25 Ağustos 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

25 Ağustos 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER kalkınma bu iki şartı da yerine ge tirmemiştir: 1959 vmmîq Türk zira atinin verimi, 19 vvelki ve- rimlerden yükse : Erhami i (4 müzakerelerde ad n Baade Raporu. bu acı hakikati bütün feci neticeleriyle ortaya koymakta- di maye teşek- yavaştır: Net yatı- lirin yüzde 8 - 9'unu rıntlar milli ge &şnmıamaktadır. Nüfusun yılda vüzde 3 arttığı bir lemlekette bu: yatırım nisbeti ad. düşen sermaye &tokunun a_rtma sINA İmkân vermiye- tek kadar cvıxzdır ve seçmenin hoşu- isine kulak asmı- da sermaye teşek- kuıunu mılano—r cak hiçbir tedbn dahi, serm ye te%kkü]v_ nü arttıwıxqî—c bir vamta bılmemış en- tır! memiş. mahdut )atırım imkânları en az verimli sahalara — yöneltilmiştir. Baade Raporu tehlike çanlarını çalar- ken, hâlâ imara yüz milyonlar har- canmaktadır Görülmemiş kalkınma bir masal- dir ve bunu en iyi bilmesi gereken kimseler bu masalı anlatarak İxkti- darda kalmaya çalışmaktadırlar... Zabıta Ölçü elden kaçınca.., ( eçen haftanın sonunda Cumartesi &ünü, Konak meydanına baka İzmir Valiliğinin mermer m Zetecflerin suallerine tek kelime ol- #ın bir cevap vermeyi reddederek olomob!Merine binip uzaklaştılar. Dört Amenkan subayı, Avru dukl Hava Ku Tuğgeneral Edward Emrea!p ile iki saat konuşan bu dört Amerikan suhayı Almanyadan husu- sİ sürette İzmire gelmişlerdi ve vazi- feleri halen mevkuf bulunan döviz dikleri yolundaki iddialarını ve ka- çakçılık hâdisesini tahkikti. Vali Kemal Hadımlı, Amerikan “Tahkik Heyeti” ile dayak meselesi- ni? görüştüğünü saklamıyor, — yalnız heyetin sadece dayak hâdisesini de- h saHtlık gorüv me hakkında “Adliyeye intika! etmiş hâdiseler hakkında ge- nis izahat verdim. Kendilerine neti- veyi emniyetle — bekliyebileceklerini söyledim” diyordu. Görüşmelerde hazır bulunan İz- mirdeki Amerikan Başkonsolosu Do- naki Edüy ise gazetecilere, huntn ta- inamile bir “nezaket ziyareti” oldu- 10 Or ve “Peki tam iki saat onuşuldu” — sualini de urmaya — çalışı- 'I'ecıîıbılı ve ılıt yatlı Başkon- )3, Türk Adliyesine intikal etmiş kaçakçılık hâd ıinin -ve bir de ö .wqeloxxmn Amerıkalılar ta- ıisi tahıkik heyetleri yol- rak bir diplomatik mesele halinc smanın Türk halk efkârında nasıl akisler uyandıracağını kestirebiliyor- du. Esasen, Dona!d Eüdyv, ayni basi- reti, dayak iWidiaları UPİ Ajansının bir haberiyle dünyaya duyurulduğu zaman da gösterngş ve meselenin bu safhalara dökülmemesi için elinden gelen bütün gayreti sarfetmişti. NA- TO Kurmay Başkanı General Holilis- ter'in Pentago'na gönderdiği bir va- Y“eashington'a gidip gelme yolculuk yapma zorunda kalıyor ve en mühi- mi Türkiyeye bir “Amerikan tahkık heyeti” gönderiliyordu... ah var İzmir Val.si bu heyetı kabul edi- yor .ıyduııat yor ve “teminat” veri- yo Hele Amerikanın yüksek tirajlı smeşhur 'Time'1 da bu hâdiseye Lam 1 8. yer ayırınca hâdise, mâna kazanıyordu. Hakikaten Ame- rikalı çavuşlara fena muamele edil- ış ve da atılmış mıvdi? Bu, şimldilik belli değildi, adlt tahkikat sonunda ortaya çıkacaktı. Varsa me- suülleri ceza görecekti. Ama hususi &ürette gönderilen tahkik heyetleri- nin hâtırası, Türk halk efkârından kısa zamanda stlinebilecek miydi ? Kaçakçı Amterikalılar mahkemede Şersatın kestiği parmak acımaz” poru geri alması için tam 1 saat sil- ten ikna gayreti netice vermeyince. Donald Kidy, Türk gazetecilere bir bayanatta bulunarak Amerikalı dok- torların kaçakcılıktan sanık cavuş MeCuistion ile King'i muayene ettik- lerini ve MeCuistisn'un omuzunda bir sıyrık bulunduğunu ve bunun da tev- kifi sırasında mukavemete teşebbüs etmes.nın bir neticesi olabileceğini bildird akat basiretli Ba.skonsolosun gayretleri boşa gitti. Amerikalı dost- larımız, kaçakçılık sa.mıı'u çavuşları- Amerikan subayları hâdiseyi basına intikal ettirirlerken, bir taraftan da Washington'a rapor- lar yağdırıyorlar, Amerikanın Anka- radaki Büyük Elcisi Filetecher Warren bu hâdiseyle ilgili olarak uçakla bir Döviz kaçakçılığı ve day ı l aber gazetelerde neşredıld ği za- man kimsenin fazla aıakasım çek- sayfalarında âdeta — demirbaş haline geldiği günlerde, İzmirde vu- çeviremezdi. mensubu Amerikalılar olsa bile... Zira Türkiyedeki vazifeli Ameri- kalıların suç işlemeleri vukuatı adi- yeden sayılmağa başlanmıştı. Büyük dost ve müttefikimizin Türkiyedeki personelinden bâzılarının sevimli âi- maları, otomobıil kazası, kız kaçırma, bayrak yırtma, yaralama gibi vaka- lar yüzlinden sık sık gazete sayfala- rmda arzı endam etmekteydiler, ATO Temsi? Bürosundan çavuş ğ tc(*uiqtion m elebaşılık ettiği bir ka- çakçılık şebekesini Türk polisi mey- AKİS,25 AĞUSTOS 1959

Bu sayıdan diğer sayfalar: