15 Mart 1935 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

15 Mart 1935 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

T hl,. Okuyucularımızdanbiri umu- aat harbin kopmasını çabuk- laştıran Prençihin akibetini m zak ederek bunü - bizden 8- Tüyor. ve bü adamın kim ol- duğunu da- izah etmemiz adiyor. Cevabımız Gatvallo Prinçip 1895 yılnda Grahovo de doğdu. Bu şehi Bosnadadır. Bu delikanlı Avus turya — Veliahdile — zevcesine, Bosüa sarayını ziyaret ettik. leri sırada (28 Haziran 1914) kurşün açtı. Bunların ikiside bu kurşunlarla öldüler ve bu kurşunlar umumi harbi çabuk- laştırdı. Brençip, bu cinayeti Fikir hareketleri cü Nüsha — Meşrutiyet hatıralı 73 Bay Hüseyin Cahit Yal ni (Fikir hareketleri) nin 73 Üncü — sayısı da çıkmıştır. Baş- hea makaleleri , İngiliz bukuk doktaru (Trumer) in(Karl Mar- | ksa) göre cemiyetin — iktisadi dezali unvanlı yazısı, (Andre Jid)e göre bayat — fekset İhayır ve şer) Antuvan Ziseh. ka) nn (İngiliz hükümeti/ ile Moskova arasındaki ittifak), Romanyalı kadın muharrire (Vakaresko) nun (kültür) me- aeleleri Gavanlı; yazılarıdır. (Karl Markı)a göre cemiye- tin iktisadI temeli makaleri bu tahripkâr Yahüdinin ma- hut (İnsan tarihi demek. inse Jarın iktisadi inkişafı demektir) mahiyetinde olan düsturlı serh ve izahına hasredilmi (Kal Marksjın bu düsturü açık- ca ifade edilire dünyada ne olmuş. intanlar ve yapmışıa Para ve menfaat için yapmış- Tardır manasından başka birşey ilade etmez. Şu balde beşerin €t mümtaz şerefi olan terak- atı fikriyesi de bu bezirgâ- ÜNT a iktisat yüzünden husule gel miş oluyor. Mamafi makale ilmi olduğu için intibah ile okunmağa değer. İasan buka: dar saçma iddiaları da okuyub tetkik etmekle, kendi dürüst kanaat ve düşüncelerini bir kat daba takviyeye yeni de- liller bulmuş olur. B. Cahit, meşrutiyet h: z ;&;—âı..,, eli Zaman Ansikloöpedisi Brençip ne oldu? | daha sonraları gelecektir. darımı nakilde devam ediyor. Cinayeti irtikâp ettikten son- vap edildiği zaman, da, büyük bir şah- *ti öldürmeyi çoktan kurdu- unu söylemişti. Brençip Çabrinoviç namında birile be çalışıyordu. Bu n Arşidük ile karısına bet etmiyen bir bomba at- mışti. Caniler Bosna Sarayda mu- hakeme edilmişler, ikisi de 20 şer sene küreğe mahküm ol- bunlarla cürüm şeriki lanlar da buna mümasil killerde mahküm edilmişlerdi Brençibin kendisi 1 Mayıs 1918 de veremden ölmüştür. Kendisi bu sırada Mi Keroviç — kaler Bu nüshada meşrutiyet ilânının, İstanbula ait en mühim ve en geçirmiş lâzım- vardır, ki gelen bir bal kat © da meşrutiyetin ve hürriyetin anıl ilâı şerefini (İkdam) ga- zetesi haizdir. İkdam sahibi Bay (Ahmet Cevdet) haca- Mi öyle pek celkdeti fik. Tire, bele melek ve” kana n ve itürat a. | hibi diye tanınmamış olmakla be- raber hiç şüphe yaktur ki meş iyetin İstanbulda n senlk ol muştur. Eğer İkdamın cumar desi günkü o meşhür yazımı olmasaydı, ihtimal İi meşrutiyet | İstanbulda bir iki gün daha | (kör tapal) z B 5 ogünkü meş- e Bay (Hüseyin Cahit) ve (Abtullah Zühtü) lerin yazdığını biliyorduk. Fakat nasil yazıldığı hâlâ meçhulümüz idi. B. Cahit bu- nu bize anlatmakla — cidden Mesrutiyet - batıralarımıza ait ir noksanımızı tamamlamış oluyor. Keşke mecmuanın bir köşesine İkdamın o makale de aynen nakledilmiş olsaye halde bu hatıraları, B, in kendine has olan açık | anlatışı ile biz dezevk alarak ise o kısımlar POLİSTE İskambil yüzün- den dayak! Dün, Tahtakalede kumar yüzünden bir hâdise olmuştur Tahtakalede Çokürçeşme 10 kağında oturan Baba6ttin bir kahvehanede, Mülâyim isıvin. de biriyle, iskambil oynamakta: lar iken, aralarında bir ihtilâf çıkmıştır. Bu ihtilâf, az zaman Şinde büyümüş ve İş şekiini değiştnniştir. Nihayet, Mülâyım, Bahaettini 'adam akıli: dövmüştür. - Polis, Mülâyimi yakalamış, hakkında tahkikata başlamıştır. Sabıkalıların şakasıl Evvelki gece Beyoğlunda bir hâdise olmuştar. Galatalı sabıkalılardan Ap- dülkadir, biraz eğlenmek için, Beyoğluna çıkmış ve bir kah- vehaneye olurmuştur. Abdülkadir, bir aralık yine Bu selâm, samimiyeti arttır muş, nihayet şakalaşmağa ko- yulmuşlardır. Fakat sabıkalılar arasındal gaka da - büsl başl Şaka o derece ilerlemiş ki bi- Far sonra kavgaya teheddül etmiş, Abdülkadir de bıçaj çekerek piç Mehmedi muhtelif yerlerinden yaralamıştır. Vakadan haberdar olan za- piç Mehmedi ile hastahaneye kal. dırmışlar, Arap Abdülkadiri de yakalamışlardır. Edirnede yangın kaç dekika anatten farln boğuştuktan sonra etraftaki binalara kizlllk Muğlada bir konser Muğla 12 — Bu gece balk- evinde çaylı bir konser veril- miştir. mükemmel bazı parçalar edilmiştir. -Konserden garp musi ir yol kovalaması lâzım geldiği ve garpten neyi almak icabettiği anlatılmıştır Anadoluda seyahat notları Bahar ülkesi: Tarsus Tarsustaki eserlerin bir çoğu memlekette eşi bulunmıyan birer umran abidesidir Türkiyede eşi nadir bulunan güzel Tarsus parkının büyük hacu- zunun bir görünüşü yolları bozulmuş. Yarım metro boyundaki kar | dan demi ağlarının - tepeleri, | çak süretile' Balgar tabakasından sıyrılır sıyrılmaz. Toros tam manasile İyaz sıcaklarının ortasına düşmek, kış günü in- ın ne kadar da tuhafına gi- diyor. Henlz beş saat evvel şid. detli bir soğuğun tir tir titre- yen esirleriydik. Şimdi yakıcı güneşin, fanilâları ve pab- toları bir kenara fırlatmış şen çocuklarıyız Dün gördüğümüz, beyaz ke- fenlere bürülü ağaçlar ve tar- lalardı. ir gelin gibi süslü çemenler. “Yenice,, İstasyonu - sanki bir lâhza içinde kışın — bütün kasvetlerini söktü, parçaladı. Karşımıza kıştan bihaber. bir bahar dünyası çıkardı. Adana gibi, Mer- sin gibi gülüyor Saf güneşinin, bembeyaz çi- çekli ağaçlıkları üzerinde oy- naşan şüleleri arasında bül- büler cınldiyor, kuşlar - uçu, ce böcekleri, aıcal gtü ” verdiği " vnş'eleri vızıldıyor. —Her zaman böyle midir?. Diye sordum. Tarsusun ta- lediler. 'a göçiülde yarıyar. İltanbal güneinleri, güü ei Va kar kuzranlara. yölllre böründüğünü yazıyorlar. Türes bötüm ha kaberiini tüyretle” kargılıyor. Buram 'bu mersimde M kadez da gel li Parklar, gezenlerle dolu. Mesirelörde sevk ve kah kaha balkin. ! Türtüs'an Kendisi de bavası kadar güzel, Şehir, her türlü tarakkiden masibisi' almış ve kısa bir zar i telebbüs tarnının düzgünlüğü, şehirde nasıl tam bir sosyal hayat yaşa- aıldığını daha ilk nazarda in- iyor. Kadıaların şık- lğı ve zarafeti, yehrin umumi ünüşünü büsbütün gözelleş- tiriyor. Büyük binalarile, geniş cad- leriyle, gösterişli manzaralarile Tarmıs fanayardua en. güzel bir çiçek demeti, Ünvanına hakkile lâyık. Belediye bu mamlekette u- yumamış, besbellil.. Halkın her türlü ihtiyacı düşünülmüş, çok değerli işler görülmüş. Bu me- Aydın hattında yağınurlar Bugün TÜRK Sinemasında BRİĞİTTE HELM tarafından temsil edilen bir aşk ve heyecan filmi PRENS VORONZEF in ESRARI Ve sanat- kâr artist yanda “Tarsus belediye parkı, JEAN MURAT Kabuğu —Milli Roman- Fdf Yazan: 1. Vecihi zeb Şene gelatklarını e eyin kapıcın ağamın kizını baştan çiker. miş. Bu kızı gördüm. Genç, güzel ül gibi körps ve taze, tere tatlı bir kız, hatla savallı bir kiz, hat ha zavallı karcağiız, reneamın 'öldür Hönü haber ahınca çok “müteesir olmuş, büyük bir bulran geçirmiş. Mamafih tehkiketı o cihetten yürüt- “meğe lüzüm yok zannederim, Vakın e ağanın Erzurumlu olduğunu bötün Erzurumlular. gibi ile üNü meselesinde çok mütane: Sup olduğunu ve kırsın bir suçu. Haşheber eliran onu "öldürmeğe T kalkışabileceğini söylüyor. dar. Bununla beraber, evvelk Ömer — Evet. bundan. başka. Re: #am, İki de çingene kıziyle meşe göl olmuş. Fakat bu kizin yalnız resimlerini yapmış, bu kızları da elde ettiğine doir ortada bir delil yök, Zaten bu çingene nilesi ci- yayetten bir İki gün evrel ça n toplayarak arabasiyle bura- gitmiştir. Birde hiz: Yar, Bu kızcağızı da M köşke geldiği diğer hizmetçilerine Yardım için tutmuş. Bu da güzel tath bir kazmış. Saffet Selâmi Beyin köşler te İken onunla da eği Ti t ediyorlar. Fakat o kızeağır Şadan Beyin oğlu mektebe gitti. Hindenberi, çocuğun dadısiyle be- . Şişlideki köykte imiş, Binn ennleyh 'İki haftadanberl burada ği Zaten ressamın bu bizmetçi a eğlendiğini bana — köşkün uyağı söyledi. Öyle zannediyorum ki bu son ienad doğru değildir. Galiba uşak bu kaza gönül fakat ondan yür bula- — Şu halde senin fikrince bu kuzların hiçbiri hakında şüphe edi. decek birşey yok demek. —Evet, şimdilik onlar cihetinden göpheli bir yey görmiyorum. — © halde 7 — © halde, Başefendi, — başka ihtimalleri nazarı dikkate almak Tüzmgeliyor. — Demek başka ibtimaller de ? Öyle değil mi ya, Başefendi. her vakada daima bir çok ihti- maller bulunmaz mi ? — Evet doğru, Remzi efendi hatıra — daha başka - ihtimaller de geliyor. l memuz tular, birbirleri: me manidar, —manldar — baktılar, Ondan sonra Remzi efendi. yine söründe devamla * — Baş efendi, öyle zannedi. yorum ki birim mahut dilenei Har. git baba büsbütün boşbir. adam eğildir. Adnan efendimui bir hayretle baletı. hatif tebemsüm eti — Yok başefendi, bayladığımı zannelmeyiniz. Hurşit babadan şüphe elmek merauubaha öldürmeğe bi Esasen ct üdreti yetişmez. kşam aat ait ile yedi uzakta bulunduğu katiyen sabit. Slmuştur. Çünkü / anat | yediye — doğru İçerenkörü “bakkalına” ü iş ettiğine bakkal Kati v rette Şahadet ediyor. Şu halde hatil maddesi noktal mezarından kendisinden şüphe elmeğe İmkân 'ba- iyı İhtiyarın bazı böyle bir şüphe gel di bir gey söyleiyor, yalaız 'her halde “onu” söyletmenin Balaraz. Üit baba' birar yakırı sever, Rakt içmek te/ kendinine her vakit nasip olmazı Çünü karı ölm dayümcek paramı Öi balap kolay bulamıyor. Şu halde bir kor İayına gelirip 'dör bep Kadek Ki Tirsek “zandederim, “kendisinden Sek gey öğrenmiş oluruz. 'Devamı var Bulgaristanda Türklere tazyik Göçmenler çok feci ha- diseler anlatıyorlar. Bdlene Glnevsi) — Geçen gün e bildirdiğim gibi eva aa MA bmd Heayar ezarekn b DOLŞ men gelişi başlamıştır. Dün akşam elmiştir. Şumnu göçe e. Mehmet oğlu İhrahi Ahmet oğu Mehmet/ Bulgar Türklerinin bugünkü v banca, topa ve Bıçaklar T bir “grap” Şarmaan ler köyü” abalisinden, Akmedla kapınını körmele evini basarak içeri gir c& tatlı tat n T uykudı Paralarının uyandırarak yerii yınca . zavallıyı beş on yeri delikdeşik ederek de kalmıyarak — ellerindeki/ sope iğer aile eiradımı epice İadıktan sonra kaçmışlardır. Sar bahleyin hâdiseyi duyan köy ballıı dert yanacak bir kapı rnada aldırış eden olmamız Şimdi bu köy halkı daha de erlerine kapanmakla- ve kahı Yeye bile çıkmağa cesaret edeme. Mektedirler Prasadi ” kazasının — Yat Köyünde akşam üü Türkler tam yazda iken bir takım Bulgar dar cemiye hücum etmişler ve oa kişiyi döğerek yaralamışlardır. örülüyor ki, 19 mayın beri Türklere karşı safta anılmak İâzimgelir. İstan bul ve Ankara gibi çok büyük kentleri istina edilirse, Tarsuz parkı kadar güzel birplân da iresinde — vücude — getirilmiş bir bahçeye hiçbir. şehirde rastlanamıyacağı söylenilebili Bürük hir hevaz, doi İanyosa vesifeini göreülecek bir' gaha Bi jl urtana süslüyor. Parkın her tarafından. mmüz ağaçları arasında akan derecikler başlı başına ” birer gebeser, Belediyenin Baki — ve Ziya gibi iki tanınmış sinemacı tar Fafından idare ettirilen muna zam sineması, kübik orijinal — biçimile Türi hemen en güzel tiyatro 've sine- a aaf Münevver bir gençlik, mem- lekette her türlü tarakkinin em küdretlk yardımcını & Memlektin genç Kaymakamı B. Hıfı, Tarsusun” daba bir çok önürme (Tarakkı) işıklarile tanışması için büyük bir proğ Te di capar ” Ble l zamanda çok- değer lar gösteren dirayetli met adamının, Tarsusa bir çok dimran ezerleri dahın kadiyeli. yeceğinden şüpbü « 'Güzel Tarsus ilerliyor. Gü- zel Tarsos ilerledikçe de ana yurt, ” gehirlerin bir güzellik Örasğini kazanıyor. Vedat Ürfi

Bu sayıdan diğer sayfalar: