25 Mart 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

25 Mart 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ay 25 Mart 1934 AKŞAM Tefrika No. 25 Mart 934 Radyo Yazan: AKDENİZDE İTÜRK AKINCILARI ei. Murat bey sevgilisine Türk olduğunu söylememişti. Prenses yolda soruyordu: çok “Agripas.. Sen Türkleri seviyorsun galiba...?,, Murat bey prenses (Kiveli) yi i kaçırdıktan sonra.. ce yarısından sonra esmeğe başlıyan hafif — kayığın yel kenini şişirmişt m; ye deği gidiyorlar- Ri adası yolunu geçmişlerdi. Kiveli İmroza ne taraftan gidil. diğini biliyordu. — Yolunu Agripas! rmuştu, rat bey Kay deniz üs- tünde rencide etmemek için, der- hal bir yalan uydurdu: — Seni İstanbula götürmek isti- “yorum, Kiveli! Orada daha fazla rahat ederi ia prensesi düşünmeğe baş- ladı: — İstanbul... Fakat, orası be- nim için tehlikeli olmaz mı? — Bilâkis.. Daha emi an bir muhite gideriz. Beni tanbulda Türk m çoktur. — İmr gitmek istemi- yorsun? — İmroz şimdi Türklerin vi vel Orası çok küçük bir kaç gün sonra, senin oraya geldiğini duyacaklar.. Her şey meydana çikacal — Bu mları İN daha evvelden niçin söylemedin? — O vakit benimle ka: en belki muvafakat etmiyecektin... e cesaret ii sana miyet göstermesi, Murat beyi genç kıza biraz daha bağlamıştı. Delikanlı: — aliş ek İŞ ie ami z. İç dia Halice tı ve Gece- leri mehtap ümre iştirak ederiz. —B Jencelere rumlar da iş- "tirak edebiliyor mu? — Padişah yerlilere itimat ver- I için, e Haliçte tertip A top) ören beni coşturan ve kanımı tutuş ran Sa hayatından ayrılıp gidemiyoru te Şimdi bu Siiekesli geceleri senin- e başbaşa geçireceğiz, Kiveli! Fatih te demek ki Kostantin dibi sefahate düşkün bir hüküm- dar, öyle mi? — Bu sefahat mi, yavrum?! mi istediği gibi eğlenmek, ya- k hakkını veriyor. Halk ta Kü müsaağöden istifade ederek, zevk ve neşe içinde yaşıyor, eğ- leniyor. Kiveli uzun senelerdenberi Mi: t körpe m. ve yıpranmamış vücudunu tutuşturuyor ve denizin çırpınti- arı arasında rüyadan rüyaya sev- e İstanbulda Mali in güzel bir sahilhi oturacak, meh- taplı sele Çün top) eğlence- lerile e kendisini çok sev: ike ie desinin kolla- rı RM site, acak... Eliz Si sma i Diye derle > rat bey sevgilisini m getirmeğe karar vermişti. Haliçt padişah tarafından vaktile baba sına hediye edilmiş çok gü: Pi ik bir pl vardı Si 1 işi & pazar stanbul : 16-19 plâk neşriyati, 19- 9,30 hile Metrik, jane haber- ii 19,30-21,20 Türk m ni tütirekile dün s mu- © Mart e 1 18-18,30 plâk neşriyatı, , 30-19 ER ie 19-19,30 asa- 2 ,30- Necip şe hil kene eti muhtelif e Kurban derileri Bu sene tayyare cemiyetine kur- ban bedeli ve canlı kurban eber- rüatı çoğalmıştır. me SE deki teberruatın devam nlaşıld mari birinci ci ve ikinci günleri de Cağa- loğlundaki İstanbul tayyare şube- sinde memur bulundurulacaktır. - Bekere çağırlanlar ai Murat iy Kiveliyi Su sahilhaneye — ve rum bir tutarak - prenses oldu- de onunla beraber yaşıyacaktı. D: ma kumandanı İsmail re- gelince, ük eğl - la sevmeğe başlamıştı. İstanbul i ağ el RM) bir duyunca - bu haber pek hoşuna inen bile - fazla kızmıyacak ve düğününe yardım edecekti. Mu- siman huyunu bildiği an, doğruca İstanbula gi- İsti ak a geldikten sonra, sev- gilisi nasıl olsa kendi eline düş- üç derek Önü ei — gün Türk iş söyliecel Murat ber, Kiel vi Türlere çok Zi olduğumu bise m Murat bey Türklerle tem: tikçe, Bizans prensesinin yüzüni buruşturarak: — Oğağınuz ai Rahati- a V ği tiyordu. Çamlaey LE İnşineşleçeli el sevgilisini denemek rem — — İstanbulda saraya men- sup birisi görse; sevse; ve saraya :açırsa... Onunla evlenir misin? Diye sordu. Kirli kaşlarını çatarak cevap Ben iğ ve)giddete ek ap hoşlanmam. Beni sevec niz A reel Yalin mede. Sa imalı. Faraza başıma böyle bir iler sel kuvvet karşısın- mukavemet etmezdim. Pala sarayda serbest halic iğim adi ndimi sarayın en ü: sokağa atmak olurdu! — İnsan her şeye alışır, canım! amı da yavaş verdiniz...! Eski Bizans prenses- Marian Yenal le kocalarile sevişe- rek mi evlenirlerdi? Kiveli bu suale ei vermedi. Sie yaklaşıyorlardı. nç kız birderbize silkindi.. NE topladı.. Ve Murat beyin yüzüne dikkat- Belki onda yavaş se- e baktı: — Agripas.. Sen e kileri çok seviyorsun, ilik “rsi vr) | 5 2 İstanbul vilâyeti mıntaka- Zili (Yalova hariç) mukayyet an efrattan aşağıda gösteri- nı doğumlu ve sınıflara ayrılmı: e nisan 934 celbinde sevke tabi oldukla! A) Piyı Maamini hizmeti- ni yapmamış e 316-326 baka- yasile 327 doğumlular. B) Muzika: ni yapmamış olan 31 ile 328 doğumlul. imi hizmeti- 6-327 baka- C) Jandarma: Muvazzaf hiz- metini yapmamış olan 316-328 ba- kayasile 329 doğumlular. ii toplanma günü . Bugünde! en âorira- el ve- ren ve gerek daha evvelki celpte bedel Yekip ie telimi İüüiierlerini yapumlmış olanlar islim5 arkn ln mak üzere 25 nisan 934 de şube- eç azeri talim müddetleri kanu- ın ahkâmı dairesinde iki misline sie 4 — Bilcümle yoklama kaçak- İarının ye müracaatları. ni tabi iöldüllüz, bildirilenlerin Mi olunan lk ai şubelerine atla, YENİ NEŞRİYAT umhuriyet kadını 'umburiyetçi kadın gaztesi meşre başlandı. İlik nüshasında hanımlarımızın vardır. Hanımlarımıza tavsiye ederi Adres m yirmi beş kuruşluk m mina lâzimdır. Zilhicce: 9 — Ruzukasım: 188 £. İmeel Gine el yy x Yatı E 9491130 5,5 1,52 Va 4,15 5,56 12,20 149 Fe 19,57 İdarehane: Babiâli civarı sluk Sk. No. N akşam e hikâye | Hamit Şakir otuz yaşındadır ve ticaret ede Biliyor Boyu r metre seksen; saçları si- 2 Mar Küçük Kalanlar, na- zarında «tip» li telâkki edilen, alâka ile görülen sevimli bir deli- kanlı, Bir kaç ay evvel, bir işinden Bi civardaki tr: ye nuna acele İl üye. » Birdenbire, ir e genç kızın haykırdı, yere düyt e e vay 5 ii Ke et versin e bir kaza ol mamıştı, Genç ki rur > güre Fakat de olsa di r bir sokak kal dırımı idi, eki bir koltuk de- gildi. £ derhal eğikii. Genk kızı miz arasına aldı. Ayi > kalkması ve ona din et- ti. Ayni zamanda sordu — Bir e bir. şey oldu u? Genç kız bir şey söylemedi. Sa- dece beşile hayır işareti yaptı. Ha- mit Şakir v7 ii ei vas niha salladı. Fakat bu Ela tasdik ce- vabı veriyordu. ön lip kadar dalgın kalmış ıza Hani öyle hareket etmiş bulu- nuyordu. — Şüj aabiğizi küçük hanım, de- di, bu kaza sizi biraz Siir. Ak, yalnız başınıza yolunuza devam edemezsiniz. Biraz istira- ii bir şey içmeğe ihtiyacınız vardır. Koluma yaslanınız, mü- saade ediniz de beraber yürüye- lim, Genç kız e Hamit Şakirin koluna geçirerel —P aki dedi. raz sonra, bi: ânını ünde, masanın ba- şına karşı karşıya yalnız başları- rdı, Onları rel görse seviştiklerine hükmederdi. Doğrusu, hata da etmiş olmaz- dı. Eğ ii ika a samimi olan | Hamit ya ek sene mu- hakkal ette ine Gi vuku bu- lan zammı p Seniha ye ev rek kendisine biraz cihaz yapa- caktı. Bu mesut dakikanın gelm: siiri Hamit A teğirine odasına le iyorlard. ih, ikisinin ir sow mek tarzı hususunda büyük bi fark vardı. Seniha ii Şaki. ri ilk günkü gibi sevmekte de- vam ettiği halde Hamit Şan — gide, Senihanın yanında her mankinden daha dalgın bir hal alıyordu. Ke izi kere dalgınlığı ak- yemeğe gelmeyi ak ln ileri, “vardırıyordu. İş- unutaci Sokak aşkları sadece yere otu-| di te bu suretle aralarında elim bir , Çün: kü genç kız ve ai al. kadar etmiyor. rin bakalım ve kens nmak 2: rkel NS szleri aafı. li münasebet a berityrd Fakat bu Ha- it Şakirin o kadar canını pe pr et e Kada sabrını tüketti ki rindş bu ısrardan bıka- sak mü hakikati ağzından ka- — Bim a bak, şekerim. İşin doğ rusunu e) lâzım gelirse se- ninle eğe hiç im vE : böyle bil, Eğer böyle ise, dedi, ben gi- ik im Annemin yanına dönü- rum. üçler içni kere başlar sal gibi biterler, yani pek sade k bir facia kahramanı olabi“ Jirlerdi. ör Senihanın so. kakta. « a it ir ile evlenecekti, yahut elinden bir ci- yet çıkacaktı. Seniha bu iki zıt nokta arasınd ın İâkayıt- lığı ile, rahat iie yaşamıştı. e buki tesadüf böyle arzu etm. Zi için Seniha ile Hamit Şir — zamanki adi v r hayat icine düşmüşlerdi. serik Şakir elile cam- lıyor, Senihanın ride pm e rms la, bir kadi Şimdi larda bir havi y eniha hiç tasını ii laz bitti, | Çantayı kapadı, çıkıp gitti. Hamit Şakir onu alakoymak için ufak bir ane bile bulunmadı, hat- selâm vermek için ba- şını vin ğer Seniha, hiç sanli küçük çantası n yakı istasyonuna doğ ğru yül isi yaklaştığı sırada ayaği üştü, Çok - k naziksiniz! diye mirıl- dağlı ve kumral delikanlının e lunda, yürüdü. Hi ikâyeci ği

Bu sayıdan diğer sayfalar: