18 Nisan 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

18 Nisan 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(18 “Niğani1934 Fareler arasında aşk yüzünden müthiş cinayetler olurmuş Pariste yalnız fareler üzerinde tetkikat yapan büyük bir lâboratuvar vardır Veba mikrobu olup olmadığını anlamak için Parisin en pi hall kapanlar kurulur, sabahları kapanlar fare dolu ee toplanır hi Eş Yrupada fareleri bol olan $e- ile erden biri de Paristir, Fareler Bi mücadele eden alâkadar dai: erin Yaptıkları hesaplara göre, veli Pariste farelerin ikleri şa Ve sairenin ağırlığı 180 re lâboratuvarıdır. Aralarda görülen işler boratuvar farelerin imhasile hamak berabeı, yakalanan Bap e veba erdil bulu- dn Bufe taba araştırmakta» yen mi taharriyat için far&- L ola: amak 1â- ind Bana fare lâbora- ii Ai, bu Muzir mahlükların itlâfı aş zahir kullanmakla beraber, in tetkikat için lâzım gelen ai canlı gr eN Kipililer kapanlar, daha ved bir şiddetle ki ve bu e ig mün, iğınin ii Yğgei zinde İnilenit İle me; skenleri söpten yapılmış Lâboratuvar şefi doktor Neven mikroskopla tetkikat yapıyor arakalardan ibaret bulunan ser- yaveri ahallelerinde (kurul dır. e sabah farelerle dolan bu panları toplamağa memur olan- ar, kapalı otomobillere doldu- rularak fare lâboratuvarına gö- türmektedirler. Canlı olarak yakalanan fareler, lunan pire! tüyleri arasında bul pirelerle rabe: ara dol- durulağak hava gazile öldürük mektedir. di: fare leş- ahali vi olsa bile arasıra iri gös- veba sirayeti» ne ni eleği > Tutulan fareler üzerinde otopsi yapılıyor * AKŞAM erine her gece Iki cins fare kurşuni, diğer siyah renk- li iki nevi fare vardır, Kurşuni fa- Ma iri ler, sinde Hindistanda çıkan müthiş kıtlık ve o tariht. İranda bulan müthiş zel zeleler neticesinde, Hindistan ve İrandan muazzam eliz ha- linde. Ejderhantdan rek ve ön lerine çıkan rap diker ezcümle, Volgayı yüzerek Rusya- ya yayılmışlar, sonra sirasile Almanyaya, rr ali e yi Fi Amansız bir muharebe Kurşuni brasi ile Parisin yer- li siyah fare! arasında aman- sız bir Hire başlamış ve bir yuvalarını müstevlilere bırakma- ğa ve e kaçmağa mecbur kalmışlardı Maamafi a kaç senedenberi siyah fareler aralarında teşkilât ein Ve büyük gruplar halinde se akım ederk kurşuni fare- e öld kovmağa çalışmakta» ırlar. Feyea böyle grup halinde aralarında bir nevi ce- alert a, yaşadıklarını ya rir, Hattâ, fareler lâboratuv: birinci şefi profesör Tamon ahi. vini verdiği iği bir e fare tinden bahsetmiştir. Farelerin vebadan kaçmaları Vebalı fareler, sağlam fareler “ tarafından yuvalarından cebren kapıdışarı edilmektedir. e Sonra ğ a ie sağlam fareler, aralarınd nın ibat yaptığını görü: bulaşık im mele bap ku bulmakta ve fare başında shea Kale Gündüz olunca, tekrar eee yollarına devam etmek üzere sak- lanmaktadir. Kurşuni fare sürüleri leylek sız ve emin bir yere varınca ora- daki: siyah fal akta v “lerden Cenap Şahabeddin ' Cenabın Servetifünun ailesindeki mevkii ve «Hac yolunda» mektupları O zaman Cenap yaza ık taşı makamında idim. Eser- ihe lerinin ayarını bende denerdi ve daima tereddütle sorardı: — Nasıl beğendin mi? — Çok güzel. Ya beğenmezsem? — Yırtardım. Hakikaten bir kaç defa yazdık- larını önümde yırttığını gördüm. Ondan sonra gayet dikk. ve gayet ihtiyatla kararımı verir- din m Cenabın gafletle yaptı- ğı pi ir hari hatasını yakaladım. Bir şiirinin son beytini mişti: Yine gönlümde açmak isted bi e nan yarei muhabbetli p, dedim, vE yarei ie terkibi yanlış. Kyani türkçedir, sen bunu yara diye farsi bir Kelin pe m Biraz e düşi — tmem, Ke & ii Gitti, lügate baktı, başka bir kitaba baktı. akkın var, yanlış yazmı- ed, Dedi amma çok sıkıl- din ve çok kızdığını anladım. zeşki «cerhai muhabbet» p miş mermi — Aman ne fena terkip. — Ya «karhai muhabbet» ne dersin? — Pof.. Ne müstekrehi? — Tabii yarei muhabbetteki in- celik bunlarda yok amma her hal- de yanlışlık ta yok. — Kâfi, ömründe bir defa yan- lışımı tuttun yeter. Ya ben sende ne yanlışlar görüyoruni bilsen.. Anladım ki çok müteessir ol muş. Hemen ince dâmârına bas- — Tabii, benim esasen her şe- ma Bi ie lam b 3 anıma gan ir akm — Yok öyle Dişi istemiyorum yavrum darılm; — Öyle ise ai bir daha bir şey okutma. Hepsine iyi der geçe- — Geçemezsin. Senin gözleri- nin içi baki o kadar malüm oldü ki senden emin arp yazı- Tarımdan emin olai İşte biz biribirimizi dağı Kine tanımış, anlamış ve sözlerimizin riyasızlığına bi r iman et- miştik. ir hafta, kardeşim - Hüse; Cahitle arkadaşlarının çıkârmaya yuvalarına kendileri yerleşmek- tedir. Fareler, yer altında yüzler- ce metre makta ve gayet basiretkâr olduk- ları V kendilerine erzak de- poları kurmaktadırlar. Farelerin dili Fareler, çok zeki bir yi dır. Ültiyar oi kapana tutul- mazlar. Kapani tulan bir ar- kadaşlarını Ke a uğraşır. lar. Zehirli buğdaylar, zehirsi: ayırırlar. Yalniz fosfatlı atle okur | ini şöyle bitir- | ee tüneller kaz-| başladıkları yanam risalesine, Cenapla birer azdık. gönderdik. Ge SAN biten: Ruhumun 5 baharı gülgünu, unu ii Okurun m bon bu Şiri mr mahzui e benim böyle em i ale, in m n ta | Gez lir | mean Serveti a edebi'kismi- Tevfik Fikretin bu .j m üzerine alan manzumeler dikkatini celbetmiş, | bizi gıyaben sormuş, soruşturmuş, | kendi fikrinde eslekinde kendine. celbedici e büyük | bir samimiyet göst » Zatı Mektep r lr İla Serstifümun ailesi içinde Ce- nap ze arile herkesin ba- husus Fi le bilrmet ve muhab- betini Kapi RA Sesli azıla: amanı yaşıyanla- be Sğmetiri tkrar et ettiği ll Servetifünunun neş- riyatı daha genişlemişti. >> seya- hat esnasınd. <> abı po kil da daha > yenilik ve ii zi sıl etmişti Bir öraçis Haliz Ziya ve met mal devresine çıkarmıştı. Bu bir-avuç gencin © ei > içinde yn bu inkılâp eceddüt şimdi. istihfaf edilip iş Fakat hiç düşünülmüyor ki: edebiyatı cedidenin neşrettiği kitapların çoktan mevcudu kalma- aşırılmıştır. hamurlar, bütün tabripkâr tesir- lerine rağmen kendilerini celp ve cezbeder. Hattâ profesör Tanona göre farelerin kendilerine mahsus bir dilleri de vardır. İki rakip fare, bir şikârın önüne karşı karşıya geldikleri zaman evvelâ yekdiğe- rine harlıyorlar, Sonra, diş dişe, pençe, pençeye gelirler. Fareler arasında aşk cinayetleri de sık sık vuku bulurmuş. yag fareler, er medeni — hayat yaşarlar miş

Bu sayıdan diğer sayfalar: