23 Şubat 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

23 Şubat 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İngilizlerle Almanlar arasında eski rekabet Dünyanın en mükellef ve en çabuk vapurunu hangi taraf yapacak? İngilizler 60 milyon lira sarfile 73 bin tonluk bir vapur yorar. e E mide e hazırlanıyorlar Dünyanın en büyük v. buk vapurunu yapmak ir mu- harebeden evel e ee AK manlar arasında mevcut rekabetin eniden canlandığını ire yazmıştık. Bu müwasebetle da hararetli bir. yarış ANE gibi görünüyor. Şimdiki halde sürat rekoru al- anları manlardadır. Almanların iki sene evel inşa (ettikleri (Europa ve Bremen apurları (o Bahrı Muhiti diğer süratli vapurlar- dan İl saat az zamanda katedi- yorlar. iş adamları için pek mühim olduğundan bir çok kimseler bu vapurları tercih edi- yorlar, Evrupa ve Bremen vapurlarının tercih edilmelerinin bir ikinci sebebi de urların çok bu vap dır, yü otel en daha muhte- emdir. Europa ve Bremen 40 bin tonluk dai e vapurun inşasına başlan- yi milyon İngiliz lirasına (60 mi rağ Almanların Europa vapurunda bir koridor milyon lira) mal olacak bu vapur Ciyde nehri tezgâhlarına konul- muştur. Vapur 73,000 ton hacminde olacak, iki senede ikmal edile- cektir. Gemi 7 indirildiği vakit Ciyde nehri bı istiâp edemi- yeceğinden İngiliz lirası sarfolunarak genişletilecektir. Bu kadar büyük vapuru istiap edecek kalafat havuzu yoktur. Bu sebeple Sonthampton limanın- da sureti mahsusada dünyanın en büyük kalafat havuzu inşa edile- ktir. Vapurun uzunluğu 1018 ayak olacaktr. Halbuki dünyanın Majestic'in haberlere e Almanlar da buna mukabele olarak 55 bin a fakat fevkalâde mükem- mel çabuk bir vapur inşası için taa ğe yese Bu suretle harpten evvelki y: tek- mafia ei yi lie imi olu edildi Bayram münasebetile sinema tiyarolar kalabalıktır. Bunlardan şehza debaşı nda sesli film gösteren bir sinema saal Bayramda sinemalara çok rağbet sinemaya 10 binden azli müşteri girmiştir. Askeri bahisler Ludendorfun görüşü Alman ceneralına harp nasıl olacak, nazaren gelecek Türkiye ne gibi bir rol oynayacak imiş? mumi harbin en mühim sima- larından olan eski Alman erkâ- nıharbiye ikinci reisi ceneral Lu- dendorfun gelecek harbe dair son risi hulâsasını ecnebi gazetelerde (okuduk. ir çok noktai nazardan tetkike şayan dei Avrupayı bu eserde Ludendorf payı üfki ve şakuli iki devlet manzu- mesine bunlara yıldırım süratinde yaptırdıktan sonra galip ve maglüp bütün Avrupayı hâk ile yeksan ediyor ve İner olarak ta şunu istihraç ey “Bu si kârlı çıkacak olan yalnız Türkiyedir. zin en ziyade münakaşayı davet edecek tarafı zümrelerin taksimidir. il renin ak erirlemiyerği gibi, ka ZE © RE © 6 Bu 5 Çe 5 a B 5 ? ER gi 5 ü şekkül ederse,, kaydını e sare ikinci kısmını münakaş ik fikrine göre daha seferberliğin birinci günü Paris, Londra, Berlin, Roma ibi büyük şehirlerin hepsi tayyareler tara- fındân atılan bombalar ve gaz- larla tahrip edilmiştir. İkinci ve ücüncü günü Fransız ve Belçika orduları Reni El epi rduları Baviyera pair şimali yla İdare gelmiş ve Almanlarla birleşmiş lir Alman rm ve müttefik- lerinin (o cesurane (o müdafaasına nya ile Avus- aya tığını Fransa ve müttefiklerine yapıyor. Rusyanın tükenmez i enabii imdad Ae Rus ve Türk orduları ehit Romen ve Leh cephesini Bundan Baltık iner Adiryatiğe ka kadar bir kalan or amma b: ka hiç bir ye devletinde de hal ya or. ız Ti bu vaziyettei sid m eskisi gibi büyü- üp genişliyo: Ue İleten bir az tuhaf görün mekle beraber eğer Ludendor- fun tahayyül ettiği şekilde iki zümre teşkkül edebilirse bu netice pek di üsteb'at görü- lemez. Bir defa böyle bir harp neticesinde bütün Avrupanın harap olacağı: tahribat meydandadır. de dahil olmak üzere hangi dev- lette mecal kalmıştır ? Türkiyenin istifadesi eyy gelince ; İtalya Rus; ngiltere müttefikimiz oldu eek sonra bizim için Suriye hududumuuzdaki Fransasın masına imkân olmadığı gibi belki bu esiniz ilâni istiklâl ederek bizimle iri ii ugoslavya Romany: ii Bulgaristan ve İngiltere ile İtalya karşısında Keza ve şehir- erkan gre oluşu hava kuv- vetleri de ng kaş devletleri gibi mütee, Ma mafihi bü irin lim Luden- dorfun © tahminlerinden ibaret olduğunu bir kere daha kayde- diyoruz. M. Ş. me beledi kında garip bir vesika bulunmu Si Milan iye hazinei evra tur. inyor o Musolini vaktile e olduğu “Popolo d' gazet esinin (o müsvedde öğ üzerine bir mektup yaza- belediye dairesine gön - dermiş ve bu mektup kendisinin “okur yazar,, takımından - ğu bat lediğind vesika gey rica etmiştir, Tefrika numarası: 49 Külkedisi Evlendi Yazan: Selâmi İzzet yanında aleyhinde Ayrılacağı bir kızın kadının el Si sıkıntıdan kurtarmak için nikâh eden bir İşi sıkmak, muztarip etme! medi. Yerin- den kalktı ve Nazeddin beyin bir kelime daha söylemesine vakıt o kapıya doğru koştu: kapıdan mozaikli odaya girdi. Bahçe üstündeki pencereye da- yandı... . Lady oMackland'ın sakladığı şeyin ne gupu Şii anla- mıştı. Halide a kadındı, fakat ptaldı . e amma bu derece aptal olan bir kadını Selim nasıl sev- mişti?.. Her halde aptal olduğunu anlamamıştı... uda garipti. Selim gibi zeki bir adam, karşı- sındaki kadının aptallığını nasıl olurdu da anlamazdı?.. iş Halide ile konuşmuşlar, onuğtukları ozamanda yalnız bissiyatlarından (o bahsetmişlerdi. Hissiyatından bahseden bir kadın, ne kadar budala olursa, gene söyliyecek bir çok şey bulur. körkörüne Halide'ye a yalnız Bunun için kadının budala olduğunu farketmemişti. Halide'nin aptallığı rn çıkınca ne olacaktı?.. Selim Ha- lideyi sevemiyecekti. Çünkü bu me nasıl olsa meydana Şe Selim farkına varacaktı. Onun gibi bir erkeğin, budala bir. kadını sev- mesine imkân ve ihtimal yoktu tığı tesiri Selim'e bisüettirmekte y” elim Naci, sevdiği kadının m m anla- dıktan sonra Hicra zekâsına ei olmaması çi cacaktı . Daha şimdiden Selim Halide'den soğumuş olacaktı. Hicran bu kanaatla tekrar ko- casının yanına gitti... Fakat ağ açınca Selim'in sesini duydu Nureddin beye: — Adam sie diyordu, “Ve- > e | > Ni BAN. nus da Medicis,, nin zekâya ib- tiyacı var mı? Güzelliği kâfi değil mi mi? Selim bu sözü sert söylemişti. Nureddin bey hayretle Seliml'e baktı, sonra gene hayretle dönüp Hicran'ı süzdü. Selim'in ani surette hiddetlen- mesi, Hicran'ın sararması nazarı dıkkatini e Pot an anladı. Evet da, tıpkı “ boyunlu gibi pot Mi İki şıktan biri — İşte bir maskara daha g ü yü Gözlerini işinden (o kaldırmadan sordu: — Maskara da nedir matmazel? tmazel Emma, pencereden M kakarak saydı: çe . Beş... Bu geçen böpne ie ra Ni A âdeta kızdı: azel kimlere maskara azel Emma, masum bir tavurla cevap verdi: ee yün hırka- ları giyen çocuklar. u hırkaları giyince maskara ei demek?.. — Rengarenkte, onun için... — Isınıyorlar ya, sen ona bak. Biz — süs olsun diye ver .. Fıkaraya şıklık yakış- — Sizin miyor maz.. — Am biçareler | gülünç olmuşlar. İçlerinden bir tanesini arkadaşları “ Voyvol ,, diye taşa tutmuşlar... — Beyenmiyorlarsa giymesiler! (Bi itmedi) o b 2 i o imi eli dk ii vip

Bu sayıdan diğer sayfalar: