar adamın en aşağı 200.000 sterlini " vardı, “aklı- na derhal Elsa Marlov - geldi, eğer ihtiyar parayı kızın bula- bileceği yerde bıraktıysa o da onun kadar zengin olacak de- mekti. Her halde para beraber- & ettikleri Stanford birli- ğinin karşısında mahfuzdu. Doğ rusu;-Ralf bu parayı Elsa ile paylaşmıya hiç yanaşamazdı. Acaba ihtiyar bu şeni işle uğ- raştığına dair bir emare bırak- mış mıydı? Kendisi daima tem- kinli davranmış ve perde arka- sında oynamıştı.'Şimdi de Elsa- yı yanına alıp içinde ne olduğu- nu - bilmiyormuş gibl kasa- 'yı açmak daha münasip olacak- t Kız Işinden döner dönmez t lefon çaldı. Ralf: — Bize gel; yemeği beraber yiyelim olur mu Elsa? Tara belli gün ve saatte ilk teminat Ş muhammen bedel takdir edilen evsa. /temmuz,949 pazartesi günü yapılacaktır. İlk teminatı 4527 Taksimde Kurulumuzda görüle- masbuzu . veya ü mühtevi kapalı zarflarını eksilt. Kadar Kurulumuzda bul hakkında bilmen lâzım — gelen yler var ki sana söylı meliyim. Elsa dâveti memnuniyetle ha bul etti. Candan bir arka- daşa cidden pek ihtiyacı var Ralf odada hem dolaşıyor, hem de memnun - sıritiyorda, doğrusu bu - teklif pek iyi ol muştu, kızın aklına bir şüphe gelmeden beraberce gidip kasa- yı açacaklar ve muhteviyatına sahip olacaklardı. Acaba Tarn, Soyoka'dan niçin bu kadar çok korkuyor, her saniye onun ha- yalinden kaçıyordu? — Bu dü- Şünce ile alnı kırıştı, acaba Mo ris Tarn'ın evine çinliyi Soyo- ka mı göndermişti? Ne sebeple böyle hareket etmişti? — Bir- den bire durdu — Bundan dah basit bir sebep olabilir mi? So- yoka'nın amacı rakiplerini bir bir ortadan kaldırmak değil- miydi? O sırada hayali mazi; rücu etti, Moris Tarn'la iş bir liği ne tuhaf bir tesadüf neti- cesinre doğmuştu? Bundan beş sene evvel Ralf beş parasız, bir yağın alacakliyle uğraşıp du- Turken bir gece, o zamanlar pek moda olan WestEnd kulübünde 'Tarn'a rastgeldi. Konuştukca samimiyeti ilerlettiler, derken adam Ralf'tan bir iştah ilâcı yazmasını rlca etti. « (Devamı var) abunlu suda yıkanıp iyice du-| Yazal Eski bir pehlivan MK 2i HAZ İRAN 1949 Tefrika No. 36 Bir çingene için o zamanlar ou ne büyük bir şerefti Zavallı Çöpür, hakikatte bir- denbire değişen bu muamelenin mânasım bir türlü anlıyamadı. Ve sevinerek Kırkpınarın yolu Nu tuttu. — <© Çöpürün hâlâ biraz şüphesi vardı. Fakat orada eski düşmsan larının kendisini hakizaten çok iyi karşıladıklarını görünce ar- tık güphesi kalmadı. Onu iyi çadıra misafir ettiler. İkramda bulundular. Kendisile eşit mua- mele yaptılar. Sofralarında be- raber yemek yedirdiler. Bir Çingene için o zamanlar bunun ne büyük bir dütuf oldu- u bilmek lâzımdır. Çöpür sevinç içinde idi. Hayatında ilk defa olarak tanınmış pehlivan- lar arasında insanca bi: le görüyordu. Nihayet güreş günleri geldi. İlk günler desteler ve küçük ortalar güreştiler. Bu sırada halk daha ziyade büyük güreş- ler hakkında — konüşuyordu. Kırkpınarın belâsı Kel Ali nun tekrar Kırkpınara - gel olduğu öğrenilmişti. Bütün bu işleri tertip eden- ler, yâni Çöpürü Aliçoya karşı çıkarmağa ve ezdirmeğe karar verenler nihayet bir ateş ba- gında toplandıları zaman ken- disine sordular — Söyle bakalım Çöpür, ne- reye çıkacaksın? Çöpür cevap verdi — Başaltına çıkayım rüm. Hemen itirazlar yükseldi: — Yok, yok! Başa çıkmalı- sın! Başa başa çık Çöpür! — Çöpür, sen artık baş peh- livansın! Başa güreşmelisin! Baş altındaki pehlivan- ların hepsinden daha yüksek- sin sen! Başaltı pehlivanları arasında senin ayarında güreş- çi yok. — Sen baş pehlivansın Çö- pür! Başa güreşmelisin! — Başı bile kurtarabilirsin! Haydi görelim seni Çöpür! Zavallı Çingene, şahsı hak- kında yükselen bu metihler şısında adamakıllı şaşırmış tı. Şimdiye kadar yalnız haka- ret gördüğü bü adamların şizm di hep bir ağızdan kendisini kuvvetini öğmeleri onda ina- nılmaz tesirler yapmıştı. Fakat son söze itiraz etmek lüzumunu duydu: — Başı nasıl kurtarırım be! Başta Aliço var be! — Senin Aliço ile var mı? — Yok. Biz nerde, Aliço ner- de? — Neden öyle konuşuyor- sun! İnsan bir defa tutmadığı pehlivanın derecesini bilir mi? — Canım Aliçoyu kim yen- miş şimdiye kadar? — Hiç kimse yenememiş am ma, sen yenebilirsin belki! — Hiç yenilir mi Aliço? — Neden yenilmesin! İnsan değil mi 0? Hem artık eski hım filân kalmadı. Yaşı kırkı geç- ti. Eski kuvvetinin yarısı kal- madı. — Olsun be! Yine Aliçodur o be! Kim çıkabiliyor ona karşı be? — Aliçonun yendiklerini sen de yeniyorsun. Ondan daha ge- ri nen var. Kuvvetin, nefesin, üreş bilgin ondan parmak ka- dar geri değil Öbür pehlivanlar da hemen bu sözleri tasdik ettiler: — Çöpür Aliçodan geri peh- livan değildir. güreşin — Aliço dü nemez! — Çöpür Aliçoyu haklıyabi- lir. — Aliçonun bütün hızı ve ta kati yarım saattir. Hele bir sa at güreşten sonra Aliçoda peh livanlık namına birşey kalmaz. Çöpür bir saat dişini sıktı mı, yenilmedi mi muhakkak güreşi kazanır! — Bu sene başa konan ödül de çok iyi. Aliçoyu yenersen belki yüz altın da parsa topl: sın! Bütün bu sözler ve bu teşvik- ler Çöpürün başını döndürmüş tü. Nihayet ağzından şu sözler döküldü: — Madem böyle ,diyorsunuz Aliçoya çıkayım bâri! Onların da istedikleri esasea buydu. Rahat bir nefes aldılar, Zavallı Çingene için kurdukla- rı plân muvaffak olmuştu. Çö- Pür, Aliçoya çıkacak ve tabil ezilecekti. Bu suretle er mey- danlarında belâ kesilen Ç neden urtulacaklardı. Bu - tertipleri hazırlıyanlar diğer taraftan Kel Aliçoyu da işlemekte kusur etmiyorlardı. Kendisine mütemadiyen şu çe- şitte haberler taşıyorlardı — Bu sefer sana bir Çingens çıkıyormuş! — Çöpür adında bir Çingene ana meydan okuyor. Seni bir elde yeneceğini söylüyor. — Artık ihtiyarladığını sanı yorlar. Çingene de bundan ce- saret alarak seni meydandan çıkaracğını söylüyor. — Kuzum Aliço! Göster Çingeneye pehlivanlık nedir. — Çöpür seni eze eze yene- ceğini söylüyor. Böylece sasa bir ders verecekmiş. Bir daha da güreş tutamıyacakmışsın! Aliço bu söylenenleri dinl2e dikçe deli divane oluyordu Za valir Çöpür hakkında ne gibi bir tertip hazırladıklarını ve kendisini ne maksatla kışkırt- tılarını tabit bilmiyordu. Bu sözleri duydukça bıyıkları dike- leşiyor: — Tehey bir Çingeneye mi kaldık be! A be bir Çingeneya yenilecek olduktan sonra hep- ten ölelim be! Göstereyim şu Çingene oğlancağızına — pehli- yanlık neymiş be! diye söyleni yor, bu kadarla dâ kalmıya- Tak ağız dolusu ağır küfür ve hakaretlerde bulunuyordu. Güreşlerin ikinci günü orta ve başaltı güreşleri yapıldı. Fakat Çöpürle Aliçonun karş laşacakları meselesi günün baş hıca dedikodusunu teşkil ediyor du. Herkes bu mesele üzerinde konuşuyor, Kırpınar kahrama- mı, ihtiyar güreş kurdunun bu genç ve acar Çingene karşısın- da ne yapacağı merakla bekı leniyordu. Çöpürün zurnacı babası bu haberi alır almaz hemen oğlu: nu bularak bir köşeye çekmiştit — A be Çöpür! Aliçoya karı gı çıkacaksın? — Öyle baba! — Delisin be? Hiç Aliço Ur güreş tutabilir misin be? — Neden tutmuyayım. — Er meydanı burası. Yenilmek a. yıp mı be? — Vazgeç bu işten sen! Tu- tamazsın Aliço ile! Ezer o sen ada Çöpürü ye su be! Bir daha ayağına kisbel giyemezsin be! Fakat babasının bu ikazı €a Cöpür üzerinde bir tesir ya madı. (Devamı var) . İdaresinin dikkat nazarına Malatya İlinin merkeze bağlı Tanır Bucagında oturan Mehmet kpınar aaında bir okuyucumuz diyor ki «Bucağımız merkeze yaya 18 saatlik mesafedeidr. Nüfusu 15 bini bulan bucağımızda bir P. T. T. merkezinin bulunmayışı, bin çok müşkül bir duruma sokmak- tadır. Mektup almak, havale alıp vermek için bizler 18 saat yürü- mek mecduriyetindeyiz. 15 bin kişi gazete okumaktan mahrumdur, radyo da olmadığı için, biz herşeyden bihaberiz. Tahir bucağı namına rica edi- yorum, P. T. T. idaresi, buca- gımızda bir merkez açsın. Tetkik edilirse, buna Tüzum olduğu görü Tecektir. Dileğimizi. P. T. T. dokkat nazarına koymanıznı ediyorum.> Evkaf M dikkat nazarına idaresinin rica idürlüğünün Dün bir okuyucumuz, bize te- Tefonla şunları söylem — Alemdarda Zeyneb Sultan caminin imamı olmadığından Hasta beleviye memürları tedavi edilmiyor müş ? İstanbul Belediyesi memurla. rından bir okuyucumuzdan aldı- ğimız uzun bir mektupta, hasta küçük memurların tedavileri ya pılmadığından gikayet edilerek ezcümle şöyle denilmektedir «Her sene Belediye büiçesine <Hasta memurların tedavisi> faa h altında bir ödenek konmakta- dar. Fakat bu ödenek küçük mee murların tedavisi için dedil, bü- yük, nüfuzlu memurların tedavi- sinde kullanılmakta, hattâ bazılg rı da Yalovaya, Termal - oteline gönderilmektedir. Zaten mahdut olan ödenek, bu suretle tamamen sarfedilerek hasta küçük memur ların tedavisine imkân bulunma- maktadır. Ben de tedaviye muhe taç hasta bir belediye memuru olduğum için, bütün hasta küçük Belediye memurları namına bu ehemmiyetli noktayı sayın gaze- tenize bildiriyor, bu işe artık bir son verilmesi için ilgilil. zarı dikkatini celbetmenzi rica e- diyorum.> Te giderse önümüzdeki Ramazan da da camün kapalı kalması çok muhtemeldir. Evkaf Müdür- lüğünün nazarı dikkatini — çek menizi rica ederim.» Cuma namazı kıldırılamıyor, böy

Bu sayıdan diğer sayfalar: