Gaste Arşivi
  1. Servet-i Fünun
  2. 1900-10-25

25 Ekim 1900 Tarihli Servet-i Fünun Dergisi

Sayfa 1

Sayfa 1

Sayfa 2

Sayfa 2

Sayfa 3

İstanbul Postası “Tepebaşı Konserinde” Pera Palas idaresi Hasköy harikzedegânı menfaatine bir konser vereceğini hayli zamandan beri ilan ediyordu. Bu yaz sanat-ı cazibesi kadar da meziyat-ı sanatıyla İstanbul’da temaşa-geranını hayran eden Matmazel Jan Solye, o La Juli Parfomöz’da [La Jolie Parfumeuse] Lö Peti Dok [Le’ Petit Duc], Jülyet Dö narbon’da [Gillette de Narbonne] hâsılı her biri bir başka maharet-i sanatperveraneye muhtaç olan oyunlarda şebabının tabi heyecanlarıyla, ruhunun en samimi galeyanlarıyla hakikat-i hayatın ne kadar latif, emel-nüvaz, şuh alemlerden vücut bulabileceğini enzar-ı dikkate arz eden şair yürekli kızcağız Paris’ten yine İstanbul’a gelecek, velev bir gececik olsun, yine nefais-perveran-ı ahenk ve edebe arz-ı cemal edecekti. Pera Palas idaresinin birtakım biçare harikzedegâna muavenet için böyle bir teşebbüste bulunması ne kadar şiar-ı insaniyetle mütenasib ise teşebbüsünden arzu olunan muvaffakiyeti istihsal için Matmazel Solye’yi, henüz hayal-i latifi Tepebaşı civarından ayrılmamış iken, tekrar İstanbul’a celb etmesi o kadar hesaba muvafık idi. Yalnız “Solye” namı temin-i muvaffakiyete kâfi olacağını bilenler ilk ilanı görür görmez Hasköy musabini için mühim bir iane toplanabileceğini teferrüs ettiler. Matmazel Solye sahihen artist midir? Bu kadar tehalük-i sanatperveraneye müstahak mıdır? Bunu tayin için şimdiye kadar gazetelerin sert yüzlü, siyah sütunlarında bile incila-pezir olan temasil-i meth ve senaya nazar edivermek kâfi olmakla beraber bu genç muganniye hakkında hâsıl edebildiğim fikirleri söyleyeceğim. (…) -2 Teşrinievvel, 1316-

Sayfa 4

Sayfa 4

Sayfa 5

Sayfa 5

Sayfa 6

Sayfa 6

Sayfa 7

Sayfa 7

Sayfa 8

Diyarbakır Sanayi Mektebinde Halıcılık Sınıfı

Sayfa 9

Sayfa 9

Sayfa 10

Sayfa 10

Sayfa 11

Hayat ve Kitaplar -16- Ten [Hippolyte Taine] ve Asarı -500’üncü nüshadan mabad- 29 Nisan 1814 tarihi ile Mösyö Have’ye [Ernest Havet] yazdığı bir mektupta şu satırlar muharrerdir: Ben tarih ve ulum-ı ahlakiyedeki deavi-i nazariyenin hendesede olanlara müşabehetini asla iddia etmedim. Tarih hendeseye benzer bir fen değildir, onun fizyoloji ve ilm-i hayvanata mukareneti vardır. Canlı bir cesedin aza ve vezaifi arasında kemiyeten gayr-ı kabil-i mukayese nasıl revabıt-ı sabite varsa hayat-ı içtimaiye ve ahlakiyeyi terkip eden vakayiin heyet-i mecmuaları beyninde de adeden takdir olunamayan münasebat-i katiye mevcuttur. Mesele din, ahlak, bir asrın yahut bir kavmin halet-i içtimaiyesi gibi ahlaki mecmular beyninde mukayese edilemeyen münasebat-ı sabitenin tesis edilebilip edilemeyeceğindedir. Ben bu revabıt-ı katiyeye, bu münasebat-ı umumiyeye Monteskiyö [Montesquieu] ile beraber “kavanin” namını veriyorum. İlm-i hayvanat ve nebatatta da verilen isim budur. Fikrimin doğruluğundan, muvafık ve müstait ellere düşerse güzel meyveler vereceğinden eminim. O, Monteskiyö’den [Montesquieu] beri yollarda sürüklenip duruyordu: Ben onu toplayıp yerden kaldırdım, işte bu kadar. (…) -Mabadı var-

Sayfa 12

Sayfa 12

Sayfa 13

Sayfa 13

Sayfa 14

Sayfa 14

Sayfa 15

Sayfa 15

Sayfa 16

Sayfa 16

Sayfa 17

Sayfa 17

Sayfa 18

Sayfa 18

Sayfa 19

Sayfa 19

Sayfa 20

Sayfa 20

Sayfa 21

Sayfa 21

Sayfa 22

Sayfa 22

Sayfa 23

Sayfa 23

Sayfa 24

Sayfa 24

Sayfa 25

Sayfa 25

Sayfa 26

Sayfa 26

Sayfa 27

Sayfa 27

Sayfa 28

Sayfa 28

Her türlü görüş, destek ve önerileriniz içiniletisim@gastearsivi.com

Fiyat ArşiviNe DemekNewzpaper ArchiveWiki WhatPrice Archive
Migros İndirimA101 İndirimŞok İndirimHepsiburada İndirimTrendyol İndirimn11 İndirim
btw ne demektoksik ne demekfeminist ne demekmaskülen ne demekagnostik ne demekseküler ne demektebyin ne demekmazur görmek ne demekhatemün nebiyyin ne demeklibido ne demek